YEREL HABERLER - 19 Mart 2012 Pazartesi 18:54

AYVALIKLI ENGELLİLERDEN AK PARTİ VE CHP’YE ZİYARET

A
A
A
AYVALIKLI ENGELLİLERDEN AK PARTİ VE CHP’YE ZİYARET

Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde, bir süre önce genel kurul yaparak yeni yönetimini oluşturan Birlik Ortopedik Engelliler Derneği, ilçede faaliyet gösteren siyasi partilere yönelik nezaket ziyaretlerini sürdürüyor.
Bu kapsamda, önceki gün Adalet ve Kalkınma Partisi ile Cumhuriyet Halk Partisi Ayvalık İlçe Başkanlıklarına birer ziyaret gerçekleştiren dernek yönetimi; her iki partiden de önümüzdeki günlerde başlatacakları bir kampanyayla ilçedeki evinden dışarı çıkamayan ve yatalak engellilerin sosyal hayata kazandırılması, sağlık sorunları gibi alanlarda bu engellilerin ulaşım ihtiyaçlarına cevap vermek için satın almak istedikleri lifli bir araç için destek istedi. Birlik Ortopedik Engelliler Derneği yönetiminin önceki gün gerçekleştirdiği ilk ziyaret saat 14.00’de AK Parti Ayvalık İlçe Başkanlığına oldu.
Parti binasının ikinci katına engellilerin çıkamayacağını düşünen AK Parti İlçe yöneticileri engelli konuklarını binanın girişine masa ve sandalyeleri indirerek yaptıkları hazırlıklarla karşıladı. Birlik Ortopedik Engelliler Derneği Genel Başkanı Halil Burgaz öncülüğünde; 2. Başkan Turgay Ezer, Genel Sekreter Mustafa Çetintaş ve Bilgi Birikim Proje Sorumlusu Esin Yumulcay ve Ali Oğuz tarafından gerçekleşen ziyarette; AK Parti Ayvalık İlçe Başkanı Melih Çakırca ve kalabalık bir parti yöneticisinin hazır bulunması dikkat çekti.
Dernek Başkanı Burgaz, seçildikleri dönemden bu yana yapmış oldukları çalışmalar hakkında Çakırca’ya bilgiler verdi. Ayvalık’taki engellilerin sorunlarının çözümünde her partinin desteğine ihtiyaç duyduklarının altını çizen Halil Burgaz, engelliler derneğinin iş atölyesi ve belediye bünyesindeki zihinsel engelli öğrencilerin servis görevini üstlenen 1998 model derneğe ait minibüsün eskimiş olduğuna dikkat çekerek, ilçedeki ağır ortopedik ve yatalak durumdaki engellilere hizmet verebilmesi için lifli bir yeni araç satın almak istediklerini ve bunun içinde de ilçedeki tüm sivil toplum kuruluşlarıyla siyasi partiler ve vatandaşlardan destek istediklerini kaydetti.
AK Parti İlçe Başkanı Melih Çakırca’da, Başbakan Recep Tayip Erdoğan öncülüğündeki AK Parti hükümetinin 2005 yılında çıkan Engelliler Yasası’nı çıkardığını ve bununla kalmayıp, ülke genelindeki engellilere bu yasa kapsamında Sosyal Hizmetler Genel Müdürlüğü öncülüğünde, 2022 sayılı kanun hükmünce bağlanan engellilik maaşlarının yükseltilmesinin yanı sıra bu engellilerin bakımlarını üstlenen ebeveynlerine aylık bakıcı maaşlarının bağlandığına dikkat çekti. AK Parti olarak engellilerin kamu ve özel sektörlerde istihdam edilebilmeleri için gereken yasal mevzuatların hayata geçirilmesi yönündeki çalışmaların yanı sıra kamu kurumlarında yüzde 2 olan engelli işçi çalıştırılması koşulunu yüzde 3’e çıkardıklarını ve engelli işçi çalıştırmayan kurumlara da cezai müeyyidelerin uygulanmasını sağladıklarını kaydeden Çakırca, ilçe genelinde de özellikle köyler olmak üzere engellilere yönelik ciddi çalışmalar yaptıklarının altını çizdi.
AK Parti olarak ilçede yapılacak tüm çalışmalara destek verdiklerini ve bu desteklerin artarak süreceğini kaydeden Melih Çakırca, Birlik Ortopedik Engelliler Derneği’ne sadece lifli araç alımında değil, her türlü katkıda bulunabilmek için de hazır olduklarını kaydetti.
ENGELLİLERİN İKİNCİ DURAĞI CHP İLÇE BAŞKANLIĞIYDI
Birlik Ortopedik Engelliler Derneği yönetimi daha sonra CHP Ayvalık İlçe Başkanlığına geçti. CHP Ayvalık İlçe Başkanı Fatih Ayyürek’in Balıkesir’deki bir toplantıda olması nedeniyle, engelli heyetini CHP Ayvalık İlçe Sekreteri İsmet Bahadır öncülüğünde; CHP İlçe yöneticileri ve aralarında Ayvalık Belediye Başkanı Hasan Bülent Türközen’in eşi Dilek Türközen’in de bulunduğu CHP Kadın Kolları yöneticileri ve çok sayıda partili karşıladı.
Birlik Ortopedik Engelliler Derneği yöneticisi Yasemin Tülay Tamtunalı’nın da katıldığı ziyarette; seçildikleri günden bu yana yaptıkları çalışmaları anlatan dernek başkanı Halil Burgaz, CHP’li Ayvalık Belediyesi’nin kendilerine her konuda verdiği destekler nedeniyle memnuniyetini ifade etti.
Ziyarette; engellilerin en büyük sorunlarından birinin ulaşım olduğunu kaydeden Burgaz, dernek bünyesinde ağır ortopedik engelliler için başlatacakları kampanya ile satın almak istedikleri toplam 80 bin TL’lik lifli araç için CHP’den de destek beklediklerini ifade etti.
CHP Ayvalık İlçe Sekreteri İsmet Bahadır ise; CHP’nin programında engelli vatandaşların sosyo-ekonomik sorunlarının çözümüne yönelik devasal çözümler olduğunu kaydederek, halen partinin en gözde milletvekillerinden birinin de Şafak Pavey olduğunu vurguladı. CHP olarak yaşlılar, kadınlar, çocuklar ve toplumun en önemli parçası olan engellilerin desteklenmesinin sosyal devlet anlayışının bir gereği olduğunu vurgulayan İsmet Bahadır, “Engellilerimiz korunup, kollanmanın yanı sıra rahat bir yaşam sürebilmelerini sağlayabilmekte sosyal devletin en önemli amaçlarından biridir. Bu noktada yerel yönetimler ve siyasi partilerin tutumu çok önemlidir.Ayvalık CHP teşkilatı olarak da gerek yerel yönetimlerimiz gerekse partimiz adına engellilerimizin tüm ihtiyaçları için elimizden gelen tüm desteği vermek her şeyden önce görevimizdir” diye konuştu.
Birlik Ortopedik Engelliler Derneği Genel Başkanı Halil Burgaz AK Parti ve CHP Ayvalık İlçe Başkanlıklarına yönelik yapmış oldukları iki ziyarette de dernek bünyesinde faaliyet gösteren engelliler iş atölyesindeki kursiyer engelliler tarafından yapılan iki adet çinili tabağı ziyaretlerin sonunda Melih Çakırca ve İsmet Bahadır’a verdiği gözlendi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Don nedeniyle narenciyede yüzde 90’a varan zarar oluştu Adana İl Tarım ve Orman Müdürü Mehmet Nuri Kökçüoğlu, don nedeniyle narenciye ağaçlarında yüzde 30 ile 90 arasında zarar oluştuğunu belirterek, "Ağaç yaprağı kurudu diye çiftçiler ağaçlarını kökünden sökmesin. Ağaçlara gübreleme, sulama, budama, yabancı otlardan kurtarma ve hastalık kontrolü yapılması gerekir" dedi. Adana İl Tarım ve Orman Müdürü Kökçüoğlu, Adana’da 801 bin dekar alanda narenciye üretildiğini 2024 yılı içerisinde de yaklaşık 2 milyon tonluk toplam üretimle Türkiye’de en fazla narenciye üreten il konumunda olduklarını ifade etti. Kökçüoğlu, Türkiye’de en fazla narenciye üreten il olarak bu yıl 21-24 Şubat tarihleri arasında yaşanan dondan dolayı narenciyenin de etkilendiğini söyledi. Kökçüoğlu, don nedeniyle narenciyede yüzde 30 ile 90 arasında zarar oluştuğunu ifade ederek, "Don olayında bölgesel olarak değişmekle birlikte, hava sıcaklıkları akşam saatlerinden başlamak kaydıyla yer yer eks, 2 ile eksi 8 derece olduğu üreticilerle yapılan görüşmelerde tespit edilmiştir. Tespit yapılan bölgelerde, eğimin olduğu ve havalanması iyi arazilerdeki bahçelerde kısmen don zararının daha az gerçekleştiği, ova ve çukur alanlarda don zararının daha fazla oluştuğu gözlemlenmiştir. Yapılan bahçe sürveylerinde özellikle meyer, interdonat gibi erkenci limon çeşitlerinde yaprak ve sürgünlerde büzüşme, sararma gibi, çiçek tomurcuklarında ise kararma ve yanma gibi semptomlar gözlemlenmiştir. Yine portakal ve mandarin türlerinde de sürgün, yapraklar ve çiçek gözlerinde kısmen don hasarlarına rastlanılmıştır" diye konuştu. Yaşanan zararlardan dolayı bazı çiftçilerin ağaçları kökünden söktüğünü gördüklerine dikkat çeken Kökçüoğlu, şöyle devam etti: "Bölgemizde meydana gelen şiddetli don olayından sonra, üreticilerimizin don hasarı görmüş narenciye ağaçları için yapması gereken bakım ve işlemler, donun meydana geldiği zamanın, don kaynaklı yaralanma anındaki ağaçların genel durumu ve yaralanmanın hemen ardından gelen hava koşulları gibi bir dizi etmen tarafından belirlenir. Dallar ve budaklar, şiddetli bir dondan sonra birkaç aydan birkaç yıla kadar bir süre boyunca ölmeye devam edebilir. Bunun nedeni, dondan hemen sonra belirgin olmayabilecek kabuk ve odundaki gizli hasardır. Soğuktan dalları ölmüş narenciye ağaçları, sonraki büyüme mevsiminde ekstra bakım görmelidir. ’Bekle ve gör’ yaklaşımı, dondan hemen sonra en iyi şekilde uygulanacak yöntemdir. Kesinlikle ağaçlar sökülmemelidir. Çiftçiler budama, gübreleme, sulama, yabancı ot ve hastalık kontrolü yapmalıdır. Özet olarak; narenciye ağaçları güçlüdür ve uygun bakım yapılırsa soğuk hasarından hızla kurtulabilirler. Don hasarının boyutu ve narenciye ağaçlarına sağlanan bakım seviyesi, ağaçların iyileşme hızını belirler. Uygun bakımla, yaprak dökülmesi ve küçük dal hasarı yaşayan ağaçların tek bir yılda donma öncesi duruma dönmesi beklenebilir." Kökçüoğlu, yaşanan don olayının narenciyede önümüzdeki yıl verimi etkileyeceğini ancak zarar görmeyen alanlarla bu zararın ortadan kaldırılacağını sözlerine ekledi.
Aydın İtfaiye personelinin evinde çıkan yangında eşi ve 2 çocuğu hayatını kaybetti Aydın’ın Nazilli ilçesinde itfaiye personelinin evinde çıkan yangında eşi ve 2 çocuğu hayatını kaybetti. Yangın, Yeşil Mahalle 372 sokakta bulunan bir apartmanın ikinci katında sabah erken saatlerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Aydın Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı Nazilli İtfaiye Amirliği’nde görev yapan Turgay Gezgin’e ait evde henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Nazilli İtfaiye Amirliği’nde mesai arkadaşları ile birlikte sahur yapan Gezgin evine gitmek için iş yerinden ayrıldığı sırada 112 Acil Çağrı Merkezi’ne gelen ihbar üzerine bölgeye çok sayıda itfaiye, sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen itfaiye ekipleri yangının itfaiye personeli Turgay Gezgin’in evinde olduğunu belirledi. Yangında Gezgin’in eşi Fatma Gezgin, çocukları Toprak Gezgin (3) ve Deniz Gezgin (12) hayatını kaybetti. Sinir krizi geçirdi Eşi ve çocuklarının yangında vefat ettiğini gören itfaiye personeli Turgay Gezgin göz yaşlarına boğularak sinir krizi geçirirken, polis ekipleri de çevrede geniş güvenlik önlemi aldı. Kaymakam ve Belediye Başkanı olay yerine geldi Acı haberi alan Nazilli Kaymakamı Huriye Küpeli Kan ve Belediye Başkanı Ertuğrul Tetik olay yerine geldi. İtfaiye ekiplerinin çalışmalarının ardından yangında hayatını kaybeden anne ve 2 çocuğunun cansız bedenleri gerekli olay yeri inceleme çalışmalarının ardından hastane morguna kaldırıldı. Yangınla ilgili inceleme sürüyor.
İstanbul Çocukların yüzde 94,5’inin genel sağlık durumu "İyi veya çok iyi" durumda Çocukların genel sağlık durumu incelendiğinde; yüzde 94,5’inin "İyi veya çok iyi", yüzde 4,6’sının "Orta", yüzde 0,9’unun ise "Kötü veya çok kötü" düzeyde olduğu beyan edildi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 yılı Çocuk Sağlığı ve Yoksunluğu verilerini paylaştı. Buna göre, çocukların genel sağlık durumu incelendiğinde; yüzde 94,5’inin "İyi veya çok iyi", yüzde 4,6’sının "Orta", yüzde 0,9’unun ise "Kötü veya çok kötü" düzeyde olduğu beyan edildi. Sağlık durumu çocukların yaş gruplarına göre incelendiğinde 0-5 yaş grubundakilerin yüzde 95,1’inin, 6-11 yaş grubundakilerin yüzde 94,7’sinin, 12-15 yaş grubundakilerin ise yüzde 93,5’inin "İyi veya çok iyi" durumda olduğu tahmin edildi. En düşük yaş grubu olan 0-5 yaş grubu çocukların yüzde 0,7’sinin, 6-11 yaş grubu çocukların yüzde 0,9’unun, 12-15 yaş grubu çocukların ise yüzde 1,0’ının sağlık durumu "Kötü veya çok kötü" olarak tespit edildi. Sağlık durumu "Kötü veya çok kötü" olan çocukların yüzde 53,7’sinin günlük faaliyeti çok sınırlandı Sağlık durumu "Kötü veya çok kötü" olan çocukların yüzde 53,7’sinin en az son 6 aydır yaşanan bir sağlık problemi nedeniyle günlük faaliyetlerinin çok sınırlandığı, yüzde 40,9’unun faaliyetlerinin sınırlandığı, yüzde 5,4’ünün ise faaliyetlerinin sınırlanmadığı belirtildi. Hanehalklarının yüzde 9,2’sinde çocuklar maddi yetersizlik nedeniyle yeni giysilere sahip olamadı Anket sonuçlarına göre; 15 yaş ve altı tüm çocukların yeni giysilere sahip olduğu hanehalkı oranı yüzde 88,6 iken maddi yetersizlik nedeniyle çocukları yeni giysilere sahip olmayan hanehalkı oranı yüzde 9,2, diğer nedenlerle sahip olmayan hanehalkı oranı ise yüzde 2,2 olarak gerçekleşti. Hanehalkında yaşayan tüm 15 yaş ve altı çocukları günde en az bir kez taze meyve ve sebze tüketen hanehalkı oranı yüzde 86,7 iken maddi yetersizlik nedeniyle çocukları günde en az bir kez taze meyve ve sebze tüketemeyen hanehalkı oranı yüzde 10,0, diğer nedenlerle tüketemeyen hanehalkı oranı ise yüzde 3,3 olarak tahmin edildi. Çocukları için evden uzakta bir haftalık tatil masrafını karşılayabilen hanehalkı oranı yüzde 51,2 iken maddi yetersizlik nedeniyle evden uzakta bir haftalık tatil masrafını karşılayamayan hanehalkı oranı yüzde 22,2, diğer nedenlerle karşılayamayan hanehalkı oranı ise yüzde 26,6 olarak gerçekleşti. Ders çalışılabilecek uygun yeri olmayan çocukların ebeveynlerinin yüzde 80,8’i lise altı eğitimli Anket sonuçlarına göre; 15 yaş ve altı tüm çocukların maddi yetersizlik nedeniyle evde ders çalışılabilecek veya ödev yapabilecek uygun yeri olmayan hanehalklarından yüzde 80,8’inin, evde oynayabilecek oyuncakları olmayan hanehalklarından yüzde 81,0’ının, yaşlarına uygun kitap olmayan hanehalklarından ise yüzde 81,1’inin, en yüksek eğitime sahip ebeveynin eğitimi lise altı düzeyde olduğu görüldü.
Bursa Prof. Dr. Bilal Kemikli: İstiklal Marşı’nın kodlarını çözerek yarını inşa edebiliriz Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bilal Kemikli, "İstiklal Marşı,bizlere yarını kurmaya öğreten bir metindir. Dolayısıyla İstiklal Marşı’nın kodlarını çözdüğümüzde yarınımızı inşa etmiş oluruz" dedi. BTÜ Konuşmaları’nın 4 sezon 32’nci bölüm konuğu Bursa Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bilal Kemikli oldu. Mimar Sinan Yerleşkesi Turkuaz Salon’da gerçekleşen programa; BTÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Beyhan Bayhan ve Prof. Dr. Barış Tamer Tonguç, Genel Sekreter Selim Uzun, akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldı. Prof. Dr. Bilal Kemikli, "Ramazan Medeniyetimiz ve İstiklal Marşımız: Ramazan İkliminde İstiklal Marşımızı Yeniden Okumak" başlıklı konuşmasıyla, İstiklal Marşı’nda bulunan kavramların derinliğinden bahsetti. Konuşmasına, mühendislik öğrencilerinin bilimin yanında, tarihi de çok iyi bilmesi gerektiğine değinerek başlayan Prof. Dr. Kemikli, "Bu toprakların tarihini bilemeden, insanlığa hizmet sunulamaz. Hangi noktaya gelirsek gelelim, bizi biz yapan değerleri tanımalıyız. Çünkü bilim ancak tarih ve edebiyat ile tam olur" ifadelerini kullandı. İstiklal Marşı ile küllerinden doğan devlet İstiklal Marşı’nın yazılış ve kabul ediliş hikâyesini anlatan Prof. Dr. Bilal Kemikli, İstiklal Marşı’nın bir umut projesi olduğunu söyledi. Anadolu’da küllerinden yeni bir devletin kurulması amacıyla İstiklal Marşı’nın yazılmasının istendiğini belirten Prof. Dr. Kemikli, "Marşlar insanı bir hedefe kanalize eder, bir dava, bilinç kazandır. Hele ki bu marşın içinde umut varsa o çok büyük bir şey demektir. Bundan 104 yıl önce kabul edilen ve bir cumartesi günü okunan İstiklal Marşı yazıldıktan 2 yıl sonra toplumsal irade, hedeflendiği gibi üst bir noktaya gelmiş ve düşman topraklardan gönderilmiştir" ifadelerini kullandı. İstiklal Marşı’nda 6 temel kavram İstiklal Marşı’nda 6 temel konu işlendiğini aktaran Prof. Dr. Bilal Kemikli, "Birinci husus, istiklal kavramıdır. İstiklalden kasıt, bağımsızlık yani hürriyettir. Manda himayesinin söz konusu olduğu o dönemde, İslamiyet’in hürriyet olduğunun farkında olan Mehmet Akif Ersoy, ‘korkma’ diyor. Marşımızda ele alınan ikinci konu ise millet kavramıdır. ‘Hakkıdır Hakk’a tapan milletimin istiklal’dizeleriyle gerçek bağımsızlığın hakka bağlı olmakla olduğunu ifade ediyor. 3’ncü konu ise dindir. ‘Bu ezanlar ki şehadetleri dinin temeli, ebedî, yurdumun üstünde benim inlemeli’ dizleriyle ‘din, ezan bu milletin kurucu harcıdır’ diyor" diye konuştu. "İstiklal Marşı, bizlere yarını kurmaya öğreten bir metindir" İstiklal Marşı’nda işlenen 4’ncü konunun ise vatan olduğunu ifade eden Prof. Dr. Kemikli, ‘Verme, dünyaları alsan da bu cennet vatanı’ dizeleriyle ise gerçek vatan sevgisinden, vatanı sevmenin, vatana değer katmak olduğunu aktarıyor. Diğer bir kavram ise medeniyettir, ‘Medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar’ dizeleriyle o dönem yaşanan sömürgeci zihniyete bir eleştiri sunuluyor. Marşımızda işlenen son kavram ise umuttur. ‘Doğacaktır sana vadettiği günler Hakk’ın, kim bilir, belki yarın belki yarından da yakın’dizeleriyle bize yarını kurmayı öğretiyor. Çünkü umutlu insanlar en zor şartlarda bile yarınları inşa edeceklerdir. İstiklal Marşı bizlere yarını kurmaya öğreten bir metindir. Dolayısıyla İstiklal Marşı’nın kodlarını çözdüğümüzde yarını inşa etmiş oluruz. İşte bu ufukla,bu topraklar yeniden kazanıldı. Bugün birileri bizlere İstiklal Marşımızı unutturmaya çalışıyor ama siz onlara kulak asmayın, geçit vermeyin" diye konuştu. "İstiklal Marşı Ramazanın ruhunu yansıtıyor" İstiklal Marşı’nın Ramazan’ın ruhunu yansıttığını vurgulayan Prof. Dr. Bilal Kemikli, Ramazan ayının ikliminden ve oruç ibatenin insana etkisinden bahsetti. İnsanı dönüştüren en temel ibadetin oruç tutmak olduğunu söyleyen Prof. Dr. Bilal Kemkili, "Çünkü oruçta gösteriş yoktur, insanın kendi hakikatini keşfetmesini sağlıyor. Oruç bizi tamir ediyor, onarıyor ve irade terbiyesi veriyor. Kalabalıklar, iradelerini kullanmazlar onların günlük dertleri vardır ama dönüşümü yapan bilgeler azınlıktır, onlar çile çeken insanlardır. Bu nedenle sizler kuru kalabalıktan olmayın" dedi. Program, BTÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Beyhan Bayhan ve Prof. Dr. Barış Tamer Tonguç’un, Bursa Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bilal Kemikli’yeplaket takdiminin ardından toplu fotoğraf çekimiyle son buldu.