Yerel Haberler
Ankara
26 Kasım 2024 Salı - 15:18 Diyanet İşleri Başkanı Erbaş: "İslam düşmanlığı ile mücadeleye yönelik 62 adet dijital içerik ve yeni yayın yapılmış" Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, “İslam düşmanlığı ile mücadeleye yönelik 62 adet dijital içerik ve yeni yayın yapılmış, 4 özel rapor hazırlanmış, yurt dışında yaşayan soydaş ve dindaşlarımızı bilinçlendirmeye, korumaya, hak arama kültürünü geliştirmeye yönelik 40 özel program yapılmıştır” dedi. Diyanet İşleri Başkanlığınca düzenlenen 7. Din Şûrası, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımlarıyla Ankara’da başladı. Şura’da dijitalleşmeyle ilgili birçok başlıkla birlikte yapay zeka uygulamalarının din hizmetlerine entegrasyonu da masaya yatırılacak. Şura 28 Kasım’a kadar “Dijitalleşen Dünyada Diyanet Hizmetleri: Etkililik-Verimlilik-Sürdürülebilirlik” temasıyla gerçekleştirilecek. "Teknolojinin, hayatın her alanını kuşattığı bir çağda yaşıyoruz" Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Şura’nın açılışında yaptığı konuşmada, “Teknolojinin, hayatın her alanını kuşattığı bir çağda yaşıyoruz. Bugün eğitim, iletişim, ticaret, üretim, tüketim başta olmak üzere hayatın büyük bölümü dijital mecralarda geçiyor. Özellikle yapay zekâ ve bilgi teknolojilerindeki hızlı gelişmeler; hizmet ürettiğimiz alanlarda ciddi çalışmalar yapmamız gerektiğini apaçık ortaya koyuyor” ifadesini kullandı. "Tüm uygulamalarımız Pardus sistemine taşınmış" Diyanet İşleri Başkanlığının teknolojinin tüm imkanlarını hizmete dönüştürmeye gayret ettiğini belirten Prof. Dr. Erbaş, “Diyanet Bilgi Yönetim Sistemi uygulamalarıyla, merkez, taşra ve yurt dışı teşkilatlarının tamamında, tüm iş ve işlemler elektronik ortamlarda gerçekleştirilmektedir. Devletimizin açık kaynak kod ve milli yazılım kullanımı politikaları doğrultusunda tüm uygulamalarımız Pardus sistemine taşınmış; Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız ile basın ve tanıtım toplantıları yapılarak bu konuda diğer kurum ve kuruluşlara öncülük yapılmıştır” diye konuştu. "On binlerce içerik üretiyoruz" Namaz vaktim, Kur’an Akademi, Diyanet Hafız, Diyanet Kitaplık, Fetva, Yayın, Diyanet Haber gibi mobil uygulamaların 25 milyonu aşkın insan tarafından kullanıldığını aktaran Erbaş, “Dinimizi, inancımızı, sevgili Peygamberimizin güzel ahlakını tanıtmak gayesiyle, kısa videolardan çizgi filmlere, aktüel yapımlardan akademik anlatımlara kadar, her yaştan kullanıcıya hitap eden on binlerce içerik üretiyoruz. Kur’an-ı Kerim hatim ve meal setleri, yüzlerce kitap, makale, sesli ve görüntülü içeriklerin bulunduğu dijital platformlarımız var” ifadelerini kullandı. "e-kitap ve sesli kitap uygulamamızdan 1 milyonu aşkın indirme gerçekleşmiştir" Milyonlarca insanın Diyanet İşleri Başkanlığının medya ve internet üzerinden yayın yapan kanalları takip ettiğini söyleyen Erbaş, “Son üç ayda sadece web sitelerimizde 100 milyonu aşkın görüntülenme, e-kitap ve sesli kitap uygulamamızdan 1 milyonu aşkın indirme gerçekleşmiştir. Dijitalleşme, yapay zekâ, kripto paralar, robot teknolojisi, metaverse, transhümanizm gibi konularda birçok kongre, sempozyum ve çalıştay yaptık. Bunlardan hareketle çalışma alanları ve faaliyet planları oluşturduk” şeklinde konuştu. "37 maddelik kararda ortaya koyulan hedefleri yüzde 95 oranında gerçekleştirdik" Din Şûrasında alınan kararları önemsediklerine dikkati çeken Prof. Dr. Erbaş, “Alınan tüm kararlar için uygulama/eylem planları oluşturuyoruz. 5 yıl önce ‘Sosyokültürel Değişim ve Diyanet Hizmetleri’ başlığıyla gerçekleştirdiğimiz 6. Din Şûramızda alınan kararları büyük bir titizlikle takip ettik. Ve 6. Din Şûramızda alınan 37 maddelik kararda ortaya koyulan hedefleri yüzde 95 oranında gerçekleştirdik elhamdülillah” ifadelerine yer verdi. "Fetva uygulamalarımıza 5017 yeni içerik yüklenmiştir" Erbaş, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Örneğin; sahih dinî bilginin toplumun tüm kesimlerine ulaştırılması, inanç karşıtı akımlarla mücadele ve toplumsal birlikteliğin güçlendirilmesi, kararı almıştık. 902 adet karar, mütalaa, görüş, kitap, makale, tez ve rapor hazırlanmıştır. 402 ulusal ve uluslararası kongre, toplantı, çalıştay, seminer ve konferans gerçekleştirilmiştir. Fetva uygulamalarımıza 5017 yeni içerik yüklenmiştir. Hutbe, vaaz ve irşat faaliyetlerinde düzenli olarak bu konular ele alınmıştır. 230 adet basılı, süreli, sesli, görüntülü ve dijital yayın üretilmiştir.” "Yüzbinlerce eser ücretsiz dağıtılmıştır" 10 bin 499 personele özel seminerler verildiğini söyleyen Erbaş, “Dini değerleri istismar eden PKK, FETÖ, DEAŞ vb. yapılar konusunda toplumu bilinçlendirmeye yönelik çalışmaları devam ettirme kararı almış idik. 4 yeni eser hazırlanmış, Türkçe ve yabancı dillerde 140 adet, tez, rapor, basılı, sesli ve görüntülü materyal ve makale yayınlanmıştır. Yurt içinde 12 bin 399, yurt dışında 243 seminer ve konferans verilmiş; yüzbinlerce eser ücretsiz dağıtılmıştır” ifadesini kullandı. "14 özel temalı proje yapılarak 20 milyon vatandaşımıza ulaşılmış" Erbaş, şu ifadelere yer verdi: “İnanç sorunları, dini hayat ve diyanet hizmetleri konusunda 5 kamuoyu araştırması ve 4 uzmanlık tezi yapılmıştır. İsraf ve tüketim konusunda toplumu bilinçlendirmeye yönelik; 24.286 konferans ve seminer düzenlenmiş, 73 basılı, süreli, sesli, görüntülü ve dijital materyal üretilmiş, konu hutbe ve vaazlarda düzenli olarak işlenmiştir. Aile, gençlik, manevi destek ve sosyal-kültürel içerikli din hizmetleri alanında; farklı kurum ve kuruluşlarla 58 ortak çalıştay ve 5 iş birliği protokolü yapılmıştır. Temel Aile Bilinci, Baba Okulu gibi 14 özel temalı proje yapılarak 20 milyon vatandaşımıza ulaşılmış, 106 dijital materyal hazırlanmış, yurt içi ve yurt dışında düzenlenen binlerce etkinlikle milyonlarca insana ulaşılmaya gayret edilmiştir.” "İslam düşmanlığı ile mücadeleye yönelik; 62 adet dijital içerik ve yeni yayın yapılmış" Manevi danışmanlık hizmetlerini geliştirmek amacıyla 45 hizmet içi eğitimin yapıldığını söyleyen Erbaş, 13 rehber kitabın yayınlandığını, 6 protokolün de imzalandığını belirtti. Erbaş, “İslam düşmanlığı ile mücadeleye yönelik; 62 adet dijital içerik ve yeni yayın yapılmış, 4 özel rapor hazırlanmış, yurt dışında yaşayan soydaş ve dindaşlarımızı bilinçlendirmeye, korumaya, hak arama kültürünü geliştirmeye yönelik 40 özel program yapılmıştır. Farklı dil ve lehçelerde yapılan yayınların çeşitlendirilmesi ve artırılması kararı doğrultusunda; 20 yeni mütercim istihdamına gidilmiş, farklı dil ve lehçelerde 424 yeni yayın hazırlanmıştır. Bunlar 6. Din Şûrasında alınan kararlardan 37 maddenin sadece 10’u ile ilgili yapılan bazı çalışmalardan örneklerdir” diye konuştu. Erbaş, konuşmasını şöyle sürdürdü: “İslam’ın evrensel mesajlarını, varlık, âlem ve hayat tasavvurunu, sevgili Peygamberimizin güzel ahlakını, insanlığın ufkunu aydınlatan sünnet-i seniyyesini, zamanın ruhuna uygun yöntemlerle tüm dünyaya tanıtmanın mücadelesini veriyoruz. Dolayısıyla bu şuramızdan çıkacak sonuçlar ışığında yeni projeler oluşturarak azim ve kararlılıkla çalışmaya devam edeceğiz. Etkin, kaliteli, faydalı ve gerçekçi hizmetler ve eserler üretmeye, özellikle yeni neslin ilgisini çekebilen, ihtiyaçlarına, becerilerine ve gönül dünyalarına doğrudan hitap edebilen nitelikli yayınlarla, faaliyetlerle onları buluşturmaya devam edeceğiz.”
Dışişleri Sözcüsü Keçeli: “Irak Türkmenlerinin yanında duruyor, hak ve menfaatlerini gözetiyoruz”
22 Kasım 2024 Cuma - 22:34 Dışişleri Sözcüsü Keçeli: “Irak Türkmenlerinin yanında duruyor, hak ve menfaatlerini gözetiyoruz” Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Öncü Keçeli, Irak’taki nüfus sayımı bağlamında Kerkük’e yönelik gerçekleşen nüfus hareketliliğine ilişkin, “Türkiye olarak, tüm kurumlarımızla, Irak Türkmenlerinin yanında duruyor, hak ve menfaatlerini gözetiyoruz” dedi. Dışişleri Sözcüsü Keçeli, sosyal paylaşım sitesi X hesabından yaptığı paylaşımda, “Türkiye olarak, tüm kurumlarımızla, Irak Türkmenlerinin yanında duruyor, hak ve menfaatlerini gözetiyoruz. Bu çerçevede, Irak’la aramızda dostluk köprüsü teşkil eden ve Kerkük’te yoğun bir nüfusa sahip olan Türkmen soydaşlarımızın huzur ve güvenlikleri, bu ülkeyle ikili ilişkilerimizdeki temel önceliklerimizdendir. Irak’ta uzun yıllar sonra yapılmakta olan nüfus sayımı için IKB’deki Kürtlerin Kerkük’e yoğun şekilde intikallerine dair kamuoyuna da yansıyan gelişmeler yakından takip edilmiştir” ifadesini kullandı. Keçeli, “Söz konusu nüfus sayımında etnik kökene dair veri toplanmamış olsa da yoğun nüfus hareketliliği Iraklı Türkmen ve Arap kesimleri haklı olarak endişeye sevk etmiştir. Bu usulsüzlüğün, aslında Kerküklü olmayan kitlelerin oldubittiyle Kerkük nüfusuna dahil edilmesi sonucunu doğuracağı ve bunun ileride yapılacak seçimlere de etki edeceği açıktır. Irak yetkili makamlarının, son yüzyıldır sayısız katliam ve zulme maruz kalmış Türkmen soydaşlarımızın, nüfus sayımı kapsamında yaşanan bu son gelişmeler nedeniyle bir kez daha mağdur edilmesine müsaade etmemesini bekliyoruz. Kerkük’teki temel beklenti ve hassasiyetimiz, vilayette tarih boyunca oluşan demografik yapıyla oynanmaması ve Kerkük halkının, vilayetin asli bileşenlerinin üzerinde mutabık kaldığı biçimde yaşamaya devam etmesidir” ifadelerine yer verdi.
Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy: “Formula 1’i İstanbul’umuza kazandırmak istiyoruz”
22 Kasım 2024 Cuma - 22:10 Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy: “Formula 1’i İstanbul’umuza kazandırmak istiyoruz” Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, “Bizim Formula 1 Kurumu ile ilgili görüşmelerin süreci firmayla birlikte devam ediyor. İnşallah biz bu süreci başarıyla tamamlayıp Formula 1’i İstanbul’umuza kazandırmak istiyoruz” dedi. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarının 2025 yılı bütçe görüşmelerinin ardından milletvekillerinin sorularını yanıtladı. Bakan Ersoy, Kültür Yolu Festivali’ndeki sanatçılar ile ilgili ayrım yapılıp yapılmamasına ilişkin yöneltilen soruya, "Bakın bu seneki kültür yolu festivalinde görev almış büyük konser dediğiniz 87 tane sanatçı listesi burada var. Size veririm. Sanatçı listesini görürseniz de kriterimizin çok çeşitli olduğunu görürsünüz. Herhangi bir ideolojik yaklaşım ile yaklaşmadığımızda çok net bir şekilde görürsünüz. Zaten Google’de arattığınızda bizim sanatçılarımızı orada görebiliyorsunuz. Bu konuda herkesin için rahat olsun” ifadelerini kullandı. “2005 yılında ihaleye çıkmış” Ersoy, kendisine ait olan bir otelin kazandığı ihale iddialarına ilişkin soruya, şu yanıtı verdi: “Gelen bilgi eksik ve yanlış. Maalesef geçen son dönemde de karşıma çıktı ve her seferinde anlattım. İlgili başkan vekillerine de kopyalarını verdim belgelerin. Bu sene de demek ki devam edilecek algıya. Ben net bir şekilde anlatayım. 2005 yılında ihaleye çıkmış Kültür ve Turizm bakanlığı. 2005 yılında ihaleye en yüksek teklifleri benim firmam verdiği için bende kalmış. 2006 yılında ihale bittikten sonra biz ön izin talebini yapmışız. Bize de 2006 tarihinde ön izi belgesini vermişler. Yani konunun günümüzle uzaktan yakından alakası yok. Benim makamım olmadan yaklaşık 20 yıl önceki konudan bahsediyoruz. Belgesi burada.” “Kamuoyuna yansıyan rakamların 20’de birine denk geliyor” Kültür Yolu Festivali’nin yüksek maliyetler ile ilgili yapıldığı iddialarını da yanıtlayan Bakan Ersoy, “Kültür Yolu çok geniş kapsamlı bir etkinlik. 7 aylık bir sürede 16 şehirde 9’ar gün festival olarak hesap ederseniz. 144 festival gününde 6 bin 700 etkinlik içeriyor. Zaten bütün illerin talep etmesinin arkasında bu var. Şimdi büyük sanatçı konserlerinize gelelim. Büyük konserlerin konser başı maliyeti kamuoyuna yansıyan belediye sahnelerinin, çok daha kapsamlı bir sahne artı teknik kısmını söylüyorum. Sadece kamuoyuna yansıyan rakamların 20’de birine denk geliyor. Maliyetler açısından uçurum var ikisinin arasında. Ekranda gördüğümüzün 20’de birine denk geliyor” dedi. “Formula 1’i İstanbul’umuza kazandırmak istiyoruz” İstanbul Park ihalesine ilişkin yöneltilen soruları da yanıtlayan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, şunları kaydetti: “Eğer konu teminatsa 4 milyar değil. Orada bir yanlışlar vardır. Yaklaşık maliyeti teminatın 270 milyon lira. Söz konusu rakam 4 milyar değil. İkincisi, eski firmayla devam ediyor olsaydık şu an da aylık 730 bin lira kira alıyor olacaktık. Şu anda aylık 300 bin dolar kira alıyoruz. Şimdi ayrıca bu firmanın verdiği teminat da şu an da Vakıflar Genel Müdürlüğümüzün mevzuatına uygun. Kira ödemelerini düzenli yapmaya devam ediyor. Burada bir ayrıntıya girmek istiyorum. Firmanın bir tanesi evrakları yeterli olmadığı için elendi. Zaten açık ihale yapılmıştır biliyorsunuz. İki firma başvurmuş. Firmanın bir tanesi evrakları yeterli olmadığı için elendi. Zaten biz o bir tane firma ile o süreci yürütüyoruz. Bizim rakamlarımızı kabul ediyorsa olabilir. Şimdi esas oradaki konu ne? İhalenin ana konusu neydi derseniz; orada yatırım şartları var. Bak gelirleri artıyor ama esas İstanbul’a Formula 1’i tekrar geri getirilebilir. Bizim aslında bu çalışmayı yapmamızın arkasındaki hepimiz İstanbul’a Formula 1 geri gelsin isteriz değil mi? Hepimiz isteriz. Biz Formula birden bakın biz tek başımıza talip değil. Dünyadaki birçok şehir şu anda Formula 1 almak için İstanbul’la birlikte yarışıyor. Bizim Formula 1 Kurumu ile ilgili görüşmelerin süreci firmayla birlikte devam ediyor. İnşallah biz bu süreci başarıyla tamamlayıp Formula 1’i İstanbul’umuza kazandırmak istiyoruz.” TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Kültür ve Turizm Bakanlığı ile ilgili kuruluşlarının 2025 yılı bütçesi 53 milyar 202 milyon 392 bin lira şeklinde kabul edildi.
Bakan Kurum: "Deprem bölgesinde yıl sonuna kadar 200 bin konutu teslim edeceğiz"
22 Kasım 2024 Cuma - 17:11 Bakan Kurum: "Deprem bölgesinde yıl sonuna kadar 200 bin konutu teslim edeceğiz" Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, “Deprem bölgesinde yıl sonuna kadar 200 bin konutu, 2025 yılı sonunda ise 453 bin konutu depremzede vatandaşlarımıza teslim edeceğiz” dedi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Malta Sosyal ve Ekonomik Barınma Bakanı Roderick Galdes ile Bakanlık’ta bir araya geldi. Bakan Kurum, deprem bölgesindeki yeniden inşa ve Türkiye genelindeki kentsel dönüşüm seferberliği ile ilgili bilgiler verdi. Konuk Bakan ise Türkiye’nin deprem bölgesindeki çalışmalarından övgüyle bahsetti. Bakan Yardımcısı Ömer Bulut ve Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürü İsmail Tüzgen’in de katıldığı görüşmede, iki ülke arasındaki iş birliği konuları ve Türkiye’nin 2026 yılında gerçekleşecek COP31 başkanlığına adaylığı ele alındı. “Deprem bölgesinde yıl sonuna kadar 200 bin konutu teslim edeceğiz” Malta’ya 6 Şubat depremleri sonrası gösterdiği dayanışma için teşekkür eden Bakan Kurum, “Deprem bölgesinde yıl sonuna kadar 200 bin konutu, 2025 yılı sonunda ise 453 bin konutu depremzede vatandaşlarımıza teslim edeceğiz” diye konuştu. Türkiye’nin “Her Yerinde Kentsel Dönüşüm Seferberliği” kapsamında 12 yılda yaklaşık 2 milyon bağımsız bölümde yaşayan 8 milyonu aşkın kişinin güvenli konutlara kavuştuğunu belirten Bakan Kurum, çalışmalar kapsamında yaklaşık 2,3 milyon yeni bağımsız bölümün inşa edildiğini, 400 bin bağımsız bölümün de dönüşüm sürecinin devam ettiğini kaydetti. Bakan Kurum, dar gelirli vatandaşların ev sahibi olmasını sağlayan “Planlı Kentleşme ve Konut Üretimi Seferberliği” kapsamında ise 21 yılda yaklaşık 1,5 milyon konutun teslim edildiğini dile getirdi. Bakan Galdes’in depremde zarar gören Gaziantep’in Nurdağı ilçesine yaptığı ziyarete değinen Bakan Murat Kurum, Türkiye’nin planlı kentleşme çalışmaları ile ilgili bilgiler paylaştı. Maltalı Bakan Galdes: “İnsanlar kısa sürede evlerine taşınmış” Malta Sosyal ve Ekonomik Barınma Bakanı Roderick Galdes ise Türkiye’de çok iyi ağırlandığını belirterek Bakan Kurum’u ülkesine davet etti. Galdes, deprem bölgesindeki yeniden inşa çalışmalarından övgüyle bahsederek, “Gaziantep’e gittik. Evler bitmiş. Türkiye hükümeti sayesinde insanlar kısa sürede evlerine taşınmış. Yeni evlerin daha iyi bir yaşam kalitesi sunduğunu gördüm” açıklamasında bulundu. “Türkiye’nin tecrübelerinden faydalanmak isteriz” Türkiye’nin tecrübelerinden faydalanmak istediklerini dile getiren Galdes, “Bizim de konut projemiz var. Afet müdahale planı hazırlıyoruz. Bu konuda Türkiye’nin bilgi birikiminden yararlanmak isteriz” şeklinde konuştu. Bakan Galdes, Türkiye’nin COP31 Başkanlığına adaylığı için destek vereceklerini beyan etti. Bakan Kurum da ziyaret için Bakan Galdes’e teşekkür ederek, Türkiye’nin her alanda iş birliğine hazır olduğunu belirtti. “Türkiye Cumhuriyeti büyük bir devlet” Bakan Galdes 2 gün önce ziyaret ettiği Gaziantep’in Nurdağı ilçesinde deprem konutlarını yerinde görüp Türkiye’den övgü ile bahsederek, “Bizim için muazzam bir tecrübe oldu. Bu kadar yıkıcı bir doğal afetin, depremin akabinde, bu kadar kısa bir süre içerisinde kalıcı konutların tamamlanmış ve hak sahiplerine teslim edilmiş olabilmesi bir yıl gibi çok kısa bir zamanda, ortaya konulan dayanışma, seferberlik ruhu, Türkiye Cumhuriyeti’nin büyük bir devlet olduğunu gösteriyor. Böyle zor zamanlarda vatandaşının dertlerine çare olabilme refleksinin çok yüksek olduğunu gösteriyor. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin yetkililerini, Toplu Konut İdaresi’ni bu yaptıkları çok kaliteli iş için tebrik etmek isterim” ifadelerini kullandı.
Göç İdaresi Başkanlığı’ndan Suriyelilerin sayısıyla ilgili iddialar hakkında açıklama
22 Kasım 2024 Cuma - 17:04 Göç İdaresi Başkanlığı’ndan Suriyelilerin sayısıyla ilgili iddialar hakkında açıklama Göç İdaresi Başkanlığı, Türkiye’de geçici koruma altında bulunan Suriyeli sayısıyla ilgili iddiaların gerçeği yansıtmadığını belirterek, ülkedeki yabancı sayısının şeffaf bir şekilde internet sitesinden paylaşıldığını bildirdi. Göç İdaresi Başkanlığı tarafından geçici koruma altındaki Suriyeli sayısıyla ilgili iddialara ilişkin yapılan açıklamada, “Ülkemizde geçici koruma altında bulunan Suriyeli sayısıyla ilgili ortaya atılan gerçek dışı iddialar hakkında açıklama yapma ihtiyacı ortaya çıkmıştır. Göç İdaresi Başkanlığımızca yürütülen tüm iş ve işlemler 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu ve ilgili diğer mevzuatlara uygun olarak yapılmaktadır. Geçici koruma kapsamındaki yabancıların kayıt işlemleri de Geçici Koruma Yönetmeliği’nin 21. maddesi kapsamında gerçekleştirilmektedir. Bahse konu maddede geçici korumadan yararlananların Türkiye’de doğan çocuklarının geçici koruma kayıtlarının en kısa sürede yapılması hüküm altına alınmaktadır. Bu kapsamda İl Göç İdaresi Müdürlükleri tarafından hastaneden alınan doğum bildirim formu ve ilgili diğer evraklar ile birlikte yeni doğan çocuğun kaydı, tüm bilgileri içerecek şekilde GöçNet veri tabanı sistemine işlenmekte ve söz konusu çocuklara yabancı kimlik numarasını içeren Geçici Koruma Kimlik Belgesi düzenlenmektedir. Yukarıdaki açıklamadan anlaşılacağı üzere ülkemizdeki geçici koruma altında bulunan 2 milyon 935 bin 742 Suriyeli sayısının içerisinde geçici koruma kapsamındaki Suriyelilerin Türkiye’de doğan çocukları da yer almaktadır. Başkanlığımız tarafından şeffaf bir şekilde internet sitesinden paylaşılan ve her hafta düzenli olarak güncellenen ülkemizdeki yabancı sayılarının dışında kamuoyu ile paylaşılan sayıların tamamı gerçek dışıdır ve hiçbir dayanağı yoktur” ifadeleri yer aldı.
TİKA, Nijer’de balıkçılığı destekliyor
22 Kasım 2024 Cuma - 16:38 TİKA, Nijer’de balıkçılığı destekliyor Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), Nijer’de balıkçılığı destekleyen bir projeyle balık yemi üretim ünitesi kurdu. Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), Nijer Çevre ve Su İşleri Bakanlığının tatlı su ve havuz balıkçılığını yaygınlaştırmak ve mevcut üretim ortamlarını desteklemek amacıyla ülke genelinde yürüttüğü “Guiche Unique 3A” projesi kapsamında kuluçkahane ve balık yemi üretim ünitesi kurdu. Tarım ve hayvancılığın yaygın olduğu Nijer’de, hükümet tarafından desteklenen havuz balıkçılığı, tatlı su balıkçılığı ve alternatif üretim tesisleri, modern bütünleşmiş üretim politikalarının bir parçası haline geliyor. Nijer Çevre ve Su İşleri Bakanlığı’nın, balık çiftliklerinin yavru balık, yem ve teknik destek ihtiyaçlarını karşılayarak öz yeterlilik sağlamayı hedeflediği ve çeşitli bölgelerde farklı müesseselerin marifetiyle yürüttüğü “Guiché Unique 3A” modeli, ithalata bağımlılığı azaltıp balıkçılık faaliyetlerini geliştirmek açısından önem taşıyor. Bu kapsamda TİKA, Maradi’deki “Guiché Unique 3A” inisiyatifini yürüten ve çevredeki balık üreticilerine yavru balık, yem ve teknik destek sağlayan Maradi Dan Dicko Dankoulodo Üniversitesi Çevre Bilimleri ve Ziraat Fakültesine bir kuluçkahane ve balık yemi üretim ünitesi kurdu. Kurulan birimler, üretim ve eğitim ekipmanlarıyla donatılarak yavru balık üretim altyapısı güçlendirildi; anaç balıklar, balık yemi, yumurtlama hormonu, sağlık kitleri, su arıtma cihazı, oksijen ünitesi, analiz cihazları ve diğer tamamlayıcı ekipmanlar TİKA tarafından temin edildi. Modern ekipmanlarla donatılan üretim birimleri, Üniversite Rektörü, Bölüm Başkanları, TİKA Temsilcileri ve fakülte öğrencilerinin katılımıyla Maradi Dan Dicko Dankoulodo Üniversitesine teslim edildi. Proje, Nijer’de balık çiftliklerinin temel ihtiyaçlarını karşılayarak balık üretimini artırmayı, tüketimi yaygınlaştırmayı, hayvansal üretim kapasitesini ve gelir kaynaklarını çeşitlendirmeyi, ayrıca balıkçılık tekniklerini geliştirmek için AR-GE çalışmalarını ve akademik araştırmaları desteklemeyi hedefliyor.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "Türkiye-AB ilişkilerinin canlandırılması stratejik önceliğimiz"
22 Kasım 2024 Cuma - 15:46 Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "Türkiye-AB ilişkilerinin canlandırılması stratejik önceliğimiz" Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Thomas Ossowski’yi kabul etti. Görüşmede, bölgesel ve küresel meselelerin yanı sıra Türkiye-AB ilişkileri ve üyelik süreci ele alındı. Yılmaz, görüşme sonrası yaptığı açıklamada, Türkiye-AB iş birliğinin daha güçlü hale getirilmesinin önemine vurgu yaparak, “Bölgesel krizlerin ve küresel belirsizliklerin arttığı bir dönemde, Türkiye ve AB’nin güvenlik, göç yönetimi, ekonomi ve iklim değişikliği gibi alanlarda daha güçlü iş birliği geliştirmesi gerektiğine inanıyoruz” dedi. Cevdet Yılmaz, Türkiye-AB ilişkilerinin canlandırılması için atılması gereken adımlara dikkat çekti: “Türkiye-AB ilişkilerinin genişletilmesi ve stratejik önceliğimiz olan üyelik sürecimizin net şekilde desteklenmesi gerekiyor. Gümrük Birliği’nin modernizasyonu, vize serbestisi ve yapısal diyalog mekanizmalarının devreye alınması şarttır.” Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Türkiye’nin AB üyeliğinin yalnızca Türkiye ve AB için değil, bölgesel ve küresel barış ile uluslararası sistem açısından da önemli faydalar sağlayacağını belirtti. Ayrıca, Türkiye’nin üyeliğinin AB’nin küresel etkisini artıracağını ifade etti. Cumhurbaşkanı Yardımcısı, görüşme sonunda Büyükelçi Thomas Ossowski’ye ziyaretleri için teşekkür ederek, Türkiye-AB iş birliğinin artarak devam edeceğini temenni etti. Görüşme, Türkiye-AB ilişkilerinin yeniden canlandırılmasına yönelik çabaların önemli bir parçası olarak değerlendirildi.