POLİTİKA - 04 Temmuz 2024 Perşembe 17:58

Etnolog Avşar: “İran halkı İsrail ile savaş istemiyor”

A
A
A
Etnolog Avşar: “İran halkı İsrail ile savaş istemiyor”

Etnolog Efsane Avşar, “İran halkı İsrail ile savaş istemiyor, savaşa karşılar. Pezeşkiyan kazandığı zaman Türklerin daha fazla güçlenmesini istemediği için dış savaşı başlatabilirler” dedi.


İran’da İbrahim Reisi’nin helikopter kazasında ölümünden 40 gün sonra gerçekleştirilen cumhurbaşkanlığı seçimlerine, Anayasayı Koruyucular Konseyi’nin onayladığı 6 aday için halk sandık başına gitti. İlk turda hiçbir aday 50+1 oy oranını geçemezken reformcuların adayı Mesud Pezeşkiyan yüzde 42,5 oy alırken muhafazakarların adayı Said Celili’nin oyu yüzde 38,5 oldu.


İran İslam Devrimi’nin gerçekleştiği tarihten bugüne kadar yapılan seçimler arasında en düşük katılım oranına sahip olan ilk turda, ikinci tur hem sistem hem de adaylar için kritik önemde.


İran’da 2022 yılında Mahsa Emini’nin tutuklanması ile başlayan gösteriler sonrasında ekonomi, siyaset ve dış politikadaki kapalılığın ülkede toplumsal öfkeye neden olduğunu belirten Etnolog Efsane Avşar, İran’daki ikinci tur cumhurbaşkanlığı seçimlerini İHA muhabirine değerlendirdi.


İran’daki cumhurbaşkanlığı seçimlerinin olağanüstü bir seçim olduğuna dikkat çeken Etnolog Efsane Avşar, İran’da ilk defa bir Türk’ün cumhurbaşkanlığına olmadığını belirterek, “İran İslam Devrimi’nden hemen sonra 1979’da İran’ın ilk Cumhurbaşkanı bir Türk Ebu’l-Hasan Beni Sadr’dır. Beni Sadr’ın zamanında anayasa yazıldı. Anayasa’da Türklerin varlığı inkar edildi. Azınlık statüsü bile verilmedi. Anayasada azınlık var ama sadece o da din ve mezhep azınlıklarını kapsıyor. Ermeniler az olsa da kendi dillerinde okulları dini merasimleri yerine getiriliyor. Türkler İran’da 90 milyonun yarısını oluştursa da kendi dillerinde bir tane okulları yok. Devrimden sonra bu okulu kendi dilimizde okuyanları ağır cezalara çarpıtıyorlardı. Türkçe tamamen yasaktı. İnsanlar cesaret edip Türkçe bile konuşamıyordu. Bunların hepsi Türk soylu Cumhurbaşkanı döneminde oldu” dedi.


Mesud Pezeşkiyan’ın birinci turda oyların 42,5’ini alması İran milliyetçiliğini korkuttuğunu aktaran Avşar, “Kötünün kötüsü olarak Pezeşkiyan’ı tercih ediyorlar. Nedeni ise Türklerin öz güvenin yükseldiğini ve İran’ı bölecek diye beklentiler var" diye konuştu.


“Kadınların haklarını da savunuyor”


İranlı kadınların da Pezeşkiyan’ı desteklediğini aktaran Avşar, “Kadınlar, oylarını Pezeşkiyan’dan yana kullanıyorlar. Çünkü Pezeşkiyan sadece, ‘Türklüğüm ile onur duyuyorum’ demiyor. Aynı zamanda kadınların haklarını da savunuyor. Ekonomi ve dış politikayı değiştirmeye gibi bir çabası var. İran halkı da yorgun. Boykotlardan çıkmak istiyor. Kadınlar haklarını istiyorlar. İkinci turda Fars milliyetçileri kötünün de kötüsü olsun diye istiyorlar. Ama bir sahtekarlık olmazsa Pezeşkiyan kazanır diye düşünüyorum” dedi.


“İran halkı İsrail ile savaş istemiyor”


İsrail’in Lübnan’a savaş açması ile İran’ın da müdahil olabileceğini dile getiren Avşar, şu ifadeleri kullandı:


“İran’ın içerisinde Hizbullah güçlü değil. Bunun yerine devrim muhafızları etkin. Bundan da bıkmış durumdalar. İran halkı İsrail ile savaş istemiyor, savaşa karşılar. Pezeşkiyan kazandığı zaman Türklerin daha fazla güçlenmesini istemediği için dış savaşı başlatabilirler. Hizbullah İran’a saldırabilir ve İran’ın içerisinde belli bir ölçüde destek edebilirler. Ancak İran halkı ise bu savaşı desteklemeyecektir. Savaş sadece, İran molla rejiminin ömrünü biraz daha uzatabilir.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Balıkesir Balıkesir’in, Kıbrıs’ta kardeş şehri olacak KKTC Cumhurbaşkanı Özel Danışmanı Orhan Tuğbay, Balıkesir 5. Aromaterapi Festivali’ne katılarak “Kazdağları’ndan Beşparmak Dağları’na Bitkilerin Kardeşliği” adlı bir seminer verdi. Kıbrıs Barış Harekâtı’nda en çok gazisi bulunan Balıkesir’e ayrıca müteşekkir olduklarını vurgulayan Tuğbay, Başkan Ahmet Akın ile görüştüklerini ve Kıbrıs’tan bir şehir ile Balıkesir’i, “Kardeş Şehir” yapacaklarını söyledi. Balıkesir 5. Aromaterapi Festivali’ne katılmak için Türkiye’ye gelen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Özel Danışmanı Orhan Tuğbay, BAÇEM’de “Kazdağları’ndan Beşparmak Dağları’na Bitkilerin Kardeşliği” konulu bir seminer verdi. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın ve Kıbrıs Türk halkının selamlarını ve sevgilerini ileterek konuşmasına başlayan Orhan Tuğbay, "1974 yılında Kıbrıs Barış Harekâtı’nın yapılmasıyla Türk Ordusu’nun ve Türkiye’mizin başarılı bir çıkartması sonrasında Kıbrıs’a gelen barışın 50. yılını, 20 Temmuz’da kutlayacağız. Bizim için gurur, sevgi ve birlikteliğin anlamını taşıyan Türkiye’de özellikle bu konuyu sizlerle paylaşmamı ve bu sevincimizi gururumuzu sizlerle de paylaşmamı istedi sayın cumhurbaşkanım. Bizler, 1974’ten sonra Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde Türkler olarak hiçbirimizin; burnu kanamadan, kötü muameleye maruz kalmadan Türkiye’mizin güvencesi, garantörlüğü ve Türkiye’mizin askeri sayesinde orada mutlu bir şekilde yaşıyoruz. Bu bizim için çok önemlidir. Bunun hayat boyu devam etmesi ve anavatanımızın her zaman bizim başımızda olmasını da istiyoruz. Bu yönden de tüm anavatanımıza tüm Anadolu’muza teşekkür ediyoruz" dedi. Tarih, şifa ve kültür temasıyla gerçekleştirilen Balıkesir 5. Aromaterapi Festivali’nin daha çok kültür yönüne değinmek istediğini söyleyen Orhan Tuğbay “Kazdağları’yla Beşparmakdağları’nın kardeşliği için güzel işler yapacağız, Ahmet Akın Başkanımızla birlikte. Bir tane dağımız var o da Beşparmakdağları. Sizin o güzel Kazdağları’nın altında. Kıbrıs; aslında yüzölçümü çok da büyük olmayan doğusundan batısına 242 kilometre, kuzeyinden güneyine de 36 kilometre olan küçük bir ada. 189 bin hektar tarım arazisine sahip. Kendine has ürünlerin yetiştiği bir ada. Özellikle Akdeniz kültürü olduğu içinde narenciye ön plana çıkıyor. Portakal, limon gibi ürünlerde kendimizi geliştirdik, bunların kabuklarından uçucu yağ elde ettik. Onun dışında 600 bin civarında zeytin ağacımız var. Bunlardan toplamda yıllık 8-15 bin ton arasında rekolte elde ediyoruz. Adamız, maki bitki örtüsüne sahip. Patatesimiz dünyanın en iyi patatesi. Onun tohumlarını sizlere gönderebiliriz, burada yetiştirebilirsiniz. Bu güzel ortamda her şey çok güzel bir şekilde deneyimli ellerde yetişiyor, tebrik ediyorum” dedi. Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın’a düzenlemiş oldukları bu güzel organizasyonda kendilerine de yer verilmesinden dolayı teşekkürlerini ileten Orhan Tuğbay, “Sayın Cumhurbaşkanımızın selamlarını, sevgilerini iletiyoruz kendisine. Çok başarılı bir festival izliyorum, görüyorum. Sayın başkanımızla da yapmış olduğum görüşmelerde Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’yle Kıbrıs’ta “Kardeş Şehir” projesini başlatacağız. Şöyle de bir şey var; Kıbrıs’taki 1974’teki Barış Harekâtı’nın en fazla gazisi, Balıkesir’den ve bu da bizi onurlandırıyor, gururlandırıyor. Balıkesir’e ayrı bir müteşekkiriz. Başkanımızla projeler yapıp daha büyük kardeşlik projeleri ve kültür projeleriyle bu birlikteliği bu güzelliği ileriye taşımak istiyoruz” ifadelerine yer verdi.
Bursa Şehit padişah Kosova’da yad edildi Balkan Fatihi Osmanlı Sultanı 1. Murad Hüdavendigar, şehit edilişinin 635’inci yılında Osmangazi Belediyesi tarafından Kosova’da düzenlenen etkinlikle anıldı. Osmanlı Devleti’nin savaş meydanlarında şehit edilen tek padişahı olan Sultan 1. Murad için iç organlarının gömülü olduğu Kosova’nın başkenti Priştine yakınlarındaki kabri başında anma töreni düzenlendi. Osmangazi Belediyesi’nce bu yıl 19’uncusu gerçekleştirilen anma törenine, Kosova ve Türkiye’nin yanı sıra Makedonya, Arnavutluk ve Bosna-Hersek’ten çok sayıda davetli katıldı. Avrupa’nın kapılarını Türklere açan Murad Hüdavendigar’ı anma töreni öncesi, Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın ve protokol üyeleri, şehit padişahın kabri başında dua etti. Anma törenine Başkan Aydın’ın yanı sıra; Kosova Bölgesel Kalkınma Bakanı Fikrim Damka, Türkiye’nin Priştine Büyükelçisi Sabri Tunç Angılı, TİKA Koordinatörü Fulya Aslan, Kosova Milletvekilleri Fidan Brina Jilta ile Enis Kervan, Mamuşa Belediye Başkanı Abdülhadi Krasniç, Obiliç Belediye Başkan Yardımcısı İbuş Myekiçi, Meşhed-i Hüdavendigar Derneği Başkanı Muhammed Ali Yıldırım, Osmangazi Belediyesi Meclis Üyeleri katıldı. Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan törende, Murad Hüdavendigar’ın savaş meydanında şehit düşmeden önce yaptığı dua, Türkçe ve Arnavutça olarak okundu. “Geçmişimizi anıyor, unutmuyor ve saygı gösteriyoruz” Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, Osmanlı Cihan Devleti’nin Bursa’da kurulup daha sonra dünyaya hükmettiğini belirterek, savaşta şehit düşen tek Osmanlı padişahı olan 1. Murad Hüdavendigar’ı vefatının 635’inci yılında Kosova’daki türbesinde andıklarını söyledi. Sultan Murad için her yıl Kosova ve Bursa’daki türbeleri başında anma programları düzenlendiğini hatırlatan Başkan Aydın, “Geçmişini gerektiği gibi yad edemeyenler, geleceklerini istedikleri gibi inşa edemezler. Biz de hem geçmişimizi anmak, ecdadımıza gereken saygıyı göstermek adına Osmangazi Belediyesi olarak 19 yıldır bu etkinlikleri sürdürüyoruz. İnşallah, bundan sonra da daha geniş katılımlarla bu etkinlikleri devam ettireceğiz. Farklı bölgelerden anma törenine katılan herkese çok teşekkür ediyorum” dedi. Priştine Büyükelçisi Sabri Tunç Angılı da Sultan 1. Murad Hüdavendigar’ı anma törenini geleneksel bir etkinlik haline getirmesinden dolayı Osmangazi Belediyesi’ne teşekkür ederek, “Sultan Murad Hüdavendigar, böyle bir anmayı ve buluşmayı fazlasıyla hak eden, tarihte çok önemli bir dönüm noktası olan olayın kahramanıdır. Bursa’da kurulan Osmanlı Devleti’nin imparatorluğuna dönüşmesini sağlamıştır. Osmanlı’nın omurgasını oluşturan Balkanlar ve Rumeli için çok önemli olan Sultan Murad Han’ı şehadetinin yıl dönümünde rahmet ve minnetle anıyorum” ifadelerini kullandı. Kosova Bölgesel Kalkınma Bakanı Fikrim Damka da yaptığı konuşmada, “Sultan I. Murad Hüdavendigar’ın Kosova’daki şehadeti, Osmanlı hakimiyetinin Balkanlar’daki etkisinin güçlenmesine ve bu topraklarda Türk varlığının ve kültürünün pekişmesine vesile olmuştur. Kosova Türkleri, Osmanlı döneminden günümüze kadar barışın, adaletin ve kültürel zenginliğin savunucusu olmuştur. Ecdad yadigarı topraklarda anavatanımızın destekleriyle güçlü Kosova Türk toplumunu yaşatmaya, kimliğimizi, dilimizi, bayrağımızı ve değerlerimizin bütününü geleceğe taşımak ve tüm toplum fertlerimizle birlikte canlı tutmak için sayısız çalışma, etkinlik ve projeler gerçekleştiriyoruz” diyerek programı düzenleyen Osmangazi Belediyesi’ne teşekkür etti. Meşhed-i Hüdavendigar Derneği Başkanı Muhammed Ali Yıldırım da her yıl düzenlenen anma programlarından dolayı Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın’a teşekkürlerini sundu.
İzmir Türk ihracatçılar Urumçi’de yeni iş birliklerine imza attı "8. Çin-Avrasya Expo" Fuarı, "İpek Yolu’nun yeni fırsatları, Avrasya’nın yeni dinamikleri" temasıyla, 140 bin metrekarelik bir alanda gerçekleştirildi. Urumçi’de organize edilen fuara, Ege İhracatçı Birlikleri, Türkiye’yi temsilen 4 firma ile birlikte katılım sağladı. "8. Çin-Avrasya Expo" Fuarı, Çin Ticaret Bakanlığı, Çin Dışişleri Bakanlığı, Çin Uluslararası Ticareti Geliştirme Konseyi (CCPIT) ve Sincan Uygur Özerk Bölgesi Hükümeti tarafından ortaklaşa olarak 26-30 Haziran 2024 tarihleri arasında Çin’in Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nin başkenti Urumçi’de organize edildi. Ege İhracatçı Birlikleri, Türkiye’yi temsilen etkinliğe 81 metrekare bir alanda 4 firma ile birlikte katılım sağladı. "360 iş birliği anlaşması imzalandı" Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı ve Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği Başkanı Yalçın Ertan, "8. Çin-Avrasya Expo genel nitelikli bir fuar olarak pek çok farklı sektörü bünyesinde barındırıyor. Bilişim teknolojileri, kimya, tekstil, lojistik, gıda gibi farklı alanlarda fuar genelinde toplam 610 milyar yuan (83,9 milyar dolar) değerinde 360 iş birliği anlaşması imzalandı. Fuarda 50 ülke ve uluslararası organizasyondan bin 900’dan fazla katılımcı yer aldı. 6 binden fazla ürün çeşidi sergilendi. Sincan Uygur Özerk Bölgesi, Kuşak ve Yol İnisiyatifi (KYİ) çerçevesinde uluslararası ilişkilerini geliştirmeyi hedefliyor ve bu bağlamda geçtiğimiz 10 yıl içinde 192 ülke ve bölge ile iş birliği geliştirildi, 51 uluslararası şehir ile kardeş şehir ilişkisi kuruldu ve 19 ülkedeki 23 şehirle hava bağlantısı sağlandı" dedi. "Önümüzdeki 10 yıl o bölgede hızlı bir gelişim süreci yaşanacaktır" Başkan Ertan, Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nin, Kuşak ve Yol İnisiyatifi kapsamında çok önemli bir rol oynadığını söyleyerek, "Çin’i Orta Asya ve Avrupa’ya bağlayan stratejik bir konumda yer alıyor. Bölgede demiryolları, karayolları ve havalimanları gibi önemli altyapı projeleri gerçekleştirilmiş ve halen gerçekleştirilmeye devam ediliyor. Özellikle Çin-Avrupa demiryolu hatları, Sincan üzerinden geçmekte. Urumçi, Çin-Orta Asya-Azerbaycan-Türkiye’den geçen orta koridor hattı boyunca ve Çin-Avrupa ticaretinde önemli bir lojistik merkezi konumunda. Bölge, Orta Asya’dan Çin’e uzanan petrol ve doğalgaz boru hatlarının geçiş noktası. Kuşak ve Yol İnisiyatifi projeleri sayesinde bölgede üç tane serbest bölge kurulmuş, ekonomik aktivite artmış, istihdam olanakları genişlemiş bulunmakta. Bu gelişmelerin heyecanını her kesimde gözlemlemek mümkün. Biz Türk ihracatçıların ve yatırımcıların bu bölgeye şimdiden ilgi göstermemiz gerektiğini düşünüyorum. Zira önümüzdeki 10 yıl o bölgede hızlı bir gelişim süreci yaşanacaktır. Dünyada denize en uzak şehir olan Urumçi; denizden uzaklığına rağmen, İpek Yolu üzerindeki konumu nedeniyle tarihte ve günümüzde önemli bir ticaret merkezi. Çin hükümeti bölgenin gelişimine özel önem vermekte ve Çin’in batıya açılan kapısı olarak görülmekte" diye konuştu. "Türkiye için hem ticaret hem de yatırımlarda yeni kapıların açılmasına vesile olacaktır” Son dönemde Süveyş Kanalı’nda gemi taşımacılığına yönelik saldırılar sebebiyle Süveyş geçişli gemi trafiğinin çok azaldığını ve ortalama 30-32 gün olan Çin-Türkiye seyir süresinin gemilerin Ümit Burnu’ndan dolaşımı tercih etmelerinden dolayı 67-70 güne çıktığını belirten Ertan, "Bu sebeple navlun fiyatlarının neredeyse üç kat arttığı ve Kanalın baypas edilerek gemilerin Ümit Burnu’nu tercih etmeleri sebebiyle teslim sürelerinin uzadığı da göz önüne alındığında, Urumçi’deki demiryolu taşımacılığı daha da önem kazanmıştır. Bu durum, demiryolu taşımacılığının güvenilir ve hızlı bir alternatif olarak öne çıkmasını sağlamakta, Urumçi’nin Çin-Avrupa ticaretinde kritik bir lojistik merkezi olarak konumunu güçlendirmektedir. Önümüzdeki yıl en az 400 metrekare alanla milli katılım organizasyonu gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Bu fuar Türkiye için hem ticaret hem de yatırımlarda yeni kapıların açılmasına vesile olacaktır. İlişkilerimizi ve temaslarımızı daha fazla artırarak Kuşak ve Yol iş birliğini daha fazla teşvik etmeyi ve verimli sonuçlar elde etmeyi umuyoruz" ifadelerini kullandı. Ticaret Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan ve Pekin Ticaret Başmüşaviri Atakan Özdemir de fuarı ziyaret ettiler.
Konya Paylaştığınız video yapay zeka dolandırıcılığına karışabilir Dolandırıcılar internet siteleri ve uygulamalar üzerinden vatandaşları daha kolay ağlarına düşürmek için gelişen teknolojiyi kullanmaya başladı. Yapay zeka teknolojisini kullanıp, haberleşme uygulamaları üzerinden ünlü kişilerin kılığına giren dolandırıcıların vatandaşları kandırarak haksız kazanç elde ettiklerine dikkat çeken uzmanlar, dolandırıcıların bu ağına takılmamak için arayan kişinin kesinlikle teyit edilmesi noktasında uyarıda bulunuyor. Sosyal medya platformları ile illegal yollardan kazanmak isteyen dolandırıcılar, sosyal medya üzerinden paylaşımları ile vatandaşların ilgisini çekmeye çalışıyordu. Gelişen teknoloji ile beraber dolandırıcılık ağına yapay zeka da karıştı. Dolandırıcılar sosyal medyadan paylaşımı yapılan videoları yapay zeka ile çalınan video sahibinin sesi ve görüntüsüyle hazırlayıp dolandırıcılık sistemine dahil ederek en yakınlarını ağlarına düşürüyor. Dolandırıcılar aradıkları videoyu bulamadıkları zamanda ise ünlülerin videolarını kendi sistemlerine dahil ederek vatandaşları mağdur ediyor. Yapay zekanın kullanımıyla beraber ünlülerin yüzleri, siyasi figürlerin görüntülerinin video montaj edilmesi şeklinde dolandırıcıların sistemlerinin ilerlediğini anlatan Adli Bilişim Uzmanı Avukat Emre Akman, "Günümüzde yapay zekanın gelişimiyle beraber maalesef dolandırıcıların, dolandırıcılık yöntemlerini arttırma potansiyelleri de arttı. Bu yöntemle bakarsak dolandırıcılar sahte ses, sahte video ve sahte web siteleri tarzında dolandırıcılık yöntemlerini kullanarak vatandaşları mağdur ediyor. Bu nedenle baktığımızda yapay zekanın kullanımıyla beraber, ünlülerin yüzleri, siyasi figürlerin görüntüleri, yüzleri video montaj edilmesi şeklinde. Vatandaşlar bu hazırlanan ses kaydı veya video ile aranarak bir tuzağa düşürüldükten sonra para talep edilmektedir. Bu noktada vatandaşlar yapay zekayı hiç bilmeseler dahi yapmaları gereken durum cep telefonlarına gelen klasik mesajlardan biri olan polis, asker, savcı sizi aramaz şeklindeki uyarılar dikkate almaları gerekiyor. Bu noktada da sizi kesinlikle bir siyasi figür, emniyet müdürü veya herhangi bir savcı veya herhangi bir ünlü sizi arayıp sizden para talep etmez. Eğer bu durumla karşılaştıysanız ve sizinle konuşan kişinin sesi, tanıdığınız bir figürse muhtemelen dolandırılmaya çalışıyor karşıdaki kişi. Bu noktada sizi arayan telefon numarasını adresinizin bulunduğu en yakın karakola bildirerek dolandırıcılardan kurtulmak için kendilerinden şikayetçi olabilirsiniz. Bu noktada yapay zekanın gelişimi, olumlu olsa da bu tarafı olumsuz yön bir tarafıdır. Çünkü bu tamamen menfaat elde etmeye yönelik bir çalışmadır. Dolandırıcılar özellikle güçlü siyasi figürlerin yüzleri ve seslerini kullanarak mail, WhatsApp veya sosyal medya aracılığıyla vatandaşlara phishing (yemleme) yöntemi gönderilip kendilerinden kredi çekilir, kredi kartından para çekilmesi veya hesaplarında bulunan paraları, yatırımlarını kendilerine gönderilmesini istemektedirler. Bahsettiğimiz üzere vatandaşlar bu durumla karşılaştıklarında karakola gidip şikayetçi olmalıdırlar. Tekrar ifade etmek gerekirse sizi hiçbir ünlü hiçbir siyasi figür arayıp cebinizdeki parayı sizden istemez. Bu noktada vatandaşlarımızın bilgili olması gerekiyor" dedi. "Büyük isimleri dahil ederek daha büyük bir korku hegemonyası oluşturmak istemektedirler" Dolandırıcıların hedefinin mağdur edecekleri kişiyi daha büyük korku ile daha kolay dolandırıcılık ağına düşürmek olduğunu aktaran Adli Bilişim Uzmanı Akman, "Bu durumda baktığımızda vatandaşlar yapay zeka yöntemiyle özellikle Türkiye değil dünya çapında olan bir dolandırıcılık yöntemi bu. Dolandırılan kişiler milyonlar kaybediyorlar bu hususta. Çünkü düşünün sizi bir siyasi figür arıyor, bu yöntemle örneğin sizin isminizi vererek ’böyle böyle bir olaya isminiz karışmış ve sizden bir şey talep ediyoruz’ şeklinde büyük isimleri dahil ederek daha büyük bir korku hegemonyası oluşturmak istemektedirler. Bu noktada video değil de dediğimiz gibi video zaten artık daha bilinen bir durum olmaya başladı ancak ses konusu telefonla yapılan sistemler var. Bu sistemlerde istenilen numaradan aranabiliyor. Yani 155, 112 veya istediğiniz herhangi bir numarayla karşı tarafı inandırmak için özel bir numara gibi mağdur kişiyi daha kolay inandırmak için o numara üzerinden de arayarak onun da sesini yapay zekayla dolandırıcılık olayı gerçekleşiyor. Sizi çok iyi tanıyan veya sizin yasa dışı yollarla bilgilerinizi ele geçirmiş kişiler de yakınlarınızın seslerini kullanabilir. Örneğin sosyal medya platformlarında biri görüntü video atmıştır ve sesi orada görünüyor, konuşurken duyuluyordur. Bu kişiler sesi yapay zeka aracılığı ile vatandaşın numarasından yani yakınınızdan sizi onun sesiyle arayıp para isteyebilir. Bu çok olağan bir durum. Bu tür olayla karşılaşıldığında sizi kim aradıysa telefonu kapatıp tekrar o numarayı arayıp tehdit etmenizi tavsiye ederim. Eğer teyit ettiğiniz numara gerçekten bu durum içerisinde değilse az önce de bahsetmiş olduğumuz gibi adresinize en yakın karakola şikayetçi olmanız gerekmektedir" şeklinde konuştu. "Vatandaşların mutlaka şikayetçi olmalarını tavsiye ediyoruz" Akman son olarak "Vatandaşlar şikayetçi olduğunda karşı tarafın tabii gizlenme yöntemleri var. Bu yöntemler kendilerine ulaşıldığında karşı tarafın bir nitelikli dolandırıcılık üzerinden bilişim sistemleri kullanmak marifetiyle olan bir suç bu. Nitelikli dolandırıcılıktan ağır ceza mahkemesine dava açılır ve bu dava görülür. Vatandaşların bu tarz durumlarla karşılaştıklarında mutlaka şikayetçi olmalarını tavsiye ediyoruz. Çünkü Siber Suçlar bu durumu araştırır. Kişiye ulaşır ve ağır ceza mahkemesinde sanık yargılanır, ceza alır ve bizden almış olduğu herhangi bir para varsa bu paranın geri vermesine hükmeder" diye konuştu.