GENEL - 10 Mart 2012 Cumartesi 18:05

`POZANTI GERÇEĞİ`Nİ ORTAYA ÇIKARAN T.T. `İNTİHAR`A KALKIŞMIŞ

A
A
A
`POZANTI GERÇEĞİ`Nİ ORTAYA ÇIKARAN T.T. `İNTİHAR`A KALKIŞMIŞ

Adana’nın Pozantı ilçesindeki M Tipi Kapalı Çocuk Cezaevi’ndeki ’taciz ve tecavüz’ iddialarını ortaya çıkartan T.T.’nin, yaşananların ardından psikolojisinin bozulduğu ve babaannesinin mezarı başında ilaç içip intihara kalkıştığı ortaya çıktı.
20 yaşındaki T.T.’nin, Pozantı M Tipi Kapalı Çocuk Cezaevi’nden çıktıktan sonra cezaevinde yaşananlar nedeniyle bulanıma girdiği ve 23 Aralık 2010 tarihinde Adana’nın merkez ilçesi Seyhan’a bağlı Dağlıoğlu Mahallesi’ndeki evlerinden kaçıp, Küçükoba Mezarlığı’nda bulunan babaannesinin mezarı başında ilaç içip intihara kalkıştığı, bunun da polis raporuna yansıdığı bildirildi. Konuyla ilgili olarak açıklamalarda bulunan Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Adana Şubesi Başvuru Hekimi Alev Aksungur, T.T.’nin
Dağlıoğlu Şehit Mehmet Ali Aslan Polis Merkezi Amirliği’nde ailesinin gözetiminde alınan ifadesini kamuoyuyla paylaştı.
Söz konusu ifadede T.T., "Evden ayrılıp, babaannemin kabrini ziyarete gittim. Mezarın başında duygulandım ve ağladım. Psikolojim bozuldu ve kendimi kaybettim. Buzdolabında bulunan ilaçları rastgele aldım ve mezar başında içtim. Daha sonrasını hatırlamıyorum" dediği öğrenildi. Bir süre Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedavi gören T.T.’nin buradan taburcu edildiğini anlatan Aksungur, "Pozantı Cezaevi’nde yaşanan vahşetin ortaya çıkartılması için her türlü saldırı ve tehlikeyi göze alan T.T.,
7 Mart 2012 tarihinde yapılan operasyon sonrasında gözaltına alınıp tutuklandı" dedi.
T.T.’nin, Pozantı Cezaevi’nde gördüğü işkence sonucu psikolojisinin bozulduğunu vurgulayan Aksungur, T.T.’nin geceleri uyuyamama, gece evden kaçıp mezarlıkta uyuma, intihara teşebbüs gibi ruhsal sorunlar nedeniyle Numune Hastanesi’nde tedavi gördüğünü hatırlattı. T.T.’nin annesi ve insan hakları savunucuları olarak kendilerinin, T.T.’nin yaşamından endişe duyduklarını dile getiren Aksungur, gerek T.T.’nin intihara eğiliminin olduğunun altını çizerek, T.T.’nin bir an önce serbest bırakılmasını istedi.
T.T, 10 Şubat 2008 tarihinde Dağlıoğlu mahallesinde 25 kişiyle birlikte gözaltına alınıp tutuklandıktan sonra 2008-2009 yılları arasında cezaevinde yaşadıkları Evrensel Gazetesi muhabirine anlatmış, olay kamuoyuna malolmuştu. 16 yaşındaki iken cezaevinde yaşadıklarını anlatan T.T.’nin iddiaları üzerine Adalet Bakanlığı konuyla ilgili inceleme ve soruşturma başlatmış, söz konusu cezaevindeki 210 çocuğu Sincan Çocuk ve Gençlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’na nakledilmişti.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Erzincan’da büyükbaş hayvanlar şap hastalığına karşı aşılanıyor Erzincan’da sonbahar şap aşılama kampanyasında 110 bin hayvan aşılanacak. Erzincan’da yaklaşık 3 aylık süre içerisinde veteriner sağlık ekipleri 6 bin 708 işletmeye tek tek giderek tüm büyükbaş hayvanları şap hastalığına karşı aşılayacak. Erzincan ve ilçelerinde sonbahar dönemi şap aşılama kampanyası devam ediyor. Erzincan ve ilçelerinde 500’ün üzerindeki köyde ilkbahar döneminde tüm büyükbaş hayvanlar aşılanmıştı. Erzincan Tarım ve Orman İl Müdürlüğü Hayvan Sağlığı, Yetiştiriciliği ve Su Ürünleri Şube Müdürlüğü ile ilçe müdürlüklerinde kurulan veteriner sağlık ekipleri tarafından ilkbahar döneminde yapılan aşılama kampanyaları başarılı bir şekilde sonuçlanmış ve 2024 yılında Erzincan’da hiçbir şap hastalığı mihrakı oluşmamıştı. Erzincan Tarım ve Orman İl Müdürlüğü Bakanlığın planlı aşılama programı kapsamında sonbahar şap aşılama kampanyası kapsamında 6 bin 708 işletmede bulunan 110 bin 656 adet büyükbaş hayvanı tek tek aşılayacak. Sonbahar dönemi şap aşılama kampanyası ile ilgili bilgi veren Erzincan Tarım ve Orman İl Müdürü Murat Şahin, şap aşılama kampanyasının önemine değindi. İl Müdürü Şahin, “Şap aşısı ülkemizde büyük ekonomik kayıplara neden olan şap virüsünden korunmak için uygulanmaktadır. Hastalık hızlı bir yayılıma sahip olup, sığırlarda kalıcı olabilen verim düşüklüğü ve değer kaybı gibi çeşitli olumsuzluklara sebep olmakta, yayılımı ve etkisi itibarıyla özellikle süt hayvancılığına büyük darbe vurmaktadır. Bu nedenle işletmedeki hayvanların aşılanması zorunludur. İşletme sahibinin kampanya döneminde hayvanlarını aşılatmaması halinde idari para cezası uygulanır. Şap aşısı uygulanmamış olan hayvanlar il içinde işletmeden işletmeye nakledilemez, il dışı veteriner sağlık raporu düzenlenemez, buzağı desteklemesinden faydalanamazlar. Aşılamaya uygun tüm hayvanların aşılanması önem arz etmektedir. Şap aşısı 2 aylıktan büyük tüm sığır cinsi hayvanlara uygulanmaktadır. Şu anda Erzincan genelinde kampanyamız tüm ilçelerde başarılı bir şekilde yürütülmektedir” diye konuştu.
Ankara Hudut hattında 25 katmanlı güvenlik duvarı: Kaçak geçişe izin yok Türkiye-İran sınır hattı, Cumhuriyet tarihinin en yoğun güvenlik önlemleriyle korunuyor. 6. Tugay Komutanlığı’nın sorumluluğundaki 295 kilometrelik hattın yüzde 70’inde Modüler Beton Duvar (MBD) ve hendekler yer alırken, İHA’lar, dron’lar ve sismik hareket algılayıcı sistemler ile sınırda yasa dışı geçişlere karşı 7 gün 24 saat etkin bir güvenlik sağlanıyor. ASELSAN üretimi insansız kara araçları ve 25 katmanlı güvenlik sistemiyle sınırda adeta kuş uçurtulmuyor. Hudut hattı Cumhuriyet tarihinin en yoğun ve etkin tedbirleri ile korunmaya devam ediyor. Bu çerçevede Türkiye’nin doğusunda bulunan Türkiye-İran sınır hattı, 7 gün 24 saat, en üst düzey güvenlik önlemleri ile korunuyor. Alınan üst düzey güvenlik önlemleri ile sınır hattı; terör, kaçakçılık ve yasadışı geçişlere izin vermiyor. 6. Tugay Komutanlığı’nın kontrolünde olan 295 kilometrelik sınır hattında ise adeta kuş uçmuyor. Hattın yüzde 70’lik bölümünde Modüler Beton Duvar (MBD) bulunurken duvarın aşılması halinde 4 metre genişliğinde ve 4 metre derinlikte hendekler yer alıyor. Hudut hattı aynı zamanda elektronik sistemlerle de 7 gün 24 saat gözetim altında tutuluyor. Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) personelinin kullandığı termal kameralı dron’lar sınır hattının gözetilmesinde büyük rol oynuyor. Dron’ların yanı sıra Sismik Hareket Algılayıcı sistemler sayesinde terörist unsurlar ve yasadışı göçmenler saniye saniye takip edilebiliyor. En modern elektronik sistemler sınır gözetiminde kullanılıyor Yerli ve milli imkanlarla üretilen İnsansız Hava Araçları da (İHA) sınır hattının üstünde aralıksız gözlem yapıyor. Bu sayede İHA’dan alınan veriler doğrultusunda kaçak geçişlerin ve teröristlerin hareket kabiliyeti sıfıra indiriliyor. Ayrıca TSK personeli; KİRPİ II, VURAN gibi zırhlı araçlarla sürekli devriye atıyor. Güvenlik önlemleri yalnızca İHA’larla da sınırlı kalmıyor. ASELSAN tarafından üretilen insansız kara aracı ASLAN ile tedbirler en üst noktaya çıkıyor. ASLAN aracına entegre edilebilen akustik silah ile yasadışı geçiş yapmaya çalışan göçmenler, sınır hattından uzaklaştırılabiliyor. Gündüz faaliyetlerin yanı sıra gece de faaliyetler aralıksız sürüyor. Gece görüşü özelliğine sahip kameralar ve termal kameralar sayesinde sınırda oluşan en ufak hareketlilik adım adım takip edilebiliyor. Tüm bu önlemlerin yanı sıra gözetleme kuleleri sayesinde tüm hareketler anbean TSK personeli tarafından gözlemlenebiliyor. Sınırda 25 katmanlı sistem Hudut güvenlik yönetim merkezinde, 25 farklı katmandan oluşan savunma sistemi mevcut. Sistemde elde edilen veriler, sınır karakolundaki emniyet yönetim merkezinde toplanarak bölük, tabur ve tugay harekât merkezleri üzerinden üst komutanlıklara eş zamanlı olarak aktarılıyor. Kolluk kuvvetlerinin de desteği ile anında müdahale sağlanabiliyor. Hudut hattında kullanılan üst düzey güvenlik önlemleri kaçak göçmenlerin Türkiye’ye ulaşmasını neredeyse sıfıra indiriyor. Güvenlik önlemleri sayesinde 2020 yılında 62 bin 818, 2021’de 61 bin 262, 2022’de 63 bin 74, 2023’te 49 bin 49 kişinin yasa dışı geçişi engellendi. Bu yıl ise bu sayı 15 bin 422’ye düştü.