ASAYİŞ - 04 Temmuz 2024 Perşembe 16:19

Ayşe Özgecan Usta’nın ölümüyle ilgili davada; aile bilirkişi raporuna itiraz etti

A
A
A
Ayşe Özgecan Usta’nın ölümüyle ilgili davada; aile bilirkişi raporuna itiraz etti

Zonguldak’ta 28 yaşındaki Ayşe Özgecan Usta’nın 3 yıl önce 8. kattaki dairenin terasından düşerek hayatını kaybettiği olayda aile bilirkişi raporuna itiraz etti. Mahkeme ise yeni bilirkişi raporu alınmasını reddederken Cumhuriyet Savcısı’nın mütalaa hazırlaması için duruşmayı ileri tarihe erteledi.


Zonguldak’ta 3 yıl önce İncivez Mahallesi’nde Ayşe Özgecan Usta (28) 8. kattaki binanın teras katından düşerek hayatını kaybetti. Olayın ardından erkek arkadaşı Bartu C.A. ‘taksirle ölüme neden olma ve kişiyi hürriyetten yoksun bırakma’ suçlarından yargılanmaya başladı. Tutuksuz yargılanan Bartu C.A., 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya katılmadı. Özgecan Usta’nın babası Kenan Usta ile taraf avukatlarının katıldığı duruşmada, Usta ailesi bilirkişi raporuna itiraz etti.


Duruşmada, tutuksuz yargılanan Bartu C.A.’nın haftada bir imza şeklindeki adli kontrol tedbirinin celse arasında kaldırıldığı görüldü.


Bilirkişi raporuna itiraz, "İntihar edecek kişi yüzünü balkona değil, boşluğa bakardı"


Baba Kenan Usta’nın avukatı, bilirkişi raporunda yapılan tespiti kabul etmediklerini belirterek, “Yaptığımız keşifte de görüldüğü üzere, Özgecan’ın korkuluktan 5 santimetre aşağıdaki mermer dışında tutunacak bir yer yok. Salonda kavga edip balkona çıkıyorlar. Ağlama seslerini komşular uzunca süre duyduğunu söylüyor. Özgecan’ın başka bir arbedeye maruz kaldığı tırnak içindeki deri örneklerinden de anlaşılıyor. Sanığın da vücudunda tırnak izleri var. Görgü tanıkları da Özgecan’ın yüzünün balkona baktığını söylüyor. İntihar edecek kişi yüzünü balkona değil, boşluğa bakardı. Önemli olan tutup tutamayacağı değil, o noktaya nasıl geldiğidir” dedi.


"Kaç bayram ben kızımın yanına gidiyorum"


Kızının her bayram elini öpmeye gittiğini ancak hayatını kaybetmesinden sonra kendisinin kızının mezarına gittiğini anlatan baba Kenan Usta, "Bu bayram değil kaç bayram ben kızımın elini öpmeye gidiyorum. Polislerden de davacı olacam. Telefonu nasıl bulamazlar. Kızım telefonunu kırmaz. Telefonunu kırıp poşetin içine koyup yatağın içine sıkıştırmaz. Kızımın telefonunu kırdığına kimse inandıramaz bana cünkü bu tür şeylere cok önem verirdi. İlk gün bulunamadı, ikinci gün niye bulundu? Bu işler olaya vakıf kişiler tarafından yapılmamıştır. (Sanık) Kızımı neden eve kilitledi? Amacı neydi? Bir arbede kavga var. Bilirkişi raporuna da itirazım var. Fizik profesörü, korkuluk borusunun kalınlığını, tutup tutamayacağını hesaplamamış. Bende olay yerinde boruyu tuttum ama kavrayamadım. Hiç kimse kendini atmak için borulardan tutup atmıyor" şeklinde konuştu.


Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü Avukatı, "Bilirkişi raporunu kabul etmiyoruz"


Duruşmada hazır bulunan Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü avukatı ise söz konusu bilirkişi raporunun fiziksel değerlendirmeden ibaret olduğunu; olay anı ve psikolojisine yer verilmediğini belirterek şu ifadelere yer verdi:


"Bilirkişi raporunda aleyhe olan hususları kabul etmiyoruz. Söz konusu bilirkişi raporu fiziksel değerlendirmeden ibaret olup, olay anı ve psikolojisine yer vermemiştir. Sanığın bir süre sonra çıkıp da sarkan birini kurtarma çabasına girdiğine inanmıyoruz. Şikayetçiyiz, cezalandırılmasını talep ediyoruz. Uzun süre ilaç kullanan ve olay anında alkollü birinin sözlerine itibar etmeyerek, daha sonra kurtarma çabasına girmesini kabul etmiyoruz."


Sanık avukatları, "Müvekkilimizin beraatini talep ederiz"


Sanık avukatları ise bilirkişi raporunda Bartu C.A.’nın olayla ilgili sorumluluğunun olmadığına yönelik duruma dikkat çekerek, "Müvekkilimizin olayla ilgili sorumluluğu olmadığı raporda yer alıyor. Katılan taraf her ne kadar evin kapısının kilitlendiğini, evden çıkmasına izin verilmediğini iddia etse de dosya içerisinde böyle bir beyan yok. Müvekkilin üstüne atılı her iki suç yönünden suç vasıfları oluşmamıştır, beraatini talep ederiz” şeklinde konuştular.


Duruşma 5 Eylül’e ertelendi


Mahkeme, bilirkişi raporunun içeriği ve önceki raporları bir arada değerlendirerek, yan delillerle desteklenmesi gereken adli tahkikata dayalı hususlar kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini belirtti ve yeniden rapor alınması talebini reddetti. İddia makamına mütalaa için süre verilmesine karar veren mahkeme, duruşmayı 5 Eylül saat 10.00’a erteledi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Akdeniz meyve sineği istilasına yerli çözüm Akdeniz Meyve Sineği istilasına zirai ilaç kullanmadan tuzak yöntemiyle ürün geliştiren CNA (Cleaner Natural Agro) NÇS Tarım’ın iştiraki olarak kuruldu. NÇS Tarım Genel Müdürü Mehmet Nuri Çomu, “Tamamen yerli ve yenilikçi bu ürünümüz başta turunçgil ve sert çekirdekli meyve üretiminde zararlılara karşı doğal mücadele fırsatı sunuyor.” dedi. Tarım ve tarıma dayalı gıda sektöründe Türkiye’nin en etkin şirketlerini bünyesinde bulunduran Sunar Yatırım’a ait CNA şirketinin ürettiği CCFLY-HP (Zararlı Kitle Yakalama Sistemi) ödüllendirildi. Tarım ve Orman Bakanlığı, Mersin Ticaret Borsası, Güvenilir Ürün Platformu ve Ürün Konseyleri iş birliği ile Mersin’de gerçekleştirilen Ulusal Ürün Konseyleri Buluşması etkinliğinde en yararlı projeler arasında gösterilen CCFLY-HP’ye Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı tarafından ödül verildi. Ödülü NÇS Tarım Genel Müdürü Mehmet Nuri Çomu, Tarım ve Ormanı Bakanı İbrahim Yumaklı’nın elinden aldı. “Zararlı, özel formül içeren sıvıda boğuluyor” Ödül töreninde CCFLY-HP ile ilgili bilgi veren NÇS Tarım Genel Müdürü Mehmet Nuri Çomu, “Yenilikçi ürünümüz, meyveyi tehdit eden Akdeniz Meyve Sineği istilasının önlenmesi çerçevesinde ekolojik bir ürün. Türkiye’de ilk defa üretilen ürünümüz, başta turunçgiller olmak üzere sert çekirdekli meyvelere zarar veren Akdeniz sineğini etkisiz hale getiriyor. Özel protein formülü bulunan sıvı besin zararlı için tuzak oluyor. CCFLY-HP kitle yakalama sistemi, Akdeniz meyve sineğinin özellikle dişi olan ergin bireylerini cezbederek özel olarak tasarlanmış şişe tuzağına girmesini ve sıvı içerisinde kalmasını sağlıyor. Faydalı böceklere olan etkisini en aza indirmek üzere özel bir formülü var. Bu ürünün ortaya çıkmasını sağlayan Ar-Ge ekibimize teşekkür ediyorum” dedi. Akdeniz meyve sineği istilasının meyveciliğin en önemli sorunlarından biri olduğunu hatırlatan Mehmet Nuri Çomu, “CCFLY-HP ile meyveciliğimizin daha değerli hale gelmesine katkı sağlıyoruz. Ürünümüzün Güvenilir Ürün Platformu tarafından ödüle aday gösterilmesini anlamlı buluyoruz. Tarım ve Orman Bakanımız sayın İbrahim Yumaklı’nın elinden aldığımız kıymetli ödül için jüri üyelerine de teşekkür ediyoruz.” diye konuştu.
İzmir "Kentsel dönüşümler yerinde dönüşüm değil, pafta bazında, adalar bazında yapılmalı" İzmir Emlak Komisyoncuları Odası Başkanı Mesut Güleroğlu, "Kentsel dönüşümler yerinde dönüşüm değil, pafta bazında, adalar bazında yapılmalı ki o bölgenin demografik yapısını farklı bir boyuta getirmeli. Yollar, parklar, bahçeler, yeşil alanlar daha farklı kalmalı. Yüksek kata izin verilmeli" dedi. İzmir’de bina yaş ortalamasının 25 yıl ve üzeri olduğu belirtilirken, uzmanlar kentte kentsel dönüşümün bir an önce başlaması gerektiğini ifade etti. İzmir Emlak Komisyoncuları Odası Başkanı Mesut Güleroğlu, binaların yaşlı olmasına dikkat çekerek, "İzmir’de kentsel dönüşüme ömür yetmez ama şart" dedi. 60-65-70 yıllık binalarda vatandaşların oturmaya devam ettiğini söyleyen Başkan Güleroğlu, "Binaların yenilenmesi gerekiyor. Özellikle Bayraklı bölgesi, diğer tarafta Gürçeşme, Kadifekale, Çiğli o bölgelerde çok ciddi anlamda bu çalışmaların yapılması önemli. Eski binalar çok fazla" diye konuştu. "Müteahhitler eskiden yarış yapıyorlardı ama şimdi girmek istemiyorlar" Kentsel dönüşümde bir takım değişikliklerin yapılması gerektiğini aktaran Mesut Güleroğlu, inşaat maliyetlerinin arttığını, bu durumun vatandaşla müteahhitleri karşı karşıya getirdiğini söyleyerek, "İnşaat maliyetleri gün gün artıyor. Bunlar da otomatikman vatandaşa, mal sahiplerine yansıyor. Kimisi dairesini ödeyemeden, içine giremeden dairesini satmak zorunda kalıyor. Böylece kentsel dönüşümde ciddi sıkıntılar ortaya çıkıyor. Burada hükümetimizin bu eksikleri, bu yapılması gerekenleri iyi analiz edip sıkıntıları çözebilecek, problemleri aşabilecek yeni bir düzenlemeyle vatandaşın ve müteahhidin önünü açmaları gerektiği kanaatindeyim. Müteahhitler de kentsel dönüşüme girmek istemiyor. Eskiden yarış yapıyorlardı, ’o binayı ben alayım’, ’orayı ben alayım’ diye. Bu ani yükselmeler, özellikle dolar endeksli olarak inşaat maliyeti hesaplandığında çok ciddi sıkıntılar oluyor" ifadelerini kullandı. Başkan Güleroğlu, kentsel dönüşüm düzenlemelerinin pafta bazında yapılması gerektiğini kaydederek, şöyle konuştu: "Kentsel dönüşümler yerinde dönüşüm değil, pafta bazında, adalar bazında yapılmalı ki o bölgenin demografik yapısını farklı bir boyuta getirmeli. Yollar, parklar, bahçeler, yeşil alanlar daha farklı kalmalı. Yüksek kata izin verilmeli. Tabii ki bu da deprem yönetmeliğinin uygun şartlarında olan yerlere göre bakmak gerekiyor."
İstanbul Çekiçli bakıcı cinayetinde ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası Annesinin bakımı için evine aldığı yatılı bakıcı Nursel Bircan’ı çocuğunun gözü önünde çekiçle öldüren sanık, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Maltepe’de 17 Ekim 2022 tarihinde Kamil Hakan Karabulut (58), alzaymır hastası annesine evde bakıcılık yapan bir çocuk annesi Nursel Bircan (39) ile yaşadıkları tartışmanın ardından Bircan’ı çocuğunun gözleri önünde kafasına çekiçle vurarak öldürdü. Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma tamamlandı. Hazırlanan iddianamede, Kamil Hakan Karabulut hakkında ’Canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapsi istendi. Anadolu 16. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen karar duruşmasına tutuklu sanık Kamil Hakan Karabulut ve sanık avukatları katıldı. “İşten çıkartıyorum diye üzerime geldi” Duruşmada son sözü sorulan sanık Karabulut, “Bana sırf işten çıkartıyorum diye küfür edip bıçağı boğazıma dayayıp ısrarla üzerime gelmeseydi, iftiralar atmasaydı. Kapıdan çıkmak istedim beni itekledi. O bıçağı sallamasaydı. Ben saldırgan agresif bir insan değilim. Israrlarla geri çekilmeme rağmen üzerime gelmesine gerek yoktu. Yaşananlardan dolayı çok pişmanım. Böyle bir şeyi planlamadım. Yaşananlar nedeniyle üzgünüm” dedi. İndirimsiz ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası Kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Kamil Hakan Karabulut’u ’Kadına karşı kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırarak tutukluluk halinin devamına karar verdi. Mahkeme, sanığa haksız tahrik ve iyi hal indirimi uygulamadı.