GENEL - 16 Kasım 2019 Cumartesi 10:19

Bu üniversiteyi tercih eden akademisyenler yaşadı

A
A
A
Bu üniversiteyi tercih eden akademisyenler yaşadı

Sivas’ta kurulan Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesini tercih eden akademisyenlere en az 2 bin lira olmak üzere ekstra ücret ödenecek.

Sivas’ta kurulan Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesini tercih eden akademisyenlere en az 2 bin lira olmak üzere ekstra ücret ödenecek.


Sivas’ta kurulan ve savunma sanayi alanında uzmanlaşması hedeflenen Bilim ve Teknoloji Üniversitesini akademisyenler için cazip hale getirmek ve eğitime katkı sağlamak amacıyla akademik personelinin desteklenmesine yönelik protokol imza töreni düzenlendi.


Tarihi Valilik Binası Dr. Hasan Canpolat Toplantı Salonunda düzenlenen programda, Sivas Valiliği himayelerinde Bilim ve Teknoloji Üniversitesi, Sivas Hizmet Vakfı ile Sivas Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi Kurma ve Destekleme Vakfının katkılarıyla hayata geçirilecek projenin detayları kamuoyuyla paylaşıldı.


Programa Vali Salih Ayhan, Belediye Başkanı Hilmi Bilgin, Teknoloji Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Kul, Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Alim Yıldız ve Vali Yardımcısı Mehmet Nebi Kaya ile Vakıf üyeleri katıldı.



Akademisyenlere en az 2 bin TL destek


Projeyle Sivas’ta kurulan Bilim ve Teknoloji Üniversitesini tercih edecek akademik personelin, üniversite bünyesinde istihdamının sağlanması için ekonomik, sosyal ve kültürel ihtiyaçlarını karşılayacak maddi desteğin sağlanması amaçlandı. Bu kapsamda üniversiteyi tercih eden akademisyenlere 2020 yılından başlamak üzere 2025 yılına kadar her ay en az 2 bin TL olmak üzere ödeme yapılacak.



“Üniversitemizi 5 yıl boyunca destekleyeceğiz”


Programda konuşan Vali Salih Ayhan, projenin Sivas’ın eğitim hayatına ivme kazandıracağını ifade ederek, “Sivas Cumhuriyet Üniversitemiz belli bir noktaya geldi. Kurumsal kültürü oluştu. Öğrenci sayısı, akademik personeli, fiziki yapıları, mimarisi, kampüsü Türkiye’de örnek bir üniversitedir. Diğer yandan ilimize Bilim ve Sanayi Teknoloji Üniversitesi kuruldu. Cumhurbaşkanımıza, milletvekillerimize, bakanlarımıza, geçmişten bugüne kadar hazırlık yapıp bu fikri olgunluğa eriştirenlere teşekkür ediyorum. Bu kapsamda Sivas Hizmet Vakfı mütevelli heyeti ile görüşerek 5 yıl boyunca Bilim ve Teknoloji üniversitemizi ve akademik personeli destekleyecek bir çalışma hazırladık. Akademisyenlere finans katkısı olarak 5 yıl boyunca her ay 2 bin TL verilecek. Amacımız tüm kurumlarımızın bu konudaki hassasiyetini ve duyarlılığını kamuoyuyla paylaşmaktır. Üniversitemizin fiziki yapısının bir an önce sisteme girmesini ve personel konusunda sağlıklı bir istihdam sağlanması için biz üzerimize düşeni yaparak personelimizi destekleyeceğiz” dedi.



Bin yüz öğrenciye burs verilecek


Vali Salih Ayhan, Sivas’ta okuyan bin 100 öğrenciye her ay 200 TL burs verileceğini belirtip, burs başvurusu incelemelerinin tamamlandığını, önümüzdeki hafta burs almaya hak kazanan öğrencilerin de listelerinin yayımlanacağını dile getirdi.



Savunma sanayinde uzmanlaşacak


Belediye Başkanı Hilmi Bilgin ise Bilim ve Sanayi Teknoloji Üniversitesi’nin, savunma sanayisinde uzmanlaşacağını belirtip, “Eğitim hayatına verilen önemin büyük bir göstergesidir. Medreseler şehri olan Sivas, iki üniversitemiz ile çağın gerektirdiği yenilikleri ve teknolojileri takip ederek kurumsallaşıyor. Üniversitenin yer problemini çözdük, uzun vadede kampüs alanı kurulacak. Üniversitemiz savunma sanayinde uzmanlaşarak, katma değeri yüksek, ülkemizin ve milletimizin ihtiyacı olan ürünü ve teknolojiyi özel sektörle iş birliği yaparak ülke ekonomisine kazandıracaktır” dedi.



“İnsana yatırım yapmak çok önemli”


Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Rektörü Mehmet Kul ise açıklamasında şunları söyledi:


“Üniversitemizin akademik personelinin temin edilmesine yönelik hazırlanan çalışmayı çok önemli buluyorum. Asıl olan insana yatırımdır. Üniversitemiz çalışkan, genç, dinamik ve nitelikli akademisyenler olduğu sürece şehrimizin önünü açılacak, bilimsel ve teknolojik araştırmalar yapacaktır.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Yumaklı: "Dişimizle tırnağımızla bir yere getirmiş olduğumuz, hakikaten çok emek sarf edilmiş bir takım şeyleri bunlara kurban etmemeliyiz" Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı "Bab-ı Ali Toplantıları-Büyüyen Küresel Gıda Sorunu ve Türk Tarım Sektörünün Konumu, Geleceği" konulu toplantıda konuştu. Bakan Yumaklı, Ana muhalefetin boykot çağrılarına karşı ekonomimizin önü ardı hiç düşünülmeden bu tür şeylere kurban edilmesinin doğru olmadığını ifade etti. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, "Bab-ı Ali Toplantıları - Büyüyen Küresel Gıda Sorunu ve Türk Tarım Sektörünün Konumu, Geleceği" Toplantısına katıldı. Beşiktaş’ta bir otelde düzenlenen toplantıda konuşan Bakan Yumaklı, "Tarım sektörü milli güvenlik kadar, savunma sanayi kadar önemli. Ülkelerin stratejik bakışlarında ilk üçün içerisinde mutlaka yer alan bir sektör olarak konuşulur. Küresel iklimin en büyük etkisi de yine bu son derece stratejik olan sektöre gelmiş durumda. "Büyüyen Küresel Gıda Sorunu ve Türk Tarım Sektörünün Konumu, Geleceği". Burada bir görüş alış verişinde bulunacağız. Tarım ve orman sektörü, gıda arzı ve güvenliğine sağladığı katkının yanı sıra bütün sanayiler içinde bir girdi teminini ifade eder. Dolayısıyla hem kırsal kalkınmada olan etkisi hem oluşturduğu istihdamla da modası asla geçmeyecek stratejik bir sektördür. Dünyada kırılma dönemlerine baktığımızda her zaman bir takım zorlukların sıkıntıların gerçekleştiğini görüyoruz. Her gün yeni bir gündemle uyanıyoruz. Gün içinde gündemimiz defalarca değişebiliyor. Hele ki son günlerde bunun örneğini çok yakında görüyoruz. Böyle dönemde kendimizi tarımsal üretimde, gıda-arz güvenliğinde güçlü tutmak zorundayız. Öncelikle bunun altını kuvvetlice çizmek istiyorum." dedi. "Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği gibi ’Ambarın anahtarı kimdeyse güç ondadır’ prensibince hareket ediyoruz." diyen Yumaklı, "Birleşmiş Milletlerin (BM) yayınladığı bir rapora göre 2050 yılında yüzde 65’le yüzde 70 daha fazla gıda üretmemiz gerektiğini söylüyorlar. Bu nedenle bizim önümüzde kıldan ince kılıçtan keskin bir yol var. Biz bakanlık olarak bütün bunlardan sorumluyuz. Biz bütün bu kapsamda bakanlık olarak toplamda 165 bin arkadaşımızla beraber öncelikle ülkemizin gıda-arz güvenliğinin gerektirdiği hususları yerine getiriyoruz. Daha sonrada bizlerin ürettiklerine ihtiyacı olan bu ülkelerin de ihtiyacını gideriyoruz." dedi. 2024 yılı sonu itibariyle de 32,6 milyar dolarlık bir tarım ürün ihracatının söz konusu olduğunu söyleyen Bakan Yumaklı, "Çiftçiyi korumak ve tüketiciyi korumak’ bugün için bizim parolamız bu. Tarımsal destekler var. Ar-ge var. Sulamada çok ciddi yatırımlar halen yapılmaya devam ediyor. Bugün ülkemiz tarımsal hasılada Avrupa’da birinci, dünyada ilk 10 ülke arasında. 186 ülkeye 2 binin üzerinde tarım ve gıda ürünü ihraç ediyoruz. 2024 yılı sonu itibariyle de 32,6 milyar dolarlık bir tarım ürün ihracatımız söz konusu. Bu ihracatta katkısı olan çiftçisinden sanayicisine kadar, sektörün tüm paydaşlarına teşekkür etmek istiyorum." Önümüzdeki dönemde 5 ana temel üzerine tarımsal üretimin oturtulduğunu kaydeden Yumaklı, "Birincisi yapmış olduğumuz üretimin sürdürülebilir olması gerekir. Sürdürülebilir üretimin verimli olması gerekir. Sürdürülebilir ve verimli tarımsal üretimin elde ettiği çıktıların kalitesi olması gerekir. Bütün bunların kayıt altına alınması gerekir ki en çok mücadele verdiğimiz alanlardan bir tanesi ve son madde ise bütün bunlardan elde edilen gelirin tarım sektörüne yatırım olarak geri dönmesi. Bu 5 eksen etrafında şekillendirdik. Bu kapsamda son 2 yılda özellikle hayata geçirmek için mücadele ettiğimiz tarımsal üretim planlamasını 2024 yılı itibariyle hayata geçirdik. Yani şuanda bizim hasat edeceğimiz ürünler tarımsal üretim planlamasının ilk meyveleri olacak bu sene. Türkiye’nin kendi ürünlerini üreten ve katma değerli hale getirerek bunları pazarladığı bir ülke olması bizim açımızdan son derece önemli. Başka önemli bir konu ise tarımsal üretimin teknolojik ihtiyacı. 2025 yılını tarımsal teknoloji konusunda çok daha farklı bir perspektifi getirmek üzere projeler oluşturmaya ayırdık." dedi. Ana muhalefetin boykot çağrılarına ekonominin kurban edilmemesi gerektiğine işaret eden Yumaklı, "Ekonomimizin bu anlamda hakikaten hiç önü ardı düşünülmeden bu tür şeylere kurban edilmesinin doğru olmadığını bir kez daha kuvvetlice ifade etmek istiyorum. Dişimizle tırnağımızla bir yere getirmiş olduğumuz, hakikaten çok emek sarf edilmiş bir takım şeyleri bunlara kurban etmemeliyiz. Başka bir şeyi konuşuyoruz. Sizin ülkenizde gıda arz güvenliğiyle ilgili bir sorun olduğunda, bütün dinamiklerinizi ya da avantajlarınızı kaybettiğinizde ’bu ülkede işte bir siyasi görüş daha az etkilenecek öbürü hiç etkilenmeyecek’ diye bir şey yok. Herkes aynı şekilde etkilenecek. Dolayısıyla şapkamızı önümüze alıp düşünmemiz gerekir." dedi.