POLİTİKA
Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı, Karaman’da elma hasadı yaptı 21 Eylül 2024 Cumartesi - 20:04:23 Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, "Ülkemizde 1.3 milyon üzerinde gıda denetimi yapıyoruz. Vatandaşımızın hijyen açısından, sağlık açısından ya da farklı sebeplerle aleyhine olacak her durumu engellemek adına bu denetimlerimiz devam edecek. Bununla ilgili de denetimlerimiz oldu. Bunlara ilişkin yaklaşık 600 milyon liralık bir idari para cezası kesildi bu firmalara" dedi. Karaman’da elma hasadına katılan Bakan Yumaklı, Avrupa’nın tek parça halinde en büyük elma bahçesini ziyaret ederek hasat yaptı. Yumaklı, yaptığı konuşmada, Türkiye’nin son yıllarda elma üretimiyle dünyada söz sahibi olduğunu belirterek, "Türkiye’nin elma üretiminde dünyada 2. sırada ihracatta ise 7. sırada olduğunu söylemek istiyorum. Üreticilerimiz çok hızlı bir şekilde dünyada söz sahibi olmaya devam ediyor. Bizler elbette tarımsal üretimin pazarlama ayağının çok daha önemli olduğunu her fırsatta söylüyoruz. Bunun için de teknolojinin tüm unsurlarını uygulamanız gerekir. Buradaki üreticilerimiz bu teknolojilerin geliştirilmesiyle ilgili de çok ciddi bir mesafe katetmiş durumdalar. Sadece elmayı değil, onlar için üretilen teknolojiyi de ihraç eder durumdalar. Tarımsal üretimin planlaması olmak üzere sözleşmeli üretim, işlenmeyen tarım arazilerinin üretime kazandırılması ve diğer birçok unsuru önümüzdeki dönemde hem üretimimizin arttırılmasını hem de kendi ihtiyacımızın üzerindeki üretimin ihracata konu olmasıyla ilgili çalışmalarımıza devam edeceğiz. Buradan ülkemizdeki bütün üreticilerimize bizlerle beraber gösterdikleri dayanışma için teşekkür ediyorum. İyi tarım uygulamaların her zaman için yanında olacağız. Tarımsal hasılada Avrupa’da 1. sırada, dünyada da ilk 10 da olan ülkemizi çok daha üst sıralara taşımak için elimizden geleni hep birlikte yapacağız" dedi. Bir gazetecinin, nişasta bazlı şekerin sağlığa zararı nedeniyle şeker pancarının da planlı üretim modeline dahil edilip edilmeyeceği sorusuna Yumaklı, "Tarımsal üretim planlamasına kendi kanunları olan ürünleri dahil etmedik. Çünkü onların ayrı bir dinamiği var ve o tarz bir yasal düzenleme bize çok vakit kaybettirecekti. Uygulamalarımızda bu ürünlerin de münavebe başta olmak üzere uygulamalarımıza konu olduğunu söyleyebilirim. Arkadaşlarımız bunları mevcut planlama sürecine dahil edecekler. Fiili bir dahil olma bu. Bunun dışında biraz önce söylemiş olduğumuz özellikle sadece nişasta bazlı şeker konusu değil. Ülkemizde 1.3 milyon üzerinde biz gıda denetimi yapıyoruz. Burada vatandaşımızın hijyen açısından, sağlık açısından ya da farklı sebeplerle aleyhine olacak her durumu engellemek adına bu denetimlerimiz devam edecek. Bununla ilgili de denetimlerimiz oldu. Usulsüzlükler, uygunsuzluklar tespit edildi. Bunlara ilişkin de yaklaşık 600 milyon liralık bir idari para cezası kesildi bu firmalara. Vatandaşımızın güvenilir gıdaya ulaşması, en doğal hakkıdır. Bu hakka ulaşmakla ilgili hiçbir engeli tanımıyoruz ve devlet olarak, bakanlık olarak bunların üzerine gitmeye devam edeceğiz" dedi. Yumaklı, 1 Eylül itibariyle geçilen planlı üretim modeliyle, ihtiyaç duyulan ürünlerin üretilmesi ve pazar imkanı olanların ihracatının yapılmasıyla üretici ve tüketicinin uğraması muhtemel zararların önüne geçileceğini söyledi. Bu uygulama ile ülke kaynakların çok daha verimli kullanılacağını aktaran Yumaklı, "Hububat, baklagil, yağlı bitkiler ve yem bitkileriyle alakalı 2028’e kadar üretimin ne kadar arttıracağımıza dair hedeflerimizi yayınladık. Bunları su, toprak ve diğer kaynaklarımızı dikkate alarak belirledik. Planlı üretim 40 yıldır konuşulan önemli bir husus. Altyapı çalışmaları uzun yıllar devam ediyordu. Son 3 yıldır çok yoğunlaşarak gerek yasal düzenlemeleri, gerekse uygulamaların oturmasıyla alakalı süreç tamamlandı. Böylece bitkisel üretimde 1 Eylül’den itibaren önümüzdeki 3 yıl için bu söylediğim başlıklardaki ürün gruplarında üretim planlamasına geçtik. Ülkemiz ve üreticilerimiz için hayırlı olsun" diye konuştu. Yumaklı, üretimin tüketimi karşılamadığı ya da büyük şehirlerin tarımsal üretimle alakalı ihtiyaçlarını karşılanmasına dönük kent tarımı uygulamalarını gündeme getirdiklerini vurgulayarak şöyle konuştu: "Bununla ilgili şehirlerin çeperlerinde tarımsal üretimin yapılmasını destekliyoruz. Bunun dışında özellikle jeotermal enerji olmak üzere ki tarımsal üretimin en önemli girdilerinden birisi enerji. Bunun kullanıldığı organize tarım bölgeleri belirlendi. 42 ilde 61 organize tarım bölgesi belirlendi. Organize tarım bölgeleri aynı şu anda içinde bulunduğumuz üretim merkezi gibi hem üretimin yapıldığı hem paketlemesinin ve buna benzer ihtiyaçların yerine getirildiği ve pazara gönderildiği bir özellik taşıyacak. Yani burada üretiyorsanız 100 kilometre ötede bir yerde paketlemeye göndermiyorsunuz. Üretimin buralarda yapılması yine aynı içinde bulunduğumuz alanda olduğu gibi hem teknolojinin hem de iyi tarım uygulamalarının en üst seviyede gerçekleştirildiği yerler olacak. Bunlardan 6’sında üretim başladı. 7 sinde de yatırım çalışmaları devam ediyor. Bizim amacımız çok hızlı bir şekilde bu 61 organize tarım bölgesinde üretime kazandırmış olmak. Bununla beraber üretim açısından avantajlı ülkemizin etrafında yer alan bizim ülkemiz kadar şanslı olmayan gıda taleplerini de karşılamış olacağız." Bakan Yumaklı daha sonra, Ayrancı ilçesine bağlı Divle köyüne giderek, yöreye özgü Divle obruk peynirinin yapıldığı mağarayı gezdi. Yumaklı ardından, Karaman Organize Sanayi bölgesinde bulunan hububat tohumu eleme tesisinin açılışını gerçekleştirdi.
21 Eylül 2024 Cumartesi - 19:15 Bakan Yumaklı: "Tarımsal üretimle alakalı en önemli husus üretim planlamasıydı, 2024 içerisinde hayata geçirdik" Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Türkiye Yüzyılı hedefleri çerçevesinde tarım ve orman sektörüne ilişkin projeleri gerçekleştirmek için Türkiye’yi karış karış gezdiklerini söyledi. Çeşitli programlara katılmak üzere Karaman’a gelen Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, ilk olarak Karaman İl Tarım ve Orman Müdürlüğünü ziyaret etti. Burada kurum personeliyle toplantı yapan Bakan Yumaklı, yaptığı konuşmada Karaman’ın önemli bir tarım kenti olduğunu belirtti. Bakan Yumaklı, "Türkiye Yüzyılı hedeflerimiz çerçevesinde tarım ve orman sektörüne ilişkin projeleri gerçekleştirmek için Türkiye’yi karış karış geziyoruz. Önemli olan üreticilerimizin sürdürülebilir, verimli, kaliteli bir üretimi ülkemizin gıda arz güveliğini sağlamak için gerçekleştirmesi. Ayrıca ülkemizin tarımsal ürün ihracatını her geçen gün çok daha ileri seviyelere getirmek en büyük amacımız. Şu anki verilere göre bu yılın sonu itibariyle tarımsal üretim ihracatının yaklaşık 35 milyar dolarlara yaklaşacağını tahmin ediyoruz" şeklinde konuştu. "Türkiye’nin tarımsal envanteri her açıdan tekrar çıkartılmış olacak" Tarım sektörünün dış etkilerden çok fazla etkilendiğini ifade eden Bakan Yumaklı, "İklim değişikliği başta olmak üzere konjonktürel gelişmeler hem dünyada hem de ülkemizde özellikle su başta olmak üzere doğal kaynakların korunması ve kullanma koruma dengesinin sağlanması hususunda öne çıkıyor. Pandemi gibi hususları bundan sonraki dönemde dikkate alarak planlamalarımızı yapıyoruz. Sektörün elbette çözüm bekleyen başka sorunları da mevcut. Bunların da her geçen gün daha iyiye, daha güzele ulaşması için çalışmaya devam ediyoruz. Elbette tarımsal üretimle alakalı en önemli husus üretim planlamasıydı. Özellikle hangi ürünün nerede, ne kadar üretileceğine dair suyu merkeze alan, kaynaklarımızı göz önüne alan ve üreticilerimizin öngörüsünü sağlayacak üretim planlamasını 2024 içerisinde hayata geçirdik. Tabii tek başına bu üretim planlaması kavramının yeterli olmayacağını, bunun araçlarının uygulanması gerektiğini de ifade etmek gerekir. Doğrudan ve dolaylı destekler işlenmeyen tarım arazilerinin ekonomiye katkısının sağlanması ve sözleşmeli üretimin büyük oranda devreye alınması üretim planlamamızın başarıya ulaşmasındaki en önemli unsurlar. Diğer bir konu da tarım sayımı konusuydu. Bu sayım 2001 yılından sonra ilk kez yapılmış olacak ve tarım sayımıyla birlikte Türkiye’nin tarımsal envanteri her açıdan tekrar çıkartılmış olacak" dedi. Tarımsal desteklemelerinin yeni planlama ile daha etkin ve verimli hale getirildiğini aktaran Bakan Yumaklı, "Desteklerin sadeleştirilmesine ihtiyaç vardı. Bunu da gerçekleştirmiş olduk. Desteklerin, mazot ve gübre destekleri çıpa alınarak temel destekler, planlama desteği ve üretim geliştirme desteği olarak 3 ana başlığa indirilmesi söz konusu oldu. Bunların detaylı bir şekilde her bir çiftçimize anlatılması ve uygulamada büyük bir başarı oranının yakalanması en büyük hedefimiz" diye konuştu. "Son 22 yılda Karaman’da güçlü bir tarım ve orman altyapısı oluşturuldu" Bakan Yumaklı, son 22 yılda Karaman’da güçlü bir tarım ve orman altyapısı oluşturulduğunu belirterek, söyle devam etti: "Tarım, orman ve su alanında yapılan yatırım toplamı 60 milyar lira. Bunun 47 milyar lirası su ve sulama yatırımlarında oldu. Tarımsal üretim için en önemli konu sudur. Suyun yüzde 77’sini tarımsal faaliyetler için kullandığımızı da göz önüne alırsak, bundan sonraki dönemde de Türkiye’de bütün yatırım konsantrasyonumuzun su ve sulama projelerine ayrılacağını da söylemek istiyorum. Karaman’ın 4 büyük ova kapsamında yaklaşık 1.2 milyon dekarlık korunmuş alanı var. Buraları gıda arz güvenliğimizin teminatı olarak görüyoruz. Ayrıca Karaman’ın 14 coğrafi işarete sahip ürünü var. Bunların da markalaşma ve pazarlamasıyla alakalı çalışmalara devam ediyoruz. Karaman’a 5,5 milyar lira bütçeli 3 yatırımın da müjdesini veriyoruz. Ayrancı Barajı Sulaması Yenilemesi, Ayrancı Melikli Köyü Yukarı Havza Taşkın Koruması ve Yeşildere Köyü Taşkın Koruması. Bunların gerçekleştirilmesiyle birlikte bütün Türkiye’de yüzde 35 kapalı sulama sistemi hedefimizi daha yukarı çıkarmakla ilgili katkısı olacak" ifadelerini kullandı. Bakan Yumaklı daha sonra İl Müdürlüğü bahçesinde yöresel ürünlerin sergilendiği stantları gezdi. Ardından AK Parti Karaman İl Başkanlığına geçen Bakan Yumaklı, burada partililerle buluştu.
21 Eylül 2024 Cumartesi - 18:47 Bakan Kurum, Kahramanmaraş’ın FAY ETÜT Raporu’nun sonuçlarını açıkladı Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Kahramanmaraş’ın riskli bölgeleriyle ilgili yaklaşık 7 bin 854 hektar alanda yürütülen bilimsel saha çalışmalar ışığında hazırlanan etüt raporunun sonucunu açıkladı. Bilimsel tespitlerle deprem üretme potansiyeli bulunmayan bölgelerin “önlemli alan” ilan edildiğini belirten Bakan Kurum, bu bölgelerde belirlenen tedbirler alınarak yerleşimin oluşturulabileceğini duyurdu. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremleri sonrası 11 ilde geniş çaplı etüt çalışmaları başlattı. Bakanlığın koordinasyonunda üniversitelerden bilim insanlarının öncülüğünde çalışmalar yürütüldü. Kahramanmaraş’ın Onikişubat İlçesi’nde de riskli bölgelerle ilgili yaklaşık 7 bin 854 hektar alanda saha çalışmaları yapıldı, fay hatları üzerindeki bazı noktalarda detaylı incelemeler gerçekleştirildi. Fay hatlarının deprem üretme potansiyelini ve yaşlarını ortaya koymak için bilim insanları gözetiminde hendekler kazıldı, numuneler alındı. Bu numunelere dair laboratuvar sonuçları daha detaylı inceleme için Londra’da laboratuvara gönderildi. Detaylı sonuçlar Bakanlığa ulaştı. Bu rapordaki bilimsel tespitler doğrultusunda “Kahramanmaraş Mikrobölgeleme Etüt Raporu” hazırlandı. Bakan Kurum, Kahramanmaraş milletvekilleri Ömer Oruç Bilal Debgici, Mevlüt Kurt, Tuba Köksal ve Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel ile etüt raporunu inceledi. Ardından raporun sonuçlarını açıklayan Bakan Kurum, “Sonuçlara göre bölgede yerleşime uygunluk durumlarını artık net olarak belirlemiş olduk. Buna göre Kahramanmaraş fay zonlarından bazılarında deprem üretme potansiyeli bulunmadığı, dolayısıyla ‘fay sakınım zonu’ konulmasına gerek olmadığı sonucuna vardık. Bu çerçevede, bu alanları ‘uygun olmayan alan’ tanımı yerine ‘önlemli alan’ olarak yeniden düzenledik” ifadelerini kullandı. Bakan Kurum, rapora göre deprem üretme potansiyeli bulunmayan ve ‘önlemli alan’ olarak ilan edilen bölgelerde belirlenen tedbirler doğrultusunda yapılaşmanın oluşturulabileceğini kaydetti. Afşar Mahallesi’nden başlayan ve Hayrullah Mahallesi’ndeki stadyum civarında sonlanan bölgeden geçen fay zonu segmentlerinde ise deprem üretme riskinin bulunduğunu dile getiren Bakan Kurum bu bölgede yapılaşma gerçekleştirilmeyeceğinin altını çizdi. Bakan Kurum “Kentin güneyinden geçen fay segmentinde deprem üretme potansiyeli tespit edilmiştir. 70 metre genişliğinde ‘fay sakınım bandı’ bırakılmıştır” bilgisini verdi. Bilimsel incelemelerin sonuçlara göre elde edilen Mikrobölgeleme Etüt Raporu’na göre ilgili belediyelerin imar planlarını revize etmesi gerektiğine vurgu yapan Bakan Kurum, “Sonuç olarak, elde edilen mikro bölgeleme belirtilen yerleşimine uygunluk durumları göz önüne alınarak belediyemizce imar planı revizyonları yapılacak plan kararı ve gerekli önlemler doğrultusunda yapılaşmaya gidilebilecektir. Bu olumlu gelişmeleri söz verdiğimiz gibi eylül ayı içerisinde milletimizle paylaşıyor, Kahramanmaraş’ımıza hayırlı olsun diyorum. Vatandaşlarımız bu yeni kararımıza dair tüm detayları il müdürlüğümüzden öğrenebilirler” şeklinde konuştu. Kahramanmaraş’ta yürütülen inşa çalışmalarıyla ilgili de bilgi veren Bakan Kurum, 20 bin 764 ev ve iş yerinin teslim edildiğini, 45 bin 347 konut ve iş yerinin inşasının sürdüğünü söyledi. Yılsonuna kadar kentte 32 bin 255 yeni konut daha hak sahiplerine teslim edilecek.
21 Eylül 2024 Cumartesi - 16:41 Büyükşehir ve Dalaman Belediyesinden bilgilendirme toplantısı Dalaman ilçesi için plan, askı süreci tamamlanan 1/5000 ölçekli nazım imar planına yapılan askı itirazlarını yerinde değerlendirmek ve vatandaşların görüşlerini almak için Muğla Büyükşehir Belediyesi ve Dalaman Belediyesi işbirliği ile bilgilendirme toplantısı düzenlendi. Dalaman Belediyesi Kültür Merkezinde gerçekleştirilen toplantıya Muğla Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanı Onur Demirtaş, Dalaman Belediye Başkanı Sezer Durmuş, belediye meclis üyeleri, muhtarlar ve vatandaşlar katıldı. Bilgilendirme toplantısında konuşan Dalaman Belediye Başkanı Sezer Durmuş, “Muğla Büyükşehir Belediyemizle birlikte 1/1000 ve 1/5000 lik imar planlarının askıya çıkma sürecinde yapılan itirazları değerlendirdik. İmar planı ile ilgili 1414 itiraz vardı. İtirazların değerlendirilmesinin sonuna geldik ve halk bilgilendirme toplantısı gerçekleştirdik. Bilgilendirme toplantımız olumlu geçti. Vatandaşlarımızın sorularının hepsinin yanıtını verdik. Dalaman ilçemizle ilgili alınan kararlar vatandaşlarımıza hayırlı olsun” dedi. Muğla Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanı Onur Demirtaş, “Büyükşehir Belediyesi Meclisimiz tarafından onaylanan Dalaman ilçesinin bütününü kapsayan uygulama ve nazım imar planlarının askı sürecinde yapılan itirazları değerlendirmek için bilgilendirme toplantısı düzenledik. Vatandaşlarımızı dinledik. Taleplerini yerinde inceledik. Vatandaşlarımızın talepleri doğrultusunda Muğla Büyükşehir Belediye Başkanımız Ahmet Aras’ın Dünya Kenti Muğla Vizyonu ile yerinden yönetim ilkesi doğrultusunda çalışmalarımıza devam ediyoruz” dedi.
Başkan Yetişkin: "Hukuka uygun olmayan hiçbir şeye müsaade etmeyeceğiz"
18 Eylül 2024 Çarşamba - 15:21 Başkan Yetişkin: "Hukuka uygun olmayan hiçbir şeye müsaade etmeyeceğiz" Efeler Belediye Başkanı Anıl Yetişkin yaptığı basın açıklaması ile Efeler Belediyesi olarak hukuka uygun olmayan hiçbir şeye müsaade etmeyeceklerini ifade ederek, "Hukuka, ahlaka, yasalara uygun her talep, eşit ve adil şekilde hemşerilerimizin faydasına sunulacak" dedi. Efeler Belediye Başkanı Anıl Yetişkin, belediyenin hizmet anlayışı ve son dönemde belediye hakkında çıkan olumsuz haberlere yönelik açıklamalarda bulundu. Yetişkin, göreve geldikleri günden bu yana Efeler halkının faydasına olacak her türlü fikre açık olduklarını ve hukuka, ahlaka ve yasalara uygun her talebin değerlendirileceğini belirtti. Geçtiğimiz Cuma günü belediye önünde bir müteahhit ve yakınları ile yaşanan olayın da iletişim kopukluğundan kaynaklandığını belirten Başkan Yetişkin, "Cuma günü itibari ile bir takım bireysel talepleri içeren, öngörüleri içeren, ön yargıya dayalı bir talebin tarafımıza yanlış iletilmesinden, iletişim kopukluğundan kaynaklı olmak üzere bazı şeylerin kamuoyuna başka türlü yansıtıldığını gördük. Bu bizi çok üzdü. Kendileriyle ben zaten daha önce bizzat görüşmüştüm. Belediye olarak üç hususu çok önemsedik. Tüm görüşmelerimizde tüm beyanlarınız da üç tane mottoyla, üç tane kuralla hareket edeceğimizi anlattık. Bunlardan bir tanesi hukuka uygunluktu. Hem avukat kimliğim hem de daha önceki görev yaptığım alanlar bana bunu öğretti. Hukuka uygunluktan kastım illa yazılı yasalara, mevzuata uygunluk değil sadece. Hukukun her alanına, hayatın her alanına kaynamış olan kardeşlik hukuku, arkadaşlık hukuku, komşuluk hukuku, hemşerilik hukukuna uygunluğu aradık ilk önce. İkincisinde yasalara uygunluğu aradık ki elbette ki en önemli noktamız da buydu. Üçüncü noktamız da ahlaka uygunluktu. Cuma günü başlayan ve yaşanan sürecin akabinde kendileriyle görüştük. Dosyalarını, projelerini incelemenin en doğal hakkımız olduğunu belirttik. Hukuka, ahlaka ve yasalara uygun olduktan sonra hiçbir engel çıkartılmayacağını, tamamen herkese eşit mesafede ve eşit adil bir şekilde davranıldığında kendilerine ilettik. Sonrasında da özürlerini aldık. Pazartesi günü bizzat şahsımdan özür dilediler" diye konuştu. "Konu başka yere çekilmeye çalışılıyor" Hafta başında Pazartesi günü belediye önünde bir olayın daha yaşandığını ve bu olayın başka bir noktaya çekmeye çalıştığını kaydeden Yetişkin, "Bir müteahhit arkadaşımız daha önceden ruhsatını almış, iskanını almış her şeyi tamamlanmış. Kendi projesinin yolunun yapılmasını istiyordu. Ama kendisinin iletişim tarzı açısından yanlış bir yolda olduğunu, bize daha sağlıklı bir iletişim kurma olanağı sağlamadığından dolayı kendisi ile tekrar görüştük. Bu işlerin ben istiyorumdan ziyade biz istiyoruz, yani Efelerli vatandaşların böyle taleplerinin değerlendirileceğini, bunların da belli bir program dahilinde yapılacağını kendisine ilettik. Teşekkür etti ve konu çözüldü. Alıp bunu başka bir yöne, başka bir mecraya çekmek isteyen, sistematik bir şekilde bunu yapan, sistematik bir şekilde başka taraflara çekmek isteyen arkadaşlarımız olduğunu üzülerek izliyoruz. Ancak şunu asla unutmayalım ki biz Efeler Belediyesi olarak bir kurumsal kimlik oluşturmaya çalışıyoruz. Efeler Belediyesi’nde Anıl Yetişkin veya başka birisinin olmasının hiçbir önemi olmadığını, hizmetin hemşirelerimiz yapılacak olduğunu göstermek istiyoruz" dedi. Açıklamasında Büyükşehir Belediyesi ile de uyum çerisinde çalıştıklarını belirterek bundan bazılarının rahatsızlık duyduğunu da ifade eden Efeler Belediye Başkanı Anıl Yetişkin, "Hiç kimse belediyemize, meclis üyelerimize, mesai arkadaşlarıma hiçbir laf söyleyemez. Varsa elinizde bir bilgi, belge gelin paylaşın. Hukuken gereğini yapmaya şu dakikada itibari ile hazırım" diyerek bireysel taleplere kapalı olduklarını söyledi. Efeler halkına en iyi hizmeti sunmak için var gücüyle çalışmaya devam edeceğini kapısının ve telefonunun sürekli açık olduğunu kaydeden Başkan Anıl Yetişkin, herkesin hukuka, ahlaka, yasalara uygun her türlü talep ve isteğini yerine getirmek için çalıştığını söyledi.
Başkan Fatih Üzüm: “Programlar, AK Parti’nin yereldeki halkla temas kurma iradesini pekiştiriyor”
18 Eylül 2024 Çarşamba - 14:53 Başkan Fatih Üzüm: “Programlar, AK Parti’nin yereldeki halkla temas kurma iradesini pekiştiriyor” AK Parti Kayseri İl Başkanı Fatih Üzüm, AK Parti Türkiye Buluşmaları kapsamında düzenlenen programda yaptığı konuşmasında, “Yapılan programlar AK Parti’nin yereldeki halkla temas kurma iradesini pekiştiriyor" dedi. Türkiye Buluşmaları’nın AK Parti’nin halkla iç içe olma misyonunu gözler önüne serdiğini söyleyen Fatih Üzüm, “Kayseri’de büyük bir coşkuyla devam eden Türkiye Buluşmaları, AK Parti’nin halkla iç içe olma misyonunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Genel Merkez Teşkilat Başkanlığı’nın her yıl düzenlediği bu önemli etkinlik, bu yıl da güçlü katılımla dikkat çekiyor. Kayseri’deki buluşmalara, Gençlik ve Spor Bakanı Sayın Osman Aşkın Bak, Önceki Dönem Bakanlar Bülent Tüfenkci ve Vahit Kirişçi’nin yanı sıra, 16 milletvekili ve AK Parti MKYK üyesi de katılım göstererek, partinin her kademesinden isimlerle sahada yer aldılar” dedi. Üzüm, düzenlenen programların AK Parti’nin yereldeki halkla birebir temas kurma iradesini pekiştirdiğini söyleyerek, “Bu kapsamda düzenlenen istişare toplantıları, teşkilat buluşmaları ve basın açıklamalarının ardından, heyet 16 ilçede eş zamanlı olarak sahaya indi. 500’den fazla yerin ziyaret edilmesi hedeflenen bu programlar, AK Parti’nin yereldeki halkla birebir temas kurma iradesini pekiştiriyor. Ayrıca, programlarda bin 200 yeni AK Parti üyesine rozet takdim edilerek, partinin gücüne güç katılacak. AK Parti, kuruluşundan bu yana halkın içinde olmayı, vatandaşlarıyla gönül bağı kurmayı temel bir ilke olarak benimsemiştir. Bu buluşmalar, bu ilkenin canlı bir örneği olarak sahada vücut bulurken, Kayseri halkının da gösterdiği büyük ilgi ve coşku, partinin yereldeki desteğini bir kez daha gözler önüne seriyor” ifadelerini kullandı.
Yangında küle dönen Karayakup’ta yaralar sarılıyor
18 Eylül 2024 Çarşamba - 14:51 Yangında küle dönen Karayakup’ta yaralar sarılıyor Gördes’te geçtiğimiz ay meydana gelen orman yangınından etkilenen Karayakup Mahallesi’nde yangının yaraları sarılıyor. Büyükşehir Belediyesi ve Gördes Belediyesi iş birliğiyle evleri kullanılamaz duruma gelen mahalle sakinleri için geçici konteynır evler kurulacak. Mahalle sakinleriyle bir araya gelen Başkan Ferdi Zeyrek, Manisa Büyükşehir Belediyesi olarak tüm destekleri vereceklerini vurguladı. 14 Ağustos’ta Gördes’e bağlı Boyalı Mahallesi’nde başlayan ve Salihli ilçe sınırlarına kadar ulaşan orman yangını yoğun uğraşların ardından söndürülmüştü. Gördes ve Salihli’de birçok mahalleyi etkileyen yangından en büyük hasarı ise Gördes’e bağlı Karayakup Mahallesi aldı. Yangın sonrasında mahallede birçok ev de kullanılamaz hale geldi. Yangının ardından barınma ihtiyacı ortaya çıkan mahalle sakinlerinin yardımına Manisa Büyükşehir Belediyesi ve Gördes Belediyesi koştu. Mahallede belirlenen alana 25 adet konteynır kurulacak. 24 konteynır ev olarak, 1 konteynır ise mescit olarak mahalle sakinlerinin kullanımına sunulacak. Konteynır kurulacak alanın altyapı çalışmaları ise MASKİ Genel Müdürlüğü tarafından gerçekleştirildi. Mahalle sakinleri, mahallede yapılacak olan kalıcı konutlar tamamlanana kadar konteynır evlerde misafir edilecek. “Konteynır evlerin altyapı çalışmaları bitirildi” Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Mimar Ferdi Zeyrek, CHP Manisa İl Başkanı İlksen Özalper, Gördes Belediye Başkanı İbrahim Büke ve Gölmarmara Belediye Başkanı Cem Aykan, CHP Gördes İlçe Başkanı Zafer Arslan yangından etkilenen mahalle sakinleri ile bir araya geldi. Mahallede konteynır evlerin kurulacağı alanda incelemelerde bulunan Başkan Ferdi Zeyrek, Büyükşehir Belediyesi Gördes Belediyesi işbirliğiyle konteynır evlerin altyapı çalışmasının bitirildiğini söyledi. Başkan Zeyrek, “İnşallah bir buçuk ay içerisinde de burada konteynırlarınıza kavuşacaksınız. Yaşam şartlarınızı en azından şu an için iyileştirmek, yarınlarda da yanan ormanlarımızın yerine ağaçlarımızı dikmek bizim öncelikli görevlerimizden. Allah bir daha böyle kötü günler yaşatmasın. Kalıcı konutların yapılma aşamasına kadar sizleri konteynırlarda misafir ederiz. Ondan sonra kalıcı yerleşik bir düzene geçinceye kadar da elimizden gelen her şeyi yaparız” dedi. “En kısa sürede destek ve yardımlar ulaşacak” Büyükşehir Belediyesi olarak tüm desteği vereceklerini belirten Başkan Zeyrek, “Burada hatıralar var, yaşanılanlar var, yarınlara bırakacağımız bir miras var. Sizler bize bir emanet verdiniz. Bu emanetin gereğini yapıyoruz. Keşke hiç olmasaydı ama yangın esnasında Milletvekillerimiz, Belediye Başkanlarımız, Büyükşehir ekiplerimiz devamlı buradaydı. Yaklaşık 3 bin hektarlık bir alanı kaybettik. Kaybettiğimiz zeytinlik alanlarının yerine konması konusunda da Büyükşehir olarak size destek vereceğiz. Manisa Büyükşehir Belediye Meclisi’nden de kararı çıkardık. Bu karar doğrultusunda da en kısa süre size bu destek ve yardımlar ulaşacak” ifadelerini kullandı. Hayvan üreticilerine sağlanan destekler devam edecek Öte yandan yangından etkilenen Karayakup, Boyalı ve Yeniköy Mahallelerinde hayvan üreticilerine yonca desteğinde bulunuldu. İlk etapta Karayakup Mahallesi’nde 250 balya, Boyalı ve Yeniköy mahallelerinde 350 balya yonca hayvan üreticilerine teslim edildi. Başkan Ferdi Zeyrek, Başkan İbrahim Büke ve Başkan Cem Aykan, hayvan üreticilerine sağlanan desteklerin de devam edeceğini belirtti.
Osman Aşkın Bak: "Türkiye spor devrimi yaşamaktadır"
18 Eylül 2024 Çarşamba - 13:06 Osman Aşkın Bak: "Türkiye spor devrimi yaşamaktadır" Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, yapılan modern spor tesisleri ile beraber Türkiye’nin bir spor devrimi yaşadığını söyledi. Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, bir dizi ziyarette bulunmak üzere geldiği Kayseri’de "Özümüzden Geleceğe" sloganı ile düzenlenen Türkiye Buluşmaları’na katıldı. Burada konuşan Bakan Bak; gençlere dokunmanın çok önemli olduğunu söyleyerek, "Belediye başkanları 14-15 yaşındaki bir gençle spor vasıtasıyla diyaloğunu rahat bir şekilde gerçekleştirebilir. Benim tavsiyem; sporla beraber gençlere dokunmak çok önemli. Yapacağınız spor okullarıyla, gerçekleştireceğiniz etkinlikler ile onlara vereceğiniz formalarla, malzemelerle, belediyemizin etkinlikleriyle evlere girmeniz çok kolay. Onlara dokunmanız çok kolay. Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak bizim en önemli işlerimizin bir tanesi de çağımızda çok büyük bir sorun olarak karşımıza çıkan bağımlılıkla mücadele. Dijital bağımlılıkla mücadele, uyuşturucu ve kötü alışkanlıklar mücadele. Bunun en önemli argümanı da sporu kullanmaktır. Sporun iyileştirici ve birleştirici gücünü kullanmak. Amatör spor kulüplerine destek olmak, okullardaki spor faaliyetlerini artırmak hepimizin görevi. Belediye başkanlarına da bu noktada önemli görevler düşüyor. Bunu birlikte yapmamız lazım" dedi. "Türkiye spor devrimi yaşamaktadır" Bak, "Cumhurbaşkanımızın sporun içerisinden gelmesi, gençleri çok anlaması sebebiyle gerçekten bir spor devrimi de yaşamaktadır. Türkiye’nin dört bir yanında modern stadyumları, yüzme havuzları, kapalı spor salonları ve atletizm tesisleri gibi binlerce eser ile beraber milletimizin hizmetinde. Özellikle Yüzme Bilmeyen Kalmasın Projesi çerçevesinde 11 milyon çocuğumuza yüzme öğrettik. Türkiye’nin dört bir yanında olimpik ve yarı olimpik yüzme havuzları kazandırdık. Burada gençlerimize yüzmeyi öğretiyoruz. Ailenin en çok memnun olduğu konulardan bir tanesi de yüzme havuzlarına gelmeleri. Bunu dönüşü de bizim için çok önemlidir. Belediye başkanlarımız da bu noktada havuzlar ve tesisler yapıyorlar. Buralarda gençlerimize dokunuyoruz. Gençlerimizi bu noktada kötü alışkanlıklardan uzaklaştırmak için bu tesisler çok önemli. Çocuklarımıza hizmet etmeye devam edeceğiz. İşte bu nedenle AK Parti gençlerin partisi, milletin partisidir. Eser siyasetiyle beraber bugün de teşkilatlarımızla beraber sahada olacağız" ifadelerini kullandı.
Milli teknoloji hamlesine vurgu yapan Bakan Kacır: "İsrail Lübnan’da binlerce cihaza yerleştirdiği patlayıcıları eş zamanlı olarak patlattı"
18 Eylül 2024 Çarşamba - 12:58 Milli teknoloji hamlesine vurgu yapan Bakan Kacır: "İsrail Lübnan’da binlerce cihaza yerleştirdiği patlayıcıları eş zamanlı olarak patlattı" Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, "İsrail Lübnan’da binlerce cihaza yerleştirdiği patlayıcıları eş zamanlı olarak patlattı. Bu yaşanan hadise aslında milli teknoloji hamlesinin ne kadar hayati ve önemli olduğunu bize bir kez daha gösterdi" dedi. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, bir dizi programa katılmak ve çeşitli ziyaretlerde bulunmak üzere Mardin’e geldi.AK Parti’nin 81 şehirde milletvekilleri, başkanları, il yönetimleri, ilçe başkanları, ilçe yönetimlerileri, mahalle başkanları ve mahalle yönetimleri ile hep birlikte vatandaşlarla buluştuğunu belirten Bakan Kacır, ”Türkiye buluşmalar başlığıyla milletimizin dertlerini dinliyor ve her daim olduğu gibi bu dertlere çare olacak olan yine Ak Parti iktidarı olduğu bilinciyle Allah’ın izniyle hizmetlerimizi projelerimizi bir bir hayata geçirmeye devam ediyoruz. Bu gün gün boyu hem buluşacağız hem kalkınma ajanslarımızın gerçekleştirdikleri projelerin açılış törenini gerçekleştireceğiz. Organize Sanayi Bölgemizde toplu temel atma töreni yapacağız” diye konuştu. Mardin’e Türkiye’nin iki astronotu ile birlikte geldiklerini ifade eden Bakan Kırac, ”Onlar şimdi gün boyunca okullarda öğrencilerimizle buluşuyorlar. Onlarla birlikte Kasımiye Medresesinde insanlarımızla buluşup Türkiye ekonomisini atmakta olduğumuz adımları önümüzdeki dönemde özellikle yatırım, istihdam, üretim, ihracat rotasında hep birlikte neler yapabileceğimizi istişare edeceğiz. 22 yıllık AK Parti iktidarları döneminde Cumhurbaşkanımızın liderliğinde asırlık hizmetlere imza attık. Sanayi ve teknoloji alanında yapılan işler AK Parti iktidarları döneminde Türkiye hem bölgenin hem dünyanın önemli üretim merkezlerinden biri haline geldi. Türkiye bugün pek çok alanda Avrupa’da üretimde bir numaradır. Beyaz eşya üretiminde Avrupa birincisi, dünya ikincisi bir ülkeyiz. Ticari araç üretiminde Avrupa birincisiyiz, güneş paneli üretiminde Avrupa birincisiyiz, çimento üretiminde Avrupa birincisiyiz, demir çelik üretiminde Avrupa’da ilk iki ülkeden biriyiz, askeri sınıf insansız hava aracı üretiminde dünya birincisiyiz. Bütün bunlar gayretle emekle olur, projelerle olur. Organize sanayi ve endüstri bölgelerinde Türkiye’nin 4 bir yanında yükseltmekle mümkün oldu. OSB sayılarını AK Parti dönemlerinde 192’den 362’ye çıkardık. OSB’lerde istihdam edilen kardeşlerimizin sayısını 415 binden 2 milyon 700 bine çıkardık. Toplam sanayi istihdamını 3 milyon 900 binden 6 milyon 700 bine çıkardık. OSB’lerde tüten bacaların fabrika sayılarını 11 binden 58 bine bu dönemde yükselttik. Bütün bunlarla birlikte Türkiye’nin dört bir yanında endüstri bölgeleri üretimi merkezi haline getirdik. Türkiye’de 45 endüstri bölgemiz var. Sanayi üretiminin yanında Ar-Ge’ye öncelik verdik. Sanayinin katma değer oluşmasında teknolojiyi geliştirmeye öncelik verdik. Ar-Ge insan kaynağımızı 29 binden 272 bine yükselttik. Türkiye’nin adeta bir Ar-Ge ordusu var artık. Bugün dünyanın dikkatle takip ettiği dostlarımızın heyecan ve gıpta ile hasımlarımızın endişeyle takip ettiği savunma sanayimiz bu Ar-Ge faaliyetleri sayesinde bu günlere geldi. Savunma sanayide Türkiye ihtiyaçlarının yüzde 80’ini yurt dışından ithal etmek zorunda kalan bir ülke iken, piyade tüfeği dahi kendi imkanlarıyla üretmeyen bir ülke iken, bu gün savunma sanayinde yaygın ihtiyaç duyduğumuz tüm kritik sistemleri platformları kendi imkanlarımızla geliştiren ve üreten bir ülke olduk" şeklinde konuştu. İsrail’e saldırısını yorumladı Bakan Kacır konuşmasında dün İsrail’in Lübnan’a yaptığı saldırıyı da değerlendirdi. Kacır, "Dün bir hadise yaşandı, görünen o ki İsrail Lübnan’da binlerce cihaza yerleştirdiği patlayıcıları eş zamanlı olarak patlattı. Bu yaşanan hadise aslında milli teknoloji hamlesinin ne kadar hayati ve önemli olduğunu bize bir kez daha gösterdi. Her zaman ifade ediyoruz; sadece savunma sanayinde değil, haberleşme teknolojilerinde, finans teknolojilerinde, sağlık teknolojilerinde, tarım teknolojilerinde ve gıda teknolojilerinde velhasıl tüm teknoloji alanlarında aynı seferberlik profili hareket etmek ve teknolojileri kendi yerli ve milli imkanlarımızla geliştirmek ve üretmek zorundayız. Bu bizim için bir tercih değil mutlak bir gereksinimdir ve bu anlayışla çalışmalarımızı sürdürüyoruz ve istiyoruz ki bu yolculuk Türkiye’nin 81 şehrinde yükselsin. 81 şehrindeki gençlerimiz bu yolculukta bizimle yol arkadaşlığı yapsın, bu anlayışla dünyanın en büyük teknoloji festivalleri bu ülkede gerçekleştiriyoruz. Bu yıl 2-6 Ekim’de Adana’da finallerini yapacağız. Teknofest’te 777 bin takımda 1 milyon 600 bin gencimiz başvurdu ve şehrimizin tümünde Teknofest adeta bir toplumsal seferberliği, bir toplumsal dip dalgaya dönüştü. Bütün bunlar geleceğimiz adına bizim için öz güven ve inanç kaynağı. Bugüne kadar Türkiye’nin üretim ve kalkınma yolculuğunda Mardin’i asla geride bırakmadık. Mardin’de OSB’lerimizin sayısını birden üçe çıkardık. OSB’lerdeki istihdamın bin 200’den 6 bin 630’a çıkardık. OSB’lerde üretimde olan tesis sayısını 57’den 168’e yükselttik. Bugüne kadar Mardin’de OSB’lerin altyapı çalışılmaları için Bakanlık olarak 2 milyar 100 milyon kaynak ayırttık. OSB’lerde tüm parseller üretime geçtiğinde 9 binden fazla Mardinli kardeşimiz istihdam edilecek. Aynı şekilde sanayi sitelerine kredilerde destek olduk. Ve destek olduğumuz sanayi sitelerinde 2 bin 700’de fazla kardeşimiz istihdam ediyor. verdiğimiz yatırım teşvikleriyle bin 700’den fazla yatırımda 46 milyar yatırım tutarında yatırımın Mardin’e kazandırılmasının ve yüz 8 binden fazla istihdamın önünü açtık. KOSGEB doksanlı yıllarda kurulmuş bir müesseseden söz ediyoruz. Fakat, 2000 yıllara kadar Mardin’de KOSGEB’den destek alan Kobilerin sayısı iki parmağını geçmiyordu. AK Parti döneminde Mardin’de 12 bin 700’den fazla kobimize 3 milyar 100 milyon TL destek olduk. TÜBİTAK eliyle Mardin’de 83 milim insanımıza ve iki Ar-Ge projesine 47 milyon TL destek sağladı. 11 yaşından itibaren bu ülkenin özel yetenekli çocuklarını tespit ediyoruz. Şehir şehir, ilçe ilçe, kasaba kasaba ve köy köy bu ülkede geleceğin Aziz Sancarları geleceğin Selçuk Bayraktar’lar yetişsin anlayışıyla tek tek gençlerimizi, çocuklarımızı tespit ediyor ve onları deneyap teknoloji atölyelerinde teknoloji geliştirme yolculuğuna davet ediyoruz. Mardin’de de deneyap teknoloji atölyemizi kurduk ve gençlerimizle de eğitim programlarını sürdürüyoruz. Dicle Kalkınma Ajansımızın eliyle 262 bölgesel kalkınma projesine Mardin’de 732 milyon TL destek verdik. Cazibe merkezlerimiz programında 7 projeye 317 milyon TL, KOSGEB’de 6 projeye 54 milyon TL destek oldu. Yine bölge kalkınma idaresi eliyle 95 projeye Mardin’de 642 milyon TL destek sundu. Dicle Kalkınma Ajansımız 415 milyon lirayla destek oldu ve toplam 520 milyon TL yatırım tutarı olan 17 tesisin açılışını inşallah Mardin’de gerçekleştireceğiz. GAP bölge kalkınma idaremizin de 6 projesini imza törenini hep birlikte inşallah gerçekleştireceğiz ve organize sanayi bölgemizde 1 milyar 865 milyon TL yatırımla hayata geçecek ve 300’den fazla Mardinli kardeşimizin istihdamına vesile olacak 17 tesisin temellerini hep birlikte atacağız” ifadelerini kullandı.
Akar: "Eğitim ve öğretimi anlamayanlar var. Eğitim ayrı şey, öğrenim ayrı şey"
18 Eylül 2024 Çarşamba - 12:30 Akar: "Eğitim ve öğretimi anlamayanlar var. Eğitim ayrı şey, öğrenim ayrı şey" Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Milli Savunma Komisyonu Başkanı ve AK Parti Kayseri Milletvekili Hulusi Akar, eğitimle öğretimin ayrı şeyler olduğunu söyleyerek, "85 milyonun milli birliğini ve beraberliğini sağlamak için temelde 4 yaşından itibaren eğitim vereceğiz. Bu temelde de Allah korkusu ve kuldan utanma yatıyor" dedi. TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı ve AK Parti Kayseri Milletvekili Hulusi Akar, AK Parti Türkiye Buluşmaları kapsamında düzenlenen basın mensupları ve teşkilatla buluşma etkinliğine katıldı. Burada konuşan Akar, en büyük yatırımın gençlere yapılması gerektiğini söyleyerek, "En büyük yatırım gençlere yapılan yatırım. Gençleri mutlaka bilimle, sanatla, sporla tanıştırmamız ve geliştirmemiz lazım. Bunun için de çocukluktan itibaren bu çalışmaları sürdürmemiz lazım. Eğitim ve öğretimi anlamayanlar var. Eğitim ayrı şey, öğrenim ayrı şey. Bunu temelde anlamaları lazım. Çocuklarımıza tabii ki atalarından ve tarihimizden aldığı ilhamla, tarihten aldığımız ibretle çok büyük çalışmalar yapacağız. Tarihte bizim çok büyük bilim insanlarımız var. İslam dünyasında, Türk dünyasında ve insanlık tarihinde" dedi. Akar, "Bunlardan ilham alacağız ama onun ötesinde de bizim milli birlik ve beraberliğimizi sağlamak için, 85 milyonun milli birliğini ve beraberliğini sağlamak için temelde 4 yaşından itibaren eğitim vereceğiz. Bu temelde de Allah korkusu ve kuldan utanma yatıyor. Bunu vermek demek, işin bitmesi demek değil. Bu bir başlangıç. Bundan sonra tabii ki matematik, fizik, kimya, biyoloji başta olmak üzere temel bilimlerde yapabilecek en büyük çalışmayı yapmak suretiyle ülkemizi büyütmeye devam edeceğiz. Büyük ve güçlü Türkiye yürüyüşüne devam edeceğiz ve inşallah bu şekilde başaracağız" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "Savunma sanayisindeki temel amacımız, kendi imkânlarımızla üretebileceğimiz hiçbir ürünü dışarıdan temin etmemek ve yerlilik-millilik oranlarımızı sürekli artırmaktır"
18 Eylül 2024 Çarşamba - 11:44 Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "Savunma sanayisindeki temel amacımız, kendi imkânlarımızla üretebileceğimiz hiçbir ürünü dışarıdan temin etmemek ve yerlilik-millilik oranlarımızı sürekli artırmaktır" Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Savunma sanayisindeki temel amacımız, kendi imkânlarımızla üretebileceğimiz hiçbir ürünü dışarıdan temin etmemek ve yerlilik-millilik oranlarımızı sürekli artırmaktır" dedi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Savunma Sanayii Yetenek Yönetimi Zirvesi programına katıldı. Yılmaz, Türkiye’nin savunma sanayisinin ekonomik büyüme, güvenlik ve küresel rekabet üzerindeki etkisini vurguladı. Savunma Sanayi Başkanlığı bünyesinde kurulan Savunma Sanayi Akademisi’nin yenilikçi projelerin hayata geçirilmesinde ve teknolojik üstünlük sağlanmasında önemli bir adım olduğunu belirten Yılmaz, savunma sanayiinde yerli ve milli üretim oranlarının artırılmasının Türkiye’nin bağımsızlığını güçlendireceğini ifade etti. "Savunma sanayisindeki temel amacımız, kendi imkânlarımızla üretebileceğimiz hiçbir ürünü dışarıdan temin etmemek ve yerlilik-millilik oranlarımızı sürekli artırmaktır" diyen Yılmaz, geçmişte elde edilen deneyimlerin savunma ürünlerinin tasarım ve üretiminde tam bağımsızlığın gerekliliğini ortaya koyduğunu belirtti. Yılmaz ayrıca, Türkiye’nin bölgesel jeopolitikte ve küresel güvenlik dinamiklerinde söz sahibi olmanın yanı sıra, savunma alanında daima hazırlıklı olması gerektiğini ifade etti. Savunma sanayii ekosisteminin 3 binden 500’den fazla firma ve 90 bin çalışanıyla ülke ekonomisine önemli katkılar sağladığını kaydeden Yılmaz, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararlılığı sayesinde savunma sanayii yerli üretim oranının yüzde 20’lerden yüzde 80’lere ulaştığını açıklayarak, "Bu, Türkiye’nin sahada elde ettiği başarıların bir göstergesidir" dedi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Türkiye’nin insansız hava araçları ve diğer savunma sistemlerinin tasarımı, üretimi ve satışında dünyanın ilk 3-4 ülkesi arasında yer aldığını belirtti. Kara ve deniz savunma araçları alanında da kendi savaş gemisini tasarlayıp inşa edebilen 10 ülkeden biri olduğunu vurgulayan Yılmaz, "Milli savunma projesi sayımız ise bini aşmış durumda" diyerek Türkiye’nin küresel savunma pazarındaki yerini pekiştirdiğini kaydetti. 2024 yılı içerisinde 171 farklı ülkeye yapılan ihracatın Türk savunma sanayiinin uluslararası alandaki etkisini gösterdiğini ifade eden Yılmaz, "Defence News Top 100 for 2024" araştırmasına göre Türkiye’den ASELSAN, TUSAŞ, ROKETSAN, MKE ve ASFAT gibi beş firmanın dünyanın en büyük 100 savunma şirketi arasında yer aldığını belirtti. Savunma sanayi başarılarının arkasında mühendislerin, teknisyenlerin ve araştırmacıların emeği olduğunu vurgulayan Yılmaz, Türkiye’nin inovasyon ve Ar-Ge alanındaki yetkinliklerinin önemine dikkat çekti. Yılmaz, bunun arkasında teknokentlerden organize sanayi bölgelerine, üniversitelerden AR-GE merkezlerine kadar insan kaynağının akıl ve alın terinin bulunduğunu ifade etti. "Bu nedenle Milli Yetkinlik Hamlesi ile insan kaynağı kalitemizi daha da ileri seviyelere taşıyacağımıza inanıyorum" diyen Yılmaz, savunma sanayiinin geleceği için çok disiplinli ve esnek düşünme yeteneklerine sahip genç nesillere ihtiyaç duyulduğunu belirtti. Yılmaz, "Teknolojik gelişmelerin hızlı bir şekilde ilerlediği bu dönemde çalışanların sürekli öğrenmeye ve gelişime açık olmaları gerekiyor" dedi. Özellikle yapay zeka uzmanları, veri bilimcileri ve siber güvenlik profesyonellerinin savunma sanayinin geleceğinde kritik roller üstleneceğine dikkat çeken Yılmaz, Savunma Sanayi Akademisi’nin üniversiteden yeni mezun olan gençlerin yanı sıra lise ve üniversite öğrencilerine, genç profesyonellere ve sektör uzmanlarına yönelik çeşitli eğitim programları sunacağını belirtti. Yılmaz, bu akademinin gençlerin büyük teknolojik problemleri çözme konusunda yetkinlik geliştirme fırsatları sunacağını ifade etti. Yılmaz, tüm paydaşların görüşlerinin değerli olduğunu vurgulayarak, Türkiye Yüzyılı’nda öncü konuma ulaşmak için iş birliğinin önemini vurguladı. Yılmaz, "Türkiye’nin savunma sanayiindeki başarılarının diğer sektörlere de yansıyarak bir kalkınma modeli haline geldiğine hep birlikte şahitlik ediyoruz" diyerek konuşmasını sonlandırdı.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Kılıç: “Yeniden Refah Partisi, Anayasa’nın 1,2,3 ve 4. maddelerinin tartışmaya açılmasına olumlu yaklaşmamaktadır”
18 Eylül 2024 Çarşamba - 10:07 Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Kılıç: “Yeniden Refah Partisi, Anayasa’nın 1,2,3 ve 4. maddelerinin tartışmaya açılmasına olumlu yaklaşmamaktadır” Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, Anayasa’nın 4. maddesinin kaldırılması gerektiği ifadelerine ilişkin, “Yeniden Refah Partisi, Anayasa’nın 1,2,3 ve 4. maddelerinin tartışmaya açılmasına olumlu yaklaşmamaktadır” dedi. Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Kılıç, Genel Başkan Fatih Erbakan başkanlığında Genel Merkez binasında gerçekleştirilen Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısının ardından basın açıklamasında bulundu. Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan ile DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın gerçekleştirdiği görüşmeye değinen Kılıç, Babacan’ın parti yöneticileriyle gerçekleştirdiği ziyarette Türkiye gündeminin değerlendirildiğini belirterek, “1 Ekim tarihinde TBMM, yeni yasama yılının açılışını gerçekleştirecek. DEVA, Yeniden Refah Partisi ve diğer siyasi partilerin TBMM’de yapılacak çalışmalarla Türkiye’nin gündemine daha fazla tesir etmeleri, insanlarımızın refahına daha fazla katkı sağlayacak iş birliklerini geliştirmeleri yönünde fikir alışverişinde bulunulmuştur. Türkiye’deki elbette iktidar partileri olduğu gibi muhalefet partileri vardır. Bütün bu partilerin varlığı çok partili siyasal hayatın en temel gerekliliğidir. Yeniden Refah Partisi bu partiler arasında önemini koruyan ve her geçen gün üye sayısıyla birlikte önem katsayısını da artıran bir siyasi parti olarak tezahür etmektedir. Tüm siyasi partilerin iktidar karşısında Türkiye adına doğruları söylemeleri, siyasetin de, hukukun da, vicdanın da gereğidir. Yeniden Refah Partisi bu doğrultuda doğruya doğru, yanlışa yanlış stratejisini baştan itibaren ortaya koymuş; iktidarın doğrularına doğru derken, yanlışlarını da açık sözlülükle eleştirmekten geri durmamıştır” açıklamasında bulundu. "Dünyanın ve bölgemizin yeni bir krize ihtiyacı yoktur" Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) ile Amerika Birleşik Devletleri (ABD) arasında imzalanan Ortak Savunma İş Birliği Antlaşması’nın Türkiye ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne (KKTC) yönelik ciddi bir tehdit mahiyetinde olduğunu ifade eden Kılıç, “NATO müttefikimiz ABD’nin Akdeniz’de tansiyonu yükseltmeye matuf GKRY ile sınırlı böyle bir adım atmasını tasvip etmiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin ABD ile GKRY arasındaki antlaşmanın etkisizleştirmesi yönünde atacağı tüm adımları destekliyoruz. GKRY ile ABD arasındaki bu antlaşma, bölgeyi istikrarsızlığa sürükleyecektir. Doğu Akdeniz’deki maden rezervleri, hidrokarbon yatakları, petrol ve kömür rezervleri ve doğalgaz rezervleriyle ilgili olarak ABD’nin GKRY ile Türkiye ve KKTC’yi yok sayan yakınlaşması bölgedeki ilişkileri bozucu mahiyetindedir. Dünyanın ve bölgemizin yeni bir krize ihtiyacı yoktur” değerlendirmesinde bulundu. “Yeniden Refah Partisi, Anayasa’nın 1,2,3 ve 4. maddelerinin tartışmaya açılmasına olumlu yaklaşmamaktadır” Bir gazetecinin HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun Anayasa’nın 4. maddesi ile ilgili ifadelerini Yeniden Refah Partisi’nin nasıl değerlendirdiğini sorması üzerine Kılıç, şu cevabı verdi: “Yeniden Refah Partisi, Anayasa’nın 1,2,3 ve 4. maddelerinin tartışmaya açılmasına olumlu yaklaşmamaktadır. Türkiye’de anayasa değişimini herhangi bir partiye göre yapmak mümkün değildir. Değişimi toplumun herhangi bir kesimine göre yapmakta mümkün değildir. Anayasalar temel metinlerdir. Toplumsal uzlaşılar ve sözleşmelerdir. Anayasa’nın toplumun genelinin heyecan ve hissiyatını yansıtan ve hepimizi bir arada tutan maddeleri içermesi gerekmektedir. Anayasa, TBMM’de de yapılacak olsa, TBMM’de oylandıktan sonra referanduma da taşınacak olsa toplumun genelinin görüşlerini yansıtmak mecburiyetindedir. Hiçbir beşeri metin kutsal, kusursuz ve eksiksiz değildir. 100 maddenin 99’una katılır, birinden rahatsızlık duyabilirsiniz, bu herkes için geçerlidir. Öyleyse çoğunluğun uzlaşını yansıtan ve bizi bir arada tutan anayasa metinlerine sahip çıkmak hepimiz için gerekliliktir. Türkiye’nin başkentini, resmi dilini, milletin temel değerlerini, devlet şeklimizin cumhuriyet olduğunu tartışmanın hiçbirimize bir faydası yoktur. 4. maddeyi ortadan kaldırmak, diğer üç maddeyi tartışmaya açmak anlamına gelecektir. Türkiye’nin bugün ihtiyacı bu değildir.”