GÜNDEM - 08 Mart 2024 Cuma 14:45

Osmaniye’de kadın esnaf konteyner kentte hayata tutunuyor

A
A
A

Osmaniye’de iş yerleri ve evleri yıkılan kadın esnaf, konteyner kentte oluşturulan dükkanlarda hayata tutunmaya devam ediyor.

Asrın felaketi olarak adlandırılan Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat’taki depremlerden etkilenen Osmaniye’de iş yerleri ve evleri yıkılan esnafın yaralarının sarılması için çeşitli noktalara konteyner çarşılar kuruldu. Osmaniye Karaçay konteyner kentte hem barınma hem iş imkânlarına ulaşan kadın esnaf, hem yaşadıkları acı günleri geride bırakmaya hem de ekonomik kayıpları gidermeye çalışıyor.

Osmaniye’de kadın esnaf konteyner kentte hayata tutunuyor

Zor zamanlar geçirdiklerini ama ayakta durmaya çalıştıklarını söyleyen Zeliha Akçan Bilir, "Depremden dolayı evimiz ve iş yerimiz yıkıldığı için konteyner kentte yaşamaktayım. Burada kendime yeni bir iş yeri, gözlemeci dükkanı açtım. Burada yaşam şartları zor ama biz kolaylaştırmaya çalışıyoruz ayaklarımızın üzerinde durmaya çalışıyoruz. İnsanlara yardımcı olarak hem maddi anlamda hem de psikolojik anlamda insanlara yardımcı olmaya çalışarak kendimizi ayakta tutmaya çalışıyoruz. Bir kadın olarak ayakta durmak zorundayım, direnmek zorundayım, çalışmak zorundayım, çalışarak kendimi ayakta tutmaya çalışıyorum. Kimseye muhtaç olmadan ekmeğimizi taştan çıkarıyoruz. Sabah 6’da gelip akşam 11’e kadar çalışıyorum, şükürler olsun" dedi.

Osmaniye’de kadın esnaf konteyner kentte hayata tutunuyor

Mesleğe ilk başlarda eşine yardım etmek için başladığını söyleyen Ebru Yavşan ise, "Depremde evimiz ve iş yerimiz yıkıldığı için burada yaşıyoruz. Konteyner kentte kira derdimiz yok işlerimiz de çok şükür iyi çalışıyoruz. Bu işe eşime yardım amaçlı başladım, zaman geçtikte işi eşimin elinden aldım. Eşim artık benim çırağım oldu o paket servisine gidiyor ben tezgahın başında duruyorum" dedi.

Müslüm Balko

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Niğde TZOB Genel Başkanı Bayraktar Niğde’de patates ve soğan hasadına katıldı Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Bayraktar Niğde Ziraat Odasını ziyaret etti. Genel Başkan Bayraktar Niğde Ziraat Odası Başkanı Veli Kenar ve çiftçiler Niğde Ziraat Odasında yaptığı toplantının ardından Hüyük Mahallesi’nde patates ve soğan hasadına katıldı. Çiftçiler ve patates ve soğan hasadı yapan işçilerle sohbet eden Bayraktar, yaptığı açıklamada patates ve kuru soğanla ilgili gerekli tedbirler alınmazsa üreticinin zarar edeceğini söyledi. Patates ve kuru soğanın sosyal yardım programlarına alınması gerektiğini ifade eden TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 2023’te 5 milyon 700 bin ton patates üretim yapıldığını söyledi. Patates üretiminde bu yıl yüzde 9,5, ekim alanında ise yüzde 8,5 artış olduğunu söyleyen Bayraktar, TÜİK’in açıkladığı 2024 Yılı Bitkisel Üretim 1. Tahmin Verilerine göre, patates üretiminin geçen yıla göre yüzde 14 artarak 6,5 milyon tona ulaşacağının tahmin edildiğini belirtti. Bayraktar "Odalarımızdan edindiğimiz bilgiye göre, üretim artışının daha da fazla olacağını, geçen yıla göre yaklaşık 1,5 milyon ton fazla patates üretimi gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz. Üreticilerimiz, arzda yaşanacak artış sonucu fiyatların düşmesi endişesini yaşıyor. Ülkemizde 67 ilimizde kuru soğan üretimi de yapılıyor. TÜİK verilerine göre, 2023’te 2 milyon 600 bin ton üretim gerçekleşti. Kuru soğan üretiminde bir önceki yıla göre yüzde 10,5, ekim alanında ise yüzde 5 oranında artış meydana geldi. Bitkisel Üretim 1. Tahmin Verilerine göre, kuru soğan üretim miktarının 2023 yılına göre, yüzde 8 oranında artarak 2 milyon 800 bin tona ulaşacağı tahmin ediliyor" dedi. Patates fiyatlarının maliyetinin altında seyrettiğini ve üreticinin girdi maliyetlerinin yüksek olduğunu ifade eden Bayraktar, bu durumun sürdürülemez olduğunu söyledi. Bayraktar, "Geçen yıl ortalama 9,5 lira olan üretici fiyatı, bu yıl yüzde 50,5 oranında düşüşle 4 lira 70 kuruşa satılıyor. Kışlık patateste depo ve işçilik giderleri maliyetleri daha da artırıyor. Çiftçilerimizin buna tahammül etmesi mümkün değildir. Bir sonraki senede üretimden vazgeçtiği için fiyatlar patlıyor. Üreticilerimiz tekrar ekmeye başlıyor, üretim artıyor ve fiyatlar dip yapıyor. Bu durum sürdürülebilir değildir. Bunun doğal sonucu olarak üretimden vazgeçen özellikle gençlerimiz şehirlere göç ediyor. Tarımda çalışacak insan bulamıyoruz. Doğru tarım politikalarıyla kısır döngüye bir son verilmelidir" dedi.
Ankara Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Kılıç: “Sineklerle uğraşarak bataklığın kurutulması mümkün değil” Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, İstanbul’da iki genç kızın öldürülmesinin kadın cinayetleri kategorisinden çok farklı olduğunu ve işin içerisinde sapkın akımlar olduğunu belirterek, "Sineklerle uğraşarak bataklığın kurutulması mümkün değil” dedi. Yeniden Refah Partisi Genel Merkezi’nde gerçekleştirilen Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısının ardından Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç açıklamalarda bulundu. Kılıç, İsrail’in saldırıları ve son günlerde yaşanan kadın cinayetlerine ilişkin konuştu. İstanbul’da yaşanan cinayetler nedeniyle toplumun moralinin bozulduğunu belirten Kılıç, “Toplum olarak üzgünüz, canımız sıkkın, moralimiz son derece bozuk. Ülkemiz için, nesillerimiz için, geleceğimiz için büyük kaygılar içindeyiz. İstanbul’un göbeğinde, İstanbul surlarında iki kız evladımız, bu toplumun yetiştirdiği iki önemli değerimiz canavarca hislerle bir psikopat tarafından parçalara bölünerek katledilmiş ve maalesef bu durum Türkiye’de yaygın bir hal alma eğilimine girmiştir. Onlarca sabıkası olan psikopatlar maalesef sokaklarda dolaşmaktadır. Kadınlarımızın, çocuklarımızın, özellikle kız çocuklarımızın can güvenliği yoktur. Aileler endişe ve kaygı içinde çocuklarını okullarına ya da işe göndermektedir” diye konuştu. “Yasaklamayla siber suçların önlenmesi mümkün değildir” Siber zorbalıkların her geçen gün arttığını kaydeden Kılıç, “Bilgisayar oyunları ya da uygulamaları üzerinden 8-10 yaşındaki çocuklar dahil olmak üzere çocuklarımız siber zorbaların saldırısına ve tehditlerine maruz kalmaktadır. Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı var. Gerekirse teknik kabiliyet ve kapasitesinin arttırılması lazım. Gerekirse personel sayısının takviye edilmesi lazım. Suç işlendikten sonra değil, suç işlenmeden önce siber suçlarla ilgili önemlerin alınması lazım. ‘Discord’ adlı bir uygulama, bu uygulama üzerinden çocuklarımız hedef haline getirilmiş. Elbette ki sadece bir uygulamanın yasaklanması ya da kısıtlanmasıyla siber zorbalığı veya siber suçların önlenmesi mümkün değildir” ifadelerini kullandı. “İnsanlar adaleti adliyelerde değil sosyal medya mecralarında arar hale gelmiştir” Kılıç, sosyal medya üzerinden gelen tepkiler üzerine gelişen hukuk sisteminin terk edilmesi gerektiğini söyleyerek, “Türk hukuk sistemi gelen tepkiler üzerine karar veren bir hukuk sistemi olmaktan acilen çıkmalıdır. Buradan Adalet Bakanımıza çağrıda bulunuyorum. Hakimlerimize, savcılarımıza hangi güvence verilecekse verilsin. Hangi eğitim sağlanacaksa sağlansın. Ama takım elbise kravata iyi hal indirimi olmayacağı gibi gelen tepkiler üzerine kararlarını değiştiren bir hukuk sisteminin varlığı da kabul edilebilir değildir. İnsanlar artık adaleti adliyelerde değil sosyal medya mecralarında arar hale gelmiştir. Ülke olarak bunu hak etmiyoruz” açıklamasında bulundu. “Müslüman ülkelerin liderlerinin acilen seferber olması lazım” Gazze ile başlayan saldırıların Lübnan’a sıçradığını hatırlatan Kılıç, saldırıları kınamanın ve lanetlemenin artık bir anlam ifade etmediğini söyledi. Dünyanın harekete geçmesinin kaçınılmaz olduğunu vurgulayan Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü: “En başında söylemiştik, İsrail’in Gazze’deki terörizmine tepki verilmediği takdirde İsrail devlet terörü siyonist politikalarını gerçekleştirmek üzere komşu ülkelere yayılacak, sonra onların çevresindeki ülkelere bulaşacak. Terörist İsrail’in ve soykırımcı Netanyahu’nun durdurulması Müslüman olsun olmasın bütün dünya liderlerinin boynunun borcudur. Temelde petrolü elinde bulunduran, doğalgazı elinde bulunduran dünyanın su kaynaklarının yarıdan fazlasını elinde bulunduran Müslüman ülkelerin liderlerinin acilen seferber olması lazım. İsrail ile ticaretin başta Türkiye olmak üzere bütün Müslüman ülkeler tarafından kağıt üzerinde ve sözle değil, dolaylı ticaret parametreleri de kontrol edilmek suretiyle bir şekilde durdurulması lazımdır.” “Sineklerle uğraşarak bataklığın kurutulması mümkün değil” Ülke genelinde toplumsal duyarlılığın gelişmesi ve pekişmesi için yapılan her türlü sivil eylemi desteklediklerini aktaran Kılıç, “İstanbul’da son işlenen kız çocuklarına yönelik cinayetler kadın cinayetleri kategorisinden çok farklı bir şey. İşin içerisinde sapkın akımlar var. Toplumda ağır psikopatik vakaların elini kolunu sallayarak dolaşması ve cinayetler işlemesi karşısında cinayetleri kategorize etmenin de bir anlamı kalmamıştır. Her türlü ideolojik ya da siyasal görüşten bağımsız olarak bu meseleyi bir milli mesele olarak ele alıyoruz. Türkiye’de bugün madde bağımlığıyla mücadele meselesi kelimenin tam anlamlıyla milli güvenlik meselesidir. Önümüzdeki Milli Güvenlik Kurulu toplantısının madde bağımlılığıyla mücadele ve uyuşturucu ticaretinin durdurulması konusuyla toplanması yerinde olacaktır. Sineklerle uğraşarak bataklığın kurutulması mümkün değil. Sineklerden kurtulmak için bataklığın tümden kurutulması lazımdır. Uyuşturucu yollarının üzerinde olduğu herkesçe bilinen Türkiye’de uyuşturucu ticareti her türlü engellenmelidir. Türkiye bir geçiş ülkesi olmaktan da kurtulmalıdır, uyuşturucunun pazarı olmaktan da kurtulmalıdır” diye vurguladı.