GÜNDEM - 20 Mayıs 2024 Pazartesi 11:14

MPS hastası kuzenler, ilerleyen yaşlarına rağmen gelişmeyen vücutlarıyla yaşam mücadelesi veriyorlar

A
A
A
MPS hastası kuzenler, ilerleyen yaşlarına rağmen gelişmeyen vücutlarıyla yaşam mücadelesi veriyorlar

Osmaniye’de yaşayan Mümine, Mine ve kuzenleri Muhammed Kayra Kalkan ender görülen Mukopolisakkaridoz (MPS) hastalığı yüzünden yaşam mücadelesi veriyor.


Osmaniye’de yaşayan Ayşe ve Mehmet Kalkan çifti, 25 yaşındaki Mümine ve 21 yaşındaki Mine’nin 5 yaşına geldiklerine yaşıtlarına oranla bedensel gelişimlerinin geri olduklarını fark etti. Kalkan ailesi, kızlarını götürdükleri hastanede evlatlarının 200 bin kişide bir görülen MPS hastası olduğunu öğrendi. MPS hastalığına karşı yaşam mücadeleleri 5 yaşında başlayan kardeşlerin kuzeni olan 16 yaşındaki Muhammed Kayra Kalkan’da da aynı hastalık teşhis edildi. İlerleyen yaşlarına rağmen vücut iskeletleri gelişmeyen 2 kardeş ve 1 kuzen, hayatlarını


Bakanlık tarafından verilen ilaçları yürüsün veya yürümesin bütün MPS hastalarının almasını istediklerini söyleyen baba Mehmet Kalkan, ’İki MPS hastası kızım var, Mümine Kalkan, Mine Kalkan bir de yeğenim Muhammed Kayra Kalkan bunlar üçü de MPS hastası. MPS hastası Mukopolisakkaridoz, 200 binde bir kişide görülen bir hastalıktır. Kemik bozukluğu, iskelet bozukluğu iç organlar büyüyor ama bedenen büyümüyor. Nefes darlığı var, astımı var, yürümede sıkıntı yaşıyorlar, elinden tutmasak zaten yürüme şansı yok. 5 yaşından sonra meydana çıktı rahatsızlıkları tedavisi şu an için yok bu hastalığın sadece hastalığın ileri gitmemesi için, geriye düşmemesi için bu aldığımız ilacı, kullanıyoruz. Yurt dış ilaçlarımız var, Sağlık Bakanlığı’ndan bize Ankara’dan kargoyla evimize kadar geliyor. Şu an için bir tanesi 900 Euro olarak belirlenmiş haftada 20 doz kullanıyoruz. 20 flokum 11 flokum birine kullanıyoruz, 9 flokum birine kullanıyoruz. Rapor alırken yürüme testine giriyoruz, merdivene çıkma testine giriyoruz, salonun testine giriyoruz. Bunları onaylaması zaten bize yurt dış ilaçları da veremiyorlar. Bütün MPS hastalarının bu ilaçlarını yürüsün veya yürümesin, hepsini almasını istiyoruz" dedi.


Hayalinin üniversiteye gidip psikoloji veya öğretmenlik okumak olduğunu söyleyen Mine Kalkan, "MPS hastasıyım, bu hastalıktan dolayı pandemi döneminde kalp rahatsızlığımız, daha öncesinde astığım alerjik rahatsızlıklarımız çıktı. Bazen çok uzun konuşamıyoruz kelimelerimiz yetmiyor. Bazen de nefes alıp verme konusunda sıkıntılarımızı yaşıyoruz. Yürürken birinin desteğiyle yürüyoruz. Yani yanımızda biri olmayınca kendimizi güvende hissetmiyoruz veya her an düşecek gibi oluyoruz. Rapor alırken sürekli bir sıkıntı yaşıyoruz, yürüme testinde biz büyük zorluk yaşıyoruz. Pandemi döneminde liseyi bitirdim, üniversite hayalim vardı oda sağlık sorunlarım nedeniyle sınava giremedim. Bu yüzden de üniversitede okuyamadım sağlıklı olsaydım eğer psikoloji bölümünde okumak isterdim veya öğretmenlik bölümünde okumak isterdim" diye konuştu.


Kuzenleri Mümine, Mine Kalkan gibi Mukopolisakkaridoz (MPS) ile mücadele eden, hastalığın ilerlemesini durduran ilacı yürüyemediği için kullanamayan Muhammed Kayra Kalkan(16), "Şu an açıktan okuyorum, pandemi oldu işte, deprem oldu. Onlardan dolayı sınavlara giremedim. Günümün çoğunu televizyon izleyerek ve telefonda oyun oynayarak geçiriyorum. Onun dışında bir şey yapamıyorum. Küçüklükten beri hayalim beyin cerrahı olmaktı" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Niğde Vali Çelik: "Niğde, muhtemel afetlerde diğer illerden daha güvenli Niğde’de 13 Ekim Uluslararası Afet Risklerinin Azaltılması Günü dolayısıyla İl Afet Risk Azaltma Planı toplantısı düzenlendi. İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Aktaş başkanlığındaki video konferans toplantısının ardından Niğde Valisi Cahit Çelik basın toplantısı düzenledi. Toplantıda Vali Yardımcısı Ahmet Arık, Niğde Belediye Başkan Vekili Muharrem Çifcibaşı, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Ali Nebol, AFAD İl Müdürü Nihal Öner ve ilgili kurum mirleri katıldı. Vali Çelik yaptığı açıklamada Türkiye’nin afetlerin yoğun yaşandığı bir ülke olduğunu ifade ederek risk azaltmanın önemine değindi. Vali Çelik Valilik Toplantı Salonu’nda düzenlediği basın toplantısında; Niğde’nin doğusunda Ecemiş, batısında Tuz Gölü Fay Hattı’nın bulunduğunu ifade ederken kentin diğer illere göre afetler konusunda daha güvenli olduğuna dikkati çekti. Vali Çelik; "6 Şubat’taki depremde ilimiz de etkilendi. Bu depremde 24 ağır hasarlı, 25 de orta hasarlı binamız oldu. Merkezi yönetimin başı olarak bizler ve buradaki yerel idarecilerin bunu bilip ona göre hareket etmesi gerekiyor. Afetlerde bildiğiniz gibi 4 aşama var. Birincisi risk azaltma, ikincisi hazırlık, üçüncüsü müdahale, dördüncüsü ise iyileştirme. Bu dört aşamada birbiriyle bağlantılı. Risk azaltma konusunda ne kadar iyi hazırlığınız olursa, o riski azaltacak ne kadar iyi tedbirler alırsanız, hazırlık aşamanız o kadar kolay olur, müdahaleniz o kadar güçlü olur ve iyileştirme süreciniz de çok daha kısa sürer" dedi. Vatandaşları risk azaltmaya yönelik alınacak tedbirler konusunda duyarlı olmaya ve alınacak kararlara uymaya davet eden Vali Çelik, deprem ülkesi olmamız nedeniyle yapıların kurallarına uygun bir şekilde yapılmasının çok önemli olduğunun altını çizdi.
Antalya Antalya’da feci kaza: Takla atıp tel bariyerleri aşarak karşı yöne geçen aracın, iki araca çarpması sonucu 2 kişi yaralandı Antalya’da sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybettiği otomobil, refüjdeki aydınlatma direğine çarpıp tel barikatları aşarak karşı şeride geçti. Takla atan ve karşı yönden gelen bir aracın üzerine düşen araca, yere düştükten sonra seyir halindeki servis minibüsü çarptı. Araçta bulunan 2 yaralı hastaneye kaldırıldı. Vatandaşlar, tel bariyerlerin yeterli olmadığını, tel yerine çelik bariyer kullanılması gerektiğini dile getirdi. Kaza, saat 15.00 sıralarında Antalya’nın Muratpaşa ilçesi Gazi Bulvarı üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Havalimanı istikametine seyir halindeki sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 07 F 2953 plakalı Opel marka otomobil, sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu refüjde bulunan aydınlatma direğine çarptı. Çarpmanın etkisiyle takla atarak tel bariyerleri aşarak karşı yöne geçen otomobil, bu sırada ters istikametten gelmekte olan Tennur Suluk idaresindeki 35 ACJ 513 plakalı Nissan Qashqai aracın ön kısmına düştü. Asfalta düşen araca bu kez de Ali Yüksel’in kullandığı 01 AUV 161 plakalı tur minibüsü çarptı. Bir süre sürüklenen araç hurdaya dönerken araç içerisinde bulunan iki kişi, kazayı gören diğer araç sürücüleri tarafından bulundukları yerden çıkartıldı. 112 Acil Çağrı Merkezi’ne yapılan ihbarla olay yerine çok sayıda itfaiye, sağlık ve polis ekibi sevk edilirken isimleri öğrenilemeyen 2 yaralı ambulansla hastaneye kaldırıldı. “Havada beyaz bir şeyin uçtuğunu gördüm” Kazaya karışan araç sürücülerinden Tennur Suluk, seyir halindeyken bir anda önüne bir şeyin düştüğünü, sonradan araç olduğunu fark ettiğini belirterek, “Havada sadece beyaz bir şeyin uçtuğunu gördüm. Ardından güm diye bana vurdu. Daha sonra anladım ki üzerimize bir araba düştü. Aracı sağa kırarak refüje çıktık. Ama karşı tarafta sanırım yaralılar var. Ambulans aldı gitti. Çok şükür bende bir şey yok” dedi. Tur minibüsünün şoförü Ali Yüksel ise, “Ben tur minibüsü şoförüyüm. Beyaz araba betona vurunca, bizim önümüze takla attı. Önümdeki araç kenara kaçtı, arkasından da ben geliyordum. Ben de kaza yapan araca çarptım. Takla atan araçta 2 yaralı vardı. Ambulans alıp götürdü” ifadelerini kullandı. Öte yandan kazaya karışan sürücülerden Ali Yüksel’in eşi kazayı haber alarak olay yerine geldi. Eşini ayakta ve sağlıklı gören kadın ve oğlu koşarak Ali Yüksel’e sarıldı. Kaza nedeniyle yol üzerinde uzun araç kuyrukları oluşurken, trafik araçların yoldan kaldırılmasının ardından normale döndü.