ASAYİŞ - 14 Mayıs 2024 Salı 12:22

Doğum gününde kazada ölen hemşirenin ailesi isyan etti

A
A
A
Doğum gününde kazada ölen hemşirenin ailesi isyan etti

Osmaniye’de doğum gününde trafik kazasında hayatını kaybeden 23 yaşındaki hemşire Tuğçe Nur Akıncı’nın ailesi sürücünün adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasına isyan etti.


Osmaniye’de 29 Nisan tarihinde Güney Çevre Yolunda meydana gelen kazada; özel bir sağlık kabininde hemşire olarak görev yapan Tuğçe Nur Akıncı, elektrikli bisikletiyle trafik ışıklarında beklediği sırada arkadan gelen otomobilin çarpmıştı. Çarpmanın etkisiyle metrelerce sürüklenen Akıncı, kaldırıldığı hastanede kurtarılmayarak hayatını kaybetti. Kazanın ardından polis ekipleri tarafından gözaltına alınarak adliyeye sevk edilen otomobil sürücü H.K. çıkarıldığı mahkemece adli kontrol şartı serbest bırakıldı.


"Benim kızım metrelerce yerde sürüklenmiş benim içim yanıyor, ciğerim yanıyor"


Evladının acısıyla içinin yandığını söyleyen baba Sinan Akıncı, "Benim kızım metrelerce yerde sürüklenmiş benim içim yanıyor, ciğerim yanıyor. Ben kafamı bile içeri koyamıyorum dışarı çıkıyorum acaba kızım geri gelir mi diye kapıya bakıyorum. Mezarlığa gidiyorum gece gidiyorum diye çocuklar beni içeriye kilitliyor. Ben bu sıkıntıyı, bu eziyeti, ben hep çocuklarım için çektim. Şanlıurfa’da 7 sülalemi terk ettim çocuklarım için burada kaldım. Ben anlamadım hakimin biri bırakıyor ikinci niye bırakıyor. Bunun bir açıklaması var mı, kendine çocuk olsa ne der, kendi ne yapar.13-14 gündür içim yanıyor, bu adam serbest bırakıldı ben bu adamın tutuklanmasını rica ediyorum" dedi.


"Benim çocuğumun suçu, günahı yok çocuğum sabah kalktı işe gitti ölüm haberi geldi"


Kızlarının ölümüne sebep olan sürücünün serbest bırakılmasını kabul etmediklerini söyleyen anne Tevhide Akıncı, "Benim çocuğumun suçu, günahı yok çocuğum sabah kalktı işe gitti ölüm haberi geldi. Ben bu adamın tutuklamasını istiyorum. Ben davamdan vazgeçmiyorum. Ben çocuğumu toprağa vermişim, kendi geziyor. Bana da yazık kendinin kızı olsa ne der, kendinin çocuğu olsa ne yapar. Serbest bırakıyorsa, kendi kabul ediyorsa ben de kabul ediyorum. Kendi kabul etmiyorsa ben de kabul etmiyorum. Ben bu adamın tutuklamasını istiyorum. Başka çare yok yazık günah bize de yazık. Gecem gündüze döndürdüm, gündüzümü geceye döndürdüm ağlıyorum, sızlıyorum, çarem yok. Allah rızası için çocuğum için ben bu adamın tutuklamasını istiyorum" diye konuştu.


"Somut olayda yaklaşık 110 km’ye yakın bir hızdan bahsediyoruz, ışık ihlalinden bahsediyoruz"


Sürücünün serbest kalmasının ailenin ve toplumun vicdanını yaraladığını söyleyen ailenin avukatı Taner Kanarığ, "Dosyadaki bu mevcut kaza aslında bir kaza değil, burada biz muhtemel kasta adam öldürme olduğunu düşünüyoruz. Yine bunun devamında muhtemel kast değerlendirmeyecekse bile bilinçli taksirle bir şekilde değerlendirme yapması gerektiğini düşünüyoruz. Görüntüleri izleyen her vatandaş burada bunun bir kaza olmadığını açık bir şekilde görebilecektir. Hal böyleyken bilinçli taksirle, muhtemel kastla adam öldürmek mevcutken, normal şartlarda çok rahat bir şekilde tutunabilecek bir insanın bugün dışarıda olmasını kamu vicdanı kabul etmemekte, yargılama camiası olarak biz de bu meseleyi kabul edememekteyiz. Somut olayda yaklaşık 110 km’ye yakın bir hızdan bahsediyoruz, ışık ihlalinden bahsediyoruz. Tüm bunlar mevcutken bu insanın adli kontrol şartıyla serbest kalması ailenin vicdanı nasıl yaralıyorsa toplumun vicdanını da aynı şekilde yaralamakta. Asli tüm kusurları bünyesinde barındırdığı bir dosyada geçici bir süreliğe de olsa cezaevine alınmasıydı. Biz bundan sonraki süreçte hem yargılama sürecinin takipçisi olacağız, ailenin yanında olacağız, ne gerekiyorsa bununla alakalı yaparız. Rahmetli Tuğçe’ye hiçbir şekilde kusur isaf edilmemiş vuran kişiye isaf edilen kusurlar, Karayolları Trafik Kanunu’nun genel hükümlerini ihlal şeklinde 3 ağır kusurla beraber kendisinin asli ve tam kusurlu olduğu raporlarda geçiyor" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Amasya Vali Önder Bakan: Amasya’mızın yarınlarını en doğru şekilde planlamalıyız” Amasya’da İl Afet Risk Azaltma Planı çerçevesinde yapılan çalışmaları değerlendiren Amasya Valisi Önder Bakan, “Bilim ve teknolojinin rehberliğinde Amasya’mızın yarınlarını en doğru şekilde planlamalıyız” dedi. 2021 yılında yürürlüğe giren İl Afet Risk Azaltma Planı sonrası ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile diğer paydaşların da katılımıyla çalıştaylar ve yılda 2 defa olmak üzere izleme değerlendirme toplantıları düzenlendiğini hatırlatıp Türkiye’nin büyük bölümüyle birlikte Amasya’nın da deprem kuşağında yer aldığına dikkat çeken Vali Bakan, “Bu gerçeğin bilincinde olarak başta devletimiz olmak üzere, yerel yönetimlerimiz, sivil toplum kuruluşlarımız ve vatandaşlarımızla ortak akılda buluşarak, bilim ve teknolojinin rehberliğinde Amasya’mızın yarınlarını en doğru şekilde planlamalıyız” diye konuştu. Düzenlenen toplantılar sonucunda Amasya İl Afet Risk Azaltma Planında (İRAP ) 2 amaç, 28 hedef ve 184 adet eylem oluşturulurken 33 kamu kurumunun sorumlu olduğuna değinen Bakan, “İRAP eylemlerimizin içerikleri, Amasya ilimizi etkileyebilecek deprem, taşkın, sel, kaya düşmesi ve heyelan, endüstriyel kazalar ve yangın olaylarını konu almaktadır. İRAP yürürlük tarihinden günümüze kadar geçen süre zarfında eylemlerimizin gerçekleşme durumu yüzde 39 seviyesindedir. İRAP kapsamında İl ve ilçe Belediyelerinin sorumluluk alanı içerisindeki yapı stoku bilgileri de güncel şekilde tutulmaktadır. Yapı stoku bilgilerinin güncel tutulması, kentsel dönüşüm için önlemli bir veri kaynağı niteliğindedir” şeklinde konuştu. Amasya-Suluova-Merzifon karayolu üzerindeki köprü, üst geçit ve benzeri kritik geçiş noktalarının deprem performans değerlendirmelerine göre güçlendirme işlemlerinin de bu süreçte yapıldığına vurgu yapan Önder Bakan, İRAP kapsamında bugüne kadar toplam 34 eylem tamamlanmış olup, diğer eylemlerin tamamlanması noktasındaki çalışmaların İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü’nün koordinesinde devam ettiğini söyledi.
Isparta Cadde ortasında çıkan silahlı kavgayla ilgili 9 kişi gözaltına alındı Isparta Valiliği, iki grup arasında çıkan silahlı kavgayla ilgili 3’ü yabancı uyruklu, 6’sı Türk vatandaşı olmak üzere 9 kişinin gözaltına alındığını açıkladı. Isparta’da dün akşam saatlerinde iki grup arasında çıkan silahlı kavgaya ilişkin Isparta Valiliği’nden açıklama yapıldı. Açıklamada, “7 Ekim 2024 günü Bahçelievler Mahallesi 109 cadde üzerinde daha önceden aralarında husumet olan ve adli süreçleri deva eden iki grup arasında tartışma çıkmıştır. Tartışma sırasında taraflardan biri, araç içerisinden havaya ateş etmiş ve araç olay yerinden hızla uzaklaşmıştır. Olayda herhangi bir yaralanma, mal veya can kaybı yaşanmamıştır. Olayın hemen akabinde emniyet güçleri tarafından müdahale edilmiş ve olayın daha fazla büyümesi önlenmiştir. Bahse konu olayla ilgisi olan, aralarında eğlence mekanı işleten ve çalışanlarının da bulunduğu şüpheli şahıslar gözaltına alınmıştır. Cumhuriyet Başsavcılığı ile koordineli olarak yürütülen soruşturmada 3’ü yabancı uyruklu, 6’sı Türk vatandaşı olmak üzere toplam 9 kişi gözaltına alınmış, 1 yabancı uyruklu şahsın deport işlemleri başlatılmıştır. Ayrıca olayda kullanılan 2 araca gerekli incelemeler yapılmak üzere el konulmuş, işyeri ve ikametlerde gerekli aramalar yapılmıştır. Aramalarda dijital materyaller ve kesici aletler ele geçirilmiştir” denildi.