KÜLTÜR SANAT - 08 Ekim 2024 Salı 15:28

Muğla Büyükşehir Belediyesi Konservatuvarı yeni döneme hazır

A
A
A
Muğla Büyükşehir Belediyesi Konservatuvarı yeni döneme hazır

Muğla’da 2015 yılında Büyükşehir Belediyesi tarafından kurulan, Türk Halk Müziği, Türk Sanat Müziği, Türk Halk Dansları, Tiyatro, Bale ve Çocuk Korosu bölümlerinde öğrenci yetiştiren Büyükşehir Belediyesi konservatuvarı 2024-2025 Eğitim-Öğretim yılı Gazi Mustafa Kemal Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen açılış töreni ile gerçekleşti. Açılış töreninde Türk Halk Müziği Bölümü konseri, Halk Dansları ve Bale Bölümü gösterisi izleyicilerle buluştu.


2015 yılından bugüne 285 mezun veren Muğla Büyükşehir Belediyesi Konservatuvarı 2024-2025 Eğitim-Öğretim yılına Türk Halk Müziği 35, Türk Sanat Müziği 44, Türk Halk Dansları 110, Tiyatro 98, Bale 65, Çocuk Korosu 59, Modern Dans 15 olmak üzere 426 öğrenci ile başladı.


Öğretmen Ensar Esber: “Yeni dönem için çok heyecanlıyız”


Açılış töreni öncesi konuşan Muğla Büyükşehir Belediyesi Konservatuvarı Türk Halk Dansları Bölümü öğretmeni Ensar Esber, “Yeni bir döneme başlıyoruz çok heyecanlıyız. Öğrencilerimiz için bir yaş sınırımız var 9-45 yaş arası. Sınavları kazanan öğrencilerimiz gruplarımıza dahil oluyor. Bu şekilde dönem boyunca eğitimlerimizi sürdürüyoruz.” dedi.


Öğrenci Türkmen: “Baleye giden kızım sayesinde buradaki aileye dahil oldum”


Halk Dansları öğrencisi Ekin Türkmen, “36 yaşındayım bu yıl sınavları kazandım ve yeni dönemde eğitimlere başlayacağım. Bale bölümüne giden konservatuvar öğrencisi kızım sayesinde buradaki aileyi tanıyıp ben de sahne tozundan faydalanmak istedim. Öncesinde halk dansları ile ilgiliydim zaten bu sebeple de bu yıl burada alacağım eğitimler için çok heyecanlıyım.”


Öğrenci Küreci: “Sahnede bulutların üstünde gibi hissediyorum”


Bale Öğrencisi Cemre Küreci, “12 yaşındayım 10 yıldır bale yapıyorum. Annemin anlattığı bir bale hikayesi ile baleye başladım. Sahnede kendimi bulutların üstünde gibi hissediyorum. Hocalarımız da bizlerle çok ilgili. Yeni dönem için de oldukça heyecanlıyım.” şeklinde konuştu.


Veli Kapucu: “Kızımın sahneden olması çok gurur verici”


Veli Nurhayat Kocatürk Kapucu: “Bale yapan kızımı izlemek için geldik. 6 yıldır bale bölümüne devam ediyor. Kızımın ilgisinin olduğunu fark edince özel bir kursla başlamıştık. Kursta aldığı eğitim sayesinde konservatuvar bale bölümü sınavını kazandı. Tabi kızımızın sahnede olması çok gurur verici, tüylerimiz diken diken oluyor. Bu şekilde başarılar elde etmesi ebeveyn olarak bizleri çok mutlu ediyor.”


Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanı Hülya Muratlı: “Sanata ve müziğe adanmış nesiller mezun ettik”


Büyükşehir Belediyesi Konservatuvarı’nın çok büyük bir aile olduğuna değinen Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanı Hülya Muratlı, “Konservatuvarımız Büyükşehir’in kurulmasından sonra kurulan köklü bir kuruluşumuz. 2015 yılında 48 öğrenci ile başlayan Muğla Büyükşehir Belediyesi Konservatuvarımız, bugün 426 öğrenciye kavuşmuş durumda. Sanata ve müziğe adanmış yeni nesiller mezun ettik. Tiyatrodan, baleye, modern danstan çocuk korolarına kadar çok geniş bir yelpazeyi içeriyor. Burada çok büyük bir emek ve adanmışlık var. Büyükşehir Belediyesi’nin böyle işlerinin olması da bizleri ayrıca gururlandırıyor. Bizler de bu tarz çalışmalarda vatandaşlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz.” açıklamalarında bulundu.


Genel Sekreter Yardımcısı Osman Can Yenice: “Sanatçının yanında olacağız”


Açılış töreninde konuşan Genel Sekreter Yardımcısı Osman Can Yenice, “Ulu Önder Atatürk’ün dediği gibi ‘Sanatsız kalmış bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.’ gerçekten sanat önemli. Bu şiarla yola çıkarak Muğla Büyükşehir Belediyesi, sanatçının ve sanatseverlerin yanında olacaktır.” şeklinde konuştu.



Muğla Büyükşehir Belediyesi Konservatuvarı yeni döneme hazır

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kars Kars’ta afet risk azaltma değerlendirme toplantısı yapıldı Vali Ziya Polat’ın başkanlığında Kars İl Afet Risk Azaltma Planı’nın değerlendirildiği İRAP İzleme ve Değerlendirme Komisyonu (İDK) Toplantısı yapıldı. Valilik Toplantı Salonu’nda gerçekleşen toplantı sonrası gazetecilere açıklamalarda bulunan Vali Polat, “2021 yılında hayata geçen İl Afet Azaltma Planı toplantımızı yaptık. Özellikle 2021 sonrası ve bizim burada 13 aylık dönemimizde yapılan çalışmaların ne aşamada olduğunu, meydana gelebilecek afetlere karşı kurum ve kuruluşlarımızın STK’ların ne aşamada olduğunu ortaya koymak, değerlendirmelerde bulunmak için bir araya geldik. İlin afet durumunu ortaya koyan, bu afetler karşısında da kurum ve kuruluşlarımızın yapması gereken acil işleri plan dahilinde takip ediyoruz. Hangi kurumun ne iş yapacağı, hangi aşamada olduğunu yılda iki kez bizim başkanlığımızda onun haricinde İl AFAD Müdürlüğümüzün koordinasyonunda kurum ve kuruluşlarımızla devam ediyor” dedi. Polat, “İlimizde iklim değişikliğinden sonra özellikle aşırı yağışlardan kaynaklanan Allah’a şükür can kaybının olmadığı sel felaketleri oldu, bundan sonra da olacak. DSİ Bölge Müdürlüğü, İl Özel İdaresi, Belediye, diğer kurum ve kuruluşlarımızla dere yataklarına yaptığımız çalışmaları değerlendiriyoruz. Yazın bile Kars’ta iklimin ani değişmesi, yağışların birden yağmasından kaynaklı dere yataklarındaki taşmalar yaşandı, selle karşı karşıya geldik ve bundan sonra da yine geleceğiz. Ayrıca kar yağışı nedeniyle de çığ tehlikesi olan yerler, son 10 yılda meydana gelen afetlerin belli plan çerçevesinde toplanarak nerede olduğunu, nerede olabilir? bunların hepsi plan dahilinde ele alıyoruz. Biz uygulanabilir ve sürdürebilir plan istiyoruz, onun için hayali planlar yapmayalım, sahada da uygulanabilir, gerçekçi, sadece plan yapmak için değil bu ilin afetlerine karşı önceden hazır olmak, afet olduğunda da milletimizin bizden beklediği kriz anını en kısa sürede çözmemizdir. Bu planları yarın afet anında krizi çözmek için önümüze koyacağız. Kriz anını en kısa sürede çözmek için de alınacak tedbirlerle ilgili değerlendirmelerde bulunduk” diye konuştu. Vali Polat, planların ayrıca tatbikatını da yapılacaklarını sözlerine ekledi. Toplantı yapılan değerlendirmelerin ardından sona erdi.
İstanbul Sivaslılar, İstanbul Kağıthane’de buluşuyor İstanbul’da geleneksel hale gelen Sivas Tanıtım Günleri’nin 15’incisi, bu yıl 11-13 Ekim tarihleri arasında Kağıthane Hasbahçe’de gerçekleştirilecek. Her yıl büyük ilgi gören etkinlik, bu kez İstanbul’un farklı noktalarında değil, Hasbahçe’de düzenlenerek ziyaretçilerine Sivas’ın eşsiz kültürünü bir kez daha tanıtacak. Sivas Platformu ve İstanbul Sivas Konfederasyonu’nun ortaklaşa organize ettiği kültürel etkinlik, Sivas Valiliği başta olmak üzere, birçok kamu kurum ve kuruluşu, ilçe belediyeleri ve Avrupa Sivaslılar Birliği gibi sivil toplum örgütlerinin katılımıyla gerçekleştirilecek. 11-13 Ekim tarihleri arasında gerçekleştirilecek etkinlik çerçevesinde Sivas’ın yöresel tatlarından el sanatlarına, kültürel etkinliklerden tarihi tanıtımlara kadar geniş bir yelpaze İstanbul’a taşınacak. İstanbul’da yaşayan Sivaslılar başta olmak üzere her yıl yüzbinlerce kişinin takip ettiği tanıtım günleri, Sivas’ın kültürel mirasını ve yerel lezzetlerini bir araya getirerek hem İstanbul trafiğine hem de katılımcıların heyecanına damga vuruyor. Önceki yıllarda farklı bölgelerde düzenlenen etkinlikler İstanbul trafiğini kilitleyecek kadar yoğun ilgi görmüştü. Önceki yıllarda görülen ilginin bu yıl da Hasbahçe’de benzer bir yoğunluğun yaşanacağının habercisi olduğu belirtildi. Öte yandan, Sivas Platformu ve İstanbul Sivas Konfederasyonu Başkanı, aynı zamanda İstanbul Milletvekili olan İsmail Erdem, tüm hemşehrilerini ve İstanbulluları Sivas’ın güzelliklerini Kağıthane Hasbahçe’de yaşamaya davet etti.
İstanbul Esenyurt Belediye Meclisi’nin Ekim ayı toplantısı gerçekleşti Esenyurt Belediye Meclisi’nin Ekim ayı birinci oturumu, Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer başkanlığında yapıldı. Kendisine yönelik yapılan eleştirilere yanıt veren Özer, “İddia ediyorum bizim yaptığımız çalışmaları yapan bir belediye daha yok" ifadelerini kullandı. Esenyurt Belediyesi’nin 2024 yılı Ekim ayı Meclis toplantısının birinci oturumu Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer başkanlığında yapıldı. Belediye binasında bulunan Meclis salonunda gerçekleşen toplantıya; Meclis üyeleri, Başkan yardımcıları, STK temsilcileri ile birim müdürleri katıldı. Kendisine yönelik yapılan eleştirilere yanıt veren Özer, "Bir kent bilimci olarak yüreğim yanıyor. Maalesef toplanma alanları bile inşaat yığınlarına feda edilmiş durumda” ifadelerini kullandı. Eğitim alanında yaşanan sorunlara da değinen Özer “Çocuklarımız maalesef 50-60 kişilik sınıflarda okuyorlar. Bunlar bizim çocuklarımız, sizin çocuklarınız. Ben bunu bir eğitmen olarak söylüyorum 60 kişilik sınıfta okuyan çocuklardan bir şey beklemeyin. Yazıktır, günahtır” açıklamasında bulundu. Toplantı sonrası 11 gündem maddesi karara bağlanırken Bağlarçeşme Mahallesi’nin isminin Merkez Mahallesi olarak değiştirilmesi ise gündem dışı bir konu olarak onaylandı. “Belediyenin Kasasından 1 Lira Harcanmadı” Yaptığı konuşmada, 9 günlük süreçte yaklaşık 450 bin kişinin katıldığı Kardeş Kültürler Festivali’nde belediyenin kasasından 1 lira para harcanmadığını belirten Başkan Özer şunları söyledi: “Kardeş Kültürler Festivali dokuz gün boyunca günde yaklaşık 50 bin kişinin konserlerde dahil katılım sağladığı bir program oldu. Yani 450 bin kişinin işin içinde olduğu bir festival. Bu büyük bir olay. Peki, ne yaptık biz burada? Kardeş kültürleri bir araya getirdik. Doğulusu, batılısı, kuzeylisi, güneylisi, 46 tane il derneği katılım sağladı. 81 ilimizin orada kendi kültürlerini inşa ve ifşa etmeleri için çalışma yaptık. Ben iyi bir şey yaptığınızı düşünüyorum. Bu program için biz kimseyle bir ihale falan yapmış değiliz. Şimdi buradan ilan ediyorum bu program için de belediyenin kasasından 1 lira ödemiş değiliz. Biz burada belediye olarak programın güvenliğini, temizliğini ve kontrolünü sağladık. Yani stantlar il derneklerine verildi. Ben kapanış konuşmamda başta Başkan olmak üzere kırk altı tane başkanımıza da teşekkür ettim. Bu festivalle bugüne kadar bu kardeşleşmenin, herkesin kendi dilinde türkülerini söylemesinin, herkesin kendi horonlarını, halaylarını oynamasının, kimseye bir zararının olmadığını, bunun bilakis bir zenginlik olduğunu bütün dünyaya, el âleme gösterdim. Bunu İstanbul’a da Türkiye’de göstermek istedik. Çünkü Esenyurt bu anlamda Türkiye’nin özellikli bir ilçesi. Siz bununla ilgili bir şey ima etmek istiyorsanız, onu çıkartıp açık açık söyleyin. Biz böyle yanlış işlerin içinde olmadık, bundan sonra da olmayız. İl derneklerinin festivalde kendi gastronomilerini teşhir edebilmeleri için hazırlanan stantları ise hangi il derneklerine verdin, niye verdin gibi böyle bir işin içine girmedik, onlara güveniyoruz. İl derneklerimiz iyi ki varlar. Festival boyunca emeği geçen herkese de teşekkür ediyorum.” Özer, “48 adet caddeyi 37 bin 750 ton asfaltla buluşturmuşuz. Yine Esenyurt Belediyesi tarafından 21 bin 900 ton yama yapıldı. İBB’nin de 9 adet caddede 27 bin 141 ton bir katkısı olmuş. Onların yaptığı yama da 6 bin 822 ton. Caddeleri boydan boya yaptığınız gibi birçok noktada, benim okuduğum bilgiye göre 8 bin noktada yana yapmışız. Bu bir lütufla değil, bizim işimiz, bizim görevimiz. Aş evini açtık. Daha da açıyoruz. 2 tane mahallede de yemek dağıtım noktalarını açtık. Altı tane daha açmayı planlıyoruz. Üç çeşit yemeği ücretsiz olarak ikram ediyoruz vatandaşlara. 2 tane İBB 2 tane de Esenyurt Belediyesi olmak üzere 4 adet kent lokantası açmayı planlıyoruz” ifadelerini kullandı. “Bir Kent Bilimci Olarak Yüreğim Yanıyor” Deprem konusunda da çalışmalarının devam ettiğini ifade eden Özer, “Deprem konusunda da çalışmalarımız devam ediyor. Hem Kiptaş’ta çalışıyoruz hem de burada iki tane çalıştay yaptık. Japon uzmanlar da geldi. Zaten herkes biliyor gelinen noktayı. Gerçekten toplanma alanları bile inşaat yığınlarına feda edilmiş maalesef. Ve bunu görünce bir kent bilimci olarak yüreğim yanıyor. Evet, iki değil, üç tane park yaptık ve bunları sıfırdan yaptık. Bunları da artık arsalarla yaptık. Şimdi on bir tane daha park yapıyoruz. Bunlar bizim gönlümüze göre parklar değil ama zaten gönlümüze göre park yapacak yer de yok. 100 bin metrekarelik bir park yapıyoruz, o da Botaş boru hattının üzerinde. Yüz bin metrekare daha yapacağız. Burayı halkımıza yürüyüş yolları, dinleneceği yerler şeklinde çoluk çocuğuyla gelip hava alabileceği yer haline getirmeyi planlıyoruz. Ve yakın bir tarihte de bunların açılışlarını yapacağız”dedi. “Halkın İtirazına Saygı Göstereceğim” Özer konuşmasının devamında, “Göreve geldiğimizde gerçekten çöp dağlarıyla karşı karşıyaydık. Ben en çok da bunun üzerinde durdum. Gün oldu 3-4 defa buraları ziyaret ettim, şantiyeye gittim. Çünkü bu iş asfalta, parka, bahçeye benzemez. Şimdi yeni araçlar aldık. Ne olursa olsun bu şehrin temiz olması için ben elimden gelen her çabayı sarf ediyorum. Çöp toplama alanını ben özellikle Atatürk Mahallesi’nde yapın diye özellikle bir talimat vermedim. Arkadaşlarım uygun yer olarak da Atatürk Mahallesi’ni gösterdiler. Hatta Atatürk Mahallesi’ni de çalışma için Kent Konseyi halkı bilgilendirme toplantıları da yaptı. Ama nihayetinde gittiğimde binlerce vatandaşımız toplamıştı. Mahalleli biz burayı istemiyoruz dediler. Bir karar vermem gerekiyordu. Bütün bu isyana rağmen, itiraza rağmen, evet biz buraya yapacağız, halkı hiçe sayacağız diyecektim ya da halkın bu itirazına saygı göstereceğiz. Ben de arkadaşlarıma o zaman bu şantiyeyi burada yapmayacağız dedim, başka bir yer bulduk. Halkın itirazını dinlemediğiniz zaman meşruiyetiniz zayıflar. Bu genel iktidarın içinde böyledir yerel iktidarın içinde böyledir. Onun için halkı dinlemek gerekir diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı. Eğitimle ilgili konuşan başkan Özer, “Lise Kampüsü konusuna gelince; Esenyurt’un yaşadığı en büyük iki eksiklikten biri eğitimdir. Ama biz eğitime, milli eğitimin işidir diyerek arkamızı dönmedik. 16 tane büyük okulu, gece gündüz demeden gittik, baştan sona kadar yeniledik. Hatta bir gün telefonum çaldı Eski Milli Eğitim Bakanı arıyordu. Hocam, çok teşekkür ediyorum. Benim adımın verildiği okulu onarıp yenilediniz. Hüseyin Çelik İsterseniz kendiniz de arar görüşürsünüz. Binlerce, on binlerce öğrencimize çanta dağıttık. Kırtasiye malzemesi dağıttık. Ya bunlar Milli Eğitim Bakanlığının işidir demedik. Biz bundan sonraki süreçte de kardeşlerimize yardımlarımızı devam ettireceğiz. Yine eğitimle ilgili kurslar veriyoruz. Sadece bu yıl 865 öğrencimiz tıp fakültesi, hukuk fakültesi gibi bölümleri kazandı. Bugüne kadar 4 bine yakın iş arayan vatandaşı iş sahibi yaptık. Sosyal belediyeciliğin gereğini yapıyoruz. Marifet iltifata tabiidir. 39 belediye içinde bizim hizmette birinci olduğumuzu her belediye başkanı, her meclis üyesi söylüyor. Evet, iddia ediyoruz. Bu yaptığımız hizmetleri hiçbir belediye yapmamıştır. Yapan varsa daha iyisini söylesin. Ancak bütün bunlara rağmen hâlâ okullaşma anlamında Esenyurt’un büyük bir eğitim ihtiyacı var. Çocuklarımız 50-60 kişilik sınıflarda okuyorlar. Bunlar bizim çocuklarımız, sizin çocuklarınız. Ben bunu bir eğitmen olarak söyleyeyim. 60 kişilik sınıfta okuyan çocuklardan bir şey beklemeyin. Yazıktır, günahtır. Dolayısıyla bizim çocuklarımız bizim geleceğimizdir. Onlara gereken önemini gösteriyoruz. Bundan sonra da göstereceğiz” dedi.
İzmir Vali Elban’dan İzmir için korkutan yapı stoku açıklaması İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban, kentteki yapı stokuyla ilgili korkutan açıklamalarda bulunarak, “Şehrimizde mevcut yapı stoku, maalesef 30 Ekim 2020’de yaşadığımız deprem veya ondan birkaç derece daha büyüklükte bir depremde yıkıcı sonuçlara yol açabilir” dedi. İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban, 13 Ekim Dünya Afet Risklerinin Azaltılması Günü kapsamında, afetlere hazırlık süreciyle ilgili kentteki son durumu paylaştı. İl Afet Risk Azaltma Planı (İRAP) İzleme ve Değerlendirme Komisyonu üyeleriyle birlikte yapılan basın toplantısı, Valilik Toplantı Salonunda gerçekleştirildi. Vali Elban, İzmir için İçişleri Bakanlığının genelgesine uygun olarak İl Afet Risk Azaltma Planı (İRAP) hazırlandığını ve yürürlüğe konduğunu söyledi. Elban, “İlimizde hazırlanan İRAP’ta şu ana başlıklar yer alıyor; deprem ve tsunami, kütle hareketleri; yani heyelan, kaya düşmesi ve çığ, taşkın, sel, su baskını, endüstriyel tesis kazaları; yani kimyasal, biyolojik, radyolojik ve nükleer olaylar, yangın, orman yangınları ve kentsel yangınlar, meteorolojik ve iklim değişikliğinden kaynaklanan afetler, tıbbi jeolojik afetler ve son olarak da bulaşıcı ve salgın hastalıklar olarak belirledik. 1 Şubat 2024 tarihinde de valiliğimizce ilimizdeki İl Afet Risk Azaltma Planı yürürlüğe girmiş durumda. Bu planda bir amacımız var; bu amaç çerçevesinde de 23 hedef ve 218 eylem belirledik. Unutmayalım; afetleri önlemeye yönelik olarak, afet öncesinde harcanan her 1 liralık kaynak bizleri afete maruz kaldığımızda 7 ila 10 liralık zarardan kurtarmaktadır” dedi. "Yoğun bakım kapasitemiz ihtiyacımızı karşılayacak nitelikte, hatta üzerinde" İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban, İzmir’de muhtemel bir depremde, hastanelerin yoğun bakım servislerinin ihtiyacı karşılayabilecek nitelikte olduğunu söyledi. Vali Elban, “Şehir hastanesinin devreye girmesiyle birlikte, ilimizdeki gerek normal hastalarla ilgili yatak kapasitemiz hem de yoğun bakım kapasitemiz, ihtiyacımızı karşılayacak nitelikte, hatta üzerinde diyebiliriz. Afetlerle ilgili de elbette bu konuda çalışmalarımız var; ancak şu an için bizim açımızdan büyük bir sıkıntı ve risk gözükmüyor” ifadelerine yer verdi. Yapı stoku açıklaması: "Daha büyüklükte bir depremde yıkıcı sonuçlara yol açabilir" Vali Elban, İzmir’deki yapı stokuna ilişkin korkutan açıklamalarda bulundu. İzmir Valisi şunları söyledi: “Depremsellik konusunda fayların durumunu biliyoruz; ancak ne zaman, ne büyüklükte bir deprem üreteceği konusunda kimsenin kesin bir bilgisi yok. Bu planlar ve diğer yaptığımız çalışmalarla, biz bir afet olması durumunda ona yönelik hazırlıklarımızı devam ettiriyoruz. Depreme hazırlık çok yönlü çalışmayı gerektiriyor ve birçok kurum kuruluşun bu konuda el birliğiyle çalışması gerekiyor. Şehrimizde görüyorsunuz mevcut yapı stoku, maalesef 30 Ekim 2020’de yaşadığımız deprem veya ondan birkaç derece daha büyüklükte bir depremde yıkıcı sonuçlara yol açabilir.”
Gümüşhane Gümüşhane’de İRAP toplantısı gerçekleştirildi Gümüşhane Valisi Aydın Baruş "13 Ekim Uluslararası Afet Risklerinin Azaltılması Günü" dolayısıyla düzenlenen İl Afet Risk Azaltma Planı (İRAP) Değerlendirme Toplantısı’nın ardından yapılacak çalışmalarla ilgili bilgiler verdi. Gümüşhane Valiliği Toplantı Salonunda Gümüşhane Valisi Aydın Baruş başkanlığında gerçekleştirilen toplantıda Gümüşhane’nin afetlere hazırlık noktasında genel durumu ve afetlere hazırlık açısından il afet risk azaltma planı çerçevesinde alınması gereken tedbirlere ilişkin değerlendirme yapıldı. İl afet risk azaltma planlarının risk alanlarının tespiti, kurumsal sorumlulukların belirlenmesi ve vatandaşlarda afetlere hazırlık bilinci oluşturulması noktasında önemine vurgu yapan Vali Baruş, ayrıca afet olmadan önce öngörülen tedbirlerin hayata geçirilmesi, afet sırasında alınacak önlemlerin belirlenmesi ve afet sonrasında yapılacak kurtarma müdahale çalışmaları ile iyileştirme önlemlerinin planlanması bakımından da son derece önem taşıdığını dile getirdi. Afetlere hazırlığın hem can kaybı hem de can, mal ve milli servet kaybının önlenebilmesi açısından büyük önem arz ettiğini ifade eden Gümüşhane Valisi Aydın Baruş, “İlimizin bir kısmı birinci derece deprem riski altında, bir kısmı da üçüncü derece deprem riski altında olarak niteleyebiliriz. Ama neticede diğer illerde de bu deprem olayının meydana gelmesi sadece o deprem meydana gelen illeri değil, Türkiye’nin genelini etkilemekte ki bunun en bariz örneğini 6 Şubat depremlerinde gördük. Yine 1999 yılında meydana gelen Kocaeli, Düzce depremlerinde gördük. Onun için depreme karşı hazırlık çalışmaları büyük önem taşıyor. Diğer taraftan özellikle Karadeniz bölgesinin karşı karşıya bulunduğu su baskını, sel, taşkın su, kütle hareketleri dediğimiz heyelan kaya düşmesi gibi yeryüzü hareketleri, diğer taraftan ülkemizin özellikle sıcak bölgelerini etkileyen ve yazın gündeme gelen orman yangınları, yine yerleşimlerin sık olduğu yerlerde, ahşap olduğu yerlerde meydana gelen yerleşim yeri yangınları, bu genel afetler olarak zikredebileceğimiz olaylardır. Bu açıdan afetlere hazırlıklı olunması, can kaybının, mal kaybının ve milli servet kaybının önlenmesi açısından son derece önemli olduğunu ifade ediyoruz” dedi. “Afet riski taşıyan alanlarda kesinlikle yapı yapımına izin verilmemeli” Gümüşhane’de özellikle heyelan ve kaya düşmesi gibi afet riski taşıyan alanlarda yapılaşmaya izin verilmemesi gerektiğinin altını çizen Gümüşhane Valisi Aydın Baruş, “Özellikle ilimizde hassasiyet taşıyan kütle hareketleri yani heyelan, kaya düşmesi gibi hareketler, su baskını, sel gibi afetler konusunda son derece duyarlı olmalıyız. Kesinlikle dere yataklarına, dere yatakları yakınına kaya düşmesi olabilecek alanlara, heyelan hareketleri olabilecek alanlara ki bu alanlar zaten İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğümüz tarafından yapılan çalışmalarla afete karşı riskli bölge olarak ilan ediliyor. Buralarda kesinlikle yapılaşma yapılmaması gerekiyor. Daha önce afet yaşayıp da kendisine devlet tarafından hak sahipliği olarak konut verilmiş vatandaşlarımızın afet bölgesindeki konutlarını kesinlikle boşaltmaları, yıkıma hazır hale getirmeleri son derece önemli. Bunlarla ilgili tedbirleri de uygulamakta kararlıyız. Yani bu konutlarda oturulmaması gerekiyor. Çünkü yarın bir afet olduğundaki bir afetlerin, biz afetlerin ne zaman olacağını öngörmemiz mümkün değil. Her an olma tehlikesi var. Bunların olması durumunda da üzücü can kayıplarını ve mal kayıplarını yaşamak zorunda kalıyoruz. Bu konudaki duyarlılığımızı muhafaza edelim. Yine depreme hazırlık konusunda sağlam yapılar yapılması, zemin etütlerinin yapılması konusunda vatandaşlarımızın duyarlı olması lazım. Özellikle yeni yerleşime açılacak alanlarda İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğümüzün değerlendirme raporları ilgili idarelere gönderiliyor ama imarlı alanlarda dahi yapı yapılırken bu zemin etütlerinin son derece önem taşıdığını özellikle belirtmek istiyorum. Özellikle depreme hassasiyet taşıyan bölgelerimizde ve kaya düşmesi muhtemel olan yerlerde kesinlikle yapı yapılmaması, risk alanı ilan edilen bölgelerde kesinlikle böyle yapıların yapılmaması bu konuda da belediyelerimiz ve muhtarlıklarımızın konuyu yakından takip etmelerini özellikle istirham ediyorum” ifadelerini kullandı.