EĞİTİM - 21 Şubat 2020 Cuma 11:56

Mektebim Koleji Manisa Kampüsü yoluna MER Koleji olarak devam edecek

A
A
A
Mektebim Koleji Manisa Kampüsü yoluna MER Koleji olarak devam edecek

2018-2019 eğitim öğretim yılında iş ortaklığı (Franchise) sözleşmesi imzalayarak Mektebim Koleji(Mektebim Eğitim Kurumları TİC.

2018-2019 eğitim öğretim yılında iş ortaklığı (Franchise) sözleşmesi imzalayarak Mektebim Koleji(Mektebim Eğitim Kurumları TİC. A.Ş) çatısı altında eğitim yolculuğuna başlayan Manisa Kampüsü, Mart 2020 itibariyle faaliyetlerine MER Koleji (EMS Group) olarak yoluna devam edecek.


MER (Modern Eğitimin Rotası) Koleji Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Emre Mermer isim değişikliğini yayımladığı bir duyuru ile kamuoyuyla paylaşarak bundan sonraki hedeflerinin önce Manisa’da ardından da tüm Türkiye’de MER Koleji olarak büyüyerek devam etmek olduğunu belirtti.


MER Koleji Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Emre Mermer imzasıyla yayımlanan duyuruda, “2018-2019 eğitim öğretim yılında iş ortaklığı (Franchise) sözleşmesi imzalayarak Mektebim Koleji (Mektebim Eğitim Kurumları Tic. A.Ş) çatısı altında eğitim yolculuğuna başlayan Manisa Kampüsü, Mart 2020 itibariyle faaliyetlerine MER Koleji (EMS Group) olarak devam edecektir. Manisa Kampüsü için inanarak ve severek yürütülen bu iş birliği, Mektebim Koleji (Mektebim Eğitim Kurumları Tic. A.Ş.) ve MER koleji (EMS Group) Yönetim Kurulu üyelerinin oy birliğiyle alınan karar ile sona erdirilmiş ve kampüs faaliyetlerine MER Koleji Manisa Kampüsü olarak devam etme kararı alınmıştır. Manisa ve ardından tüm Türkiye’de büyümek hedefiyle yeni eğitim hayatına başlayacak olan MER Koleji, modern eğitimin rotası olmak, vatanını, milletini, bayrağını seven, geleceğin liderlerini yetiştirmek, 21. yüzyılın gereklilikleri doğrultusunda önce değişime ayak uyduracak, sonra değişimi gerçekleştirecek, hızla yenilenen, yorumlayan, düşünen, üreten, sorgulayan, duyarlı, farkındalığı gelişmiş, problem çözebilen, çok bilgi yüklenmiş değil, çok beceri edinmiş bireyler yetiştirmeyi amaç edinmektedir. Kendi binasında başta kurucu temsilcisi-Kampüs Müdürü Mehmet Kanca olmak üzere güçlü akademik kadrosuyla yoluna devam edecek olan MER Koleji olarak, açıldığı günden bugüne bizlere isim haklarını vererek eğitim öğretim faaliyetlerine ciddi katkı sağlayan Mektebim Koleji’ne teşekkür ediyor, şükranlarımızı sunuyoruz. Mektebim Koleji markasından MER Koleji markasına devredilen eğitim sürecinin öğrencilerimize, velilerimize ve Manisa’nın eğitim dünyasına hayırlı uğurlu olmasını dileriz.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Yumaklı: "Dişimizle tırnağımızla bir yere getirmiş olduğumuz, hakikaten çok emek sarf edilmiş bir takım şeyleri bunlara kurban etmemeliyiz" Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı "Bab-ı Ali Toplantıları-Büyüyen Küresel Gıda Sorunu ve Türk Tarım Sektörünün Konumu, Geleceği" konulu toplantıda konuştu. Bakan Yumaklı, Ana muhalefetin boykot çağrılarına karşı ekonomimizin önü ardı hiç düşünülmeden bu tür şeylere kurban edilmesinin doğru olmadığını ifade etti. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, "Bab-ı Ali Toplantıları - Büyüyen Küresel Gıda Sorunu ve Türk Tarım Sektörünün Konumu, Geleceği" Toplantısına katıldı. Beşiktaş’ta bir otelde düzenlenen toplantıda konuşan Bakan Yumaklı, "Tarım sektörü milli güvenlik kadar, savunma sanayi kadar önemli. Ülkelerin stratejik bakışlarında ilk üçün içerisinde mutlaka yer alan bir sektör olarak konuşulur. Küresel iklimin en büyük etkisi de yine bu son derece stratejik olan sektöre gelmiş durumda. "Büyüyen Küresel Gıda Sorunu ve Türk Tarım Sektörünün Konumu, Geleceği". Burada bir görüş alış verişinde bulunacağız. Tarım ve orman sektörü, gıda arzı ve güvenliğine sağladığı katkının yanı sıra bütün sanayiler içinde bir girdi teminini ifade eder. Dolayısıyla hem kırsal kalkınmada olan etkisi hem oluşturduğu istihdamla da modası asla geçmeyecek stratejik bir sektördür. Dünyada kırılma dönemlerine baktığımızda her zaman bir takım zorlukların sıkıntıların gerçekleştiğini görüyoruz. Her gün yeni bir gündemle uyanıyoruz. Gün içinde gündemimiz defalarca değişebiliyor. Hele ki son günlerde bunun örneğini çok yakında görüyoruz. Böyle dönemde kendimizi tarımsal üretimde, gıda-arz güvenliğinde güçlü tutmak zorundayız. Öncelikle bunun altını kuvvetlice çizmek istiyorum." dedi. "Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği gibi ’Ambarın anahtarı kimdeyse güç ondadır’ prensibince hareket ediyoruz." diyen Yumaklı, "Birleşmiş Milletlerin (BM) yayınladığı bir rapora göre 2050 yılında yüzde 65’le yüzde 70 daha fazla gıda üretmemiz gerektiğini söylüyorlar. Bu nedenle bizim önümüzde kıldan ince kılıçtan keskin bir yol var. Biz bakanlık olarak bütün bunlardan sorumluyuz. Biz bütün bu kapsamda bakanlık olarak toplamda 165 bin arkadaşımızla beraber öncelikle ülkemizin gıda-arz güvenliğinin gerektirdiği hususları yerine getiriyoruz. Daha sonrada bizlerin ürettiklerine ihtiyacı olan bu ülkelerin de ihtiyacını gideriyoruz." dedi. 2024 yılı sonu itibariyle de 32,6 milyar dolarlık bir tarım ürün ihracatının söz konusu olduğunu söyleyen Bakan Yumaklı, "Çiftçiyi korumak ve tüketiciyi korumak’ bugün için bizim parolamız bu. Tarımsal destekler var. Ar-ge var. Sulamada çok ciddi yatırımlar halen yapılmaya devam ediyor. Bugün ülkemiz tarımsal hasılada Avrupa’da birinci, dünyada ilk 10 ülke arasında. 186 ülkeye 2 binin üzerinde tarım ve gıda ürünü ihraç ediyoruz. 2024 yılı sonu itibariyle de 32,6 milyar dolarlık bir tarım ürün ihracatımız söz konusu. Bu ihracatta katkısı olan çiftçisinden sanayicisine kadar, sektörün tüm paydaşlarına teşekkür etmek istiyorum." Önümüzdeki dönemde 5 ana temel üzerine tarımsal üretimin oturtulduğunu kaydeden Yumaklı, "Birincisi yapmış olduğumuz üretimin sürdürülebilir olması gerekir. Sürdürülebilir üretimin verimli olması gerekir. Sürdürülebilir ve verimli tarımsal üretimin elde ettiği çıktıların kalitesi olması gerekir. Bütün bunların kayıt altına alınması gerekir ki en çok mücadele verdiğimiz alanlardan bir tanesi ve son madde ise bütün bunlardan elde edilen gelirin tarım sektörüne yatırım olarak geri dönmesi. Bu 5 eksen etrafında şekillendirdik. Bu kapsamda son 2 yılda özellikle hayata geçirmek için mücadele ettiğimiz tarımsal üretim planlamasını 2024 yılı itibariyle hayata geçirdik. Yani şuanda bizim hasat edeceğimiz ürünler tarımsal üretim planlamasının ilk meyveleri olacak bu sene. Türkiye’nin kendi ürünlerini üreten ve katma değerli hale getirerek bunları pazarladığı bir ülke olması bizim açımızdan son derece önemli. Başka önemli bir konu ise tarımsal üretimin teknolojik ihtiyacı. 2025 yılını tarımsal teknoloji konusunda çok daha farklı bir perspektifi getirmek üzere projeler oluşturmaya ayırdık." dedi. Ana muhalefetin boykot çağrılarına ekonominin kurban edilmemesi gerektiğine işaret eden Yumaklı, "Ekonomimizin bu anlamda hakikaten hiç önü ardı düşünülmeden bu tür şeylere kurban edilmesinin doğru olmadığını bir kez daha kuvvetlice ifade etmek istiyorum. Dişimizle tırnağımızla bir yere getirmiş olduğumuz, hakikaten çok emek sarf edilmiş bir takım şeyleri bunlara kurban etmemeliyiz. Başka bir şeyi konuşuyoruz. Sizin ülkenizde gıda arz güvenliğiyle ilgili bir sorun olduğunda, bütün dinamiklerinizi ya da avantajlarınızı kaybettiğinizde ’bu ülkede işte bir siyasi görüş daha az etkilenecek öbürü hiç etkilenmeyecek’ diye bir şey yok. Herkes aynı şekilde etkilenecek. Dolayısıyla şapkamızı önümüze alıp düşünmemiz gerekir." dedi.