SPOR - 14 Ekim 2024 Pazartesi 09:17

TOSFED Micro Destek Kupası’nı kazanan minik Zayn’ın hedefi İngiltere

A
A
A
TOSFED Micro Destek Kupası’nı kazanan minik Zayn’ın hedefi İngiltere

KOCAELİ (İHA) – MOTUL 2024 Türkiye Karting Şampiyonası’nın 5. Ayak Yarışları’nda TOSFED Micro Destek Kupası’nı kazanan TMF Milli Takımlar Kaptanı Kenan Sofuoğlu’nun 5 yaşındaki oğlu Zayn Sofuoğlu’nun hedefi İngiltere’de düzenlenecek olan yarışlarda şampiyonluk kazanmak.


MOTUL 2024 Türkiye Karting Şampiyonası’nın 5. ayak yarışları başarıyla tamamlandı. Kocaeli’nin Körfez ilçesi TOSFED yarış pistinde düzenlenen yarışlarda, Borusan Otomotiv Motorsport (BOM) Karting Takımı adına katılan 5 yaşındaki oğlu Zayn Sofuoğlu, yaşadığı talihsiz kaza neticesinde yarışı ikinci sırada tamamladı. 5 ayrı kategoride 60 sporcunun mücadele ettiği yarışların genel klasmanda aldığı dereceler neticesinde minik Zayn, kendi kategorisindeki yarışların 5. ayağında TOSFED Micro Destek Kupası’nın sahibi oldu. Hedefini belirten minik Zayn, İngiltere’de düzenlenecek yarışlarda şampiyonluk kazanmak olduğunu söyledi. TOSFED Micro Destek Kupası’nı kazanan minik Zayn’ın babası TMF Milli Takımlar Kaptanı Kenan Sofuoğlu, “Son yarışta bir kaza yaşadık ve en son sıraya kadar geriledi ama pes etmedi oradan gelerek 2’nciliği aldı. Zaten son yarışta ilk dörde girmesi yeterli oluyordu, genel klasman birinciliğini ilan ediyordu. Bugün ilk kez dört tekerde genel klasman birinciliğine ulaştı. Geçen hafta Türkiye Motosiklet Şampiyonası’nda şampiyon olmuştu, bugün kartingte oldu. Çok çalışıyoruz ve emek veriyoruz. Bu şekilde de karşılığını almak bizi mutlu ediyor. Türkiye şampiyonlarına böyle ilgi yoktu ve Zayn ile beraber artık insanları, motor sporlarını izlemeye gelmesine vesile oluyoruz. Bu bizi çok mutlu ediyor. Allah nasip ederse Borusan Otomotiv Motorsport takımıyla da önümüzdeki yıl için planlarımızı yaptık, Zayn’ı İngiltere’de yarıştırmaya başlayacağız. İnşallah, güzel bir alt yapıyla Formula 1’e hazırlamak istiyoruz. 12. ay itibariyle antrenmanlara başlıyoruz, İnşallah oradan da şampiyonluklarla geleceğiz. Borusan Otomotiv Motorsport takım yöneticilerine ve teknik ekibine de her zaman yanımızda oldukları için çok teşekkür ediyorum” dedi.



Murat Can Eğilmez: “TOSFED Micro Destek Kategori birincisi oldu”


Takım Yöneticisi Murat Can Eğilmez, “2024 Türkiye Karting Şampiyonası aslında 7 ayak ve 21 yarıştan oluşuyor. Ama Zayn’ın katıldığı kategori TOSFED’in desteklediği Micro Destek Kategorisi olarak geçiyor. 5 ayaktan oluşuyor, bugün sonuna geldik. Zayn ilk başladığında burası onun için yeni bir pistti, öncesinde hep kendi pistlerinde çalışmıştı bu zamana kadar. BOM karting olarak birlikte inanılmaz bir zaman harcadık ve o da çok yetenekli kendisini çok geliştirdi. Çalışmalarımızın karşılığını bugün aldık ve sezonun birincisi oldu. TOSFED Micro Destek Kategori birincisi oldu. Ekip olarak çok mutluyuz. Zayn’ın yeteneğinin farkındayız. Önümüzdeki senelerde çok iyi yerlerde göreceğiz. Bence hep birlikte bir tarihe tanıklık ediyoruz” diye konuştu.



“İlerleyen zamanlarda uluslararası arenalara da açılacağız”


Efe Ayhan hakkında konuşan Eğilmez, “Türkiye Şampiyonası için son iki ayak kaldı. Efe Ayhan orada mücadele ediyor ve o da kendini çok geliştirdi. Kartinge kendisi geçen sene başlamıştı ve çok ileri bir seviyeye geldi. Onunda ileriye gideceğine inanıyoruz ve arkasındayız. Onunla da ilerleyen zamanlarda uluslararası arenalara açılmak istiyoruz” şeklinde konuştu.



Ayşe Çebi: “Çok önemli bir yarışım vardı fakat bileğim çatladığı için gidemiyorum”


Sezon değerlendirmesi yapan milli karting pilotu Ayşe Çebi, “BOM Karting’e katıldığım için çok mutluyum. Bu sene daha çok Avrupa’da yarışıyorum. Sezon açıkçası benim için çok iyi başlamadı ama takım değişikliği sonrası her şey yoluna girdi. Çok önemli bir yarışım vardı fakat geçtiğimiz hafta ki antrenmanlarda bileğim çatladığı için gidemeyeceğim. O yüzden yüksek ihtimalle bu sezonu kapatmış oldum. Yarışlara hazırlanmak için haftada iki gün okuldan sonra spora gidiyorum. Hafta sonu sürekli pistte oluyorum yarış haftası olduğunda da hafta ortasından itibaren gelmeye başlıyorum” ifadelerini kullandı.



TOSFED Micro Destek Kupası’nı kazanan minik Zayn’ın hedefi İngiltere

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Gebeler bilinçli anne olmaya hazırlanıyor Bursa Şehir Hastanesi’nde hizmet veren gebe okulunda anne adaylarının sağlıklı gebelik süreci geçirmeleri için doğum öncesi, doğum ve doğum sonrası döneme yönelik eğitimler veriliyor. Gebelerin doğum öncesi ve sonrası hakkında bilgi sahibi olmaları, normal doğum korkusunu yenmeleri ve doğum ağrısı gibi problemlerle baş etmelerini öğretmek amacıyla Bursa Şehir Hastanesi bünyesinde faaliyete geçirilen gebe okuluna anne adayları büyük ilgi gösteriyor. Gebe okulunda görev yapan; kadın doğum uzmanı, ebe, fizyoterapist, diyetisyen ve sosyal çalışmacıdan oluşan ekip, anne adaylarını sağlıklı bir şekilde doğuma hazırlıyor. Eğitimlere anne adaylarının yanı sıra eşleri, anneleri ve kayınvalideleri de davet edilerek süreç hakkında bilinçli olmaları sağlanıyor. Gebe okulunda yürütülen çalışmalar hakkında bilgiler veren Bursa Şehir Hastanesi’nde görevli Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Elif Öğe, eğitimler sayesinde gebelerde anksiyete azaldığını, normal doğum sıklığının ve isteğinin arttığına dikkat çekti. Eğitimlerin temel amacının gebelik, doğum ve lohusa dönemi hakkında gebelere bilgi sağlanması olduğunu belirten Uzm. Dr. Öğe, “Gebe okulumuzda verdiğimiz eğitimlerle gebelerimize ilk aylardan itibaren bilgilendirme yapıyoruz. Toplam 5 parçadan oluşan ders planımız var. Gebeliğin ilk haftalarından itibaren gebelerimiz, duygusal olarak anneliğe hazırlanıyor. Fiziksel olarak da egzersiz programlarıyla doğum ve doğum sonrasına hazırlıyoruz. Bu eğitimlerimiz alanında uzman kişiler tarafından verilmekte ve ilk ağızdan bilgiler almaktadırlar. Bu eğitimlerimiz kapsamında doğum ağrıları ile baş etmede ilaç dışı yöntemler, egzersizler, yoga ve gevşeme teknikleri etkili bir şekilde kullanılmaktadır” dedi. Gebe okulunda kadın doğum uzmanı dışında; ebe, fizyoterapist, diyetisyen ve sosyal hizmetler uzmanının yer aldığı bilgisini veren Uzm. Dr. Öğe, “Tüm gebelerimizi gebe okuluna davet ediyoruz. Sağlıklı bireyler, sağlıklı doğumlar için gebe okulundaki derslerimize katılmalarını istiyoruz. Çünkü normal doğumun sağlıklı gelişmesi için eğitim şart” şeklinde konuştu. Gebe okulunda görevli Ebe Kübra Çavuş ise, anne adaylarının yanı sıra eşleri, anneleri, kayınvalideleri ya da çevrelerinde onlara destek olacak kişilere de eğitimler verdiklerini vurguladı. Gebelik ve gebelikten sonraki süreçte etkin çevre şartlarını hazırlayarak bu süreci en iyi şekilde yönetmeyi hedeflediklerini belirten Çavuş, “Bunun için emzirme derslerimizde, yenidoğan eğitimlerimizde ya da doğum derslerimizde olabildiğince refakatçi desteğinin önünde duruyoruz. Bu gibi eğitimlerimizde sırf gebelerimizi değil, yakınlarını da davet ediyoruz” ifadelerini kullandı. Gebe okulunda eğitim alan ve 3 ay önce bebeğini kucağına alma mutluluğuna ulaşan Selcan Tokgöz ise, “Buraya geldiğimde ilk başta tedirgindim. Egzersizlere, teorik derslere katıldım. Burada eğitim alan diğer annelerle birlikte aslında süreçte yalnız olmadığımı, yaşadıklarımı benimle birlikte yaşayanların olduğunu bilmek bana ayrıca bir güven verdi. Öğrendiklerimi doğumda uygulamaya çalıştım. Üç aylık bir kızım var. Bu süreçte de ekibe her an ulaşabiliyorum ve onlardan sürekli destek alabiliyorum. Burasının büyük bir şans olduğumu düşünüyorum. Umarım, tüm ülke genelinde yaygınlaşır ve benim gibi şanslı anneler de bebeklerini kucağına alır” diye konuştu. Eşiyle birlikte eğitimlere katılan Veli Tokgöz ise, “Ben de eşimin gebelik sürecinde okulumuza katılarak eğitimlerimi aldım. Burada öğrendiklerim sayesinde çocuğumla ilişkimiz daha sıkı oldu. Babasına çok yakın. Aldığımız eğitimlerde öğrendik ki bundan çekinmemize gerek yokmuş. Bebeğimle ilişkimiz çok sağlıklı bir şekilde ilerliyor. Gebe okuluna teşekkür ediyoruz” dedi. Gebe okuluna doktorunun yönlendirmesi ile başladığını belirten anne adayı Zeynep Güngör ise, şu şekilde konuştu: “Eğitimlere katılmaya başladım. Egzersiz eğitimine geldim. Bir hafta yoga, bir hafta pilates şeklinde ve çok faydalı oluyor. Daha sonrasında beslenme eğitimine katıldım. Nasıl beslenmem gerektiğini öğrendim ve ona göre beslenmeye başladım. Doğum eğitiminde doğum korkusunu yendim. Benim için çok faydalı oldu. Normal doğum düşünmeye karar verdim. Emzirme eğitiminde nasıl emzirmem gerektiği, neler yapmam gerektiğini detaylı şekilde öğrendim. Eşimle birlikte yenidoğan eğitimine katıldık. Bebeği nasıl yıkamamız, gazını nasıl çıkartmamız gerektiği ile ilgili her şeyi eşim de öğrendi. Bizim için çok faydalı oldu. Çok memnun kaldım. İyi ki gebe okulu var. Her şeyi çok güzel bir şekilde öğrendim. Kendimi daha güvenli bir şekilde hazırlamış bulundum.”
Edirne Babasında yol hipnozu olduğunu fark etti, çözüm için proje geliştirdi Edirneli lise öğrencisi Bilge Sevdik, yol hipnozu ile ilgili yaptığı araştırmalar sonucu babasının bu durumu yaşadığını fark etti ve bu konuda çözüm üretmek için kolları sıvayarak, yazılım projesi geliştirdi. Özellikle yorgunlukla karıştırılan, daha çok otoyollarda görülen ve gözü açık uyumak olarak da bilinen ’yol hipnozu’ yıl içerisinde yüzlerce kazaya neden oluyor. Edirne Süleyman Demirel Fen Lisesi 11. sınıf öğrencisi Bilge Sevdik, yol hipnozu için yazılım geliştirdi. Liseli Bilge Sevdik’in geliştirdiği projede, veriler akıyor, bilgisayar çalışıyor, kameralar devreye giriyor ve sesli uyarıda bulunuyor. Sistem kişiye özel olarak çalışıyor. İlk başta 15 dakika boyunca kişinin sürüş esnasındaki davranışlarını kaydediyor. Bilge Sevdik, sürücülerin yola konsantre olurken hıza da bağlı olarak düz yol şeritlerinde hipnoz durumuna geçebildiğini hatırlattı. Ailece uzun yolculuğa çıktıklarını söyleyen Sevdik, yol hipnozu konusunda yaptığı araştırmaları babası ile paylaştı. Babasının da yolculuk esnasında bu durumu yaşadığını söylemesi üzerine harekete geçen Sevdik, bu konuda bir çalışma yaparak sistem ve proje geliştirdi. Sevdik’in projesi TEKNOFEST’ten ikincilik ödülü kazandı. Sevdik, projesinin TOGG gibi yerli ve milli araçlarla entegre edilmesini istiyor. "Babamın yolculuklarda bu durumu yaşadığını fark ettik" Yol hipnozunu bir haberde gördükten sonra bu konuda bir şey okuduklarını ve sonrasında babasının yolculuklarda bu durumu çok sık yaşadığını belirttiğini söyleyen Sevdik, "Bu durumdan dolayı birkaç kaza riski yaşadık. Bu duruma bir çözüm üretmek istedim. O yüzden önce trafik polisleri ve ileri sürüş teknik uzmanları gibi farklı kişilerle görüştüm. Bunun nasıl bir durum olduğunu öğrendim makaleler okudum. Sonrasında sürüş görüntülerinin ve sürücünün bu durumda ne yaşadığını anlamak adına babamı uzun yolda kameralar üzerinden kaydederek nasıl bir tepki verdiğini izledim. Buna yönelik görüntü işleme sistemleri oluşturarak, bunu kendi yaptığım test aracı ile denedim. 8 farklı araçta 10 farklı kişiyle de denemesini yaptık. Sonrasında da uygulamaya koyulduk" ifadelerine yer verdi. "Yorgunlukla karıştırılıyor" Yol hipnozuna karşı erken tespit projesi geliştirdiğini belirten Sevdik, "Bu durum sürücülerin yaşadığı bir dalgınlık durumu aslında buna gözleri açık uyuma da deniyor. Sürücünün özellikle benzer uyaranlardan dolayı yaşadığı bir trans durumu. O yüzden özellikle otoyollarda görülüyor. Bu durum yorgunlukla çok karıştırılıyor. Fakat yorgunlukla belirtileri çok farklı. Bu yüzde araç içi halihazırda bulunan sistemler veya yorgunluk tespit sistemleri bunu tespit edemiyor. Ben de bir yazılım geliştirdim. Sistemde 2 farklı yazılım çalışıyor. Birinci yazılım vücut hareketleri ve genel hareket durumuna bakıyor. İkinci yazılım ise göz kırpma sayısına, göz açıklığının değişimine ve kafa hareketlerine bakıyor. Aslında aynaya bakma refleksine bakıyor. İki yazılımda ilk 15 dakika sürüş sürecinde bir ortalama alıyor. Ne kadar hareket edildi, ne kadar göz kırpıldı gibi durumlara bakıyor. Sistem kişiye özel çalışıyor" dedi. "Hipnoz riskindesiniz uyarısı veriyor" Sistemin hareket oranının belli oranda düşmesiyle sesli uyarı vererek hipnoz durumunu erkenden tespit ettiğini belirten Sevdik, iki şekilde de olabildiğini şuan ayarladıkları sisteme göre ’hipnoz riskindesiniz’ şeklinde bir sesli uyarı verdiğini aktardı. Hipnoz durumunu yakalamanın oldukça zor olduğunu söyleyen kimya öğretmeni ve projenin danışmanı Kubilay Cengiz Şentunalı, proje sonrası patent başvurusu yapıldığını ve işlemlerin devam ettiğini belirtti.