ÇEVRE - 07 Ocak 2025 Salı 11:59

Yaralı bulunan puhu emin ellere teslim edildi

A
A
A
Yaralı bulunan puhu emin ellere teslim edildi

Kayseri’nin Bünyan ilçesinde yaralı halde bulunan puhu, Kayseri Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü’ne teslim edildi.


Bünyan ilçesinde duyarlı bir vatandaş tarafından yaralı halde olarak bulunan puhu, HAYDİ Jandarma Çevre Koruma Timi tarafından alınarak Kayseri Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğüne teslim edildi. Puhu; gerekli bakım ve tedavisinin ardından sağlığına kavuşmasıyla doğaya salınacağı öğrenildi.



Yaralı bulunan puhu emin ellere teslim edildi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Saadet-Gelecek Grup Toplantısı Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, “Hiçbir gündeme, hiçbir projeye Gazze’yi feda ettirmeyiz. Özgür Filistin demeye devam edeceğiz. Çünkü Filistin özgür olmadan, terörist İsrail başını kaldıramaz hale getirilmeden hiçbir bölge ülkesi rahat edemez, huzura kavuşamaz” dedi. Saadet Partisi-Gelecek Partisi Meclis Grup Toplantısı düzenlendi. Toplantıda konuşan Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, engellilerle ilgili araçlar konusunda düzenleme yapıldığını hatırlatarak, “Düzenlemeyle ÖTV muafiyetinden yararlanabilecek araçlar için yüzde 40 yerli katkı oranı şartı eklendi. Buna ilaveten muafiyetli araçların beş yıl olan kullanım süresi on yıla çıkartıldı. Bu değişiklik yalnızca yeni alınacak araçları değil, kanunun yayım tarihinden önce alınmış ÖTV muafiyeti araçları da maalesef kapsamaktadır. Bu engellerin sosyal hayattan koparılması, üretime katkı sağlamaz hale getirilmesi, tüketen toplum konumuna itilmesi demektir. Bu düzenleme gelir kriteri bahanesiyle binlerce bakıma muhtaç bireyin kaderine terk edilmesi KDV kanun değişikliğiyle ithal protez, ortopedik cihaz ve tekerlekli sandalyelere erişemez hale gelmesi, hafif zihinsel engellerin eğitim haklarının yok sayılması demektir. Tüm bunlar doğrudan olmasa da dolaylı yollardan engellerimizin haklarının gasp edilmesi demektir” ifadelerini kullandı. “Kudüs özgür oluncaya kadar gündemimizde her zaman Gazze olacak” Arıkan, Gazze’de soykırımın devam ettiğini söyleyerek, “2024 yılı boyunca bir arpa boy yol maalesef kat edilemedi. İslam ülkelerinin toplanıp kınama yayınlamaktan başka hiçbir işlevi maalesef olmadı. Söz ile dünyaya nizam vermeye çalışanların ilk günden itibaren Filistin lehine hiçbir somut adım atmadığına, atıldığı iddia edilen somut adımların da İsrail’i rahatsız etmeyen işler olduğuna şahit olduk. İktidarın görevi protesto tertip etmek, kola hamburger boykot etmek, algı yönetmek değil yaşanan soykırımı engellemek için diplomasi yürütmektir. İslam ülkelerine önderlik etmektir, caydırıcı kararlar aldırmaktır. Kudüs özgür oluncaya kadar, Gazze özgürlüğe kavuşuncaya kadar kürsümüzde, gündemimizde her zaman Gazze olacak Allah rızası için” diye konuştu. Arıkan sözlerine şöyle devam etti: “Gazze’deki mücadeleyi anlamamız gerekiyor. Terör diyerek Gazze’yi yerle yeksan edenler Aralık 2024’de hiçbir bahaneye ihtiyaç duymadan Şam’ın yirmi kilometre yakınına kadar yürüdüler. Biz bir kez daha uyarıyoruz. Hiçbir gündeme, hiçbir projeye Gazze’yi feda ettirmeyiz. Özgür Filistin demeye devam edeceğiz. Çünkü Filistin özgür olmadan terörist İsrail başını kaldıramaz hale getirilmeden hiçbir bölge ülkesi rahat edemez, huzura kavuşamaz.” Arıkan, ekonomiye değinerek, “Gıda enflasyonu yüzde 43,58. Yeniden değerleme oranı yüzde 43.93. Akaryakıt fiyat artışı yüzde 50. Elektrik, doğal gaz artışı yüzde 38 olarak gerçekleşti. Yani hepsi 2024’te gerçekleşti. Vatandaşa, emekçiye reva görülen rakamsa emekliye sadece yüzde 15.75. Memura yüzde 11.55. Zulüm düzelir. Şu rakamlar bu tablo bize neyi anlatıyor? Maaş 22 bin lira. Açlık sınırı 22 bin lira. Böyle bir şey dünyanın hiçbir yerinde kabul edilebilen bir rakam değil. Dün yine bütün bunların yanında Türkiye’de bir tiyatro oynandı. Ve en düşük emekli maaşı 14 bin 469 lira olarak açıklandı. Size acı bir gerçeği hatırlatacağım. Bakınız Sayın Başbakanımızın olduğu dönemde 2008’de yapılan düzenlemeler, bugünkü iktidar tarafından kurulmuş olsaydı bugünün en düşük emekli maaşı 30 bin liranın üzerinde olacaktı” diye konuştu.
Mardin Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı ve MAÜ arasında denetimli serbestlik iş birliği protokolü imzalandı Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı ve Mardin Artuklu Üniversitesi arasında iş birliği protokolü imzalandı. Protokolle, denetimli serbestlik tedbiri uygulanan yükümlülerin ve eski hükümlülerin topluma yeniden kazandırılması amaçlanıyor. Mardin Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Akbulut ile Artuklu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Özcoşar’ın imza attığı protokol çerçevesinde; eğitim ve iyileştirme faaliyetleri, bağımlılıkla mücadele, çocuklara yönelik faaliyet başlıkları altında geniş kapsamlı bir iş birliği sağlanacak. Bu sayede, denetimli serbestlik altındaki bireylerin topluma entegre olmaları desteklenecek. Mardin Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Akbulut, denetimli serbestlik sürecinin modern ceza sisteminde önemli bir yer tuttuğunu belirterek, cezaların sadece caydırıcı olmanın ötesinde, bireyi topluma kazandırma amacı güttüğünü söyledi. Akbulut, “Üniversitenin bireyi topluma kazandırma safahatında bizlere karşılıksız yardımları, üniversite imkanlarından faydalanmamız ve üniversitede yer alan bilim insanlarının düşüncelerinden, fikirlerinden faydalanmamız bizim için çok büyük bir avantaj. Denetimli serbestlik üzerine çok fazla soru geliyor. Modern çağda ceza bildiğiniz üzere kişiye eziyet etmek, intikam almak için kullanılan bir model değildir. Cezanın iki boyu vardır. Bireye ceza verildiğinde aslında toplum kamu düzenini bozan bu eylemler karşısında korunmuş oluyor. Yasa koyucu kötü örnek teşkil eden bu eylem ile diğer bireylere mesaj veriyor. Yasa, bu tür kötü davranışlarda bulunmayın, kamu düzenini bozmayın yoksa sizi cezalandırırım diyor. Bu işin caydırıcılık boyutu var. Modern çağda ikinci boyutu ise bireyi kazanmaktır. Biz cezayı toplumu kazanma ve topluma kazandırma olarak ikiye ayırabiliriz. Bireyi kazanma safahatında Adalet Bakanlığı, adli merciler, cumhuriyet başsavcılıkları, ceza infaz kurumları öncelikle kişinin hürriyeti kısıtlandıktan sonra eğitim öğretim faaliyetleri, psikolojik destekler, rehabilitasyon, terapi, meslek edindirme gibi faaliyetler ile onların suç işleme eylemini ortadan kaldıracak faaliyetlerde bulunuyoruz. İkinci aşama da denetimli serbestlik. Denetimli serbestlik altındaki hükümlülere biz yükümlü diyoruz. Denetimli serbestlikte yükümlüler ne serbestler ne de esirler. Esir değiller çünkü özgürler toplumun içerisinde yaşıyorlar fakat tam manasıyla özgür de değiller. Çünkü bu yükümlüler denetim altındalar. Aslında biz denetimli serbestlik altındaki kişilere takip edilen hürriyet veya takip edilen özgürlük de diyebiliriz. Denetimli serbestlik şube müdürlüğümüz bu yükümlüler ile topluma intibak sürecinde onlarla konuşup dertleşip moral veriyorlar. Buradaki sosyal hizmet uzmanlarımız, psikologlarımız ve sosyologlarımız psikolojik terapi, bağımlılıkla mücadele eğitim öğretim faaliyetleri, çocuk gelişimine katkıda bulunuyor. Onlara meslek kazandırmaya çalışılıyor. Bu maksatla denetimli serbestlik şube müdürlüğümüz ile Artuklu Üniversitemiz arasında çok kıymetli bir protokol var. Rektör hocamız ve değerli üniversite her türlü fedakarlığı yaparak bizlerin karşılıksız ve ücretsiz yardım teklifimizi geri çevirmediler. Protokolün Mardin’imize hayırlar getirmesini temenni ediyorum” dedi. Artuklu Üniversitesi Rektör İbrahim Özcoşar ise üniversitenin topluma hizmet misyonuna uygun olarak bu protokolün önemli bir adım olduğunu ifade etti. Rektör Özcoşar, "Bu iş birliği ile teorik ve bilimsel çalışmalarımızı, denetimli serbestlik müdürlüğünün saha deneyimi ile birleştirerek, bireylerin topluma kazandırılmasına yönelik etkin çözümler üreteceğiz" diye konuştu.