EKONOMİ - 07 Ocak 2025 Salı 13:43

En düşük SSK ve Bağ-Kur emekli aylığı 14 bin 469 lira oldu

A
A
A
En düşük SSK ve Bağ-Kur emekli aylığı 14 bin 469 lira oldu

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, en düşük SSK ve Bağ-Kur emekli aylığını yüzde 15,75 artışla 14 bin 469 liraya yükselttiklerini açıkladı.

Bakan Işıkhan yaptığı açıklamada, “Yılbaşında; kanuni ve diğer düzenlemelerde yer aldığı şekilde; asgari ücrette, kamu personelinin ve emeklilerin aylıklarında artışlar gerçekleşti. Buna göre SSK ve Bağ-Kur emeklileri için; yüzde 15,75, Emekli Sandığı, Memur emeklileri için yüzde 11,54 oranlarında artışlar gerçekleşti” ifadelerine yer verdi.

“Geçmiş dönemlerde olduğu gibi bu rakamı artırmak için yasal düzenleme yapmak gerekiyor”
“Geçmiş dönemlerde olduğu gibi bu rakamı artırmak için yasal düzenleme yapmak gerekiyor” diyen Bakan Işıkhan, “Bu kapsamda, en düşük SSK ve Bağ-Kur emekli aylığı olan 12 bin 500 lirayı; 6 aylık TÜFE oranında; yani; yüzde 15,75 artış gerçekleştirme kararını açıklıyoruz. Işıkhan, “Bu artışla en düşük emekli aylığı 14,469 liraya yükselmiş oluyor. Emeklilerimiz başta olmak üzere aziz milletimize hayırlı olsun” diye konuştu.

Emeklilerin her zaman yanında olduklarını ve aylıklarında önemli iyileştirmeler yaparak enflasyonun üzerinde artışlar sağladıklarını söyleyen Bakan Işıkhan, “2023 yılında enflasyon yüzde 64,8 artarken en düşük emekli aylığı yüzde 114,3 arttı. 2024 yılında enflasyon yüzde 44,4 artarken en düşük emekli aylığı yüzde 66,7 arttı. Bu yılın ilk altı aylık dönemi için en düşük emekli aylığını, SSK ve Bağ-Kur emekli aylıklarındaki artışla uyumlu olarak yüzde 15.75 artırıyoruz” şeklinde konuştu.

“Enflasyonla mücadelede kararlılıkla yürüttüğümüz politikaların meyvelerini toplamaya başladığımız bir döneme girmiş bulunuyoruz”

Işıkhan, enflasyonla mücadelede kararlılıkla yürütülen politikaların meyvelerini toplamaya başladıklarını kaydederek, “Hamdolsun ki, hedeflediğimiz noktalara birer birer ulaşıyoruz. Enflasyonda gözle görülür bir düşüş başlamış durumda ve bu düşüş, ekonomimizin tüm kesimlerine refah artışı olarak yansıyacaktır. İzlediğimiz disiplinli mali politikalar ve kararlı duruşumuz, Türkiye’yi daha güçlü ve daha istikrarlı bir ekonomik zemine oturtmuştur. Enflasyonun kontrol altına alınmasıyla birlikte; piyasada bir rahatlama, fiyat istikrarında bir denge ve vatandaşlarımızın cebinde doğrudan bir iyileşme sağlanmaktadır. Böylece aylıklara yapılan artışlar daha anlamlı hale gelmektedir” değerlendirmesinde bulundu.

Temel hedefin enflasyonda kalıcı düşüş sağlayarak emeklilerin ve emekçilerin refahını kalıcı hale getirmek olduğuna vurgu yapan Işıkhan, “Türkiye büyüdükçe, güçlendikçe, inşallah; elde edilen kazançları milletimizle paylaşmaya devam edeceğiz” dedi.

Kemal Diri

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Bu mahalle tarih kokuyor Kayseri’nin Melikgazi ilçesine bağlı olan ve halk arasında ’Mancusun’ olarak bilinen Yeşilyurt Mahallesi, taş evleri, dar sokakları, kuşlukları, yer altı şehirleriyle tarih kokuyor. Mahalleye girişten itibaren tarihi yapılar dikkat çekerken, gelen vatandaşları tepe üzerindeki sağlı sollu kuşluklar karşılıyor. Kayseri-Sivas yolu üzerinde bulunan Yeşilyurt Mahallesi, 1950’li yıllarda yapılan taş yapıların üzerindeki yazıları, evlerin duvarlarında bulunan desenli güneşlikleri, dar sokakları, kuşlukları ile dikkat çekiyor. Mahalle hakkında bilgiler veren Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı (ÇEKÜL) Kayseri İl Temsilcisi Prof. Dr. Osman Özsoy, "Hemen hemen Kayseri’ye 15 kilometre mesafede bir mahalle. Yeni ismiyle Yeşilyurt, eski ismiyle Mancusun. Fakat halk arasında kullanılan ismi Mancusun. Burası aslında Koramaz Vadisi’ne paralel olan, Gesi’nin içinden devam eden iki vadinin birleştiği kısımda olan bir yerleşim yeri. Dolayısıyla iki sert vadinin birleşme yerinde olmasından dolayı geçmişte sel felaketi yaşanmış. Etrafta görmüş olduğumuz yapıların çoğu taş yapılar. Çünkü etrafındaki platolarda oldukça fazla taş ocağı var. Yukarıda kesilen taşlar, aşağıda yapı olarak kullanılmış. Mahalleleri geleneksel Gesi, Ağırnas mahalleleri dokusunu göstermekte. Fazlaca kuşluklar var. Özellikle güney yamaçlarda Erciyes’i görecek şekilde boydan boya kuşluklar görüyoruz. Yine Gesi, Ağırnas, Turan gibi mahallelerde görmüş olduğumuz kuş evleri burada da son derece hakim. Zaman içerisinde tabii terk edilmiş ama yapı olarak neredeyse birebir aynı olduğunu görebiliriz" dedi. Mahallede akademik çalışmalar yapıldı Kayseri’deki üniversiteler tarafından Yeşilyurt Mahallesi ile ilgili projeler yapıldığını aktaran Prof. Dr. Özsoy, "Mancusun’un yer üstü kadar yer altı yapıları da önemli. Çünkü bu da geleneksel bu bölge için. Çok fazla yer altı yapısı görmemiz, yer altı şehri görmemiz mümkün. Tabii bu doku Kapadokya’ya benzer özellik göstermekte. Evlerin üstten bağlantısı olmasa da alttan veya yandan diğer evlere bağlantısı olduğunu görüyoruz. Kültürel peyzaj kavramının son zamanlarda kullanılmaya başlamasıyla bu gibi yerleşim yerleri akademik açıdan da son derece ilgi kaynağı oldu. Şehrimizdeki üniversitelerden bir bölümü bölgeyi çalıştı. Proje olarak gördüğümüz tüm sokaklar, çatılar, ayakta kalan tüm yapılar işlendi" ifadelerini kullandı.
Denizli Milletvekili Ün; “Gençler pahalılıktan evlenemiyor, hangi ‘Ailenin Yılı’ olacak” Denizli Milletvekili Sema Silkin Ün, 2025 yılının ‘Aile Yılı’ ilan edilmesiyle ilgili olarak yaptığı açıklamada; “Ekonomik dengeler o kadar bozuldu ki gençler pahalılıktan düğün yapıp evlenemiyor. Kurulamayan ailenin yılı nasıl olacak” dedi. Denizli Milletvekili Sema Silkin Ün, 2025 yılının ‘Aile Yılı’ ilan edilmesinin ardından bir açıklama yaptı. 2024 yılının da ‘Emekliler Yılı’ olarak ilan edildiğini ancak geçen yılın emekliler için sefalet yılı olarak tarihe geçtiğine dikkat çeken Ün, 2025’in Aile Yılı ilan edilmesine yönelik toplumsal endişelere de dikkat çekti. Sosyal medyada dile getirilen “Sıra aileye mi geldi?” serzenişlerini hatırlatan Ün, “Bugün bir düğün yapıp evlenmenin maliyeti milyonları buluyor. Hayat o kadar pahalı ki gençlerimiz evlenip yuva kurmaktan korkar hale geldi. Ülkemizde yoksulluk sınırının altında yaşayan milyonlarca aile varken, aileyi güçlendirmek, sembolik ilanlarla ya da müjdelerle değil, gerçek sosyal politikalarla mümkündür. Evlenecek gençlere Aile ve Gençlik Fonundan evlilik kredisi olarak vermeyi planladığımız o 150 bin lira ile de bir şey olmaz. Onu da zaten her evlenmek isteyen gençlere vermeyeceksiniz. Bu ortamda insanlar yokluktan evlenemiyorlar aile kurup çocuk sahibi olamıyorlar. Ailelerin de eğitim, sağlık ve barınma gibi temel haklara ulaşması her gün biraz daha zorlaşırken sadece güzel sloganlarla bir yere varılamaz. Bir çocuğun iyi bir eğitim alması, sağlıklı şartlarda büyümesi, kapsamlı sosyal politika uygulamalarıyla mümkündür. Aileyi ancak kendi aileniz gibi gördüğünüzde, gerçek çözümler üretebilirsiniz. Durum ortadayken nasıl bir aile yılı ilan ediliyor anlamak zor. İnşallah ‘aile yılı’ da emeklilerin sefalet içinde yaşadıkları ‘emekliler yılı’na dönmez” dedi.