ASAYİŞ - 03 Temmuz 2024 Çarşamba 21:29

Kastamonu’da otomobil ile hafif ticari araç çarpıştı: 8 yaralı

A
A
A
Kastamonu’da otomobil ile hafif ticari araç çarpıştı: 8 yaralı

Kastamonu’nun Cide ilçesinde otomobil ile hafif ticari aracın çarpışması neticesinde meydana gelen kazada 8 kişi yaralandı.

 

 

Kaza, Kastamonu-Cide karayolu Bağyurdu köyü mevkiinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Cide istikametinde seyir halinde olan A.B. idaresindeki 67 ADB 312 plakalı otomobil, yolda karşı istikamete dönüş yapmak isteyen S.G. yönetimindeki 06 ELG 539 plakalı Ford marka hafif ticari araca çarptı. Çarpmanın etkisi ile savrulan otomobil kullanılmaz hale gelirken, hafif ticari araç ise yol kenarına sürüklenerek durabildi. Kazada araç sürücüleri ile otomobilde yolcu olarak bulunan M.B., E.B. ve E.B., hafif ticari araçtaki yolculardan S.G., A.G., E.G. yaralandı. Hafif ticari araçtaki A.G., K.G., M.G. ve G.G. isimli çocuklar ise kazadan yara almadan kurtuldu.

Yaralılar hastaneye kaldırıldı

İhbar üzerine olay yerine sağlık ve jandarma ekipleri sevk edildi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri tarafından ilk müdahaleleri yapılan yaralılar ile kaza sebebiyle korku yaşayan çocuklar, Cide Devlet Hastanesine kaldırıldı. Tedavi altına alınan yaralıların hayati tehlikesinin olmadığı öğrenildi.

 

Jandarma ekipleri kaza ile ilgili inceleme başlattı.

Erdem Demirci



Kastamonu’da otomobil ile hafif ticari araç çarpıştı: 8 yaralı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Uluslararası Bursa Festivali, ‘Flamenko’ rüzgârıyla başladı Türkiye’nin en uzun soluklu uluslararası festivallerinden olan Uluslararası Bursa Festivali 62’nci kez Bursalılarla buluştu. Sanatseverlerin yoğun ilgi gösterdiği açılış konseri öncesinde konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, “Festival boyunca sergilenecek her eser, Bursa’nın zengin kültürel dokusuna işlenmiş birer motif, ortak hikâyemizin birer parçasıdır” dedi. Bursa Büyükşehir Belediyesi adına Bursa Kültür Sanat ve Turizm Vakfı (BKSTV) tarafından bu yıl 62’ncisi düzenlenen Uluslararası Bursa Festivali’nin açılışında Bursa Bölge Devlet Senfoni Orkestrası eşliğinde dünyaca ünlü Siudy Garrido Flamenko Topluluğu sahne aldı. Merinos Park içinde özel olarak hazırlanan alandaki konsere sanatseverler büyük ilgi gösterdi. “Sanat, toplumların aynasıdır” Konser öncesinde festivalin açılış konuşmasını yapan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Uluslararası Bursa Festivali’nin kentin 62 yıllık geleneği olduğunu söyledi. Yalnızca Bursa’nın değil aynı zamanda Türkiye’nin de en uzun soluklu etkinliği olduğunu belirten Başkan Mustafa Bozbey, 31 Temmuz’a kadar sürecek olan Uluslararası Bursa Festivali’nin kentle bütünleşmiş bir kültür sanat hareketi olduğunu ifade etti. Bursa’nın ortak hafızası olan festivalin açılışında olmaktan büyük mutluluk duyduğunu dile getiren Başkan Bozbey, “Kültür ve sanata verilen önem, toplumun geleceğini şekillendirir. Çünkü sanat, toplumların aynasıdır. Bize kim olduğumuzu, nereden geldiğimizi ve nereye gitmek istediğimizi anlatır. Sanat, bize birbirimizi anlamanın, farklılıklarımızı kucaklamanın, birlikte olmanın yollarını gösterir. Bursa’mız, zengin bir kültür birikimine sahip. Bu nedenledir ki 62. Uluslararası Bursa Festivali boyunca sergilenecek her eser, Bursa’nın zengin kültürel dokusuna işlenmiş birer motif, ortak hikâyemizin birer parçasıdır” dedi. Altın Karagöz Halk Dansları Yarışması 17 ilçede Kentin kültür ve sanat hayatına anlamlı bir boyut kazandıran Uluslararası Bursa Festivali’nin 62. yılını büyük bir coşkuyla kutladıklarını söyleyen Başkan Bozbey, yerli ve yabancı pek çok sanatçının sahne alacağı festivalde müziğin, dansın ve sahne sanatlarının büyülü dünyasına hep birlikte adım atacaklarını, sanatın evrensel diline hep birlikte tanıklık edeceklerini belirtti. Bursa’nın dünyaca bilinen en önemli etkinliklerinden birinin de festival kapsamında gerçekleştirilecek olan Uluslararası Altın Karagöz Halk Dansları Yarışması olduğunu hatırlatan Başkan Bozbey, “Kentimizin kültürel ve sanatsal yaşamında önemli bir yere sahip yarışmanın bu yıl 36.’sını düzenliyoruz. Festivalimizi Yıldırım, Kestel, İznik, Nilüfer, Mustafakemalpaşa ve Osmangazi ilçelerimize de taşıyoruz. Altın Karagöz Halk Dansları Yarışması’na katılan gruplarımız, 17 ilçemizde gösteriler düzenleyecek” dedi. Alman opera bestecisi Richard Wagner’in ‘Müziğin ruhunu, aşktan başka bir şeyle anlatamam’ sözünü hatırlatan Başkan Bozbey, Bursa’da ilk kez bir senfoni orkestrası oluşturulması fikrinin de böyle güçlü bir aşktan doğduğunu dile getirdi. 90’lı yıllarda bu yola çıkan ve yıllar boyu emek veren, yürekleri müzik aşkıyla dolu isimler sayesinde atılan küçük bir adımın büyüdüğünü ve yıllar içinde ilerleyerek kocaman bir orkestraya dönüştüğünü ifade eden Başkan Bozbey, “62. Uluslararası Bursa Festivalimizin başlangıcını, Siudy Garrido Flamenko Topluluğu ve Bursa Bölge Devlet Senfoni Orkestrası ile yapıyoruz. Bu vesileyle, Bursa Büyükşehir Belediyesi önceki dönem belediye başkanımız Erdem Saker ile merhum Prof. Dr. Ayhan Kızıl’ı bir kez daha sevgi ve saygıyla anıyorum. Açılış konserimiz sonrasında festival süresince birbirinden değerli sanatçılar bizlerle buluşmaya devam edecek. Festivalimizin bugünlere ulaşmasında emeği geçen tüm belediye başkanlarımıza, Bursa Kültür Sanat ve Turizm Vakfı’nın değerli yöneticilerine ve çalışanlarına, destek veren sponsor firmalarımıza yürekten teşekkür ediyorum. Sanat ve kültür, ruhun melodisidir. Bu festivalin her bir notasında, birlikte oluşturduğumuz bu büyülü ahengin yankılarını duyuyorum. Bursa’mızın her köşesine yayılan bu melodinin, geleceğimize umutla taşınmasını diliyorum” dedi. 62 yıldır devam eden öykü BKSTV Yönetim Kurulu Başkanı Metin Atış, 62. Uluslararası Bursa Festivali’nin açılışını yapmaktan gurur duyduklarını dile getirdi. 62 yıldır eşsiz programlarla festivalin bugünlere eriştiğini söyleyerek emeği geçenlere teşekkür eden Metin Atış, “Aramızda bulunan ve senfonimizin de kuruluşunda büyük pay sahibi olan Erdem Saker başkanımıza da teşekkür ederek kendisinin alkışlanmasını istiyorum. Müzeyyen Senar ve Zeki Müren’in eşsiz sesleriyle başlayan, kuşaktan kuşağa 62 yıldır devam eden bu öykü, 5 Temmuz-31 Temmuz tarihleri arasında şehrimizi aydınlatmaya devam edecektir. Festival kapsamında ülkemizin alanında dünyada tek uluslararası etkinliği olan 36. Altın Karagöz Halk Dansları Yarışması da 23 ülkeden gelen 720 sanatçının katılımıyla gerçekleştirilecektir” dedi. “Festivalimizin ışığının sonsuza kadar yanması dileğiyle” Kâr amacı gütmeyen vakfın kültür-sanat kalitesini arttırmak amacıyla yaptığı çalışmalara destek veren sponsorlara teşekkür eden Atış, “Bugüne kadar olduğu gibi bu yılda sponsorluklarıyla destek veren başta Bursa Büyükşehir Belediye Başkanımız Mustafa Bozbey’e, vakfımızın onursal başkanı Fatma Durmaz Yılbirlik nezdinde Durmazlar Makine’ye Uludağ Premium’a, Harput Holding’e, Şahinkaya Koleji’ne, Özhan Marketler Zinciri’ne, Türk Hava Yolları’na, Karina Otel’e, Çay Taze’ye, Opel- Nescar’a, Kardelen Kestane Şekerleri’ne ve Hayat Hastanesi’ne, Altın Karagöz Halk Dansları Yarışması’nın da ana sponsoru Referans Holding’e ve yine bu etkinliğimize de destek veren Durmazlar Holding’e ve Sutaş’a şükranlarımızı sunuyoruz. Festivalimizin ışığının sonsuza kadar yanması dileğiyle herkese iyi seyirler diliyorum” dedi. Başkan Mustafa Bozbey, festivalin genel sponsoru olan Atış Yapı adına Metin Atış’a ve gecenin sponsoru Uludağ Premium adına Ömer Kızıl’a teşekkür plaketi takdim etti. Konuşmaların ardından Merinos Parkı’nda ilk olarak Naci Özgöç şefliğinde Bursa Bölge Devlet Senfoni Orkestrası yerini aldı. İlk enstrümantal eseriyle izleyenleri karşılayan orkestraya daha sonra Siudy Garrido Flamenko Topluluğu katıldı. Flamenkoya olan tutkusu ve çığır açan katkılarıyla tanınan Siudy Garrido, sahneledikleri danslarıyla izleyenleri büyüledi. Kendine özgü koreografisiyle büyük beğeni toplayan topluluk, muhteşem gösterisiyle sanatseverlerden büyük alkış aldı. Bursa Bölge Senfoni Orkestrası sanatçıları da performanslarıyla dinleyenlere müzik dolu bir gece yaşattı.
Eskişehir Gençler, dedelerinin savaştığı noktaları gezecek Eskişehir Valiliği himayesinde Anadolu Üniversitesi Turizm Fakültesi koordinasyonunda, TÜBİTAK projesi kapsamında hayata geçirilecek İnönü’den Sakarya’daki Milli Mücadele Rotası ile hem gençler milli şuurun verilmesi hem de kent turizmine katkıda bulunmayı amaçlıyor. Eskişehir Valiliği himayesinde Anadolu Üniversitesi Turizm Fakültesi koordinasyonunda, TÜBİTAK projesi kapsamında, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş ve kurtuluşuna giden süreçte; Birinci İnönü Muharebesi, İkinci İnönü Muharebesi, Kütahya-Eskişehir Muharebeleri ve Sakarya Meydan Muharebesi’nin yaşandığı topraklara tur yapılması planlanıyor. Tur rotası, Eskişehir’in yanı sıra Bilecik, Kütahya ve Ankara illerini kapsıyor. İnönü’den Sakarya’daki Milli Mücadele Rotası’nın oluşturulması ile gençlere tarih, coğrafya, turizm bilgisi verilmesi, öğrencilere milli bilinç kazandırmak amaçlanıyor. Ayrıca proje ile savaş coğrafyası turizme kazandırılıp, turizm aracılığıyla bölge kalkınmasına katkı sunulmak hedefler arasında. “Gençlerimize milli şuurun verilmesi konusunda bir çalışma bu” İnönü’den Sakarya’daki Milli Mücadele Rotası hakkında konuşan Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy, “Anadolu Üniversitesi Turizm Fakültesi koordinasyonunda ilgili kurumların desteğiyle bir TÜBİTAK projesi başlatıldı. Temel amaç İnönü’den Sakarya’ya Milli Mücadele rotasının oluşturulması. Turizmde hem yeni bir rota oluşturmak hem de genç kuşaklara, gençlerimize milli şuurun verilmesi konusunda bir çalışma bu. Bu yönde rotalar belirlendi ve Bilecik Eskişehir, Kütahya ve Ankara illerini kapsayan bu rotayla ilgili çalışmalar devam ediyor. Amacımız milli mücadelenin hangi durumda, ne zor şartlarda verildiğinin, genç kuşaklar tarafından öğrenilmesi. Diğer boyutuyla baktığımızda da turizm destinasyonu anlamında yeni bir rotanın oluşturularak kent turizmine de katkı sağlanması. Valilik olarak bu projeyi destekliyoruz ve bir an önce hayata geçirilmesi için ilgili kurumlarla iş birliği içerisinde çalışmalarımıza devam ediyoruz” dedi.
Artvin Arılar oğul verdi, babasının yeni koloni oluşturma sürecini film gibi çekti Artvin’in Borçka ilçesinde yaşayan arıcı Remzi Subaş, arılarının oğul vermesiyle kovanını terk eden binlerce arıyı toplayıp yeni bir koloni oluşturdu. Bu etkileyici anlar, Remzi Subaş’ın oğlu Okan Subaş tarafından görüntülendi. Geçtiğimiz günlerde yaşanan olayda, Subaş ailesinin uzun yıllardır bakıcılığını yaptığı arılar, doğal süreçleri gereği kovanı terk ederek yeni bir koloni oluşturmak üzere yola çıktı. Deneyimli arıcı Remzi Subaş, hızla harekete geçerek arıları toplamak ve yeni bir kovan oluşturmak için gerekli hazırlıkları yaptı. Oğul verme sürecini büyük bir titizlikle yöneten Remzi Şubaş, arıların güvenli bir şekilde yeni kolonilerine yerleşmelerini sağladı. Bu sürecin her anını kaydeden oğlu Okan Subaş, babasının arıcılıktaki ustalığını ve arıların doğa döngüsünü belgeledi. Arıcılık mesleğinin inceliklerini gözler önüne seren videosunu sosyal medyada paylaşınca bu görüntüler büyük ilgi gördü. Subaş ailesi, doğayla uyumlu bir yaşam sürmenin önemini vurgulayarak, arıcılığın sürdürülebilir tarım için vazgeçilmez bir unsur olduğunu belirtti. İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Sinema Mezunu olan Okan Yılmaz çekim sürecini anlatarak "Ailem arıcılık yapıyor. İstanbul’dan okul bitip memlekete dönüş yapınca arıcılık yapmaya başladım. Kafkas arılarından kestane balı, çıçek balı üretiyoruz. Babamla arılıkta sohbet ederken böyle bir olay yaşandı. Bende bu olayın çekimini yaptım. Çok güzel kareler kadrajlar çıktı. Video çok beğenildi. Çok güzel tepkiler aldı. Bu çekim den babamın haberi olmadığından çok doğal bir çekim oldu” dedi.
İstanbul Günlük kiralık dairede öldürülen Murat Arpapay cinayetine ilişkin yürütülen soruşturma tamamlandı Bahçelievler’de günlük kiralık dairede öldürülen ve cesedi apartman boşluğuna atılan Murat Arpapay cinayetine ilişkin yürütülen soruşturma tamamlandı. Hazırlanan iddianamede korkunç cinayeti anlatan sanık Muhterem Perçikli, diğer sanıklar tarafından Murat Arpapay ile tanıştırıldığını ve günlük kiralık daireye gittiklerini söyleyerek “Fatih ve Doğan burada Murat’a saldırdı. Doğan, bir beze döktüğü eter ile Murat’ın ağzını kapattı. Murat buna direndiği için Fatih ve Doğan tarafından darp edildi. Ellerini arkadan plastik kelepçe ile bağladılar. Fatih’in elinde şırınga gördüm. Murat’a enjekte etmeye çalıştı” dedi. İddianamede, 3’ü firari 5 sanık hakkında toplamda 36 yıl 3 aya kadar hapis cezası istendi. Bahçelievler’de günlük kiralık dairede öldürülen ve cesedi apartman boşluğuna atılan Murat Arpapay cinayetine ilişkin yürütülen soruşturma tamamlandı. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, 27 Temmuz 2023 günü Bahçelievler’de meydana gelen olay anlatıldı. İddianamede olay günü merdiven boşluğunda bir şahsın ölü olarak bulunduğuna ilişkin bilgi verilmesi üzerine soruşturmaya başlandığı kaydedildi. Arpapay’ın ellerinin bileklerinden bağlanmış halde kafa ve sırt kısmında darp izlerinin olduğu aktarıldı Merdiven boşluğunda bulunan şahsın Murat Arpapay olduğunun sonradan tespit edildiğinin belirtildiği iddianamede, yapılan otopsi çalışmasında Arpapay’ın ellerinin bileklerinden bağlanmış halde kafa ve sırt kısmında darp izlerinin olduğu aktarıldı. Olaya ilişkin incelenen güvenlik kamerası görüntülerinde Arpapay’ın 26 Temmuz günü yanında bir kadın ile binaya giriş kaydının olduğu, kadının aynı gün binadan çıkış yaptığı ancak daha sonra şüpheli 3 şahsın binaya giriş yaptığı tespit edildi. Murat Arpapay ile binaya giren kadının Muhterem Perçikli olduğu da iddianamede açıklandı. “Beze döktüğü eter ile Murat’ın ağzını kapattı, direndiği için Fatih ve Doğan tarafından darp edildi” Olaya ilişkin ifadesinin yer aldığı iddianamede, sanık Muhterem Perçikli “Ölen şahsı tanımıyorum. Olay tarihinden yaklaşık 1 hafta kadar önce Serpil Demir beni Şirinevler’de bir kafeye götürdü. Burada Azad, Fatih ve Doğan isimli şahıslarla tanıştırdı. Azad beni zengin, orta yaşlarda bir erkek ile tanıştırmak istediğini söyledi. Bu şahısla internet üzerinden tanıştıklarını ve kendisini kadın olarak tanıttığını anlattı. Birkaç gün sonra Murat ile kafede buluştuk. Azad, Doğan ve Fatih de aynı kafede bizi izliyordu. Bir şeyler içtikten sonra Murat evine gitti. 26 Temmuz günü Serpil ve Azad’ın daha önceden kiraladıkları günübirlik daireye gittik. Murat aparta geldiğinde Serpil, Doğan ve Fatih evdeydi, Azad yoktu. Fatih ve Doğan Murat’a saldırdı. Doğan, bir beze döktüğü eter ile Murat’ın ağzını kapattı. Murat buna direndiği için Fatih ve Doğan tarafından darp edildi. Ellerini arkadan plastik kelepçe ile bağladılar. Fatih’in elinde şırınga gördüm. Murat’a enjekte etmeye çalıştı. Ben ve Serpil korkarak diğer odaya geçtik. Bir müddet sonra odadan çıktığımızda Murat hareketsiz yatar haldeydi. Fatih ve Doğan ‘eğer birine bir şey anlatırsan sonun böyle olur’ dedi. Israrla telefon geldiği için oradan çıkarak işe gittim. İşten sonra arkadaşım Serpil ile buluştum. Serpil bana adamın öldüğünü cesedi ise bir üst kat merdivenlerine bıraktıklarını, Fatih ve Doğan’ın Kıbrıs’a kaçtıklarını ve evde bulundukları esnada Azad’ın maktulün evindeki yüklü parayı bulmak için gittiğini söyledi" dedi. Azad’ın evde para bulamadığını da söyleyen Perçikli “Birkaç gün sonra Azad, Serpil ile beni Pendik’e götürdü. Burada, eğer polis yakalarsa şahısla internetten tanıştığımı, Şirinevler’de buluştuğumu ancak şahıstan ayrılıp eve giderken şahsın beni eve kadar takip ettiğini ve eve girerek kapıyı kapattığımı söylememi istedi. Avukat tutacağını söyledi ve birine anlatırsam öldürmekle tehdit etti” ifadelerini kullandı. Sanık Serpil Demir ise alınan savunmasında “26 Temmuz günü kiraladığımız günlük kiralık daireye gittik. Daha sonra Fatih, Doğan ve Azad geldi. Tatil için Kıbrıs’a gideceklerini, veda etmeye geldiklerini söylediler. Eve başka giren ya da çıkan kimse olmadı. Saat 20.00 sıralarında Muhterem işe gitmek için evden çıktı. Ben de Fatih ve Doğan ile birlikte saat 04.30 sıralarında evden ayrıldım. Murat Arpapay’ın nerede nasıl öldürüldüğünü görmedim. Konuyla alakam yok” dedi. İddianamede şüpheli Fatih Erginoğlu ve Doğan Sarıyıldız’ın 27 Temmuz günü Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne giriş yaptıklarının tespit edildiği ve haklarında yakalama kararı çıkarıldığı belirtildi. Bir diğer sanık Azad lakaplı Ersen Başak’ın ise Gürcistan’a gittiği ve hakkında kırmızı bültenle arama emri düzenlendiği de iddianamede anlatıldı. İddianamede tüm sanıkların Azad lakaplı Ersen Başak’ın talimatıyla öncesinde anlaşarak maktulü olayın gerçekleştiği daireye getirip zor kullanarak etkisiz hale getirip evini soymak için birlikte hareket ettikleri ve maktulün ölümüne sebebiyet verdikleri kaydedildi. 20 yıldan 25 yıla kadar hapis talebi Hazırlanan iddianame kapsamında Doğan Sarıyıldız, Ersen Başak, Fatih Erginoğlu, Muhterem Perçikli ve Serpil Demir’in ‘birden fazla kişi ile konutta yağmaya teşebbüs’ suçundan 2 yıl 6 aydan 11 yıl 3 aya kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi. Sanıkların ‘olası kastla öldürme’ suçundan ise 20 yıldan 25 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi. Mahkeme tarafından kabul edilen iddianame kapsamında sanıklar önümüzdeki günlerde hakim karşısına çıkacak. Sosyal medya hesabında paylaştığı video ortaya çıktı Öte yandan cinayetten birkaç gün sonra Muhterem Perçikli’nin “Ben de istemezdim bu kadar kötü olmayı. Ama insan kırıldığı zaman kaybedecek bir şeyi kalmıyor ve kaybedecek bir şeyi olmayan kadın her şeyi yapabilir” açıklamasıyla sosyal medya hesabından bir video paylaştığı da ortaya çıktı. Hazırlanan iddianameye ilişkin değerlendirmede bulunan maktulün annesi Şefika Arpapay’ın avukatlarından Burak Mert Aktaş “Maktul Murat Arpapay sanıklar tarafından boğularak öldürülmüştür. Bu durumda suçta yer alan kast türünün olası kast yerine doğrudan kast olduğunu kanaatindeyiz. Sanıkların hepsinin fikir ve eylem birliği içerisinde bu suçu işledikleri, maktulün ölümünün adeta bir tasarlama sürecinin neticesi olarak gerçekleştiği dosya kapsamından açıktır. 3 adet sanık hala firari konumda yurtdışında bulunmaktadır. Firari sanıkların bir an önce yakalanarak yüce Türk adaletine teslim edilmesi için yapılan çalışmaların ivedilikle olumlu sonuçlanmasını temenni ediyoruz” ifadelerini kullandı. Avukat Can Akşahin ise “Planlı bir şekilde işkence çektirerek kasten öldürme eyleminin olduğu ortadadır. Mahkeme tarafından yürütülecek yargılamada sanıkların kasten adam öldürme suçundan cezalandırılmaları doğrultusunda tarafımızca gayret gösterilecektir” açıklamasında bulundu.