ASAYİŞ - 02 Ekim 2024 Çarşamba 13:08

Karaman’da baraj gölüne giren 17 yaşındaki genç boğuldu

A
A
A
Karaman’da baraj gölüne giren 17 yaşındaki genç boğuldu

Karaman’ın Ermenek ilçesinde baraj gölüne giren 17 yaşındaki genç boğuldu.


Olay, ilçeye bağlı Evsin köyü sınırlarında bulunan Gezende barajında yaşandı. Edinilen bilgiye göre, baraj gölüne balık tutmaya giden 17 yaşındaki Muhammet Ali Birer, yüzmek için girdiği baraj gölünde biranda gözden kayboldu. Çevredekilerin baraj gölünde bir kişinin kaybolduğunu 112 Çağrı Merkezine bildirmesi üzerine olay yerine, sağlık, AFAD ve jandarma ekipleri sevk edildi. Yapılan aramalar sonuçsuz kalınca Mersin İl Emniyet Müdürlüğü’nden Su Altı Grup Amirliği’ne bağlı dalgıç polisler istendi. Olay yerine gelen dalgıç polisler suya girerek kısa sürede Birer’in cansız bedenine ulaşarak kıyıya çıkardı. Cumhuriyet Savcısının olay yerinde yaptığı incelemenin ardından Muhammet Ali Birer’in cansız bedeni otopsi yapılmak üzere Karaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi morguna kaldırıldı.


Olayla ilgili tahkikat başlatıldı.



Karaman’da baraj gölüne giren 17 yaşındaki genç boğuldu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Tunç: "Adaletin tecellisi noktasında 25 bin hakim ve savcımız kılı kırk yararak titiz bir çalışma gerçekleştiriyor" Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Saraylardan bahsediyorsunuz, binalardan bahsediyorsunuz, ’İçerisinde adalet var mı?’ gibi birtakım dezenformasyon ve algı çalışması yürütüldüğünü söyleyerek "Bu mekanlarda, adliye saraylarında adaletin tecellisi noktasında 25 bin hakim ve savcımız kılı kırk yararak titiz bir çalışma gerçekleştiriyor" dedi. Adalet Bakanı Tunç, Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığı Hizmet Binası temel atma törenine katıldı. Törende konuşan Bakan Tunç, yapılan yeni adliye binalarına yönelik eleştiriler olduğunu, bu binalarda adalet kalmadığına yönelik eleştirilerle yapılan hizmetlere gölge düşürülmeye çalışıldığını belirterek, bu eleştirilerin adalet sistemine ve devletin kedisine zarar verdiğini söyledi. "Adaletin hakkı ile tecelli edilebilmesi için adli tıbba ihtiyaç var" Adli Tıp Kurumu’nun öneminden bahseden Bakan Tunç, "Konumuz adli tıp, adli tıbbın hizmet verdiği de adalet. Adaletin tecellisi, maddi gerçeğin ortaya çıkarılması, delillerin ortaya çıkartılması, değerlendirilmesi ve yargının hizmetine sunulması, adaletin hakkı ile tecelli edilebilmesi için adli tıbba ihtiyaç var, bilirkişilik kurumuna ihtiyaç var. Bu anlamda adli tıbbımız, yargı teşkilatımızın çok önemli bir bağımsız ve tarafsız bilirkişilik kurumu. Bu anlamda adaletin tecellisi noktasında özellikle bugüne kadar adli tıp alanında hizmet veren hem yaşayanlara teşekkür ediyoruz, ahirete intikal edenler var, onlara da Allah’tan rahmet diliyoruz" diye konuştu. "Adaletin tecellisi noktasında 25 bin hakim ve savcımız kılı kırk yararak titiz bir çalışma gerçekleştiriyor" Adliyelerin adaletin vakarına yakışır olması gerektiğini söyleyen Bakan Tunç, "Bu anlamda ülkemiz çok önemli mesafeler katetti. 78 müstakil adalet binamız vardı 2002’de, bugün itibarıyla 366’ya yükselttik. Metrekare olarak baktığımızda da 500 bin metrekareden bugün 6 milyon metrekareye ulaştı. Sadece Ankara Adalet Sarayı, 700 bin metrekarenin üzerinde bir mekana sahip olacak. Dolayısıyla fiziki mekanların kapasitesinin attırılması konusunda kıyaslanmayacak derecede ilerleme sağlandı. Hepimiz bu mesleğin içerisinden geliyoruz. Avukatlık yapığımız yıllarda o adliye binalarının içerisinde bulunduğu durum, kiralık binalar, merdiven altı yapılan duruşmalarda, o kısıtlı, teknolojinin olmadığı imkanlardan bugün çok daha değerli noktalara geldik. Biz bunları ifade ederken ’Siz saraylardan bahsediyorsunuz, binalardan bahsediyorsunuz, içerisinde adalet var mı?’ gibi birtakım dezenformasyon ve algı çalışması da gerçekleşiyor. Bu mekanlarda, adliye saraylarında adaletin tecellisi noktasında 25 bin hakim ve savcımız kılı kırk yararak titiz bir çalışma gerçekleştiriyor. Tabii ki ilk derecesi, istinafı ve temyizi gibi üç dereceli bir sisteme sahibiz. İlk derecenin vermiş olduğu bir karar hatalı da olabiliyor. Zaten istinaf, temyiz süreçleri bunun için var. İstisnai de olsa bu tür kararlar ortaya çıktığında hemen sosyal medyada ya da basında bir dezenformasyona, yargıyı yıpratmaya yönelik bir algı çalışmasına giriliyor. Bunu yapmamak lazım. Bu yargıyı yıpratan, adaletin yıpranmasına, devletin temelinin yıpranmasına neden olan bir husus" diye konuştu. "2 yıl içerisinde tamamlanıp hizmete açılacak" Temeli atılan Adli Tıp Grup Başkanlığı hakkında da bilgi veren Bakan Tunç, "17 Kasım 2023 tarihinde sözleşmesi yapıldı. 1 Aralık 2023 tarihinde de yer teslimi yapılmıştı. İnşallah 2 yıl içerisinde tamamlanıp hizmete açılacak. Binamız 43 bin 695 metrekare kapalı kullanım alanına sahip olacak. İçerisinde Adli Tıp Şube Müdürlüğü, morg, İhtisas, Kimya Biyoloji, Trafik, Fizik ve Adli Bilişim İhtisas Daireleri yer alacak. Bodrum, zemin artı 4 kattan oluşacak. Ayrıca 379 araç kapasiteli otoparka da sahip olacak. Adli tıp binası içerisinde teknolojinin imkanlarını, tüm cihazları barındıracak" dedi.
Hakkari Yeşilay Genel Başkan Doç. Dr. Dinç: “Her çocuk toprağımız kadar mukaddestir” Yeşilay Genel Başkanı Doç. Dr. Mehmet Dinç, her çocuğun toprak kadar mukaddes olduğunu belirterek, “Nasıl toprağımıza sahip çıktıysak; çocuklarımıza ve gençlerimize da sahip çıkacağız” dedi. Hakkari’de ziyaretlerde bulunan Yeşilay Genel Başkanı Doç. Dr. Mehmet Dinç, Vali Ali Çelik ile birlikte Yeşilay Derneği Hakkari Şubesi Danışmanlık Merkezinde basın mensupları ile bir araya geldi. Burada konuşan Doç. Dr. Mehmet Dinç, Türkiye’nin her köşesinde 104 yıldır faaliyet gösterildiklerini ifade etti. Dinç, "İki gündür bağımlıkla alakalı bir mücadelemiz var. Çocuklarımız, gençlerimiz, insanlarımız bağımlı olmasınlar. Hatta hiçbir şeye bağımlı olmasınlar. Mücadelemizi iki boyutta götürüyoruz. Bir tanesi önlenme çalışmaları, önleme çalışmalarımızı şubelerimiz yürütüyor. Hakkâri’de de şubemiz çalışmalarını yürütüyor. Yüksekova ilçesinde de Valimiz Ali Çelik’in desteği ile şubemizi açacağız. Orada da önleme çalışmalara yapacağız. Bağımlılık sonu olmayan dipsiz bir konudur. Bir insanın başına gelebilecek en zor, en kötü, en talihsiz şey bağımlı olmasıdır. Çünkü insanı tepetaklak düşüren, bütün ilişkilerini bozan, kapasite ve kabiliyetini yıkan, geleceğini karatan bir beladır. O yüzden hiçbir insanımızın, hiçbir çocuğumuzun, hiçbir gencimizin bağımlı olmasına müsaade edemeyiz. Her çocuk toprağımız kadar mukaddestir. Nasıl toprağımıza sahip çıktıysak çocuklarımıza ve gençlerimize da sahip çıkacağız. Toplumda bir grup çocuğumuz, gencimiz ve yetişkinimiz bağımlılık yoluna girebiliyor, bağımlılığa bir şekil bulaşabiliyor. Bu insanlarda da vazgeçmek mümkün değil. Bu insanların hayatlarını kaybetmelerine izin vermemiz mümkün değil. Onlarla alakalı da Yeşilay Danışmanlık Merkezlerimiz var. Danışmanlık merkezimiz, Türkiye’nin 107 noktasında ücretsiz psikoterapi hizmet desteği veriyor. Bağımlılıkta zorluk çeken kardeşlerimizi Yeşilay Danışmanlık Merkezine bekliyoruz. Yüksekova ilçesinde iki tane danışmanlık merkezimiz olacak. Öyle istiyoruz ki Hakkari’de hiçbir bağımlı gencimiz kalmasın. Herkesin desteğine ihtiyacımız var” dedi.