POLİTİKA - 16 Haziran 2021 Çarşamba 20:46

İzmir Büyükşehir Meclisinde İZBETON gerginliği

A
A
A
İzmir Büyükşehir Meclisinde İZBETON gerginliği

İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi toplantısında AK Parti Grup Başkan Vekili Özgür Hızal’ın İzmir Büyükşehir Belediyesinin şirketi İZBETON Genel Müdürü Heval Savaş Kaya’yla ilgili sözleri ve İZBETON’un alacakları için bürolarda pazarlık yapıldığı iddiası nedeniyle oturumda tartışma çıktı.

İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi toplantısında AK Parti Grup Başkan Vekili Özgür Hızal’ın İzmir Büyükşehir Belediyesinin şirketi İZBETON Genel Müdürü Heval Savaş Kaya’yla ilgili sözleri ve İZBETON’un alacakları için bürolarda pazarlık yapıldığı iddiası nedeniyle oturumda tartışma çıktı.



İzmir Büyükşehir Belediyesinin haziran ayı olağan meclis toplantısının ikinci oturumu İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mustafa Özuslu idaresinde Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde (AASSM) gerçekleşti. Oturumda İzmir Büyükşehir Belediyesinin şirketi İZBETON A.Ş.’nin 60 milyonluk iç borçlanma talebi gündeme getirildi. AK Parti Grup Başkan Vekili Özgür Hızal, İZBETON Genel Müdürü Heval Savaş Kaya’yı eleştirirken, zaman zaman gerginlikler yaşandı.



"İzmir trafikte, sanayide, ticarette yavaş şehir oldu"


İZBETON Genel Müdürü Kaya’nın vatandaşlara teşekkür ettirerek videosunu çektiğini öne süren Hızal, "AK Parti Grubu olarak bugüne kadar yatırım taleplerinde destek verdik, oyumuzu kullandık. Yatırıma yönelik olmayan kredi taleplerine ret verdik. Sorun İZBETON’un kendisinde. İZBETON Büyükşehir’in bünyesinde olan yaklaşık 1 milyarlık dev bütçeyi yöneten şirket. Bu bütçeyi yönetirken İzmir’de yol, asfalt, kaldırım, kavşak düzenlemesi yapması gerekiyor. Birçok noktada altyapıyla ilgili yatırımlar yapmasını bekliyoruz. İzmir özellikle altyapı, ulaşım ve trafik noktasında son yılların en kötü dönemini yaşıyor. İzmir zaten yavaş şehir haline geldi. İzmir trafikte, sanayide, ticarette yavaş şehir oldu. Bunların sorumluları İzmir Büyükşehir Belediyesi ve yetkilileri. Bu şirketin genel müdürü bu bahsettiğim hususlarla alakalı faaliyetlerle çalışması gerekirken adeta Tunç Soyer’in reklam müdürü gibi bakkal bakkal gezip, insanların videosunu yayınlamakla meşgul. Bugüne kadar biz hiçbir bürokrat hakkında konuşmadık ama İZBETON Genel Müdürü’nün bürokrat olmadığını, siyasi olduğunu düşündüğüm için bu yorumu yapıyorum. İZBETON’a vermiş olduğunuz ihaleyi doğru yaparsanız bu 60 milyona zaten ihtiyaç duyulmaz. Biz elbette kar yapmasını beklemiyoruz ama iflas etmesini de istemiyoruz" dedi.



"CHP’li belediyeler dahi şikayetçi"


Sayıştay Raporu’ndan örnekler veren Hızal, "2019’da İZBETON’la ilgili Sayıştay raporu var. Bu rapordaki belgeleri gördünüz. İki önemli şantiyesi var Bergama ve Bayındır’da. Bunlar ne iş yapıyor? Asfalt üretiyor. Kapasitesinin çok altında asfalt üretimi yapıyor. Başka yerden asfalt alınıyor sonra zarar ediyor. Bu eleştirileri İzmirliler de yapıyor. Aynı yağmurlar ve taşkınlar sonrasında olduğu gibi. Bir İzmirli vatandaşımız Genel Başkanınız ve Tunç Başkan’ın yüzüne ’yollarla ilgili çok ciddi sorunlar var’ dedi. Bırakın Cumhur İttifakı belediyelerini, CHP’li belediyeler dahi şikayetçi. İZBETON’un neler yapmadığını göreceksiniz. Bir reklam müdürü gibi eline kamera, telefon alıp vatandaşa bunları yaptıracaksınız. Eğer ihalenizi doğru yaparsanız, zamanında yaptığınız ihalelerin ödemesini yaparsanız, bekletmezseniz, oradan bir kamu zararı çıkmaz ise İZBETON’un 60 milyon krediye ihtiyacı olmaz. Ama yapmazsanız 260 milyonluk kredi de kar etmez ve İZBETON iflas eder" diye konuştu.



"Polemik yapma amacıyla gündeme getirildi"


CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç, "Oy birliğiyle karar verilmişti ama her mecliste İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız siyaseten, polemik yapma amacıyla gündeme getirildi diye düşünüyorum. İZBETON gayet güzel çalışan bir belediye iştiraki. Genel müdürü de son derece iyi çalışan arkadaşımız. Sayıştay raporuyla ilgili bugüne kadar herhangi tespit çıkarılmış bir zimmet yok. Şirket olarak resmi faaliyetlerini yapılması gerektiği gibi sürdürüyorlar. Biz İzmir Büyükşehir Belediyesinin çalışmaları için bir gönüllü ordusu olarak çalışıyoruz. İZBETON Genel Müdürü’nün de yardım ettiği bir konu var. Kurumundaki görev ile bunun karıştırılmaması lazım. Bu 60 milyonluk borçlanma kararı geçen sene alınmış ama kredi alınmadığı için düştüğünden yeni dönemde yatırım amacıyla istenmiş bir karar. Biz İzmir’in her yerine çalışıyoruz. Söz verdiğimiz gibi arka mahallelere de çalışıyoruz. Anketlerde Büyükşehir Belediye Başkanımızın oyları sürekli artıyor. Sosyal medyada yapılan yorumların kurgu olduğuna inanıyorum. Samimi eleştiriler dikkate alınarak gerekli hizmetler yapılıyor" sözlerine yer verdi.



Mecliste gerginlik


CHP’li meclis üyesi Bülent Sözüpek de Sayıştay raporlarından rakamlar vererek Hükümeti eleştirdi. Bunun üzerine AK Parti’li meclis üyesi Hüsnü Boztepe ayağa kalkıp oturumu yöneten Özuslu’ya hitap ederek, "Sayın Başkan böyle olmaz. İzmir’i konuşsun" dedi. Özuslu da, "Olur olur. Şurada bir anlaşalım, herkes sözünü söyleyecek" diye konuştu. Sözüpek de İZBETON’un çalışmalarından örnekler verirken, "Bu yatırımları görmemek bence vicdansızlık" ifadelerini kullandı.



"Sonra gidilip bazı bürolarda İZBETON’un alacakları için pazarlıklar yaparsınız"


Hızal tekrar söz alarak "gerekli yatırımlar yapılmaması ve bütçenin iyi yönetilmemesi halinde ortaya çıkacak tabloyu" yorumladı. Hızal, "Sonra gidilip bazı bürolarda İZBETON’un alacakları için pazarlıklar yaparsınız" diye konuştu. Özuslu araya girerek, "İddia sahibi iddiasını ispat etmekle mükelleftir" dedi. AK Parti’li meclis üyeleri, "Bunu kendi arkadaşlarınıza da söyleyin" derken, Özuslu da, "Ben bu lafı ortaya söylüyorum; iddia sahibi iddiasını ispat etmekle mükelleftir. Özellikle kişisel itham söz konusu olduğunda" ifadelerinde bulundu.



"Söylediğim her sözün arkasındayım"


Hızal, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ben bu kürsüden söylediğim her sözün arkasındayım. Söylediğim her şeyin altını bir kez daha çiziyorum. Benim kişisel haklara saldırım yok. Öyle olduğunu düşünüyorlarsa yargı mercilerine giderler, dava açarlar. Biz bugüne kadar bir söylenti, dedikodu üzerinden yorum yapmadık. Sizin beğenmediğiniz bu Sayıştay raporlarıyla milletvekilleriniz geziyor. İcra takipleri raporda var. Bu görüşmeler hukuk bürolarında yapılır. Bunları kim yapar, yetkililer yapar. Bunu isteyerek ödemediğiniz takdirde o icra takibini yüzde 40 tazminatla, faizle, vekalet ücretiyle ödersiniz. Biz kamu zararının ortaya çıkmamasını istiyoruz."



Kredi talebi kabul edildi


Toplantıda, CHP’li meclis üyesi Kazım Çam ise, "İlk konuşmasını çevirdi. ’Ofislerde ne pazarlılklar döndü’ dedi. İlk konuşmanızı kayıtlardan çıkarın" dedi. Hızal ise, "Çıkarmıyorum. Size mi soracağım ne konuşacağımı. Evet ofiste dedim, ofiste" yanıtını verdi.


Kredi talebi oy birliğiyle kabul edildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ordu ‘Düşük ayak sendromu tedavi edilebilir bir sorun’ Düşük ayak sendromunun, bireylerin günlük yaşamlarını olumsuz etkileyen ve yürüyüş fonksiyonlarını kısıtlayan bir durum olduğunu belirten Fizyoterapist Berkay Eren, "Genellikle peroneal sinirin hasarıyla ortaya çıkan bu rahatsızlık, ayak bileğini yukarı kaldıran kasların zayıflaması veya fonksiyonunu kaybetmesiyle kendini gösterir" dedi. Medical Park Ordu Hastanesi’nden Fizyoterapist Berkay Eren, düşük ayak sendromunun nedenleri, belirtileri ve tedavi yöntemleri hakkında önemli bilgiler paylaştı. Düşük ayağın, tek başına bir hastalık olmadığını, altta yatan bir sağlık sorununun belirtisi olduğunu söyleyen Eren, "Sinir hasarları, nörolojik hastalıklar, diyabet, bel fıtığı, travmalar veya cerrahi komplikasyonlar bu duruma neden olabilir" diye konuştu. "Doğru tanı, etkili tedavi önemli" Düşük ayak sendromunda ayak bileğini yukarı kaldırmada zorlanma, yürürken ayağın yerde sürüklenmesi, denge kaybı, tökezleme ve düşme, merdiven çıkma ve yokuş inmede zorluk, bacak kaslarında güçsüzlük ve ağrının bu hastalıktaki en çok görülen belirtiler olduğunu belirterek, doğru tanı ve etkili tedavinin son derece önemli olduğunu kaydetti. Düşük ayak teşhisi için hastanın tıbbi geçmişi, fiziksel ve nörolojik muayeneler, EMG (elektromiyografi), MR ve kan testleri gibi detaylı incelemeler yapılması gerektiğini belirten Berkay Eren, erken teşhisin önemine de dikkat çekti. Uygulanan tedavi yöntemleri Düşük ayak sendromunun tedavisinin, altta yatan nedene göre belirlendiğini söyleyen Fizyoterapist Berkay Eren, uygulanan tedavi yöntemlerini şu şekilde sıraladı: "Fizik tedavi ve rehabilitasyon: Kas kuvvetlendirme egzersizleri, elektroterapi, denge ve koordinasyon çalışmaları, yürüme eğitimleri. Ortez kullanımı: Ayağı destekleyerek hareketi kolaylaştıran AFO (Ayak Bileği Ortezi) gibi yardımcı cihazlar. Cerrahi yöntemler: Sinir onarımı, tendon nakli ve ayak kemiklerini desteklemeye yönelik cerrahiler." "Sağlam adımlar için erken müdahale şart" Düşük ayak sendromunun ihmal edilmesinin zamanla kas zayıflığının artmasına, yürüme bozukluklarının kalıcı hale gelmesine ve bireyin bağımsız hareket kabiliyetinin kısıtlanmasına neden olabileceğinin altını çizen Eren, "Özellikle günlük aktivitelerde zorlanma, düşme riski ve eklem deformiteleri gibi komplikasyonlar, yaşam kalitesini ciddi şekilde olumsuz etkileyebilir. Unutulmamalıdır ki, düşük ayak sendromu doğru müdahaleyle yönetilebilir bir durumdur. Uzman ekip tarafından uygulanan bireysel tedavi yaklaşımlarıyla hastalar, sağlam adımlarla hayata devam edebilir. Daha sağlıklı bir gelecek için, düşük ayak belirtilerini göz ardı etmeyin ve erken teşhis için bir uzmana başvurun" şeklinde konuştu.
Erzurum Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi’nde 34 bin 21 dosya karara bağlandı Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2024 yılı faaliyet raporu yayınlandı. 2024 yılında Erzurum Bölge Adliye Mahkemesine gelen 31 bin 119 dosya ve bir önceki yıldan devreden 23 bin 103 dosya olmak üzere toplamda 54 bin 222 dosyadan 34 bin 21 dosya karara bağlandı. Yüzde 109 oranında temizlenme oranı ile, Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi gelen davalardan fazla sayıda davayı bitirmek suretiyle muhtemel dava yığılmalarını azaltma eğilimini sürdürüyor. Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2024 yılından bu yana; Ağrı, Ardahan, Bayburt, Erzincan, Erzurum, Iğdır, Kars ve Tunceli illeri merkez ve mülhakatlarındaki toplam 48 adliye tarafından verilen kararlarla ilgili istinaf mahkemesi olarak hizmet veriyor. 31 Aralık 2024 tarihi itibariyle Bölge Adliye Mahkemesi’nde 8 Ceza Dairesi, 6 Hukuk Dairesi faaliyet gösteriyor. 318 dosya Yargıtay’a gönderildi Ceza dairelerince 21 bin 418 adet, Hukuk Dairelerince 12 bin 600 adet dosya 2024 yılı içerisinde karara bağlandı. Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı’nda 11 Cumhuriyet Savcısı görev yapıyor. 2024 yılı içerisinde Ceza Dairelerinde yapılan 383 duruşmaya katılım sağlandı. Ceza Dairelerince karara çıkarılan 21 bin 418 dosyadan 21 bin 255 adedine Cumhuriyet Başsavcılığınca görüldü işlemi yapıldı. Ayrıca Ceza Dairelerince karara çıkarılan dosyalardan 318 tanesi Cumhuriyet Başsavcılığınca temyiz edilerek Yargıtay’a gönderildi. 5 Ağustos 2017 tarih ve 30145 (Mükerrer) sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7035 sayılı Bölge Adliye ve Bölge İdare Mahkemelerinin İşleyişinde Ortaya Çıkan Sorunların Giderilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 23. maddesinde düzenlenen 308/A maddesi uyarınca Cumhuriyet Başsavcılığına toplamda 712 dosyada itiraz değerlendirme işlemi yapıldı, 5 dosya değerlendirme aşamasında bulunuyor. Cumhuriyet Başsavcılığınca değerlendirme yapılan 555 adet itiraz başvurusunun incelenmesinde; Ceza Dairelerince verilen kararlarda usul ve esasa ilişkin olarak herhangi bir hukuka aykırılık tespit edilmediğinden yapılan değerlendirme sonucu itiraz yoluna başvurulmadı ve itiraz talebi Cumhuriyet Başsavcılığınca reddedildi. İtiraz değerlendirme dosyalarından 49 tanesi re’sen, 108 tanesi talep üzerine olmak üzere toplam 157 dosyada ilgili Ceza Dairesi kararına itiraz yoluna gidildi, 119 itiraz Ceza Dairelerince kabul edildi, 30 itiraz Ceza Dairelerince reddedildi, 1 itiraz dosyasında da Ceza Dairesince kısmen kabul/kısmen red kararı verildi, 7 itiraz ise ilgili Ceza Dairelerince değerlendirme aşamasında. 24 Ekim 2019 tarihli 30928 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 30. maddesi gereğince Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan itiraz sonucu ilgili Ceza Dairesi tarafından red/kısmen kabul-kısmen red kararı verilip Ceza Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilen dosyalardan 25 dosya reddedildi, 4 itiraz kabul edildi, 2 dosyada değerlendirme aşamasında bulunuyor.