GÜNDEM - 21 Eylül 2024 Cumartesi 10:38

Ünlü şarkıcı Metin Arolat’a hayatını kaybetmeden önce yapılan kalp masajı kamerada

A
A
A
Ünlü şarkıcı Metin Arolat’a hayatını kaybetmeden önce yapılan kalp masajı kamerada

Şarkıcı ve yönetmen Metin Arolat, İstanbul Kozyatağı’nda sahnede şarkı söylediği sırada bir anda fenalaşarak 52 yaşındaki hayatını kaybetti. Metin Arolat’ın kalbinin tekrardan çalıştırılması için sağlık ekipleri tarafından yapılan kalp masajı ise aynı yerde bulunan bir vatandaş tarafından saniye saniye kaydedildi.


Olay, İstanbul Kadıköy ilçesi Kozyatağı Mahallesi’nde bulunan lüks bir otelde gece 03.00 sıralarında yaşandı. İddiaya göre, ünlü şarkıcı sahnede şarkı söylediği sırada bir anda fenalaşarak yere yığıldı. Durumun sağlık ekiplerine bildirilmesi üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri yerde yatan Metin Arolat’a dakikalarca kalp mesajı yaptı. Sağlık ekipleri tarafından hastaneye kaldırılan Arolat, tüm müdahalelere rağmen 52 yaşında hayatını kaybetti. Metin Arolat’a sağlık ekipleri tarafından yapılan kalp masajı ise aynı yerde bulunan bir vatandaş tarafından saniye saniye kaydedildi.



Ünlü şarkıcı Metin Arolat’a hayatını kaybetmeden önce yapılan kalp masajı kamerada

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Manisa CBÜ’den engelleri aşan proje: ‘Sensiz AS’la’ Manisa Celal Bayar Üniversitesi ev sahipliğinde, TÜBİTAK 4008 Destek Projeleri kapsamında hayata geçen “Çocuklarda Angelman Sendromu: Sensiz AS’la” projesi açılış toplantısı gerçekleştirildi. TÜBİTAK 4008 "Özel Gereksinimli Bireylere Yönelik Kapsayıcı Toplum Uygulamaları Destekleme Programı" kapsamında, Angelman Sendromlu (AS) çocuklar ve ailelerine yönelik kapsamlı proje; Manisa Celal Bayar, Tekirdağ Namık Kemal ve Sağlık Bilimleri Üniversiteleri, Yunusemre İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü, Ankara Etlik Şehir Hastanesi, Angelman Türkiye Topluluğu ve Angelman Sendromu Derneği paydaşlığında başladı. TÜBİTAK 4008 “Özel Gereksinimli Bireylere Yönelik Kapsayıcı Toplum Uygulamaları Destekleme Programı” kapsamında hayata geçirilen yeni proje ile nadir görülen genetik bir hastalık olan Angelman Sendromu (AS) taşıyan çocukların ve bu çocuklara hizmet veren bireylerin yaşam kalitesinin arttırılması hedefleniyor. Angelman Sendromu, gelişimsel gecikme, konuşma bozukluğu, hareket ve denge problemleri ile bazen nöbetlerle karakterize edilen genetik bir bozukluk olarak tanımlanıyor. Nadir görülen bu hastalık, çoğu insan tarafından bilinmiyor. Projenin temel amaçları arasında AS’li bireylerin, sosyal, görsel ve motor becerilerini geliştirecek özgün yöntemler, materyaller ve içerikler sunmak yer alırken AS’libireylerin ebeveynlerine ve onlara hizmet veren kişilere yönelik bilimsel destek de sağlanacak. Manisa Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde gerçekleştirilecek ve 7 gün sürecek program kapsamında AS’li bireylerin bağımsız ve aktif yaşamını destekleyen, fiziksel ve sosyal ortamlara katılımlarını kolaylaştıran eğitimler düzenlenecek. Eğitimler, nöroloji, genetik, özel eğitim, psikiyatri, beslenme, spor ve fizyoterapi gibi alanlarda uzman kişiler tarafından verilecek. Katılımcılar, Angelman Sendromu ile ilgili en güncel araştırmalar ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi sahibi olacak ve AS’li bireylere yönelik stratejiler geliştirme konusunda farkındalık kazanacaklar. Proje, AS’ye dair bilinç oluşturmayı ve bu bireylere sunulan destekleri artırmayı amaçlıyor. Projenin açılış töreninde konuşan Manisa Celal Bayar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rana Kibar, “Angelman Sendromu, çocukları ve ailelerini etkileyen önemli bir nörolojik rahatsızlık. Bu özel çocuklarımızın hayatlarını kolaylaştırmak, onların potansiyellerini en üst düzeyde ortaya çıkarmalarına yardımcı olmak, hepimizin ortak sorumluluğu. İşte bu sorumluluk bilinciyle yola çıkarak başlattığımız ‘Çocuklarda Angelman Sendromu: Sensiz AS’la’ projesi bu alanda önemli bir boşluğu dolduracak. Projemiz kapsamında, hem bu hastalığın teşhisi ve tedavisine yönelik bilimsel çalışmalar yapılacak hem de çocuklarımızın ve ailelerinin yaşam kalitelerini artırmaya yönelik sosyal projeler hayata geçirilecek.” ifadelerini kaydederek “Engel tanımayan bir geleceğe doğru emin adımlarla ilerlerken, hayatın her alanında eşitlik ve kapsayıcılık ilkesini benimseyen üniversitemiz, yeni projelere imza atmaya devam edecek” dedi.
İstanbul Tevfik Yamantürk: “Yol kazası yapmazsak şampiyon oluruz" Beşiktaş Divan Kurulu Başkanı Tevfik Yamantürk, ezeli rakiplere göre daha kaliteli bir ekibe sahip olduklarını vurgulayarak, “Yol kazası yapmazsak şampiyon oluruz" dedi. Beşiktaş Divan Kurulu 2024 yılı 2. olağan toplantısı, İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı-Anadolu Oditoryumu’nda yapılıyor. Toplantıda konuşan Beşiktaş Divan Kurulu Başkanı Tevfik Yamantürk, "Takımımız keyif veriyor. Değerli rakiplerimizi de izliyorum. Üslubumu bağışlayın; motor gaz yemiyor, yürümüyorlar. Yol kazası yapmazsak şampiyon oluruz" diye konuştu. “Bu paraların peşine düşmeniz lazım” Geçmiş yönetimin mali açıdan kulübe verdiği zararlardan bahseden Yamantürk, "Okul takımında oynatmayacağımız adamları o performanslarla Beşiktaş’a milyon euro’larla aldılar. Ondan sonra çekip gittiler. Ama faturayı camia ödüyor. İstanbulspor’dan alınan genç bir futbolcu vardı, ismini bile hatırlamıyorum. Valerien Ismael döneminde Alanyaspor maçında 35-40 metreden faul yaptı. ’Eyvah bu gol olursa maç gider’ dedim. Gol oldu, atıldı. Maç gitti. Koskoca Beşiktaş takımının antrenörü Ismael, hakeme bitir diye işaret yapıyor. Hepsini geçtim futbolcu ortada yok ama futbolcuya 2.5 milyon euro ödediler, yüzde ellisine. Kendi paranızla neden ödemiyorsunuz, Beşiktaş’ın parasıyla ödüyorsunuz. Böyle bir hakkınız yok. Ondan sonra da çekip gidiyorsunuz. Buna kimsenin hakkı yok. Var mı böyle bir yeryüzü düzeni. Başkanımıza da söyledim, bu paraların peşine düşmeniz lazım diye" açıklamalarında bulundu.
Niğde Yeni Destek Modeli üretim planlamasına uyan çiftçiler daha fazla destek alacak Tarım ve Orman Bakanlığı’nın bitkisel üretimde yeni destekleme modeli ile Çiftçi Kayıt Sistemi’ne (ÇKS) kayıtlı tüm üreticiler destek alacak. İlk defa üretim döneminden önce açıklanan yeni destek modeli ile ilgili açıklama yapan Niğde Tarım ve Orman İl Müdürü Asım Baş, sisteme uyum sağlayan üreticilerin mazot ve gübre desteğinin yüzde yüzünün karşılanmış olacağını söyledi. Baş, "Yıllardır savunduğumuz yeni bir modele geçtik. Üreticiler, üretim miktarı ve pazarlama açısından yıllardır dile getirilen bir konu bakanlığımız tarafından çözüldü. Yeni destekleme modelimizi üç aşamada planlayabiliriz. Temel destek, planlama desteği ve üretimi geliştirme desteği olmak üzere üç farklı aşamadan oluşuyor. ÇKS’ye kayıt yaptıran herkes temel desteklerden yararlanacak. Desteklemelerin kaldırıldığına dair farklı söylentiler var ama temel destek adı altında ÇKS’ye kayıtlı olan herkes o temel desteği alacak" dedi. "Üretim planlamasına uyan daha fazla destek alacak" Yeni destek modelinde havza bazlı üretim planlamasına uyan üreticilerin, destek katsayılarından yararlanacağını söyleyen Asım Baş, stratejik ürün üretenlerin ilave üçüncü desteği alacağını belirterek, "Yeni destek modelinin temelinde su var. Su kısıntısı olan yerlerde havza bazlı üretimde belirlenen stratejik ürünleri üreten, plana uyan üreticiler ilave üçüncü desteği almış olacak. Bu modelin en önemli ayrıntılarından bir tanesi de ilk defa üretim döneminden önce ve 3 yıllık planlandı. Katsayı modeli de ilk defa geldi. Tüm bu planlamalara uyum sağlayan üreticilerimizin mazot ve gübre desteğinin yüzde yüzü karşılanmış oluyor. Suyu daha az tüketen ürünler, ülkemizin ihtiyacı olan stratejik ürünler ağırlıklı olmak üzere su kısıntısı olan havzalarda, kıraç şartlarda yetiştirilebilecek ürünlere ihtiyacımız olacak. İlimizde arpa, buğday, nohut, fasulye, patates, kuru soğan ve yem bitkileri havza bazlı üretim planlamasına dahil edilen ürünler" diye konuştu. "Su kaynaklarını dikkatli kullanmak zorundayız" Yeni destek modelinin temelinde su kaynaklarının doğru ve etkin kullanılması olduğuna değinen suyun hayatın devamı için en önemli ihtiyacı olduğunu söyleyerek, "Hem evdeki tüketimimizde hem bitkisel üretimimiz hem de sanayide nerede ve hangi alanda olursa olsun dikkatli su kaynaklarımızı doğru ve dikkatli kullanmak zorundayız" dedi.
İstanbul Akdeniz diyeti Alzheimer’a karşı doğal kalkan sağlıyor Dünya Alzheimer Günü’nde açıklama yapan Diyetisyen Fatoş Nadiroğlu, Akdeniz diyetinin Alzheimer’a karşı doğal kalkan sağladığını söyledi. Günümüzde en sık görülen demans hastalıklarından biri olan Alzheimer; düşünce, hafıza ve davranış fonksiyonlarında azalmaya neden olmasıyla biliniyor. Beyin hücrelerinin ölmesiyle başlayıp, hafif unutkanlıktan günlük yaşamı zorlaştıran ciddi semptomlara kadar ilerleyen hastalığın kesin bir tedavisi ise bulunmuyor. Ancak günlük yaşantıya dahil edilebilecek pek çok alışkanlık Alzheimer riskini azaltabilir. Akdeniz diyeti de bu alışkanlıklardan biri. Dr. Suat Günsel Girne Üniversitesi Hastanesi Uzman Diyetisyeni Fatoş Nadiroğlu, “Dünya Alzheimer Günü”nde yaptığı açıklama ile Akdeniz diyetinin Alzheimer hastalığının önlenmesinde ve ilerlemesinin yavaşlatılmasında önemli bir rol oynadığına dikkat çekti. Alzheimer’ın ortaya çıkmasında genetik ve çevresel faktörlerin yanı sıra sosyal ve psikolojik etmenlerin ve yaşam tarzının etkili olduğunu belirten Uzm. Dyt. Nadiroğlu, “Doymuş yağ asitleri, aşırı alkol, sigara tüketimi ve yüksek kalorili diyetler, Alzheimer riskini artıran faktörler arasında yer alıyor. Ancak Akdeniz diyeti, hastalığın risk faktörlerini azaltmada ve hastalığa karşı koruyucu etkisi ile öne çıkıyor” dedi. Akdeniz diyeti ile Alzheimer’a karşı güçlü koruma Akdeniz diyetinin Alzheimer hastalığının seyrinde yavaşlama sağladığını vurgulayan Uzm. Dyt. Nadiroğlu, bu beslenme modelinin içeriğine dikkat çekti. Meyve, sebze, tam tahıllar, kuru baklagiller gibi bitkisel kaynaklar, zeytinyağı, omega-3 yağ asidi kaynağı olan balık, ceviz, fındık gibi yağlı tohumlar, fermente süt ürünleri ve beyaz et ağırlıklı beslenmenin Akdeniz diyetinin temel unsurlarını oluşturduğunu söyleyen Uzm. Dyt. Nadiroğlu, “Araştırmalar bu gıdalara dayalı bir beslenme modelinin Alzheimer’ın önlenmesinde etkili olduğunu gösteriyor” ifadesini kullandı. İleri evre Alzheimer hastalarında beslenme nasıl planlanmalı? Alzheimer’ın ilerleyen evrelerinde hastaların konuşma ve günlük işlerini yerine getirme gibi becerilerinde zorluklar yaşandığını hatırlatan Uzm. Dyt. Nadiroğlu, hasta yakınlarının beslenme sürecinde dikkat etmesi gereken unsurlara değindi. “Yemeklerin sade ve dikkat dağıtmayan, desensiz tabaklarda servis edilmesi önemlidir. Ayrıca, yemek sırasında televizyon ya da tablet gibi cihazların açık olmaması gerekir” dedi. Hastanın, besinleri olarak yuttuğundan emin olunması gerektiğini Uzm. Dyt. Nadiroğlu, yiyeceklerin sıcaklıklarının kontrol edilmesi ve zor çiğnenen besinlerin küçük parçalara ayrılarak ya da püre haline getirilerek sunulması gerektiğini söyledi. Hastalığın ilerlemesiyle tat alma, açlık ve susama gibi duyuların zayıflayabileceğini de ifade eden Uzm. Dyt. Nadiroğlu, bu durumda malnütrisyon ve kas güçsüzlüğünün ortaya çıkabileceğini belirtti. Tedavi sürecinde doktor, diyetisyen ve fizyoterapist gibi sağlık profesyonelleri ile multidisipliner bir yaklaşımın izlenmesi gerektiğini sözlerine ekledi.