KÜLTÜR SANAT - 21 Mart 2025 Cuma 17:03

Ümraniye’de Hacı Elbeyi Coşkun Camii ibadete açıldı

A
A
A
Ümraniye’de Hacı Elbeyi Coşkun Camii ibadete açıldı

Ümraniye’de yapımı tamamlanan Hacı Elbeyi Coşkun Camii düzenlenen törenle dualar eşliğinde açıldı. Açılışa Ümraniye Belediye Başkanı İsmet Yıldırım da katıldı.


Ümraniye Belediyesi ve bağışçıların katkılarıyla Çakmak Mahallesi’nde yapımı tamamlanan Hacı Elbeyi Coşkun Camii bugün düzenlenen törenle ibadete açıldı. Törende protokol tarafından yapılan konuşmaların ardından dualar edildi. Kurdelenin kesilmesinin ardından vatandaşlar camide ilk Cuma namazlarını kıldı.


Törende konuşan Ümraniye Belediye Başkanı İsmet Yıldırım, "Böyle güzel bir Cuma günü, güzel ve hayırlı bir işte bir aradayız. Öncelikle Allah’a şükrediyorum. Ramazan’ımız hayırlı olsun. Doğan kardeşim kendini özetledi. Güzel hocamız da güzel Kur’anımızdan güzel ayetlerle mescitlerin kimlerin yapabileceğini zikrettiler. Demek ki önce iman ondan sonra namaz ondan sonra da zekat. Ramazan ayı bereketli ay. Çok şükür insanlarımız zekatlarını fitrelerini ihtiyaç sahibi kardeşlerimize dağıtıyorlar. Belediyemiz eliyle biz de bu konuda bize verilen zekat ve fitreleri ihtiyaç sahiplerine dağıtmış olduk. Ümraniye’de cami yönünden çok şükür sıkıntımız yok ama daha nitelikli camilere de ihtiyacımız var. Zamanında camilerimiz halkın eliyle yapılmış. Mimarisiyle vesairesiyle projeye uygun çok cami yapılmış diyemem ama Allah onlardan razı olsun. Son 20 30 senede Türkiye’de çok şükür devletin eliyle camilere el attık" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Balıkesir Çocuklar Ramazan’ın manevi atmosferini teravih namazında yaşadı Sındırgı Kaymakamlığı, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, Gençlik ve Spor Hizmetleri İlçe Müdürlüğü, Müftülük ve İmam Hatip Ortaokulu işbirliğiyle ÇEDES projesi kapsamında düzenlenen "Çocuklar Teravih Namazında Buluşuyor" etkinliği, çocuklara Ramazan ayının manevi atmosferini yaşattı. Şerif Paşa Camii’nde gerçekleştirilen etkinliğe çok sayıda çocuk ve aileleri katıldı. Teravih namazının ardından cami meydanında İmam Hatip Ortaokulu öğrencilerinin hazırladığı birbirinden renkli etkinlikler sahnelendi. Meddah gösterisi, gölge oyunu ve ilahi konseri, çocukların büyük ilgisini çekti. Etkinlikte, hayırseverlerin katkılarıyla çocuklara çeşitli ikramlarda bulunuldu. Vakıflar Bölge Müdürlüğü de çocuklara vakıf salebi ikram ederek, Ramazan coşkusuna ortak oldu. Manevi değerler çocuklara aktarılıyor "Çocuklar Teravih Namazında Buluşuyor" etkinliği, "Çevreme Duyarlıyım Değerlerime Sahip Çıkıyorum" projesi kapsamında gerçekleştirildi. ÇEDES projesi, çocukların manevi değerlerle buluşmasını ve Ramazan ayının ruhunu yaşamalarını amaçlıyor. Bu tür etkinlikler, çocukların hem eğlenmelerini hem de öğrenmelerini sağlayarak, onların kişisel gelişimlerine katkıda bulunuyor. Etkinliğe katılan çocuklar ve aileleri memnun ayrıldı Etkinliğe katılan çocuklar ve aileleri, Ramazan ayının manevi atmosferini doyasıya yaşadı. Çocuklar, teravih namazı ve etkinliklerle unutulmaz bir Ramazan akşamı geçirirken, aileleri de bu anlamlı etkinliğin düzenlenmesinden duydukları memnuniyeti dile getirdi. Sındırgı’da ramazan etkinlikleri devam edecek Sındırgı’da Ramazan ayı boyunca çeşitli etkinlikler düzenlenmeye devam edecek. Bu etkinliklerle, Ramazan’ın manevi atmosferinin tüm ilçe halkı tarafından yaşanması hedefleniyor. Çocuklara Ramazan ayının manevi atmosferini yaşatmak adına önemli bir etkinlik olduğunu belirten Kaymakam Didem Dinç Özay, " Çocuklar Teravih Namazında buluşuyor etkinliği ile çocuklarımız, gençlerimiz ve vatandaşlarımızla birlikteyiz. Gençlik merkezimiz, millî eğitim müdürlüğümüz, müftülüğümüz ve İmam Hatip Ortaokulumuz işbirliği ile güzel bir etkinlik organize edildi. Ramazan ayının geleneklerini, dini vecibelerimizi çocuklarımıza aktarabilmek için çok önemli bir program olduğunu düşünüyorum. Emeği geçenleri kutluyorum" dedi. Düzenlenen etkinliğe Kaymakam Didem Dinç Özay ve eşi, İlçe Milli Eğitim Müdürü Muzaffer Çakır, Gençlik ve Spor Hizmetleri müdürü Rahmi Yörük, protokol üyeleri, öğrenci ve vatandaşlar katıldı.
Ordu ‘Düşük ayak sendromu tedavi edilebilir bir sorun’ Düşük ayak sendromunun, bireylerin günlük yaşamlarını olumsuz etkileyen ve yürüyüş fonksiyonlarını kısıtlayan bir durum olduğunu belirten Fizyoterapist Berkay Eren, "Genellikle peroneal sinirin hasarıyla ortaya çıkan bu rahatsızlık, ayak bileğini yukarı kaldıran kasların zayıflaması veya fonksiyonunu kaybetmesiyle kendini gösterir" dedi. Medical Park Ordu Hastanesi’nden Fizyoterapist Berkay Eren, düşük ayak sendromunun nedenleri, belirtileri ve tedavi yöntemleri hakkında önemli bilgiler paylaştı. Düşük ayağın, tek başına bir hastalık olmadığını, altta yatan bir sağlık sorununun belirtisi olduğunu söyleyen Eren, "Sinir hasarları, nörolojik hastalıklar, diyabet, bel fıtığı, travmalar veya cerrahi komplikasyonlar bu duruma neden olabilir" diye konuştu. "Doğru tanı, etkili tedavi önemli" Düşük ayak sendromunda ayak bileğini yukarı kaldırmada zorlanma, yürürken ayağın yerde sürüklenmesi, denge kaybı, tökezleme ve düşme, merdiven çıkma ve yokuş inmede zorluk, bacak kaslarında güçsüzlük ve ağrının bu hastalıktaki en çok görülen belirtiler olduğunu belirterek, doğru tanı ve etkili tedavinin son derece önemli olduğunu kaydetti. Düşük ayak teşhisi için hastanın tıbbi geçmişi, fiziksel ve nörolojik muayeneler, EMG (elektromiyografi), MR ve kan testleri gibi detaylı incelemeler yapılması gerektiğini belirten Berkay Eren, erken teşhisin önemine de dikkat çekti. Uygulanan tedavi yöntemleri Düşük ayak sendromunun tedavisinin, altta yatan nedene göre belirlendiğini söyleyen Fizyoterapist Berkay Eren, uygulanan tedavi yöntemlerini şu şekilde sıraladı: "Fizik tedavi ve rehabilitasyon: Kas kuvvetlendirme egzersizleri, elektroterapi, denge ve koordinasyon çalışmaları, yürüme eğitimleri. Ortez kullanımı: Ayağı destekleyerek hareketi kolaylaştıran AFO (Ayak Bileği Ortezi) gibi yardımcı cihazlar. Cerrahi yöntemler: Sinir onarımı, tendon nakli ve ayak kemiklerini desteklemeye yönelik cerrahiler." "Sağlam adımlar için erken müdahale şart" Düşük ayak sendromunun ihmal edilmesinin zamanla kas zayıflığının artmasına, yürüme bozukluklarının kalıcı hale gelmesine ve bireyin bağımsız hareket kabiliyetinin kısıtlanmasına neden olabileceğinin altını çizen Eren, "Özellikle günlük aktivitelerde zorlanma, düşme riski ve eklem deformiteleri gibi komplikasyonlar, yaşam kalitesini ciddi şekilde olumsuz etkileyebilir. Unutulmamalıdır ki, düşük ayak sendromu doğru müdahaleyle yönetilebilir bir durumdur. Uzman ekip tarafından uygulanan bireysel tedavi yaklaşımlarıyla hastalar, sağlam adımlarla hayata devam edebilir. Daha sağlıklı bir gelecek için, düşük ayak belirtilerini göz ardı etmeyin ve erken teşhis için bir uzmana başvurun" şeklinde konuştu.