EKONOMİ - 31 Ekim 2023 Salı 09:49

Teknosa e-ticaret brüt işlem hacmini üçe katladı

A
A
A
Teknosa e-ticaret brüt işlem hacmini üçe katladı

Dijital perakendeci olma yolunda teknoloji odaklı bütünsel bir müşteri deneyimi sunan Teknosa, hem mağazacılıkta hem e-ticarette pek çok yeniliği hayata geçirerek 2023 yılının 9 ayında geçen yıla göre yüzde 130 büyüme oranıyla 24,9 milyar TL ciroya ulaştı. Pazaryeri yatırımıyla e-ticarette büyüme atağına geçen Teknosa, brüt işlem hacmini (GMV) üç katından da fazla artırarak, yaklaşık 5 milyar TL’ye çıkardı.



Sabancı Holding iştiraklerinden Teknosa, müşteri ve dijitalleşme odaklı yatırımlarının büyümedeki olumlu etkilerini görmeye devam ediyor. Farklı müşteri deneyimi için çoklu kanal deneyimini artıran Teknosa, 2023 yılının 9 ayında da sektörün üzerinde güçlü bir büyüme performansı sergiledi. Türkiye teknoloji perakendeciliğinin ve e-ticaretin öncü markalarından Teknosa, 2023 yılının 9 ayında geçen yıla göre yüzde 130 büyüyerek, 24 milyar 861 milyon TL ciroya ve 591 milyon TL net kâra ulaştı. Türkiye’de sektörünün ilk teknoloji odaklı pazaryeri iş modelini tüketicilerle buluşturan Teknosa, e-ticaretteki başarılı ve sürdürülebilir büyüme stratejisiyle brüt işlem hacmini (GMV) yüzde 211 oranında artırarak, 4 milyar 963 milyon TL’ye taşımayı başardı.



Şirket, ilk iki çeyrekteki güçlü performansını üçüncü çeyrekte de devam ettirerek, geçen yılın aynı dönemine göre cirosunu yüzde 129, e-ticaret brüt işlem hacmini de yüzde 197 oranında artırdı. Teknosa, üçüncü çeyrekte FAVÖK (Faiz, Amortisman ve Vergi Öncesi Kâr) tutarını cirodan da fazla artırarak, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 145 oranında artışla 950 milyon TL’ye ulaştırdı.



“Dijitalleşme ve teknoloji alanında stratejik yatırımlarımızı aralıksız sürdürüyoruz”


2023 yılı 9 ay sonuçlarını değerlendiren Teknosa Genel Müdürü Sitare Sezgin, sürdürülebilir kârlı büyüme odağıyla ve çoklu kanal stratejisiyle istikrarlı bir başarı yakaladıklarını belirterek, şunları söyledi: “Bu yılın 9 ayında mağazalarda ve e-ticarette gerçekleştirdiğimiz atılımlarla geçen yıla göre büyüme ivmemizi devam ettirerek 24,9 milyar TL ciroya ve 591 milyon TL net kâra ulaştık. E-ticarette de brüt işlem hacmimizi (GMV) üç katına çıkararak pazarın ve dünya örneklerinin de üzerinde bir büyüme sergilemekten çok mutluluk duyuyorum. Bu başarıda emeği geçen tüm ekibimi kutluyorum.



“Yeni konsept mağazalar, çoklu kanal ve dijital özelliklerle akıllı teknoloji deneyimi sunuyor”


Bu yılın üçüncü çeyreğinde dijital kanallarımızla birlikte yeni mağaza yatırımlarımızda ve mevcut mağazalarımızı dijital konsepte dönüştürme çalışmalarımızda hız kesmedik. İzmir, Muğla ve Eskişehir illerinde yeni mağazalarımızı açarken, Bursa, Tokat ve Kahramanmaraş’taki mağazalarımızı, müşteri memnuniyetini en üst düzeye çıkaracak benzersiz müşteri deneyimi sunmak ve teknoloji odaklı bütünsel müşteri deneyimine sahip olmak amacıyla dijital konsepte dönüştürme kapsamında yeniledik. Özel markamız Preo’da ürün çeşitliliğini artırmayı sürdürdük. Ayrıca değer odaklı işlerimizde büyümeye devam ederek daha fazla müşteriye ulaşmayı başardık. Çevresel etkiyi en aza indirgemek hedefiyle yenilenmiş telefon ve bakım onarım hizmetlerimizle müşterilerimize hizmet sunmaya devam ediyoruz. Önümüzdeki dönemde bunu daha da ileriye taşıyarak farklılaşan uygulamalarımızla kişiselleştirilmiş ve katma değerli hizmetler sunmayı hedefliyoruz. 16 yıldır devam eden Kadın için Teknoloji projemizin yeni dönem eğitimlerini başarıyla sürdürüyoruz. Deprem bölgesinde yüz yüze eğitimleri de kapsayan projemizde bu yıl 4 bin kadına ulaşmayı hedefliyoruz. Teknosa olarak yenilikçi uygulamalarımız ve elde ettiğimiz başarılarımızla üçüncü çeyrekte de pek çok önemli ödüle layık görüldük. Fortune ve Capital dergisi en büyük şirket listelerine girme başarısı gösteren şirketimiz, Türkiye’nin ilk 500 bilişim şirketinin seçildiği ‘Bilişim 500’ araştırmasında ‘Donanım’ kategorisinde birincilik elde etti. Ayrıca, benzersiz müşteri deneyimi girişimleri sağlayan kurumların ödüllendirildiği ‘Türkiye Customer Experience Awards 2023’te ‘Best Digital Tranformation’, ‘Best Use of Technology’ ve ‘Business Change and Transformation’ kategorilerinde altın, ‘Best Innovation in CX’ kategorisinde gümüş ödülün sahibi olduk. En yüksek puan toplayanların bulunduğu ‘Overall Winner’ kategorisinde de altın ödül kazandık.



“Ülkemizde bizi gururlandıran ödüllerin yanı sıra küresel ölçekte de çok değerli ‘Ölçekte Başarı’ ödülüne layık görüldük”


Teknosa olarak, sadece ülkemizdeki değerlendirmelerde değil dünya genelinde büyük işletmelere pazaryeri altyapısı sağlayan Mirakl tarafından Londra’da düzenlenen Platform Pioneer Summit Dünya Turu Konferansı’nda pazaryeri iş modeliyle ‘Ölçekte Başarı’ ödülünün de sahibi olduk.



‘En Büyük Armağan: Türkiye Cumhuriyeti’


Ayrıca eylül ayında Cumhuriyetimizin 100. yılı kapsamında, çok özel bir projeyi hayata geçirdiğimizi söylemekten ekibim ve şirketimiz adına gurur duyuyorum: ‘En Büyük Armağan: Türkiye Cumhuriyeti.’ Bu proje ile yapay zekâ teknolojisiyle Atatürk’ün sesini gerçeğe en yakın haliyle üreterek; Ata’mızın kendi sesinden hiç duyulmayan sözlerini seçerek, halkımıza armağan ettik. Cumhuriyet değerlerinin ışığında üretmeye, çevreye, topluma ve insana pozitif etki oluşturmak için tüm paydaşlarımız, sektörümüz ve ülkemiz için daha fazla değer oluşturmaya kararlıyız ve bu yolda devam edeceğiz.”


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu: “Savunma Sanayii Başkanlığımızın destekleri ile ASELSAN ve TOBB ETÜ tarafından süperiletken çip üretimevi kurulacak” Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Savunma Sanayii Başkanlığı’nın destekleri ile ASELSAN ve TOBB Ekonomi Teknoloji Üniversitesi (ETÜ) tarafından kurulacak süperiletken çip üretimevi ile daha yüksek kapasiteli kuantum bilgisayarlar geliştirilebileceğini söyledi. TOBB Başkanı Mustafa Rifat Hisarcıklıoğlu, TOBB ETÜ’de düzenlenen Türkiye’nin ilk kuantum bilgisayarı tanıtım törenine katıldı. Programda bir konuşma yapan Hisarcıklıoğlu, TOBB ETÜ Teknoloji Merkezi’nin 6 farklı mühendislik disiplininin bir arada bulunduğu dünyadaki tek merkez olduğuna dikkat çekerek, "TOBB ETÜ’de araştırmacılar yetiştiriyoruz, teknoloji geliştiriyoruz, ürüne dönüştürüyoruz ve ticarileştiriyoruz. Cevdet Yılmaz’ın Kalkınma Bakanlığı döneminde destek verdiği dünyanın en büyük su türbin test ve tasarım merkezi TOBB ETÜ Hidro burada, milli otomobil TOGG’un Teknoloji Merkezi burada, en önemlisi kuantum bilgisayar burada faaliyete geçti. Bugün burada tarih yazacak bir gelişmeye hep birlikte tanıklık ediyoruz. Türkiye’nin ilk kuantum bilgisayarı QuanT’ın açılışı için bir aradayız. Bu başarı, sadece TOBB ve TOBB ETÜ’nün değil, aynı zamanda ülkemizin teknolojik dönüşümünde bir kilometre taşıdır. QuanT, yani ‘Quantum Computer of TOBB ETÜ’, Türkiye’nin teknoloji vizyonunu ileriye taşıyan bir semboldür” ifadelerini kullandı. Açılışla Türkiye’nin kuantum bilgisayar geliştiren dünyadaki sayılı ülkeler arasına katıldığına dikkat çeken Hisarcıklıoğlu, “Şu an dünyada kuantum bilgisayar teknolojisine sahip yalnızca 15 ülke bulunmaktadır. Ve biz bu teknolojiye sahip olan az sayıdaki ülkeden biri olmanın haklı gururunu yaşıyoruz. Kuantum bilgisayarlar, hesaplama gücünü klasik bilgisayarların ötesine taşıyan, geleceği şekillendiren bir teknolojidir. Süper bilgisayarlarda bile on yıllar süren işlemleri dakikalar içinde çözme potansiyeline sahiptir. Bu teknoloji, kriptografi, yapay zeka, ilaç geliştirme, enerji optimizasyonu ve iklim modelleme gibi alanlarda çığır açacak çözümler sunuyor. QuanT’ın sağladığı işlem gücü, savunma sanayiinden finansal teknolojiye, mobiliteden siber güvenliğe kadar pek çok stratejik alanda ülkemizin küresel rekabet gücünü artıracaktır. Aynı zamanda QuanT’ın sahip olduğu altyapı, yerli algoritmaların geliştirilmesi ve Türkiye’nin bu alanda liderlik konumuna erişmesi için kritik bir adım olacaktır” diye konuştu. QuanT ve Türkiye’nin kuantum ekosisteminin yalnızca bir bilgisayar değil, Türkiye’nin teknolojide bağımsızlığını güçlendirme kararlılığının bir ifadesi olduğunu belirten Hisarcıkoğlu, “QuanT, genç araştırmacılarımız, girişimcilerimiz ve akademisyenlerimiz için bir ilham kaynağıdır. Teknoloji üretiminin sadece büyük ülkelerin tekelinde olmadığını, Türkiye’nin de bu yarışta güçlü bir oyuncu olduğunu dünyaya göstermektedir. Türkiye’nin geleceğini şekillendirmekte ve yarının da yeni kazanımlarını müjdelemektedir. 2025 Uluslararası Kuantum Bilimi ve Teknolojisi Yılı’na büyük bir umutla giriyoruz. TOBB ve TOBB ETÜ olarak üniversite-sanayi iş birliğinin en güzel örneklerinden birine imza atmaktan büyük bir gurur duyuyoruz. Bu noktada kuantum teknolojilerinin geliştirilmesi için ilk günden bu yana bizlere her zaman destek olan Savunma Sanayii Başkanlığı’na, TÜBİTAK’a ve ASELSAN’a çok teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. “Kuantum teknolojilerini yalnızca bir bilim dalı olarak değil, ekonomimizi büyüten bir güç olarak da görüyoruz“ Kuantum teknolojilerini yalnızca bir bilim dalı olarak değil, ekonomiyi büyüten bir güç olarak da gördüklerini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, “Girişimcileri ve KOBİ’lerimiz için bu teknoloji yeni ufuklar açacaktır. TOBB’un 2 milyon üyesi, bu ekosistemin bir parçası olmaya hazırdır. Bugün buradan gençlerimize bir çağrıda bulunmak istiyorum: Gelin, bu büyük teknoloji devriminin bir parçası olun. TOBB ETÜ’de oluşturulan kuantum ekosistemine katılarak, Türkiye’nin bilimsel geleceğine yön verin. Girişimcilerimizi, start-uplarımızı ve teknoloji geliştiren tüm paydaşlarımızı bu ekosistemde birlikte çalışmaya davet ediyorum. Şimdiki hedefimiz Savunma Sanayii Başkanlığımızın kıymetli destekleri ile ASELSAN ve TOBB ETÜ tarafından kurulacak süperiletken çip üretimevidir. Bu adım, daha yüksek kapasiteli kuantum bilgisayarların geliştirilmesinin kapısını aralayacaktır” dedi. Elde edilen başarının bir son değil, bir başlangıç olduğunu vurgulayan Hisarcıklıoğlu, “QuanT, Türkiye’nin teknoloji bağımsızlığını güçlendiren ve ‘Yapamazsınız’ diyenlere verilmiş en güçlü cevaptır. Bugün burada yalnızca bir bilgisayarın değil, bir vizyonun, bir inancın, bir geleceğin açılışını yapıyoruz. Ben huzurlarınızda QuanT’ın hayata geçmesinde büyük emekleri olan TOBB ETÜ Rektörümüz Yusuf Sarınay’a, Ali Bozbey ve Mehmet Ünlü hocalarımıza ve araştırma ekiplerine çok teşekkür ediyorum. Hepsiyle ayrı ayrı iftihar ediyorum. Türkiye’nin kuantum çağına hoş geldiniz. Gelin, hep birlikte geleceği şekillendiren bir Türkiye’yi inşa edelim” dedi.
İstanbul Yenidoğan Çetesi davasında bebekleri hastanelere sevkini sağladığı iddia edilen sanık savunma yaptı İstanbul’da bebekleri anlaşmalı oldukları hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın görülmesine 4’üncü gününde devam ediliyor. Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Renas Kılıç, "Amacım, Esenyurt Belediye Başkanı olmaktı" dedi. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava dördüncü gününde devam ediyor. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda görülen duruşmada bebekleri, çetenin ilişkisi olan hastanelere sevk eden Renas Kılıç, savunma yaptı. "Siyasi ve makam olarak bir yere gelmek istiyordum" 2017 yılında göreve başladığını aktaran Kılıç, "Reyap’ı korumak için işe başladım. Daha sonra Esenyurt Belediyesi’nde işe başladım. Hastanede de görev aldım. Ben bebeklere iğne yapıyordum. Siyasi ve makam olarak bir yere gelmek istiyordum. O hastaneye bir sevgim vardı. Ben vazifem gereği orada işimi yapıyordum" diye konuştu. Para karşılığı hasta sevkini sağladığı iddialarını yalanladı Mahkeme başkanı sanığa, "Bebek sevki sağlamak için maddi menfaat sağladığın iddiaları var. Bununla ilgili ne diyorsun?" diye sordu. Sanık, "112 bu kadar basit bir sistem değil, kabul etmiyorum" diye yanıtladı. "Fırat Sarı’dan para almadım, para verdim" Fırat Sarı ile hastaların durumu dışında bir iletişiminin olmadığını aktaran Renas Kılıç, "Fırat Sarı’dan para almadım, Fırat Sarı’ya para verdim. Polis fezlekesinde de bana Fırat Sarı’dan para aldığım konusunda diretme yapıldı. Para alsam bu halde olmazdım. Kesinlikle kabul etmiyorum, bu imkansızdır. Fırat Sarı’ya hasta talebi olduğunda bana bunu söylememesi gerektiğini söyledim" diye konuştu. "Hastalar mutlaka önce güveze alınır, sonra sevki yapılırdı" Savunmasına devam eden Kılıç, "Yabancı hastalar vardı. Mavi kod geldiği zaman o hasta ilk önce mutlaka kuvözde kalırdı, sonra sevki yapılırdı. Benim görevim, hastalar ilçe başkanlarına ya da belediyelere geldiklerinde, o an nereden hasta geliyorsa, oraya yakın eczane ile anlaşıp, hastaları o eczaneye yönlendiriyorduk" ifadelerini kullandı. Mahkeme başkanı, sanığa Fehmi Alperen ile sanık arasında geçen "Sen gönderme dersen ben göndermem" konuşmasını sordu. Sanık buna cevap olarak "Burada hastadan bahsetmiyorduk. Bir takım kişilerin işten çıkarılmasından bahsediyorduk. Eşim Hasdal’da 112 de çalışıyor, devlet memuru" diye konuştu. "Amacım, Esenyurt Belediye başkanı olmaktı" Savunmasına devam eden Renas Kılıç, "Yedi aydır tutukluyum, hedefim kimseyi öldürmek değil, ben belediye bünyesinde çalışıyorum. Amacım bu işlere bulaşıp, kazanç sağlamak değil, Esenyurt Belediyesi’nde Belediye başkanı olmaktı. Asla suçlu çıkacağıma inanmıyorum. Bu çocuklar vefat etti, ben bu çocukların evlerine gidip, tedavilerini kendim yapıyordum, nasıl zarar verebilirim? Ben hiçbir talimatı Fırat Sarı’dan almadım, Bebek başı para almıyordum, hak ediş alıyordum" ifadelerini kullandı. Cumhuriyet savcısı sanığa, Fehmi Alperen’le sanık arasında geçen ilaç temini konuşmasını sordu. Sanık, "Başka ilaçlarda vardı, farklı hastanelerden ilaçlar alıyorduk. Bir hastane sahibi değilim, nasıl SGK’dan para alabilirim? Üzerime atılı kamu zararı suçlamalarını kabul etmiyorum" dedi. Duruşmaya ara verildi Mahkeme, sanık Renas Kılıç’ın savunmasının ardından, duruşmaya ara verdi. Duruşma, aranın ardından diğer sanıkların savunmaları ile devam edecek.