GÜNDEM - 08 Ekim 2024 Salı 14:53

Şişli Belediyesi ‘Temiz Şişli Hareketini’ başlattı

A
A
A
Şişli Belediyesi ‘Temiz Şişli Hareketini’ başlattı

Şişli Belediyesi, düzenlenen toplantı ile ‘Temiz Şişli Hareketi’ni başlattı. Toplantıda konuşan Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan, 10 yıllık bir stratejiyi içeren eylem planını anlatırken, yeni araç filosunu tanıttı.


Şişli Belediyesi tarafından başlatılan “Temiz Şişli Hareketi” kampanyası kapsamında yapılan çalışmalar ve yeni araç filosu için tanıtım toplantısı düzenlendi. Şişli Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğü’nde gerçekleşen programa Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan olmak üzere belediye meclis üyeleri, ilçe belediyesi temizlik işleri personeli ve basın mensupları katıldı. Temiz Şişli Hareketi kampanyasının tanıtım toplantısında konuşan Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan, “Kente yönelik temizlik işlerini, belediyenin mecburen yaptığı, rutine bağladığı bir iş olmaktan çıkarıyoruz. Bunun yerine, belediye ile yurttaş arasında yeni, dayanışmacı, sorumluluğa dayalı bir toplumsal sözleşme ve bu sözleşmeye dayalı bir seferberlik hali olarak tarif ettik. Adını da “Temiz Şişli Hareketi” koyduk. 20 yıldır giderek artan bir taşeronlaşma neticesinde, cumhuriyetin kadim kurumlarının adeta kolonları kesilmiştir. Biz belediye olarak hizmet verebildiğimiz; yurttaşın da hak ettiği hizmeti alabildiği, böylece hep birlikte özgüven kazandığımız, güçlendiğimiz bir Türkiye istiyoruz” diye konuştu.


“Temizlik bir halk sağlığı meselesidir”


Yeniden kamu hizmeti anlayışını yüceltmenin ilk adımı olarak belirledikleri ‘Temiz Şişli Hareketi’ ile ilgili Başkan Şahan, “Atık toplama operasyonunu tekrardan ele alarak altyapımızı güçlendirdik. Her gün en az bin 400 kilometrelik bir yol yaparak bu operasyonu tamamlıyoruz. Bu, belediyemizin temizlik işleri müdürlüğünde çalışan emekçi kardeşlerimizin tam 28 günde dünyayı bir tur dolaşacak kadar yol yapıyor olması demek. Bu rakam Şişli’de girilmedik sokak, cadde, bulvar bırakılmaması demek. 10 yıl içerisinde atık miktarını azaltıp, geri dönüşüm bilincini arttıracağız. Bu kentte yaşama başlayan bebekler, bu kentte okula giden çocuklar, bu kentte tüm ömrünü geçirmiş kıymetli büyüklerimiz var. Onların sağlığı tüm hanelerin sağlığıdır. Temizlik, bir halk sağlığı meselesidir. İstanbul Planlama Ajansı ile işbirliği kurarak ‘Temiz Şişli Hareketi’ eylem planını hazırladık“ dedi.


“Şişli TİM ekibi 7 gün 24 saat kesintisiz hizmet verecek”


Şişli’de bir ilki gerçekleştirerek Şişli TİM ekibini kurduklarını söyleyen Şahan, “Daha hızlı bir yönetim anlayışını hedefleyerek ilçemizde bir ilki gerçekleştirdik. Şişli Tim ekibini kurduk. Bu ekip 7 gün 24 saat kesintisiz hizmet verecek. Şişli TİM ekibi arkadaşlarımızı burada da görebilirsiniz. Açık ve kapalı kamusal alanlarımızda günlük ve haftalık olmak üzere temizlik seferberliği başlattık. Kentimizdeki dar ve yokuşlu sokaklara erişimi artırmak amacıyla Gezen Konteyner adını verdiğimiz yenilikçi hizmet araçlarını filomuza ekledik. 5 bin yeni konteyner yatırımı yaptık” ifadelerini kullandı.


“Biz belediye olarak hizmetlerimizi kesintisiz şekilde sürdüreceğiz”


Şişli Belediyesi olarak İstanbul’da yaşayan her 5 kişiden 1’inin çöpünü temizlediklerini söyleyen Şahan, “Biz belediye olarak hizmetlerimizi kesintisiz şekilde sürdüreceğiz. Vatandaşlarımızdan tek beklentimiz ve isteğimiz ise bu kentin temiz tutulması için hareket etmeleridir. Buradan duyurmak isterim ki birlikte yaşam kurallarına uymayan her kim olursa olsun belediye olarak ‘Kabahatler Kanununu’ esas alarak gerekli tespiti yapıp, ceza sistemini devreye sokacağız. Teşvik kapsamında Şişli’de ‘Temiz İş Yeri’ ve ‘Temiz Esnaf” protokolleri yaparak, ödül ve destek mekanizmalarını yakın bir dönemde hayata geçireceğiz” şeklinde konuştu.


67 yeni çöp temizleme aracı hizmete alındı


Şişli Belediyesi’nin öz kaynaklarıyla Temizlik İşleri Müdürlüğü’ne 67 yeni çöp temizleme aracı aldıklarını ve bu araçların 270 bin Şişlilinin olduğunu kaydeden Şahan, “Temiz Şişli Hareketi kapsamında yaptığımız yatırımlar ile vatandaşlarımızın konteynerlere erişilebilirliğini yüzde 41’den yüzde 80’e çıkardık. Amacımız tüm süreci tamamladığımızda yüzde 100 verimlilikle çalışmak olacak. Atık yönetimi konusunda performans izleme ve sistem optimizasyonu çalışmalarını tamamlayacak bir dijital harita yazılımı geliştirmek için harekete geçtik. Vatandaşlarımızı sürece dahil edecek ve denetim mekanizmasının bir parçası yapacağız. ‘Sokak Temiz’ adlı yazılımımızla, çöp kamyonlarının rotalarını yüzde 100 verimlilikle çalıştıracağız. Bu yatırımlar kamusal bir anlayışla kurumların çöküşüne inat, yeniden yapılanmanın bir ispatıdır” diye konuştu.


Konuşmasının ardından Başkan Şahan, temizlik personeliyle toplu fotoğraf çektirirken; temizlik ekipleri daha sonra yeni hizmete alınan araçlarla görev yerlerine hareket etti.


Temizlik araç filosu yenilendi


Temiz Şişli Hareketi doğrultusunda, daha hızlı ve etkili çözüm sunmak için harekete geçen Şişli Belediyesi, 5 bin yeni çöp konteyneri alarak konteyner sayısını 3 katına çıkardı. Bunun yanı sıra öz kaynaklarıyla, temizlik filosuna da 67 yeni çöp aracı kazandırdı. Bu kapsamda 35 çöp kamyonu, 11 arazöz, 4 süpürge aracı, 1 hidrostatik süpürge, 8 çöp taksi, 4 çift kabin kamyonet ve 4 damperli kamyon satın alındı.



Şişli Belediyesi ‘Temiz Şişli Hareketini’ başlattı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara TBMM Filistin Dostluk Grubu Başkanı Turan: TBMM İdari Amiri ve Filistin Dostluk Grubu Başkanı Hasan Turan, “Dünyanın her yerinde bu Siyonist çete lanetleniyor. Her yerde protesto ediliyor. Batının köhneleşmiş kurumları, satılmış vicdanları, Siyonist lobilere teslim olmuş liderleri hariç bütün dünya Gazze için ayaktadır” dedi. Turan, iktidar ve muhalefet milletvekilleri ile birlikte TBMM’de açıklama yaptı. Turan, soykırımın 365. gününü doldurduğunu hatırlatarak, “365 gün içinde 17 bin çocuk Siyonistler tarafından vahşice katledildi. 11 bin 487 kadın, 14 bin erkek şehit edildi. 51 bin 870 can gitti. 365 günde 25 bin çocuk anne ve babasını kaybetti. 902 ailenin tüm fertleri şehit oldu, nüfus kayıtları silindi. Siyonistler bir yıl içinde tam 85 bin ton patlayıcı ve bomba attı. Mabetler, hastaneler, okullar, yollar, köprüler, kamu binaları, evler yıkıldı. Bu zulüm insanlık tarihinin en acı zulmüdür 1948’den bu yana, istisnasız her gün katliam yapan terör devletine kimse dur demiyor. Katillerin arkasında duranlara, daha çok çocuk, kadın öldürsün, daha çok Müslüman katletsin diye onlara bomba ve mühimmat sağlayanlara, Filistin için meydanlara çıkanları engellemeye, küçümsemeye çalışanlara soruyoruz; Savunmasız masum yavrulara bomba yağdırmak mı terörizmdir; Yoksa 76 yıldır evleri, yurtları işgal edilen, el konulan bir halkın direnişi mi terörizmdir” ifadelerini kullandı. İsrail’in emperyalizm tarafından kurulduğunu ve desteklenen bir terör şebekesi olduğunu kaydeden Turan, “Emperyalistlerin tetikçisidir. İsrail, bütün dünyaya kötülük yayan, soykırımcı bir organizasyondur. Bu insanlar 76 yıldır, ağır ambargolar altında, yokluklar içinde esaret altında yaşam mücadelesi veriyor. Dünyadan izole edilmiş bir millet daha ne kadar dayanabilirdi ki? O yüzden Aksa Tufanı bir milletin direnişinin adıdır. Kutlu bir haykırışın sesidir. Bu acımasız, insanlık dışı saldırıların müsebbibi elbette ilk önce Netanyahu ve ekibi; sonra da vatanlarını savunan Filistinlileri terörist olarak niteleyen başta ABD olmak üzere müttefiki olan sömürgeci devletlerdir. Dünyaya ve Ortadoğu’ya barış getirmesi için teklif edilen masaya konulan, dünya kamuoyuna yüzyılın projesi diye sunulan plan, meğer Filistin halkının ve topyekün Ortadoğu’nun işgalci İsrail’e peşkeş çekilmesiymiş. Meğer yüzyılın projesi; 50 binden fazla insanın katledilmesiymiş. ABD ve koalisyon güçleri Filistin’i daha çabuk yerle bir etmeleri için terör devletine sponsor olmaya devam ediyor. Doğu Akdeniz’e savaş ve uçak gemilerini göndererek adeta taşları bağlayıp köpekleri Filistinlilerin üzerine saldılar. Şehit edilen her Filistinlinin kanı ABD ve müttefiklerinin eline bulaşmıştır. Onbinlerce insanın katilini saraylarında ağırlayanlar, kongresinde alkışlayanlar küçücük masum bebeklerin katilidirler. Zulmü alkışlamak zalimden daha zalimliktir” şeklinde konuştu. 7 kim tarihinden sonra her şeyin değiştiğini belirten Turan, “BM’yi, uluslararası toplumu, batılı liderleri, medyayı, sanat camiasını, UEFA’yı, birçok ülke yönetimini esir almış, satın almış olabilirler. Ama size teslim olmayan, artık sizin barbarlığınıza suskun kalmayan, vicdanlı, sağduyulu ve insaflı özgür insanlar var. Milyonlarca yürek Filistin için; Londra’da, Berlin’de, Paris’te, Tokyo’da, Brüksel’de, New York’ta, Şam’da, Bağdat’ta, Kahire’de Tahran’da, İstanbul’da, Ankara’da sokaklarda, meydanlarda. Vicdanları yaralayan, yürekleri parçalayan görüntülerden sonra; Batının iki yüzlü siyaseti, Siyonistlerin sansürleri gerçekleri gizlemeye yetmiyor, yetmeyecektir. Dünyanın her yerinde bu Siyonist çete lanetleniyor. Her yerde protesto ediliyor. Batının köhneleşmiş kurumları, satılmış vicdanları, Siyonist lobilere teslim olmuş liderleri hariç bütün dünya Gazze için ayaktadır. İnanıyoruz ki; Batıdaki vicdanlı aydınlar, özgür zihinli Müslümanlar, hakkaniyetli kanaat önderleri, sanatçılar, sporcular, siyasetçiler bir araya gelerek insanlık için yeni yol çizecek, yeni bir kurtuluş reçetesini birlikte yazacaktır. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden tüm dünya parlamentolarına, sivil toplum kuruluşlarına sesleniyoruz. Ortadoğu’daki bu ateş bir an önce söndürülmeli, azgın işgalciler durdurulmalıdır” dedi.
Gaziantep HKÜ öğrencisi Mert Can Altun, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a eserini takdim etti Hasan Kalyoncu Üniversitesi (HKÜ) İletişim Fakültesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü öğrencisi SP+distoni tanılı Mert Can Altun, deprem felaketi sonrası bir çocuğun elini tuttuğu duygusal anı ölümsüzleştirdiği eserini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a takdim etti. Hasan Kalyoncu Üniversitesi (HKÜ) İletişim Fakültesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü öğrencisi SP+distoni tanılı Mert Can Altun, deprem felaketi sonrası bir çocuğun elini tuttuğu duygusal anı ölümsüzleştirdiği eserini, 2024-2025 Yükseköğretim Akademik Yılı Açılış Töreni’nde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ile birlikte takdim etti. Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşen açılış törenine HKÜ Rektörü Prof. Dr. Türkay Dereli, HKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Gül Rengin Küçükerdoğan, Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Latife Özaydın, HKÜ İletişim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema 3’üncü sınıf öğrencisi Mert Can Altun ile birlikte HKÜ’lü akademisyenler ve öğrenciler de katıldı. Mert Can Altun’un bu önemli anındaki heyecanını paylaşan HKÜ Rektörü Prof. Dr. Türkay Dereli, "Üniversitemizin İletişim Fakültesi öğrencisi Mert Can Altun’un akademik yıl açılışında Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a eserini arz etmesi, hem engellerin aşılması için sürekli çalışan üniversitemiz, hem de engelleri aşabilen tutkulu genç yeteneklerimizin ulusal ve uluslararası alanda tanınırlığı açısından büyük bir gurur kaynağı olmuştur. Mert Can, yapay zeka teknolojilerini sanatsal bir vizyonla birleştirerek, engellerin asla hayallerin önüne geçemeyeceğini bir kez daha hepimize göstermiştir" dedi. Mert Can Altun, böylesine önemli bir etkinlikte Cumhurbaşkanı Erdoğan’a eserini arz etmenin kendisi için unutulmaz bir an olduğunu dile getirerek, "Bu an, sadece benim için değil, tüm engelleri aşarak hayallerine ulaşmak isteyen herkese bir ilham kaynağıdır" dedi. Engeline rağmen sanata olan tutkusunu yapay zeka teknolojileriyle birleştirerek çalışmalarını sürdürdüğünü ifade eden Altun, eserinin Cumhurbaşkanı tarafından takdir edilmesinin kendisi için büyük bir motivasyon kaynağı olduğunu ve çalışmalarına daha büyük bir azimle devam edeceğini vurguladı. Yapay zeka teknolojilerini kullanarak sanatsal çalışmalarını yürüten Mert Can Altun, daha önce Hollanda’nın Lahey şehrinde gerçekleştirilen The Grey Art Space Galerisi’nde “Roots & Soil” (Kökler & Toprak) sergisinde eserleri yayınlanmıştı.
Denizli Denizli’nin afetlere hazırlığı masaya yatırıldı Denizli Valiliğinde, Uluslararası Afet Risklerinin Azaltılması Günü kapsamında düzenlenen İl Afet Risk Azaltma Planı (İRAP) Değerlendirme Toplantısı gerçekleştirildi. 81 il valiliği ile eş zamanlı olarak İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Aktaş’ın başkanlığında video konferansla gerçekleştirilen toplantıya Vali Ömer Faruk Coşkun, Vali Yardımcısı Baha Başçelik, İl Afet ve Acil Durum Müdürü Yıldız Tosun ve ilgili kurum müdürleri katıldı. Denizli Valilisi Ömer Faruk Coşkun, yaptığı açıklamada, “İçişleri Bakanlığı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının ’İl Afet Risk Azaltma Planının (İRAP) Hazırlanması’ genelgesi kapsamında Denizli İl Afet Risk Azaltma Planı (İRAP) hazırlanarak yürürlüğe konulmuştur. Bu plandaki ana başlıklar deprem, kütle hareketleri, meteorolojik ve iklim değişikliği kaynaklı afetler ve yangınlar olarak belirlenmiştir. Afet Yönetim Sürecinin 3 önemli ana evresi vardır. Bunlar Afet Öncesi, Afet Sırası ve Afet Sonrası şeklinde adlandırılmaktadır. Bunlardan afet öncesinde mevcut riskleri tespit ederek, ona göre önlem alınmadıktan sonra, afet sırasındaki ve afet sonrasındaki yönetim sürecinde başarılı olmak neredeyse imkansız hale gelmektedir. Bu nedenle 81 ilimizde İl Afet Risk Azaltma Planları hazırlanırken ilimizin öncelikli afet türleri ve riskleri belirlenerek, çeşitli eylemler olarak tanımlanmış ve bu eylemlerin gerçekleştirilmesinden sorumlu ana çözüm ortağı ve destek çözüm ortağı kurumlar belirlenmiştir” diye konuştu. Afet risk azaltma planından da bahseden Vali Coşkun, “Çeşitli kurum ve kuruluşlara görev olarak tanımlanan bu eylemlerin gerçekleşme durumu yıl içerisinde yapılan İzleme ve Değerlendirme Komisyonu çalışmaları ve Değerlendirme Kurulu Toplantıları ile takip edilmektedir. Bugün Valiliğimizde 2024 yılı İzleme Değerlendirme Komisyonu Toplantısı gerçekleştirilmiştir. Denizli İl Afet Risk Azaltma Planında (İRAP) toplam 46 sorumlu kurum/kuruluş, 62 adet destekleyici kurum/kuruluş yer almaktadır. İl Afet Risk Azaltma Planındaki eylemler gerçekleştirilerek gündemden düşürüldükçe, zaman içerisinde ilimizin afetselliği de o oranda azalacaktır. Bu vesileyle bugüne kadar yaşanan çeşitli afetlerde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Unutulmamalıdır ki; afetleri önlemeye yönelik olarak afet öncesinde harcanacak 1 liralık kaynak, bizleri afete maruz kaldığımızda uğrayacağımız 15 liralık zarardan kurtarmaktadır” şeklinde konuştu.
Antalya Şahika Ercümen, Serbest Dalış Dünya Şampiyonası’nda Türkiye rekorunu kırdı Yunanistan’da düzenlenen Serbest Dalış Dünya Şampiyonası’na katılan milli sporcu Şahika Ercümen, paletsiz ip destekli kategorisinde yeni bir Türkiye rekoru kırdı. Şahika, 82 metreyi 3 dakika 10 saniyede tamamlayarak daha önce kendisine ait olan rekorunu yeniledi. Yunanistan’ın Kalamata şehrinde düzenlenen Serbest Dalış Dünya Şampiyonası, 140 sporcunun ve 40 ülkenin katılımıyla 02-13 Ekim 2024 tarihleri arasında yapılıyor. Nefes kesici yarışma serbest dalışın çeşitli branşlarında devam ediyor. Milli Takım ile Yunanistan’da Türkiye’yi temsilen yarışan milli sporcu Dünya Serbest Dalış Rekortmeni Şahika Ercümen, katıldığı paletsiz ip destekli kategorisinde yeni bir Türkiye rekoru kırdı. Daha önceki rekorun da sahibi olan Şahika, bu kategoride 82 metreyi 3 dakika 10 saniyede tamamlayarak adını rekora yazdırdı. Şahika Ercümen, "Uzun bir sezondu ve bu Dünya Şampiyonası yılın son yarışması. Dolayısıyla bir hayli yorgunum ve maalesef buraya gelmeden önce sağlık sorunlarım vardı. Buna rağmen ülkemizi temsil etmek istedim. Bugün tüm aksiliklere rağmen Türkiye rekorunu kırarak sudan çıktığım için çok mutluyum. Ülkemizde son günlerde yaşanan kadın cinayetleri hepimizi olduğu gibi beni de derinden etkiledi ve bugünkü dalışta aklımda kalbimde bu kadınlar vardı. Dalışımı kadın cinayetlerinin sonlanmasına ithaf etmek istedim. Yarışma devam ediyor destekleyen herkese çok teşekkür ederim" dedi. Dünya Serbest Dalış Şampiyonası 12 Ekim de yapılacak madalya töreni ile son bulacak.
Antalya Antalya’da feci kaza: Takla atarak tel bariyerleri aşan araç, karşı yönden gelen 2 araca çarptı Antalya’da sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybettiği otomobil orta refüjdeki aydınlatma direğine çarpıp tel barikatları aşarak karşı şeride geçti. Takla atan ve karşı yönden gelen bir aracın üzerine düşen araca yere düştükten sonra seyir halindeki servis minibüsü çarptı. Araçta bulunan 2 yaralı hastaneye kaldırıldı. Vatandaşlar, tel bariyerlerin yeterli olmadığını tel yerine çelik bariyer kullanılması gerektiğini dile getirdi. Kaza, saat 15.00 sıralarında Antalya’nın Muratpaşa ilçesi Gazi Bulvarı üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Havalimanı istikametine seyir halindeki sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 07 F 2953 plakalı Opel marka sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu orta refüjde bulunan aydınlatma direğine çarptı. Çarpmanın etkisiyle takla atarak tel bariyerleri aşarak karşı yöne geçen otomobil bu sırada ters istikametten gelmekte olan Tennur Suluk idaresindeki 35 ACJ 513 plakalı Nissan Qashqai aracın ön kısmına düştü. Asfalta düşen araca bu kez de Ali Yüksel’in kullandığı 01 AUV 161 plakalı tur minibüsü çarptı. Bir süre sürüklenen araç hurdaya dönerken araç içerisinde bulunan iki kişi kazayı gören diğer araç sürücüleri tarafından bulundukları yerden çıkartıldı. 112 Acil Çağrı Merkezi’ne yapılan ihbarla olay yerine çok sayıda itfaiye, sağlık ve polis ekibi sevk edilirken isimleri öğrenilemeyen 2 yaralı ambulansla hastaneye kaldırıldı. “Havada beyaz bir şeyin uçtuğunu gördüm” Kazaya karışan araç sürücülerinden Tennur Suluk, seyir halindeyken bir anda önüne bir şeyin düştüğünü sonradan araç olduğunu fark ettiğini belirterek, “Havada sadece beyaz bir şeyin uçtuğunu gördüm. Ardından güm diye bana vurdu. Daha sonra anladım ki üzerimize bir araba düştü. Aracı sağa kırarak refüje çıktık. Ama karşı tarafta sanırım yaralılar var. Ambulans aldı gitti. Çok şükür bende bir şey yok” dedi. Tur minibüsünün şoförü Ali Yüksel ise “Ben tur minibüsü şoförüyüm. Beyaz araba betona vurunca, bizim önümüze takla attı. Önümdeki araç kenara kaçtı, arkasından da ben geliyordum. Ben de kaza yapan araca çarptım. Takla atan araçta 2 yaralı vardı. Ambulans alıp götürdü” ifadelerini kullandı. Öte yandan kazaya karışan sürücülerden Ali Yüksel’in eşi kazayı haber alarak olay yerine geldi. Eşini ayakta ve sağlıklı gören kadın ve oğlu koşarak Ali Yüksel’e sarıldı. Kaza nedeniyle yol üzerinde uzun araç kuyrukları oluşurken, trafik araçların yoldan kaldırılmasının ardından normale döndü.