SAĞLIK - 15 Kasım 2024 Cuma 09:24

İyi huylu prostat büyümesi (BPH) tedavisinde son teknolojik yöntem: HoLEP ameliyatı

A
A
A
İyi huylu prostat büyümesi (BPH) tedavisinde son teknolojik yöntem: HoLEP ameliyatı

İyi huylu prostat büyümesinde uygulanan HoLEP ameliyatına dair bilgiler veren Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Yasin Yitgin, bu yöntem sayesinde, prostat tıkanıklığının tekrarlamadığını belirtti. Yitgin, ameliyat sonrası cinsel fonksiyonların etkilenme ihtimalinin de daha düşük olduğunu söyledi.



HoLEP ameliyatı, iyi huylu prostat büyümesi tedavisinde son yıllarda artan sıklıkla tercih edilmektedir. Başarılı sonuçlar veren HoLEP ameliyatını ve operasyon sonrası hasta üzerindeki etkilerini anlatan BHT Clinic İstanbul Tema Hastanesi Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Yasin Yitgin, HoLEP ameliyatının genel veya rejyonel anestezi altında, kapalı yöntemle ve lazer enerjisi kullanılarak yapılan bir operasyon olduğunu belirtti. Özellikle 80 gram ve daha üstü prostatlarda, medikal tedaviye dirençli hasta gruplarında HoLEP ameliyatının tercih edildiğini söyleyen Yitgin, “Ameliyat sonrasında 3 ila 5 gün hastamıza sonda tutuyoruz. Sondayı aldıktan sonra, hızlıca günlük yaşantılarına ve iş hayatlarına başlayabiliyorlar” dedi.


“Cinsel hayatı, diğer operasyonlara göre daha az etkiliyor”


HoLEP ameliyatının diğer prostat ameliyatlarına göre cinsel fonksiyonları daha az etkileme ihtimali olduğunu belirten Doç. Dr. Yasin Yitgin, şu ifadeleri kullandı:


“Diğer kapalı yöntem prostat ameliyatlarına üstünlüğü, lazer enerjisinin daha derin dokulara etki etmemesi neticesinde doku hasarının daha az olması sayesinde, özellikle ereksiyon fonksiyon bozukluğunu çok görmüyoruz. Ejakülasyon (boşalma) fonksiyon bozukluğu diğer prostat ameliyatlarına göre daha az karşımıza çıkıyor.”


“Prostat tıkanıklığının tekrar etmesi ihtimali çok düşük”


Yitgin, “Geniş taramalara bakarsak 50 yaş ve üzeri her iki erkekten birinde semptomatik iyi huylu prostat büyümelerini görmekteyiz. Bu ameliyatın özelliği, diğer kapalı yöntem prostat cerrahilerine göre tıkayıcı olan adenom kısmını tamamen çıkardığımız için, teorik olarak tekrar prostat tıkanıklığı yaşanmasını beklemiyoruz. Ameliyat sonrası hastalarda prostat kanseri riskini ortadan kaldırmıyoruz. Çünkü prostat kanserinin yüzde 85-90 olasılıkla gelişmekte olduğu periferik zon yani prostatın kapsül kısmındaki hücreler hastada hala duruyor” dedi.


“Semptom olmasa bile her yıl kontrole gidilmeli”


“40-45 yaş üzeri, aile öyküsü olan veya aile öyküsü olmayıp 50 yaş ve üzerinde olan tüm erkeklerin, işeme şikayeti olmaksızın üroloji doktoruna muayene ve tetkik yaptırmasını öneriyorum” diyen Yitgin, “Hiçbir belirtisi olmayabilir, işeme şikayeti olmayabilir. Yine de yılda bir kez prostat muayenelerinin yapılması gerekmektedir. Semptomatik hale gelen hastalarda mesane disfonksiyonu oturduktan sonra yapılacak cerrahi veya medikal tedaviden yeterli yanıt alınamayabilir. Prostat büyümesinde idrarı başlatırken zorlanma, ıkınma, kesilme, çatallanma, tam boşaltamama gibi şikayetlerle beraber sık sık tuvalete gitme, gece 1’den fazla idrar için uyanma, acil işeme hissiyatı, tuvalete yetişmeme ve idrar kaçırma şikayetleri karşımıza çıkabilir” diyerek sözlerini noktaladı.


(EK-

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Özel sektörün yurt dışı kredi borcu Eylül ayında 178,5 milyar dolar oldu Eylül sonu itibarıyla, özel sektörün yurt dışından sağladığı toplam kredi borcu, 2023 yıl sonuna göre 14,3 milyar ABD doları artarak 178,5 milyar ABD doları oldu. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Eylül ayı Özel Sektörün Yurt Dışından Sağladığı Kredi Borcu Gelişmeleri’ni açıkladı. Buna göre Eylül sonu itibarıyla, özel sektörün yurt dışından sağladığı toplam kredi borcu, 2023 yıl sonuna göre 14,3 milyar ABD doları artarak 178,5 milyar ABD doları oldu. Vadeye göre incelendiğinde, 2023 yıl sonuna göre, uzun vadeli kredi borcunun 10,2 milyar ABD doları artarak 165,2 milyar ABD doları; kısa vadeli kredi borcunun (ticari krediler hariç) ise 4,1 milyar ABD doları artarak 13,3 milyar ABD doları düzeyinde gerçekleştiği gözlendi. Borçluya göre dağılıma bakıldığında, uzun vadeli kredi borcuna ilişkin olarak, bir önceki yıl sonuna göre bankaların kredi biçimindeki borçlanmalarının 1,7 milyar ABD doları arttığı, tahvil ihracı biçimindeki borçlanmalarının ise 3,6 milyar ABD doları artışla 18,4 milyar ABD doları seviyesinde gerçekleştiği gözlendi. Aynı dönemde, bankacılık dışı finansal kuruluşların kredi biçimindeki borçlanmaları 188 milyon ABD doları azalmış, tahvil stoku ise 52 milyon ABD doları azalarak 1,1 milyar ABD doları seviyesinde gerçekleşti. Söz konusu dönemde, finansal olmayan kuruluşların kredi biçimindeki borçlanmalarının 2,2 milyar ABD doları arttığı, tahvil stokunun ise 2,2 milyar ABD doları artarak 12,9 milyar ABD doları seviyesinde gerçekleştiği gözlendi. Kısa vadeli kredi borcuna ilişkin olarak ise, 2023 yıl sonuna göre bankaların kredi biçimindeki borçlanmaları 2,8 milyar ABD doları artışla 7,3 milyar ABD doları; finansal olmayan kuruluşların kredi biçimindeki borçlanmaları ise 479 milyon ABD doları azalışla 1,1 milyar ABD doları düzeyinde gerçekleşti. Alacaklıya göre dağılım incelendiğinde, uzun vadeli kredi borcuna ilişkin olarak, Eylül sonu itibarıyla tahvil hariç özel alacaklılara olan borç, bir önceki yıl sonuna göre 5,1 milyar ABD doları artarak 111,9 milyar ABD doları olarak gerçekleşti. Kısa vadeli kredi borcuna ilişkin olarak ise, tahvil hariç özel alacaklılara olan borcun bir önceki yıl sonuna göre 3,5 milyar ABD doları artarak 11,4 milyar ABD doları seviyesinde gerçekleştiği gözlendi. Döviz kompozisyonuna bakıldığında, 165,2 milyar ABD doları tutarındaki uzun vadeli kredi borcunun yüzde 57,6’sının ABD doları, yüzde 35,0’ının Euro, yüzde 2,5’inin Türk lirası ve yüzde 4,9’unun ise diğer döviz cinslerinden oluştuğu ve 13,3 milyar ABD doları tutarındaki kısa vadeli kredi borcunun ise yüzde 43,8’inin ABD doları, yüzde 15,9’unun Euro, yüzde 35,3’ünün Türk lirası ve yüzde 5,0’ının diğer döviz cinslerinden oluştuğu görüldü. Sektör dağılımı incelendiğinde, Eylül sonu itibarıyla, 165,2 milyar ABD doları tutarındaki uzun vadeli toplam kredi borcunun yüzde 37,6’sını finansal kuruluşların, yüzde 62,4’ünü ise finansal olmayan kuruluşların borcu oluşturmuştur. Aynı dönemde, 13,3 milyar ABD doları tutarındaki kısa vadeli toplam kredi borcunun yüzde 78,5’ini finansal kuruluşların, yüzde 21,5’ini ise finansal olmayan kuruluşların borcu oluşturdu. Özel sektörün yurt dışından sağladığı toplam kredi borcu, Eylül sonu itibarıyla kalan vadeye göre incelendiğinde, 1 yıl içinde gerçekleştirilecek olan anapara geri ödemelerinin toplam 54,3 milyar ABD doları tutarında olduğu gözlendi.
Hatay Ağaca bağladığı dini nikahlı eşini ve 2 çocuğunu öldüren babaya 3 kez ağırlaştırılmış müebbet Hatay’da dini nikahlı hamile eşini ve iki çocuğunu öldüren şahıs, yargılandığı mahkemede üç kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Avukat Mehtap Sert, sanığın anneyi ağaca bağlayarak av tüfeğiyle önce evlatlarını, sonra da hamile kadını öldürdüğünün ortaya çıktığını söyledi. Hatay’ın İskenderun ilçesinde geçtiğimiz şubat ayında meydaan gelen olayda, 7 aylık hamile olan Selma Abacı (33) ve çocukları 2 yaşındaki Sait Kerim Abacı ve 1 yaşındaki Hamza Azat Abacı’nın cansız bedenleri Bitişik Mahallesi Demen Yaylası’nda çukura gömülmüş halde bulunmuştu. Av tüfeğiyle vurulan 3 kişinin cansız bedenlerinin bulunmasının ardından olayın faali baba Turgay Kaya, JASAT ekipleri tarafından yakalanmıştı. Kaya’nın Selma Abacı’nın dini nikahlı eşi olduğu ortaya çıkmıştı. Olayla ilgili İskenderun 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, sanık Turgay Kaya tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Sanık Kaya, mahkemede çocukların babası olduğunu kabul ederken, cinayetleri kendisinin gerçekleştirmediğini iddia etti. Mahkeme heyeti, sanık Kaya’yı "canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme" suçundan 3 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı. “Selma Abacı’yı ağaca bağlayıp katletmiş, çocukları da onun gözünün önünde av silahıyla vurarak öldürmüştü” Abacı ailesinin avukatı Mehtap Sert, duruşma sonrası yaptığı açıklamada, “6 Şubat 2024 tarihinde 7 aylık hamile Selma Abacı, 2 yaşındaki Kerim ve 1 yaşındaki Azad’ın kaybolduğuna dair annesi tarafından bir ihbarda bulunuldu. İhbar neticesinde günlerce yapılan arama sonucunda jandarmanın annenin ’Bu öldürmüştür’ dediği Turgay Kaya’yı takip etmesi neticesinde olay ortaya çıktı. Gerçekten de yaylaya götürerek Selma Abacı’yı ağaca bağlayıp katletmiş, çocukları da onun gözünün önünde av silahıyla vurarak öldürmüştü. Ölüleri yok etmek için gübre taşırken jandarmanın takibi sonucunda ele geçirildi. Yakalandıktan sonra gözaltı aşamasında ilk olarak suçunu itiraf etti. Mütalaada kendisi hakkında TCK 82. maddenin canavarca hisle dini nikahlı eşi hamile Selma Abacı’yı ve kendini koruyamayacak derecede çocukları öldürmekten 3’er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası aldı. Depremden kaynaklı başka bir cezaevine nakledildi, İskenderun Cezaevi’nde değil” dedi.