GÜNDEM - 22 Ekim 2024 Salı 12:23

Haluk Bayraktar: "133 imza töreninde toplam 6,2 milyar dolarlık anlaşmalar imzalanacak"

A
A
A
Haluk Bayraktar: "133 imza töreninde toplam 6,2 milyar dolarlık anlaşmalar imzalanacak"

BAYKAR Genel Müdürü ve SAHA İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Bayraktar, SAHA EXPO 2024 süresince 133 imza töreninde toplam 6,2 milyar dolarlık anlaşmanın imzalanacağını belirterek, "Bu anlaşmaların 4,6 milyar dolarlık kısmı ise ihracat sözleşmelerinden oluşuyor. Geçen yıl Türk savunma ve havacılık sektörünün ihracatı 5,5 milyar dolar olarak gerçekleşmişti, bu fuarda 1 yıllık ihracatımıza yakın seviyede ihracat anlaşmalarına imza atıyoruz" dedi.


Uluslararası Savunma, Havacılık ve Uzay Sanayi Fuarı-SAHA EXPO İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenen törenle açıldı. Açılışa, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, İstanbul Valisi Davut Gül, Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, BAYKAR Genel Müdürü ve SAHA İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Bayraktar ile çok sayıda davetli katıldı. Program İstiklal Marşı okunması ile başladı.



BAYKAR Genel Müdürü ve SAHA İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Bayraktar açılışta bir konuşma yaptı. SAHA İstanbul’un, Türk savunma ve havacılık sektörünün itici gücü olmayı hedefleyerek 17 Mart 2015’te kurulduğunu hatırlatan BAYKAR Genel Müdürü Haluk Bayraktar "Amacımız yerlilik oranını artırmak, kritik teknolojileri ülkemize kazandırmak, uluslararası rekabet gücümüzü yükseltmek ve güçlü bir ekosistem oluşturmaktı. Bugün, 27’den bin 200’ü aşkın şirkete, 29 üniversiteye ve 45 şehre yayılmış bir ağa ulaştık. SAHA İstanbul’un gücü çeşitliliğinde yatıyor. 52 farklı sektörden üyelerimiz, savunma ve havacılık ekosisteminin her halkasını tamamlıyor. Bu çeşitlilik karşılaştığımız her zorluğa inovatif çözümler üretmemizi sağlıyor. Üye profilimize baktığımızda, KOBİ’lerden büyük şirketlere, üniversitelerden kamu kurumlarına kadar geniş bir yelpaze görüyoruz. SAHA İstanbul’un misyonu sadece bir araya getirmek değil, sektördeki koordinasyonu sağlamaktır. Şirketlerimizi kritik ürünler üretmeye motive ediyor, yeteneklerini değerlendiriyor ve bu yetenekleri sistem ve alt sistem üretiminde kullanıyoruz. Projelerimiz üye şirketlerimizin kapasitelerini geliştirirken, aralarındaki ticari ilişkileri de güçlendiriyor. Yurt içi ve yurt dışı pazar geliştirme faaliyetlerine katkı sağlıyoruz. Bu yaklaşım savunma ve havacılık ekosistemini bir bütün olarak ileriye taşıyor. İşbirliğini kolaylaştırarak, yıkıcı teknolojiler geliştirerek ve küresel ihtiyaçlara cevap vererek endüstriyi şekillendiriyoruz. Yerli üretim kabiliyetlerimizi pekiştirirken, global pazarda da söz sahibi oluyoruz" dedi.



"Amacımız; özel sektörün rolünü artırarak sektöre dinamizm kazandırmak ve maliyet etkin sürdürülebilir projeler geliştirmektir"


SAHA Akademi’nin, yeni nesil bir eğitim konsepti olduğunu belirten Bayraktar, "100’den fazla eğitim konusu, bin 700 saati aşkın eğitim ve 2 binden fazla katılımcı ile sektörde profesyonelliği artırıyoruz. Sertifikalı eğitimler, özelleştirilmiş programlar ve SAHA MBA ile sadece teknik bilgiyi değil, stratejik düşünme ve liderlik becerilerini de geliştiriyoruz. Yabancı ülkeler ve profesyoneller için özel eğitim programları ile global etkimizi artırıyoruz.Makine, elektrik-elektronik, yazılım ve sertifikasyon gibi kritik teknik komitelerle, sektörümüzün güçlenmesine katkı sağlıyoruz. SAHA Startups, SAHA ODAK gibi inisiyatiflerle geleceğe hazırlanıyoruz. Türk savunma ekosistemi, tabana yayılmış entegre bir yapıya sahip. Ana yüklenicilerden alt yüklenicilere, tedarikçilerden araştırma enstitülerine kadar her birim, bu ekosistemin vazgeçilmez bir parçası. SAHA İstanbul olarak amacımız; özel sektörün rolünü artırarak sektöre dinamizm kazandırmak ve maliyet etkin sürdürülebilir projeler geliştirmektir" ifadelerini kullandı.



"Türk savunma ve havacılık sanayiinin kabiliyetleri, geniş bir yelpazeye yayılmıştır"


Türk savunma ve havacılık sanayiinin gelişimi, Türkiye’nin bağımsızlık hikayesi olduğunu belirten Bayraktar, "1920’lerdeki başlangıçtan 1974 Kıbrıs Barış Harekatı’na, 2000’lerin başındaki millileşme vizyonundan 2023 sonrasındaki ihracat odaklı büyümeye kadar her aşama bu hikayenin bir parçasıdır. Bugün, 15 milyar dolar gelir ve 5.5 milyar dolar ihracat ile gurur duyduğumuz bir noktadayız. Ancak bu aşama Milli Teknoloji Hamlemizin daha başlangıcıdır. Türk savunma ve havacılık sanayiinin kabiliyetleri, geniş bir yelpazeye yayılmıştır. Kara araçlarından deniz platformlarına, insansız hava platformlarından mühimmatlara, füzelerden iletişim ve muharebe destek sistemlerine kadar her alanda söz sahibiyiz. Bu kabiliyetler ulusal güvenliğimizi güçlendirmesinin yanı sıra ülkemizi global pazarda rekabetçi bir oyuncu haline getiriyor. Türkiye’nin askeri harcamalarının gelişimi, stratejik önceliklerimizin bir yansımasıdır. 2001’den 2023’e kadar olan süreçte, harcamalarımız 7.2 milyar dolardan 15.8 milyar dolara yükseldi. Ancak bu artış ithalatımızın azalmasıyla birlikte GSYİH içindeki payın yüzde 3.6’dan yüzde 1.5’e düşmesiyle dengeleniyor. Milli Teknoloji Hamlesi vizyonu ile savunma harcamalarımız daha verimli ve etkin hale geldi" diye konuştu.


Türk savunma ve havacılık sanayiinin ticari gelişiminin, sektörün dinamizmini ve büyüme potansiyelini de sergilediğini kaydeden Bayraktar, " 2012’de 4.8 milyar dolar olan gelir, 2023’te 15 milyar dolara ulaştı. Bu üç katlık artış finansal başarının ötesinde aynı zamanda teknolojik yetkinliklerimizin ve global rekabet gücümüzün de bir göstergesi. Türk savunma ve havacılık sanayiinin uluslararası ticaret performansı gurur verici bir gelişim gösteriyor. 2012’de 1.3 milyar dolar olan ihracatımız, 2023’te 5.5 milyar dolara ulaştı. İthalatımız ise aynı dönemde 1.4 milyar dolardan 6.2 milyar dolara yükseldi. 2021-2023 dönemindeki yükselen net ithalat, yolcu uçağı ve ekipman alımlarından kaynaklanmaktadır. 2023 yılı uluslararası ticaret dağılımı, Türk savunma ve havacılık sanayiinin çeşitliliğini ve gücünü gösteriyor. İnsansız hava araçları, mühimmat ve füzeler, kara araçları ihracatımızın lokomotifi konumunda. Havacılık sektöründe ise yolcu uçağı alımı nedeniyle ithalatımız hala yüksek. Ancak bunu da fırsat olarak görüyor ve havacılıktaki millileşmeyi güçlendirmek için çalışıyoruz. Türk savunma ve havacılık sektörü, 2023’te göz kamaştırıcı bir performans sergiledi. 5.5 milyar dolarlık ihracat hacmi, 185 ülkeye ulaşan 230 ürün çeşitliliği, küresel arenada artık bir güç olduğumuzu kanıtlıyor" ifadelerini kullandı.



"Türk savunma sanayiinin başarısı 50 yıllık bir gelişim sürecinin sonucudur"


Teknolojik gücün barış ve adalet için kullanmanın en büyük sorumlulukları olduğunu belirten Bayraktar, "Özellikle Gazze’de yaşanan insanlık trajedisi, bu sorumluluğun önemini bir kez daha hatırlatıyor. Türk savunma sanayiinin başarısı 50 yıllık bir gelişim sürecinin sonucudur. Bu süreç doğrudan tedarikten milli tasarıma, platform programlarından ileri teknolojilere uzanan stratejik bir yolculuk. Bu yolculuk ambargolardan öğrendiğimiz derslerle başladı ve bugün kendi özgün tasarımlarımızla dünya pazarlarında söz sahibi olduğumuz bir noktaya ulaştı. Savunma sanayiimiz sadece ülke içinde değil, global arenada da manşetlere çıkıyor. Bu başarı ürünlerimizin kalitesinin yanında stratejik önemimizi de yansıtıyor" dedi.


SAHA EXPO 2024 süresince 133 imza töreninde toplam 6,2 milyar dolarlık anlaşmanın imzalanacağını söyleyen Bayraktar, "Bu anlaşmaların 4,6 milyar dolarlık kısmı ise ihracat sözleşmelerinden oluşuyor. Geçen yıl Türk savunma ve havacılık sektörünün ihracatı 5,5 milyar dolar olarak gerçekleşmişti, bu fuarda 1 yıllık ihracatımıza yakın seviyede ihracat anlaşmalarına imza atıyoruz. Küçük işletmeler için özelleştirilmiş pavyonlar ile ekosistemin tüm bileşenlerini desteklemeyi amaçlıyoruz. Küçük işletmelerin iş geliştirme ve ihracat çabalarını besleyerek, sektörün taban gücünü artırmayı hedefliyoruz. Savunma, havacılık ve uzay sektörlerimizin toplumla buluşturma arzusunun bir göstergesi olarak Halk Günleri’ni bu yıl genişleterek iki güne çıkardık. 25-26 Ekim tarihlerinde, halkımız yerli ve milli kaynaklarla geliştirilen geniş ürün yelpazesini keşfetme ve dokunma fırsatı bulacak" diye konuştu.



"Türkiye bölgesel güvenlikte önemli bir aktör haline geldi"


Türkiye’nin savunma sanayiinde önemli hamleler yaparak, bölgesel güvenlikte önemli bir aktör haline geldiğini belirten Bayraktar, "Türkiye yürütülen çalışmalar neticesinde dünya pazarındaki rekabet gücünü de artırıyor. Bu vesileyle, yerli ve milli üretim vizyonuyla bize her zaman yol gösteren ve destekleyen Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a buradan bir kez daha şükranlarımı sunuyorum. Bugün burada teknolojik başarılarımızı kutlarken, dünyanın gözleri önünde yaşanan bir insanlık trajedisine sessiz kalamayız. Gazze’de yaşanan durum bölgesel bir çatışma değil, tüm insanlığın vicdanını sızlatan bir soykırımdır. Savunma teknolojilerindeki ilerlemelerimizin nihai amacı, barışı korumak ve insan hayatını savunmaktır. Bugün Gazze’de gördüklerimiz, maalesef teknolojinin yıkıcı gücünün acı bir örneğidir. Türkiye olarak her zaman mazlumun yanında durduğumuz gibi, Gazze halkının da yanındayız. Uluslararası toplumu bu soykırıma son vermek için harekete geçmeye çağırıyoruz. Unutmayalım ki, gerçek güç yıkmakta değil, inşa etmekte; öldürmekte değil yaşatmaktadır" ifadelerini kullandı.



Haluk Bayraktar: "133 imza töreninde toplam 6,2 milyar dolarlık anlaşmalar imzalanacak"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bahçelievler’de kadınlardan meme kanserine farkındalık yürüyüşü Bahçelievler Belediyesi tarafından 1-31 Ekim Meme Kanseri Bilinçlendirme ve Farkındalık Ayı çerçevesinde yürüyüş ve seminer düzenlendi. İlçe Sağlık Müdürlüğü iş birliği ile gerçekleştirilen anlamlı etkinliklerde yürüyüş renkli görüntülere sahne olurken, seminerde kadınlar meme kanseri hakkında bilgilendirildi. Bahçelievler Belediyesi ve İlçe Sağlık Müdürlüğü iş birliği ile 31 Ekim Meme Kanseri Bilinçlendirme ve Farkındalık Ayı çerçevesinde yürüyüş ve seminer düzenlendi. Etkinlik kapsamında bir araya gelen kadınlar, Milli Egemenlik Parkı’ndan Bahçelievler Belediyesi Nurettin Topçu Kültür Merkezi’ne yürüdü. Erken tanının önemine dikkat çeken dövizler ve meme kanserini simgeleyen pembe renkli balonlarla yürüyüş gerçekleştiren kadınlara, merkezde bir seminer verildi. Meme kanserinin tanı ve tedavi süreçlerini detaylandırıldığı seminerde, İl Sağlık Müdürlüğü Kanser biriminde Uzm. Dr. Büşra Sandıklı ve Fatih Sultan Mehmet Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Uzm. Dr. İlksan Taşdelen konuşmacı olarak yer aldı. Etkinliklere, Bahçelievler Belediye Başkanı Dr. Hakan Bahadır, Bahçelievler İlçe sağlık Müdürü Serap Sarıhan Akkum, Kamu hastaneler birliği başkan yardımcısı Tuğba Aydın, Halk sağlığı başkan yardımcısı Tuncay Özovalı, Bahçelievler Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi Başhekimi Prof. Dr. Özlem Oflazer, Bahçelievler Fizik Tedavi Rehabilitasyon Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Fatma Nur Kesiktaş, muhtarlar ve siyasi parti temsilcileri katıldı. Yürüyüş renkli görüntülere sahne olurken, seminerde kadınlar meme kanseri hakkında bilgilendirildi. “Mamografi taramaları ücretsiz olarak yapılıyor” 40 yaş üstü kadınların mamografi çektirmesi gerektiğine dikkat çeken Bahçelievler Belediye Başkanı Dr. Hakan Bahadır, “1-31 Ekim arası Meme Kanseri Farkındalık Ayı. Bizde Bahçelievler Belediyesi, Bahçelievler İlçe Sağlık Müdürlüğü, muhtarlarımız, sivil toplum kuruluşlarımız ve müdürlerimiz, Fizik Tedavi Hastanemiz, Ağız Diş Sağlığı Hastanemiz ile birlikte ilçedeki kadınlara ve tüm insanlara hatırlatmak istiyoruz. Dünyada ve Türkiye’de 8 kadından 1’i meme kanserine yakalanıyor. Çok yüksek bir oran. Erkekler de ise akciğere yakalanma oranı var. 10 erkekten 1’i de akciğer kanserine yakalanıyor. Kanser Erken Teşhis Merkezimiz var. Burada mamografi taramaları ücretsiz olarak yapılıyor. 40 yaşını geçmiş tüm kadınların muhakkak mamografi çektirmesi gerekiyor. Ailelerinde varsa veya bir kitle ellerine geliyorsa daha erkende mamografi çektirmeleri lazım. Burada bir farkındalık oluşturduk. Kadınlarımızın bu hastalığı bilmesini, ona göre davranmasını ve kanser erken teşhis merkezlerine gitmelerini istiyoruz. Tüm vatandaşlarımız lütfen sağlıklarına dikkat etsinler. Nasıl arabalarının belli bir süre sonra yağlarını değiştiriyorlarsa, lastiklerini değiştiriyorlarsa lütfen kendilerine de baksınlar. Allah2ın insana verdiği en güzel nimet; vücutlarıdır. Vücutlarını sağlıklı tutsunlar ki, işlerinde, evlerinde, hayatlarında başarılı olsunlar” dedi.
Manisa MASKİ, Şehzadeler’in muhtarlarını dinledi MASKİ Genel Müdürü Talat Postacı, Şehzadeler Muhtarlar Derneği Başkanı Hakkı Başaral ve ilçeye bağlı mahalle muhtarları ile bir araya geldi. Mahalle muhtarlarının talep ve önerilerini dinleyen Postacı, ilçenin altyapıya yönelik ihtiyaçlarının karşılanması ve yaşanan sorunların hızlı bir şekilde giderilmesi için tüm birimlerin sahada olduğunu belirtti. Manisa Su ve Kanalizasyon İdaresi (MASKİ) Genel Müdürü Talat Postacı, Şehzadeler Muhtarlar Derneği Başkanı Hakkı Başaral ve ilçeye bağlı mahalle muhtarlarını ağırladı. MASKİ Genel Müdürlüğü Toplantı Salonu’nda gerçekleşen ziyarette Genel Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Özgür Avşar, Genel Müdür Yardımcısı Erman Aydınyer, Danışman Uğur Doğan, MASKİ daire başkanları, şube müdürleri ve ilçeye bağlı mahalle muhtarları yer aldı. Postacı, mahalle muhtarlarının talep ve önerilerini dinledi, Şehzadeler ilçesinin altyapı konusundaki eksikliklerini karşılamak ve dirençli bir hale getirmek için ilgili birimlerin sahadaki çalışmalarının devam ettiğini belirtti. Ziyaretlerinden dolayı muhtarlara teşekkür eden Genel Müdür Postacı, “Göreve geldiğimiz günden bu yana Manisa merkez ve ilçelerimizde görev yapan tüm muhtarlarımızla sürekli irtibat halindeyiz. Muhtarlarımızın ve vatandaşlarımızın taleplerini dinliyoruz. İhtiyaç duyulan noktalarda yaptığımız çalışmalar ile yaşanan sorunları çözme gayreti içerisindeyiz. Sorunların tespiti kapsamında sahada incelemelerimizi gerçekleştiriyor ve yapılması gerekenleri analiz ederek hemen harekete geçiyoruz. Şehzadeler ilçemizden mahalle muhtarlarımızla bir araya gelerek talep ve önerileri dinledik, gerekli notlarımızı aldık. Eksikliklerin giderilmesi için ilgili birimlerimiz canla başla çalışıyor. Mahallelerin ihtiyaçlarını en iyi bilen, gözümüz kulağımız olan muhtarlarımızla iletişim halinde olmaya devam edeceğiz. Birlik ve beraberlik içinde Şehzadeler ilçemizin altyapı konusundaki ihtiyaçlarını karşılamak, daha yaşanılabilir ve altyapısı daha dirençli bir Şehzadeler ilçesi için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz” dedi. Hakkı Başaral: “MASKİ yönetimi bizleri dinliyor, umutluyuz” Şehzadeler Muhtarlar Derneği Başkanı Hakkı Başaral ise şunları söyledi: “Şehzadeler ilçemiz 67 mahalleden oluşuyor. Bizim için su, kanalizasyon ve çevre ile ilgili konular en önemli hizmet başlıklarını oluşturuyor. Su olmadan, altyapı olmadan günlük hayatımızı idare edemeyiz. Doğal olarak yurttaşlarımızın da en önem verdiği konular bunlar oluyor. MASKİ’den alacak oldukları hizmetler vatandaş nezdinde çok önemli bir yere sahip. Muhtarlarımız da vatandaşlarımızın taleplerini MASKİ’ye iletme anlamında köprü görevi görüyor. Sizlerin de sürekli sahada olduğunuzu, bire bir çözümlerin başında olduğunuzu duyuyoruz ve bu bizler için çok sevindirici. MASKİ yönetiminin bizleri ağırlayarak, tek tek tanışarak isteklerimizi dinlemiş olması karşısında çok mutlu olduk. Bu doğrultuda sorunlarımızın çözümü anlamında elinizden geleni yapacağınıza hiç şüphemiz yok. Değişimin Manisa’mız için hayırlı olmasını diliyoruz, umutluyuz”
Ankara TBMM Başkanı Kurtulmuş, Angola Ulusal Meclis Başkanı Cerqueira ile görüştü TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, “İsrail, uluslararası hukukun kaidelerini dibinden bombalayarak yok ediyor. Filistin’in, İran’ın, Suriye’nin, Lübnan’ın egemenliğini yok ediyor. Bölge ülkelerinin tamamına karşı diyor ki ‘Bana kim karşı çıkarsa çıksın herkesi yok edebilecek bir niyete sahibim’ diyor. Netanyahu ve çetesi Orta Doğu’da büyük bir ateş çukuru açmıştır. Bu saldırgan tavrını devam ettirdiği sürece bu ateş çukuruna kendileri düşecektir” dedi. TBMM Başkanı Kurtulmuş, Angola Ulusal Meclis Başkanı Cerqueira ile görüştü. Her iki ülke arasında parlamento başkanları düzeyinde ilk temas olan bu toplantının, Ankara’da, milli iradenin merkezi TBMM’de gerçekleşmesinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Kurtulmuş, "Angola Meclis Başkanı Cerqueira ve heyetini ağırlamaktan, bu güzel görüşmeyi gerçekleştirmekten dolayı memnuniyet duyduğumuzu ifade etmek isterim" diye konuştu. Kurtulmuş, şunları kaydetti: “Angola, Afrika’nın önemli ülkelerinden birisidir. Mesafeler uzak olmakla birlikte Türkiye ile sıcak ilişkileri geliştirme noktasında ilerleyen bir ülke. Her iki ülkenin devlet başkanlarının gerçekleştirdiği karşılıklı ziyaret, iki ülkenin ilişkilerini stratejik seviyeye çıkartmak bakımından önemli bir adım oldu. Yapılan anlaşmaların gereği olan özellikle savunma sanayi, turizm ve alt yapı hizmetleri başta olmak üzere birçok alanda Türkiye ile Angola arasındaki iş birliğinin kapıları açılmış oldu. Ümit ederim ki, imzalanan bu anlaşmalar çerçevesinde varılan mutabakatların sonuçlarını almak en kısa sürede mümkün olsun ve iki ülke arasında başta ticari ilişkiler olmak üzere ilişkilerimizi daha da ileriye götürmek sağlansın. Şu anda esasında düşük seviyede olan ikili ticaret hacmi 500 milyon dolar seviyesine çıkması ilk plandaki hedeflerimizdendir. Ümit ederim bunu gerçekleştirmek kısa süre içerisinde mümkün olacaktır." Cerqueira, Türkiye gibi büyük ülkelerle her alanda yapılacak iş birliklerine önem verdiklerini söyleyerek, Türkiye ile ilişkilerin stratejik ortaklık seviyesinde olmasından da memnuniyet duyduklarını dile getirdi. Cerqueira, bir soru üzerine, Angola’dan Türkiye’ye devlet ve anayasa başkanlarının geçmişte ziyaretler gerçekleştirdiğini ancak yasama olarak ilk ziyareti gerçekleştirdiklerini anlattı. Parlamentolar arası diplomasiyle çalışmasının önemine dikkat çeken Cerqueira, barışı sağlamak, uluslararası arenadaki çatışmaları sonlandırmak ve insani yardım gerçekleştirmek istediklerini bildirdi. Kurtulmuş, bir gazetecinin ‘İsrail, Gazze ve Lübnan’a yönelik saldırılarını devam ettiriyor. Beyrut’ta Hariri Hastanesi’nin çevresini bombaladı. Geçtiğimiz günlerde İsrail tehdidine ilişkin Meclis’te bir kapalı oturum düzenlendi. İsrail tehdidi hala sürüyor mu, değerlendirmeleriniz ne olur?’ şeklindeki sorusuna “İsrail’in bölgede sadece Filistinlilere, sadece Araplara değil bölge halklarının tamamına karşı olduğunu; bölge halklarını köleleştirmek, kendi emri altına almak, bölge ülkelerinin egemenliğini ortadan kaldırarak arz-ı mevud’u gerçekleştirmek için son adımı atmak üzere olduğunu sadece biz söylemiyoruz, şu anda ’Gazze kasabı’ lakabını çoktan hak etmiş olan İsrail’in Başbakanı diyor ki ’Artık savaş yeni bir safhaya gelmiştir, bu da kıyamet savaşıdır.’ Kendi paranoyak birtakım dini hezeyanlarının üzerine oturttukları siyonist ideolojinin artık son noktaya geldiğini, Nil’den Fırat’a kadar olan coğrafyada hakimiyetini ilan etmek üzere olduğunu bizatihi kendisi ilan ediyor" ifadelerini kullandı. Kurtulmuş, uluslararası hukukun geride kaldığını belirterek, “Aslında İsrail, uluslararası hukukun kaidelerini dibinden bombalayarak yok ediyor. Filistin’in, İran’ın, Suriye’nin, Lübnan’ın egemenliğini yok ediyor. Bölge ülkelerinin tamamına karşı diyor ki ’Bana kim karşı çıkarsa çıksın herkesi yok edebilecek bir niyete sahibim’. Netanyahu ve çetesi Orta Doğu’da büyük bir ateş çukuru açmıştır. Bu saldırgan tavrını devam ettirdiği sürece bu ateş çukuruna kendileri düşecektir. Bölge halklarının bir an evvel birlik ve beraberlik içerisinde, dünyada adaletten hakkaniyetten yana olan insanların da birlik ve beraberlik içerisinde bu saldırganlığı durdurması lazım" dedi.