EKONOMİ - 22 Ekim 2024 Salı 14:52

Erdemir, 1’inci Yüksek Fırın’a hidrojen enjeksiyonu denemesini başarıyla gerçekleştirdi

A
A
A
Erdemir, 1’inci Yüksek Fırın’a hidrojen enjeksiyonu denemesini başarıyla gerçekleştirdi

2050 yılında net sıfır emisyona ulaşmayı hedefleyen Erdemir, yeşil çelik dönüşüm yolculuğunda önemli bir dönüm noktasını geride bıraktı. Erdemir, 1’inci Yüksek Fırın’a hidrojen enjeksiyonunu başarıyla tamamladı. Daha yeşil bir üretim sürecini hedefleyen çalışmalarını sürdüren şirket, Türkiye’nin 2053 net sıfır hedefine katkıda bulunmaya devam edeceğini duyurdu.



Türkiye çelik sektörünün önde gelen üreticilerinden Erdemir, 2024 yılı başında açıkladığı yeşil dönüşüm yol haritasındaki adımları hayata geçiriyor. 17-18 Ekim 2024 tarihlerinde 1’inci Yüksek Fırın’a hidrojen enjeksiyonunu başarıyla tamamlayan Erdemir, söz konusu uygulamayı gerçekleştiren Avrupa’nın 3’üncü çelik üreticisi oldu.



Erdemir, Erdemir Mühendislik ve Linde iş birliğiyle gerçekleştirilen çalışma kapsamında, 1’inci Yüksek Fırın’a iki gün boyunca hidrojen gazı enjeksiyonu yapıldı. Uygulama kapsamında, Linde tarafından tanker ile Erdemir’e getirilen yaklaşık 2,2 ton sıvı hidrojenin yanı sıra Erdemir Soğuk Haddehanesi bünyesindeki hidrojen tesisinden de ilave hidrojen sağlandı. Uygulamada gazlaştırma ve basınç düşürme istasyonları otomasyon sistemleri için Linde’den hizmet alınırken, enjeksiyon sistemine ait detay mühendislik ve genel proje yönetim çalışmaları Erdemir Mühendislik, sistem kurulumu ve devreye alma işlemleri ise Erdemir ve Linde ekiplerinin ortak çalışması ile gerçekleştirildi.



Hidrojen enjeksiyonu 17 Ekim 2024 Perşembe günü saat 10.00’da tek tüyer ile Erdemir Hidrojen Tesisleri’nden gelen 250 Nm3/saat hidrojen akışı ile başladı. Saat 16.00’da Linde sıvı hidrojen tankerinin devreye alınmasıyla 1’inci Yüksek Fırın’a 4 tüyerden 2.000 Nm3/saat debilere ulaşan hidrojen enjeksiyonu yapıldı. 18 Ekim tarihinde saat 14.00’te başarılı şekilde tamamlanan deneme sırasında, 1’inci Yüksek Fırın’a ton sıvı ham demir başına 0,6 kg hidrojen gazı enjeksiyonu yapıldı. Ayrıca oran artırılarak ton sıvı ham demir başına 1 kg hidrojen enjeksiyonu da test edildi.



Erdemir’le birlikte dünyada sayılı firma tarafından yapılan denemeler ve simülasyon çalışmaları neticesinde yüksek fırınlara teorik olarak ton sıvı ham demir başına 28 kg kadar hidrojen enjeksiyonu yapılabileceği ve bu sayede yüksek fırın prosesinde ortaya çıkan emisyonlarda yüzde 15-16 oranında doğrudan CO2 emisyonu azaltılabileceği öngörülüyor.



Başarıyla tamamlanan uygulamada elde edilen bulgular, daha yüksek oranlarda kullanıma yönelik önemli veriler de sağladı. Elde edilen tecrübeler sayesinde, daha düşük karbon emisyonlu hidrojen gazının Türkiye’de bulunurluğunun artmasına paralel olarak OYAK Maden Metalürji bünyesindeki tüm yüksek fırınlarda söz konusu işlemin uygulanabilirliğinin önü de açıldı. Aynı zamanda yeşil dönüşümde kritik rol oynayacak teknolojik alt yapının Türkiye’ye kazandırılması konusunda büyük bir adım atıldı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bahçeli’nin sözleri ile gündeme gelen ‘Umut Hakkı’ kavramını uzmanı anlattı İSTANBUL (İHA) – MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, TBMM’de partisinin grup toplantısında, terör örgütü lideri Abdullah Öcalan için dile getirdiği ‘Umut Hakkı’ kavramı gündem oldu. Avukat Buket Nurşah Tekışık, merak edilenler hakkında bilgilendirmelerde bulundu. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM’de partisinin grup toplantısında terörün sonlandırılmasına ilişkin yaptığı konuşmada, terör örgütü lideri Abdullah Öcalan için dile getirdiği ‘Umut Hakkı’ söylemi merak konusu oldu. Türkiye’nin yeni bir çözüm sürecine değil, bin yıllık kardeşliği daha da kuvvetlendirmeye ihtiyacı olduğunu ifade eden Bahçeli’nin, Öcalan’a yönelik gerçekleştirdiği ‘Umut Hakkı’ çağrısı merak oluşturdu. Avukat Buket Nurşah Tekışık, gündeme gelen ‘Umut Hakkı’ kavramı ile alakalı açıklamalarda bulundu. Tekışık, “Umut hakkı, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan mahkumun belli bir süre sonra cezasının gözden geçirilmesi ve rehabilitasyon sürecine tabi tutulması, bir anlamda koşullu salıverilmesi anlamına gelir. Salıverilme şartlarının mahkum hakkında uygulanabilmesi noktasında da her mahkuma uygulanan bir hak değil” ifadelerine yer verdi. Umut hakkının her hükümlüye uygulanmaması gerektiğini de belirten Avukat Tekışık, hakkın yeniden yargılama ile karıştırılmaması gerektiğini de ifade etti.