GÜNDEM - 13 Ocak 2025 Pazartesi 14:45

Bakırköy zorlu kış şartlarına hazır

A
A
A
Bakırköy zorlu kış şartlarına hazır

Bakırköy Belediyesi, kışın getirdiği soğuk hava şartlarında yaşanabilecek herhangi bir olumsuzluğa karşı hazırlıklarını tamamladı. Gerçekleştirilecek kışla mücadele çalışmaları kapsamında belediye ekipleri tam teçhizatlı bir şekilde sahada olacak.


Havaların soğumasıyla birlikte, vatandaşların kış aylarının zorlu şartlarına karşı herhangi bir olumsuzluk yaşamaması için harekete geçen Bakırköy Belediyesi hazırlıklarını tamamladı. Önlemlerin sıklaştırıldığı ve planlamaların yapıldığı kışla mücadele çalışmaları kapsamında 126 personel, 54 araç stokta bulunan 600 ton tuz ile tam teşekküllü bir şekilde 7/24 çalışacak. Ayrıca evde yatan hastalar için de 3 adet elle taşınır jeneratör çalışmalarda kullanılacak.


“Kışın çileye değil keyfe dönüşmesi için hazırlıklarımızı tamamladık”


Kış aylarında yaşanacak zorlukları en aza indirerek vatandaşlara huzurlu bir yaşam alanı sunacaklarını belirten Bakırköy Belediye Başkanı Doç. Dr. Ayşegül Ovalıoğlu, “Kışla mücadele çalışmalarımız çerçevesinde bütün hazırlığımızı yaptık. Ekipmanımızla, tuzumuzla, araçlarımızla ve çalışan arkadaşlarımızla beraber kışa hazırız. Son günlerde havanın soğumasıyla beraber derece iyice aşağı doğru düşüyor. Ancak çocuklarımızın da okullarının sömestr tatiline denk gelmesiyle beraber çok güzel bir kış geçmesini diliyorum. Kar yağışının da bizi sevindirecek, barajlarımızı dolduracak, toprağımızın bereketini artıracak şekilde bolca yağmasını diliyorum. Biz her şekilde bunun bir çileye dönüşmesinden ziyade bir keyfe dönüşmesi için, insanların rahatlıkla gündelik hayatına devam edip çocuklarımızın da çok güzel bir tatil geçirmesi amacıyla bütün hazırlığımızı tamamladık. Bakırköy Belediyesi ekibindeki arkadaşlarımla birlikte biz kışa hazırız” diye konuştu.



Bakırköy zorlu kış şartlarına hazır

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Eski AKUT Başkanı Nasuh Mahruki’nin yargılandığı davada 3 yıla kadar hapsi talep edildi Sosyal medyada kullandığı ifadeler nedeniyle ‘halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma’ suçundan yargılanan eski AKUT Başkanı Nasuh Mahruki’nin davasında mütalaa açıklandı. Savcılık, Mahruki’nin 3 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmasını talep etti. Eski Arama Kurtarma Derneği (AKUT) Başkanı Nasuh Mahruki’nin sosyal medyada kullandığı ifadeler gerekçesiyle ‘halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma’ suçundan yargılanmasına devam edildi. İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuksuz sanık Nasuh Mahruki ve avukatları hazır bulundu. Duruşmada esasa ilişkin mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı, sanık Mahruki’nin söz konusu cümleleriyle resmi olarak tereddüde mahal vermeyecek biçimde halk arasında endişe, korku ve panik oluşturma amacıyla hareket ederek, belirsiz sayıda kişinin görebilmesine imkan verdiğini aktardı. Açıklanan mütalaada, sanık Mahruki’nin ‘halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma’ suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Duruşma ertelendi Ara kararını açıklayan mahkeme, sanık avukatına mütalaaya karşı savunma yapabilmek için süre verilmesine ve tanık dinletme konusunda geçen duruşma bir karar verilmiş olduğundan yeniden bir karar verilmesine yer olmadığına hükmederek duruşmayı erteledi.
İstanbul Yenidoğan çetesi davası yarın devam edecek İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan yenidoğan çetesinin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın duruşması yarın saat 10.30’a ertelendi. Çete lideri olduğu iddia edilen Fırat Sarı duruşmada, “Beni yok ettiler. Ben çocuğumun, annemin yüzüne bakamıyorum. Bu medya telkininden kurtulmanız lazım” dedi. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan yenidoğan çetesi yöneticisi ve üyesi 26’sı tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı davanın 2’inci celsesinin görülmesine devam edildi. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda görülen duruşmada, bir kısım tutuklu ve tutuksuz sanıklar ve taraf avukatları hazır bulundu. Duruşmada sanık avukatları, soruşturma savcısı ile duruşma savcısının birlikte fotoğraflarının sosyal medyada paylaşıldığını ifade etti. Sanık avukatları, tarafsız bir yargılama yapılmadığını öne sürerek, reddi heyet talebinde bulundu. Duruşmaya taleplerin değerlendirilmesi için 30 dakika ara verildi. Aranın ardından devam eden duruşmada mahkeme tanıkları dinlemek istedi. Sanık avukatları, reddi heyet talebinin üst mahkeme olan Bakırköy 23. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından değerlendirilmeden duruşmaya acil işler dışında devam edilemeyeceğini dile getirdi. Mahkeme başkanının duruşmaya devam edileceğini söylemesi üzerine sanık avukatları yeniden reddi heyet talebinde bulundu. Mahkeme, duruşmaya 15 dakika ara verdi. Verilen aranın ardından sanıkların tutukluluk haline ilişkin savunmaları alındı. Örgüt lideri olduğu iddia edilen Fırat Sarı savunmasında, “Ben samimiyetle her şeyi burada anlattım. Bu dosya sürecekse Sağlık Bakanlığı avukatları da savunma versin. Bebek ölümlerine baksınlar, karşılaştırma yapsınlar. Ben eminim ki biz tutuklandıktan sonra ölümler artmıştır. Beni yok ettiler. Ben çocuğumun, annemin yüzüne bakamıyorum. Bu medya telkininden kurtulmanız lazım. Bütün hesaplarımı inceleyin. Param yok. Toplum sağlığına biz bir şey yapmadık. Yapılan haberler ile anneler travmatize edildi. Medya yaptı bunu. Tahliyemi de istemiyorum. Medya haberleri hakkında bir şey yapmanızı istiyorum” dedi. Örgüt yöneticisi olduğu ileri sürülen sanık İlker Gönen ise, “Biz burada bulunan sanıklar, hiçbir örgüt içerisinde bulunmadık. Dursun Eryılmaz, iş için Fırat Sarı’yla görüşmüş, diğerleri de birbirleri ile iş için ya da farklı sebeplerle görüşmüş. Ben burada bulunan kimseyle hiçbir şekilde görüşmedim. Bir işletme, hastane, ilaç ya da diğer suç unsuru olan şeyler için burada bulunan kimseyle görüşmedim. Hiçbiri ile sürekli bir iletişimim bulunmuyor. Bu bizim örgüt olmadığımızın en büyük göstergesi. Biz bir kere bile örgüt adına toplanmadık, bir konu konuşmadık, plan yapmadık” dedi. Söz verilen diğer sanıklar ise tahliyelerini talep etti. Duruşma, yarın sanık avukatlarının savunması ile devam edilmek üzere saat 10.30’a ertelendi. İddianameden Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede 47 sanığa ve 19 sağlık kuruluşuna yer verilirken, 10 bebeğin hayatını kaybettiği belirtildi. İddianamede Fırat Sarı liderliğindeki ve yöneticiliğini İlker Gönen ile Gıyasettin Mert Özdemir’in yaptığı suç örgütünün esas amacının işletmesini devir aldıkları yeni doğan yoğun bakım ünitelerinin 112 sevk sistemini bertaraf ederek doluluğunu sağlamak, hastaların basamakları ile oynama yaparak SGK’dan üst sınırdan ödeme almak olduğu belirtildi. İddianamede çetenin hastaların mevcut durumlarını, evrak işlemlerine farklı yansıtarak (entübe olanı entübe olmayan, entübe olmayanı entübe olan, kullanılmayan ilaçları kullanılmış şekilde) gibi yöntemlerle evrak sahteciliği yapıp SGK’ya fatura ettiği, hastaların mevcut durumlarını olduğundan daha ağır göstererek daha uzun süre yatış sağlayıp SGK’dan yüksek ücret tahsil ettiği ve bazı hasta yakınlarından fazladan ücret adı altında para almak gibi işlemlerle maddi çıkar elde ettiği de aktarıldı. Hazırlanan iddianamede yer alan şüphelilerin çoğunun sağlık çalışanı olduğu ve kazanılan kardan bu çalışanların da aldığı belirtildi. İddianamede 112 sevk sistemi bertaraf edildiği için bebek hastaların uygun sağlık hizmeti almasını sağlayacak hastanelere sevki yerine şüphelilerin seçtiği örgüt adına karlı gördüğü hastanelere yatışının yapıldığı, bu noktada amacın bebeklerin sağlık durumunun iyileştirilmesi değil maddi olarak en fazla kazanç elde edilmesi olduğu belirtildi. Bebeklerin her türlü enfeksiyona açık olan yeni doğan yoğun bakım ünitelerinde yatırılmasının kimi bebeklerde enfeksiyon kapma gibi rahatsızlıklara, kimi bebeklerde ise ölüme dahi sebep olduğu da iddianamede kaydedildi. Şüphelilerin usulsüz şekilde düşümünü yaptıkları currosurf, infasurf gibi ilaçları hastaneden çıkartarak satıp maddi kazanç elde ettikleri, Özel Hastaneler Yönetmeliği’ne aykırı şekilde işletme devri yapılarak danışmanlık hizmeti adı altında Fırat Sarı liderliğindeki yenidoğan suç örgütünün çok sayıda hastaneye az sayıda doktorla hizmet vermeye çalışması nedeni ile aslında sağlık hizmetinin doğrudan hemşire ve hatta hemşire yardımcıları ile verildiği, bu nedenle bebek ölüm sayılarının arttığı da iddianamede kaydedildi. İddianamede hemşirelerin kendisini doktor olarak tanıttığı, bir kısım örgüt mensuplarının yenidoğan yoğun bakımlarını kapasitenin üzerinde doldurduğu, hemşireler eli ile usule aykırı gerçek olmayan epikriz raporları yazıldığı da açıklandı. Soruşturma kapsamında incelenen dijital materyallerde ise şüphelilerin "kötü hasta değerleri, iyi hasta değerleri" gibi şablon hasta değerlerinin yer aldığı ve çoğu zaman hastaların kan gazı, kan değerleri, enfeksiyon olup olmadığı gibi konularda gerçekte bir tetkik veya tahlil yapmadan kendi gözlemlerine göre bebeği iyi veya kötü olarak kategorize edip, raporlarını şablon olarak tek elden, merkezden, hastane dışından yazdıkları iddianamede kaydedildi. Bu nedenle hangi bebeğe hangi tedavinin uygulanacağı yönünde tereddütler yaşandığı ve bebeklerin hayatını kaybetmesine kadar varan telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğduğu kaydedildi. Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından ilgili hastaneler ve suç örgütünün faaliyetlerini incelemek ve raporlamak için görevlendirilen müfettişlerin bebek ölümleri ile ilgili olarak alanında uzman neotologlardan oluşan uzman heyetten aldığı görüşe göre hastanelerde tıbbi imkansızlıklar, erken teşhis ve tedavi olmaması, birebir yakın hekim kontrolü olmaması, gerekli tetkik ve tahlillerin yapılmaması, hayati öneme sahip ilaçların kesilmesi, 3. düzey olmamasına rağmen 3. düzey hasta kabulü yapılması, doktorların hastaların klinik takip ve tedavisini üstlenmedikleri, ölüm sebeplerinin doktorlar tarafından örtbas edilmesi, TPN sıvısı içerisine lipit multivitamin, fosfor ve magnezyum destekleri verilmemesi sonucu yeterli enerji, protein desteği alamadığı için hastaların beslenme bozukluğuna sebep olunduğu, bebeğin kalbi düşmesine rağmen adrenalin kullanılmaması, hastaların uzun süre yatışı yapılıp uygun merkezlere sevk edilmemesi, ilaç hazırlanması ve saklanmasında ihmal gösterilmesi, hastalara protein ve lipit desteği yapılmaması, gerekli ilaçların uygun şekilde verilmemesi, uygun şekil ve süre canlandırma desteği uygulanmaması, sahte hasta dosyası düzenlenmesi, hastaya pasif ötenazi uygulanması nedeniyle bebeklerin hayat haklarının ellerinden alındığı şeklinde tespitler olduğu aktarıldı. İddianamede bazı bebeklerin yoğun bakıma girdikten sonra kilo alması gerekirken aksine ciddi kilo kaybı yaşadığı da aktarılırken, yenidoğan suç örgütünün ve örgüte yardım eden hastane yönetimlerinin sırf giderleri azaltmak ve maddi menfaat temin etmek adına bebeklere yeterli besin verme işlemini yerine getirmedikleri, tapelerde "TPN tüketimini azaltın" şeklinde talimatların yer aldığı da açıklandı. İddianame kapsamında sanıklar Fırat Sarı ve İlker Gönen’in 10 kez ‘kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi’, ‘nitelikli dolandırıcılık’, ‘suç işlemek amacıyla örgüt kurma’ ve 11 kez ‘resmi belgede sahtecilik’ suçlarından toplamda 177 yıl 6 aydan 582 yıl 9’ar aya kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi. Sanık Gıyasettin Mert Özdemir’in ise ‘kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi’, ‘kişisel verilerin hukuka aykırı ele geçirilmesi’, ‘kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık’, ‘suç işlemek amacıyla örgüt kurma’ ve ‘resmi belgede sahtecilik’ suçlarından 180 yıldan 589 yıl 9 aya kadar hapsi talep edildi. İddianamede diğer sanıklar hakkında benzer suçlardan değişen oranlarda hapis cezası talep edildi.
Niğde NÖHÜ’de Tarım Bayramı coşkuyla kutlandı Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi (NÖHÜ), Tarımsal Eğitim ve Öğretimin 179. yılı dolayısıyla düzenlenen Tarım Bayramı etkinliklerine ev sahipliği yaptı. Şehit Ömer Halisdemir Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen programa geniş katılım sağlandı. Etkinliğe Rektör Prof. Dr. Hasan Uslu’nun yanı sıra Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Niğde Vali Yardımcısı Ahmet Arık, Niğde Belediye Başkan Yardımcısı Muharrem Çifcibaşı, il protokolü, tarım sektörü temsilcileri, akademik ve idari personel ile çok sayıda öğrenci katıldı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan etkinlikte, açılış konuşmalarının ardından Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi öğrencileri Ziraat Marşı’nı okuyarak tulumlarını giydi. Program kapsamında, Niğde tarımına ve tarımsal eğitime katkı sağlayan isimlere ödüller takdim edildi. Çukurova Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aykut Gül’ün ‘Tarım, Gençlik ve Gelecek’ başlıklı söyleşisi yoğun ilgi görürken, Tarım Sanat Kulübü öğrencilerinin sergilediği tiyatro oyunu büyük beğeni topladı. “Tarımsal eğitim, geleceğin anahtarıdır” Etkinlikte konuşan Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Şekeroğlu, tarımsal eğitim ve öğretimin tarihi gelişimini anlatarak, bu alanın önemine dikkat çekti. Fakültenin elde ettiği başarıları ve faaliyetlerini paylaşan Şekeroğlu, desteklerinden dolayı Rektör Prof. Dr. Hasan Uslu’ya teşekkür etti. “Türkiye’nin tarımda öncü üniversitesi olduk” Rektör Prof. Dr. Hasan Uslu, son üç yılda tarım ve gıda alanında kaydedilen başarıları vurgulayarak şunları söyledi: “TÜBİTAK’ın 2023 raporuna göre ‘Bitki Koruma’ çalışmalarında Türkiye birincisi olduk. Tarım uygulama alanlarımızı 30 dekardan 1000 dekara çıkardık. Ayrıca, yüzde 100 İngilizce eğitim veren tek devlet üniversitesiyiz. Bu başarılar, tarım alanında öncü olduğumuzu gösteriyor.” “Tarımda mükemmeliyet merkezi, Niğde’nin geleceğini şekillendirecek” Rektör Uslu, Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar’ın Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Tarımsal Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin ‘Tarımda Mükemmeliyet Merkezi’ ilan edilmesi için başlatılan çalışmaları hatırlatarak, bu gelişmenin hem üniversite hem de Niğde tarımı için büyük bir adım olduğunu ifade etti. Etkinlik, plaket ve belge takdimi sonrası çekilen hatıra fotoğrafı ile sona erdi.
Niğde Niğde’de operasyonların sayısında artış Niğde Valisi Cahit Çelik, Niğde’deki huzur ve asayişin sağlanmasında emniyet ve jandarma birimlerinin özverili çalışmalarına dikkat çekerek operasyonlar artış olduğunu kaydetti. Niğde Valisi Şahit Çelik, düzenlediği basın toplantısında güvenlik güçlerinin 2023-2024 yıllarına ait faaliyet verilerini değerlendirdi. Vali Çelik, şehirde toplamda bin 332 emniyet mensubu ve 839 jandarma personeli olmak üzere 2 bin 171 güvenlik görevlisinin görev yaptığını belirtti. “Niğde’mizin huzuru, Türkiye’mizin huzurudur” diyen Çelik, güvenlik birimlerinin 7/24 mesai mefhumu gözetmeksizin çalıştığını ifade etti. Vali Çelik, çeşitli suç kategorilerinde yürütülen mücadele kapsamında kaydedilen ilerlemeleri ve istatistikleri de paylaştı. İstatistikler şu şekilde: "Terörle Mücadele: Operasyon sayısı yüzde 55,81 artarak 67’ye ulaştı. Yakalanan şahıs sayısı yüzde 100 artışla 62 oldu. Adli kontrol kararı verilen şahıs sayısında yüzde 900’lük bir artış gözlemlendi. Narkotik suçlarla mücadele: operasyon sayısı yüzde 29,05 artarak 1.075’e yükseldi. Ele geçirilen uyuşturucu madde miktarında yüzde 973,68’lik dikkat çekici bir artış yaşandı. Ulaşılan vatandaş sayısı yüzde 10,89 artarak 61 bin 822’ye çıktı. Göçmen Kaçakçılığı: Operasyon sayısı yüzde 52 artarak 32’ye ulaştı. Yakalanan şahıs sayısı yüzde 125 artışla 45 oldu. Organizatör sayısında yüzde 150’lik artış kaydedildi. Siber Suçlarla Mücadele: Operasyon sayısı yüzde 116,67 artarak 13’e çıktı. Sanal devriye faaliyetlerinde yüzde 81,02 artış sağlandı. Trafik Denetimleri: Kontrol edilen araç sayısı yüzde 16,16 artarak 669 bin 527’ye yükseldi. Trafikten men edilen araç sayısında yüzde 49,04’lük bir artış kaydedildi. Gerçekleşen trafik kazası sayısı yüzde 5,01 artışla 3.146’ya ulaştı."