ASAYİŞ - 16 Mart 2025 Pazar 22:40

Bahçelievler’de AVM’de intihar girişimi

A
A
A
Bahçelievler’de AVM’de intihar girişimi

İstanbul Bahçelievler’de AVM’nin teras kat korkuluklarından tırmanıp intihar girişiminde bulunan adam, ekiplerin uzun çalışmaları sonrası ikna edildi.


Olay, öğle saatlerinde İstanbul Bahçelievler Yenibosna Merkez Mahallesinde bulunan Starcity Outlet alışveriş merkezinde meydana geldi. İddiaya göre bir süredir işsiz olan Zeki P. isimli adam, alışveriş merkezindeki teras kat korkuluklarını aşarak kenarına oturdu. Çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine polis, itfaiye, AFAD ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekipleri, tedbir amacıyla adamın atlayabileceği alana atlama yatağı koyarken polis ekipleri AVMnin çevresinde güvenlik önlemi aldı. Zeki P. ekiplerin uzun süren çalışması sonrası ikna edilerek bulunduğu yerden kendi isteği ile çıkarıldı. Polis ekipleri konu ile ilgili çalışma başlattı.


(MY-ZA-

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Erzincan’da araç sayısı 78 bin 34 oldu Erzincan’da şubat ayı itibariyle trafiğe kayıtlı araç sayısı 78 bin 34 oldu. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), şubat ayı motorlu kara taşıtları verisini açıkladı. Şubat ayında Türkiye genelinde 136 bin 810 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı. Şubat ayında trafiğe kaydı yapılan taşıtların yüzde 50,2’sini otomobil, yüzde 32,7’sini motosiklet, yüzde 9,2’sini kamyonet, yüzde 3,3’ünü traktör, yüzde 2,2’sini kamyon, yüzde 1,5’ini minibüs, yüzde 0,8’ini otobüs ve yüzde 0,1’ini özel amaçlı taşıtlar oluşturdu. Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre yüzde 17,5 azaldı. Şubat ayında trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre, motosiklette yüzde 61,9, otobüste yüzde 52,6, traktörde yüzde 47,2, özel amaçlı taşıtta yüzde 41,2, minibüste yüzde 16,8 artarken kamyonette yüzde 48,3, otomobilde yüzde 34,1 ve kamyonda yüzde 21,4 azaldı. Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı geçen yılın aynı ayına göre %29,3 azaldı. Şubat ayında geçen yılın aynı ayına göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı otobüste %41,1, minibüste %29,2 artarken motosiklette %47,2, traktörde %38,1, kamyonette %31,1, özel amaçlı taşıtta %26,0, kamyonda %23,4 ve otomobilde %10,6 azaldı. Trafiğe kayıtlı toplam taşıt sayısı şubat ayı sonu itibarıyla 31 milyon 596 bin 522 oldu Şubat ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı taşıtların %51,9’unu otomobil, %20,0’ını motosiklet, %15,0’ını kamyonet, %7,2’sini traktör, %3,2’sini kamyon, %1,7’sini minibüs, %0,7’sini otobüs ve %0,3’ünü özel amaçlı taşıtlar oluşturdu. Şubat ayında 762 bin 109 adet taşıtın devri yapıldı Şubat ayında devri(1) yapılan taşıtların %68,3’ünü otomobil, %15,5’ini kamyonet, %8,0’ını motosiklet, %3,3’ünü traktör, %2,2’sini kamyon, %1,9’unu minibüs, %0,6’sını otobüs ve %0,2’sini özel amaçlı taşıtlar oluşturdu. Ocak-şubat döneminde 302 bin 544 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı Ocak-Şubat döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı %25,7 azalarak 302 bin 544 adet olurken, trafikten kaydı silinen taşıt sayısı da %56,1 artarak 7 bin 108 adet oldu. Böylece Ocak-Şubat döneminde trafikteki toplam taşıt sayısında 295 bin 436 adet artış gerçekleşti. Ocak-Şubat döneminde trafiğe kaydı yapılan otomobillerin %49,3’ü benzin yakıtlıdır Ocak-Şubat döneminde trafiğe kaydı yapılan 173 bin 66 adet otomobilin %49,3’ü benzin, %26,1’i hibrit, %12,9’u elektrikli, %10,8’i dizel ve %0,9’u LPG yakıtlıdır. Şubat ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı 16 milyon 405 bin 235 adet otomobilin ise %33,9’u dizel, %31,6’sı LPG, %30,4’ü benzin, %2,7’si hibrit ve %1,3’ü elektriklidir. Yakıt türü bilinmeyen(3) otomobillerin oranı ise %0,2’dir. Ocak-Şubat döneminde en fazla 1300 ve altı silindir hacimli otomobil kaydı yapıldı Ocak-şubat döneminde trafiğe kaydı yapılan 173 bin 66 adet otomobilin %32,6’sı 1300 ve altı, %24,2’si 1401-1500, %11,1’i 1501-1600, %10,8’i 1301-1400, %7,8’i 1601-2000, %0,6’sı 2001 ve üstü motor silindir hacmine sahiptir. Ocak-şubat döneminde kaydı yapılan otomobillerin 67 bin 122’si gri renklidir Ocak-şubat döneminde trafiğe kaydı yapılan 173 bin 66 adet otomobilin %38,8’i gri, %28,0’ı beyaz, %11,8’i mavi, %11,6’sı siyah, %4,2’si kırmızı, %4,0’ı yeşil, %0,5’i kahverengi, %0,5’i sarı, %0,3’ü turuncu ve %0,2’si diğer renklidir.
Aydın Lise öğrencilerinin ‘Sonsuz Kadar’ oratoryosu ayakta alkışlandı Aydın’da ‘18 Mart Şehitleri Anma ve Çanakkale Zaferi Günü’ dolayısıyla düzenlenen programda Aydın Atatürk Anadolu Lisesi öğrencileri tarafından sahnelenen ‘Sonsuza Kadar’ oratoryosu ayakta alkışlandı. Çanakkale Zaferi’nin 110’uncu yıldönümü ve Şehitleri Anma Günü dolayısıyla program düzenlendi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan programın açılış konuşmasını yapan Aydın İl Milli Eğitim Müdürü Süleyman Ekici; "Çanakkale Zaferi, milletimizin kahraman ordusuyla omuz omuza vererek tarih sahnesine adını altın harflerle kazıdığı, şanlı bir destandır. 110 yıl önce ecdadımızın yazdığı bu kahramanlık öyküsü yalnızca savaşın seyrini değil, tarihin akışını da değiştirmiş ve bu toprakların ilelebet vatanımız olarak kalacağını tüm dünyaya göstermişti. Kadın, erkek, yaşlı, çocuk demeden istiklal ve istikbal uğruna verilen büyük mücadelede çekilen acılar ve yaşanan zorluklar, şehitlerimizin kanıyla ödenen bu ağır bedeller gelecek nesillerimizce daima hatırlanacaktır. Bugün ve gelecekte milletimiz cennet vatanımız üzerinde oynanmak istenen her türlü oyunu, Çanakkale ruhundan alınan güçle birlik ve dirlik içinde hareket ederek bozmaya muktedirdir. Bu duygularla Çanakkale Zaferi’nin 110. yıldönümünü gururla kutluyor, ebediyete irtihal eden tüm şehitlerimizi, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere tüm kahramanlarımızı rahmet ve şükranla anıyorum" dedi. Aydın genelinde okullar arası düzenlenen şiir ve kompozisyon yarışmasında dereceye giren öğrencilere ödülleri ise Aydın Valisi Yakup Canbolat tarafından verildi. Öğrenciler ayakta alkışlandı Konuşmalardan sonra, Türk tarihinin ve Çanakkale Zaferi’nde yaşananların anlatıldığı etkinlikte Aydın Atatürk Anadolu Lisesi öğrencileri tarafından hazırlanan ‘Sonsuza Kadar’ oratoryosu büyük beğeni topladı. Türklüğün yükselmesi ve vatanın yok olmaması adına canlarını feda eden tüm kahraman şehitlerin de anıldığı oratoryo, salonda bulunanlara duygu dolu anlar yaşatırken, öğrenciler ayakta alkışlandı.
Sivas Jeotermal seracılık maliyetini en aza indiren buluş Türkiye’nin tarımsal üretiminde önemli bir yer tutan seracılık, üniversite özel sektör iş birliği sonucunda daha karlı bir üretim modeli haline geliyor. Hazırlanan proje ile üretimde maliyetlerin yaklaşık yüzde 45’ini oluşturan ısıtma maliyetleri 5’te 1 oranında azalıyor. Türkiye, bulunduğu konum itibariyle sebze ve meyve üretiminde önemli ülkelerden birisi olarak biliniyor. Akdeniz kıyı şeridinde yaygın olan seracılık, jeotermal su kaynaklarının bulunduğu kentlerde de hızla yayılıyor. Turizmin yanı sıra tarımsal üretimde de kullanılan termal su kaynakları, maliyetleriyle dikkat çekiyor. Seralar ile ilgili çalışmalar yürüten Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Tarım Bilimleri ve Teknoloji Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Tolga Karaköy, ADOR Enerji Firması ile birlikte yürütmekte oldukları seraların iklimlendirilmesine yönelik projeler kapsamında, üretimde yaklaşık yüzde 45 maliyet oluştura ısıtma giderlerini 5’te 1 oranında azaltıyorlar. Proje; Afyonkarahisar, Konya, Eskişehir ve Erzincan’da devam ediyor Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Tolga Karaköy, "Orta Anadolu Bölgesine, seracılığın giderek yaygınlaştığını ve jeotermal alanlarda tarımsal faaliyet kolu olarak kullanılmaya başladığını görmekteyiz. Sivas’ta da şu ana kadar 3 tane sera yapıldı. Seracılıkta; üretimin karlı olabilmesi için en önemli şartlardan ilki sera içi iklimlendirmenin sağlıklı ve ekonomik olarak yapılabilmesidir. Seracılıktaki üretim maliyetlerini incelediğimizde, en yüksek maliyeti ısıtma yani iklimlendirmenin tuttuğunu görürüz. Seralarda üretimde maliyetlerin yaklaşık yüzde 45’ini iklimlendirme oluşturuyor. Bu oranı ne kadar azaltacak olursanız karlılığı da o kadar arttırabilirsiniz. ADOR Enerji firmasıyla yaptığımız ortak AR-GE çalışmaları kapsamında özellikle toprak, ısı ve hava kaynaklı olan ısı pompalarını, serayı 12 ay boyunca ekonomik şekilde iklimlendirmede kullanabileceğimizi gördük. Sivas’ta ve farklı illerde çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Afyonkarahisar, Konya, Eskişehir ve Erzincan bölgesinde seraları iklimlendirme projelerimiz devam etmektedir. Üreticilerin jeotermal kaynakları seralarının ısıtılmasında yetersiz sıcaklığa ve debiye sahip ise dışarıdan daha pahalı kömür, doğal gaz gibi ek ısıtma kaynaklarına ihtiyaç duyuyorlarsa bahsettiğim özellikle su kaynaklı ısı pompasını kullanarak, sera içi iklimlendirmeyi çok sağlıklı bir şekilde yapabilir ve verimliliği arttırarak üretim miktarını yükseltebilirsiniz. Seraların iklimlendirilmesinde ısı pompalarını kullanarak, kış mevsiminde ısıtılabileceğiniz gibi, yaz mevsiminde de soğutarak bitkilerin yetişme süresini uzatabilir, bitkilere daha konforlu bir yaşam alanı sunarak verimliliği çok daha yükseklere çıkarabilirsiniz. Sera içerisindeki iklim çok rahat bir şekilde kontrol edilebildiği ve bitkilerin istediği şekilde ayarlanabildiği için birim alandaki verim artacağından üretim miktarı ve doğal olarak karlılık yükselmektedir. Yaptığımız Ar-Ge çalışmaları, Orta Anadolu şartlarında ve hatta daha sert iklimlere sahip olan bölgelerde bile herhangi bir jeotermal kaynağa bağlı kalmadan bir ırmaktan ya da kuyudan dahi ısı pompaları beslenerek çok karlı bir şekilde sera içi iklimlendirmeyi sağlayarak, çok karlı bir üretim yapabilmekteyiz" dedi. Maliyet, 25 milyon TL’den 4.56 milyon TL’ye düştü Maliyetleri ciddi oranda düşürdüklerini ifade eden Karaköy, "Afyonkarahisar’da yaptığımız son çalışmalarımızda 50 bin metrekarelik bir sera alanında fizibilite çalışmamız neticesinde projemiz başlamış durumdadır. Bu alanda 12 ay boyunca iklimlendirme çalışması yapmamız halinde, yetersiz sıcaklık ve debiye sahip jeotermal su kaynakları ile ilave kömür ya da doğal gaz kullanarak yapılan iklimlendirme ile yaklaşık 20-25 milyon TL dolaylarında bir maliyet oluşurken, su kaynaklı ısı pompaları ile bu rakam 4-4,5 milyon TL’ye kadar düşmektedir. Seracılık dünden bugüne çok kârlı bir yatırım şeklidir. Çünkü dünyada şu anda gıda temini ve sürdürülebilirlik oldukça önemli hale geldi. Günümüzde Dünya nüfusu çok hızlı bir şekilde artar iken, özellikle çok farklı alanlarda faaliyet göstermekte olan güçlü firmaların seracılık çalışmaları başta olmak üzere çeşitli tarımsal üretimde boy göstermeye başladığını görmekteyiz. Kaynakların daha doğru kullanılabilmesi ile daha yüksek verimlilik sağlayabileceğimiz serada üretim modelini oldukça önemsiyoruz. Seracılık alanında ülkemizde çığır açacak AR-GE çalışmalarını ADOR Enerji firması bünyesinde sürdürmekteyiz. Son olarak, ısı pompası denildiğinde bilgi eksikliğinden kaynaklı olarak oluşan bir algı olabilmektedir. Evlerin ve çeşitli işletmelerin alanların ısıtma ve soğutmada kullandığı standart hava kaynaklı klimalarla karıştırılmamalıdır. Projemizde kullandığımız ısı pompalarının verimlilik değerleri çok yüksek olup, farklı bir teknoloji ile enerji üretimi yapabilmekte ve istediğimiz gibi iklimlendirme sağlayabilmektedir " diye konuştu.
Muğla Muğla’da 18 Mart Çanakkale Zaferi’nin 110. yıl dönümü kutlandı 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 110. yıl dönümü dolayısıyla Muğla’da tören düzenlendi. Muğla Valiliği, Garnizon Komutanlığı, Muğla Büyükşehir Belediyesi ve Muğla Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği tarafından şehitlik büstüne çelenk sunuldu. Çelenk sunumunun ardından şehitler için saygı atışı gerçekleştirildi. Tören, Muğla Valisi İdris Akbıyık’ın anı defterini imzalamasıyla devam etti. Vali Akbıyık: "Çanakkale ruhunu sonsuza dek yaşatacağız" Muğla Valisi İdris Akbıyık, törende yaptığı konuşmada Çanakkale Zaferi’nin tarihi önemine vurgu yaparak şunları söyledi: "Aziz Şehitlerimiz, yurdumuzun her karış toprağına kanlarını akıtarak tarihe adlarını altın harflerle yazdıran Kahraman Askerlerimiz, Çanakkale Zaferi’mizin 110. yıl dönümünde saygıyla ve minnetle huzurunuzdayız. Tam 110 yıl önce, tarihte eşine rastlanılamayacak kadar muhteşem bir milli duygu ve inançla birlik olup, düşmanın hayasızca akınına dur dediniz. Vatan ve istiklal uğruna canlarınızı feda ederek, bu toprakları ebedi yurdumuz kıldınız. İman dolu yüreklerinizle dönemin en güçlü ordularını hüsrana uğratarak, ’Çanakkale Geçilmez’ sözünü tarihe altın harflerle yazdırdınız. Yazdığınız eşsiz kahramanlık destanı, birlik ve beraberliğimize kast eden her türlü tehdide karşı vereceğimiz mücadelede bizlere ilham kaynağı olmaya devam etmektedir. Bizlere bıraktığınız bu aziz mirası ilelebet muhafaza edecek, Çanakkale ruhunu canlı ve diri tutmaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Çanakkale Zaferi’ni bize armağan eden, huzur ve güven içerisinde yaşadığımız bu toprakları bize vatan kılan tüm şehitlerimizin, başta Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm kahramanlarımızın aziz hatıraları önünde saygı ve şükranla eğiliyoruz" dedi.