DÜNYA - 14 Ekim 2024 Pazartesi 12:01 | Son Güncelleme : 14 Ekim 2024 Pazartesi 12:05

Zelenskiy: “Kuzey Kore, Rusya’ya destek için Ukrayna’ya asker gönderdi”

A
A
A
Zelenskiy: “Kuzey Kore, Rusya’ya destek için Ukrayna’ya asker gönderdi”

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, dün gerçekleştirdiği Ulusa Sesleniş konuşmasında, Kuzey Kore'nin Ukrayna'daki Rus güçlerine destek amacıyla asker gönderdiğini iddia etti.

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, dün gerçekleştirdiği Ulusa Sesleniş konuşmasında, Kuzey Kore'nin Ukrayna'daki Rus güçlerine destek amacıyla asker gönderdiğini iddia ederek Kuzey Kore’nin bu askeri adımı nedeniyle Ukrayna’nın da ortaklarıyla savunma ilişkilerinin değişmesi gerektiğini söyledi. “Rusya ve Kuzey Kore gibi ülkelerin ittifakının arttığını görüyoruz” diyen Zelenskiy, “Bu artık yalnızca silah transferiyle ilgili değil. Bu aslında, Kuzey Kore’den işgalci askeri güçlere insan transferiyle ilgili” dedi.

Zelenskiy konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
“Açıkçası, bu şartlar altında ortaklarımızla ilişkilerimizin daha ileriye taşınması gerekir. Cephe hattının daha fazla desteğe ihtiyacı var. Ukrayna'ya daha uzun menzilli kapasite ve kuvvetlerimiz için daha belirleyici malzemeler verilmesini konuştuğumuzda sadece bir askeri teçhizat listesinden bahsetmiyoruz. Rusya üzerindeki baskıyı arttırmaktan bahsediyoruz. Bu, daha büyük bir savaşın engellenmesiyle ilgili. Kalıcı barışa ancak güçle sağlanabilir ve önümüzdeki hafta boyunca ortaklarımızla birlikte bu güç için, gerçek barış için çalışmaya devam edeceğiz.”

Liderlerle görüşmeler olacağını sözlerine ekleyen Vladimir Zelenskiy, “Kararların zamanında alınmasına büyük önem veriyoruz. Halkımızın ve Ukrayna'nın yanında olan herkese teşekkür ederim” diye konuştu.

Zelenskiy’in iddiasının yanı sıra Güney Kore Savunma Bakanı Kim Yong-hyun da Salı günü yaptığı açıklamada Kuzey Kore’nin “yüksek ihtimalle” Ukrayna’ya asker gönderdiğini ifade etmiştş.
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov ise Perşembe günü Kuzey Kore’nin asker gönderip göndermediğine ilişkin soruya, “Bu da başka bir yalan habere benziyor” yanıtını vermişti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Tercan dağlarında yetişen yaban meyveleri pazar tezgahlarını süslüyor Erzincan’ın Tercan ilçesinde bazı vatandaşlar, dağlık alanda yetişen alıç, kuşburnu, gibi doğal meyveleri toplayıp pazarda satarak, aile bütçelerine katkı sağlıyor. Özellikle dağlarda ve çevresinde doğal yetişen alıç, kuşburnu gibi meyveler, sonbaharda yöre halkına farklı lezzet sunuyor. Dikenli ve çalı tipi ağaçlarda ekim ayında olgunlaşan, sarı ve turuncu renkteki alıç, kırsalda yaşayanlar için gelir kapısı da oluyor. Daha çok ilçe dışından vatandaşların talep ettiği alıç tercihe göre çiğ olarak ya da marmelat ve sirkesi yapılarak tüketiliyor. Dağda yetişen meyveleri Tercan pazarında satan Emine Akça, “Tercan’a bağlı Pelegöz köyündenim ama uzun yıllardır İzmir’in Buca ilçesinde ikamet ediyorum. Buradaki köyümüzde evimiz var her yaz geliyoruz. Dağda yetişen meyveleri toplayıp satarak aile bütçesine katkı sağlıyorum” dedi. Dağ meyvelerinin artık daha da kıymetlendiğini anlatan Akça, "Kimi ham olarak tüketiyor kimi de marmelat gibi ürünler yapıyor. Özellikle sağlıklı olduğunu doktorlar tavsiye ettiğinden tüketimi çok oluyor. Talep çok olduğundan şimdi eskisi gibi pazarda çok fazla kuşburnu bulunmuyor." diye konuştu. Köyünde eşiyle birlikte günlerce dağlarda topladıkları meyveleri Tercan’da kurulan pazara getirerek sattıklarını ifade eden Emine Akça, "Bu meyveleri toplamak çok zor oluyor ama kimseye muhtaç olmamak, kendi ihtiyacımızı karşılamak için çalışıyoruz. Eşimle sabah erkenden çıkıp kahvaltımızı dağda yaptıktan sonra zor şartlarda topluyoruz. Topladığımız doğal ürünlere halkımız büyük rağbet gösteriyor” dedi.
Antalya Forum Muratpaşa’da göç sonuç bildirgesi açıklandı Antalya’da Muratpaşa Belediyesince düzenlenen ‘göç’ başlıklı Forum Muratpaşa’nın sonuç bildirgesi yayımlandı. 11 maddelik bildirgede “Göç sorunu, Türkiye’nin gerçekleri ve vatandaşların yaşadığı sosyal ve ekonomik şartlar göz önünde bulundurularak ele alınmalı” ifadesine yer verildi. Eğitim, göç, gelir dağılımı adaletsizliği ve iklim krizi gibi küresel sorunlara çözümler geliştirmeyi hedefleyen Forum Muratpaşa’nın ikincisi göç gündemiyle toplandı. Forumda Gazeteci-yazar Merdan Yanardağ, Türkiye Mülteci Konseyi ve Afgan Mülteciler Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Zakira Hekmat, İltica ve Göç Araştırmaları Merkezi (İGAMDER) Başkanı ve eski Birleşmiş Milletler (BM) Mülteciler Yüksek Komiserliği Türkiye Temsilcisi Metin Çorabatır konuşmacı olarak yer aldı. Formun moderatörlüğü Evren Özalkuş üstlendi. Forum, Belediye Başkanı Ümit Uysal’ın açılış ve değerlendirme konuşmasıyla başladı. Başkan Uysal, konuşmasında, şunları söyledi: “Her üç kişiden ikisinin gıda alırken zorlandığı bir Türkiye’den söz ediyoruz. Dünya, Türkiye’deki çelişkiyi görmezse, ‘Mültecilere sakın dokunma’ baskısını devam ettirirse, şartları uymayanları iade gibi Türkiye’nin yasal haklarını dahi kullandırmamakta bu derece ısrar ederse bu dengesizlik, bu eşitsizlik, bu ekonomik kriz ortamı yarın Türk vatandaşlarının da Ege’den, Karadeniz’den, her taraftan gelişmiş ekonomilere doğru yürümelerine neden olur. Eğer bu baskı bu şekilde Türkiye’yi örselemeye devam ederse çok sakıncalı sonuçları olacaktır.” Forum Muratpaşa’da her konuşmacı yarım saatlik sunumlarının ardından izleyicilerin sorularını cevapladı. Foruma sivil toplum kuruluşları ve siyasi parti temsilcilerinin yanı sıra çok sayıda vatandaş da katıldı. Yaklaşık 4 saat devam eden forumun sonunda 11 maddelik sonuç bildirgesi açıklandı. Bildirgede şunlar yer aldı: “Göç politikaları Türkiye gerçeklerine uygun olmalı” Göç sorunu, Türkiye’nin gerçekleri ve vatandaşların yaşadığı sosyal ve ekonomik şartlar göz önünde bulundurularak ele alınmalı. Göç politikaları yalnızca merkezi otoritelerce değil, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşlarının da aktif katılımıyla, ortak akılla oluşturulmalı. “Geri dönüş sağlanmalı” Göçmenlerin ülkelerine güvenli bir şekilde dönmeleri sağlanmalı. Mültecilik statüsü yeniden değerlendirilmeli. Ülkelerine gidip geri dönen mültecilerin ülkelerinde güvende olup olmadıklarına ilişkin statüleri gözden geçirilmeli. İltica başvuruları hızlı ve etkin bir şekilde sonuçlandırılmalı. Şartları uygun olmayanlar reddedilmeli. “Türkiye depo ülke olmaktan çıkmalı" Türkiye, gelişmiş ülkeler tarafından depo ülke olarak görülmemeli, bu politikaya karşı durulmalı. Bu yaklaşımı güçlendirecek politik diyaloglardan kaçınılmalı. Göçmenlerin yükü, ülkeler arasında adil ve dengeli şekilde paylaşılmalı. Türkiye, uluslararası hukuk ve sözleşmelerde yer alan haklarını Avrupa devletleriyle aynı şekilde kullanmalı. “İskan politikaları belirlenmeli” Göçmenlerin yerleşim süreçleri için sosyal ve ekonomik şartlar dikkate alınarak iskan politikaları oluşturulmalı. Göçmenler, demografi politikalarına uygun doğum planlaması konusunda bilinçlendirilmeli. “Göçmenlerin durumu kategorize edilmeli” Türkiye’deki göçmenler, iş gücü, eğitim gibi farklı kategorilere ayrılarak daha etkin politikalar üretilmeli. Ekonomimize katkı sağlayacağı düşünülenler oturma ve çalışma izni verilerek hukuki statüye kavuşmalı, çalışma şartlar iyileştirilmeli. Bu grup ve dönüşü halinde zulme ve hak ihlaline uğrayacağı sabit olan grup dışındakiler güvenli şekilde iade edilmeli. “Entegrasyon politikaları ve toplumsal diyalog geliştirilmeli” Özellikle ilticası kabul edilenler ile çalışma ve oturma izni verilen göçmenler için ekonomik, sosyal ve kültürel entegrasyonu sağlayacak politikalar oluşturulmalı. Göçmenler ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları arasındaki ön yargıları kırmak için diyalog ortamları oluşturulmalı. “Sosyal barış sağlanmalı” 1951 Cenevre Sözleşmesi uyarınca göçmenlere ücretsiz olarak tanınan eğitim, sağlık gibi fiili ve hukuki haklar Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına da sosyal barışın sağlanması amacıyla sunulmalı. “Afrika ile vize politikaları yeniden düzenlenmeli” Sayılarının 2050’de 200 milyonu bulacağı düşünülen iklim mültecilerinin, Afrika’nın orta ve alt bölümündeki ülkelerle olan vize muafiyet anlaşmaları ve kolay vize verme politikası nedeniyle ağırlıklı olarak Türkiye’ye yönelmektedir. İstanbul’un belirli semtlerinde yoğunlaşan bu göçün ve yerleşim yoğunluğunun titizlikle takibi yapılmalı, vize muafiyet anlaşmaları derhal gözden geçirilmeli, kolay vize politikasından derhal vazgeçilmeli. “Şeffaf bilgi paylaşımı zorunlu” Göçmenlerle ilgili bilgi kirliliğini önlemek için kamu kurumları verileri net ve şeffaf bir şekilde paylaşmalı. Göçmenlerle ilgili veri toplama, istatistiksel çalışmalar ve raporlamalar artırılmalı. “STK ve cemaatler yakından izlenmeli” Göçmenlerle ilgili çalışmalar yapan sivil toplum kuruluşları ve cemaatlerin faaliyetleri denetlenmeli. Göçmenlerin suç örgütleri tarafından istismar edilmesi engellenmeli. "Göçmenler iç ve dış politikada araçsallaştırılmamalı" Göçmenler, siyasi çıkarlar uğruna iç ve dış politikada bir araç olarak kullanılmamalı.
İstanbul İşveren ile işçi Esenyurt İstihdam fuarında buluştu Esenyurt Belediyesi, işveren ile işçiyi Esenyurt İstihdam Fuarı’nda buluşturdu. 80 firmanın katıldığı ve 3 gün sürecek fuarda binlerce Esenyurtlunun işveren ile buluşması beklenirken, işsizliğe karşı mücadele mesajı verildi. Esenyurt İstihdam Merkezi (İSBİM) bünyesinde son 6 ayda 3 binden fazla vatandaşa iş bulunurken, projenin genişletilmesi ve daha çok vatandaşa iş imkanı sağlanmak maksadıyla 14 - 17 Kasım arasında Esenyurt İstihdam Fuarı başladı. 80 kurumsal firmanın katıldığı fuar, Esenyurt Belediye Başkanı Dr. Ahmet Özer’in konuşmasının ardından açılışını yaptı. Esenyurtluların yoğun ilgi gösterdiği fuarda binlerce vatandaşa istihdam sağlanması amaçlanırken, işsizliğe karşı mücadele mesajı verildi. İstihdam fuarında konuşan Esenyurt Belediye Başkanı Dr. Ahmet Özer, “Ekonomik kriz süreci içerisinde Türkiye’nin en büyük sorunlarından birisi işsizlik. Türkiye’nin dört bir yanında olduğu gibi Esenyurt’ta çok sayıda işsiz vatandaş var. Biz sosyal belediyeciliğin gereği olarak bu kardeşlerimize istihdam sağlamak için caba gösteriyoruz. Kariyer merkezimizde bu konu ile alakalı 35 yetkin personelimiz mevcut, onlar gerekli süreci ilerleterek işveren ile işçiyi buluşturuyor. Bu çerçeve içerisinde bugün burada 3 gün sürecek bir istihdam fuarı açtık. Bir farkındalık oluşturmak, sesimizi duyurmak, işveren ile işçi arayanı bir araya getirmek için stantlar açtık. 80 firma katıldı ve stantlarını gezdiğimde 3 ile 5 bin arasında personel ihtiyaçlarının olduğunu öğrendim. İnşallah fuarının bitimine kadar vatandaşlarımıza binlerce istihdam sağlamış olacağız” dedi.