DÜNYA - 08 Kasım 2024 Cuma 09:45 | Son Güncelleme : 08 Kasım 2024 Cuma 09:47

Güney Kore ordusundan misilleme: "Kısa menzilli balistik füze fırlatıldı"

A
A
A
Güney Kore ordusundan misilleme: "Kısa menzilli balistik füze fırlatıldı"

Güney Kore ordusu, yapılan gerçek atış tatbikatı kapsamında Sarı Deniz istikametine "Hyunmoo-II" tipi kısa menzilli bir balistik füze fırlatıldığını açıkladı.

Güney Kore ordusundan Kuzey Kore'nin gerçekleştirdiği balistik füze denemelerine misilleme geldi. Güney Kore Genelkurmay Başkanlığından (JCS) yapılan açıklamada, dün ülkenin Güney Chungcheong eyaletine bağlı Taean bölgesinde gerçek atış tatbikatı yapıldığı bildirildi. Kuzey Kore’den gelecek bir balistik füze saldırısına yanıt senaryosu çerçevesinde gerçekleştirilen tatbikatta, Sarı Deniz istikametine "Hyunmoo-II" tipi bir kısa menzilli balistik füze fırlatıldığı aktarıldı. "Bu gerçek atış tatbikatı ordumuzun Kuzey Kore'nin herhangi bir provokasyonuna karşılık verme konusundaki güçlü kararlılığını ve düşman hedeflerine karşı hassas saldırılar gerçekleştirme kabiliyetini göstermiştir" denilen açıklamada, Güney Kore ordusunun ABD güçleri ile iş birliği içinde Kuzey Kore’nin askeri faaliyetlerini yakından izlemeyi sürdürdüğü ifade edildi. Güney Kore ordusunun, Pyongyang'ın herhangi bir provokasyonuna "ezici bir şekilde" karşılık vermeye hazır olduğu vurgulandı.

Kuzey Kore'nin füze denemeleri gerilimi tırmandırmıştı

Geçen hafta "dünyanın en güçlü stratejik füzesi" olarak tanımladığı Hwasong-19 kıtalararası balistik füzesini başarılı bir şekilde test ettiğini duyuran Kuzey Kore, son olarak salı günü Japon Denizi istikametine çok sayıda kısa menzilli balistik füze fırlatmıştı. Kuzey Kore'nin Kore Yarımadası ve çevresinde gerilimi tırmandıran adımları, Güney Kore, Japonya ve ABD'yi teyakkuza geçirmişti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Kurum: "İzmir Körfezi bir zahmet temizlenecek" Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, "Çevre Bakanı olarak diyorum ki; bunu herkes not alsın, İzmir Körfezi bir zahmet temizlenecek. İzmir Büyükşehir Belediyesi bir zahmet sorumluluklarını yerine getirecek" dedi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Bakanlığı ile bağlı kuruluşlarının 2025 yılı bütçelerine ilişkin sunum yaptı. Bakan Kurum, 6 Şubat depremleri sonrasında yapılan çalışmalardan 81 ildeki kentsel dönüşüm faaliyetlerine, iklim değişikliğiyle mücadeleden Sıfır Atık Hareketi’ne, millet bahçelerinden çevre ve doğa koruma projelerine kadar Bakanlığın birçok projesindeki son durumu anlattı. Türkiye’nin son 120 yılda 20 yıkıcı deprem yaşadığını, binlerce vatandaşını toprağa verdiğine dikkati çeken Bakan Kurum, bugün 85 milyon nüfusun yüzde 71’inin deprem riski taşıyan bölgelerde yaşadığını vurguladı. "Deprem bölgesi ’milli seferberlik sahası’ olmuştur" Kahramanmaraş depremlerinin hemen ardından Cumhuriyet tarihinin en büyük konut seferberliğinin başlatıldığını belirten Bakan Kurum, “Eli daima deprem bölgesinin üzerinde olan, deprem bölgesini daima ilk gündem olarak gören Cumhurbaşkanımızın liderliğinde depremin üzerinden 45 gün geçmeden ilk temellerimizi attık. 3’üncü ayın sonunda tam 180 bin yuvanın inşasını başlattık. Bugün küllerinden yeniden doğan deprem bölgesi, dünyanın en büyük, en hareketli şantiye alanı olmuştur. Türk milletinin her ferdinin üzerine titrediği Anadolu’daki 10 asırlık hikayemizin en büyük ’milli seferberlik sahası’ olmuştur. Şu anda 11 ilimizde bin 900 şantiyemizde deprem bölgesine adanmış 160 bin kardeşimiz, ’bir vatan müdafaası’ şuuruyla yeni yuvalarımızı yapmaktadır” ifadelerini kullandı. "2025 yılı sonunda 453 bin yuva ve iş yerimizin anahtarlarını vereceğiz" Şu ana kadar deprem bölgesinde 358 bin ev ve iş yerinin ihalesinin gerçekleştirildiğini açıklayan Bakan Kurum, Hatay’da 130 bininci konutun teslim edildiğini hatırlattı. 4 bin 333 köyde yaklaşık 62 bin köy evinin inşasının sürdüğünü belirten Kurum, “Her gün ortalama bin 500 konut yaparak 70 bin konutumuzu daha tamamlayacak, toplam 202 bin ev ve iş yerimizi teslim edeceğiz. 2025 yılı sonuna geldiğimizde 453 bin yuva ve iş yerimizin anahtarlarını afetzede kardeşlerimize vermiş olacağız. Evine girmeyen tek bir afetzede kardeşimizi bırakmayacağız” diye konuştu. "İstanbul’da 600 bin konut kendiliğinden çökebilecek vaziyettedir" İstanbul için kentsel dönüşüm çağrısını yineleyen Bakan Kurum, şunları kaydetti: "Özellikle de geçmişinde en büyük sınavları hep depremlere karşı vermiş olan, muhtemel bir depremle Türkiye’nin bekasını tehlikeye atacak olan İstanbul’umuzun üzerine titriyoruz. Bilim insanlarımız uyarılarına her gün bir yenisini daha ekleyerek, ’İstanbul’un yakın geleceğinde bir deprem bekleniyor; acil ve kesintisiz kentsel dönüşüm şart’ diyorlar. ‘İstanbul’a dair tüm gündemler ertelenmeli, süratle dönüşüme odaklanılmalı’ diyorlar. Bu çağrıları da şu hakikatlere dayandırıyorlar. Bugün İstanbul’umuz toplam 7.5 milyon ev ve iş yeriyle devasa bir metropoldür. Bu yuvaların 1,5 milyonu mühendislik hizmeti almamış ve zemin nedeniyle de ileri derecede risk altındadır. Hele hele bunların 600 bini, bırakın 7 şiddetindeki bir depremi, her an kendiliğinden çökebilecek vaziyettedir. Zaten gün geçmiyor ki İstanbul’un bir mahallesinde kendiliğinden çöken bir bina olmasın." "88 bin sosyal konutun inşasına başladık" Bakan Kurum, 2025 yılı sonu itibarıyla 81 ili kapsayan yeni bir sosyal konut kampanyası daha başlatacaklarını belirterek, şu ifadelere yer verdi: "Bizden önce düşe kalka ilerleyen Toplu Konut İdaresi’ni canlandırarak 21 yılda 3 trilyon lira yatırım yapmış, 1 milyon 462 bin sosyal konut ve 46 bin sosyal donatıyı 5 milyon dar gelirli vatandaşına sunmuş olmanın bahtiyarlığını yaşıyoruz. Ama durmuyoruz. Bugün 81 ilin tamamına yayılan tam bin 210 şantiyede, 312 bin yuvamızın, park, bahçe, cami, okul ve sosyal donatımızın inşasını da aşkla sürdürüyoruz. 2024 yılında 130 bin konutun ihalesini, 34 bin evin satışını ve 52 bin evin teslimini tamamladık. Şu anda 50 ve 100 bin sosyal konut projelerindeki konutlarımızı, depremin getirdiği yüksek maliyetlere ve zorluklara rağmen büyük oranda bitirdik. İlk kez buradan ifade ediyorum. 250 bin sosyal konut kampanyamızda şu anda 88 bin konutumuzun inşasına başladık. TOKİ’mizin 2 gün önce açıkladığı ihale takvimine göre tüm inşaatlarımızı başlatacağız, milletimize verdiğimiz sözü tutacağız. Yine İlk Evim Arsa Projesi kapsamında 694 ilçede taleplerimizi topladık. 2025 yılı Temmuz ayına kadar da tahsis süreçlerini tamamlayacağız." Bakan Kurum, Emine Erdoğan öncülüğündeki Sıfır Atık Hareketi kapsamında 193 bin binada sıfır atık yönetim sistemi kurulduğunu, toplam 60 milyon ton atığın geri kazanıldığını belirtti. Kurum, ekonomiye 185 milyar lira katkı sağlandığını ve 498 milyon ağacın kesilmesinin, 5,9 milyon ton sera gazı salımının önlendiğine vurgu yaptı. Kurum, Son 22 yılda belediye ayrımı gözetmeksizin 25 bin 950 çevre yatırımına 58 milyar lira kaynak sağlandığını belirterek, “Türkiye’nin 7 bölgesinde sıfır atık pilot ilçelerimizi belirleyeceğiz. Depozito Yönetim Sistemimizin makine ve altyapı kurulumunu 2025 yılı sonuna kadar yapacak, ülke genelinde uygulamaya geçeceğiz. 2017 yılında yüzde 13 olan geri kazanım oranımızı 2024 yılı itibarıyla yüzde 35’e çıkardık; inşallah daha çok çalışarak 2035 yılında yüzde 60’a çıkaracağız” şeklinde konuştu. İzmir Körfezi’nin kirli suyu Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Bakan Kurum, Plan ve Bütçe Komisyonu’na İzmir Körfezi’nden alınan bir müsilajlı su getirdi. Kurum, kirli su numunesini göstererek, "Bu suyu, İzmir Körfezi’ndeki kirliliği görmekten imtina eden, bu acı tablo karşısında tek bir açıklama dahi yapmayan siyasilere denizin kirliliğini daha iyi anlatmak için getirdim. Artık İzmir Körfezimizde büyük bir çevre felaketi yaşandığını, Körfez’in içindeki tüm canlılarla birlikte can çekiştiğini, her saat başı binlerce balığın öldüğünü görmenin vakti gelmiş, hatta geçmiştir" ifadelerini kullandı. İzmirli vatandaşların rahat bir yaşam süremediğini belirten Bakan Kurum, "Şu kirliliğin olduğu bir denizde balıklar yaşayabilir mi? Şu anda bu su numunesi içerisinde atık su kaynaklı amonyak miktarı olması gerekenden tam 50 kat daha fazladır. Oksijen miktarı sıfırdır sıfır" dedi. "İzmir Körfezi bir zahmet temizlenecek" Bakanlık olarak İzmir Körfezi Orta ve Uzun Vadeli Eylem planlarını da çok yakında kamuoyuyla paylaşacaklarını ifade eden Bakan Kurum, şunları kaydetti: “Altını çiziyorum, bu işin takipçisi olacağız. İzmir Körfezi’nin temizlenmesi açısından her türlü süreci takip edeceğiz. İzmir Körfezi’nin umursamaz ellerde heba olmasına, her seçim öncesinde ‘Körfez’de kulaç atacağız’ deyip tek bir olumlu adım atmayan zihniyete müsaade etmeyeceğiz. Ben Çevre Bakanı olarak diyorum ki; bunu herkes not alsın, İzmir Körfezi bir zahmet temizlenecek. İzmir Büyükşehir Belediyesi bir zahmet sorumluluklarını yerine getirecek. Yapması gerekenleri yapacak. İlgili herkese vazifelerini hatırlatmaya, İzmir halkı ve milletimiz adına devam edeceğiz." Mapa-Şamandıra’da pilot bölge Fethiye ve Göcek Mavi vatanın temiz geleceğini garanti edecek Mapa-Şamandıra Projesi’nin bu yıl içinde Fethiye-Göcek Özel Çevre Koruma Bölgesi’nde pilot uygulama olarak başlayacağını aktaran Bakan Kurum, “Projemizle tekne ve yatların koylarımızda kontrollü şekilde konaklamalarını sağlayacağız. Ekolojik yaşamı koruyacağız. Atıkların denize deşarjını önleyecek, deniz canlılarını koruyacağız. Başarımızı ölçecek, eksik yönlerimizi giderecek ve en kısa süre içerisinde aynı uygulamayı tüm denizlerimizde yapmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu. Bakan Kurum, "Van Gölü Havza Koruma Eylem Planı ve Uygulama Programı”, Eğirdir Gölü’nün temizliği, Ayder ve Uzungöl’deki doğa koruma projelerinden de bahsetti. “Yeşil Şehir Vizyonu”nun millet bahçeleriyle devam ettiğini söyleyen Kurum, “Şu anda 77 milyon metrekare alana yayılan tam 521 millet bahçesi yapıyoruz. 274 millet bahçesinin yapımını bitirerek milletimize sunduk. İstanbul’un fethinin 569. yılında ilk fidanlarıyla buluşturduğumuz Atatürk Havalimanı Millet Bahçemizin kalan tüm etaplarını hızla tamamlayarak, milletimizle birlikte coşkuyla açacağız” ifadesini kullandı. "Site yönetimleriyle ilgili mevzuat tamamlanmak üzere" Bakan Kurum, site yönetimleriyle ilgili mevzuat hazırlıkları ile ilgili de, “Apartman ve sitelerde ortak alanların ve ortak giderlerin nasıl yönetileceği konusunda gerek kat maliklerinin, gerekse hizmet sunucusu şirketlerin sorunlarına çözüm bulacak olan mevzuat çalışmamızı tamamlamak üzereyiz. İnşallah bu yıl içinde milletimize arz edeceğiz” dedi. Yeşil sertifika, yağmur suyu ve gri su zorunluluk olacak Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği’nin de güncellendiğini açıklayan Bakan Kurum, şu ifadelere yer verdi: "Yerleşim alanlarında elektrikli araçlar için şarj ünitelerinin kurulumunu kolaylaştırıyoruz. Site ve apartman otoparklarında şarj ünitelerinin kurulumu için zorunlu olan elektrik tesisatı artık ruhsata tabi olmayacak. Yine kamuya ait ve yeni yapı ruhsatı alınacak 10 bin metrekare ve üzerindeki sağlık, eğitim ve hizmet binaları için Yeşil Sertifika alınmasını zorunlu hale getiriyoruz. Belli büyüklük ve tipteki kamu binaları ve özel binalarda yağmur suyu ve gri su sistemlerinin kurulumu artık zorunlu olacak. Bu sayede her 1,5 yılda bir Mogan Gölü kadar sudan tasarruf etmeyi hedefliyoruz." Muhalif parti milletvekillerinin sözleri üzerine Bakan Kurum, "Hazmedemiyorsunuz, hazmedemiyorsunuz, hazmedemiyorsunuz. Biz aziz milletimiz için bu hizmetleri yapmaya devam edeceğiz. 2025 yılı bütçemizin milletimize hayırlı olmasını temenni ediyorum" diyerek cevap verdi.
Bilecik Protokol üyeleri kabak dilimini en kısa sürede soymak için yarıştı Bilecik’in tarım ve kültür zenginliğini yansıtan Kızıldamlar Kestane Kabağı Festivali’nde düzenlenen Kabak Soyma Yarışması’nda protokol üyeleri yarıştı. İki dakikada içinde 2 kabak dilimi soyan Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bahadır Sayıncı birinci oldu ve köyün en büyük kabağını kazandı. Bilecik Valisi Sayın Şefik Aygöl’ün katılımıyla bu yıl da gerçekleşen festival, özellikle Kızıldamlar köyünde yetiştirilen ve lezzetiyle nam salan kestane kabağı tanıtıldı. 550 dekarlık alanda yaklaşık 850 ton kestane kabağı üretiliyor Kızıldamlar köyünde yetiştirilen kestane kabağı, üstün kalitesi ve benzersiz tadıyla artık bu köyün simgesi haline gelmiş durumda. Bilecik Merkez’e bağlı Kızıldamlar köyünde toplam 550 dekarlık alanda yaklaşık 850 ton kestane kabağı üretiliyor. İl genelinde ise bin 43 dekarlık alanda yılda ortalama 2 bin 596 ton balkabağı yetiştiriliyor. "Kestane kabağı benzersiz lezzetiyle Bilecik’in simgelerinden biri haline gelmiştir" Festivalde konuşan Bilecik Valisi Şefik Aygöl, “Kızıldamlar köyümüzde yetiştirilen kestane kabağı, Bilecik’imizin tarımsal zenginliğini gözler önüne seriyor. Bu özel mahsul, hem kaliteli yapısıyla hem de benzersiz lezzetiyle Bilecik’in simgelerinden biri haline gelmiştir. Böylesine değerli bir ürünü halkımıza tanıtmaktan ve üreticilerimizi desteklemekten büyük bir mutluluk duyuyoruz. Tarım, bizim kültürel mirasımızın ve ekonomik gücümüzün önemli bir parçasıdır. Bu festivale katılan ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi. Dekan Prof. Dr. Bahadır Sayıncı birinci oldu ve köyün en büyük kabağını kazandı Konuşmaların ardından En İyi Kestane Kabağı Yarışması, Halk Oyunlar gösterisi, Kabak Soyma Yarışmasıyla son buldu. Kabak Soyma Yarışması’nda renkli görüntüler ortaya çıkartı. İki dakikada içinde en çabuk 2 kabak dilimi saymak için Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bahadır Sayıncı, Tarım İl Müdürü Necmettin Yoldaş, Bilecik Ziraat Odası Başkanı Ahmet Sevinen ve Muhtarlar Derneği Başkanı İlhami Çınar yarıştı. Yarışmada 1 dakika içinde 2 dilim kabağın dış kabuğunu soyan Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bahadır Sayıncı birinci oldu. Sayıncı’ya köyün en büyük kabağı hediye edilirken, dereceye girenleri Vali Aygöl tebrik etti.
Kayseri Kocasinan Belediyesi, asırlık Fatma Nine’ye evde sağlık hizmeti sağlıyor Kocasinan Belediyesi; yatağa bağımlı hastalara evde sağlık hizmeti sunarak, 102 yaşındaki Fatma Nine’ye hem sağlık hem de yemek desteği sağlayarak gönüllere dokunuyor. Fatma Bolat’ın teşekkür ve dualarını ilettiği Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar ise; “Başımızın tacı kıymetli büyüklerimiz için ne yapsak azdır. Dualarıyla her zaman güç aldığım hemşehrilerimin her şartta yanındayız” dedi. Kocasinan Belediyesi ve Kayseri İl Sağlık Müdürlüğü iş birliğiyle yürütülen ’Yatağa Bağımlı Evde Sağlık Hizmetleri Projesi’ çerçevesinde yatağa bağımlı hastalar evlerinde düzenli olarak sağlık ve kişisel bakım hizmeti alıyor. İlçedeki yaşlı ve bakıma muhtaç vatandaşların yaşam kalitesini artırmayı hedefleyen bu hizmetten faydalanan 102 yaşındaki Fatma Polat, Kocasinan Belediyesi’nin sağladığı evde bakım ve yemek hizmetlerinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Kocasinan Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü, Fatma Nine’ye düzenli olarak kişisel bakım hizmeti sunarken aynı zamanda yemek ihtiyacını da karşılıyor. Bu imkânları sağlayan Başkan Çolakbayrakdar’a dualarını ileten Fatma Nine; "Çok şükür, Kocasinan Belediyesi sayesinde hem sağlığım hem de yemek ihtiyacım düzenli bir şekilde karşılanıyor. Başkanımıza çok teşekkür ediyorum, dualarım onunla” dedi. Fatma Nine’nin torunu Serhat Polat ise evde bakım hizmetini çok değerli bir hizmet olarak tanımlayarak; "Arkadaşlarımız çok özenli ve itinalı bir şekilde babaannemi yıkıyorlar. Daha önce kendi imkânlarımızla yapıyorduk, ama birçok problem yaşıyorduk. Banyoya götürmek, banyo sırasında kayma ve düşme riski vardı. Şimdi ise çok daha güvenli ve özenli bir şekilde yıkanıyor. Hem belediyemize hem de ekiplere çok teşekkür ediyorum. Babaannem 102 yaşında ve her konuda zorlanıyordu, özellikle banyo konusunda büyük sıkıntılar yaşıyordu. Şimdi ise yatakta daha sağlıklı, daha özenli ve daha güvenli bir şekilde, ekiplerin özeniyle yıkanıyor. Başkanımızın yaptığı hizmetlerden çok memnunuz, özellikle yemek ve evde bakım hizmetleri bizi ayrıca mutlu ediyor" şeklinde konuştu. Yaşı bir asra ulaşan 95 yaşındaki Ali Bolat da düzenli bakım hizmetinden oldukça memnun olduğunu belirterek; "Başkanımızdan Allah bin kere razı olsun. İşi gücü rast gitsin. İyi ki var. Biz çok memnunuz. Hizmet evimize kadar geliyor. Bundan daha büyük bir hizmet olamaz. Ne kadar teşekkür etsek azdır” diye ifade etti. Ali Bolat’ın kızı Ümmügülsüm Boyonu ise; “Oğlumdan ve kızımdan görmediğim hizmeti, şükürler olsun ki devletimizden görüyoruz. Belimde fıtık olduğu için babamı kaldırıp yıkayamıyordum, gücüm yetmiyordu. Allah razı olsun, Rabbim devletimizden razı olsun. Kimse de yardımcım değildi. Belediyemize başvurduk ve işleri rast gitsin. Şimdi babamı yatağında, mis gibi yıkıyorlar, sonra yaralarına krem sürüp masaj yaparak bakımını yapıyorlar. Ben kendi imkânlarımla babamı yıkayamıyordum, bazen sadece silip geçiyordum. Hafta sonları oğlum gelirse birlikte yıkıyorduk. Devletimizin sunduğu bu hizmet için çok minnettarım. Allah razı olsun” şeklinde duygusal bir teşekkürde bulundu. Hizmetten faydalanan bir diğer yatağa bağımlı 74 yaşındaki Döndü Eryücel de, “Ellerimi kaldıramıyorum, her tarafım şiş ve çok zorluklar yaşıyorum. Allah razı olsun ekip, yattığım yere bez seriyor ve beni yattığım yerde yıkıyorlar. Çok güzel bakım yapıyorlar. Allah başkanımızı başımızdan eksik etmesin” dedi. Sosyal belediyecilikte Türkiye ve Kayseri’de örnek hizmetler gerçekleştirdiklerine dikkat çeken Başkan Çolakbayrakdar ise belediye olarak vatandaşa en iyi hizmeti sunmak için ellerinden geleni yaptıklarını belirterek, “Yaşlılarımız bizim baş tacımızdır. Onların yaşam kalitesini iyileştirmek, sağlık ve bakım hizmetlerini en iyi şekilde sunmak bizim önceliğimizdir. Bu tür projelerle hemşehrilerimizin yanındayız” dedi. Vatandaşların gönlünü kazanan ve hayır dualarını alan Başkan Çolakbayrakdar; "Allah şifa versin. Yatağa bağımlı olup kişisel bakımlarını tek başına yapamayan vatandaşlarımıza, genç ya da yaşlı fark etmeksizin bu hizmeti sunuyoruz. Bu hizmet, sağlık açısından son derece önemli ve değerlidir. Sağlık Müdürlüğümüzle birlikte, hastaların refakatçileri gözetiminde sağlık çalışanlarımız tarafından bu hizmeti sunuyoruz. İlçe genelinde şimdiye kadar 97 aileye iki hafta bir bakım hizmetiyle toplam 489 hizmet verilmiştir. Allah herkese sağlık ve sıhhat versin. Her zaman ve her şartta vatandaşlarımızın yanındayız. Bu doğrultuda ‘Dost Eli’ dediğimiz Kocasinan Gönüllüsü Projesi ile ihtiyaç sahibi ailelerin ihtiyaçlarını karşılıyor ve yüreklerine dokunuyoruz. Özellikle genç-yaşlı, kadın-erkek olmak üzere 7’den 70’e herkese ulaşmaya ve herkesin özelinde ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyoruz. İlçede engelli olup da yemek yapamayan ve yalnız yaşayan, ihtiyaç sahibi 65 yaş üzeri 196 kişiye haftanın yedi günü bir öğünlük sıcak yemek ikram ediyoruz. Bütün amacımız, şehrimizde yaşayan vatandaşlarımızın gönüllerine dokunacak hizmetler üretebilmektir” ifadelerini kullandı. Öte yandan, Kocasinan Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü ve İl Sağlık Müdürlüğü iş birliğiyle yatağa bağımlı hastalara evlerinde iki hafta bir ziyaretler yapılarak kişisel bakım hizmeti sunuluyor. İl Sağlık Müdürlüğü tarafından görevlendirilen sağlık ekipleri, yatağa bağımlı hastaların düzenli temel bakım ihtiyaçlarını karşılıyor. Vatandaşlar, belediyenin Evde Sağlık Hizmetleri’nden yararlanmak için 0352 222 70 00 numaralı hattı arayarak başvuru yapabilir veya belediyenin Sosyal Yardım İşler Müdürlüğü’ne başvurarak destek talep edebilir. Kişisel hijyen taleplerini karşılayamayan özel ihtiyaçlı vatandaşların daha sağlıklı bir ortamda hayatlarını sürdürmeleri amacıyla hayata geçirilen evde bakım hizmetleri projesiyle vatandaşların yaşam kalitesinin artırılması hedefleniyor.
Denizli Başkan Doğan; “Atatürk’ün yüreğimizdeki erişilmez yeri hiçbir zaman değişmeyecek” Merkezefendi Belediye Başkanı Şeniz Doğan, ‘10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü ve Atatürk Haftası’ nedeniyle bir mesaj yayımladı. Başkanı Doğan, mesajında “Milletimizin yol göstericisi, çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu, büyük devrimci ve düşünce adamı Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü milletçe; minnet, rahmet, şükran ve büyük bir özlemle anıyoruz. Ömrünü Türk Milleti’nin istiklâline, refah ve mutluluğuna adayan Gazi Mustafa Kemal Atatürk, nice yıllarımıza ışık tutarak, ülkemiz ve milletimiz için birbirinden değerli birçok şey yaptı. Aydınlık, laik ve demokratik Türkiye idealini yaşatmak ve onu muasır medeniyetler seviyesine ulaştırmak, Atatürk’ün gösterdiği yolda ilerleyen bizlerin en önemli görevidir. Atatürk’ün fikir ve ideallerinin ışığında, bizlere emanet ettiği bu topraklara ve Cumhuriyete sahip çıkmak hepimizin sorumluluğu ve görevidir. Atatürk’ün yüreğimizdeki erişilmez yeri ve ona duyduğumuz sevgisi hiçbir zaman değişmeyecek. Bizler Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları olarak, büyük bir mücadele ile kurulan cumhuriyeti ve onun temel ilkelerini daha ileriye taşıma azminde ve kararlılığındayız. Bu duygu ve düşüncelerle, milletimizin bağımsızlığı ve ülkemizin aydınlık geleceği için mücadele eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, aramızdan ayrılışının 86’ncı yılında derin bir hüzün, saygı ve rahmetle anıyoruz. Onun yolunda ilerlemeye ilelebet devam edeceğiz” diye konuştu.