GÜNDEM - 26 Mart 2022 Cumartesi 15:21

Emekli Tuğgeneral Özgür Tör: 'Serbest kalan mayınların hepsinin bulunması lazım'

A
A
A
Emekli Tuğgeneral Özgür Tör: 'Serbest kalan mayınların hepsinin bulunması lazım'

Emekli Tuğgeneral Özgür Tör, İstanbul'da yaşanabilecek mayın tehlikesi konusunda uyardı. Tör, "Kaç mayın döşendi, bunların kaçı serseri mayın gibi serbest kaldı. Kalan kaç tane ise hepsinin bulunması lazım. Bulunmadığı takdirde Karadenizin'de herhangi bir yüzen cisim için tehlike oluşturur" dedi.

Rusya ile yaşanan gerginlik nedeniyle Ukrayna tarafından döşenen mayınlardan birinin Karadeniz İstanbul Boğazı girişinde görüldüğü iddia edilmiş, konuyla ilgili Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na bağlık ekipler inceleme başlattı.

İstanbul'da yaşanabilecek mayın tehdidi ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Emekli Tuğgeneral Özgür Tör, "Halkımızın panik yapmaması lazım. Deniz Kuvvetlerimiz ufacık bir şüphede dahi hemen tespit ettiler. Dolayısıyla İstanbul boğazında şu olur bu olur gibi bir panik yapmaya gerek yok" dedi.

Sabah görülen mayın benzeri cismin incelendiğini belirten Tör, "Bu mayın o mayınlardan mıdır. Olma ihtimali var. Ne zaman bunların kopup geldiğini bilmiyoruz. Oradan çıkan çok fazla su akıntısının olduğunu ve bizim boğaza doğru inme olduğu için bunlardan biri olabilir. Bu tabii incelemeden sonra belli olacak. Geçmişte de bazen çok daha eski zamanlarda kullanılan mayınlar da bulunabiliyordu. İnceleme sonrası mutlaka kamuoyu ile paylaşılacaktır" ifadelerini kullandı.

Mayını döşeyen ülkenin bu konuda asıl sorumlu olduğunu söyleyen Tör, "Uluslararası hukuk anlamında böyle bir şeye kalkışanın bunun yan etkilerini değerlendirmesi lazım. Savaşın haklılığı kadar savaşın hukuka uygunluğu da çok önemlidir. Mayın incelendikten sonra bu mayının Odesa'dan kopanlarla ayın olması gibi bir kanaat oluşursak, o zaman bunla ilgili arama gayretleri daha da hızlanacaktır. Çünkü 480 mayından bahsediliyor. Bunun kaç tanesi koptu, kaçı gelecek. Bununla ilgili arama çalışmaları devam edecektir" şeklinde konuştu.

Mayınların imha süreci ile ilgili de bilgi veren Tör, "Öncelikle incelenecektir. Bir patlayıcı ile etkisiz hale getirilebilir. Bununla ilgili patlayıcı uzmanları bunu patlatmadan da etkisiz hale getirebilirler. Ne kadar etkilidir, cinsi nedir, menşei nedir çıkartabilirler. İlla patlatarak imha etmelerine gerek yok. Çeşitli malzemelerle bunu açarlar ve araştırırlar" açıklamalarında bulundu.

Tör, tüm Karadeniz'de ve komşu denizlerde yaşanabilecek mayın tehlikesine de işaret ederek şunları söyledi:

"Uluslararası hukuka göre böyle bir mayını döşenmesi durumunda en azından bunun buradan kopmasından sonra kendi kendine etsizi hale getirecek sistem, ya da bir sensörleme sistemi lazım. Böyle serseri mayın gibi bütün Karadeniz'de dip akıntısıyla bir yere gidebilir. Böyle bir tehdit dünyanın etrafından böyle bir şey olduğunu düşünebilir misiniz. ABD'nin, Çin'in, İngiltere'nin böyle mayınlı alandan geçmesini kimse kabul etmez. Dolayısıyla biz de kabul etmiyoruz. Hukuki sorumluluk bu mayını döşeyenindir. Bunu unutmayalım"

Mayın arama çalışmalarının devam edeceğini vurgulayan Tör, "Kaç mayın döşendi, bunların kaçı serseri mayın gibi serbest kaldı. Kalan kaç tane ise hepsinin bulunması lazım. Bulunmadığı takdirde Karadenizin'de herhangi bir yüzen cisim için tehlike oluşturur. Mayının en büyük özelliği sabırlı silahtır. 30 kiloluk bur patlayıcıdan, bir gemiyi batıracak güçten bahsediyoruz. Son mayın kalana kadar temizlenmesi lazım" dedi.

Caner Sönmez - İsmet Aktaş

 

 

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara AK Parti Sözcüsü Çelik: “CHP Sözcüsü Yücel’in kullandığı sözde siyasi dil, Yassıada ve 28 Şubat zihniyetinin kullandığı dilden bile daha çirkin bir dildir” AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, “CHP Sözcüsü Deniz Yücel’in kullandığı sözde siyasi dil, tarihimizde Yassıada ve 28 Şubat zihniyetinin kullandığı dilden bile daha çirkin bir dildir” dedi. AK Parti Sözcüsü Çelik, sosyal paylaşım sitesi X hesabından yaptığı paylaşımda, “CHP Sözcüsü Deniz Yücel’in kullandığı sözde siyasi dil, tarihimizde Yassıada ve 28 Şubat zihniyetinin kullandığı dilden bile daha çirkin bir dildir. Cumhurbaşkanımıza karşı kullandığı dili ise çeşitli ülkelerdeki Baas Partisi sözcülerinden çok duyduk. En temel siyasi meselelerde alfabe düzeyinde bile bilgisi olmayan birisi klavye başında sadece Yassıada ve Baas zihniyetinin tercümanlığını yapıyor. Kendisi, küresel güçlerin işine gelen siyasi faaliyet arıyorsa mavi vatana masal diyen, sınır ötesi harekatlara karşı çıkan, Libya’da Türkiye karşıtlarını destekleyen, Türkiye’nin Azerbaycan’la omuz omuza yol yürümesinden rahatsız olan yol arkadaşlarına baksın. Çok partili hayata geçtiğimizden beri millet için yapılan her şeyi Yassıada zihniyetiyle boğmaya çalışan faşist uygulamalarıyla yüzleşsinler. Zerre kadar Türk siyasi tarihi bilmeyen, zerre kadar dış politika bilgisi olmayan bir ‘örgütlü cahilliği’ siyaset zannediyorlar” ifadelerine yer verdi. “CHP’ye gönül veren vatandaşlarımızın da milli duruşunun zıttına hareket ediyorlar” Sözcü Çelik, “Bir siyasi partinin yöneticilerinin bu derece demokrasiden uzak ve dış politika gerçeklerinden kopuk olması vahimdir. Tarihin yanlış tarafında durmak için ellerinden gelen herşeyi yapıyorlar. CHP’ye gönül veren vatandaşlarımızın da milli duruşunun zıttına hareket ediyorlar. Cumhurbaşkanımızın insanlık adına tarihin doğru tarafında durmaya liderlik ettiği son olaylarda bir kere daha görüldü. Cumhurbaşkanımızın mücadelesi sayesinde 28 Şubat faşist zihniyeti de, ülkemizi tehdit eden Baas zihniyeti de ortadan kalktı. Cumhurbaşkanımızın demokrasi mücadelesine de, sadece son zamanlarda Etiyopya ve Somali arasındaki barış arabuluculuğundan Suriye’deki olaylarda tarihin doğru tarafında duran müstesna duruşuna kadar tüm süreçlerdeki liderliğine milletimiz ve uluslararası toplum şahittir. Ana muhalefet partisi adına Baas dili kullananları kendi karanlık dünyalarıyla baş başa bırakıyoruz. 28 Şubat ve Baas kalıntısı bu zihniyetle mücadele etmenin milletimize ve demokrasimize borcumuz olduğunu ifade ediyoruz” dedi.