GÜNDEM - 30 Ağustos 2021 Pazartesi 18:29

Abdülhamid Han'ın yaptırdığı Bursa saat kulesinin 41 yıldır çalışmayan saati tamir edildi

A
A
A
Abdülhamid Han'ın yaptırdığı Bursa saat kulesinin 41 yıldır çalışmayan saati tamir edildi

Osmanlı padişahlarından 2. Abdülhamid Han'ın tahta çıkışının 29. yılı şerefine inşa edildiği rivayet edilen Tophane'deki Bursa saat kulesindeki asırlık saat, 41 yıl sonra yeniden çalışmaya başladı.

Son Osmanlı dönemi mimarisinde, Bursa'daki önemli bir eser olan Tophane'deki tarihî saat makinesi, Fatih Yurtdakal tarafından eksik parçaları tamamlanarak 41 sonra yeniden çalıştırıldı.

Tophane Parkı içinde, imparatorluğun kurucusu Osman Gazi ile ikinci padişah Orhan Gazi'nin türbelerinin arkasında, eski adı Meydanı-ı Osmaniye olan Tophane Meydanı'nda bulunan asırlık saat, çalışmadığı için 3 yıl önce yerinden indirildi. Yerine dijital saat takılırken, saat tamircisi Fatih Yurttakal, arızalı kısımları onardı. Eksik parçalarının ise orijinallerini yaptı. Böylece, tarihî saat, 41 yıl sonra yeniden muntazam tit-taklarıyla zamanı dakik bir şekilde göstermeye başladı.

Kısa süre sonra vatandaşların da mekanizmasını görebileceği bir yerde saatin sergileneceğini ifade eden Yurttakal, “Oradaki parçası ne ise, aynısını yaptık. Eksik olan parçaların birebir aynısını yaptık. Aynı üslupta, aynı tarzda yerine yenisini koyduk. Kule saatlerinin içerisinde eşatman sistemi farklı, bir de her kule saatinde çıkmıyor. Büyük olmasının sebebi, büyük kadranları çevirebilmesidir. Ama 41 küsur yıl önce, aynı yapılamadığından dolayı sökülüp, yerine elektrikli saat takılmış. Kuledeki tarihî saat ise, İtalya ile Fransa arasında bir yerde yapılmış. Hiçbir imza yok. 19. yüzyılın ortası ile son çeyreği arasında yapılan bir saat tarzı. Ancak tam olarak markası, modeli, nerede yapıldığını bilemiyoruz. Abdülhamid Han döneminde sipariş edilmiş. Osmanlı dönemindeki tüm saat kuleleri neredeyse Abdülhamid Han dönemine dayanıyor. Tophane'de bu saatin yeri 3 kere değişmiş. Bundan önce 2 kere yıkılmış. Bu şu ânki üçüncüdür” dedi.

Mekanizmanın 10’ar saniye ara ile çalıştığını ifade eden Fatih Yurttakal, “Özel bir sisteme sahiptir. Pinvel denilen bir sisteme sahip ki, bunu genellikle İsviçreliler veya Fransızlar kullanıyor. Çeyrek çalma veya saat başları çalmaya sahip, ancak çeyrek çalmada saatin üzerinde hiçbir işlem yoktu. Muhtemelen o dönemde de çeyreğini çalıştırmadılar. 1993 yıllında neşredilen bir kitapta, bu saatin uzun yıllar yaptırılamadığı, atıl durumda kaldığı ve Hereke’den getirilen bir usta tarafından sökülüp elektrikli takıldığı yazıyor. Şu an yüzde 70’inden fazlası orijinaldir. Belediyede bazı çanlar var. Biz buna uygun olanını takacağız. Kaldırdığı yüke ve yüksekliğe göre kurulması değişiyor. Biz bunu 24 saate göre ayarlayacağız. Biz yüksek bir kuleye kaldırmayacağız. Herkesin görmesi için aşağıda tutucağız. Üzerindeki parçaların ölçümlerini yapıyoruz. İlk önce üzerinde çalışıp çalışmadığını denedikten sonra, yerine olması gerekeni koyuyoruz. Pirinç veya demir olmasına biz karar vermiyoruz. İşin mantığında, pirinç pirinçle çalışmaz. Pinyon dişlileri çelik ise, karşısındaki çarkın pirinçten olması lâzım” diye konuştu.

Saatin kuleden indirildiğinde üzerinde bu pervanelerinin olmadığını ifade eden Fatih Yurttakal, “O pervane hızını ayarlıyor. Kilitlediği zaman çarklara zarar gelmesin diye debriyaj sistemi sağlıyor. Çeyrek çalar da ve saat başları çalar da olması gerekendi. Ama üzerinde yoktu. Biz kendimiz imâl ettik. Aynı şekilde eşatman egalitenin pervanesi de yoktu. Onu da biz imâl ettik. Şu an her şeyi ile çalışıyor. Ustasına sadık kalarak her şeyin aynısını yaptık. Normal bir şekilde çalışacaktır. Şu ân buradaki yüksekliğinde 5-6 saat bir çalışma yapıyor. Palanga sistemleriyle 24 saat çalışır hâle getireceğiz. İnsan gözü hizasında olmasını istiyoruz. 50 veya 60 santimetrelik bir kadran düşünüyoruz. Ama bu makine 3 veya 4 metrelik kadranı da çevirebilecek güce sahiptir” şeklinde konuştu.

Avrupa’da geçtiğimiz 20-30 yıl içerisinde birçok önemli saatin misyonunu tamamladığını belirten Fatih Yurttakal, “Bir asır boyunca insanlara saati ve zamanı gösterdiler. Artık insanlarda zamanı kuleye veya cephe saatlerine bakarak öğrenme isteği azaldı. Artık saatlere yeni bir misyon yüklendi. İnsanlara, o kulelerin içerisindeki mekanizmaların ne olduğu gibi bir misyon yüklendi. Turistlerin inceleyebileceği bir hâle getirmemiz gerekiyor. Şimdi güzel eserleri aşağı indirmek veya kulelere, uygunsa insanların çıkabilmesi daha güzel olabilir. İnsanlar o dönemde saatçiliğin nasıl olduğunu görmüş olur. Bursa’da 2 tane saat kulesi var. Bir tanesi Tophane’de, bir tane ise Yenişehir ilçesindedir. Yenişehir’deki saat kulesi, Türkiye’deki saatçilik için çok önemlidir. Parçalarının hepsinde Arapça Nuri Köristan imzası var. Yenişehirli bir usta, bulunduğu ilçeye ve çevresine bir çok mekanizma kazandırmıştır. Yunan işgalinden kalan cephaneleri eriterek, onlarla çok özel bir saat yapmıştır. Bu da Türk saatçiliği için önemlidir. Eşi benzeri olmayan bir saat yaptığını görmüş olduk. Tarihi belediye binası içerisinde çalışır bir durumda sergilenmektedir. Ayrıca hiçbir saatten ilham almamış. Kendi ustalığını, kendi çizgisini kullanmış. Türkiye için özel saatlerden bir tanesidir” dedi.

İrfan Altıkardeş
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tekirdağ Çerkezköy’de mikro ihracat eğitimi gerçekleşti Çerkezköy Ticaret ve Sanayi Odası’nın üyelerine yönelik eğitimleri devam ediyor. Üyelerden gelen talepler doğrultusunda oluşturulan eğitimler kapsamında ‘Mikro İhracat’ eğitimi gerçekleşti. Çerkezköy Ticaret ve Sanayi Odası, üyelerinin ihracata adım atmaları, ihracat gerçekleştirenlerin ise pazardaki konumlarını güçlendirmeleri adına çalışmalarını sürdürüyor. Bu kapsamda birçok eğitim ve seminer düzenleyen Çerkezköy Ticaret ve Sanayi Odası, üyelerine özel Mikro İhracat eğitimi gerçekleştirdi. Oda’nın İhracat Danışmanı Dr. Ali İhsan Özeroğlu tarafından verilen eğitimde; E- İhracat Nedir?, Dünyadaki E-İhracat Yöntemleri, E-İhracata Nereden Başlanmalı? E- İhracat Ödeme İşlemleri gibi birçok konuda bilgiler verdi. E-ihracatın özellikleri E-ihracatın özelliklerini anlatan Özeroğlu, “E-ihracatın özellikleri, geleneksel ihracat yöntemlerinden farklılaşarak, dijital dünyanın sunduğu avantajlardan yararlanır. E-ihracatın temel özelliklerini ise şöyle sıralayabiliriz. Dijital Platformlar Üzerinden Yapılması: E-ihracat, internet tabanlı platformlar üzerinden yapılır. Ürünler, e-ticaret siteleri, pazar yerleri (Amazon, eBay, AliExpress gibi) veya işletmenin kendi e-ticaret web sitesi aracılığıyla global alıcılara sunulur" dedi. Geniş Pazar Erişimi, 24 Saat Satış İmkanı ve Daha Düşük Maliyetler hakkında bilgi veren Özeroğlu, "E-ihracat sayesinde, dünya genelindeki geniş bir müşteri kitlesine ulaşmak mümkündür. Coğrafi sınırlamaların ortadan kalkması, ürünlerin farklı ülkelere hızlı bir şekilde gönderilmesine imkan tanır. Fiziksel mağazalara ihtiyaç olmaksızın, dijital mağazalar 7/24 aktif olduğu için günün her saati satış yapılabilir. Geleneksel ihracata göre daha düşük operasyonel ve lojistik maliyetler söz konusudur. Ofis, depo ve diğer fiziksel altyapı ihtiyaçları en aza indirgenir. Kolaylaştırılmış Lojistik ve Gümrük İşlemleri: E-ihracat platformları genellikle lojistik, gümrük ve teslimat süreçlerini optimize eden hizmetler sunar. Ülkeler arası gönderim için kargo şirketleriyle anlaşmalar yapılır ve ürünlerin alıcıya hızlı bir şekilde ulaştırılması sağlanır" diye konuştu. Özeroğlu, Çoklu Dil ve Para Birimi Desteği, Ödeme Sistemlerinde Çeşitlilik, Pazarlama ve Reklam Kolaylıkları, Veri Odaklı İş Modelleri ile Hızlı ve Esnek Adaptasyon hakkında ise şu bilgileri verdi: "E-ihracat platformları, farklı dillerde ve farklı para birimlerinde hizmet verebilir. Bu sayede müşteriler, kendi dillerinde alışveriş yapıp, kendi para birimlerinde ödeme yapabilirler. Global ödeme sistemleri (PayPal, Stripe, kredi kartları vb.) kullanılarak farklı ülkelerdeki müşterilere ödeme kolaylığı sağlanır. Bu da müşteri deneyimini iyileştirir. Dijital pazarlama araçları (Google Ads, sosyal medya reklamları, e-posta pazarlama) ile uluslararası kitlelere ulaşmak daha kolaydır. Özellikle hedef kitle belirleme ve kişiselleştirilmiş reklamlar sunmak, satış potansiyelini artırır. E-ihracat yapan işletmeler, müşteri davranışlarını izleyebilir, satış verilerini analiz edebilir ve buna göre stratejiler geliştirebilir. Bu, müşteri taleplerini daha iyi anlama ve işletme stratejilerini optimize etme imkanı sunar. Dijital ortamda faaliyet gösteren e-ihracat işletmeleri, değişen pazar şartlarına ve müşteri taleplerine daha hızlı uyum sağlayabilir. Ürün yelpazesini güncellemek ve müşteri geri bildirim.” E-ihracat için atılacak adımlar E-ihracat için öncelikli olarak atılması gereken adımları da sıralayan Özeroğlu, “Bir web siteden hareket edilecekse yabancı dil sayfaları mutlaka olmalı. Hedef Ülke ve platform araştırması, Alibaba, aliexpress, kompass, turkishexporter ve diğer aynı türev siteler için destek var mı düzenli takibi gerçekleştirilecek. Ödeme sistemi olarak Payoneer, Stripe, Wise ya da sanal pos için işlemler yapılacak. Her e-ihracat sayfası için Pazar araştırması yapılacak. Hangi sitede hangi ürün gider, rakipler hangi ürünleri koymakta. Düzenli olarak ”TC Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürlüğü’nden düzenli olarak destekler araştırılıp gerekli üyelikler yapılacak. Uygun görülen ürünlerin fiyat analizi çıkarılıp sayfalarda yerleştirilmesi sağlanacak. Nakliye için kargo anlaşması ve yurtdışı şirket kurulması” diyerek konuşmasını tamamladı. Karşılıklı soru-cevap şeklinde devam eden eğitim, katılımcıların sorularının cevaplandırılmasıyla son buldu.
İstanbul Eşini vurup tahliye olmuştu: Bu kez tehdit, hakaret ve ısrarlı takip suçlarından yargılanıyor İstanbul Zeytinburnu’nda 2020 yılında eşi Nurtaç Canan’ı silahla yaraladığı için tutuklu yargılanan ve tahliye olduktan sonra hakaret, tehdit ve ısrarlı takipte bulunan Ragıp Canan’ın yargılanmasına devam edildi. Mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı Ragıp Canan’ın ‘tehdit’, ‘hakaret’ ve ‘ısrarlı takip’ suçlarından 2 yıl 6 aydan 8 yıl 6 aya kadar hapisle cezalandırılmasını talep etti. Zeytinburnu’nda 2020 yılında Ragıp Canan, eşi Nurtaç Canan’ı 5 kurşun ile yaralamıştı. Nurtaç Canan hayatını kaybedeceğini düşünerek kendi kanı ile yere “Anne, baba beni Ragıp vurdu. Üzülmeyin. Kurtuldum” yazmıştı. Yapılan yargılama sonucu 2021 yılında Ragıp Canan ‘eşi kasten yaralama’ suçundan 9 yıl hapisle cezalandırılmıştı. Sanık Canan, cezasının infazını 2023 yılında tamamlayarak tahliye olmuştu. Tahliyesinin ardından eşi Nurtaç Canan’ı ölümle tehdit ettiği, ısrarlı takipte bulunduğu, hakaret ettiği ve elektronik kelepçesini kırdığı iddiasıyla Ragıp Canan hakkında iddianame düzenlenmişti. Sanık Canan’ın düzenlenen iddianame kapsamında yargılanmasına devam edildi. Bakırköy 55. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuklu sanık Ragıp Canan SEGBİS sistemi ile hazır edildi. Duruşmaya müşteki Nurtaç Canan ile taraf avukatları da katıldı. “Babam topluma zararlı bir kişidir” Duruşmada tanık olarak beyanda bulunan Nurtaç ve Ragıp Canan’ın oğlu Furkan Canan, "Babam cezaevinden çıktıktan sonra anneme yönelik tehdit ve hakaret içerikli mesajlar gönderdi. Babam topluma zararlı bir kişidir. Anneme zarar gelmesini istemiyorum. Karar verilirken bu durumun gözetilmesini talep ederim” dedi. Sanık Ragıp Canan ise savunmasında, “Eşim ve ailesi mallarımı kaçırmıştır. Amacım mallarımı geri almaktır. Eşime yönelik tehdit ve zarar verme kastı ile hareket etmedim. Ben elektronik kelepçeyi asla kırmadım” dedi. 8 yıl 6 aya kadar hapsi istendi Duruşmada mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı sanığın ‘tehdit’, ‘hakaret’ ve ‘ısrarlı takip’ suçlarından 2 yıl 6 aydan 8 yıl 6 aya kadar hapisle cezalandırılmasını talep etti. Mütalaanın açıklanmasının ardından sanık avukatı savunma yapmak için süre talebinde bulundu. Hakim, sanık ve avukatına savunma yapması için süre vererek duruşmayı erteledi. İddianameden Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Nurtaç ve Ragıp Canan’ın boşanma aşamasında oldukları aktarılmıştı. İddianamede Ragıp Canan’ın 2020 yılında Nurtaç Cana’’a yönelik ‘silahla yaralama’ eylemi sonucu yargılanarak ceza aldığı belirtilmişti. Ragıp Canan’ın 2023 yılında denetimli serbestliğe ayrıldığı da kaydedilen iddianamede, sanığın Nurtaç Canan ile temas kurmaya çalışması nedeniyle elektronik kelepçe uygulanmasına karar verildiği açıklanmıştı. İddianamede Ragıp Canan’ın elektronik kelepçesini kırdığı ifade edilerek, Nurtaç Canan’ı arayıp ölümle tehdit ettiği, küfür ve hakaret ettiği kaydedilmişti. Hazırlanan iddianamede Ragıp Canan hakkında uzaklaştırma kararı verilmiş olmasına rağmen Nurtaç Canan ile ısrarlı şekilde iletişime geçmeye çalıştığı, ciddi bir huzursuzluk oluşmasına, güvenliğinden endişe duymasına neden olduğu kaydedilmişti. Ragıp Canan’ın ‘hakaret’, ‘tehdit’ ve ‘ısrarlı takip’ suçlarından cezalandırılması talep edilmişti.
Hakkari Yüksekova Teknokent Koleji öğrencileri ilk burslarını aldı Hakkari Özel Yüksekova Teknokent Koleji’nin başarılı öğrencileri ilk burslarını aldı. LGS’de 400 ve üzeri puan alarak Özel Yüksekova Teknokent Koleji’ne kayıt yaparak burs hakkı kazanan öğrencilere ilk bursları verildi. Tek amaçlarının öğrencileri en iyiye taşımak olduğunu belirten Okul müdürü Cebrail İrinç, "Hakkari Valimiz Ali Çelik Bey’in başlattığı ’Hakkari’nin Beyin Göçünü, Beyin Gücüne Çevireceğiz’ projesi çerçevesinde Özel Yüksekova Teknokent Koleji olarak bizler elimizi taşın altına bıraktık. Hakkari’mizin eğitimde yaşadığı beyin göçünü ve üniversiteye girme sınavlarındaki düşük başarıyı tersine çevirmek için kapsamlı bir seferberlik başlattık. Bu eğitim seferberliği kapsamında, burs havuzu oluşturularak Hakkari ve ilçelerinden 400 puan ve üzeri alıp Fen Liseleri’ne yerleşmeye hak kazandığı halde gelip okulumuza kayıt yapan tüm öğrencilerimize 4 yıl boyunca ücretsiz kayıt imkanı, yılda 9 ay olmak üzere 4 yıl boyunca 5 bin TL burs vereceğiz. Ayrıca bu öğrencilerimizin 4 yıl boyunca yemek ve servis ücretleri okulumuz tarafından karşılanacaktır. Bugün ilk burslarını verdiğimiz öğrencilerimize ayrıca hediye çeklerini de takdim ettik. Bu uygulamayı gelecek senelerde de sürdürmeye devam edeceğiz. Aynı şekilde her yıl yaptığımız gibi başarılı öğrencilerimizi yurtiçi gezileri, özel kaynak desteği gibi ödüllerle ile ödüllendirmeye ve her konuda yanlarında olmaya devam edeceğiz. Bundan böyle girecekleri YKS’de başarıları Hakkari’mizin başarı hanesine yazılacaktır" ifadelerini kullandı.