EĞİTİM - 05 Temmuz 2024 Cuma 17:49

Şampiyonlara ödül

A
A
A
Şampiyonlara ödül

Altunkaya Şirketler Grubu, eğitim başta olmak üzere toplumun ihtiyaçlarına yönelik sosyal sorumluluk projelerine her yıl yenilerini eklerken, başarılı öğrencileri de ödüllendiriyor.


LGS sınavında Midyat’ta ilçe birincisi olan Altunkaya Ortaokulu öğrencisi Emirhan Küçükaslan, Okul Müdürü Abdülkadir Kurnaz, Müdür Yardımcısı Fatma Keleş ve bir grup öğretmenle birlikte Altunkaya Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mahsum Altunkaya’yı ziyaret etti.


“Gururlandıran başarı”


Altunkaya Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mahsum Altunkaya, bağışçısı oldukları ve soyadlarını taşıyan okulun gerek akademik gerekse de diğer alanlardaki başarılarından büyük mutluluk duyduklarını ifade etti. LGS sınavında Midyat ilçe birincisi ve Mardin il ikincisi olan Altunkaya Ortaokulu öğrencisi Emirhan Küçükaslan’ı kutlayan Mahsum Altunkaya, "Cenabı Allah muvaffak eylesin. Gurur verici bir başarıya imza attın. Bunun devamını diliyoruz. Çünkü geriye gitmek olmaz. Daha büyük başarılara imza atmak için daha çok çalışmak gerek. Hedefimiz hep daha ilerisi olmalı. İnşallah bundan sonraki eğitim hayatında önce iyi bir liseyi derece ile bitirirsin, daha sonra da iyi bir üniversiteden mezun olarak ülkemize ve tüm insanlığa yönelik hayırlı işlere imza atarsın" dedi.


“Öğretmenlere teşekkür”


Aslen Midyatlı olan Mahsum Altunkaya, LGS Midyat Şampiyonu Emirhan Küçükaslan ile bir süre sohbet ederek, hedefleri ile ilgili bilgi aldı. Emirhan Küçükaslan, öncelikli hedefinin İstanbul Kabataş ya da Ankara Fen Lisesi olduğunu söyledi. Mahsum Altunkaya, Midyat Altunkaya Ortaokulu yöneticileri ve öğretmenlerine de verdikleri emekten ve başarılarından dolayı teşekkür ederek, bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da Midyat’a ve eğitime destek olmaya devam edeceklerini ifade etti.


Altunkaya’dan şampiyonlara ödül


Gaziantep Organize Sanayi Bölgesinde faaliyet gösteren Altunkaya Şirketler Grubu’nda gerçekleşen ziyaret sırasında MahsumAltunkaya, LGS Midyat Şampiyonu olan Altunkaya Ortaokulu öğrencisi Emirhan Küçükaslan’a bilgisayar hediye etti. Altunkaya, LGS’de Midyat ikincisi olan Muhammet Maruf Kılıç ve ilçe üçüncüsü Meryem Sadık’ı da unutmayarak birer tablet hediye etti.


Midyatlı çocuklar için büyük şans


Midyat Altunkaya Ortaokulu Müdürü Abdullah Kurnaz da ziyaret sırasında Altunkaya Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mahsum Altunkaya’ya teşekkür plaketi verdi. Okul Müdürü Kurnaz, "Başta akademik olmak üzere hemen her alanda ilçemizin en başarılı okuluyuz. Sınavlarda en başarılı olan ve en çok tercih edilen bir okuluz. Bu başarıda okulumuzun bağışçısı olan ve daha sonra da elini okuldan çekmeyerek her türlü ihtiyacımızın karşılanmasında bizlere destek olan Mahsum Altunkaya’ya teşekkür ediyoruz. Mahsum Altunkaya, Midyatlı çocuklar için büyük bir şanstır. Kendisi ile gurur duyuyor ve başarılarının devamını diliyoruz" diye konuştu.



Şampiyonlara ödül

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara AK Parti Sözcüsü Çelik’ten en düşük emekli aylığına ilişkin açıklama: “Üzerinde çalışılıyor. Çalışma devam ediyor. Henüz karar verilmiş değil” AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, en düşük emekli aylığına ilişkin “Üzerinde çalışılıyor. Çalışma devam ediyor. Henüz karar verilmiş değil” dedi. AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Merkez Yürütme Kurulu(MYK) toplantısı devam ederken açıklamalarda bulundu. Bu dönemin çok ciddiyetle değerlendirilmesi gerektiğini, hem bölge için hem de ülke açısından Avrupa demokrasilerinin geleceği açısından son derece önemli bir konu olduğuna dikkat çekti. Çelik, bugün Kadın Kolları Başkanlığı tarafından bir sunum gerçekleştirileceğini, yine Türkiye Büyük Millet Meclisi çalışmalarıyla birlikte MYK’ın sona ereceğini belirtti. Seller yangınlar vesilesiyle zarar gören vatandaşlara geçmiş olsun dileklerini ifade ederek hayatını kaybeden vatandaşlara Allah’tan rahmet diledi. Türkiye’nin gündeminde milli takım olduğunu ifade eden Çelik, “Milli takımımızdaki bütün tırnak içinde ‘Bizim çocukları’ en güçlü şekilde tebrik ediyoruz. Burada büyük bir mücadele ortaya koydular ve geleceğe dönük olarak da umutlarımızı kabarttılar. Tabii Melih Demiral kardeşimize verilen ceza asla kabul edilemez bir ceza. Bu ceza UEFA disiplin kurulu tarafından açıklanmadan önce bu cezanın belli mahfillerde yayınlanması bunun üzerinde bir siyasi görgü olduğunu net bir biçimde gösterdi. Bir de tabii ırkçılık vesaire gibi konulardan veremiyoruz cezayı işte genel davranış aykırılıktan dolayı. Ama asıl burada son söz söylenmesi gereken Avrupalı siyasetçilerdir. Bunlar böyle bir Demiral’ın gol sevincini bu şekilde hedef alırken ama bakıyoruz PKK’nın sembollerine karşı sessiz kalıyorlar. Avrupa’da Kur’an-ı Kerim yakılmasını fikir özgür çerçevesinde değerlendiriyorlar ya da sessiz kalıyorlar. Ama bir futbolcumuzun gol sevinci karşısında asla kabul edilemeyecek ifadeleri kullanıyorlar. Dolayısıyla bu tip durumlarda söylediğimiz şudur. Aşırı sağcılık ya da ırkçılık arayan Avrupa’daki sonuçlarına baksın. Kendi toplumundaki bir takım gelişmelere baksın ve ortaya koydukları çifte standartlara baksınlar” diye konuştu. Cumhurbaşkanı Recep Erdoğan’ın Şanghay İşbirliği Örgütü’nün 24. Devlet Başkanları Zirvesine katılımı son derece önemli olduğunu söyleyen Çelik, “Türkiye dünyanın her platformunda olmaya devam ediyor. Sürdürülebilir barış ve kalkınma arayışında çok taraflı diyaloğun güçlendirilmesi bu tema çerçevesinde Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu kural temelli uluslararası sistemin sütunlarının sarsılmakta olduğu ifadesi aslında uluslararası sistemin temel problemini gösteriyor. Burada mesajlar ve arkasından Cumhurbaşkanımızın yetmiş beşinci yılı vesilesiyle NATO toplantısına katılacak olması Türkiye’nin dünyadaki bütün siyasi platformları kapsadığını göstermektedir” ifadelerini kullandı. Çelik, birinci meselenin Gazze’de gelişen olay olduğunu söyledi. Bir tıp örgütünün Filistin’de hayatını kaybeden ve yaralıların sayısının açıkladığını söyleyen Çelik, “Bu facianın ve kayıpların zannedilenin çok ötesinde olduğu bir kere daha ifade edildi. Burada herkesin şunu bilmesi gerekir. Biz barışın önündeki yegane unsur Netanyahu hükümetidir. Ayrıca dünyanın her tarafındaki Yahudilerin bilmesi gereken şey de şu. İsrail’in güvenliğini tehlikeye atan Netanyahu hükümetinin eylemleridir. Dolayısıyla özellikle Batı toplumlarının gerçekten barış isteği istemediklerinin ölçüsü aşırılıkçı ve hükümetine baskı yapıp yapmadıklarından geçmektedir. Netanyahu barbarlığına net bir şekilde tavır alınmadığı müddetçe kimsenin barıştan bahsetmesinin bir sahiciliği yoktur” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Türkiye ile Suriye’nin normalleşmesiyle ilgili sözlerini hatırlatan Çelik, “13 yıldan beri süren bir tablo var orada. Bu tablo çerçevesinde bu normalleşme konusu bütün dünyada da gündem oldu. Burada baştan beri sürdürdüğümüz tutkumuzu sürdürüyoruz. Biz Suriye’nin toprak bütünlüğünden yanayız. Suriye halkının iradesinden yanayız. Herhangi bir şekilde Suriye’nin toprak bütünlüğüne ve milli bütünlüğüne, milli birliğine karşı bir tutum içerisinde olmasını hoş görmeyiz. O sebeple de Cenevre sürecini ve Astana sürecini birbirine alternatif görenlere karşı biz Cenevre sürecini ve Astana sürecini birbirinin tamamlayıcısı olarak gördük ve o şekilde değerlendirdik. Böylece rejimle muhalefetin aynı zeminde buluşmasını sağladık. Bu çerçevede oradaki varlığımız Suriye’nin toprak bütün karşı değildir. Orada bir teröristten kurdurulma çabalarına karşıdır. İşte bazı müttefiklerimizin desteğiyle bir teröristten kurma planlarını görünce bunlar çeşitli harekatlarımızla darmadağın edilmiştir. Böylece hem Türkiye’nin milli güvenliğine terk etme bertaraf edilmiştir. Hem de Suriye toprak bütünlüğünü ve milli birliğinin korunması konusunda irademiz ortaya koyulmuştur. Biz bize güvenen Bizimle hareket eden hiç kimsenin mağdur olmasına hiçbir şekilde müsaade etmeyiz” şeklinde konuştu. Kayseri’de meydana gelen olaylar ve Suriye’nin kuzeyinde meydana gelen olaylar hakkında konuşan Çelik, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “ Bir takım provokatörlerin iş başında olduğunu göstermektedir. Bu normalleşme söylemine karşı bir takım siyasi sabotajlar söz konusu olmuştur. Gerek kamu güvenliği açısından gerekse Suriye’de yürüttüğümüz faaliyetler açısından bunlara gereken cevap verilmiştir. Özellikle şanlı bayrağımıza dönük saygısızlık yapanların hepsinin özür dilemesi, Milli İstihbarat Teşkilatımızın güçlü çalışmasıyla Silahlı Kuvvetlerimizin güçlü çalışmasıyla sağlanmıştır. “ İç siyasetteki erken seçim tartışmalarına değinen Çelik, “Bizim açımızdan 14- 28 Mayıs seçimleri ve 31 Mart seçimleri geçtikten sonra seçim dönemi kapanmıştır. Önümüzde 4 yıllık bir genel seçime dönük dönem 5 yıllık da yerel seçime dönük bir dönem vardır. Biz bu tartışmaları yakinen takip ediyoruz. Bunlar muhalefet partilerinin bunu getirme gündemleri aslında kendi partileri ya da kendi aralarındaki iç mücadeleyi yönetmeye dönük olarak gündeme gelmektedir. Kendi bünyelerindeki iç mücadeleyi erken seçim tartışmalarıyla yönetmek ya da örtbas etmek istemektedirler. Bu bir erken seçim tartışmalarının hiçbir şekilde muhatabı değiliz milli irade kararını vermiştir. Önümüzdeki dönemi milletimize hizmet etme konusunda en iyi şekilde değerlendireceğiz. Özellikle de etrafımızda yeni gelişmeler olurken dünyada yeni meydan okumaları ortaya çıkarken tartışmaları son derece gerekli gördüğümüzü milli iradenin kararı çerçevesinde önümüze baktığımızı ve toplumumuzun her kesiminin planını buna göre yapması gerektiğini bir kere daha ifade ediyoruz” açıklamalarında bulundu Emekli maaşına zam En düşük emekli aylığına ilişkin gelen soruya cevap veren Çelik, “Üzerinde çalışılıyor. Çalışma devam ediyor. Henüz karar verilmiş değil. Şu zamana yetişir mi diye bir değerlendirme yapmamız söz konusu değil. OVP’nin korunması esas olmak üzere toplumumuzun her kesiminin yanında olmaya devam edeceğiz” cevabını verdi. Çelik, başı boş sokak köpekleri hakkında ise son noktayı koymak üzere olduklarını bu hafta meclise yetiştirmeye çalışacaklarını söyledi. Suriye Cumhurbaşkanı Beşşar Esad’ın Türkiye’ye daveti hakkında gelen soruya Çelik, “Bunun eylem planıyla ilgili çalışmalar devam ediyor arkadaşlar. Henüz bir davet gerçekleşmedi. Dolayısıyla herhangi bir tarih de şu anda söz konusu değil. Davetin gerçekleşmesi zamanı ve nerede olacağı, bu çalışılan eylem planı çerçevesinde tabii ki muhataplarımızla da mutabakata varılarak söz konusu olacaktır. Şu anda bir davet henüz gerçekleşmemişti. Dolayısıyla yer ve zaman konusunda da herhangi bir netlik yoktur” dedi.
Bolu İki şehir arasında "Bolu Dağı" tartışması: "Olur mu öyle şey?" Düzce Belediye Başkanı Faruk Özlü’nün "Düzce Dağı" çıkışına Bolulular tepki gösterdi. Vatandaşlar, Düzce’nin Bolu’dan ayrılmış bir il olduğunu belirterek, Bolu Dağı’nın Bolu’ya ait olduğunu ifade etti. Düzce Belediye Başkanı Faruk Özlü, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda "Bolu Dağı" isminin coğrafi olarak yanlış olduğunu belirterek, dağın isminin "Düzce Dağı" olması gerektiğini söyledi. Başkan Özlü, dağın coğrafi olarak Düzce tarafında kaldığını vurguladı. İki şehir arasında yaşanan dağ tartışmasında Bolulu vatandaşlar, Düzce Belediye Başkanı Özlü’ye tepki gösterdi. Başkan Özlü’nün açıklamalarını eleştiren Sami Kutlu, "Öyle söylenir mi? Önce Düzce’deki meselelerini halletsin. Düzce’de bir sürü mesele var. Kendi adını değiştirsin" dedi. "Eskiden Düzce Bolu’nundu" Düzce’nin eskiden Bolu’nun ilçesi olduğunu belirten Ayhan Serçe, "Şimdiye kadar neredelerdi? Eskiden Düzce Bolu’nundu. Şimdi nerden çıkmış böyle bir şey? Yıllardır Bolu Dağı olarak geçiyor. Düzceliler bunu sahipleniyor mu yani? Böyle bir saçmalık olmaz" diye konuştu. "Bolu Dağı, Bolu’nundur" Bolu Dağı’na sahip çıkılması gerektiğini belirten Yaşar Kocaay, "Bolu da onun olsun ya, Bolu’yu da verelim. Ne olacak yani? Bence doğru değil. Bolu Dağı, Bolu’nundur. Sahip çıkmalıyız" şeklinde konuştu. "Olur mu öyle şey?" Özlü’nün açıklamalarına tepki gösteren bir vatandaş ise, "Yok öyle dava. Bolu Dağı onlara verilecekse demek ki Bolu’da hiç milletvekili yok. Olur mu öyle şey? Herkesin sınırı belli. Düzce, Bolu’nun kazasıydı" ifadelerini kullandı.
Çorum Çorum Belediyesi ihtiyaç sahiplerini unutmadı Çorum Belediyesi Halk Et Kombinası’nda Kurban Bayramı’nda kesimi yapılan kurbanlıkların deri ve sakatatlarından elde edilen gelirler ihtiyaç sahiplerine yardım olarak ulaştırıldı. Deri ve sakatatların satışından elde edilen gelirle ihtiyaç sahiplerine kıyma dağıtımı yapıldı. "Kurbanlarımız Çorumlu kardeşlerimize" sloganıyla başlatılan kurban bağışı kampanyasında Çorum Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü’ne bağışlanan kurbanlıklar ihtiyaç sahiplerine ulaştırıldı. Ayrıca bağışı alınan kurban derileri ve kellelerinin yanısıra Halk Et Kombinası’nda kesimi yapılan kurbanlıkların sahiplerine hijyen kurallarına uymaması ve iş akışını bozması sebebiyle teslim edilemeyen "tırnak, bağırsak, işkembe ve dalakları" ekonomik olarak değerlendirip, elde edilen geliri yine ihtiyaç sahibi aileler için taze ete dönüştürülerek dağıtımı yapıldı. Çorum Belediyesi olarak bağışlanan kurbanlıkları Belediye Halk Et Kombinası’nda kesip Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü aracılığıyla şehirdeki ihtiyaç sahiplerine taze et olarak ulaştırdıklarını kaydeden Belediye Başkan Yardımcısı Lemzi Çöplü, bayramdan sonra da ihtiyaç sahiplerini unutmadıklarını söyledi. Başkan Yardımcısı Çöplü, “İş akışımız gereği burada kesim yaptığımız hayvanlardan çıkan tırnak, bağırsak, işkembe ve dalakları sahiplerine teslim edememiştik. Ancak yine onlar adına bu kısımları ekonomik olarak değerlendirerek ihtiyaç sahiplerine ulaştırdık. Deri ve kelle ile birlikte sakatatların satışından elde ettiğimiz gelirlerle kıyma olarak hazırladığımız yardım paketlerini 300’den fazla aileye ulaştırdık” dedi.