GÜNDEM - 12 Ağustos 2024 Pazartesi 13:31

Şimşek: “Olimpik sporcularımızı suçlamak doğru değil”

A
A
A
Şimşek: “Olimpik sporcularımızı suçlamak doğru değil”

Yapay Zeka Fikir Akademisi (YAFA) Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Şimşek, Paris 2024 Olimpiyat Oyunları’nı 3 gümüş, 5 bronz madalyayla tamamlayan milli sporculara yapılan eleştirilerin haksızlık olarak nitelendirdi. Özcan Şimşek, “Altın madalya olmasa da 18 farklı branşta olimpiyatlara katılmış olmamız ve genç sporcularımızın aldığı güzel dereceler göz ardı edilmemeli.” dedi.


Türkiye’nin 18 spor dalında 102 sporcu ile yer aldığı Paris 2024 Olimpiyat Oyunları sona erdi.


Milli sporcular 3’ü gümüş, 5’i bronz olmak üzere 8 madalya kazandı. Türkiye, 1984 Los Angeles Olimpiyatlarından sonra ilk defa bir yaz olimpiyatlarını altın madalya kazanamadan tamamladı.


Yapay Zeka Fikir Akademisi (YAFA) Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Şimşek, Paris 2024 Olimpiyat Oyunları’nda milli sporcuların performansını değerlendirdi.


Olimpiyatları 3 gümüş, 5 bronz madalyayla tamamlayan milli sporculara haksız eleştiriler yapıldığını vurgulayan Özcan Şimşek, “Altın madalya kazanamasak da 18 farklı branşta olimpiyatlara katılmış olmamız ve genç sporcularımızın aldığı güzel dereceler göz ardı edilmemeli.” dedi.


Özcan Şimşek, söyle konuştu: “Olimpiyatlar dünyadaki en iyi sporcuların yarıştığı en büyük organizasyon. Altın madalya kazanılamasa da Paris 2024 Olimpiyat Oyunları Türkiye açısından ilklere sahne oldu. Paris 2024 Kadın Boks ve Kadın Güreş Milli takımlarımızın en fazla sporcu ile katıldığı olimpiyat olarak tarihe geçti. Atıcılık’ta Olimpiyat Oyunlarına katıldığımız 1968 tarihinden bu yana ilk defa 7 sporcu ile yarıştık. Judo’da olimpiyat tarihimizde ilk defa 8 sporcu ile katıldık. Artistik Cimnastik Erkek Milli Takımımız, tarihimizde bir ilki başararak takım olarak Olimpiyat kotası almayı başardı. Eskrim’de Enver Yıldırım, erkekler kılıç disiplininde kota alarak katılan ilk sporcumuz oldu. Nisanur Erbil, Olimpiyat tarihimizde kılıç disiplininde ülkemizi temsil eden ilk kadın sporcumuz. Kürek’te Elis Özbay Dünya Olimpiyat Kota Yarışları’nda elde ettiği sıralama ile kadınlar tek çifte sınıfında Paris 2024 Olimpiyat Oyunları için kota kazandı ve ülkemizi Olimpiyat Oyunları’nda temsil eden ilk kadın kürek sporcusu oldu.”



Şimşek: “Olimpik sporcularımızı suçlamak doğru değil”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Vali Karakaya, Ahlat’ta elma bahçesini gezdi Bitlis Valisi Ahmet Karakaya, Ahlat ilçesindeki hibe destekle kurulan elma bahçesini gezerek çiftçilerle sohbet etti. Doğu Anadolu Projesi (DAP) ve Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı (DAKA) tarafından yüzde 50 hibe desteğiyle kurulan elma bahçesini ziyaret eden Vali Karakaya, bahçe sahibi Sunullah Yıldırım’dan hasat hakkında bilgi aldı. İlçenin Saka köyünde 30 dönüm alanda kurulu ve 3 bin 750 adet elma ağacından oluşan bahçeyi gezen Vali Karakaya elma toplayarak çiftçilere hayırlı ve bereketli kazançlar diledi. Burada gazetecilere açıklamalarda bulunan Vali Karakaya, “Elmacılıkla ilgili çok ciddi adımlar atılmış. Bunu görmekten büyük bir memnuniyet duyduk. Yöremizin iklimine, toprağına uygun ürünlerin daha verimli bir şekilde üretilmesi için çabalarımız devam edecek. Çünkü bir ülkeyi güçlü kılan üretimidir. Üretim ne kadar fazla ise orada bereket olur. Mal ve ürünler ucuzlar. Ama üretmezseniz başkalarının eline bakarsınız. Tarım ve gıda konuları stratejik bir alan. Ne kadar çok üretip pazarlayabilirseniz o kadar hem girdi sağlanır hem de insanımızın refah seviyesi adına bu faaliyetlerin artarak devam etmesi adına çaba sarf edeceğiz. Çiftçilerimize hayırlı ve bereketli olsun” dedi. Bir süre gezi ve incelemelerine devam eden Vali Karakaya, ilçeden ayrıldı. Vali Karakaya’ya ziyaretinde Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkan Vekili Ramazan Ergezen, Ahlat İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Ömer Kartaler, Bitlis İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Adem Aydoğdu, Bitlis Tarım ve Orman Müdürü Ramazan Çolak, Ahlat Ziraat Odası Başkanı Necat Demirden, Ahlat İlçe Tarım ve Orman Müdürü Nihat Keskin ve bazı kurum amirleri eşlik etti.
Ankara Sağlık Bakanı Memişoğlu: "Hekimliğin bu empati duygusu, özverisi, hastayla iletişim ilişkisini bozarsak hepimiz kaybederiz" Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, "Eğer hekimliğin empati duygusu, özverisi, hastayla iletişim ilişkisini bozarsak hepimiz kaybederiz. O nedenle bu tarafına da iyi bakmamız gerekir" dedi. Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, Ankara’da bir otelde Özel Hastaneler Platformu Derneğince düzenlenen 12. Sağlık Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, Türkiye’de doktor sayısı ile nüfus artarken ve sağlık hizmetinin sağlık turizmiyle gelişirken bu anlamda özel sektörün büyümemesini iddia etmenin yanlış olduğunu ve adil şekilde büyümesi gerektiğini ifade etti. Üniversitelerin sağlığın geleceğini yönettiğini aktaran Memişoğlu, yükseköğretim kurumlarının sağlıkla ilgili gelecek insan kaynağının kalitesini ve kişiliğini oluşturduğunu ve bu kurumların iyi olmadığı takdirde 10 sene sonra insan kalitesinin yetersizliğinden bahsedilebileceğini kaydetti. Hekimliğin etik değerlerini, adanmışlıklarını ve hedeflerini kaybedilmemesi gerektiği bir meslek grubu olduğunu söyleyen Memişoğlu, "Eğer hekimliğin bu empati duygusu, özverisi, hastayla iletişim ilişkisini bozarsak hepimiz kaybederiz. O nedenle bu tarafına da iyi bakmamız gerekir" diye konuştu. "Büyük hastanelerimizde teknoloji üsleri de yapacağız" Memişoğlu, Türkiye’deki muayene artış oranını yüzde 81 olduğunu, bu artış oranının hekimin sistemden, kamu hastanelerinden, özel hastanelerden ve üniversitelerden çıkmaya başladığını gösterdiğini kaydederek, "Ama hekimlik zorla iş yaptırılacak bir insan gücü değil. Hekim biraz değerli olduğunu hissetmek istiyor, ona zorla hiçbir şey yaptırtamazsınız. Zor yönetilen hekim, analitik düşünür hemen boşluğu bulur. Onun için hekim severek, isteyerek hedefli çalışan adamdır. Onun için ona hedef koyacağız. Hedef şu, üreteceksin, elde edeceksin. Ben bunu sağlatmaya çalışacağım" dedi. Türkiye’nin estetikte, saç ekiminde ve botoksta yani sağlığın "görsel tarafını" yönettiğini aktaran Memişoğlu, "Ama sağlıklı tarafın sağlığını da yönetmemiz gerekiyor. Buna da özel sektör olarak bakmamız ve bakanlık olarak buranın önünü açmamız gerekiyor. Sağlıklı kalana da sağlıklı kalmak isteyene de bir hizmet sunmamız gerekiyor, bir alan açmamız gerekiyor. Bunu yapmıyoruz" ifadelerini kullandı. Memişoğlu, Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı’nı (TÜSEB) bilim üreten, üretmek isteyen üreticinin veya bilim insanına yatırım yapmak isteyen büyük fonların ekosistemini oluşturacak bir yapıya dönüştüreceklerini söyleyerek, "TÜSEB’in biliyorsunuz aynı zamanda şirketi de var kendisinin altında. O şirketle de gerektiği zaman bu yapıları kendi finansmanıyla yapabileceğini öngörüyoruz ve burayı esasında bakanlığımızın bilim ve üretim mutfağı olarak görüyoruz. Burada öncelikli olarak ne üreteceğiz, hangi klinik çalışmalar yapacağız, hangi bilimi üretmek için ön plana çıkaracağız, burada oluşturacağız" şeklinde konuştu. "Elimizde olan işlenmemiş petrol diye düşündüğümüz sağlık verilerimizin bilimsel işleyişini TÜSEB’teki AI enstitüsüne yapacağız ve oradaki petrolü işler hale getirip, rafine edip dünya bilimine sunacağız" diyen Memişoğlu, şunları kaydetti: "Böylece Türkiye’nin esasında yazılım anlamında da bilişim anlamında da o verileri kullanıp, onları sağlık hizmetlerine, tedaviye ve yeni bir şey söylemeye kullanır hale getireceğiz. Büyük hastanelerimizde teknoloji üsleri de yapacağız. Böylece teknoloji, bilim insanı, hasta aynı yerde, buna özel finansmanın da olduğu alanlarla yeni şeyler söyleyeceğiz."