GENEL - 08 Kasım 2018 Perşembe 12:38

Atatürk Üniversitesi, Yaratılış Kongresine ev sahipliği yapıyor

A
A
A
Atatürk Üniversitesi, Yaratılış Kongresine ev sahipliği yapıyor

Atatürk Üniversitesi ile Doğu Anadolu Projesi (DAP) Kalkınma İdaresi Başkanlığı tarafından ortaklaşa olarak düzenlenen “2.

Atatürk Üniversitesi ile Doğu Anadolu Projesi (DAP) Kalkınma İdaresi Başkanlığı tarafından ortaklaşa olarak düzenlenen “2. Uluslararası Bilimler Işığında Yaratılış Kongresi”nin açılışı, Nenehatun Kültür Merkezinde gerçekleşti. Açılışa, yurt içinden ve yurt dışından çok sayıda bilim insanı katıldı.


Kongrenin açılışını yapmak üzere kürsüye çıkan Atatürk Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Kongre Başkanı Prof. Dr. Nihat Yatkın, 2017 yılında Harran Üniversitesinde birincisi düzenlenen Uluslararası Bilimler Işığında Yaratılış Kongresi’nin ikincisine, 8-9 Kasım 2018 tarihlerinde Atatürk Üniversitesinin ev sahipliği yapacağını belirtti.


“Evrim Görüşünün İdeolojik Düşüncelere Alet Edilmesinin Önüne Geçilmesine Dair Önemli Adımlar Atılacak”


Yaklaşık iki yüz yıldır pozitivist felsefeye dayalı ateizmin ilmî kılıf içerisinde ders kitaplarında, belgesellerde, filmlerde hatta çizgi filmlerde dahi bilimsel bilgi gibi takdimi, toplum fertlerinin ekseriyetini ailesine, milletine, dinine ve vatanına yabancılaştırdığını aktaran Yatkın, “Bu türden yanlışları düzeltmek ve bilimlerin gerçek verilerini gündeme getirip değerlendirmek için düzenlenen Uluslararası Bilimler Işığında Yaratılış Kongreleri vesilesiyle “evrim” ve “yaratılış” konuları kendi ilmi platformlarında değerlendirilerek evrim görüşünün ideolojik düşüncelere alet edilmesinin önüne geçilmesine dair önemli adımlar atılacaktır” dedi.


Bu kongrelerin, insan ve kâinatın mahiyetini ve yaratılışını daha iyi anlamada bilim camiasının düşünce ufkuna katkı sağlayacağı, araştırmalarında onlara yeni bir şevk ve heyecan vereceğini ümit ettiğini ifade eden Prof. Dr. Yatkın bu vesileyle, kongrenin düzenlenmesinden tebliğlerin hazırlanmasına kadar emeği geçen herkese teşekkür ediyor, kongre sonuçlarının bilim dünyasına önemli katkılar yapacağına gönülden inanıyor, saygılar sunuyorum” sözleriyle konuşmasını tamamladı.


“İslâm Dini, İlme Ve İlim Adamına Büyük Önem Veriyor”


Kongreye davetli konuşmacı olarak katılan Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzah Tarhan, böyle bir kongrenin kültürel ve tarihi açıdan kadim bir değer taşıyan Erzurum’da ve 61 yıllık köklü geçmişiyle Atatürk Üniversitesinde gerçekleştiriliyor olmasının oldukça anlamlı olduğunu aktardı. İki gün boyunca sürecek olan kongrenin verimli geçeceğine yürekten inandığını belirten Tarhan: “İslâm dini bilimle çatışmaz. “Din ayrı bilim ayrıdır” düşüncesi pozitivist felsefenin ürünüdür. Başka bir ifade ile bilimin ayrı, dinin ayrı hakikatleri olamaz. Bilimle din, akılla vahiy arasındaki kavgada İslâm medeniyetinin yeri yoktur. Çünkü bilimlerin konusu Allah’ın Kudret sıfatının eseri olan kâinat kitabıdır. Kur’an ise, Allah’ın Kelam sıfatının eseridir. Kur’an kâinat kitabının bir nevi tefsiridir. Çok sayıda ayet ve hadisin, İslâm dininin ilme ve ilim adamına büyük önem verdiğini açıkça göstermektedir” şeklinde konuştu.


8-9 Kasım tarihleri arasında gerçekleşecek kongrede; Kur’an ışığında yaratılış gerçeğinin değerlendirilmesi, evrimci görüşlerin sorgulanması, yaratılışın gaye ve hikmetleri, yaratıcıyı tanıma ve anlama, ders kitaplarının müfredatının yaratılış gerçeği açısından değerlendirilmesi ve medya ile belgesellerde yaratılış gerçeğine bakış gibi konular ele alınacak.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Babasını dövmek için boks öğrendi Sultanbeyli’de yaşayan eski boksör ve ayakkabı tamircisi İsmail Özkan, küçük ayakkabı atölyesinde ayakkabı tamirciliği mesleğini yaşatmaya çalışıyor. Atölyenin duvarlarını boks eldivenleri, madalyalar ve gazete kupürleri süslüyor. Bir zamanlar “örnek boksör” olarak gazetelere haber olan Özkan, küçükken babasının kendisini dövmesine sinirlenerek boksa nasıl başladığını anlattı. Sultanbeyli’de yaşayan eski boksör İsmail Özkan, küçük ayakkabı atölyesinde ayakkabı tamirciliği mesleğini yaşatmaya çalışıyor. Atölyenin duvarlarını boks eldivenleri, madalyalar ve gazete kupürleri ile süsleyen Özkan, küçükken babasının kendisini dövmesine sinirlenerek boksa başladı. "Öyle sinirleniyordum ki, kendi kendime bu boksu öğreneceğim, babamı döveceğim diyordum. Ama baba dövülür mü? Ben de boksa başladım.” diyen Özkan, dikkat çeken hayat hikayesini anlattı. “Ayakkabı tamirciliği bitti” Ayakkabı tamirciliğindeki sorunlara değinen İsmail Özkan, “Ayakkabı tamirciliği azaldı, bitti. Önceden 4-5 kişi bile küçük bir atölyede full-time çalışırken, şu an tamamen bitti. Şimdi ayakkabıları kimse tamir ettirmiyor, atıyor kenara yeni ayakkabı istiyor. Böyle sıkıntılar var.” ifadelerini kullandı. Ayakkabıların uzun ömürlü olması için yapılması gerekenleri de anlatan Özkan, şunları kaydetti: "Ben kendim ayakkabı yapıyorum. Hakiki deri fabrikadan tuzlanarak çıkıyor. Tuzlanmış deri ile ayakkabı imalatını yapıyoruz, üstüne rötuş boyası atıyoruz. Bunu alan kişi bir gün sonra yağmur veya su temas etmeden lostrada güzel bir boya attırması lazım. Ondan sonra bu ayakkabı tuzu atmaz, rahat bir şekilde giyilebilir. Boyamazsan bu ayakkabı beyazlar.” “Babam beni çok döverdi, boksör olup onu döveceğim diyordum” Gençliğinde uzun zaman boksla uğraştığını kaydeden İsmail Özkan, "Babam küçük yaşta beni çok dövüyordu. Öyle sinirleniyordum ki, kendi kendime ‘bu boksu öğreneceğim, babamı döveceğim’ diyordum. Ama baba dövülür mü? Ben de boksa başladım. Babam da o aralar hasta oldu. Maçlara çıkıyordum. Maçı kazandığımda tribünlere bakıyordum, ’babam keşke yanımda olsaydı da maçlarımı seyretseydi’ diyordum. Arkadaşlarımın babaları gelirdi, omuzlarına alıp gezdirirlerdi. Benim babam yoktu. Bunun duygusallığını hala yaşıyorum.” ifadelerini kullandı. Özkan, “Babam beyin kanaması geçirmişti, hasta olduğu için müsabakalara gelemiyordu. Ben kendi maçlarımı izletmeye çalışıyordum, izleyemiyordu, akli dengesi gitmişti. Babama maçlara gideceğim dediğimde ’oğlum dikkat et kendine’ derdi.” şeklinde konuştu.
Van Müdür Yeşilova’dan okul ziyaretleri Van’ın İpekyolu İlçe Milli Eğitim Müdürü Harun Yeşilova, Etüt Van Projesi kapsamında okul ziyaretlerini sürdürüyor. Van Valiliği himayelerinde ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün koordinasyonunda yürütülen Etüt Van Projesi aralıksız devam ediyor. Eğitimin kalitesini artırmak ve öğrencilerin akademik başarılarını desteklemek amacıyla yürütülen projeyi yerinde incelemek isteyen İpekyolu İlçe Milli Eğitim Müdürü Harun Yeşilova, okul ziyaretlerini sürdürüyor. İlk olarak Birol Emil İlkokulunu ziyaret eden Yeşilova, Etüt Van Projesi kapsamında yürütülen destekleme ve yetiştirme kurslarını inceledi. Öğrencilerin eğitimdeki gelişimlerini gözlemleyen Yeşilova, öğretmenlerle bir araya gelerek onların görüşlerini aldı. Proje kapsamında yürütülen çalışmalara dair bilgi paylaşan Yeşilova, öğrencilerin projeye olan ilgisini ve öğretmenlerin özverisini takdir etti. Daha sonra İpekyolu, Dumlupınar ve Yunus Emre ortaokullarını ziyaret eden Yeşilova, Etüt Van çalışmalarının gidişatını inceledi. Son olarak Şehit İbrahim Karaoğlan Anadolu Lisesine geçen Müdür Yeşilova, öğrencilerle bir araya geldi. Eğitim sürecine dair gözlemlerini paylaşarak öğretmenlerin katkılarına dikkat çeken Yeşilova, öğrencilerin akademik başarılarını artırmalarına yardımcı olacak bu tür projelerin geleceğe yönelik çok önemli bir yatırım olduğunu ifade etti. Ziyaret ettiği okullarda öğretmenler ve öğrencilerle yaptığı görüşmelerde, Etüt Van Projesi’nin başarısının arkasındaki en büyük faktörün öğretmenlerin özverisi olduğunu vurgulayan Yeşilova, “Van’da eğitimi daha da ileriye taşıyabilmek için birlikte çalışıyoruz. Öğretmenlerimizin katkıları, öğrencilerimizin gayretleri ve Valiliğimizin desteğiyle çok daha büyük başarılara imza atacağımıza inanıyoruz” dedi.
İstanbul Bağcılar’da kentsel dönüşüm kapsamında yıkılan Ece Sitesi’nin temeli atıldı Bağcılar’da kentsel dönüşüm kapsamında yıkılan 35 yıllık geçmişe sahip Ece Sitesi’nin temeli, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un canlı bağlantısıyla atıldı. Temel atmanın ardından başlayacak dönüşümle birlikte ilçeye 365’i konut, 30’u işyeri olmak üzere toplam 395 bağımsız birimden oluşan yeni, güvenli yaşam alanı kazandırılmış olacak. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından başlatılan “İstanbul’da Büyük Dönüşüm” kapsamında Bağcılar’da da önemli bir adım atıldı. Yenimahalle’de bulunan 35 yıllık geçmişe sahip Ece Sitesi’nin temel atma töreni gerçekleştirildi. Programa; İstanbul Vali Yardımcısı Fahrettin Göncü, Bağcılar Kaymakamı Abdullah Uçgun, Bağcılar Belediye Başkanı Abdullah Özdemir, Marmara Kentsel Dönüşüm Genel Müdürü Sezai Köse, TOKİ Başkan Yardımcısı Ömer Caniklioğlu katıldı. “Bağcılar’ımıza hayırlı olsun” Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un canlı yayın bağlantısıyla temel atma töreni başladı. Temel atma töreninde konuşan Başkan Özdemir, "Yenimahalle’mizde 11 dönümlük alan içerisinde daha önceden Ece Sitemiz ve ilaveten 30 ayrı bin bulunmaktaydı. Toplamda 326 riskli konutun bulunduğu bölgede İnşallah yeni yapı yapıldıktan sonra vatandaşlarımıza 395 bağımsız bölümü teslim edeceğiz. Özellikle Bağcılar halkımız ve burada bulunan komşularımız adına başta ‘Kentsel dönüşüm bir beka meselesi’ diyen Cumhurbaşkanımıza, Bağcılar’ımızın birçok bölgesinde bakanlığımızla gerçekleştirdiğimiz kentsel dönüşüme katkılarından ötürü şahsınıza, buradaki ve birçok kentsel dönüşüm çalışmalarımıza büyük emeği geçen Kentsel Dönüşüm Başkanlığı’mıza ve yapım noktasında emeği geçen TOKİ’mize şükranlarımızı sunuyoruz. Bağcılar halkımız adına bir kez daha teşekkürlerimizi iletiyoruz sayın bakanım” dedi. Kurum’un “Yapacağınız konutlar Bağcılar’ımıza, İstanbul’umuza hayırlı olsun” dedikten sonra Bağcılar’daki protokolün hep birlikte butona basmasıyla sitenin ilk harcı atıldı. 395 bağımsız birimli yaşam alanı oluşturuldu Yenimahalle’de bulunan Ece Sitesi’nin yıkımı Yenimahalle’deki sitenin ve çevresinin yıkım işlemi 15 Nisan 2024 tarihinde tamamlanmıştı. Büyüklüğü 11 bin 400 metrekareden oluşan Ece Sitesi’nde önceden 37 bina bulunurken dönüşümle birlikte 6 blok inşa edilecek. Yine sitedeki bağımsız birim sayısı 326’dan 395’e çıkacak. 395 bağımsız birimden 365’i konut 30’u ise iş yerinden oluşuyor.
Tunceli Dr. Yüksel Çelik: "Yeni yönetmelikle ilaç yazmada kısıtlama değil akılcı ilaç kullanıma teşvik gelmiştir" Yeni yönetmelikle akılcı ilaç kullanılması için önemli teşviklerin mevcut olduğunu belirten aile hekimi Dr. Sümeyye Yüksel Çelik, "Yeni yönetmelikle ilaç yazmada kısıtlama değil akılcı ilaç kullanıma teşvik gelmiştir" dedi. Tunceli’nin Pertek ilçesine bağlı Pınarlar Köyü’nde aile hekimliği yapan Dr. Sümeyye Yüksel Çelik, Sağlık Bakanlığı tarafından 30 Ekim 2024 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren yeni Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği hakkında açıklamalarda bulundu. Dr. Çelik, “Yeni yönetmelikle birlikte koruyucu ve önleyici sağlık hizmetleri için 5 ana başlıkta tarama ve izlem yapılmasını amaçlamaktadır. Toplumda sık görülen kronik hastalıklardan hipertansiyon, diyabet, kardiyovasküler hastalıkların taraması hedeflenmektedir. Çağımızın önemli halk sağlığı sorunlarından obezitenin izlenmesi de bu başlıklar arasında yer almaktadır. Ayrıca yaşlılarımızın yakın takibi ve sağlık değerlendirmesi de bu başlıklar içerisinde yer alıyor. Yeni yönetmelikle aile hekimleri vatandaşlarımızın koruyucu ve önleyici sağlık hizmeti açısından başvuracaklar ilk merkez olması hedeflenmiş. Bizler de kayıtlı nüfusumuzda her bireyi düzenli takip ve izlemlerle halkın sağlığın korunması için birinci basamakta sağlık hizmeti veriyoruz” şeklinde konuştu. Sağlığın korunması, tedaviye ihtiyaç kalmadan sorunların tespiti ve önlenmesinin toplumun her kesimi için önemli olduğuna vurgu yapan Dr. Çelik, “Yeni yönetmelikle akılcı ilaç kullanılması için önemli teşvikler mevcut. Gereksiz antibiyotik ve ilaç kullanımının küresel bir sağlık sorunu haline geldiğini günümüzde bugünden geleceğin tedavi sorunların çözülmesi hedeflenmiş. Özellikle antibiyotik kullanımı konusunda önlem alınmadığı takdirde antibiyotiklere karşı direnç gelişebilecek ve bu nedenle ilerleyen dönemlerde bazı hastalıklar, direnç geliştiği için antibiyotiklerle tedavi edilemez duruma gelebilecektir. Bizler gelen hastalarımıza hekim önerisi olmadıkça antibiyotik kullanmamaları gerektiği her fırsatta belirtiyoruz. Yeni yönetmelikle ilaç yazmada kısıtlama değil akılcı ilaç kullanıma teşvik gelmiştir. Bizler ihtiyaç duyulan ilaçları uygun tanılara göre gelen hastalarımıza yazmaya devam edeceğiz” diye konuştu. Dr. Çelik, yönetmeliğin amacına ulaşabilmesi için vatandaşların da sağlığına gereken önemi vermesi ve aile sağlığı merkezlerinde düzenli muayene ve tarama yaptırmaları gerektiğini de ifade etti.