EKONOMİ - 16 Nisan 2012 Pazartesi 17:51

SANKO MAKİNA YENİ MST SERİSİ PARİS`TE GÖRÜCÜYE ÇIKIYOR

A
A
A
SANKO MAKİNA YENİ MST SERİSİ PARİS`TE GÖRÜCÜYE ÇIKIYOR

SANKO Holding`in iş makinaları sektöründeki şirketi Sanko Makina tarafından Gaziantep`teki ultra modern fabrikasında üretilen ve çevreci özellikleri ile dikkati çeken yeni MST serisi konsept bekoloderi (kazıcı yükleyici), yarın Paris Intermat Fuarı`nda dünya bekoloder arenasında görücüye çıkacak.
SANKO Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve İş Makinaları Grup Başkanı Sami Konukoğlu, yeni MST bekoloderin sınıfının en iyisi olarak en yüksek performans, en verimli ve en ekonomik bekoloder olduğunu söyledi. "Kazıcı yükleyici uzmanı Sanko, yeni MST serisi makinasını tüm dünyadaki müşterilerin ihtiyaçlarını dikkate alarak özenle geliştirdi" diyen Konukoğlu, yeni konsept makinanın en üst sınıf performans, güvenilirlik, teknoloji ve konfor unsurlarını içerdiğini kaydetti. MST serisi makinaların tasarımında
çalışma verimliliği açısından yüksek enjeksiyon basınçlı, common rail sistemli, elektronik kontrollü Perkins1204 serisi motor kullanıldığını belirten Konukoğlu, şöyle devam etti:
"Emisyon kontrolü için bu motorda NOx salınımını en aza indirgeyen sistem ve dizel partikül filtresi kullanılmıştır. Perkins`in daha önceki jenerasyonlarında kullandığı 1104C ve 1104D serisi motorlarına göre 1204E serisinde net beygir gücü değişmezken tork değeri yüzde 10 değerinde artırılmış, bu sayede performansı artırırken yakıt tüketimini azaltmıştır. Bu modellerdeki en büyük kazanım, bugüne kadar TIER-IV Interim fazındaki motorların yol dışı uygulamalarında kullanılan en iyi emisyon değerlerine
sahip çevre dostu motorlar olmasıdır. MST serisi kazıcı yükleyiciler LRC (Emisyon değeri düşük motor kullanımına izin veren ülkeler) standardı için üretilen model aralıklarında TIER-IIIA ve TIER-II motorlar ile donatılmışlardır. MST5 ve MST55 modelleri LRC standardı için performans ve dayanıklılık açısından en son teknolojinin kullanıldığı makinelardır."
GÜÇ AKTARIMI YENİ SERİ ŞANZIMAN VE AKSLAR
Yürüyen aksamın iyileştirilmesi sonucunda yeni modellerde hem hafriyat, hem de yol sürüşü esnasındaki performansın TRAX adı verilen gelişmiş elektronik kontrol ünitesi ile birleştirilerek artırıldığını vurgulayan Konukoğlu, "Sanko, kazıcı yükleyici yürüyen aksam ürün grubunda lider olan Carraro`dan performans lideri tam otomatik powershift şanzımandan, yakıt tüketimi en ekonomik olan senkronize power shuttle şanzımana kadar geniş bir şanzıman-aks yelpazesi sunar. Pazar güçlü aksları olan farklı şanzıman
opsiyonları talep etmektedir. MST serisi kazıcı yükleyicilerimiz çeşitlilik gösteren bu taleplere geniş ürün yelpazesi ve farklı opsiyon alternatifleriyle karşılık vermektedir. 4 tekerden direksiyonlu makinalar için eşit ölçüdeki 4 adet lastik ve otomatik sınırlı kaydırmalı diferansiyel sistemi çekiş gücünü ve kontrol kabiliyetini artırır. Bu işlev iki tekerden direksiyonlu makinalarda hidrolik diferansiyel kilidi ile sağlanır" dedi.
GÜÇ AKTARIMI-GELİŞTİRİLMİŞ HİDROLİK SİSTEM
Yeni konsept MST serisi bekoloderin önceki modellerle karşılaştırıldığında yeni kontrol sistemlerinin ön plana çıktığını anlatan Konukoğlu, yenilikleri şöyle sıraladı:
"PPC servo kontrollü kazıcı joystikleri standart olarak kullanılmıştır. Buna ek olarak sadelik tercih edildiğinde mekanik beko levyeleri de opsiyon olarak kullanıcıların hizmetine sunulmuştur. MST bekoloderin yükleyici fonksiyonları tek bir levye ile kontrol edilerek, maksimum operator konforu sağlanmıştır. Levyelerin ergonomik yapısı operatörün levyeleri en kolay şekilde kavrayarak kontrol etmesine imkan verir. MST serisi bekoloderler kullanıcılarına en gelişmiş hidrolik sistem alternatiflerini yeni
seri makinalarında tercih etme imkanı vermiştir. Yakıt sarfiyatı çok düşük olan aksiyal pistonlu pompa ve basınçtan bağımsız debi paylaşımlı valflerden oluşan hidrolik sistemlerin yanında en zor çalışma koşullarında yüksek mukavemet gösteren dişli pompa ve açık merkezli valflerden oluşan hidrolik sistemlerde kullanıcıların ihtiyaç duydukları çalışma koşulları için özel olarak geliştirilmiştir. Tüm bu özellikleri ile MST serisi kazıcı yükleyiciler hidrolik sistem için kullanıcılar tarafından aranan tüm
seçenekleri sunar."
OPERATÖR DOSTU ERGONOMİK KABİN
MST serisi kazıcı yükleyici kabinlerinin mükemmel tasarımı ile şimdi hiç olmadığı kadar iyi olduğunu ifade eden Konukoğlu, "Her yönden ideal görüş açısı sağlayan renklendirilmiş camlı kabinler şimdi daha geniş" diye konuştu. Operatörün rahatlığı için gerekli tüm ekipmanları içeren geniş ve ergonomik koltukları sayesinde kabinin son derece rahat olduğunu kaydeden Konukoğlu, kabindeki yenilikleri de şöyle sıraladı:
"Her noktadan havalandırma yapabilen, soğutma ve ısıtma kapasitesi yüksek klima sistemi. Cep telefonu şarjı için elektrik soketi. Depolama bölmeleri ve diğer yararlı aksesuarlar. Birçok ergonomik testin sonucunda, ulaşılan üstün konfor seviyesi sayesinde operatör mümkün olan en iyi koşullarda çalışma imkanına sahiptir. Geniş kabin alanı, operatörün yükleyici ve kazıcı pozisyonları arasında geçişinin daha kolay ve pratik olmasını sağlar. Kabin içi konfor çok ayarlı direksiyon ile daha da artırılabilir.
Gösterge ve kontrol panelleri operatörün görüş alanı içersindedir, bu sayede operatör makinanın çalışma parametrelerini sürekli olarak kolaylıkla kontrol altında tutabilir. Kesiti düşük kabin profilleri ve eğimli motor kaput dizaynı çalışma esnasında mükemmel bir görüş alanı sağlar. Kabinin dışındaki görüş alanı ayarlanabilir çalışma lambaları ile artırılır. Kabine güvenli giriş-çıkışın sağlanması için kabin içerisinde güçlü bir kabin lambası bulunur. Ergonomik olarak yerleştirilmiş fren pedalı, el ve
ayak gazı pedalları ve el freni operatörün kullanımı için en uygun şekilde tasarlanmıştır. Çiftli fren pedalı operatörün hassas fakat güçlü frenleme yapmasını sağlar." .şılık vermektedir. 4 tekerden direksiyonlu makinalar için e
SINIFININ EN İYİ KAZICI VE YÜKLEYİCİSİ
"Yeni seri bekolederlerde yükleyici kısmı, MST5 seri makinelerde kullanılan kinematiği kullanmakta ve paralel kaldırma sistemiyle yeni MST serisi bekoloderi yükleyiciyi sınıfının en üstünde tutmaktadır" diyen Konukoğlu, "Tamamıyla yeniden tasarlanan bekonun artırılmış koparma gücü ile en zorlu işlerin bile üstesinden kolaylıkla gelme ve artırılmış yükleme kabiliyetleri gibi pek çok işlevsel avantajları bulunmaktadır. Kaldırma kapasitesi, koparma gücü ve verimi daha önceki modellerden çok daha fazladır.
Hatta beko tarafındaki hidrolik hortumların dizilişi bile olası aşınma hasarları göz önüne alınarak yeniden düzenlenmiştir. Makinenin her iki tarafında kullanımı kolay çabuk ataşman değiştirme aparatları gibi ekipmanlarla makinanın verimi arttırılmış ve kullanım alanı çeşitlendirilmiştir. Kazıcı yükleyici kullanım amacına göre çok amaçlı yükleyici kovaları, forklift çatalları, tomruk ataşmanları, standart ve ağır hizmet ekskavatör kovaları, hidrolik kırıcı ataşmanları gibi ekipmanlar kullanılarak çok
değişik çözümler sunulur. Yeni dizayn motor kaputu ve motor kompartmanı sayesinde filtre/servis noktalarına daha kolay ulaşılabilir olması MST serisi makinelerin servis ve günlük bakımlarının çok kolay olmasını sağlamıştır. Yeni seri makinalarımız bir beko loaderden beklenen işlerin üstesinden kolaylıkla gelebilecek şekilde tasarlanmış ve uzun süreli arazi testlerine tabi tutularak pazara sunulmadan meziyetlerini ispat etmiştir" diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Ticaret Bakanlığı 2024 yılında sonradan ve ikincil kontrol denetimleri sonucunda 6,8 milyar lira ek tahakkuk ve ceza kararı düzenledi Ticaret Bakanlığı 2024 yılında sonradan ve ikincil kontrol denetimleri sonucunda 6,8 milyar lira ek tahakkuk ve ceza kararının düzenlendiğini açıkladı. Bakanlıktan yapılan açıklamada, "2024 yılında Sonradan Kontrol Denetimleri sonucunda yaklaşık 1,5 milyar TL, İkincil Kontrol Denetimleri neticesinde ise yaklaşık 5,3 milyar TL olmak üzere bir önceki yıla kıyasla yüzde 94 artışla toplam 6,8 milyar TL tutarında Ek Tahakkuk ve Ceza kararı düzenlenerek devletimizin gelir kaybının önüne geçilmiştir" denildi. "Ticaret Bakanlığı tarafından yürütülen geçmişe dönük inceleme ve denetim faaliyetleri kapsamında firmaların önceki işlemlerinin sonradan kontrolü ile eşyanın tesliminden sonra gümrük beyannamelerinin ikincil kontrolü 2024 yılında da hız kesmeden devam etmiştir" ifadelerini yer verilen açıklama şöyle devam etti: "Hem Sonradan Kontrol Denetimine tabi tutulacak firmaların seçiminde hem de İkincil Kontrole tabi tutulacak şüpheli beyannamelerin tespitinde; Bakanlığımız-Ticaret Araştırmaları ve Risk Değerlendirme Genel Müdürlüğü tarafından geliştirilen ileri analitik teknikler kullanılmakta ve bu sayede yüz binlerce firma ve milyonlarca beyanname arasından riskli olanlar ayıklanabilmektedir. Bu kapsamda 2024 yılında toplam 250 firma Bakanlık Müfettişlerince Sonradan Kontrol Denetimine tabi tutulmuş olup söz konusu denetimler sonucunda yaklaşık 1,5 milyar TL tutarında ek tahakkuk ve ceza kararı düzenlenmiştir. Gümrük beyannamelerinin İkincil Kontrolü sonucunda ise 2024 yılında 6 bin 133 firma tarafından tescil edilen 20 bin 378 adet gümrük beyannamesi için yaklaşık 5,3 milyar TL tutarında ek tahakkuk ve ceza kararı tesis edilmiştir. 2025 yılında da söz konusu inceleme ve denetim faaliyetleri kapsamında, usulsüz işlem tesisi ile haksız kazanç sağlayan firmalar tespit edilerek Devletimizin gelir kaybının önüne geçilmeye devam edilecektir."
Ankara Palandöken: “Bağkur’lu, almadığı hizmetin bedelini cezalı ödüyor” Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, sosyal güvenlik prim borcu olan çok sayıda esnaf ve sanatkarın sağlık alanında almadığı muayene ve almadığı ilacın bedelini cezalı ödediğini söyledi. Palandöken, “İki aydan fazla süreyle sigorta prim borcunu geciktiren esnafımız hem hastaneye gidip muayene olamıyor hem de tedavi için gereken ilaçları eczaneden alamıyor. Bu hizmeti sadece esnaf alamamakla kalmıyor bakmakla yükümlü ailesi de aynı şekilde yararlanamıyor. Aynı zamanda ödemeyi yatırmakta zorluk çekip geciktirdiği zaman olmadığı muayenenin ve almadığı ilacın bedelini faiziyle geri ödemek zorunda kalıyor. Cumhurbaşkanımız yapılandırmaya ve sürenin uzatılmasına imkan sağlıyordu fakat yeni yıl itibariyle artık uzatma yapılmıyor. Bizim ricamız bu sürenin 1 yıl daha uzatılması ve önemli bir mesele olan 7 bin 200 prim günü dolduran esnafımızın sağlıktan yararlanmasına imkan sağlanmalı. Esnafımızın ve ailelerinin mağdur olmaması için sağlık hizmetlerinden eksiksiz faydalanmanın önü açılmalı” dedi. “Yapılandırma ile esnafın prim borcunu ödemesi sağlanmalı” Esnaf ve sanatkârların birikmiş prim borcunu ödeyebilmesi için yeni bir yapılandırma talebinde bulunan Palandöken, “Prim borcu olan esnaf ve sanatkarlarımız yeni yıl itibariyle sağlık hizmetlerinden faydalanamıyor. Mevcut ekonomik koşullarda artan maliyetler karşısında ayakta kalmaya çalışan esnafımız sigorta primini geciktirebiliyor. Zaten sigorta primini ödemeyenlerin özel hastaneye gidecek ya da pahalı ilaçları alacak durumu yok. Esnafımızın ve ailesinin mağdur olmaması için sağlık hizmetlerinden kesintisiz faydalanabilmesinin önü açılmalı. Bunun için de yeni bir yapılandırma kanunu çıkarılarak esnafımızın gecikmiş prim borcunu sıfır faizli ya da düşük faizli kredi ile ödeme imkanı verilmeli” şeklinde konuştu.
Rize Fırtına Vadisi’nde 28 yapı sahipleri tarafından yıkıldı Rize’de Fırtına Vadisi’nde izinsiz ve taşkın riski altındaki yapıların yıkımları sahipleri tarafından gerçekleştirilmeye başlandı. Konu ile ilgili açıklama yapan Rize Valisi İhsan Selim Baydaş “O derenin kenarındaki yapı oraya yakışmıyor, biz o yakışmayan yapıları kaldırma niyetindeyiz” dedi. Rize’nin Ardeşen ilçesi ve Çamlıhemşin ilçe sınırları içerisinde yer alan Fırtına Vadisi’nde, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan tescilsiz alanlardaki izinsiz yapılar ile Fırtına Deresi dere yatağında taşkın riski altında bulunan yapılar için kaldırılma kararı verilmişti. Rize Valiliği tarafından 2024 yılı Mayıs ayında başlatılan ve titizlikle yürütülen çalışmalar kapsamında denetimler gerçekleştirilerek risk teşkil eden yapılar hakkında yapı sahipleri uyarıldı. Yapılan uyarı ve tebligatları dikkate alan yapı sahipleri tarafından 28 tanesi yıkılarak kaldırıldı. Kaldırılmayan yapılar için ise son tebligatlar yapılarak sahipleri yeniden uyarıldı. Rize İl Özel İdaresi tarafından, yapılan tüm uyarı ve tebligatlara rağmen kaldırılmayan yapıların yıkımlarına, ilgili kurumlar tarafından ivedilikle başlanacağı duyuruldu. Ayrıca yapışan uyarıda Fırtına Vadisi özelinde başlatılan bu çalışmaların Rize genelindeki tüm vadiler ve turizm merkezlerinde aynı titizlikle sürdürüleceğinin altını çizildi. “Kendileri kaldıranlar var, bizim kaldıracaklarımız var” Rize Valisi İhsan Selim Baydaş, bungalovlar noktasında yıkım sürecini başlattıklarını ifade ederek “Bungalovlar ile ilgili bir yıkım süreci başlattık. Kendileri yıkanlar var, bizim müdahale edecek olduklarımız var. Kendileri kaldıranlar var, bizim kaldıracaklarımız var. Bizden ‘Tamam biz Fırtına vadisinin kenarındayız, kaldırıyoruz ama yan tarafta bir yer kiraladık. Bungalovlarımızı kaldırıp kiraladığımız bu yerlere nakletmek istiyoruz. Burada da ruhsat alacağız’ diye süre isteyenler var. Bu şekilde sessiz ve derinden yürüttüğümüz bir süreç var. Bizim şu konuda karar vermemiz gerekiyor; bungalov veya turizm faaliyeti yapacak olan hemşerilerimiz, ‘Biz bu işi ruhsatlı yapacağız, vergilendirilmiş bir biçimde yapacağız ve turizm işletme belgesi alacağız’ demeleri lazım. Biz turizmden gelir elde eden ve o geliri de her yıl arttıran bir ülkeyiz. Bunu yapabilmemiz için turizm ruhsatı olmayan işletmelerin kapatılması ve bunların müşteri almaması için her türlü tedbiri almamız lazım" diye konuştu. “Turizm işletme belgesi olmayan bizim sistemimiz içerisinde olamayacak” Tüm turizm tesislerinin ruhsatlandırılması gerektiğinin altını çizen Baydaş “Turizm işletme belgesi olmayan, sisteme kayıtlı olmayan hiçbir işletme isterse dünyanın en güzel yeri olsun bizim sistemimiz içerisinde olamayacak. Burada arkadaşlarımıza ‘Kardeşim sen burada bu ruhsatsız işletmeyi yapmakla bu şehrin turizmine ve bu şehrin turizm işletmecilerine zarar veriyorsun’ diye zorlamamız lazım. Gelenlere de ‘Ben gitsem bir işyeri açsam. Desem ki ben burada bir kasap dükkanı açmak istiyorum. Açabilir miyim? Hayır. Belediyeden ruhsat alacağım, kasaplar odasından ruhsat alacağım, mezbahaya akredite olacağım ki ancak o kasap dükkanını açabileyim’ diyerek işletme adına örnek veriyorum. Aynısını turizm tesisleri için de düşünmemiz ve uygulamamız lazım” şeklinde konuştu. "Bu işletmeler ruhsatlı mı, ruhsatsız mı?" Sürekli bungalovların ve ruhsatsız tesislerin gündeme gelmesinden işletmecilerin rahatsız olduğunu, fakat normal zamanda gündeme gelmezse bir heyelan olması durumunda gelebileceğini kaydeden Baydaş “Normal zamanda bu yapılar gündeme gelmezse, Allah korusun bir afet zamanında gelir gündeme. Nasıl ki bir cinayet olduğunda soruyoruz ‘Silah ruhsatlı mı, ruhsatsız mı?’ diye, bir afet meydana gelince de soracağız ‘bu işletmeler ruhsatlı mı, ruhsatsız mı?’ Sonra geri döneceğiz ‘Ruhsatsız müesseslere niye burada izin veriliyor?’ diyeceğiz. Bunların her birini düşünerek adım atıyoruz. Niyetimiz engelleyebildiğimiz kadar ruhsatsızları engellemek. İlk adımımız bunlarla ilgili enerji kesintisi olacak. Ruhsatsız bir müessese elektrik alamayacak, aboneliklerini iptal edeceğiz. Yaklaşık 1 yıldır il özel idaresinden yapı izin vermiyorum. Yeni yapıların yapılmasına izin vermemek için. Ama bu top bir mücadele gerektirebilecek bir mesele. Sabırla gitmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı. “Niyetimiz üzüm yemek, bağcıyı dövmek değil” Fırtına Vadisi üzerinde tespit edilen tüm ruhsatsız ve izinsiz yapılara müdahale edileceğini yineleyen Baydaş, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Fırtına Vadisi üzerinde 174 tane tespitimiz var. Onlarının tamamını bu Mayıs sezonuna kadar bulundukları yerlerden kaldıracağız. Gidelim dozeri kapısına dayayalım, şov yapalım derdinde değiliz. Adama ‘Bak kardeşim senin burada keresten, camın, çerçeven, sacın, saçağın var. Gel kendin bunu kaldır’ diyoruz. Bizden hakikaten samimiyetle süre isteyen arkadaşlar var ve kendileri kaldırıyorlar, kaldıracaklar göreceksiniz. Ama işte dozeri kapısına dayamamız gerekiyorsa onu da yapacağız. Niyetimiz burada üzüm yemek, bağcıyı dövmek değil. O derenin kenarındaki yapı oraya yakışmıyor, biz o yakışmayan yapıları kaldırma niyetindeyiz. Yapıcı bir şekilde süreci götürmeye çalışıyoruz."