EKONOMİ - 11 Ocak 2025 Cumartesi 10:22

15 yıldır günde 5 ekmek karşılığı çalışan kadından işverene soğuk duş

A
A
A
15 yıldır günde 5 ekmek karşılığı çalışan kadından işverene soğuk duş

Bursa’da bir fırın devralan Adem Aydın, 2 ay sonra eline aldığı mahkeme kararıyla hayatının şokunu yaşadı. Devraldığı fırında 8 kişi çalışırken, 15 yıldır sigortasız ve günde 5 ekmek karşılığı çalışan bir işçinin daha olduğunu, kendisinden 15 yılın maaşı, sigorta primi ve tazminatını istediğini öğrendi.


Bursa’da yaşayan Adem Aydın, 2013 yılında merkez Yıldırım ilçesi Arabayatağı Mahallesi’nde bir fırını devraldı. 53


yaşındaki Aydın, devraldığı fırında 8 kişi çalışırken 2 ay sonra gelen mahkeme kağıdıyla hayatının şokunu yaşadı. Fırının eski işletmecisinin döneminde 15 yıl boyunca 5 ekmek karşılığında sabahları 1 saat temizlik yapan çalışan, yeni işletmeciyi sigortasız çalıştırmakla suçlayarak 15 yıllık primlerinin, maaşının ve tazminatının ödenmesini talep etti.


Çalışanın sabah saatlerinde geldiğini ve işletmeyi devraldıktan sonra kendisini hiç görmediği söyleyen Adem Aydın, böyle bir çalışanın varlığını kendisine gelen mahkeme kağıdıyla öğrendiğini belirtti.


“Elimizde bir enkaz kaldı”


Mahkeme kağıdını eline aldığında şok geçirdiğini belirten 12 yıllık fırıncı Adem Aydın, “ 2013 yılında bu fırını devraldım. Burada 8 kişi çalışıyordu. Devraldıktan 2 ay sonra elimize bir mahkeme kağıdı geldi. Burada bir kişi daha 15 yıldır sigortasız şekilde çalışıyormuş. Sabahları gelip 1 saat temizlik yapıyormuş, karşılığında da 5 ekmek alıyormuş. Tabi biz bunu mahkeme kağıdı gelince öğrendik. Sigortasız çalıştığı için dava açmış, 15 yıllık çalışmasının karşılığını, sigortasını ve tazminatını talep etmiş. Biz de avukatımız ile birlikte itiraz sürecini başlattık. Elimde bir enkaz kaldı, eğer mahkeme aleyhimize hükmederse 1 milyon liraya yakın ödeme yapmak zorunda kalabiliriz” şeklinde konuştu.


“Bir işyeri alırken kimlerin çalıştığına dikkat edin”


Müvekkilinin başına gelen olayın daha önce bir emsali olmadığını, işverenlerin bu konuya dikkat etmeleri gerektiğini söyleyen Bursa Barosu avukatlarından Ahmet Pöge, “Müvekkilim burayı 2013 yılında devralıyor. Devralırken burada 8 kişi çalışıyor ve başka da bir kişi görülmüyor. Daha sonra öğreniyor ki sabahları 1 saat etrafı temizlemek için gelen bir kadın varmış ve bu kadın da 15 yıldır burada çalışıyormuş. Fakat bu sabahları 1 saatlik bir çalışma olduğu için müvekkilimin görme şansı yok. Sabah 5’te geliyor 6’da gidiyor. Diğer vakitlerinde de sigortalı çalıştığı başka işine gidiyor. Burada önemli olan konu bir iş yerini devralırken orada çalışanların kim olduğunu bilmenin yanında aynı zamanda başkaları da var mı bunları öğrenmemiz lazım. Yoksa 15 yıllık bir sürecin bedelini ödemek zorunda kalabilirsiniz. Açtığımız karşı davayla mahkeme, çalışanın tam zamanlı olmadığı için 15 yıl talep edilen ödemeyi 8 yıl üzerinden değerlendirdi. 8 yılın ücreti, sigorta pirimi ve tazminat ödemek durumunda kalabiliriz. Burada kamuoyunun bilmesi gereken husus bir iş yerini alırken sizinle kimlerin çalıştığına çok dikkat edin. Gizliden çalışan veya ekmek gibi ürün karşılığı çalışan kişiler olabilir. Bunun gibi her sektörün kendine özel durumları olabilir. Yoksa tanımadığınız birinin işvereni olursunuz ve bunun bedelini çok ağır şekilde ödersiniz” ifadelerini kullandı.



15 yıldır günde 5 ekmek karşılığı çalışan kadından işverene soğuk duş

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Van Uzmanlar uyardı: "Yaban hayvanlarına bilinçsiz yem bırakmayın" Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, doğaya yem bırakmanın bilinçli bir şekilde yapılması gerektiğini belirterek, kontrolsüz yem bırakmanın yaban hayatına zarar verebileceğini söyledi. Van Gölü Havzası’nda doğaya yem bırakma uygulamaları, özellikle kış aylarında yaban hayvanlarına yardım etmek amacıyla sıkça gündeme geliyor. Ancak uzmanlar, bu tür uygulamaların plansız ve kontrolsüz bir şekilde yapılmasının ekolojik dengeye zarar verebileceği konusunda uyarıyor. Yaban hayvanlarının doğal yaşam alanlarının ve alışkanlıklarının korunmasının önemine dikkat çeken uzmanlar, bilinçsiz müdahalelerin uzun vadede olumsuz sonuçlar doğurabileceğini belirtiyor. “Bilim insanlarının kontrolünde yapılmalıdır” İHA muhabirine konuşan Van YYÜ Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, doğaya kontrolsüz şekilde yem bırakmanın yaban hayatına zarar verebileceğini belirtti. Bu tür uygulamaların yaban hayvanlarının doğal alışkanlıklarını ve habitatlarını bozabileceğini ve hastalıkların yayılmasına sebep olabileceğini ifade eden Prof. Dr. Aslan, “Merkezimiz Van Gölü Havzası’ndaki tüm yaban hayvanlarının sorunlarıyla ilgilenmekte ve ekolojik dengenin devamı için üretken çalışmalar yürütmektedir. Ancak son günlerde, yaban hayvanlarına kontrolsüz şekilde besin bırakma gibi uygulamalar yaygınlaşmıştır. Yaban hayvanlarına araştırma yapılmadan ve plansız bir şekilde yem bırakmak faydadan çok zarar getirebilir. Bu durum, yaban hayvanlarının alışkanlıklarının değişmesine, habitatlarının bozulmasına ve hastalıkların yayılmasına neden olabilir. Eğer doğa şartları yem bırakmayı gerektirmiyorsa, bu uygulama yalnızca Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü ile bilim insanlarının kontrolünde yapılmalıdır” dedi. “Ekosistemin doğal besin zinciri bozulabilir” Yaban hayvanlarına bilinçsiz şekilde yem bırakmanın hayvanların doğal alışkanlığını değiştirdiğini dile getiren Aslan, “Kontrolsüz şekilde yem bırakılmasının habitatı bozulabileceğini, yaban hayvanlarının doğal alışkanlıkları değişebileceğini ve insan-hayvan çatışmaları artabilir. Ayrıca, yem bırakılan alanlara farklı türlerden hayvanların gelmesiyle çatışmalar yaşanabilir ve ekosistemin doğal besin zinciri bozulabilir. Dolayısıyla yaban hayvanlarına kontrolsüz yem bırakmak faydadan çok zarar getirir. Eğer kontrollü alanlar oluşturulmadıysa ve bir türün korunmasına yönelik bir plan yapılmadıysa, bu uygulamadan kaçınılmalıdır. Aksi halde, sahipsiz hayvanlarda olduğu gibi ileride büyük sorunlarla karşılaşabiliriz” diye konuştu. Yaban hayvanlarının korunması adına yapılacak çalışmaların uzmanlar gözetiminde ve kontrollü bir şekilde yürütülmesi gerektiğini belirten Aslan, bilinçsiz müdahalelerin uzun vadede faydadan çok zarar getireceğini kaydetti.
Gaziantep İstanbul Valisi Davut Gül, halı fuarını ziyaret etti İstanbul Valisi Davut Gül, CFE Uluslararası Halı ve Yer Kaplamaları Fuarı’nı ziyaret ederek GAHİB Başkanı Zeynal Abidin Kaplan’dan fuarla ilgili bilgiler aldı. Fuarda sergilenen ürünleri yakından inceleyen ve firma yetkilileriyle karşılıklı görüş alışverişinde bulunan Vali Gül, fuarla ilgili olarak, "Türkiye’nin halı sektöründeki gücünü dünyaya bir kez daha duyuran çok güzel Uluslararısı bir fuar oldu" dedi. Güneydoğu Anadolu Halı İhracatçıları Birliği ve İstanbul Halı İhracatçıları Birliği tarafından koordine edilen CFE Carpet and Flooring Expo İstanbul 2025, Uluslararası Halı ve Yer Kaplamaları Fuarına 18 ülkeden 145’i yabancı olmak üzere 600 firma ve firma temsilciliği katıldı. Halı ve yer kaplamaları sektöründe dünyanın en büyük fuarları haline gelen CFE Uluslararası Halı ve Yer Kaplamaları Fuarı her yıl daha da büyüyerek sektördeki önemini artırıyor. Vali Gül’den Gaziantepli halıcılara övgü yağdı 7-10 Ocak tarihleri arasında açık kalan fuarın son günündeki ziyaretçilerinden birisi de İstanbul Valisi Davut Gül oldu. Geçmişte uzun yıllar Gaziantep’te başarılı bir valilik dönemi geçiren Vali Davut Gül, çoğunluğu Gaziantepli firmalarının oluşturduğu fuarı gezdikten sonra yaptığı değerlendirmede, "Halı sektörünü ve Türkiye’nin önde gelen halı üreticilerini Gaziantep Valiliğim döneminde yakından tanıma imkanım oldu. Halı gerçekten çok başarılı olduğumuz ve makine halı üretiminde dünya lideri olduğumuz bir sektör. Fuarda da görüldüğü gibi, dünya halı sektörü İstanbul’da buluştu. Türkiye için çok büyük bir şans ve büyük bir başarı. Türkiye’nin gücünü dünyaya gösteren bir organizasyon. Bu anlamda dünya halı üretiminin merkezi konumunda ki ülkemizin aynı zamanda dünya halı ticaret merkezi olma yolunda ki en önemli adımlardan birisi olan bu fuarın gerçekleşmesinde önemli rol alan Başta GAHİB Başkanı Zeynal Abidin Kaplan ve GAHİB ile İHİB Başkan ve yönetim kurulları olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ederim" dedi. “Kenetlenerek birlikte başardık” İstanbul Valisi Davut Gül’ün gerçekleştirilen halı fuarında büyük destekleri olduğunu dile getiren GAHİB Başkanı Zeynal Abidin Kaplan da yaptığı değerlendirmede, “Fuarımız beklenenin üzerinde büyük bir ilgi görüyor. Fuarımızın İstanbul’da gerçekleşmesinde bizlere büyük destekler veren İstanbul Valimiz Davut Gül’le bugün fuarımızdaki katılımcı firmalarımızı ziyaret ettik. Bu başarı elbette halı sektörünün kenetlenmesi ve tek vücut olmasının yanı sıra gerek Ticaret Bakanlığımızın gerekse İstanbul Valiliğimizin verdiği büyük desteklerle elde edilmiştir. Bizlerde Sayın Valimiz Davut Gül’e ve bizlere bu zorlu yolda destek veren bütün paydaşlarımıza teşekkür ediyoruz” diye konuştu.
İzmir Cumhur İttifakı ortaklarından ‘Bergama İzmir’in vizyon şehri olacak’ mesajı Bergama’da Cumhur İttifakı yetkilileri 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü sebebiyle bir araya geldi. İttifak ortakları, Bergama’yı İzmir’in vizyon şehri yapacakları mesajını verdi. İzmir’in Bergama ilçesinde Cumhur İttifakı ortakları, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla kahvaltı programı düzenledi. İttifak yetkilileri programda, Bergama’nın ‘vizyon şehir’ olacağını söyledi. Programa, AK Parti Bergama İlçe Başkanı Hasan Şahin ve MHP Bergama İlçe Başkanı Hasan Hüseyin Engin katıldı. "Bergama için tüm gücümüzle çalışıyoruz" AK Parti İlçe Başkanı Hasan Şahin, yaptığı konuşmada hizmetlerden hiçbir zaman vazgeçmediklerini belirterek şunları söyledi: “Dünyanın en büyük depremini yaşadık ama devletimiz, mağdur vatandaşlarımız için 500 bin konut inşa ederek büyük bir sorumluluk üstlendi. Savunma sanayimizi güçlendirmek için de çalışmalarımıza ara vermeden devam ediyoruz. 100 yıl demeyi boşuna söylemedik, onurlu ve güçlü bir Türkiye inşa ettik. Bergama’da da yatırımlarımızı tamamlamak için yoğun bir şekilde çalışıyoruz. TOKİ’nin hızla tamamladığı projelere yenilerini ekliyoruz, bin konut daha inşa edeceğiz. Selinus projesi tamamlanıyor, Çandarlı Konteyner Limanı yakında hizmete açılacak. Ayrıca Gençlik Merkezi ve çevre yolu projelerini de yakından takip ediyoruz.” Bergama için üç önemli hedef koyduklarını belirten Şahin, “Birincisi, bir bölge hastanesi inşa edeceğiz. İkincisi, Geyikli Barajı’nı hayata geçirerek tarımsal sulamaya destek sağlayacağız. Üçüncüsü ise Kozak Çevre Yolu çalışmalarına başladık, kısa sürede tamamlamayı hedefliyoruz. Bergama’yı İzmir’in yıldızı yapmaya kararlıyız” diye konuştu. Çiftçilere uyarı Bergama Belediyesini yetersiz bulduklarını ifade eden Şahin, şunları kaydetti: “Yerel yönetim, Bergama’yı büyütecek projelere odaklanmalı. Ancak maalesef hizmet üretmek yerine vakit geçiriyorlar. Bakırçay çiftçileri şirketlerle yaptıkları sözleşmelerde haklarını koruyacak maddelere dikkat etmeliler.” "Hizmetten vazgeçmedik" MHP İlçe Başkanı Hasan Hüseyin Engin de Bergama’nın iş bilmeyen bir yönetime bırakıldığını söyleyerek, “Bu yönetim, sadece kaldırım taşlarını boyamakla uğraşıyor. Şubat ayında hizmete açılması planlanan diş hastanesi için müdür ve başhekim atamaları bekleniyor. Bizler yerel yönetimi kaybetmiş olsak da Bergama sevdamızdan vazgeçmedik. CHP’li belediye bu kadro ile Bergama’ya hizmet üretemez” ifadelerini kullandı. Cumhur İttifakı temsilcileri, Bergama’da devam eden projeleri hızla tamamlayacaklarını ve ilçeyi İzmir’in vizyon şehri yapacaklarını vurguladılar.
Manisa Demirci’de yüz yıllardır süren gelenek Manisa’nın Demirci ilçesinde haftada bir gün kurulan ve yöresel ürünlerinde satıldığı ilçe pazarı yüz yıllardır dualarla açılıyor. Osmanlı döneminden bu yana süren gelenek halen ilçede sürdürülürken dualarla işlerine başlayan pazarcı ve köylü vatandaşlar gün boyunca kapalı pazar yerinde ürünlerini satıyorlar. Demirci’de sadece Cumartesi günleri ilçe merkezindeki kapalı pazar alanında tezgahlarını açan pazarcılar ve köylü vatandaşlar işlerine dua ile başlıyor. Osmanlı döneminden bu yana yüz yıllardır devam eden geleneğin sürdürüldüğü ilçede onlarca pazarcı esnafı okunan duanın ardından ilk siftahlarını yaptı. İlçe pazarında köylü vatandaşların ürettiği yöreye özgü hünnap, kestane, badem gibi ürünler ise büyük ilgi görüyor. Özellikle çevre il ve ilçelerden vatandaşlar pazarda satılan yöresel ürünleri almak ilçeye geliyorlar. Her gelen duaya eşlik ediyor Demirci’nin çok eski bir ilçe olduğunu vurgulayan Demirci Belediye Başkanı Erkan Kara, "Demirci çok eski bir ilçe. Selçukluların Anadolu’ya girişi ile beraber Osmanlıların hakim olmasıyla birlikte bizim pazarlarımız ecdat yadigarıdır. Osmanlı döneminden bu yana yüzyıllardır başlangıç tarihi belli Bizim pazarımız Cumartesi günü dualarla açılır. Esnafımızda dualarla siftahını yapar. Buraya gelen, her esnaf duaya katılır. Dışarıdan gelen esnaflarımızda bu duaya eşlik eder. Türkiye’nin birçok yerinde durum aynıdır ama bizim ilçemizde bu durum biraz daha güçlüdür. Maneviyatı çok güçlü bir ilçeyiz. Bu pazar sadece sebze ve meyveden ibaret olan bir pazar değildir. Vatandaşlarımızın köylerinde her ürettiği yöresel ürünü de bu pazarda satma imkanına sahip. Demirci’nin jeopolitik konumu itibariyle çevre il ve ilçelerden birçok misafirimiz yöresel ürünleri almak için pazarımıza geliyor." diye konuştu. Başkan Kara, ilçe pazarındaki esnaflarda köylerinde ürettikleri yöreye özgü ürünleri sattıklarını ve ürünlerin ilgi gördüğünü söyledi.