GÜNDEM - 08 Ekim 2024 Salı 20:29

Vali Karakaya ‘Uluslararası Afet Risklerinin Azaltılması Günü’ toplantısına katıldı

A
A
A
Vali Karakaya ‘Uluslararası Afet Risklerinin Azaltılması Günü’ toplantısına katıldı

Bitlis Valisi Ahmet Karakaya, İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Aktaş’ın başkanlığında gerçekleştirilen ‘Uluslararası Afet Risklerinin Azaltılması Günü’ toplantısına katıldı.


81 il valisinin katılımı ile videokonferans yoluyla düzenlenen toplantıya katılan Bitlis Valisi Ahmet Karakaya’ya toplantı öncesi Bitlis İl AFAD Müdürü Erdal Tunçtan tarafından bir sunum yapıldı. Toplantıdan sonra yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:


“İçişleri Bakanlığımızın 2020/2 Genelgesi kapsamında, 81 ilde İl Risk Azaltma Planlarının (İRAP) hazırlanması talimatı verilmiştir. Valiliğimizce (İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü) 2021 yılında tüm paydaş kurumlarımızın ortak çalışması sonucunda kısa, orta ve uzun vadeli Bitlis İl Risk Azaltma Planı hazırlanmış ve uygulamaya konulmuştur. İlimiz özelinde deprem, kütle hareketleri (heyelan, kaya düşmesi, çığ) ve taşkın öncelikli afet türleri olarak belirlenmiştir. Bu kapsamda; 3 amaç, 10 hedef, 167 eylem belirlenmiş olup eylemlerden sorumlu kurum/kuruluşlar ve ilgili eylem özelinde destek görevi görecek olan kurum/kuruluşlar tanımlanmıştır. Planda bulunan 167 adet eylemin 48’i önceliklendirilmiş olup "Kırmızı Eylem” olarak tanımlanmıştır. Bu çerçevede “13 Ekim Uluslararası Afet Risklerinin Azaltılması Günü” etkinlikleri kapsamında AFAD Başkanlığımızın organizasyonunda İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Aktaş’ın başkanlığında 81 İl İRAP İzleme ve Değerlendirme Kurulunun tüm üyeleri ile birlikte illerimizde eş zamanlı olarak video konferans sistemi üzerinden bir toplantı düzenlenmiştir. Toplantı sonrasında ülkemizin bir afet ülkesi olduğu, bu kapsamda İl Afet Risk Azaltma Planlarının hayati önem arz ettiği, planların sürdürülebilir ve uygulanabilir olmasının afetlerden doğacak zararları en aza indirebileceği vurgulanmıştır. Afet yönetiminde proaktif yaklaşımın bir gereği olarak kriz yönetiminden ziyade risk yönetimi önemli bir hale geldiği, bu düşüncede İRAP kapsamındaki eylemlerin ölçülebilir nitelikte olması, kırmızı eylemlerin gözden geçirilmesi, halkın bilinçlendirilmesi, eğitim ve tatbikat çalışmalarının yapılmasının son derece önem arz ettiği değerlendirilmiştir. Tüm kamu kurum ve kuruluşlarımızın ortak işbirliği ile İRAP kapsamında kırmızı eylemler başta olmak üzere tüm eylemler en hızlı şekilde tamamlanacaktır."


Toplantıya Bitlis Valisi Ahmet Karakaya, Bitlis Belediye Başkanı Nesrullah Tanğlay, Vali Yardımcısı Alay Yazıcı, Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Ayhan Yılmaz ve İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Adem Aydoğdu ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü Adem Ekinci katıldı.



Vali Karakaya ‘Uluslararası Afet Risklerinin Azaltılması Günü’ toplantısına katıldı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Beşiktaş’ta 29 kişinin öldüğü yangın yerinde keşif kararı Beşiktaş’ta tadilat yapılan gece kulübünde çıkan yangın sonucu 29 kişinin hayatını kaybetmesine ilişkin davada mahkeme, olay yerinde keşif yapılmasına karar verdi. Beşiktaş Gayrettepe’de 2 Nisan tarihinde 16 katlı binanın eksi 1 ve eksi 2’nci katında faaliyet gösteren gece kulübünde tadilat yapımı sırasında yangın çıkmış, çıkan yangında 29 kişi hayatını kaybetmişti. Olaya ilişkin 22 sanıklı davanın görülmesine devam edildi. İstanbul 33.Ağır Ceza Mahkemesi’nce Silivri’deki Marmara Cezaevi yerleşkesinde bulunan salonda görülen duruşmada 5 tutuklu sanık ve taraf avukatları hazır bulundu. Duruşmaya bazı tutuksuz sanıklar ile müştekiler de katılırken, bir kısım müştekiler ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı. "Her yıl yangın söndürme aletlerini yeniliyorduk" Duruşmada tanık olarak ifade veren Berna Çaltepe, gece kulübünde muhasebe müdürü olarak çalıştığını belirterek, "Kulüpte daha önce yangın çıktığına şahit olmadım. Duvar için kullanılacak malzemenin yanmaz özellikte olduğunu faturalardan biliyorum. Her yıl yangın söndürme aletlerini yeniliyorduk. Şahzade Bey her konuyla ilgili bilgisi olmasını isterdi. Çalışanlara iş güvenliği eğitimi verildi. Sabit bir iş güvenliği uzmanımız vardı. Mekan açık olunca 600-700 kişi oluyordu. Tadilat izni alınmadığını bu olaylar olduğu için biliyorum. Kulüp aktifken yeşil ’çıkış’ yazan tabelalar vardı. Her şeyi detaylı hatırlamıyorum ancak bunların faturaları mevcuttur. Tüplerin çalışıp çalışmadığını bilmiyorum. Yangında muhasebe zarar gördü mü bilmiyorum" dedi. "Yangın ilk önce küçüktü ancak 30 saniye içinde çok büyüdü" Gece kulübünde garson olarak çalıştığını söyleyen ve tanık sıfatıyla ifade veren Engin Eser ise yangına kulübün kapısında yakalandığını belirterek, "Ben iş sağlığı güvenliği dersine denk gelmedim. Yangın tüplerinin değişimine denk gelmedim. Son hafta olduğu için olay günü sahne kurulacaktı. Yangın ilk önce küçüktü ancak 30 saniye içinde çok büyüdü" ifadelerini kullandı. Olay yerinde keşif yapılacak Alınan ifadelerin ardından ara kararını açıklayan mahkeme, 21 Ekim Pazartesi günü olay yerinde keşif yapılmasına karar verdi. Tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına hükmeden heyet, duruşmayı erteledi. Olayın geçmişi Beşiktaş Gayrettepe’de 2 Nisan tarihinde 16 katlı binanın eksi 1 ve eksi 2’nci katında faaliyet gösteren gece kulübünde tadilat yapımı sırasında yangın çıkmış, çıkan yangında 2’si yabancı uyruklu 29 kişi hayatını kaybetmişti. Yangına ilişkin yürütülen soruşturma tamamlanarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca iddianame hazırlanmıştı. Hazırlanan iddianamede 9 şüphelinin ‘bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olmak’ suçundan ayrı ayrı 2 yıl 8 aydan 22,5 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edilmişti. Soruşturma çerçevesinde İstanbul Valiliği’nce aralarında eski Beşiktaş Belediye Başkan Yardımcılarının da bulunduğu kişiler hakkında soruşturma izni verilmişti. Konuya ilişkin yürütülen soruşturma tamamlanarak iddianame hazırlanmış, iddianamede ise 13 şüphelinin ‘görevi kötüye kullanma’ ve ‘taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma’ suçlarından ayrı ayrı 2,5 yıldan 17 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edilmişti. 2 ayrı dava dosyasının birleştirilmesine karar verilmişti.
Diyarbakır Diyarbakır Valiliğinden 5 günlük yasak kararı Diyarbakır Valiliği, miting, eylem, etkinler gibi her türlü eylemin 5 gün süreyle yasaklandığını bildirdi. Valilikten yapılan açıklamada, 13 Ekim 2024 Pazar günü 13.00-18.00 saatleri arasında Yenişehir ilçesi İstasyon Meydanı’nda düzenlenmek istenilen miting ile ilgili olarak yapılan değerlendirme neticesinde; PKK/KCK terör örgütünün çağrıları dâhilinde 9 Ekim tarihi bahane gösterilerek, bu tarihten itibaren ilimizdeki teröre müzahir yapıların yaygın illegal eylemler yapabileceği, milli birlik ve beraberliğimizi zedeleyici kışkırtıcı eylemlerin gerçekleştirilebileceği, cumhuriyetin temel nitelikleri ve devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünü hedef alan müessif olayların yoğunluk kazanabileceği ve miting süresince kamu düzeni ve güvenliğinin ciddi şekilde bozulabileceği mütalaa edildiği belirtildi. Açıklamada, "Halkımızın huzurunun sağlanması ve yukarıda belirtilen tehdit ve risklerin ortadan kaldırılması maksadıyla, 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’nun 17 ve 19 uncu maddeleri ile 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu’nun 11/A, B ve C maddeleri gereğince, Diyarbakır İli mülki sınırları içerisinde aşağıdaki tedbirlerin alınması Valiliğimizce uygun görülmüştür. 9 Ekim tarihi bahane gösterilmek suretiyle PKK/KCK terör örgütünün çağrıları kapsamında yapıldığı değerlendirilen diğer eylemleri de kapsayacak şekilde; açık alanlarda yapılmak istenilen (toplanma, yürüyüş, basın açıklaması, açlık grevi, oturma eylemi, miting, stant açma, çadır kurma, bildiri/broşür dağıtma, afiş/pankart asma vb.) her türlü eylem, diğer illerden bu eylemlere katılmak amacıyla geldiği veya ilimiz sınırlarını kullanarak diğer illere geçeceği değerlendirilen şahıs ve araçların ilimiz sınırına girişleri/geçişleri/çıkışları, dış ilçelerimiz açısından ise bu eyleme katılacağı değerlendirilen şahıs ve araçların çıkışları ve/veya il merkezimize girişleri, 9 Ekim 2024 günü saat 00.01’den 13 Ekim 2024 günü saat 23.59’a kadar 5 gün süreyle yasaklanmıştır" denildi.
Antalya "Balinanın Bilgisi" filminin prömiyeri Antalya’da yapıldı Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde kadın ve doğanın aynı öze sahip olduğu fikrinden yola çıkan “Balinanın Bilgisi” filminin dünya prömiyeri yapıldı. Filmin yönetmeni ve senaristi Önder Şengül, “İnsanın doğayla ilişkisinin, içinde bulunduğumuz toplumda bir çıkar yolu bir ışık yansıtacağını düşünerek yazdım” dedi. 61. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması kategorisinde bulunan “Balinanın Bilgisi” filminin prömiyeri, Atatürk Kültür Merkezi Aspendos Salonu’nda gerçekleştirildi. Muğla’nın dağ köyünde yaşayan 35 yaşındaki Yörük kızı Gülsüm ile köyün muhtarı Adem ve ailesi arasındaki gerilimi işleyen film gösteriminin ardından, film ekibi ve oyuncular seyircilerin sorularını yanıtladı. Filmin yönetmenliğini ve senaristliğini Önder Şengül yaparken, oyuncu kadrosunda Özge Cevher Yüksel, Şamil Kafkas ve Ozan Öncel yer alıyor. “Çekmek için çok uğraştık” Yönetmen Önder Şengül, 7 yıl önce sinema sektörünü bırakarak Muğla’nın Fethiye ilçesinin kırsal bir alanına yerleştiğini aktardı. Göç etmesinin ardından bölge sakinlerinden ormanda tek başına doğum yapan bir kadının hikayesini duyduğunu anlatan Şengül, şöyle devam etti: “Bu hikayeyi duyduktan sonra şehirden kırsala yerleşmenin ve doğayla iç içe olmanın farklılığıyla bir farkındalık yaşadığımı düşünüyorum. Çünkü insanın içindeki gizli potansiyeli çok güzel anlatan bir hikaye, bütün insanlığı doğuran kadının hikayesinde bunu görmüştüm ve senaryosunu yazdım. Yıllarca uğraştım, bu senaryoya hiçbir yerden destek bulamadım. Fakat yine de direttik ve çekmek için çok uğraştık. Fethiye’nin köylüsünün yardımıyla, amatör tiyatro oyuncularının desteğiyle ve benim gibi büyük şehirleri bırakıp kırsala yerleşmiş sinemacıları bir araya toplayarak bir ekip kurduk. Bir kameramız vardı, aynı köyde bir sesçi bulduk. Bu şekilde filmi kendi emeklerimizle çektik. Asıl meselemiz insanın uyanışı ile ilgili mevzuydu, insanı anlatan bir hikaye yapmak istedim, tüm insanlığı doğuran kadını baş role koyarak yapmış oldum. İnsanın doğayla ilişkisini, içinde bulunduğumuz toplumda bir çıkar yolu bir ışık yansıtacağını düşünerek yazdım.” “Umarım hepimizin içindeki Gülsümlere ve Ademlere bir ses olmuştur” Filmin başrol oyuncusu Gülsüm rolünü canlandıran Özge Cevher Yüksel ise kendisinin de büyük şehirden kırsala taşındığını kaydederek, Gülsüm rolü üzerinde uzun süre çalıştığını dile getirdi. Yüksel, “Gülsüm çok zor bir şeyi taşıyor ve ifade edemiyor, onun ifade edemeyişi ve sonra ifade edişi, bütün bu duyguları taşımak biraz zorlamış olabilir. Gülsüm için doğa zorlayıcı bir yer değil, onun sığındığı ve güç aldığı bir yer. Yer değişse bile zorluğun tonu, duygusu ve hissiyatının aynı olduğunu düşünüyorum, hepimiz bunu deneyimliyoruz. Umarım hepimizin içindeki Gülsümlere ve Ademlere bir ses olmuştur” diye konuştu. Kadının doğadan beslenen gücüne vurgu yapan film, Birleşik Krallık Kadın Platformu’ndan fon desteği aldı. Çekimlerin Fongogo’dan açılan kitle fonlama kampanyasıyla tamamlanması planlanıyor. "Balinanın Bilgisi" filmi, Muğla’nın dağ köyünde yaşayan 35 yaşındaki Yörük kızı Gülsüm ile köyün muhtarı Adem ve ailesi arasındaki gerilimi işliyor. Bu gerginlik psikolojik bir savaşa dönüşüyor ve Gülsüm tam yenilgiyi kabul edecekken öz benliği ona kendisini, doğayı ve toprağın tüm gücünü hatırlatıyor.