Kültür ve Turizm Bakanlığının izniyle Ahlat Müze Başkanlığınca yürütülen Bitlis Kalesi kazılarında bu yıl yaklaşık 100 metrelik su künkleri (su borusu) ortaya çıkarıldı.
Kalenin saray kısmından uzanarak tarihi Sinan Bey Hamamına giden künklerin yanı sıra alanda sikkeler, lüle taşları, küpler, mimari yapılar, kandiller, seramik parçaları, cam, metal ve kemik objeler de gün yüzüne çıkarıldı. Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yunus Emre Karasu’nun bilimsel danışmanlığında yürütülen kazı çalışmaları; 5 uzman 15 kişilik işçi ekibiyle yapılıyor.
İlk olarak Denizli Pamukkale Üniversitesi tarafından 2004 yılında Bitlis Kalesi’nde başlatılan kazı çalışmaları, daha sonra Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi tarafından 2015 yılına kadar yürütüldü. Bitlis Kalesi kazı çalışmalarına bu yıl ise Ahlat Müze Başkanlığı ve Bitlis Eren Üniversitesi bilimsel danışmanlığında tekrar başlatıldı.
Kültür ve Turizm İl Müdürü Ali Fuat Eker, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, çalışmaları 5 yılda tamamlamayı planladıklarını söyledi. Eker, “Bitlis Kalesi kazısı 2004 yılından beridir devam etmektedir. Kültür ve Turizm Bakanlığının izni ile bu kazılar yapılmaktadır. Bitlis Ahlat Müze Müdürlüğümüzün başkanlığında yürütülüyor. 2023 yılı sonunda Eren Holding’le bir sponsorluk anlaşması yaptık. Bu kazılarımızı hızlandırdı. 5 yıllık olan bu sponsorluk anlaşmasının ilk yılını tamamladık. İlk yılımızda saray bölgesindeki kazılardan başladık. Günlük yaşama dair çeşitli objeler bulundu. Sikkeler bulundu. Bu yıl ki bulgular arasında en önemlisi biri künk sistemi dediğimiz dönemin su tesisatını ortaya çıkardık. Kaleye temiz su nereden geldi diye çeşitli rivayetler vardı ama bunu bilimsel olarak kanıtlamamız adına önemli bir çalışma oldu. Kalenin kuzey kısmından, Duav kaynağından su kemerleri ile getirilen temiz su kale duvarlarından getirilen bu tesisatlarla hem buradaki saray kısmına yakın olan sarnıca hem de Sinan Bey Hamamının yanında bulunan sarnıca temiz su aktarılmış ve kalenin su ihtiyacı böyle giderilmiştir. Bunu da bu yıl ki kazılarımızla kanıtlamış olduk. Künk sisteminin tarihi ile ilgili bir yorumda bulunulmak istenirse, Sinan Bey Hamamı’nın yapımı 1530-1540 yıllarında olduğu için bu künk sisteminin de bu tarihte yapıldığı düşünülmektedir. Kaledeki kazı çalışmalarımızı 20 kişilik bir ekiple devam ettirdik. Önümüzdeki 3-4 yıl içerisinde kazılarımızı bitirip, bakanlığımızın da destekleriyle yavaş yavaş ortaya çıkan yapıları restore ettikten sonra kaleyi ziyaretçilere açmayı düşünüyoruz” diye konuştu.