GÜNDEM - 01 Kasım 2024 Cuma 10:37

Hayallerinin peşinden koşan kadın, 67 yaşında öğrenci oldu

A
A
A
00:00
00:00
HD

Osmaniye’de çocukken evlerinin arkasında yapılan arkeolojik kazıdan ve okuduğu kitaptan etkilenerek arkeolog olmak isteyen Aysun Dalmış 67 yaşında azmedip, çok çalışarak Arkeoloji bölümünü kazanarak hayalini gerçeğe dönüştürdü.

Mersin’de yaşayan 3 çocuk annesi Aysun Dalmış, ilkokul, ortaokulu ve sağlık lisesini bitirdikten sonra eğitimine maddi imkansızlıklar nedeni ile devam edemedi. Liseyi bitirdikten sonra evlenen ve hemşire olarak göreve başlayan Aysun Dalmış 3 çocuk sahibi oldu. Evlendikten sonra arkeolog olma hayalini aklından hiç çıkarmayan Dalmış, zamanının çoğunu çalışarak, çocuklarına ve evine ayırdığı için hayali olan bölümü okuyamadı. Emekli olduktan sonra bir süre daha çalışan 67 yaşındaki Aysun Dalmış, çocukken tanıştığı ve Türk olduğu için gurur duyduğu Halit Çambel gibi arkeolog olmak için ders çalışmaya başladı. İlk senesinde girdiği sınavda arkeoloji bölümünü kazanamayan Dalmış, ikinci senesinde Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi Arkeoloji bölümünü kazanarak çocukluk hayalini gerçekleştirdi. Şimdi hayallerinin peşinde koşan Dalmış, kazılara katılmayı planlıyor.

Hayallerinin peşinden koşan kadın, 67 yaşında öğrenci oldu

Çocukluğundan itibaren arkeolojiye merak duyduğunu belirten diyen Aysun Dalmış, ’’Mersin’de oturuyorum 3 tane çocuğum var. İlkokuldayken sokakta Halet Çambel’i görmüştüm. Ben onun Amerikalı biri olduğunu sanıyordum, arkeolog olduğunu biliyordum. Sonradan öğrendim Türk’müş çok böyle imrenerek bakmıştım, onun gibi olmak istiyorum demiştim. Kendimce ama işte maddi şart buna el vermedi. Daha sonra Tanrıların Arabaları diye bir kitap okudum, daha da çok etkilendim. Çocukken Kadirli’de oturuyordum, evimizin arkasında Ulu Cami vardı. Orada yer yer kazılar yapılıyordu. Arkeologlar geliyordu. Onları gidip o duvarların arkasından izlerdik ne yapıyorlar, ne ediyorlar diye. Hep merak ederdik nasıl yapıyorlar diye. Onlar da hep çocukluğumdan kalma hayallerimdi. Bu arada evlendim, çocuklardı, okullardı, maddi sorunlardı derken kendi hayalimin peşinde koşamadım. Sonra bunlardan kurtulduktan sonra dedim ki, evet şimdi üniversite sınavına giriyorsun ve arkeoloji bölümüne gidiyorsun. İlk sene girdim, çalışmadan girdim, kazanamadım. Hırs yaptım, oturdum, sabahın köründe kalkıp akşama kadar internetten bir ders çalıştım ve kazandım. Eğer bu senede kazanamasaydım, kesin dershaneye gidecektim, yine bu bölüme girecektim’’ diye konuştu.

Hayallerinin peşinden koşan kadın, 67 yaşında öğrenci oldu

’’Bu bölümü bitirirsem en büyük hayalimi gerçekleştireceğim’’

Arkeolojik kazılara katılmayı hedeflediğini söyleyen Aysun Dalmış, ’’Çevremdekiler, herkes beni teşvik ettiler. Git dediler, okumanın yaşı yok, çocuklarım da çok destek oldular ve bu bölümü bitireceğim. Ne olacağım bitirdikten sonra? Aslında benim amacım akademisyen olarak kalmaktı. Ama yaştan dolayı olmuyor. Sadece kazılara katılmayı düşünüyorum sürekli. Sağlık şartlarım herhangi bir sorun olmadığı sürece bundan sonra sürekli kazılarda yer almayı istiyorum. En güzeli, en önemlisi de benim için hayalimi gerçekleştirmiş olacağım’’ dedi.

Müslüm Balko 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Aracıyla seyir halindeyken görüntülü sohbet eden sürücüye 5 bin 327 lira ceza kesildi Aksaray’da direksiyon başında telefonuyla görüntülü konuşarak trafikte seyreden ve görenleri hayrete düşüren sürücüye 5 bin 327 lira ceza kesilirken trafik güvenliğini tehlikeye sokmaktan adli işlem başlatıldı. Olay, 5 Nisan tarihinde Aksaray’ın en işlek caddesi olan Atatürk Bulvarı’nda yaşandı. Atatürk Bulvarı’ndan eski hastane istikametine seyreden 68 ADE 921 plakalı otomobilin sürücüsü, aracın göğüs kısmı ile camı arasına sıkıştırdığı telefonuyla arkadaşıyla görüntülü görüşmeye başladı. Dakikalarca arkadaşıyla konuşan sürücü trafikte kilometrelerce görüntülü konuşarak seyrederken, seyir halindeyken düşen telefonunu 2 eliyle de direksiyonu bırakarak kaldırdı. Trafikte her an kaza yapma riskiyle karşı karşıya olan sürücü zaman zaman da düşmek üzere olan telefonuna eliyle müdahale ederek düzeltip görüşmesine devam etti. Kırmızı ışıkta beklerken kendisini gören diğer araç sürücüleri ve yolcular hayretler içerisinde kalırken, sürücünün bu dikkat dağıtıcı tehlikeli sürüşü cep telefonu kamerasıyla görüntülendi. Atatürk Bulvarı’ndan Şeyhamit Mahallesi istikametine dönüş yapan sürücü görüşmesine devam ederken uzaklaşarak gözden kayboldu. Görüntülerin ardından harekete geçen Aksaray İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil ve Denetleme Şubesi ekipleri sürücünün kimliğine ulaşarak A.E. isimli sürücüye 3 ayrı trafik ihlali maddesinden toplam 5 bin 327 lira ceza kesilirken, aracın da muayenesiz olduğu belirlendi. Ceza işlemlerinin ardından sürücü hakkında "Trafik güvenliğini tehlikeye sokmak" suçundan adli işlem başlatıldı.
Kırıkkale Mahkemede yürek yakan soru: "Oğlunun ve torununun başındaki dedeyi neden vurdun?" Kırıkkale’de çıkan arazi kavgasında dede, oğul ve torunun silahla vurularak hayatını kaybettiği olayla ilgili yargılanan 2 sanık kardeş hakim karşısına çıktı. Müşteki avukatın sanığa yönelttiği, "Torununun ve oğlunun başındaki dedeyi neden vurdun? Öldürdüğün İbrahim’e neden tekrar ateş ettin" sorusu dikkat çekti. Olay, 6 Ağustos 2024 tarihinde Kırıkkale’nin Sulakyurt ilçesine bağlı Deredüzü köyünde meydana geldi. Araziye yapılacak çeşmenin su hattı kazısı sırasında başlayan tartışma, kısa sürede silahlı çatışmaya dönüştü. Erhan Çiftçi (46) ve kardeşi Kadir Çiftçi (40) ile karşı taraf arasında çıkan çatışmada, Satılmış (69), oğlu İbrahim (54) ve torunu Satılmış Cesur (17) hayatını kaybetti. Olayın ardından gözaltına alınan kardeşler tutuklanırken, enişteleri K.A. tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, tutuklu yargılanan sanıklar Erhan Çiftçi ve Kadir Çiftçi hakkında "fikir ve eylem birliği içerisinde kasten öldürme" ve "çocuğa karşı işlenmesi nedeniyle nitelikli adam öldürme" suçlarından 2 kez müebbet ve 1 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, tutuksuz yargılanan sanık K.A. hakkında ise "suç delillerini yok etme ve gizleme" suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Kırıkkale 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, sanık kardeşler ile tutuksuz sanık K.A, müştekiler, taraf avukatları ve maktul yakınları hazır bulundu. Duruşmada savunma yapan sanık Erhan Çiftçi, "Karşı taraf bize ateş etti. Kendimi korumak için tüfek ve tabancayla karşılık verdim. O gün sağlıklı düşünemedim. Mecburiyetten ateş ettim, yoksa beni öldüreceklerdi" dedi. Mahkeme başkanının, aracında neden silah bulundurduğu sorusuna ise, "Köyde domuzlar için silah taşıyoruz, silahlar hep arabamda olur" cevabını verdi. Müşteki avukatlarından Uğur Yıldırım, sanık Erhan Çiftçi’ye, "Yerden silahı aldığını söyledin, peki torununun ve oğlunun başındaki dedeyi neden vurdun, yerde yatan İbrahim Cesur’a neden tekrar ateş ettin?" sorusunu yöneltti. Sanık ise, "Yerden silahı aldım ama dedeyi neden vurduğumla ilgili beyan vermek istemiyorum. İbrahim için yapılan suçlamayı da reddediyorum" şeklinde yanıt verdi. Sanıklardan Kadir Çiftçi ise önceki ifadelerinin aksine olay yerinde olduğunu kabul ederek, "Satılmış bizi tehdit etti, sonra babası ve oğlu ile birlikte geldi. Arabayı siper edip bize ateş açtılar. Karşılıklı çatıştık" diye konuştu. Tutuksuz sanık K.A. ise suçlamaları reddederek beraatını talep etti. Olayın görgü tanıklarından M.T., "Tarlada çalışırken Satılmış Cesur eşekle geldi, ardından beyaz bir araçtan Erhan ve Kadir indi. Erhan tabanca, Kadir tüfekle ateş etti. İbrahim’in yere düştüğünü gördüm. Erhan beni arayıp Kadir’in suçsuz olduğunu, cinayeti kendisinin işlediğini söyleyerek öyle ifade vermemi istedi" dedi. Duruşmada SEGBİS ile bağlanan Erhan Çiftçi’nin oğlu A.Ç. ise, "Babam bana tabancayı gömmemi söyledi, ben de eniştemin bahçesine gömdüm" ifadesini verdi. Mahkeme heyeti, 2 sanığın tutukluluğunun devamına, olay yerinde 15 Mayıs’ta keşif yapılmasına karar vererek duruşmayı 26 Mayıs 2025 tarihine erteledi.