GÜNDEM - 12 Temmuz 2024 Cuma 10:23

“Yoldaşım” dediği zurnasına yarım asırdır nefes oluyor

A
A
A
“Yoldaşım” dediği zurnasına yarım asırdır nefes oluyor

Bayburt’ta ’Zurnacı Aydın’ olarak bilinen 69 yaşındaki Aydın Topçu, meslek olarak başladığı zurnacılık işinde 50 yılı geride bıraktı. "Zurna benim arkadaşım, yoldaşım diyen" Topçu, yarım asırdır kamışlı zurnasına nefes oluyor.


1967 senesinde müzik hayatına başlayan Topçu; hem zurna çaldı, hem Türk halk müziği ile ilgilendi, hem de halk oyunlarında barlar oynadı. 10 yıl boyunca zurna çalıp, korolarda türkü söyleyerek, barlar oynayan Topçu, 1977 yılından sonra profesyonel olarak zurna çalmaya başladı. 12 yıldır düğünlere zurnacı olarak katılan Topçu, davulcu arkadaşı Bünyami Tuluğ ile düğünlere renk katıyor. Kentteki tek zurnacı olan Topçu, yetiştirdiği öğrencileriyle zurnayı genç nesillerin devralacağını söyleyerek, zurna kültürünün devam edeceğini bildirdi. Çaldığı zurna, mey, ney ve balaban gibi üflemeli çalgılarla Türk halk müziğinin en iyi zurna virtüözlerinden olan Binali Selman’dan zurnanın püf noktalarını öğrendiğini belirten Topçu, zurnayı doğru üflemesinde Binali Selman’ın payının büyük olduğunu ifade etti.



57 yıldır müziğin içinde


Müzik hayatına kaval çalarak başlayan Topçu, 1967 yılında müzikle ilgilenmeye başladığını kaydederek, "Müzik hayatıma 67-68’li yıllarda başladım. 1977 yılına kadar halk müziği ve halk oyunlarıyla ilgilendim. Hem korolarda enstrüman çalıp, türkü söyledim hem de halk oyunlarıyla ilgilenip, barlar oynadım. Daha önce zurna çalıyordum ama 1977’den sonra profesyonel olarak zurna çalmaya başladım ve aşağı yukarı yarım asırdır, 50 küsür yıldır zurna çalıyorum" dedi.



Yetiştirdiği isimler Topçu’dan görevi devralacak


Bayburtlu sanatçı Serdar Eslek’i, davulcu arkadaşı Bünyami Tuluğ’un oğlu Kadir Tuluğ’u yetiştirdiğini, bu isimlerin görevi kendisinden devralarak zurnayı gelecek kuşaklara aktaracağını söyleyen Topçu, "Bayburt’ta zurnacı olarak şu an ben tekim, köylerde öğrencilerim var, yetiştirdiğim kişiler var. Benden sonra inşallah onlar görevi devralacak. 12 yıldır Bünyami Tuluğ ile beraber bu işi yürütüyorum, Bünyami’nin oğlu Kadir’i, sanatçı Serdar Eslek’i zurnacı olarak yetiştiriyorum. İnşallah benden sonra onlar bu işi devralıp, devam edecekler" ifadelerini kullandı.



Zurnayı ustasından öğrendi, yurt içinde ve yurt dışında dereceler aldı


Rahmetli müzisyen Binali Selman’dan zurnanın inceliklerini öğrenen Topçu kendini geliştirerek yurt içinde ve yurt dışında katıldığı yarışmalardan derecelerle döndü. İşin püf noktasını Binali Selman’dan öğrendiğini vurgulayan Topçu, "Türkiye genelinde çok yarışmalara katıldım, halk oyunlarında derecelerimiz var. Binali Selman’ın döneminde zurna çalmıştım, rahmetli Binali Selman bana zurnayla ilgili 1-2 püf nokta öğretti, ondan sonra benim zurna çalmam biraz daha gelişti, ilerledi" diyerek konuştu.



"Durumu olmayan düğün sahibi ailelerden para almadığımız da oluyor"


Düğünlere, kına gecelerine, gelin çıkarmalarına davulcu arkadaşı Bünyami Tuluğ ile zurna çalmaya giden Topçu, her şeyin para olmadığını, durumu olmayan ailelerden para almadıklarını belirtti. Bir düğünden bazen 2-3 bin, bazen hiç para almadıklarını aktaran Topçu, "Şu an Bayburt’ta düğünlere, köy düğünlerine, kına gecelerine, gelin çıkarmalarına gidiyorum. Buralardan da şükürler olsun az, çok kazanıyoruz. Bir gelin çıkarmadan 2-3 bin lira alıyoruz. Bazen bahşiş gelir, bazen gelmez. Öyle günler oldu ki gariban kişilerden 5 kuruş para almadık. Benim ritmci arkadaşım Bünyami para almayacağız, gariban aile diyerek benim haberim olmadan düğünlerden iş alıyor. Düğün sahibi de Bünyamin’e diyor ki, "Zurnacının haberi var mı?" O da sadece "benim zurnacım bir tanedir, bedava desen bedava çalar, parayla desen parayla çalar, hiç kimseyi kırmaz" der o işten para almayız ailelerin gönlünü yaparız. Biz hep böyleydik, böyle çevre edindik, böyle tutulduk, sevildik" ifadelerini kullandı.



4 ameliyat geçirdi yine de zurnasından vazgeçmiyor: "Zurna benim arkadaşım, yoldaşım"


Çok ciddi kalp problemi yaşadığını, 4 ameliyat geçirdiğini belirten Topçu, gönül verdiği zurnasından vazgeçemediğini vurguladı. "Zurna benim arkadaşım, zurna benim yoldaşım" diyen Topçu, bir sene daha zurna çaldıktan sonra mesleği bırakıp, bırakmayacağına karar vereceğini ifade ederek, "Bu sene de zurna çalayım bundan sonra belki bir yıl daha devam ederim, etmem onu sağlık sorunlarım belirleyecek. Sağlık sorunlarım biraz problem oluyor, 4 ameliyat geçirdim, buna rağmen müzikten kopamıyorum. Zurna benim yoldaşım, arkadaşım her şeyim" sözlerini kullandı.



“Yoldaşım” dediği zurnasına yarım asırdır nefes oluyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gümüşhane Kelkit’in coğrafi işaretli şeker fasulyesinin hasadı sürüyor Gümüşhane’nin Kelkit ilçesi ve civarında yetişen coğrafi işaretli şeker fasulyesinin hasadı sürerken, hasat edilen ürünler eleme tesisinde paketlenerek satışa ve tüketime hazır hale getiriliyor. Kelkit ilçesinde Kelkit Kuru Fasulye Üreticileri Birliği tarafından yapılan çalışmalar neticesinde 2020 yılında coğrafi işaret alan Kelkit şeker fasulyesinin hasadı devam ediyor. Uzun bir yolculuğun ardından hasat edilmeye hazır hale gelen ve Kelkit ilçesinde üreticiler için önemli bir gelir kaynağı olan şeker fasulyesi tadı ve kalitesiyle yoğun olarak tercih ediliyor. 2024 yılı itibariyle 6 bin dönümlük arazide Kelkit şeker fasulyesi ekimi yapıldığını aktaran Kelkit Kuru Fasulye Üreticileri Birliği Başkanı Gökhan Durmuş dolu yağışları nedeniyle rekoltede azalmalar olmasına karşın, verimden memnun olduklarını dile getirdi. Hasadın ardından kurumaya bırakılan ürünler Kelkit Kuru Fasulye Üreticileri Birliğine ait tesislerde gerçekleştirilen eleme ve ayıklama işlemlerinin ardın paketlenerek hem satışa hem de tüketime hazır hale getiriliyor. “Üreticiden alıp tesisimizde kullanıma hazır hale getiriyoruz” Kelkit şeker fasulyesinin birliğe ait tesiste kullanıma hazır hale getirilerek Türkiye’nin her bir bölgesine gönderilebildiğinin altını çizen Kelkit Kuru Fasulye Üreticileri Birliği Başkanı Gökhan Durmuş, “Bu yıl 2024 itibariyle 6 bin dönüm coğrafi işaretli Kelkit şeker fasulyesi ekildi. Çıkışlarımız güzel oldu. Rekoltemizi çok yüksek bekliyorduk. Bin 500 ton civarlarında bekliyorduk. Fakat Kelkit bölgesinde mevsimsel aksaklıklar yaşadık. Dolu hadiseleri yaşadık. Bu da fasulyelerde rekolte düşüklüğüne sebep oldu. Bir diğer yandan da bazı bölge bölge bazı yerlerde hastalıklar göründü. Bunlar da rekolteyi düşürmeye başladı. Bu da bizim için biraz daha rekolte aşağı düştü. Yine beklentimiz bir 700-800 tonlarda bir ürün bekliyoruz. İnşallah çiftçinin bu yıl yüzü gülecek. İyiden iyiye pazarımızda yapmış bulunuyoruz. Kelkit şeker fasulyesinin. Buradan Kelkit bölgesinde ürettiğimiz Kelkit şeker fasulyesini hasat ediyoruz şu an. Buradan çıkan ürünleri bir hafta kuruttuktan sonra bu ürünü patoz vasıtasıyla çıkarıyoruz. Çıkan ürünleri buradan çiftçi ne yapıyor? Çıkarıp bizim Kelkit ilçesi kuru fasulye üretici birliğine ait tesisimiz bulunuyor. Burada da gerek nohutta gerek fasulye olarak da bakliyat olarak ayıklayıp temizleyip sınıflandırıp paketleyip ve çiftçiye veriyoruz. Üye olan kişilerin de, çiftçilerimizin de fasulyelerini tesisten istifleyerek, paketleyerek Türkiye’nin her bir bölgesine gönderiyoruz. Ulaşım sağlıyoruz, sofralara geliyor. Biz ürünlerimizi organik yetiştiriyoruz, herhangi bir kimyasal kullanmıyoruz. Zaten tüketicilerimiz de bunu söylüyor çok lezzetli, kaliteli, aroması yüksek. Protein değerleri ve çinko değerleri çok yüksek. Buradan direkt tarladan tesise, tesisle sofralarımıza gelecek yakın bir zamanda inşallah” dedi. “Ürünümüzün kalitesi bilimsel araştırmalarla kanıtlanmıştır” Kelkit ilçesinde bulunan 40 dönümlük arazisinin tamamına Kelkit şeker fasulyesi ektiğini ifade eden Kelkit şeker fasulyesi üreticisi İsmail Değirmenci, “Bu sene yaklaşık 40 dönümlük bir alana kuru fasulye ektik. Gördüğünüz gibi Eylül ayında da hasatımıza başladık. Çok şükür bu sene güzel geçti. Sadece bir hastalıklarla biraz da dolu olayı bizi biraz rekoltenin düşmesine neden oldu. Ama şimdi ürünümüz gayet güzel. Buradan ürünümüzü hasat ettikten sonra yaklaşık bir hafta bir kuruma süresi oluyor. Bu kuruma süresinin sonunda da patoz işlemini yapıyoruz. Patozdan sonra da Kelkit Kuru Fasulye Üreticiler Birliğimizin bir deposu var. Eleme tesisi var. Burada direkt götürüyoruz ürünümüzü oraya. Orada tertemiz bir şekilde geri alıyoruz. Paketlenebilir de aynı şekilde. Birliğimiz de fasulyemizi alıyor. Ürünümüzün kalitesi yapılmış olan bilimsel araştırmalarca zaten kanıtlanmış. Ne kadar iddialı olduğumuzu şeker fasulyemizi yiyen anlar” diye konuştu.
Denizli Denizli’de nar hasadı başladı Türkiye nar üretiminde 5’inci sırada yer alan Denizli’de uygun iklim özellikleri sayesinde nar üretim merkezi haline gelen Pamukkale ilçesindeki bahçelerde hasat başladı. Pamukkale ilçesine Irlıganlı Mahallesi’nde gerçekleştirilen nar hasadına Vali Ömer Faruk Coşkun, Pamukkale Kaymakam Vekili Abdullah Demir, İl Tarım ve Orman Müdürü Şakir Çınar, İl Emniyet Müdürü Yavuz Sağdıç, İl Jandarma Alay Komutanı Hıdır Ayçiçek, Orman Bölge Müdürü Ahmet Üçgül, Ziraat Odası Başkanı Hamdi Gemici, ilçe müdürleri ile teknik personelin yanı sıra muhtar ve çiftçiler katılım sağladı. Üreticilere bereketli bir hasat sezonu dileyen İl Tarım ve Orman Müdürü Şakir Çınar; “Bugün Pamukkale ilçemizde Nar hasadını başlatıyoruz. Denizli için meyvecilik açısından Nar’ın önemli bir yeri vardır. 2023 yılında Denizli’de 2 bin 377 ha alanda 49 bin 381 ton nar üretimi gerçekleşmiştir. Dekara düşen ortalama nar verimi 2 bin 77 kilogramdır. Meyve veren yaştaki ağaç sayısı 1 milyon 337 bin 622 adet, meyve vermeyen yaştaki ağaç sayısı 204 bin 391 adettir. Meyve veren ağaç başına ortalama verim 37 kilogramdır. 2024 yılında 50 bin tonun üzerinde nar rekoltesi beklemekteyiz. İlimizde yapılan nar yetiştiriciliğinde ana çeşit hicaz çeşididir. Hicaz narının tat, renk, aroma, kalite ve kantitesinin yüksek olması, pestisit kalıntısı probleminin olmayışı bakımından ihracatçı firmaların tercih nedeni olmaktadır. Önceki yıllarda, üretimi yapılan narların yüzde 70-80’i AB ülkeleri başta olmak üzere Rusya Federasyonu ve Ukrayna’ya ihraç edilmiş olup, 2024 üretim sezonunda hasat bugün itibariyle başlamıştır. Hasadımızın ülkemize ve ilimize hayırlı ve bereketli olmasını diliyorum" dedi. Pamukkale ilçesi üreticilerinden Mehmet Ali Yılmaz da yaptığı açıklamada; “Öncelikle hasadımızda bizleri yalnız bırakmayan, Valimize çok teşekkür ediyorum. Bu tür katılımlar üretici olarak bizlere cesaret veriyor. Öncelikle ifade edecek olursam Eldenizli, Irlıganlı, Kocadere, Küçükdere mahallelerinde toplamda 357 dekar alanda tarımsal üretim yapmaktayız. Üretim kalemi olarak sayacak olursak 181 dekar alanda ayva, 158 dekar alanda nar, 15 dekar alanda erik yetiştirmekteyiz. Bugün hasadına başladığımız narın çeşidi hicazdır. Pamukkale ovasında mikro klimanın etkisiyle Nar üretimimizin kalitesi kalibresi ve ihracat ürünü oluşu üreticilerimizin her geçen yıl rekolte artışını kalitesinin artışını sağlayan teknikleri bahçelerinde uygulamasıyla birlikte ilerleyen süreçte çok daha önemli işlere imza atacağını düşünüyorum. Hasadın ülkemize, Denizli’mize ve üreticilerimize bolluk ve bereket getirmesini diliyorum” diye konuştu. İlk hasatta üreticileri yalnız bırakmayan Vali Ömer Faruk Coşkun ise üretimin önemine vurgu yaparak; ”Üreticilerimizin gerçekten emeklerine sağlık. Geçen yıllar üretimin ne kadar önemli olduğunu bizlere gösterdi. Üreticilerimize her türlü desteğin verilmesi önem arz etmektedir. Bölgemizin tarımsal üretim anlamında ciddi bir potansiyeli var. İnşallah elbirliği ile tarım teşkilatımız, Bakanlığımızın uygulamaya koyduğu üretim planlaması ve yeni destekleme modeli hayata geçtiğinde daha etkili, verimli bir üretim gerçekleştirmiş olacağız. Bugün başlayan nar hasadının bütün çiftçilerimize hayırlı ve bereketli olmasını diliyorum” şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından Vali Ömer Faruk Coşkun, beraberindeki heyet ile nar bahçesine geçerek temsili hasadı gerçekleştirdi. Daha sonrasında nar üreticileri ile birlikte sektörün sorunları ve çözümlerine yönelik istişarede bulunuldu.