ÇEVRE - 20 Eylül 2024 Cuma 20:58

Türkiye’nin 20 bin yıllık buzulları eriyor

A
A
A

Hakkari il merkezi ile Yüksekova ilçesi arasındaki vadide yer alan 20 bin yıllık buzullar yavaş yavaş erirken doğaseverler ise acilen önlem alınmasını istiyor.

Dünyada ve Türkiye’de küresel ısınmayla birlikte ortaya çıkan iklim değişiklikleri nedeniyle Hakkari-Yüksekova sınırında bulunan 20 bin yıllık Cilo buzulları giderek küçülüyor. Yüksekova Cilo Doğasever Spor Kulübü, 30 kişilik bir grupla sabahın ilk ışıklarıyla Cennet ve Cehennem vadilerine hareket etti. Vadide kahvaltılarını yapan doğaseverler, daha sonra 20 bin yıllık buzulları yerinde inceledi.

Türkiye’nin 20 bin yıllık buzulları eriyor

Cilo Dağları’nda yer alan 20 bin yıllık buzulların küresel ve iklim değişiklikleri nedeniyle gün geçtikçe erimeye devam ettiğini ve acilen önlem alınmasını isteyen Yüksekova Cilo Doğasever Spor Kulüp Başkanı Çetin Yorgun, “Her hafta olduğu gibi bu hafta da Hakkari ve ilçelerini geziyoruz. Bu haftaki rotamız Cilo Dağları’nda yer alan Cennet ve Cehennem vadileri oldu. Bizde 30 kişilik grupla bölgeyi gezdik ama bizi üzen ise 20 bin yıllık buzulların erimesi oldu. Buna karşı acilen önlem alınması lazım. Çünkü tamamen yok olmaya yüz tutmuş durumdadır” dedi.

Coğrafya öğretmeni Kenan Canan ise ciddi önlemler alınması gerektiğini belirterek, “Cilo buzulları, Türkiye’nin en büyük ve en önemli buzul alanlarından biri olarak bilinir. Türkiye’nin buzul araştırmaları tarihine büyük katkılar sunan isimlerden biri olan Prof. Dr. Sırrı Erinç, 1948 yılında bölgede gerçekleştirdiği ilk bilimsel çalışmalarda buzulların kalınlığını yaklaşık 100 metre olarak raporlamıştır. Ancak, iklim değişikliği ve küresel ısınmanın etkisiyle 2020 yılına gelindiğinde yapılan araştırmalar bu kalınlığın 50-60 metreye kadar düştüğünü göstermektedir. Yapılan ölçümler buzul alanındaki dramatik gerilemeyi de ortaya koymaktadır. 1948 yılında Cilo buzulları yaklaşık 8,5 kilometrekarelik bir alanı kaplamaktayken, 1980 yılına kadar bu alan 7,2 kilometrekareye gerilemiş. 2020 yılı itibarıyla bu alan 4,8 kilometrekareye kadar düşmüştür. Bu veriler, buzulların her yıl ortalama yüzde 1-2 oranında küçüldüğünü göstermektedir. Prof. Dr. Sırrı Erinç’in gözlemleri, bölgenin iklim değişikliğine karşı ne kadar savunmasız olduğunu ve buzul erimesinin hızlanarak devam ettiğini kanıtlamaktadır. Cilo buzulları, yalnızca doğa turizmi için değil, aynı zamanda bölgedeki tatlı su kaynaklarının sürdürülebilirliği açısından da kritik öneme sahiptir. Buzulların erimesi, bölgedeki kuraklık ve tatlı su kaynaklarındaki azalma ile doğrudan ilişkilidir. 3 bin 50 metre rakımdaki Gelyano Buzul Gölü’nde yapılan güncel gözlemler, buzulların eninde çatlaklar, erime öncesi döneme ait buzul çizikleri ve cilalanmış kaya izleri gibi önemli buzul süreçlerini gözler önüne sermektedir. Bu bilimsel veriler, Cilo buzullarının korunması ve iklim değişikliği ile mücadelede acil önlemlerin alınması gerektiğini bir kez daha vurgulamaktadır. Bunun için ciddi önlemler alınmalı ki gelecekteki nesile güzel miraslar bırakalım” dedi.

Türkiye’nin 20 bin yıllık buzulları eriyor

Metin Tek

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Iğdır Iğdır’da hava kirliliği alarm veriyor Hava kirliliği oranının hem yaz hem de kış mevsiminde ulusal sınır değerlerinin üzerinde olduğu Iğdır’da hava kirliliği alarm vermeye devam ediyor. Hava kirliliğinde Avrupa’da birinci sırada yer alan Iğdır’da kış ayı ile birlikte artan hava kirliliği yeniden alarm veriyor. Iğdır’da hava kirliliğinde coğrafi konum, rüzgâr erozyonu, Ermenistan’daki Metzamor Nükleer Santrali, kalitesiz kömür tüketimi, egzoz salınımları kirliliğin başlıca sebepleri arasında yer alıyor. Ayrıca Iğdır’da ölümlerin başında yine kirli hava yer alıyor. Iğdırlı vatandaşlar şehir genelinde doğal gazın yaygınlaştırılmasını istiyor. Bazı vatandaşlar da hava kirliliğine neden olan kişilere para cezası, yeri geldiğinde hapis cezası verilmesini istiyor. Iğdır’da alınan verilere göre ölçülen parametrelerden PM10 (Partikül madde) değerlerinin hem yaz mevsiminde hem de kış mevsiminde ulusal sınır değerlerin üzerinde olduğu ortaya çıktı. Dünyada meme kanseri ile hava kirliliği arasındaki ilişkiye işaret eden bilim adamları araştırmaların sayısının giderek arttığına dikkat çekti. Iğdır’da esnaf olan Ekrem Eray şehirde zehirli bir hava soluduklarını belirterek, “Iğdır’da hava kirliliği sorununu biz Iğdırlılar hepimiz yaşıyoruz. Zaten son yıllarda da hastalıklar özellikle kanser çok arttı. Sobalarda çıkan kömür dumanlarına bir çözüm bulunmalı ki bu sorun bitsin.” dedi. Şehirdeki sis bulutları dron ile görüntülendi .