SPOR - 09 Ekim 2024 Çarşamba 16:54

Balıkesirspor Teknik Direktörü Levent Eriş’den durum değerlendirmesi

A
A
A
Balıkesirspor Teknik Direktörü Levent Eriş’den durum değerlendirmesi

Balıkesirspor Teknik Direktörü Levent Eriş, takımın 5 haftalık durumunu analiz etti. Takıma şampiyonluk için geldiklerini söyleyen Eriş, “Bu ligden büyük bir aile olarak hep birlikte çıkacağız” dedi.


Balıkesirspor Teknik Direktörü Levent Eriş, kulübün resmi sosyal medya hesabından yaptığı yazılı açıklama ile ligin 5 haftalık sürecini analiz etti. Karşılaştıkları bazı olumsuzluklara da değinen Eriş, kamuoyunun düşündüğünün tersine TFF 3. Lig 2. Grup’ta her takımın da birbirini yenecek düzeyde olduğunu belirtti. Geride kalan 5 haftayla ilgili sözlerine başlayan Levent Eriş, "Ligimizin ilk 5 haftasını değerlendirdiğimizde, sezon başına dönersek ve grupların belirlenmesiyle birlikte kamuoyunda en zayıf grubun 3. Lig 2. Grup olduğuna dair bir algı oluşunca, grubumuzda bulunan takımların birçoğunun şampiyonluğa oynayacak takım oluşturma çabaları bir anda gerçeğe dönüştü ve belki de grupların içinde en değerli rakamlar ve oyunculardan kurulu takımlar görmeye başladık. Kaldı ki bazı takımlara giden oyunculardan sadece 3 tanesi bizim verdiğimiz rakamların 2 mislini vererek o takımlara gitti. Yani sezon başında düşünülen o kamuoyu algısı düşüncesi gerçeğe dönüşerek 5 haftalık süreçte herkesin birbirini yenebilecek bir düzeyde olduğunu gösterdi” şeklinde konuştu.



“Hayretler içinde kaldığımız bir maç oldu”


Kelkitspor maçı hakkında değerlendirmelerde bulunan Eriş, “Bizim 5 haftalık süreçte hedeflediğimiz 11 puan gibi bir puan ortalaması düşündüğümüz durumda maalesef kolay olan diye hesap edilen iç saha maçlarında kaybedilen puanlar ve zor olan deplasman maçlarını kazanarak sürdürdüğümüz ilk 5 haftaya da hanemize 2 puan kaybı olarak gördüğümüzü söylemek isterim. Evet kendi sahamızda maalesef 2 maç kaybettik. Bunlardan Kelkit maçı futbol adına mükemmel, skor adına 14 tane pozisyona bakınca hayretler içinde kaldığımız bir maç olduğunu da belirtmek isterim. Kaldı ki içeride ve deplasmanda oynadığımız maçlarda bizi gönülden destekleyen başta 10kolikler olmak üzere ve kalpleri bizimle olan Balıkesirspor sevenlerine çok üzgün olduğumuzu, son maçta da maçın başından sonuna kadar daima yanımızda olduklarını görmek hem bizlere moral ve onur olduğunu ve onlara karşıda mağlubiyetten dolayı mahcubiyetimizi bilmelerini arz ederim. Ayrıca onlara bu mağlubiyeti de affettireceğimizi, onun dışında münferit bazı kişilerin seviyesiz ve çirkin sözlere maruz kaldığımızı daha maçın bitimine 30 dakika varken bunu yapmaları oldukça manidar ve üzücüydü” şeklinde açıklamalarda bulundu.



“Bu ligden hep birlikte çıkacağız”


Son oynanan Muğlaspor karşılaşması hakkında da konuşan Teknik Direktör Eriş, 3. Lig’den büyük bir aile bütünlüğü ile çıkacaklarını vurgulayarak şu ifadelere yer verdi: “Muğlaspor maçında kalemize gelen 47. saniyede ilk topun gol olması hepimizi şaşkınlık ve şok içinde bıraktı ve takımımız 25. dakika bu süreçten çıkmakta zorlanınca rakibe bu aralıklarda 2 tane daha pozisyon verdik, rakibimizin oyun planına baktığımızda 5-4-1 gibi diziliş ile tamamen sadece puan alırsak yeterli düşüncesindeydi. Oyuna bir hamle yaparak 30. dakikada hem sistemde hem de 2 oyuncu değişikliği yaparak oyuna geri dönüşü isteyen baskı ve tempo olarak ilk devre kalan süre içinde bulma çabasına girdik. Bu süreden sonra rakip kalede kullandığımız duran toplar ve kalecilerinin kurtarmış olduğu 2 tane net pozisyonları yok saymak, farklı bir açıdan bakıldığını düşünmemize neden olur ki bunu asla düşünmek istemiyorum. 2. devre tamamen bizim oyun üstünlüğümüzle geçen müsabakada diğer maçlara oranla pozisyonlar üretmekte zorlandık, elbette bunun nedenleri vardı. Biz kendi açımızdan değerlendirdiğimizde daha hareketli ve çabuk oynayıp, daha iyi hamleler yapmalıydık. Biz bunda etkili olamadık ama rakibin de 7’li savunma anlayışı ve ceza sahasını tamamen kapatıp o bölgeyi hiç terk etmemeleri, yere 20 kez yatmaları, topu taçlara atmaları, kalecilerinin aut atışının 1,5 dakika sürdüğü bir maçtaki davranışlara bakınca bu ligin ne kadar futboldan uzak çirkin bir lig olduğunun göstergesiydi. Sonunda bir maç kaybettik, tekrar kazanmasını ve yolumuza devam etmesini biliriz. Ligin henüz 5. Haftasında lig bitmedi ve daha bitmeyecek, takımımıza bakıldığında biz bu ligin en ekonomik ve en değerli oyuncularına sahibiz. Ben çocuklarıma güveniyorum, bizler buraya şampiyonluk için geldik yoksa ben dahil, birçok oyuncumuz adı Balıkesirspor olmasaydı 3. Lig’de olmamız mümkün olmazdı. Bu ligden hep bir aile bütünlüğü içinde çıkmamız gerektiğini biliyoruz ve öyle de yapacağız. Birlikte sevgi, saygı, samimiyet, birbirimize güvenerek, inanarak, coşkumuzu asla kırmadan büyük Mevlana’nın güzel bir sözüyle bitirmek isterim; "Dün dünde kaldı cancağızım, bugün yeni şeyler söylemek lazım’ dediğini hatırlatmak isterim.”


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Niğde TZOB Genel Başkanı Bayraktar Niğde’de patates ve soğan hasadına katıldı Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Bayraktar Niğde Ziraat Odasını ziyaret etti. Genel Başkan Bayraktar Niğde Ziraat Odası Başkanı Veli Kenar ve çiftçiler Niğde Ziraat Odasında yaptığı toplantının ardından Hüyük Mahallesi’nde patates ve soğan hasadına katıldı. Çiftçiler ve patates ve soğan hasadı yapan işçilerle sohbet eden Bayraktar, yaptığı açıklamada patates ve kuru soğanla ilgili gerekli tedbirler alınmazsa üreticinin zarar edeceğini söyledi. Patates ve kuru soğanın sosyal yardım programlarına alınması gerektiğini ifade eden TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 2023’te 5 milyon 700 bin ton patates üretim yapıldığını söyledi. Patates üretiminde bu yıl yüzde 9,5, ekim alanında ise yüzde 8,5 artış olduğunu söyleyen Bayraktar, TÜİK’in açıkladığı 2024 Yılı Bitkisel Üretim 1. Tahmin Verilerine göre, patates üretiminin geçen yıla göre yüzde 14 artarak 6,5 milyon tona ulaşacağının tahmin edildiğini belirtti. Bayraktar "Odalarımızdan edindiğimiz bilgiye göre, üretim artışının daha da fazla olacağını, geçen yıla göre yaklaşık 1,5 milyon ton fazla patates üretimi gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz. Üreticilerimiz, arzda yaşanacak artış sonucu fiyatların düşmesi endişesini yaşıyor. Ülkemizde 67 ilimizde kuru soğan üretimi de yapılıyor. TÜİK verilerine göre, 2023’te 2 milyon 600 bin ton üretim gerçekleşti. Kuru soğan üretiminde bir önceki yıla göre yüzde 10,5, ekim alanında ise yüzde 5 oranında artış meydana geldi. Bitkisel Üretim 1. Tahmin Verilerine göre, kuru soğan üretim miktarının 2023 yılına göre, yüzde 8 oranında artarak 2 milyon 800 bin tona ulaşacağı tahmin ediliyor" dedi. Patates fiyatlarının maliyetinin altında seyrettiğini ve üreticinin girdi maliyetlerinin yüksek olduğunu ifade eden Bayraktar, bu durumun sürdürülemez olduğunu söyledi. Bayraktar, "Geçen yıl ortalama 9,5 lira olan üretici fiyatı, bu yıl yüzde 50,5 oranında düşüşle 4 lira 70 kuruşa satılıyor. Kışlık patateste depo ve işçilik giderleri maliyetleri daha da artırıyor. Çiftçilerimizin buna tahammül etmesi mümkün değildir. Bir sonraki senede üretimden vazgeçtiği için fiyatlar patlıyor. Üreticilerimiz tekrar ekmeye başlıyor, üretim artıyor ve fiyatlar dip yapıyor. Bu durum sürdürülebilir değildir. Bunun doğal sonucu olarak üretimden vazgeçen özellikle gençlerimiz şehirlere göç ediyor. Tarımda çalışacak insan bulamıyoruz. Doğru tarım politikalarıyla kısır döngüye bir son verilmelidir" dedi.
Ankara Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Kılıç: “Sineklerle uğraşarak bataklığın kurutulması mümkün değil” Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, İstanbul’da iki genç kızın öldürülmesinin kadın cinayetleri kategorisinden çok farklı olduğunu ve işin içerisinde sapkın akımlar olduğunu belirterek, "Sineklerle uğraşarak bataklığın kurutulması mümkün değil” dedi. Yeniden Refah Partisi Genel Merkezi’nde gerçekleştirilen Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısının ardından Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç açıklamalarda bulundu. Kılıç, İsrail’in saldırıları ve son günlerde yaşanan kadın cinayetlerine ilişkin konuştu. İstanbul’da yaşanan cinayetler nedeniyle toplumun moralinin bozulduğunu belirten Kılıç, “Toplum olarak üzgünüz, canımız sıkkın, moralimiz son derece bozuk. Ülkemiz için, nesillerimiz için, geleceğimiz için büyük kaygılar içindeyiz. İstanbul’un göbeğinde, İstanbul surlarında iki kız evladımız, bu toplumun yetiştirdiği iki önemli değerimiz canavarca hislerle bir psikopat tarafından parçalara bölünerek katledilmiş ve maalesef bu durum Türkiye’de yaygın bir hal alma eğilimine girmiştir. Onlarca sabıkası olan psikopatlar maalesef sokaklarda dolaşmaktadır. Kadınlarımızın, çocuklarımızın, özellikle kız çocuklarımızın can güvenliği yoktur. Aileler endişe ve kaygı içinde çocuklarını okullarına ya da işe göndermektedir” diye konuştu. “Yasaklamayla siber suçların önlenmesi mümkün değildir” Siber zorbalıkların her geçen gün arttığını kaydeden Kılıç, “Bilgisayar oyunları ya da uygulamaları üzerinden 8-10 yaşındaki çocuklar dahil olmak üzere çocuklarımız siber zorbaların saldırısına ve tehditlerine maruz kalmaktadır. Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı var. Gerekirse teknik kabiliyet ve kapasitesinin arttırılması lazım. Gerekirse personel sayısının takviye edilmesi lazım. Suç işlendikten sonra değil, suç işlenmeden önce siber suçlarla ilgili önemlerin alınması lazım. ‘Discord’ adlı bir uygulama, bu uygulama üzerinden çocuklarımız hedef haline getirilmiş. Elbette ki sadece bir uygulamanın yasaklanması ya da kısıtlanmasıyla siber zorbalığı veya siber suçların önlenmesi mümkün değildir” ifadelerini kullandı. “İnsanlar adaleti adliyelerde değil sosyal medya mecralarında arar hale gelmiştir” Kılıç, sosyal medya üzerinden gelen tepkiler üzerine gelişen hukuk sisteminin terk edilmesi gerektiğini söyleyerek, “Türk hukuk sistemi gelen tepkiler üzerine karar veren bir hukuk sistemi olmaktan acilen çıkmalıdır. Buradan Adalet Bakanımıza çağrıda bulunuyorum. Hakimlerimize, savcılarımıza hangi güvence verilecekse verilsin. Hangi eğitim sağlanacaksa sağlansın. Ama takım elbise kravata iyi hal indirimi olmayacağı gibi gelen tepkiler üzerine kararlarını değiştiren bir hukuk sisteminin varlığı da kabul edilebilir değildir. İnsanlar artık adaleti adliyelerde değil sosyal medya mecralarında arar hale gelmiştir. Ülke olarak bunu hak etmiyoruz” açıklamasında bulundu. “Müslüman ülkelerin liderlerinin acilen seferber olması lazım” Gazze ile başlayan saldırıların Lübnan’a sıçradığını hatırlatan Kılıç, saldırıları kınamanın ve lanetlemenin artık bir anlam ifade etmediğini söyledi. Dünyanın harekete geçmesinin kaçınılmaz olduğunu vurgulayan Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü: “En başında söylemiştik, İsrail’in Gazze’deki terörizmine tepki verilmediği takdirde İsrail devlet terörü siyonist politikalarını gerçekleştirmek üzere komşu ülkelere yayılacak, sonra onların çevresindeki ülkelere bulaşacak. Terörist İsrail’in ve soykırımcı Netanyahu’nun durdurulması Müslüman olsun olmasın bütün dünya liderlerinin boynunun borcudur. Temelde petrolü elinde bulunduran, doğalgazı elinde bulunduran dünyanın su kaynaklarının yarıdan fazlasını elinde bulunduran Müslüman ülkelerin liderlerinin acilen seferber olması lazım. İsrail ile ticaretin başta Türkiye olmak üzere bütün Müslüman ülkeler tarafından kağıt üzerinde ve sözle değil, dolaylı ticaret parametreleri de kontrol edilmek suretiyle bir şekilde durdurulması lazımdır.” “Sineklerle uğraşarak bataklığın kurutulması mümkün değil” Ülke genelinde toplumsal duyarlılığın gelişmesi ve pekişmesi için yapılan her türlü sivil eylemi desteklediklerini aktaran Kılıç, “İstanbul’da son işlenen kız çocuklarına yönelik cinayetler kadın cinayetleri kategorisinden çok farklı bir şey. İşin içerisinde sapkın akımlar var. Toplumda ağır psikopatik vakaların elini kolunu sallayarak dolaşması ve cinayetler işlemesi karşısında cinayetleri kategorize etmenin de bir anlamı kalmamıştır. Her türlü ideolojik ya da siyasal görüşten bağımsız olarak bu meseleyi bir milli mesele olarak ele alıyoruz. Türkiye’de bugün madde bağımlığıyla mücadele meselesi kelimenin tam anlamlıyla milli güvenlik meselesidir. Önümüzdeki Milli Güvenlik Kurulu toplantısının madde bağımlılığıyla mücadele ve uyuşturucu ticaretinin durdurulması konusuyla toplanması yerinde olacaktır. Sineklerle uğraşarak bataklığın kurutulması mümkün değil. Sineklerden kurtulmak için bataklığın tümden kurutulması lazımdır. Uyuşturucu yollarının üzerinde olduğu herkesçe bilinen Türkiye’de uyuşturucu ticareti her türlü engellenmelidir. Türkiye bir geçiş ülkesi olmaktan da kurtulmalıdır, uyuşturucunun pazarı olmaktan da kurtulmalıdır” diye vurguladı.