KÜLTÜR SANAT - 11 Ekim 2024 Cuma 10:18

Altın Portakal kapsamındaki Sinema Çalıştayı başladı

A
A
A
Altın Portakal kapsamındaki Sinema Çalıştayı başladı

Sinemanın güncel sorunlarının çözümüne katkıda bulunmak amacıyla meslek örgütleri, dernekler, sendikalar ve sinema akademisyenlerini bir araya getiren, 61. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali kapsamında gerçekleştirilen “Sinema Çalıştayı” başladı.


Türkiye’de sinemanın güncel sorunlarını farklı başlıklar altında ele alındığı “Sinema Çalıştayı” başladı. Açılışa Antalya Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri ve festival idari direktörü Av. Cansel Tuncer, Sinema Çalıştayı Düzenleme Kurul Başkanı, İstanbul Kültür Üniversitesi, Radyo Televizyon ve Sinema Bölüm Başkanı Perihan Taş Öz, Çalıştay Düzenleme Kurul Başkanı, yönetmen ve senarist Aydın Sayman ve festival sanat direktörü Deniz Yavuz katıldı.


Çalıştayda konuşan Antalya Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri ve festival idari direktörü Av. Cansel Tuncer, “Üç gün boyunca sizlerin bu çalıştayda gerçekleştireceği oturumlar, değerlendirmeler ve sonucunda hazırlayacağınız sonuç beyannâmesini merakla ve ilgiyle takip ediyoruz. Çünkü sizler sinema sektörümüzün güncel sorunlarını tespit ederek çözüm önerileri sunacaksınız. Bizlerde festival yönetimi olarak bu belirlemiş olduğunuz çözüm önerilerini ve sorunları ilgili kurumlara ileterek bizzat takip ederek hep birlikte çalışacağız. Bu yüzden ben sizleri saygıyla selamlarken bu çalıştayın düzenlenmesinde emeği geçen başta Perihan Taş Öz ve Aydın Sayman olmak üzere herkese çok teşekkür ediyorum” dedi.


Sinema Çalıştayı Düzenleme Kurul Başkanı, İstanbul Kültür Üniversitesi, Radyo Televizyon ve Sinema Bölüm Başkanı Perihan Taş Öz, “Türkiye’de sinemada uzun zamandır konuşulmayan bazıları konuşulmuş olsa da gerçek muhataplar bir araya gelmediği için kendi kendine ya da biz bize konuşmaya dönüştüğü bazıların da ilgili kurumların ısrarla kulak tıkadığı, somut adım atılamamış ve bu haliyle de ne yazık ki birikmiş bir yığın sorunla karşı karşıyayız. Çalıştayın amacı bu sorunları doğru konu odakları etrafında bu alanın özneleri, söz sahipleri, emek verenleriyle tartışmak. Yani esas muhatapları bir araya getirmek ve en önemlisi somut adım atılabilmesi yönünde bir yol haritası çıkarabilmektir” dedi.


Öz, Türkiye sinemasındaki sektörün üretimine engel olan konu başlıklarını değerlendirmek için yönetmen Aydın Sayman ile birlikte çalıştıklarını söyledi. Öz; çalıştay kapsamında 22 üniversite , 9 meslek birliği , 7 dernek , 3 sendika çeşitli bakanlık ve ilgili federasyon ve vakıf temsilcilerinin bir araya olduğunu vurguladı.


Öz ayrıca şunları söyledi: “Bu yönüyle Türkiye’de şimdiye kadar gerçekleşen en geniş katılımlı farklı kurum temsilcilerinin bir araya geldiği kapsayıcı niteliği öne çıkan bir çalıştay olacak. Değerli konuklarımız son olarak tüm bu resmi ve teorik çerçevenin ve açıklamaların ardından aslında bu görevi üstlenme amacıma dair birkaç şey söylemek isterim. Ben en basit anlamıyla bir borcumuz olduğunu düşünüyorum. Her gün daha travmatik olaylarla karşı karşıya kaldığımız ülkemizde bu travmayı hem zihin hem ruhuyla sorgulamak ve baş edebilmek için sanata ve sinemaya sığınan anlatılan film hikayelerini karakterleriyle hiç deneyimlemediği yolculuklara çıkan ve bununla kolektif mutluluğu yaşayan ve belki de buna her zamankinden çok daha fazla ihtiyaç duyan seyircilerimize ve sinema öğrencilerimize bir borcumuz var. Türkiye’de sinema alanının söz sahipleri olarak karşı karşıya değil bir araya gelmeye sorunları çözebilmek için birlikte adım atmaya ihtiyacımız var. Bilgimizi ve emeğimizi dayanışmayla örüp çoğaltmaya ihtiyacımız var. Çalıştay tam da bu amaçla sizleri bir araya getirdi. Her birinizin önemli bir emanetin taşıyıcısı olduğunu düşünüyorum.”


Çalıştay Düzenleme Kurul Başkanı, yönetmen ve senarist Aydın Sayman ise “Festivallerin sinema sektörüyle ilişkilerinin daha organik ve daha sıkı olmasını istiyorum. Bundan sonrasında festivallerle film sektörü arasında daha canlı bir bağlantı olmasını temenni ediyorum. Hem bu festival hem de diğer festivaller için biz hiçbir şey yapmasaydık, 40-50 yıl içerisinde hiçbir şey yapmasaydık da hayatın olanağın akışı içerisinde sinemamız şu anki duruma gelir miydi” dedi.


Sayman sözlerine şu şekilde devam etti: “70’li yıllardan bu yana hiçbirimiz çalışıp çaba göstermeseydik diye düşündüm tabi onun cevabını kendi kendime vermeye çalışırken bir yandan da başka bir masallarda söylenen bir söz aklıma geldi; ‘az gittik uz gittik dere tepe düz gittik dönüp baktık bir arpa boy yol almışız’ sonunda kendi başıma kararımı verdim. Evet hayatın olanağın akışı içerisinde mutlaka sinema sektörü çökecek yeniden doğacak araya dizi film endüstrisi girecek, endüstri büyüyecek, birkaç yüz kişi klan gibi yaşayan sinemacılar, 10 binleri bulan sayılara çıkacak, çalışanları, emekçileri hayatın olağan akışı içerisinde insanların çalışma şartları veya film yapma şartlarında bazı değişiklikler olacak.”


Sayman ayrıca, “Biz 78’li yıllarda İstanbul’dan Ankara’ya sansür yürüyüşü yapmış insanlarız. Aradan elli yıl geçti, ne kazandık diye bakınca hakikaten bir arpa boyu yol gittik gibi görünüyor. Buna rağmen son tahlilde emeklerimizin biraz zaman içerisinde dalgalanarak bir sonuç verdiği kanaatine kapıldım. Filmler daha yapılmadan senaryo aşamasında sansür ediliyordu, şu an ismi değerlendirme kurulu haline çevrildi. Ama sansür bitmedi demek ki hala gidecek çok yolumuz var, bu yolu hep beraber yürüyerek emek vermek zorundayız” dedi.



Çalıştayda ilk gün tamamlandı


Çalıştayda ilk oturum “Sinemada Telif Hakları Sorunları” başlığıyla gerçekleşti. İstanbul Kültür Üniversitesi’nden Prof. Dr. Okan Ormanlı moderatörlüğünde gerçekleşen oturumun konuşmacıları “Ahmet Edebali/ Film Yapımcıları Meslek Birliği (FİYAB), Ayhan Sonyürek/ Senaryo ve Diyalog Yazarı Sinema Eseri Sahipleri Meslek Birliği (SENARİSTBİR), Avukat Eylem Akkayalı/ Sinema Eseri Sahipleri Federasyonu (SEF), Mehmet E. Soyarslan/ Türkiye Sinema Eserleri Sahipleri Meslek Birliği (SESAM), Mehmet Güleryüz/ Sinema ve Televizyon Eseri Sahipleri Meslek Birliği (SETEM), Renan Bilek/ Sinema Oyuncuları Meslek Birliği (BİROY) ve Tunç Davut/ Sinema Eseri Sahipleri Meslek Birliği (SİNE-BİR).”


Akdeniz Üniversitesi’nden Prof. Dr. Emine Uçar İlbuğa moderatörlüğünde gerçekleştirilen “Sinemada Akademi- Sektör İş Birliği” ilk günün ikinci oturumu oldu. Oturumun katılımcıları “Doç. Dr. Ayşe Toy Par/ Galatasaray Üniversitesi, Doç. Dr. Ece Vitrinel/ Galatasaray Üniversitesi, Hakan Kasırga/ Görüntü Yönetmenleri Derneği (GYD), Osman Özcan/ Sinema Televizyon Sendikası ve Sadullah Şentürk/ SİNE-BİR.”


Çalıştayın ilk günündeki son oturumsa Mersin Üniversitesi’nden Prof. Dr. Senem Ayşe Duruel Erkılıç moderatörlüğünde gerçekleşti. “Türkiye’de Film Festivalleri” başlıklı oturuma, Aydın Orak/ Film Yönetmenleri Derneği (FİLM-YÖN), Deniz Yavuz/ Antalya Altın Portakal Film Festivali, Doç. Dr. Hakan Aytekin/ Belgesel Sinemacılar Birliği (BSB), Doç. Dr. Hakan Erkılıç/ Mersin Üniversitesi, Haydar Işık/ Malatya Film Festivali, İsmail Timuçin/ Adana Altın Koza Film Festivali, Nida Yılmaz/ Türkiye Belediyeler Birliği, Özgür Balcı/ İşçi Filmleri Festivali ve sinema yazarı Vecdi Sayar.



Sinema Çalıştayı’nın 11 Ekim Cuma günü programı


Çalıştayın ikinci gününde panel de gerçekleşecek. 11 Ekim saat 14:00’teki "Anlatı ve Söylem Yapısı Bağlamında Türkiye’de Bağımsız Sinema" başlıklı panelin konukları, sinemamızın iki değerli ismi; yönetmenler Tolga Karaçelik ve Ümit Ünal. Panelin moderatörlüğünü ise çalıştay koordinatörü Doç. Dr. Perihan Taş Öz üsteleniyor.


11 Ekim saat 10:30’da başlayacak oturumlarda “Türkiye’de Film Sektöründe Çalışma Koşulları”, “Sinemada Değişen Seyir Kültürü”, “Türkiye’de Sinema Yayıncılığı” başlıklarını taşıyor.


“Türkiye’de Film Sektöründe Çalışma Koşulları” başlıklı oturumun moderatörü, avukat Derya Yaman. Oturumda; film sektöründe iş yasalarının tanıdığı haklar, uygulama aksaklıkları ve çözümü, film sektöründe cinsiyet eşitliği ve film sektöründe sendikal haklar bağlamında neler yapılabileceği ele alınacak. Oturumun katılımcıları ise; Ahmet Edebali/ FİYAB, Damla Kırkalı/ Sinema Televizyon Sendikası, Emre Yetim/ Oyuncular Sendikası, Galip Görür/ Sinema Emekçileri Sendikası (SİNE-SEN), İbrahim Onur Akçınar- Vehbi Cankat Güneş/ Çalışma Bakanlığı, İlker Barış/ SENARİSTBİR ve Ufuk Demirbilek/ Sinema Televizyon Sendikası.


İstanbul Üniversitesi’nden Prof. Dr. Hasan Akbulut’un moderatörlüğünde gerçekleştirilecek “Sinemada Değişen Seyir Kültürü” oturumuna ise; Bahçeşehir Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ayşe Nilüfer Narlı, Cinemarine sinema zinciri adına Cenk Sezgin, CJ ENM Medya Genel Müdürü Ferhat Aslan, Mersin Üniversitesi’nden Doç. Dr. Hakan Erkılıç ve Koç Üniversitesi’nden Doç. Dr. İpek Azime Çelik Rappas katılıyor. Oturumda sinema salonlarından dijital platformlara, pelikülden dijitale sinema seyir kültürünün değişimi ile Türkiye’de sinema filmlerinin sınıflandırılması ve gösterilmesi başlıkları tartışılacak.


Günün üçüncü oturumundaysa Marmara Üniversitesi’nden Doç. Dr. Meliha Elif Demoğlu’nun moderatörlüğünde “Türkiye’de Sinema Yayıncılığı” ele alınacak. Katılımcılar; Munzur Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ali Karadoğan, sinema yazarı Barış Saydam, Doç. Dr. Fırat Sayıcı/ Sinema Yazarları Derneği (SİYAD), Prof. Dr. Semire Ruken Öztürk/ SİNECINE Sinema Araştırmaları Dergisi, Ankara Üniversitesi, Serkan Öztürk/ ES Yayınları ve Tuncer Çetinkaya/ Modern Zamanlar Dergisi. Oturumda Türkiye’de basılı/ dijital sinema dergileri ve sinema kitaplarının konu odakları ve patikaları değerlendirilip Türkiye’de sinema yayıncılığının gelişmesi yönünde izlenecek yol haritası üzerine tartışılacak.


Çalıştayın 14:30’da başlayacak oturumlarındaysa “Film Sektöründe Yapım Koşulları, Krizler ve Çözümler”, “Sinema ve Kültürel Miras”, “Üretimden Gösterime Türkiye’de Kısa Film ve Belgesel Sinema” başlıklarını taşıyor.


Özgür Balcı moderatörlüğündeki “Film Sektöründe Yapım Koşulları, Krizler ve Çözümler” başlıklı oturumda; bağımsız sinema filmlerinin finansman sorunu, sinema filmlerinin kurumsal destek imkanlarını artıracak yöntemler ve 20 yıllık SGM destekleri uygulamasında yaşanan sorunlar ve çözüm yolları ele alınacak. Oturumun katılımcıları; Ahmet Hızarcı, Ayhan Sonyürek/ SENARİSTBİR, Mehmet Güleryüz/ SETEM, Nida Yılmaz/ Türkiye Belediyeler Birliği, Serkan Acar/ Film Kooperatifi (FİLMKOOP) ve Tunç Davut/ SEF.


Çukurova Üniversitesi’nden Doç. Dr. Aydın Çam moderatörlüğünde gerçekleştirilecek “Türkiye’de Sinema ve Kültürel Miras” oturumunda ise; Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nden Prof. Dr. Asiye Korkmaz, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi’nden Prof. Dr. Aydan Özsoy, Biket İlhan / Film Yönetmenleri Derneği (FİLM-YÖN), Nil Gürpınar / Türkiye Sinema Eseri Sahipleri Meslek Birliği (SE-SAM) ve İstanbul Kültür Üniversitesi’nden Prof Dr. Okan Ormanlı katılıyor. Oturumda Türkiye’deki film arşivi sorunu ve kültürel miras üzerine değerlendirmeler yapılacaktır.


Maltepe Üniversitesi’nden Doç. Dr. Hakan Aytekin moderatörlüğünde gerçekleştirilecek “Üretimden Gösterime Türkiye’de Kısa Film ve Belgesel Sinema” konulu son oturumunda ise; Selçuk Üniversitesi’nden Prof. Dr. Aytekin Can, Manisa Celal Bayar Üniversitesi’nden Prof. Dr. Meral Özçınar, Yönetmen Musa Ak, Kısa Film Yönetmenleri Derneği adına Okan Batur ve Anadolu Üniversitesi’nden Doç. Dr. Sırrı Sertar Serter katılacaktır. Oturumda Türkiye’de kısa ve belgesel film üretiminde yaşanan temel sorunlar değerlendirilecektir.



Çalıştayın Sonuç Bildirgesi 12 Ekim’de açıklanacak


12 Ekim’de bitecek çalıştayın sonuç bildirgeleri, dijital ve matbu kopya halinde ilgili kurumlarla paylaşılacak. Çalıştay bu yolla; Türkiye’de sinemanın kurumsallaşmasına, sektördeki sorunların çözümünde ve sektörle akademi arasındaki ilişkilerin güçlenmesinde yardımcı olmayı hedefliyor. Çalıştay oturumlarının sonuç bildirgesi Su Otel’in Panel Salonu’nda okunacaktır.


Çalıştayın Düzenleme Kurulu başkanlığını ve yürütücülüğünü İstanbul Kültür Üniversitesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölüm Başkanı Doç. Dr. Perihan Taş Öz ve TÜRSAV Genel Sekreteri, SE-YAP haysiyet kurulu üyesi, Sine-bir yönetim kurulu üyesi, senarist ve yönetmen Aydın Sayman üstleniyor. Onursal danışmanlığını ise yapımcı ve Özen Film’in kurucusu Mehmet E. Soyarslan, yapımcı, senarist ve Belge Film’in kurucusu Sabahattin Çetin ile İstanbul Üniversitesi Radyo, Sinema ve Televizyon Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Akbulut yürütüyor.



Altın Portakal kapsamındaki Sinema Çalıştayı başladı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tekirdağ Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Bağcı: "Su stresi altında olan bir ülkede yaşıyoruz" Tekirdağ’da toplantıya katılan Bakan Yardımcısı Ahmet Bağcı, "Ülkemizin diğer bir sıkıntısı su kaynakları. Su olmayınca tarımın sürdürülebilirliği mümkün değil. Türkiye’nin etrafına baktığımızda, denizlerle çevrili ama bu bir yanılsama olabilir. Çünkü bizim ülkemiz su stresi altında olan bir ülkede yaşıyoruz" dedi. Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Dr. Ahmet Bağcı’nın katılımıyla Yahya Kemal Beyatlı Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Üretim Planlaması ve Yeni Destekleme Modeli” toplantısında, Türkiye’nin su sorunu gündeme taşındı. Toplantıya, Tekirdağ Valisi Soytürk ve Tarım Reformu Genel Müdürü Dr. Osman Yıldız da katıldı. “Su stresi altında olan bir ülkede yaşıyoruz” Bağcı yaptığı açıklamada, Türkiye’nin su stresi altında olan bir ülke olduğunu vurguladı. “Ülkemizin diğer bir sıkıntısı su kaynakları. Su olmayınca tarımın sürdürülebilirliği mümkün değil. Türkiye’nin etrafına baktığımızda, denizlerle çevrili ama bu bir yanılsama olabilir. Çünkü su stresi altında olan bir ülkede yaşıyoruz. Bu aslında bütün Akdeniz’de olan ülkelerde aynı. Eğer biz bununla ilgili gerekli tedbirleri almazsak, su kıtlığı çeken bir ülke konumuna geleceğiz” dedi. Bağcı, son 20 yılda yapılan barajlar ve sulama tesislerinin bu konuda önemli adımlar olduğunu belirtti. Ancak, bu tür yatırımların sıklaştırılması gerektiğini ifade edip tarımsal sulama ve hayvancılığın planlanması gerektiğini söyleyerek, “Bu Akdeniz’de olan ülkelerde de böyle. Buradaki amacımız arazilerin etkin kullanımı. Arazilerin etkin kullanımı içerisinde hem verimlilik hem de hangi arazide neyin daha iyi yetişebileceği var. Arazilerin etkin kullanımı, suyun etkin kullanımı ve üretim planlamasının hepsini birlikte hareket eden bir unsur olarak görüyoruz. Biz artık neyin nerede ve ne kadar üretileceğini planlayacağız. Bunu sadece bitkisel olarak düşünmeyelim. Bu hayvansalda da böyle. Bir besi veya süt işletmesinin nerede olması lazım? Bir kanatlı işletmesinin nerede olması lazım? Tarım, hayvancılık ve su ürünlerini içermekte. Tarımsal üretim planlamasında bizim yaklaşımımız daha çok yönlendirici, öngörülebilir, seçici, katılımcı, suyu ve toprağı merkeze alan bir planlama. Sürece öyle başladık" dedi. Bakan Yardımcısı ayrıca, üretim planlaması ve arazilerin etkin kullanımının su kaynaklarının korunmasında kilit rol oynadığını belirterek; tarım, hayvancılık ve su ürünleri alanında yönlendirici ve sürdürülebilir bir planlama yapılmasının önemine değindi.
Ankara Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "OVP’de öngördüğümüz yüzde 1,7 hedefimize rahatlıkla ulaşmayı öngörüyoruz" Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Dış ticaret açığımızdaki iyileşme ve hizmet gelirlerimizin artmasıyla cari açığın azalmaya devam etmesini ve 2024 yılı sonunda cari açığın milli gelire oranı için OVP’de öngördüğümüz yüzde 1,7 hedefimize rahatlıkla ulaşmayı öngörüyoruz" dedi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, sosyal medya hesabından azalan cari açığa ilişkin yazılı açıklama yaptı. Yılmaz açıklamasında, "Dış ticaret açığındaki iyileşmeye hizmetler dengesinin de destek vermesiyle cari işlemler dengesindeki olumlu gidişatın 2024 yılı Ağustos ayında da korunduğunu görüyoruz. Cari işlemler dengesi 2024 yılı Haziran ve Temmuz aylarından sonra ağustos ayında da 4,32 milyar dolar fazla verdi. 2024 yılı Ağustos ayı itibarıyla yıllıklandırılmış cari açık 11,25 milyar dolara geriledi" dedi. "OVP’de öngördüğümüz yüzde 1,7 hedefimize rahatlıkla ulaşmayı öngörüyoruz" OVP’de yüzde 1,7 hedefine rahatlıkla ulaşmayı öngördüklerini belirten Yılmaz, açıklamasına şöyle devam etti: "Makroekonomik ve finansal göstergelerden aldığımız olumlu sonuçlar, uyguladığımız ekonomi programımızın etkinliğini göstermektedir. Dış ticaret açığımızdaki iyileşme ve hizmet gelirlerimizin artmasıyla cari açığın azalmaya devam etmesini ve 2024 yılı sonunda cari açığın milli gelire oranı için OVP’de öngördüğümüz yüzde 1,7 hedefimize rahatlıkla ulaşmayı öngörüyoruz."
Muğla Muğla’da 5 bin büyükbaş hayvan aşılanacak Muğla’da sürdürülebilir kırsal kalkınmanın sağlanması amacıyla, Muğla Büyükşehir Belediyesi ile Valilik arasında ‘Anneleri aşılat, buzağını yaşat’ protokolü, Muğla il Tarım ve Orman Müdürlüğü’nde imzalandı. Muğla Vali Yardımcısı Murat Kahraman ile Muğla Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Tayfun Yılmaz arasında imzalanan proje ile hastalıktan ari işletmelerde gebe hayvanlara E.coli-Corona-Rota aşılarının düzenli yapılarak, ishal kaynaklı buzağı kayıplarının en aza indirilmesi amaçlandı. Bu kapsamda Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından temin edilecek 10 bin doz aşı ile 2 doz uygulama şeklinde 5 bin büyükbaş hayvan aşılanacak. Projenin uygulama yöntemi Üreme yaşı ve periyodu göz önüne alındığında ilgili dişi hayvan varlığından yılda yaklaşık 5-6 bin buzağı elde edilebileceği öngörülüyor. Buzağıların anneleri gebelik döneminde 2 doz olmak üzere E.coli-Rota-Corona üçlü karma aşısıyla aşılanması, doğan buzağıların kolostrum yoluyla antikorları almasının sağlanması ve buzağıların bağışık hale getirilmesi amaçlanıyor. Toplam 2 milyon 150 bin TL bütçeye sahip proje, Aralık 2025 tarihine kadar devam edecek ve bu süre içerisinde şu çalışmalar yapılacak: Ekim ayı içerisinde Büyükşehir Belediyesi tarafından ‘Biyolojik Ürün Temin İşlemleri’ tamamlanacak. Temin edilen bu ürünler Tarım ve Orman İlçe Müdürlüklerine sevk edilecek. Ekim 20024 ve Aralık 2025 tarihlerinde, İlçe Müdürlükleri tarafından gebe ineklere 2 doz aşı uygulaması yapılacak. Aynı dönemde, çiftçilerle toplantılar düzenlenecek. Projenin sonuç raporu Aralık 2025’te hazırlanacak.
Muğla Marmaris Boat Show kapılarını açtı Marmaris Uluslararası Yat Kulübü tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen “Marmaris Boat Show-Deniz Araçları, Ekipmanları ve Aksesuarları Fuarı”, Marmaris Marina’da düzenlenen törenle başladı. 10-13 Ekim tarihleri arasında gerçekleşecek olan ve 50’ye yakın firmanın 100’ün üzerinde markayla katıldığı fuarda, deniz araçları, yat ekipmanları ve aksesuarlar sergileniyor. Fuarın açılışına Datça Kaymakamı Murat Atıcı, Marmaris Güney Ege Sahil Güvenlik Komutanı Yarbay Akın Coşkunlar, Marmaris İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Berker Dongul, Marmaris Ticaret Odası Başkan Vekili Görkem İnal, Marmaris Deniz Ticaret Odası Başkanı Halil Bağlı, Marmaris Emniyet Müdürü Emre Alay katıldı. Marmaris Belediye Başkanı Acar Ünlü meclis toplantısı sebebi ile katılamadığı açılışın ardından fuar alanına gelerek teker teker tüm stantları gezerek hayırlı olsun dileklerini iletti. Marmaris Kaymakamı Nurullah Kaya’nın izinli olması sebebi ile vekalet eden Datça Kaymakamı Murat Atıcı ve beraberindekiler ziyaret ettiği fuar alanında tüm stantları gezerek teker teker ekipmanları inceledi. Marmaris İhsan Mermerci okulu öğrencilerinin de kendi kodlamalarını yaptığı robotları da yakından inceleyen Kaymakam Atıcı öğrencileri tebrik ederek başarılarının devamını diledi. Marmaris Uluslararası Yat Kulübü Başkanı Zafer Öznur, açılış konuşmasında fuarın ikincisini düzenlemekten gurur duyduklarını belirtti. Öznur, “Umarım fuarımızı büyüterek önümüzdeki yıllarda da sürdüreceğiz. Fuar, 13 Ekim de dahil dört gün sürecek ve yoğun bir programla ziyaretçilere birçok etkinlik sunacak. Ayrıca, eğitim seminerlerimiz de olacak. Herkesi bu etkinliklere katılmaya davet ediyoruz” dedi. Marmaris Boat Show, dört gün boyunca devam edecek ve sektördeki yenilikleri ziyaretçilerle buluşturacak.
Ankara Keçiören’de 2. Uluslararası Türk Kültürü Sempozyumu düzenlendi Ankara’nın Keçiören ilçesinde 2. Uluslararası Türk Kültürü Sempozyumu düzenlendi. 2. Uluslararası Türk Kültürü Sempozyumu, Keçiören Belediyesi, Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü ve Yunus Emre Enstitüsü iş birliğinde Gazi Üniversitesi ve TİKA’nın destekleriyle Keçiören’de düzenlendi. Yunus Emre Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen sempozyum, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Sempozyuma ev sahipliliği yapmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Keçiören Belediye Başkanı Mesut Özarslan, “Türk kültürü köklü bir medeniyetin izlerini taşıyan, tarihin derinliklerinden süzülüp gelen bir hazinedir. Bizler bu mirası gelecek nesillere en doğru şekilde aktarma sorumluluğuyla karşı karşıyayız. Türk milleti tarih boyunca pek çok medeniyetlerle etkileşim içerisinde olmuş, farklı coğrafyalarda devletler kurmuş, derin izler bırakmıştır. Orta Asya’nın uçsuz bucaksız bozkırlarından Anadolu’muzun bereketli topraklarına kadar uzanan bu serüven, kültürümüzün zenginleşmesini ve çeşitlenmesini sağlamıştır” ifadelerini kullandı. Türk kültürünün temelinde vatan sevgisi ve bağımsızlık ruhunun olduğunu belirten Özarslan, şunları kaydetti: “Türk kültürünün özünde vatan sevgisi, bağımsızlık tutkusu, hoşgörü, adalet ve dayanışma ruhu yer alır. Milletimizi ayakta tutan bu değerler bizlere binlerce yıl boyunca rehber olmuştur. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Türk milletinin sadece kendi tarihinde değil aynı zamanda dünya medeniyetine yaptığı katkılarda da övünülmesi gerektiğini bizlere vurgulamıştır. Bugün Türk kültürünü yaşatmak ve geliştirmek sadece geçmişimize olan bir vefa borcu değil, geleceğimize yapacağımız en önemli yatırımdır. Kültürümüzü korumanın yolu öncelikle dilimize sahip çıkmakla başlıyor. Ne mutlu Türk’üm diyene.” Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı ve Gazi Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. İsmet Çetin, Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun ve Gazi Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Necdet Hayta tarafından yapılan açılış konuşmalarının ardından sözü Aksakallar aldı. Türk kültürüne dair geçmişten günümüze gelen önemli anekdotları, Türk düşünürlerinin fikirlerini ve Türklüğün özünü anlatan Aksakallar heyetinde Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun, Prof. Dr. Umay Günay, Prof. Dr. Saim Sakaoğlu, Prof. Dr. Reşat Genç ve Prof. Dr. Fikret Türkmen yer aldı.