GÜNDEM - 03 Ekim 2024 Perşembe 12:09

MSB: “Irak ve Suriye’nin kuzeyi dahil son bir haftada 58 terörist etkisiz hale getirilmiştir”

A
A
A
MSB: “Irak ve Suriye’nin kuzeyi dahil son bir haftada 58 terörist etkisiz hale getirilmiştir”

Milli Savunma Bakanlığı, Irak ve Suriye’nin kuzeyi dahil son bir haftada 58 teröristin etkisiz hale getirildiğini açıkladı.


Milli Savunma Bakanlığı tarafından haftalık bilgilendirme toplantısı gerçekleştirildi. Bakanlıkta gerçekleştirilen basın toplantısında konuşan Milli Savunma Bakanlığı Basın Halkla İlişkiler Müşaviri Tuğamiral Zeki Aktürk, gündeme dair son gelişmeleri aktardı. Terörle mücadeleye ilişkin son bir haftada yaşanan gelişmeleri paylaşan Tuğamiral Aktürk, “Türk Silahlı Kuvvetlerimizin ‘kaynağında, sürekli ve kapsamlı’ olarak Irak ve Suriye’nin kuzeyinde gerçekleştirdiği terörle mücadele operasyonlarıyla son bir haftada 58 terörist etkisiz hale getirilmiştir. Böylece 1 Ocak’tan bugüne kadar etkisiz hale getirilen terörist sayısı 2 bin 107 olmuştur” açıklamasında bulundu.


Aktürk, 2 Ekim tarihinde Ağrı’da meydana gelen araç kazası sonucu şehit olan Piyade Uzman Çavuş Burak Geniş’e de Allah’tan rahmet diledi.



“Hudutları geçmeye çalışan 12’si terörist olmak üzere toplam 463 şahıs yakalandı”


Hudutların güvenliği için hudut birliklerinin imkan ve kabiliyetlerini sürekli geliştirdiğini ve sınır güvenliğinde etkin tedbirler alındığını kaydeden Tuğamiral Aktürk, “Son bir haftada yasa dışı yollarla geçmeye çalışan 463 şahıs yakalanmıştır. 930 şahıs ise hududu geçemeden engellenmiştir. Yakalanan şahıslardan 12’si terör örgütü mensubudur. Böylelikle 1 Ocak’tan bugüne kadar hudutlarımızdan yasa dışı yollarla geçmeye çalışırken yakalananların sayısı 11 bin 339’a yükselmiştir. Hududu geçemeden engellenen kişi sayısı da 79 bin 635 olmuştur” ifadelerini kullandı.


Komutası 10 Ekim 2023’te devralınan, NATO ve Birleşmiş Milletler kararlarına uygun olarak tam bir tarafsızlık ve şeffaflık ile yerine getirilen Kosova Barış Gücü (KFOR) Komutanlığı görevinin 11 Ekim’de İtalya’ya devredileceğini kaydeden Tuğamiral Aktürk, Türkiye’nin NATO ve Avrupa-Atlantik bölgesinin güvenliği için önemli ve belirleyici katkılarda bulunmaya devam edeceğini sözlerine ekledi.



“İsrail’in Filistin’in ardından Lübnan’a yönelik saldırıları krizin tüm bölgeye yayılması endişemizi haklı çıkarmıştır”


Aktürk, İsrail saldırıları neticesinde 41 binden fazla Filistinlinin öldüğü veya yerinden edildiğini ifade ederek, “Uluslararası hukuku ihlal eden İsrail’in Filistin’in ardından Lübnan’a yönelik saldırıları bu krizin tüm bölgeye yayılması endişemizi haklı çıkarmıştır. Bölgemizdeki krizin yayılmasına yönelik bu saldırıların durdurulması için kalıcı önlemlerin alınması şarttır. Yerlerinden edilen masum insanlar, öldürülen çocuklar ve insani yaşam şartlarından mahrum bırakılanlar karşısında bu endişe verici şiddeti izlemeye devam eden uluslararası toplumu bir kez daha göreve çağırıyoruz” şeklinde konuştu.


Türk Silahlı Kuvvetlerinin yürüttüğü tüm operasyonları ve görevleri ile eş zamanlı olarak eğitim ve tatbikat faaliyetlerini de aralıksız sürdürdüğünü kaydeden Tuğamiral Aktürk, bu çerçevede kuvvetler arası ateş desteğinin koordinasyonunu geliştirmek maksadıyla 8 ile 11 Ekim tarihleri arasında Polatlı’da Ateş Serbest-2024 faaliyeti gerçekleştirileceğini aktardı.


Oruç Reis gemisinin Somali Federal Cumhuriyeti deniz yetki alanlarında araştırma faaliyeti gerçekleştireceğini de hatırlatan Aktürk, Deniz Kuvvetleri’ne ait TCG Gediz, TCG Gökova ve TCG Ütğm. Arif Ekmekçi gemilerinden teşkil edilen Somali Deniz Görev Grubu’nun Oruç Reis gemisine refakat ve koruma sağlayacağını belirtti.



“İsrail’in Lübnan’a saldırısı sadece Gazze ile sınırlı kalmayacağı endişemizin haklı olduğunu göstermiştir”


Milli Savunma kaynakları ise, İsrail’in Lübnan’a saldırısı sonrası İran’ın da İsrail’i füzelerle vurması üzerine oluşan gerginliğin bölgesel bir savaşa dönüşme ihtimaliyle ilgili sorulara, “Milli Savunma Bakanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetleri olarak ülkemizin savunma ve güvenliğine yönelik bölgemizde ve dünyada yaşanan gelişmeleri yakından takip ediyor, çok boyutlu bir güvenlik stratejisi ile değerlendiriyor, alınması gereken tedbirleri alıyoruz. İsrail’in insanlık dışı ve uluslararası hukuku hiçe sayan saldırıları uluslararası güvenliği, küresel ve bölgesel istikrarı tehdit etmeyi sürdürmektedir. Gelinen durum İsrail saldırılarının Gazze ile sınırlı kalmayacağı, bölge geneline yayılacağı endişemizin ne kadar haklı olduğunu göstermiştir” cevabını verdi.



“Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, vatandaşlarımızın Lübnan’dan güvenli bir şekilde tahliyesine yönelik hazırlıklarını tamamlamıştır”


Lübnan’daki Türk vatandaşlarının tahliye edilip edilmeyeceğine dair sorular üzerine ise Bakanlık kaynakları, “Daha önce birçok tahliye harekatını başarıyla icra eden Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, öncelikle vatandaşlarımız olmak üzere yabancı ülke vatandaşlarının da Lübnan’dan güvenli bir şekilde tahliyesine yönelik planlama ve hazırlıklarını tamamlamıştır. Halihazırda Lübnan’da yaşanan gelişmeler Dışişleri Bakanlığı ile koordineli olarak yakından takip edilmektedir. Tahliyenin başlaması durumunda gerekli bilgilendirme devletimizin ilgili kurumları tarafından yapılacaktır” dedi.



“Yunanistan’ın tatbikat planlama dokümanında uçuş planı talep etmesi üzerine tatbikata katılım sağlanmamıştır”


Bakanlık kaynakları, TSK’nın Yunanistan’da gerçekleştirilen Ramstein Flag-2024 Tatbikatı’na katılmaktan vazgeçtiğine dair haberlerle ilgili de şunları söyledi:


“30 Eylül-11 Ekim 2024 tarihleri arasında Yunanistan’da 13 NATO üyesi ülkenin katılımıyla Ramstein Flag-2024 Tatbikatı icra edilmektedir. Yunanistan’ın hazırladığı tatbikat planlama dokümanında FIR (Flight Information Region-Uçuş Malumat Bölgesi) hattını kendi hükümranlık alanı şeklinde gösterip uçuş planı talep etmesi üzerine gerekli girişimlerde bulunulmuş, NATO makamlarınca olumlu yaklaşım sergilenmesine rağmen ev sahibi Yunanistan’ın tutumunda ısrar etmesi nedeniyle tatbikata katılım sağlanmamıştır.”



“Adana’da 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda icra edilmesi planlanan hava gösterileri Teknofest’te icra edildi”


Tasarruf tedbirleri kapsamında Türk Yıldızları ve SOLOTÜRK’ün yurtiçi uçuşlarının kısıtlandığı açıklanmasına rağmen neden Adana Teknofest’te gösteri uçuşu yapıldığı şeklindeki soru üzerine Bakanlık kaynakları, şu ifadelere yer verdi:


“Tasarruf tedbirleri kapsamında Hava Kuvvetlerimiz tarafından icra edilecek yurtiçi hava gösterileri iptal edilmiştir. Bu yıl Adana’da icra edilen Teknofest’te hava gösterileri yapılması konusunda gençlerimizden gelen yoğun istek ve faaliyetin Akdeniz bölgemizde ilk defa icra edilmesi nedeniyle gençlerimizin havacılık sevgisini arttırmak, TSK personelinin kabiliyetlerini göstermek ve gençlerimizi bu buluşmadan mahrum etmemek için Adana’da 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda icra edilmesi planlanan hava gösterileri Teknofest’te icra edilmiş, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı için ise İzmir’de hava gösterisi planlanmıştır.”



MSB: “Irak ve Suriye’nin kuzeyi dahil son bir haftada 58 terörist etkisiz hale getirilmiştir”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Plaj Futbolu Milli Takımı, TFF kararıyla 2025 FIFA Plaj Futbolu Dünya Kupası Avrupa Elemeleri’nden çekildi Plaj Futbolu Milli Takımı, Türkiye Futbol Federasyonu’nun (TFF) aldığı karar neticesinde 2025 FIFA Plaj Futbolu Dünya Kupası Avrupa Elemeleri’nden çekildi. 2025 FIFA Plaj Futbolu Dünya Kupası’nın Avrupa elemelerinde Plaj Futbolu Milli Takımı yer almayacak. D Grubu’nda Belarus, Moldova ve Belçika’nın rakibi olan milliler; Türkiye Futbol Federasyonu’nun aldığı kararla turnuvadan çekildi. Böyleece 2005 yılından bu yana düzenlenen FIFA Plaj Futbolu Dünya Kupası’nda Türkiye ilk defa yer almayacak. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan 2009 ve 2013 yıllarındaki Plaj Futbolu Dünya Kupası finallerini yöneten eski FIFA Plaj Futbolu Hakemi Serdar Akçer, “2006 yılından itibaren TFF bir milli takım kurup, FIFA Plaj Futbolu Dünya Kupası’na katılmaya başladı. 2025 FIFA Plaj Futbolu Dünya Kupası’nın elemeleri bugün İspanya’nın Cadiz şehrinde başlıyor. Eylül ayında gruplar çekildi ve Türkiye de D Grubu’na düştü; Belarus, Moldova ve Belçika ile aynı gruba. Ne olduysa TFF, turnuvaya 1 hafta kala resmi bir başvuru yapıp turnuvadan çekildiğini bildirmiş. D Grubu 3 takıma düştü. Sonuçta da biz ilk defa Plaj Futbolu Dünya Kupası’na katılmıyoruz” diye konuştu. “Duyduğum kadarıyla maddi durumdan dolayı katılmıyoruz” Çekilmenin maddi tasarruftan kaynaklandığına yönelik duyum aldığını ve bunun birçok milli sporcuyu olumsuz yönde etkileyen bir karar olduğunu ifade eden Akçer, “Kusura bakmasın kimse ama tasarrufla falan açıklanamaz. Bu kadar önemliyken neden katılmadığımızı hala anlamadım. Benim duyduğum kadarıyla maddi durumdan dolayı katılmıyoruz. Bir önceki sene takım 7-8 tane turnuvaya gitmişti. Bu yıl ise yalnızca Moldova’da düzenlenen Avrupa A Ligi’ne katıldı ve Dünya Kupası’na katılacaktı. Şunu unutuyorlar; bizim bir ligimiz var ve buradaki genç çocukların hedefi ve milli forma hayalleri var. Milli forma giyerlerse avantaj sahibi oluyorlar, üniversitelere kontenjanlardan girebiliyorlar. Devletin kademelerinde kontenjan kullanabiliyorlar. Haklı olarak da buralara emekte bulunuyorlar” cümlelerine yer verdi. “Hacıosmanoğlu’ndan başka hiçbir TFF başkanı takımı çekmedi” Mevcut TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’ndan önceki hiçbir TFF başkanının takımı çekme kararı alınmadığını söyleyen Serdar Akçer, “Ben şuna üzülüyorum; Moldova, Malta, Belarus gibi ülkeler orada varken, bu kadar futbolun yaygın olduğu bir ülke olarak neden yokuz. Tarihin hiçbir TFF başkanı takımı geriye çekmedi. Niye İbrahim Hacıosmanoğlu takımı geriye çekti? Ben bunu çok merak ediyorum. Türkiye futbolunun en kaotik dönemleri denilen zamanlarda bile bu takım çekilmedi” dedi.
Malatya Sadıkoğlu, çağrısını yineledi: "6. Bölge teşvikleri devam etmeli" Malatya’dan Eylül ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 22 artışla 45 milyon 702 bin dolar ihracat gerçekleştiğini belirten Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, “Deprem sonrası yeniden ivme kazanan ihracatımızın olumsuz etkilenmemesi için 6. Bölge Teşvikleri devam etmeli” dedi. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından açıklanan Eylül ayı ihracat rakamlarını değerlendiren Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, “Malatya olarak Eylül ayında önceki yılın aynı ayına göre yüzde 22 artışla 45 milyon 702 bin dolar ihracat gerçekleştirdik. Eylül ayı ihracatımızla birlikte 2024 Ocak-Eylül döneminde bir önceki yıla göre yüzde 10 artışla 303 milyon 55 bin dolar ihracata ulaşmayı başardık. Finansman sorunu ve yüksek maliyetlere rağmen ihracata, üretime, istihdama ve kalkınmaya büyük katkı sağlayan üyelerimizi ve tüm çalışanlarını tebrik ediyorum” dedi. İvme kazanan ihracatın olumsuz etkilenmemesi ve üretim sürekliliğinin sağlanması için 6. Bölge Teşvik süresinin uzatılmasını kaydeden Başkan Sadıkoğlu, “Deprem sonrası yaşadığımız ciddi personel sorunu devam ediyor. Personel sorunu üretim kapasitelerini de olumsuz yönde etkiliyor. Buna rağmen ihracatımız ivmelenmiş durumda. Böylesi bir süreçte 6. Bölge Teşvik Destekleri süresinin sona ermesi sorunuyla karşı karşıyayız. 3 ay sonra teşviklerin sona erecek olması mevcut yatırımcıyı ve yatırım düşüncesinde olan iş insanlarımızı tedirgin ediyor. 6. Bölge Teşvik Süresinin uzatılması talebimizi bir kez daha yineliyoruz” şeklinde konuştu. İhracatçı firmaların süre gelen sorunlarına da değinen Başkan Sadıkoğlu, “İhracatçı üyelerimizin artan maliyetleri, finansmana erişim sorunları, yatay seyreden döviz kurları gibi faktörler nedeniyle rekabet gücü giderek azalıyor. Bunun yanı sıra Orta Doğu’da tansiyonun bir hayli yüksek olduğu bu dönemde, Almanya başta olmak üzere Avrupa ülkelerinde yaşanan ekonomik İhracatçı firmaların süre gelen sorunlarına da değinen Başkan Sadıkoğlu, şöyle devam etti: “İhracatçı üyelerimizin artan maliyetleri, finansmana erişim sorunları, yatay seyreden döviz kurları gibi faktörler nedeniyle rekabet gücü giderek azalıyor. Bunun yanı sıra Orta Doğu’da tansiyonun bir hayli yüksek olduğu bu dönemde, Almanya başta olmak üzere Avrupa ülkelerinde yaşanan ekonomik sıkıntılar dış talebi daha da azaltabilir. Dolayısıyla ihracatçılarımızın ve iş insanlarımızın elini güçlendirecek yeni teşvikler bekliyoruz” diye konuştu.
Trabzon Trabzon’da ’Bir tıkla’ mezar ziyareti artık mümkün Trabzon Büyükşehir Belediyesi Mezarlıklar Dairesi Başkanlığı, şehirdeki tüm mezarları dijital ortamda kayıt altına alıyor. Vatandaşlar belediyenin resmi internet sitesi üzerinden Mezarlık Bilgi Sistemi’ne erişim sağlayarak, vefat eden yakınlarının mezar adresi, mezar yeri fotoğrafı ve diğer bilgilere ulaşabiliyor. Trabzon Büyükşehir Belediyesi Mezarlıklar Dairesi Başkanlığı, 2024 yılında 8 bin 519 cenaze hizmeti verirken, Mezarlık Bilgi Sistemi ile de önemli bir dijital yenilik getiriyor. Bu sistem sayesinde şehirdeki tüm mezarlar detaylı bir şekilde kayıt altına alınıyor. Vatandaşlar, Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nin resmi internet sitesi üzerinden Mezarlık Bilgi Sistemi’ne erişim sağlayarak, vefat eden yakınlarının mezar adresi, mezar yeri fotoğrafı ve diğer bilgilere kolayca ulaşabiliyor. Mezarlık Bilgi Sistemi’ne şu an için 50 mezarlıkta bulunan 36 bin 446 mezar kayıt edilmiş durumda. Şehir genelindeki tüm mezarların sisteme dahil edilmesi için çalışmalar sürüyor. Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan açıklamada, “Mezarlık Bilgi Sistemi, vatandaşlarımıza kapsamlı bir hizmet sunarak, defin aramaları yapmanın yanı sıra günlük vefat bilgilerini ve cenaze namazlarının hangi camilerde kılınacağını, defin yerlerini detaylı bir şekilde öğrenme imkânı sağlamaktadır. Sistem, ayrıca vatandaşlarımızın vefat anında neler yapması gerektiğine dair bilgilendirici rehberlik sunarken, Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nin sunduğu defin hizmetleri, cenaze yıkama, taziye ve benzeri hizmetlerden nasıl faydalanabileceklerine dair yönlendirmeler de sunmaktadır. Bununla birlikte, günlük defin hizmetlerine ilişkin yıkama, taziye ve defin işlemlerine dair istatistiki veriler de sistemde yer almakta olup, bu bilgiler kullanıcıların süreci daha kolay ve hızlı bir şekilde yönetmelerine olanak tanımaktadır. Sistem, cenaze sahiplerinin ihtiyaç duyduğu tüm bilgilere ulaşmasını kolaylaştırmaktadır” denildi.
Bursa BTSO, AB Uyum ve Yeşil Mutabakat Konseyi yeni çevre forumu için hazırlıklara başladı BTSO AB Uyum ve Yeşil Mutabakat Konseyi, iş dünyasının sürdürülebilir üretim ve ihracat hedeflerine destek vermek ve kent ekonomisinin rekabet gücünü artırmak amacıyla çalışmalarını hızlandırdı. Konsey üyeleri, yeşil dönüşüm çerçevesinde ilkini haziran ayında gerçekleştirdiği Uludağ Çevre Forumu’nun ikincisi için de hazırlıklara başladı. AB Uyum ve Yeşil Mutabakat Konseyi, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) tarafından iş dünyası için referans eğitim merkezi olarak kurgulanan Bursa Business School’da bir araya geldi. Konseyin açılış toplantısına BTSO Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Batmaz, Konsey Başkanı Vedat Kılıç, Konsey Başkan Yardımcısı Fatih Dursun, BTSO meclis ve komite üyeleri ile üniversiteler, yerel yönetimler ve kamu kurumlarının temsilcileri katıldı. İki gün süren çalıştayın açılış toplantısına Bursa Milletvekili ve TBMM Çevre Komisyonu Üyesi Emel Gözükara Durmaz da katıldı. “Sürdürülebilir üretim hedefi” Toplantının açılışını gerçekleştiren BTSO Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Batmaz, Türkiye’nin en önemli ihraç pazarları olan AB’de yeni ticaret politikaları ve çevreye duyarlı üretimin ön plana çıktığı bir süreçle karşı karşıya olduklarını söyledi. Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nda sürdürülebilir çevre politikalarının sanayiye entegrasyonu konusunda önemli adımlar attıklarını belirten Hakan Batmaz, “Bu çerçevesinde Bursa’da tüm paydaşlarımızla birlikte odamız çatısı altında hayata geçirdiğimiz AB Uyum ve Yeşil Mutabakat Konseyi ile sürdürülebilirlik ve yeşil dönüşüm çerçevesinde küresel ticarette ortaya çıkan yeni sistemlerin sektörlerimiz adına oluşturacağı risk ve fırsatları göz önünde bulunduruyoruz. İş dünyamıza rehberlik edecek çalışmaların koordinasyonunu sağlıyoruz. Konsey çalışmalarımızla ulusal ve küresel gelişmeleri takip ederek sürdürülebilir üretimin yaygınlaştırılması ve bu konuda üyelerimizin farkındalığını geliştirmeyi amaçlıyoruz” dedi. “Kaynaklar etkin ve verimli kullanılmalı” Toplantıda söz alan Bursa Milletvekili ve TBMM Çevre Komisyonu Üyesi Emel Gözükara Durmaz, dünyada iklim değişikliği ile mücadelenin artarak sürdüğünü, yaşanan değişimin ticaret politikalarıyla bağlantısının da giderek güçlendiğini söyledi. Türkiye’nin Avrupa Birliği ile toplam dış ticaret hacminin 2023 yılında 104 milyar dolar olarak gerçekleştiğine işaret eden Durmaz, sektörlerin AB pazarlarındaki rekabetçiliğini korumak amacıyla İklim Şurası’ndan Çevre Ajansı’na, Paris İklim Anlaşması’ndan Yeşil OSB’lere kadar çok sayıda yasal düzenleme, eylem planı ve işbirliklerine imza attıklarını söyledi. Kaynakların etkin ve verimli kullanılması gerektiğini belirten Emel Gözükara Durmaz, bu kapsamda yapılan çalışmalar için de BTSO’ya teşekkür etti. “Yeni ekonomide rakiplerimize göre daha avantajlıyız” AB Uyum ve Yeşil Mutabakat Konseyi Başkanı Vedat Kılıç ise kendilerine sundukları çalışma şartları ve vizyon projelerinden dolayı BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay’a ve Yönetim Kurulu’na teşekkür etti. Konsey çalışmalarıyla Bursa iş dünyasının yeşil dönüşüm entegrasyonunu sağlamak istediklerini ve sektörlerin rekabet gücünü artırmayı amaçladıklarını belirten Vedat Kılıç, “Yeni ekonomi modelinde rakiplerimize nazaran güçlü olduğumuzu düşünüyoruz. Çünkü yaklaşık 85 milyon nüfuslu bir ülkede 110 milyon tonluk değerlendirilebilecek atık potansiyeline sahibiz. Hedef pazarımız AB’nin hemen yanı başındayız. Ayrıca 50 milyon tonluk kapasite ile dünyanın en büyük metal alıcısı ülke konumundayız. Kağıt geri dönüşümünde de son 5 yılda 2 milyon tonlardan 8 milyon tonlara ulaşan bir kapasitemiz var. Gücümüzü doğru bir şekilde kullandığımızda hedeflerimize hızlıca ulaşabileceğimizi ve gerek Avupa’nın gerekse de dünyanın en önemli tedarikçisi olabileceğimize inanıyoruz” diye konuştu. “Çevre Forumu, bölgemiz için referans bir etkinlik haline gelecek” BTSO Meclis Üyesi ve AB Uyum ve Yeşil Mutabakat Konseyi Başkan Yardımcısı Fatih Dursun da Konsey çalışmaları doğrultusunda 5-6 Haziran tarihlerinde ‘Yeşil Üretim, Temiz Gelecek’ temasıyla Uludağ’da gerçekleştirdikleri Çevre Forumu’nun oldukça başarılı geçtiğini ifade etti. Kamu, yerel yönetimler, özel sektör, sivil toplum kuruluşları ve üniversite temsilcilerinin de katkılarıyla gerçekleştirilen forumda, AB uyum sürecinde sanayiye yönelik finansman kaynaklarından yeşil dönüşüm ve sınırda karbon düzenlemesine kadar farklı konularda 5 oturum gerçekleştirdiklerini hatırlatan Dursun, “Çevre Forumu’muzu iki gün boyunca bini aşkın katılımcı takip etti. Yeni ve çok daha etkin bir çevre forumu için çalışmalarımıza başladık. Çevre Forumu’muzu, sadece Bursa için değil, ülkemiz ve bölgemiz için de referans bir etkinlik haline getirmeyi amaçlıyoruz. Başkanımız Sayın İbrahim Burkay’a destekleri için teşekkür ediyorum” diye konuştu. Açılış konuşmalarının ardından Konsey üyeleri istişarelerde bulundu. Çalıştayın ikinci gününde ise Konseyin alt çalışma grupları oluşturuldu. Buna göre Uludağ Çevre Forumu İcra Kurulu, Eğitim Komisyonu, Lansman ve Kurumsal İletişim Komisyonu ve Mevzuat Komisyonları belirlendi.