GENEL - 07 Mart 2012 Çarşamba 14:27

EĞİTİM-BİR-SEN`DEN 8 MART KADINLAR GÜNÜ AÇIKLAMASI

A
A
A
EĞİTİM-BİR-SEN`DEN 8 MART KADINLAR GÜNÜ AÇIKLAMASI

Eğitim-Bir-Sen, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yapılan açıklamada, kadına şiddetin kadınların varlığını tehdit eden en önemli sorunlardan birisi olduğunu bildirdi.
Eğitim-Bir-Sen’den yapılan yazılı açıklamada, son zamanlarda artarak devam eden kadına yönelik şiddet ve kadınların birikimleriyle değil görünüşleriyle değerlendirilmesi eleştirilerek, "Kadına şiddet kadınların varlığını tehdit eden en önemli sorunlardan birisidir. Güç merkezli medeniyet anlayışının kadınla erkeği karşı karşıya getiren, farklı cinslerin birbirine üstünlük yarışını ve güç gösterisini tetikleyen rekabetçi yaklaşımları kadına da, erkeğe de asla huzur getirmeyecektir" denildi.
Dünyada toplumsal hayattaki rolü ve üretime katkısı üzerinden değil, tüketim kültürünün ve reklam sektörünün ana unsuru olarak öne çıkarılmaya çalışılan kadının değeri üzerinde yapılan tartışmaların Batı medeniyetlerinde yoğunlaşmasının altında yatan gerçeğin ’Batı’nın kadına bakışındaki sorun’ olduğu belirtilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Yüz yıllarca kadının insan olup olmadığını tartışan Batı medeniyetinin hastalıklarından ve önyargılarından toplumumuzun kurtulması gerekmektedir. Ülkemizde eğitimde fırsat eşitliği hakkını kullanma, kamudan hizmet alma ve eşit şartlarda hizmet sunma, toplumsal ve siyasal hayata katılım gibi konularda yapılan tartışmaların nedeni ise batılılaşma adına kendi insanımıza yapılan dayatmalardan kaynaklanmaktadır. Kendi medeniyetine yabancılaşıp, ruh kökünü kaybetmiş olanların yıllardır ülkemizde kadınları
ayrıştırarak, bazen doğrudan bazen de kadınlara kadın eliyle uyguladığı zulümler hafızalarda derin izler bırakmıştır."
Kadının toplumdaki varlığının niteliğiyle doğrudan orantılı olduğu ve niteliğin yolunun ise eğitimden geçtiği kaydedilen açıklama şöyle devam etti:
"Ülkemizde kadınlar arası ayrımcılık yaparak, yıllardır kılık kıyafet üzerinden yapılan baskı ve dayatmalar, kadının sosyal hayatta aktif olarak yer almasının önündeki en büyük engellerden biri olmuştur. Yıllarca üniversite kapılarında oluşturulan bariyerler, kampüslerde ve dersliklerde uygulanan tecrit kısmen son bulmuştur. Fakat eğitimini tamamlayanların kamu sektöründe hizmet üretmesine engel olan ’kamusal alan’ yalanı devam etmekte ve kadınlar çalışma hayatında özgür bir şekilde yer alamamakta, kılık
kıyafet dayatmasıyla karşılaşan kadınlar hemcinsleri ile eşit şartlarda hizmet üretememektedir. Anayasa değişikliği referandumunda kadınlara tanınan pozitif ayrımcılık ise sözde ayrımcılık olarak devam etmektedir. Bugün ülkemizde kadınlar, hala çalışma hayatında ayrımcılığa tabi tutulmaktadır. Kadınları birikim ve üretimleriyle değil, görünüşleriyle değerlendiren sorunlu bakış, kadına saygı duymamakta ve adeta tek tip kadın varlığını dayatmakta, buna uymayanları ise çalışma hayatının dışına itmektedir.
Kadınların sorunlarına gerçek çözümler üretmenin yegane yolu, insan ve adalet eksenli yaklaşımları ön plana çıkarmaktan ve Batı medeniyetinin dayatmalarına teslim olmamaktan geçmektedir. Son zamanlarda artarak devam eden kadına yönelik şiddet, yine kadınların varlığını tehdit eden en önemli sorunlardan birisidir. Güç merkezli medeniyet anlayışının kadınla erkeği karşı karşıya getiren, farklı cinslerin birbirine üstünlük yarışını ve güç gösterisini tetikleyen rekabetçi yaklaşımları kadına da, erkeğe de
asla huzur getirmeyecektir. Tartışmaların bitmesi kadın ve erkeği birbirinin tamamlayıcısı gören, birbirine karşı ödev ve sorumlulukları ekseninde ele alan, hak merkezli medeniyet anlayışının bütün toplumu kuşatmasından geçmektedir. Milleti yasaklardan kurtaracak ve millet adına egemenliği kullanacak olan TBMM’nin İçtüzüğü’ndeki yasaklara ve dayatmalara son verilmelidir. Milletimizi demokrasiyle, özgürlüklerle, ortaksız bir sivil iradeyle tanıştıracak yeni anayasa yapmak ve yazmak görevi verilen TBMM,
öncelikle İçtüzüğü’ndeki ’tayyör dayatmasından’ ve ’başörtü yasağından’ kurtulmalı, konunun mağduru olan eski Milletvekili Merve Kavakçı’nın tüm hakları iade edilmelidir. Kadınlar kategorize edilmemeli, bütün kadınlar eğitim ve çalışma hayatına özgür ve özgün halleriyle katılabilmeli, ’kamusal alan’ yalanı son bulmalıdır. Anayasa değişikliği referandumuyla gelen kadınların sosyal yaşamda yerini almalarına yönelik pozitif ayrımcılık içeren hak uygulamaya dönüşmeli, yasal pürüzler ortadan kaldırılmalıdır.
Darbe ve baskı dönemlerinde kılık kıyafet dayatmaları yüzünden hakları elinden alındığı için devlet tarafından sicil affı ile mesleğe iade edilenlerin açıkta geçirdikleri sürelere ilişkin hak kayıplarını telafi için ödedikleri emekli keseneği bedelleri iade edilmeli ve bütün hak kayıpları devlet tarafından tazmin edilmelidir. İlköğretimden yükseköğretime, sosyal hayattan çalışma hayatına kadar her alanda kadınların katılımcılığına engel teşkil eden dayatmalar sonlandırılmalıdır. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü
kadınların sorunlarına odaklanma açısından bir fırsat olarak görürken, kadınları ve sorunlarını adeta bir güne hapseden anlayışı da sağlıklı bulmadığımızı ifade ediyor; başta kadın eğitim çalışanları olmak üzere bütün kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü sorunlarının çözümüne vesile olması temennisiyle kutluyoruz."
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara AFAD’dan şiddetli yağış uyarısı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), yurdun çeşitli bölgelerinde meydana gelebilecek muhtemel şiddetli yağışlara karşı vatandaşlara tedbirli olmaları yönünde uyarıda bulundu. AFAD’ın sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nden alınan son bilgilere ve yapılan değerlendirmelere yer verilerek, "24 Aralık Salı günü, sabah saatlerinden itibaren batı ve merkez ilçelerinde, öğle saatlerinden itibaren doğu ilçelerinde genellikle çok kuvvetli ve şiddetli; Kaş, Demre, Finike, Aksu, Serik, İbradı, Manavgat ve Alanya ilçelerinde şiddetli yer yer aşırı; Muğla’da şiddetli ve yer yer aşırı; İzmir, Manisa, Denizli, Uşak ve Kütahya çevrelerinde kuvvetli; Aydın çevreleri, İzmir’in iç kesimleri ile Manisa’nın güney kesimlerinde yer yer çok kuvvetli; Isparta çevreleri, Burdur’un doğusu ve Konya’nın güneybatısında çok kuvvetli ve yer yer şiddetli; sağanak ve gök gürültülü sağanak yağış bekleniyor. Akdeniz ve İç Anadolu ile Batı Karadeniz’in iç kesimlerinde güney yönlerden kuvvetli ve fırtına; yüksek kesimlerinde yer yer hamleli kuvvetli fırtına şeklinde rüzgar bekleniyor" ifadelerine yer verildi. Öte yandan paylaşımda, vatandaşların ani sel, su baskını, yıldırım, yerel dolu yağışı, ani kuvvetli rüzgar ve kısa süreli fırtına ile ulaşımda aksamalar gibi olumsuzluklara karşı dikkatli olunması uyarısında bulundu.
Konya Beyşehir’de annelere madde bağımlılığı eğitim semineri Konya’nın Beyşehir ilçesinde düzenlenen eğitim seminerinde uyuşturucu ve madde bağımlılığı ile mücadelede annelerin de desteğine ihtiyaç olduğu belirtildi. Beyşehir İlçe Emniyet Müdürlüğü tarafından Beyşehir Belediyesi Kültür ve Yaşam Merkezi’nde “En İyi Narkotik Polisi; Anne” konulu eğitim semineri gerçekleştirildi. Beyşehir İlçe Emniyet Müdürü Mehmet Salih Baysal’ın da izlediği seminere annelerin de katılımı yoğun oldu. Salonu dolduran annelerin teşkilatın yürüttüğü mücadelede vereceği desteğin çok önemli olduğu vurgulandı. İçişleri Bakanlığı koordinesinde narkotik suçlarla mücadele dairesi başkanlığınca çocuklarda ve gençlerde uyuşturucu ve zararlı madde kullanımının önüne geçmek, mücadelede annelerin farkındalığının artırılması ve anne duyarlılığından hareketle güvenlik kuvvetlerine katkı vermek amacıyla 81 ilde başlatılan “En İyi Narkotik Polisi; Anne” konulu eğitim seminerleri Beyşehir’de de düzenleniyor. Beyşehir’de annelere yönelik seminerde, zararlı madde kullanımının toplumlar üzerindeki sosyal, ekonomik ve sağlık alanındaki yıkıcı etkilerine dikkat çekilirken, bağımlılığın genç nesilleri ve ülkelerin kalkınma düzeylerini tehdit ettiği de kaydedildi. Sunumda dünyanın dört bir yanında toplumların karşı karşıya kaldığı en önemli sorunlardan birinin zararlı madde kullanımı ile bunun yol açtığı sosyal, ekonomik ve sağlık boyutlarındaki yıkıcı etkilerine dikkat çekildi. Sunumda kolluk tarafından yürütülen bu mücadelede annelerin de desteğine ihtiyaç duyulduğunun altı çizilirken, hedefin “uyuşturucuya hayır’ diyebilen bir toplum inşa etmekle birlikte, kullanıcılığının da önüne geçilmesi olduğu aktarıldı. Programın sonunda salonu dolduran anneler tarafından yöneltilen konuya ilişkin sorular da cevaplandırıldı.
Ankara Turistik Doğu Ekspresi sezonun ilk seferine çıktı Turistik Doğu Ekspresi, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun katıldığı törenle sezonun ilk seferine çıktı. Turistik Doğu Ekspresi 2024-2025 sezonunun ilk seferi için Tarihi Ankara Garı’ndan uğurlandı. Uğurluma töreninde konuşan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, “Kelimenin gerçek anlamıyla da mecazi anlamıyla da hizmete başladığı 2019 yılından bu yana ülkemiz turizm sektörünün lokomotifi haline gelen Turistik Doğu Ekspresi’ni uğurluyoruz. Bizim için güzel ve önemli bir gün” ifadelerini kullandı. Bakan Uraloğlu, Turistik Doğu Ekspresi’nin sadece bir tren yolculuğu değil, aynı zamanda Anadolu’nun kadim kültürünü, doğal güzelliklerini ve zengin tarihini keşfetmek isteyenler için eşsiz bir deneyim sunan bir zaman yolculuğu olduğunu kaydetti. “10 bin 500 seyahat tutkununa hizmet vereceğiz” Gençler, doğa tutkunları ve fotoğraf çekmek isteyen gruplar başta olmak üzere her yaştan yolcuya yüksek kalitede, farklı bir tatil seçeneği imkânı sağladıklarını belirten Uraloğlu, sözlerine şu şekilde devam etti: “2019 yılında ilk sefere konulduğundan bugüne kadar 71 bin yolcumuz seyahat etti. Bugün başlayan yeni sezonunda da Ankara-Kars yönünde 30, Kars-Ankara yönünde de 30 olmak üzere toplam 60 sefer gerçekleştireceğiz. Yaklaşık 10 bin 500 seyahat tutkununa hizmet vereceğiz.” Uraloğlu, trenin Ankara-Kars yönünde Erzincan’da 2 saat 30 dakika, Erzurum’da 4 saatlik, Kars-Ankara yönünde ise İliç’te 3 saat 30 dakika, Divriği’de 2 saat 30 dakika ve Sivas’ta 3 saatlik duruşla eşsiz bir gezi ve manzara şöleni sunacağını da dile getirdi. "4 saatlik bir duruşla Erzurum’da mola verecek" Erzurum’un, 2025 yılında Ekonomik İşbirliği Teşkilatı tarafından Turizm Başkenti olarak seçildiğini hatırlatan Uraloğlu, “Yine, Avrupa Spor Başkentleri ve Şehirleri Federasyonu tarafından da Avrupa Kış Sporları Başkenti seçildi. Erzurum’a 2025 yılında böylesine önemli iki etkinliğe başkentlik etmesi de ayrı yakıştı ve güzel bir tesadüf oldu doğrusu. 4 saatlik bir duruşla Erzurum’da mola verecek trenimizin de Erzurum’a ayrı bir hareket getireceğine ve trenle seyahat eden yolcularımızın Erzurum’da gerçekleşecek aktivitelerden bazılarına doğrudan katılabilme ayrıcalığı yakalayacaklarına inanıyorum” dedi. "Kars’tan Ankara istikametine yola çıkan dönüş trenlerimiz de var" Turistik Doğu Ekspresi’ne yoğun talep olduğunu kaydeden Bakan Uraloğlu, “Dolayısıyla bilet bulmakta güçlükler yaşayabiliyorlar ve bu durum özellikle Ankara’dan Kars istikametine yola çıkan trenlerimizde oluyor. Oysa aynı güzergâh üzerinde Kars’tan Ankara istikametine yola çıkan dönüş trenlerimiz de var. Talep biraz daha az olduğu için bu istikamette bilet temin etmek kısmen daha kolay. Vatandaşlarımız Ankara’dan trenle yola çıkıp Kars’tan başka ulaşım modları ile dönebilecekleri gibi aynı işlemi önce Kars’a gidip oradan trenle Ankara’ya dönerek gerçekleştirebilirler" açıklamasında bulundu. “Turistik Diyarbakır Ekspresimizin Bilet Satışları Bugün Saat 15.00 İtibarıyla Başlayacak” Turistik Doğu Ekspresi’nden sonra yoğun talep üzerine Turistik Diyarbakır Ekspresi, Bölgesel Turistik Kars-Erzurum Ekspresi, Ankara-Tatvan Turistik Ekspresi gibi turizme hizmet sunan yeni rotaları da hayata geçirdiklerini dile getiren Uraloğlu, sözlerine şu şekilde devam etti: “Hatta Turistik Diyarbakır Ekspresimizin Ankara - Diyarbakır yönüne ait seferlerinin bilet satışları da bugün saat 15.00 itibarıyla başlayacak. Bildiğiniz üzere Turistik Diyarbakır Ekspresi, Time Dergisi tarafından her yıl düzenli hazırlanan Dünyanın En Harika Yerleri özel sayısında, gezilecek en güzel 100 yer arasında yer aldı. En az Turistik Doğu Ekspresi kadar dikkat çeken ve ilgi uyandıran bir ekspresimiz.” Turistik Diyarbakır Ekspresi toplam 8 sefer yapacak Bakan Uraloğlu, Turistik Diyarbakır Ekspresi’ni 2025 döneminde; Ankara - Diyarbakır ve Diyarbakır - Ankara yönlerinde 4 gidiş, 4 dönüş olmak üzere toplam 8 tren seferi olarak planladıklarını da sözlerine ekledi. Uraloğlu, “Bu trenimizde Ankara-Diyarbakır seferinde Malatya’da 3 saat, Diyarbakır-Ankara seferinde ise Elazığ Yolçatı’da 4 saat turizm amaçlı duracak. Yine, Bölgesel Turistik Kars - Erzurum Ekspresimizde 12 gidiş 12 dönüş olmak üzere toplam 24 adet tren seferi, Turistik Tatvan Ekspresi’nde ise 2 gidiş 2 dönüş olmak üzere toplam 4 adet tren seferi gerçekleştireceğiz.” şeklinde konuştu. "İstanbul-Sofya güzergahında 37 bin yolcu seyahat etti" Sadece yurtiçinde değil, yurtdışında da tren rotalarının bulunduğunu belirten Uraloğlu, “Avrupa’ya ulaşmanın en keyifli ve ekonomik yollarından biri olan İstanbul- Sofya Ekspresiyle Avrupa’ya konforlu bir yolculuk yapabiliyorsunuz. 2024 yılında da İstanbul-Sofya güzergahında 37 bin yerli ve yabancı turist seyahat etti” dedi. Turistik ekspreslerin, aynı zamanda Türkiye’nin turizm haritasında yeni bir sayfa açtığını ve uluslararası tanıtımına katkı sağladığını söyleyen Uraloğlu sözlerine şu şekilde devam etti: “Bu trenlerimiz dünyanın dört bir yanından gelen turistleri ülkemize çekerek, kültürel etkileşimi güçlendirerek hoşgörü tohumlarını da yeşertmektedir. Peki bunu nasıl başardık? 2002 yılından bu yana demiryollarına gerekli yatırımları yapmasaydık, bugün turistik trenlerden, yenilikçi demiryollarından, tren kültüründen bahsetmek de mümkün olmayacaktı” “Demiryollarımız çağın gerektirdiği değişimi yakaladı” Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde demiryollarında yeni bir dönem başlattıklarının altını çizen Uraloğlu, “22 yıl içerisinde 10 bin 948 kilometre olan ağımızı 13 bin 919 kilometreye çıkararak mevcut hatlarımızın büyük bölümünü elektrikli ve sinyalli hale getirdik. Ülkemizi hızlı trenle buluşturarak Hızlı Tren Ağımızı 2 bin 251 kilometreye çıkardık. Türkiye’yi Avrupa’nın 6., Dünya’nın 8. Yüksek Hızlı Tren işletmecisi yaptık. Hızlı tren hatları ile ülke genelinde; açıldığı günden itibaren yaklaşık 93 milyon yolcuya hizmet verdik. Demiryollarımız çağın gerektirdiği değişimi yakaladı ve dinamik bir yapıya kavuştu” diye konuştu. 2028 yılına kadar demiryolu hat uzunluğunu 17 bin 287 kilometreye, 2053 yılına kadar da 28 bin 590 kilometreye yükseltmeyi planladıklarını anlatan Uraloğlu, “Sadece 48 saatte hızlı trenlerle yapılan rüya gibi bir yolculukla bütün Türkiye’ye ulaşacağımız bir vizyon çiziyor ve bunun için çalışıyoruz.” dedi.
Ankara Belgrad Ormanındaki işletmeler artık DKMP tarafından işletilecek Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü (DKMP) sorumluluk alanında bulunan Belgrad Ormanındaki Bentler, Neşetsuyu, Kömürcübent Tabiat Parkları ile Bahçeköy ve Kurtkemeri Giriş Kapılarının işletmeciliği bugünden itibaren İBB yerine DKMP tarafından işletilecek. DKMP’nin sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, Belgrad Ormanındaki Bentler, Neşetsuyu, Kömürcübent Tabiat Parkları ile Bahçeköy ve Kurtkemeri Giriş Kapılarının işletmeciliğinin 14 Haziran 2023 tarihinde İBB’ye verildiği ve 13 Ekim 2023 tarihinde işletme süresinin dolduğu hatırlatılarak, “İdaremizin tahliye talebine karşılık İBB tarafından açılan dava 12 Aralık 2024 tarihinde lehimize sonuçlanmıştır. İBB’nin ilgili alanlardan tahliyesine ve işletmeyi tarafımıza teslim etmesine dair talep idaremizin 16 Aralık 2024 tarihli yazısı ile Sarıyer Kaymakam’lığına bildirilmiş, Kaymakamlık tarafından da İBB’ye 19 Aralık 2024 tarihli yazıyla, bugüne kadar tahliye işlemlerini gerçekleştirmeleri için süre verilmiştir. Dolayısıyla, bazı haberlerde geçen 20 Aralık günü mesai bitimine 1 saat kala İBB’ye bildirildiği şeklindeki ifadeler gerçeği yansıtmamaktadır” ifadelerine yer verildi. Belgrad Ormanı içerisindeki Bentler, Neşetsuyu, Kömürcübent Tabiat Parkları ile Bahçeköy ve Kurtkemeri Giriş Kapılarının bugünden itibaren DKMP tarafından işletileceği belirtilen açıklamada, ihtiyaç duyulan temizlik ve güvenlik hizmetleri için tüm hazırlıkların tamamlandığı vurgulandı. Söz konusu durumun, Belgrad Ormanı’nın Milli Park olarak ilan edilmesi süreciyle herhangi bir ilişkisi bulunmadığı kaydedilen açıklamada, Belgrad Ormanı’na ziyaretçi girişinin açık olup, ziyaretçi girişinin engellendiği yönündeki haberlerin gerçeği yansıtmadığına dikkat çekildi.
İzmir Olcay Şahan: “Altınordu’nun yeri üst ligler” Altınordu Teknik Direktörü Olcay Şahan, sosyal medya hesabından yazılı bir açıklama yaparak, “Altınordu’ya imza attığımız ilk gün dediğimiz gibi ‘Türkiye’nin Altınordu’su burada olmayı asla hak etmiyor. Bu takımın yeri üst liglerdir’ sözlerimizi gerçekleştirmek adına 2025 yılında daha çok çalışacağız” dedi. TFF 2. Lig Beyaz Grup ekiplerinden Altınordu, ligin ilk devresini 35 puanla üçüncü sırada noktaladı. İzmir ekibinde Teknik Direktör Olcay Şahan da 17. hafta mücadelesinde 6-0 yendikleri Afyonspor müsabaka sonrasında yazılı bir açıklama yaparak, kırmızı-lacivertlilerin 2024 yılını değerlendirdi. 27 Mayıs tarihinde başladıkları Altınordu yolculuğunun 2024 yılını güzel bir galibiyetle noktalamanın mutluluğunu yaşadıklarını ifade eden Şahan, “Şampiyonluk hedefi ile başladığımız sezonun ilk yarısı bizim adımıza oldukça verimli geçti. Yeni oluşturduğumuz kadromuz ile sezona çok iyi başlangıç yaptık. Belki de futbol kamuoyunda kimse bizim bu kadar başarılı olacağımızı beklemezken bizler oluşturduğumuz kadroya en baştan beri inanıyorduk. Başta Başkanımız Seyit Mehmet Özkan’ın önderliğinde profesyonel yöneticilerimiz ve teknik kadromuz ile çok çalıştık ve ilk yarıyı zirvenin ortakları arasında tamamladık” dedi. Teknik Direktör Olcay Şahan sözlerini şöyle noktaladı: “Altınordu’ya imza attığımız ilk gün dediğimiz gibi ‘Türkiye’nin Altınordu’su burada olmayı asla hak etmiyor. Bu takımın yeri üst liglerdir’ sözlerimizi gerçekleştirmek adına 2025 yılında daha çok çalışacağız. Futbolcu kardeşlerimle beraber 2024-25 sezonu sona erdiği gün Altınordu’yu bir üst lige çıkarmak için elimizden geleni yapacağımızdan emin olabilirsiniz. Herkese çok güzel ve sağlıklı, başarılı bir yıl diliyorum.”