EKONOMİ - 29 Ağustos 2024 Perşembe 15:37

Yozgat’ta ata tohumu ile fasulye üretiyor

A
A
A
Yozgat’ta ata tohumu ile fasulye üretiyor

Yozgat’ın Sorgun ilçesinde “Araplı fasulyesi” olarak bilinen ve asırlık ata tohumu ile yetiştirilen yeşil fasulyenin hasadına başlandı.


Sorgun ilçesine bağlı Araplı beldesinde tamamen doğal ve organik olarak yetiştirilen Araplı fasulyesi pazarda yerini aldı. Beldenin bereketli topraklarında üretimi yapılan fasulyenin kılçıksız olması ve kendine özgü lezzetiyle İç Anadolu Bölgesi’nde birçok ilden de rağbet görüyor. Her yıl üretimi yapılan Araplı fasulyesi, Sorgun ilçesinde kurulan pazarda 60-65 lira arasında satışa sunuluyor. Ünüyle adından söz ettiren Araplı fasulyesi, yaz aylarında ilçeye gelen gurbetçi vatandaşların da ilgisini çekiyor.


Beldenin yüzde 70’ine yakını bu fasulyeden geçimini sağlıyor


Araplı beldesinde 26 yıldır ata tohumuyla fasulye üreten çiftçi Lokman Atıl, fasulyenin belde halkının büyük bir kısmının geçim kaynağı olduğunu söyleyerek, “Araplı fasulyesi denilince akla ata tohumu gelir. Ata tohumuyla üretimi yapılır ve geleneksel yöntemlerle üretilir. Fasulyemiz tamamen doğal ve organiktir. Araplı beldemizin yüzde 70’ine yakını fasulyeden geçimini sağlıyor. Pazarda ilk haftalarda 80 lira ile başladı şimdi 60 liraya satılıyor. Önceki dönemde dönümünden 150-200 kilograma kadar ürün alıyorduk, iklimlerin değişmesi sonrası da 50 kilograma kadara kadar verim düştü. İklimler Araplı fasulyesini de aşırı bir şekilde etkiledi. Önceden 8 hafta kadar hasadı yapılırdı şimdi 4-5 hafta ancak hasat yapabiliyoruz. Bu fasulye ata tohumuyla üretildiği için yetkililerden korunmasını istiyoruz” dedi.


(EY-OE-

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muş Muş’ta 400 sporcu için kuşak terfi töreni düzenlendi Muş Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü bünyesinde düzenlenen karate kurslarına katılan 7-18 yaş arasındaki 400 sporcu, kuşak terfi töreninde büyük heyecan yaşadı. Muş Kapalı Spor Salonu’nda düzenlenen tören, sporcuların sergilediği karate gösterileriyle renklenirken, çocukların ve ailelerinin mutluluğu görülmeye değerdi. Kuşak terfi belgelerini alan sporcular, gelecek hedeflerine bir adım daha yaklaştı. Karate Kuşak Terfi Töreninde konuşan Muş Valisi Avni Çakır, Gençlik ve Spor Müdürlüğünün devam eden birçok kursunun olduğunu söyledi. Karate kursundaki 400 çocuğun kuşak heyecanına şahitlik ettiklerini söyleyen Vali Çakır, “Bugün Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü bünyesinde açılan karate kursunda mezun olan 400 çocuğumuzun kuşak terfi törenine bizlerde eşlik ettik. İlimizde çeşitli branşlarda açmış olduğumuz kurslarda yaklaşık 5 bin çocuğumuza sporun değişik branşlarında eğitim vermekteyiz. Bu anlamda hem Valilik olarak hem de Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü olarak sporun tabana yayılmasında önemli çalışmalar sunmaktayız. Lisanslı sporcularımızın ve bölgelerdeki turnuvalara katılan sporcularımızın sayılarının artması anlamında yoğun çaba gösteriyoruz. Geleceğimiz güçlü ve sağlık nesiller üzerinde yükseleceğinin farkındayız. Buradan tüm velilerimize çağrımdır. Çocuklarınızı mutlaka bir spor branşına kaydedin. Çocuklarınızda ki mental ve fiziksel olarak pozitif değişimi sizlerde görün” dedi. Karate kurslarının yıl boyunca devam edeceğini ve çocukların sporla iç içe büyümeleri için farklı branşlarda çalışmalar yürüttüklerini belirten Gençlik ve Spor İl Müdürü Mehmet Arif Taşdemir, “Müdürlüğümüz bünyesinde açmış olduğumuz kursumuzun kuşak terfi törenini bu gün gerçekleştirmiş olduk. 4 aydır burada gördükleri kursta ve sınavda başarı gösteren 400 sporcumuz için karate kuşak terfi töreni düzenledik” şeklinde konuştu.
Ankara Bakan Işıkhan, KPDK Toplantısı’na başkanlık etti Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan Başkanlığı’nda Kamu Personeli Danışma Kurulu (KPDK) Toplantısı düzenlendi. Kamu Personeli Danışma Kurulu (KPDK) Toplantısı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın başkanlığında, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ev sahipliğinde Reşat Moralı Toplantı Salonu’nda gerçekleşti. Toplantıda konuşma yapan Bakan Işıkhan, kamu kurum ve kuruluşları ile kamu görevlileri sendikaları arasındaki sosyal diyaloğun geliştirilmesi amacıyla KPDK’nın toplandığını hatırlatarak, “Bu toplantıda sizlerin de görüşleri çerçevesinde önemli adımlar atacağımıza, önemli istişarelerde bulunacağımıza inancım tamdır. Tüm sendikalarımız gibi memur sendikalarımız da çalışma hayatımızın en önemli mekanizmalarından birisidir. Bu nedenle, sosyal paydaşlarımızla bir araya geliyor, istişare ve diyalog mekanizmalarımıza ayrı bir önem veriyoruz” ifadesini kullandı. Geçmiş dönemde Kamu Personeli Danışma Kurulu’nu ve Üçlü Danışma Kurulu’nu topladıklarını anımsatan Işıkhan, "Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle Çalışma Meclisi’ni gerçekleştirdik. Geçtiğimiz yıl Ağustos ayında ise 2024 ve 2025 yıllarını kapsayan kamu görevlilerimizin mali ve sosyal haklarını içeren Toplu Sözleşme müzakerelerini gerçekleştirdik. 7. Dönem Toplu Sözleşme müzakerelerinde hizmet kollarına ve Kamu Görevlileri Hakem Kurulu kararlarıyla kamu görevlilerinin geneline yönelik çok sayıda kazanım elde edildi” diye konuştu. “Sendika üyesi olabilecek toplam kamu görevlilerinin yaklaşık yüzde 75’i sendikalıdır” Bakan Işıkhan, 12. Kalkınma Planı ve Orta Vadeli Program çerçevesinde, Türkiye Yüzyılında çalışanların refahının artmasının ana amaçları olduğuna vurgulayarak, “Çalışma hayatındaki değişliklere uyum sağlanabilmesi bakımından sendikal örgütlenmenin önemini de bir kez daha hatırlatmak isterim. Kamu görevlileri sendikalarımız bugün milyonlarca kamu çalışanı üyeye sahipler. Son yayımlanan Tebliğ incelendiğinde, toplam kamu görevlisi sayısı 2 milyon 994 bin 550, toplam sendikalı memur sayısı 2 milyon 251 bin 330 olmakla birlikte, oransal olarak sendika üyesi olabilecek toplam kamu görevlilerinin yaklaşık yüzde 75’i sendikalı olarak görünmektedir. Kamu görevlileri sendikalarımız çalışanlarının yaşam koşullarını en iyi seviyeye getirme gayretini, toplu sözleşmeler ve istişare mekanizması olan Kamu Personeli Danışma Kurulu aracılığıyla dile getirmektedirler” ifadelerine yer verdi. “Çeşitli yasal düzenlemelerle sendikal mevzuatlarda iyileştirmeler yaptık” Bu anlayışın, devletin ve sosyal tarafların karşılıklı etkileşimiyle mümkün olduğunu kaydeden Işıkhan, “Anayasamızda ve diğer alt düzenlemelerde, sendika kurma, bunlara üye olma, toplu sözleşme yapma ve çeşitli sosyal diyalog mekanizmalarıyla görüşmeler yapılması gibi haklar oldukça önemli kazanımlara vesile olmaktadır. Kamu çalışanlarımıza sendika kurma hakkı 1995 yılında Anayasa değişikliği ile tanındı. Kamu görevlileri sendika ve konfederasyonlarının kuruluşundan tutun da bu sendikalara üye olabilecek kamu görevlilerinin hak ve sorumluluklarına kadar çok sayıda düzenlemeye yer veren 4688 sayılı Kanun ise 2001’de yürürlüğe girdi. İlk kez hükümetlerimiz döneminde 2010 Anayasa değişikliği ile de kamu görevlilerimize toplu sözleşme yapma hakkı tanındı. Öte yandan, çeşitli yasal düzenlemelerle sendikal mevzuatlarda iyileştirmeler Hükümetlerimiz döneminde yapılmış ve yenilikçi politikalarımızın göstergesi olan bu değişiklikler her zaman yapılmaya da devam edecektir” açıklamasında bulundu. “Kamu personel yönetiminde çözülemeyeceği düşünülen çok sayıda konu çözüme kavuşturulmuştur” Bakan Işıkhan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde 2002 yılından bu yana özellikle kamu görevlileri sendikacılığında son derece önemli değişikliklerin hayata geçirildiğine dikkati çekerek, şunları aktardı: “Bakanlığımızın sosyal devlet anlayışını temsil eden bir kurum olması ve çalışma hayatının en önemli paydaşları olarak gördüğümüz sendikalarımıza verdiğimiz önem doğrultusunda laf değil icraat üretme anlayışımızla her zaman olduğu gibi çalışmalarımıza kaldığı yerden devam edeceğiz. Hükümetlerimizce, kamu personel mevzuatında başta 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu olmak üzere, diğer alt mevzuatlarda ve ilgili diğer mevzuatlarda kamu personelimizin lehine çok sayıda değişikliklere imza atıldı. Geçmiş dönemlerde, kamu personel yönetiminde çözülemeyeceği düşünülen çok sayıda konu çözüme kavuşturulmuştur.” Memurların hafta sonu şehir dışına çıkış yasağı, toplu sözleşme yapamaması, kamuda başörtüsü yasağı gibi demokrasiyle bağdaşmayan çok sayıda uygulamanın ortadan kaldırıldığına vurgu yapan Işıkhan, “Cumhuriyetimizin 101. Yılını kutladığımız bu zamanlarda yukarıda saydığım reformları yerine getirmenin gururunu yaşadığımızı belirtmek isterim. Elbette, 22 yılı geride bırakan hükümetimizin kamu görevlilerimize ve kamu görevlileri içerisinde özellikle değinilmesi gereken dezavantajlı gruplara yönelik sağladığı ‘Engelli personel çalıştırma yükümlülüğü’ gibi kolaylıklara, imkanlara sizler her zaman şahit oldunuz” dedi. Bakan Işıkhan, çok sayıda hizmet ve sosyal diyalog mekanizmasının Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yerinde ve zamanında uygulandığını belirterek, “Söz üreten değil, icraat üreten, vatandaş odaklı, demokratik ve sosyal devleti esas alan yönetim anlayışının temsilcisi olarak kamu çalışanlarımız için gelecekte yapacağımız hizmetlerin en sağlam teminatı başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere hükümetlerimizin geçmişte yapmış olduğu dönüşümlerdir” şeklinde konuştu. Toplantının ana çerçevesini oluşturan sosyal diyaloğun geliştirilmesi konusu, kamu görevlilerinin karşılaştığı genel nitelikli sorunlar bağlamında ele alındı. Işıkhan, ‘Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği’ temasıyla gerçekleştirilen KPDK Kasım ayı toplantısının hayırlı olmasını dileyerek, konuşmasının sonunda her zaman emeğin ve emekçinin sesi olmaya devam edeceklerini söyledi. Bakan Işıkhan’ın konuşmasının ardından, Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) Genel Başkanı Ali Yalçın, Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu (Türkiye Kamu-Sen) Genel Başkanı Önder Kahveci ve Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Sekreteri Özgür Aras da söz alarak birer konuşma yaptı.