EKONOMİ - 07 Ocak 2025 Salı 10:21

Van’ın asırlık mirası ‘reşik’ ayakkabıları Avrupa’ya gönderiliyor

A
A
A
Van’ın asırlık mirası ‘reşik’ ayakkabıları Avrupa’ya gönderiliyor

Tarihi asırlar öncesine dayanan ve unutulmaya yüz tutan keçi kılından üretilen Van’ın yöresel ayakkabısı ‘reşik’ Avrupa ülkelerine gönderiliyor.


Van’ın yüzyıllardır süregelen kültürel mirası olan ‘reşik’ ayakkabıları, modern dokunuşlarla yeniden hayat buldu. Tamamen keçi kılı ve kendirden üretilen bu ayakkabılar, hem doğal malzemeleri hem de sağlığa faydalı özellikleriyle dikkat çekiyor. Van’da 37 yılı aşkın süredir ayakkabı tamiri ve imalatı yapan Mecit Emen (56), unutulmaya yüz tutmuş geleneği günümüze taşıdı.


Reşik ayakkabılar, tamamen doğal malzemelerden üretildiği için kaşıntı, terleme, mantar ve koku yapmıyor. Bu doğal özellikleriyle reşik, son dönemde Avrupa pazarında ilgi görüyor. Almanya, Avusturya, Çek Cumhuriyeti ve Fransa gibi birçok ülkeye ihraç edilen ayakkabılar, yerel ekonomiye katkı sağlıyor.



“Avrupa ülkelerinden siparişler alıyorum”


İHA muhabirine konuşan Mecit Emen, reşik ayakkabılarının yıllar önce köylerde yaygın olarak kullanıldığını ve keçi kılından üretilen özel bir model olduğunu belirtti. Ayakkabılara kök boyalarla boyanmış yünlerle desenler verildiğini ve bu desenlerin Urartu ile bölgeye özgü motiflerden oluştuğunu ifade eden Emen, “Keçi kılı yağlı olduğu için organiktir. Bu özelliğinden dolayı koku, ter ve mantar yapmıyor. Organik bir ürün olduğu için hem ülkemizden hem de Avrupa ülkelerinden siparişler alıyorum. Başlıca Almanya, Avusturya, Çek Cumhuriyeti ve Fransa gibi ülkelere bu ayakkabıyı gönderiyoruz” dedi.


Reşik ayakkabısının Van yöresine has bir ürün olması dolayısıyla patent almak istediklerini belirten Emen, coğrafi işaret tescili için gerekli çalışmaları başlatacaklarını kaydetti.



Van’ın asırlık mirası ‘reşik’ ayakkabıları Avrupa’ya gönderiliyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çankırı Kayseri ve Kastamonu pastırmasına Çankırı’dan rakip çıktı Çankırı’da bir kasap, doğal yöntemler ile kentin meşhur kaya tuzu ile ürettiği pastırma ile Kayseri ve Kastamonu’ya rakip oldu. Çankırı’da bir kasap işletmesi, Kayseri ve Kastamonu’nun pastırma rekabetinin ardından Çankırı pastırmasını üretmeye karar verdi. Dünyaca ünlü Çankırı kaya tuzunu kullanan kasap işletmesi, kimyasal madde içermeyen pastırma üretti. Vatandaşlardan olumlu geri dönüşler alan işletme, satış iznini almasının ardından seri üretime geçeceklerini belirtti. Kayseri ve Kastamonu’ya taş çıkartan bir pastırma olduğunu söyleyen kasap Cihan Koç, tadını meşhur kaya tuzundan alması ve hiçbir kimyasal madde kullanılmaması sebebiyle, Çankırı pastırmasının diğer pastırmalara göre daha açık renkli ve yumuşak olduğunu dile getirdi. “Kayseri ve Kastamonu’ya taş çıkartan bir pastırma oldu” Yaptıkları pastırmanın yumuşaklığı ile dikkat çektiğini belirten Cihan Koç, “Çankırı’nın geleneksel yöntemleriyle pastırma yaptık. Çankırı’nın meşhur kaya tuzundan, içerisinde kimyasal maddeler olmadan doğal yöntemler kullandık. Renginin Kayseri ve Kastamonu pastırmalarına göre açık olmasının sebebi de içerisinde kimyasal maddelerin olmaması. Kendi aramızda tadımlık yaptık. Vatandaşlara da tattırdık, gayet güzel yorumlar aldık. Pastırmanın satış iznini almayı düşünüyoruz. Kayseri ve Kastamonu pastırmaları gibi kuru olmadı. İçerisinde kimyasal madde olmadığı için pamuk gibi bir pastırma oldu. Kayseri ve Kastamonu’ya taş çıkartan bir pastırma. Yapım aşaması yaklaşık bir ay sürdü. Önce eti temizleyip tuzladık, ardından eti suyu ile çemenledik ve kuruttuk. Ortaya temiz bir pastırma çıkarttık” diye konuştu. “Özellikle etin yumuşaklığı ve çemenin içinde olgunlaşmışlığını çok beğendim” Pastırmadan tadan Sayime Durmaz, “Baharatı ve tadı oldukça çok güzel. Genelde işlenmiş ürünleri çok seven birisi olmamama rağmen çok hoşuma gitti. Özellikle etin yumuşaklığı ve çemenin içinde olgunlaşmışlığını çok beğendim. Çok da besleyici bir besin olduğuna inanıyorum” ifadelerini kullandı. “Şahane bir tüketim ve gıda malzemesi şekline dönüşmüş” Pastırmayı çok beğendiğini ifade eden Mustafa Kalkan ise, “Pastırmanın lezzeti gayet güzel. Çankırı’nın meşhur kaya tuzu ile özel olarak terbiye edilmiş ve et suyunu verdikten sonra çemeninde verdiği lezzet ile şahane bir tüketim ve gıda malzemesi şekline dönüşmüş” şeklinde konuştu.
Çankırı Kayseri ve Kastamonu pastırmasına Çankırı’dan rakip çıktı Çankırı’da bir kasap, doğal yöntemler ile kentin meşhur kaya tuzu ile ürettiği pastırma ile Kayseri ve Kastamonu’ya rakip oldu. Çankırı’da bir kasap işletmesi, Kayseri ve Kastamonu’nun pastırma rekabetinin ardından Çankırı pastırmasını üretmeye karar verdi. Dünyaca ünlü Çankırı kaya tuzunu kullanan kasap işletmesi, kimyasal madde içermeyen pastırma üretti. Vatandaşlardan olumlu geri dönüşler alan işletme, satış iznini almasının ardından seri üretime geçeceklerini belirtti. Kayseri ve Kastamonu’ya taş çıkartan bir pastırma olduğunu söyleyen kasap Cihan Koç, tadını meşhur kaya tuzundan alması ve hiçbir kimyasal madde kullanılmaması sebebiyle, Çankırı pastırmasının diğer pastırmalara göre daha açık renkli ve yumuşak olduğunu dile getirdi. “Kayseri ve Kastamonu’ya taş çıkartan bir pastırma oldu” Yaptıkları pastırmanın yumuşaklığı ile dikkat çektiğini belirten Cihan Koç, “Çankırı’nın geleneksel yöntemleriyle pastırma yaptık. Çankırı’nın meşhur kaya tuzundan, içerisinde kimyasal maddeler olmadan doğal yöntemler kullandık. Renginin Kayseri ve Kastamonu pastırmalarına göre açık olmasının sebebi de içerisinde kimyasal maddelerin olmaması. Kendi aramızda tadımlık yaptık. Vatandaşlara da tattırdık, gayet güzel yorumlar aldık. Pastırmanın satış iznini almayı düşünüyoruz. Kayseri ve Kastamonu pastırmaları gibi kuru olmadı. İçerisinde kimyasal madde olmadığı için pamuk gibi bir pastırma oldu. Kayseri ve Kastamonu’ya taş çıkartan bir pastırma. Yapım aşaması yaklaşık bir ay sürdü. Önce eti temizleyip tuzladık, ardından eti suyu ile çemenledik ve kuruttuk. Ortaya temiz bir pastırma çıkarttık” diye konuştu. “Özellikle etin yumuşaklığı ve çemenin içinde olgunlaşmışlığını çok beğendim” Pastırmadan tadan Sayime Durmaz, “Baharatı ve tadı oldukça çok güzel. Genelde işlenmiş ürünleri çok seven birisi olmamama rağmen çok hoşuma gitti. Özellikle etin yumuşaklığı ve çemenin içinde olgunlaşmışlığını çok beğendim. Çok da besleyici bir besin olduğuna inanıyorum” ifadelerini kullandı. “Şahane bir tüketim ve gıda malzemesi şekline dönüşmüş” Pastırmayı çok beğendiğini ifade eden Mustafa Kalkan ise, “Pastırmanın lezzeti gayet güzel. Çankırı’nın meşhur kaya tuzu ile özel olarak terbiye edilmiş ve et suyunu verdikten sonra çemeninde verdiği lezzet ile şahane bir tüketim ve gıda malzemesi şekline dönüşmüş” şeklinde konuştu.
Çankırı ÇAKÜ’nün akreditasyon başarısı: Türkiye’de ilk 10’uncu sırada Çankırı Karatekin Üniversitesi, Mesleki Eğitim Değerlendirme ve Akreditasyon Derneği tarafından 2024 yılında akredite edilen programlar açısından Türkiye’de ilk 10’da yer aldı. Çankırı Karatekin Üniversitesi’nin (ÇAKÜ), 7 önlisans programı akredite edildi. Çankırı Karatekin Üniversitesi Mesleki Eğitim Değerlendirme ve Akreditasyon Derneği (MEDEK) tarafından 2024 yılında akredite edilen programlar açısından Türkiye’de ilk 10’da yer alma başarısı gösterdi. Türkiye sıralamasına girmenin mutluluğunu yaşadıklarını ifade eden Rektör Prof. Dr. Harun Çiftçi, bu başarının geleceğe yönelik çalışma azmini pekiştirdiğini söyledi. “Bu başarı, üniversitemizin eğitim kalitesi, akademik birikimi ve mesleki standartlara verdiği önemin göstergelerinden biridir” Alınan başarının, akademik birikim ve mesleki standartlara verilen değerin neticesi olduğunu belirten Rektör Çiftçi, “Çankırı Karatekin Üniversitesi olarak gurur verici bir gelişmeyi paylaşmak istiyorum. Mesleki Eğitim ve Değerlendirme Kurulu (MEDEK) tarafından üniversitemizin 7 ön lisans programının akredite edilmesi, bizi hem sevindirmiş hem de geleceğe yönelik çalışma azmimizi pekiştirmiştir. Bu başarı, üniversitemizin eğitim kalitesi, akademik birikimi ve mesleki standartlara verdiği önemin göstergelerinden biridir” dedi. Rektör Çiftçi, üniversite-sektör iş birliği çerçevesinde yerel ve ulusal düzeydeki çeşitli kurumlarla ortak projeler geliştirmeyi ve mezunlarımızın istihdam imkanlarını arttırmayı hedeflediklerini söyledi. Ayrıca uluslararasılaşma stratejisi çerçevesinde öğrenci ve öğretim elemanı hareketliliğini teşvik ederek evrensel standartlarda eğitim sunmaya devam ettiklerini kaydeden Çiftçi, hedeflere ulaşabilmek için üniversite yönetimi olarak paydaşları ile birlikte sürekli iş birliklerini devam ettireceklerini vurguladı.