ASAYİŞ - 04 Haziran 2024 Salı 21:02

Uşak’ta 9. kattan düşen inşaat işçisi hayatını kaybetti

A
A
A
Uşak’ta 9. kattan düşen inşaat işçisi hayatını kaybetti

Uşak’ta inşaat halindeki binanın 9. katından düşen işçi kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.


Edinilen bilgilere göre, olay Fatih Mahallesi Alparslan Caddesi üzerinde bulunan bir apartman inşaatında 9’uncu katında asansörlü iskelede çalışan Mehmet Elkan (44) dengesini kaybetmesi sonucu yere düştü. Elkan’ın düştüğü fark eden diğer işçiler durumu sağlık ekiplerine haber verdi.


Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekipleri ağır yaralanan Mehmet Elkan’ı Uşak Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırdı. Mehmet Elkan, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Öte yandan polis ekiplerince olayla ilgili soruşturma başlatıldı.



Uşak’ta 9. kattan düşen inşaat işçisi hayatını kaybetti

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Denizli’de yaşanan süt krizi büyüyor Günlük bin 350 ton çiğ süt üretimi yapılan Denizli’de sütün sadece 600 tonu işleniyor, geri kalan 750 ton süt farklı illere gönderiliyor. Pazarlamada yaşanan sıkıntıyı süt tozu yapımı ile aşmayı planlayan üreticiler, günlük 40 ton süt tozu kotasına olarak 100 ton daha kota talep ediyor. Denizli genelinde günlük bin 350 ton çiğ süt üretimi yapılırken, sütü pazarlamada ciddi sıkıntılar yaşanıyor. 600 ton süt yerel işletmelerde işlenirken, 40 ton sütte süt tozu yapımında kullanılıyor. Kalan 710 ton süt ise diğer illere gönderilmek zorunda kalıyor, bu da lojistik maliyetlerini artırıyor. Süt pazarlamasında yaşanan sıkıntılar ve düşük tüketim nedeniyle üreticiler ciddi darboğaza giriyor. Fazla süt için çözüm olarak süt tozu üretimi öneriliyor ancak bu işlemin de günlük 40 tonluk bir kota ile sınırlı olduğu ifade ediliyor. “En azından süt tozu yapalım” Köy-Koop Başkanı Mehmet Varol, süt tozu yapımı için Denizli’ye 100 ton daha kota istediklerini ifade ederek, “Regülasyon günlük 40 ton. En azından dış fabrikalara gönderilen sütleri süt tozu yapalım dedik. Bununda ciddi maliyetleri var devlette buna yanaşmıyor. Üreticiler çok zor durumda. Denizli’de süt fiyatı 17 lira 55 kuruş ancak şu anda tüketimde sıkıntılar var. Süt fiyatları darmadağın olmuş durumda. Güney Marmara bölgesinde süt fiyatı 17 lira 75 kuruş. Afyon ve Uşak’ta 13 lira 50 kuruş, Konya’da 14 ila 14 lira 50 kuruş arasında değişiyor. Bu rakamlar üreticiyi kurtaracak rakamlar değil. Denizli’de şu anda fiyatlara uyuluyor ancak üreticinin eline geçen de 16 ila 16 lira 50 kuruş arasında değişiyor. Fiyatlar nedeniyle firmalarda süt çekmiyor. Sütü pazarlamada sıkıntılar var. Dış piyasaya gönderilen sütler var, bunun için çalışmalar yapıyoruz. En azından süt tozu yapalım, üreticiler biraz rahatlasın. Ciddi maliyeti olduğu için devlette yanaşmıyor. Şu anda üreticilerde sözleşme imzalamak istemiyor. Bağlayıcı maddeler olduğu için çekiniyorlar. En güzeli süt tozu üretimine yönelmek, firmalarda ciddi zararlar ediyor. Süt tozuna razı olmuş durumdalar. Yeter ki süt gitsin” dedi. “Var olan sütü tüketemiyoruz” “Asıl sorunun var olan sütün tüketilmemesi” diyerek sözlerine devam eden birlik başkanı Varol, “İnsanımızın alım gücü düştü. Süt fazla olduğu için bekletiyorlar. Sanayiciler üretimi azalttı. Herkes planlamasını talebe göre yapıyor. Süt alımını azalttılar, sütler satılmadığı zaman peynir yapılıyor ancak fiyatlar yine tatmin edici değil. Emekliye yüzde 15, asgari ücretliye yüzde 30 zam verildi. Enflasyon rakamlarına bakıyoruz açıklanan yüzde 43-45, reel anlamda gıda enflasyonu ise yüzde 60-80 civarında. Şartlar böyle olunca insanımız tüketmiyor, tüketemiyor. ‘Bir kilo peynir 170 lira nasıl alacağız’ diyorlar. Ancak 1 kilo peynire en az 10 kilo süt gidiyor. Sütün firmaya maliyeti 180 lira zaten. Bunun içerisinde ambalaj, lojistik daha yok. Belki de zararına mal satılıyor ama insanımız yine alamıyor. Bir umut elindeki süt çoğaldı bunu nasıl elden çıkarabilir bunu düşünüyor üretici. Şu anda tükettiğimizin yüzde 13 fazlası süt var. Asıl sıkıntı burada. Üreticilerimiz hayvanı da kestirmek istemiyor, yetiştirmişler sonuçta. Dayanabildiğim kadar dayanacağım diyor. Acilen ciddi çalışmalar yapılması gerekiyor” diye konuştu.
Isparta Isparta’nın gül yağı kozmetik sektöründe parlıyor: 2024’te 50 milyon Euro ihracat Dünya gül yağı üretiminin yüzde 65’ini karşılayan Isparta, 2024 yılında yaklaşık 50 milyon Euro ihracat geliri elde etti. Gülbirlik Genel Müdürü İbrahim Işıdan, enflasyon ve kur baskısına rağmen başarılı bir yıl geçirdiklerini, çiftçilere Euro bazında yüzde 50, TL bazında ise yüzde 100 fiyat artışı sağladıklarını belirtti. Katma değerli ürünler üreten kozmetik parkı sayesinde gelirlerini artırdıklarını ifade eden Işıdan, 2025 yılında enflasyon baskısının azalmasıyla daha karlı işler ve ihracat hedeflediklerini açıkladı. Dünya gül yağı üretiminin yüzde 65’ini karşılayan Isparta, 2024 yılında yaklaşık 50 milyon Euro ihracat geliri elde etti. Gülbirlik Genel Müdürü İbrahim Işıdan, 2024 yılı gül sezonuna dair yaptığı açıklamada 2023 yılına göre daha düşük verimle geçen bir yıl olmasına rağmen, ihracat ve çiftçi destekleriyle başarılı bir sezonu geride bıraktıklarını belirtti. Ayrıca Işıdan, ortalama geçen bir sezonda gül çiçeği üreticilerine yüzde 50 oranında fiyat artışı sağlandığını vurguladı. 50 milyon Euro değerinde gül yağı Isparta’da, yaklaşık 50 milyon Euro değerinde gül yağı elde edildiğini ifade eden İbrahim Işıdan, gül yağı ve diğer gül bazlı ürünlerin ihracatında önemli bir başarıya imza attıklarını ifade ederek "Fransa, İsviçre, Almanya, Amerika, Uzak Doğu ve bazı Arap ülkeleri başta olmak üzere birçok ülkeye ihracat yaptık. Ayrıca gül ürünleri küresel pazarda da önemli bir yere sahip” şeklinde konuştu. Kozmetik parkıyla katma değer artışı Kurulan kozmetik parkı sayesinde katma değerli ürünler üreterek gelirlerini artırdıklarını belirten Işıdan, "Ürün ihracatını bu yıl da başarıyla sürdürdük. Girdi maliyetlerinin yüksekliği nedeniyle çiftçilerimiz zorlanıyor olsa da, kozmetik çalışmalarımızla bu zorlukları aşmaya çalışıyoruz" dedi. "Euro bazında yüzde 50 fiyat artışı yaptık" Gül çiftçisine verdikleri desteği vurgulayan İbrahim Işıdan, "Euro bazında bile yüzde 50 oranında bir fiyat artışı sağladık. TL bazında bu oran yüzde 100’e ulaştı. Bu, diğer tarım ürünleriyle kıyaslandığında oldukça büyük bir destek anlamına geliyor" ifadelerini kullandı. Enflasyon ve kur baskısı zorluk çıkarttı 2024 sezonunun ihracatçı bir kuruluş için zorluklarla geçtiğini belirten Işıdan, enflasyon ve kur baskısının, sektör üzerindeki etkisine dikkat çekerek, "2025 yılında enflasyon baskısının azalmasıyla daha kârlı işler yapmayı hedefliyoruz" dedi. Hedef daha fazla ihracat Kozmetik ve parfüm sektörünün merkezi olan Fransa, İsviçre, Almanya ve Amerika’nın ihracatta öncelikli pazarlar arasında yer aldığını belirten Gülbirlik Genel Müdürü İbrahim Işıdan, 2025 yılında Isparta’da bu başarının artırılarak sürdürüleceğini ifade etti.
Erzurum Rektör Hacımüftüoğlu’ndan Roketsan ile işbirliği vurgusu Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, Başkent Ankara’da çeşitli temaslarda bulunarak önemli görüşmeler gerçekleştirdi. Yerli ve Milli Teknoloji Hamlesine katkı sağlamak amacıyla yaptığı ziyaretlerde üniversite-sanayi iş birliğini güçlendirecek fikirler ele alındı. Bu kapsamda Roketsan Genel Müdürü Murat İkinci’yi makamında ziyaret eden Rektör Hacımüftüoğlu, savunma sanayii alanındaki gelişmeleri ve üniversite ile Roketsan arasında yapılabilecek ortak çalışmalar üzerinde durdu. Görüşmede, Atatürk Üniversitesinin güçlü akademik altyapısı ve teknolojiye verdiği öneme dikkat çeken Hacımüftüoğlu, Yerli ve Milli Teknoloji Hamlesi doğrultusunda üniversitenin her türlü iş birliğine hazır olduğunu belirtti. Rektör Hacımüftüoğlu, savunma sanayiinin ülkemizin bağımsızlığı açısından kritik bir öneme sahip olduğunu vurgulayarak: “Atatürk Üniversitesi olarak, ülkemizin stratejik hedeflerine ulaşmasına katkı sağlayacak projelerde yer almaktan büyük mutluluk duyarız. Akademik bilgi birikimimizi ve teknik altyapımızı sanayi ile buluşturarak, teknoloji odaklı kalkınmayı desteklemeye kararlıyız” dedi. Roketsan Genel Müdürü Murat İkinci ise Atatürk Üniversitesinin bilimsel ve teknolojik altyapısına duyduğu güveni dile getirerek, üniversite ile ortak projelerde çalışmaktan memnuniyet duyacaklarını ifade etti.
Eskişehir Sınav haftası test kitaplarına olan ilgiyi artıyor Eskişehir’de hem lise hem de üniversitelerde sınav haftası aynı tarihlere denk geldi. Kitap evi sahipleri, öğrencilerin artık test kitapları yerine PDF’ye yöneldiğini söyledi. Eskişehir’de bir kitap evinde saha satış pazarlama sorumlusu olan Orçun Ceylan, güncel durum hakkında yorumlarda bulundu. "Sınava hazırlık yaklaştıkça yani 2’inci dönemden sonra branş denemelerini almaya daha çok yöneliyor öğrenciler. ilk dönem soru bankaları ve benzeri kitapları bitirerek 2’inci dönemde denemelere başlıyorlar, o zaman branş denemelerinde, genel denemelerde bir artış görüyoruz. Öğrenciler artık kitap ya da fotokopiden çok PDF’lere yöneldiler. Dijital ortamlarda, tabletlerinden soru çözümüne yönelen bir öğrenci kitlesi var. Bunları bulabildikleri platformlar var, bunun üzerinden gidiyorlar daha çok. Fotokopi eskisi kadar kullanılmıyor, çünkü fotokopi ve kitap fiyatları birbirine çok yaklaştı. Yaklaştığı için de renkli baskı ve beceri temelli sorular olduğu için renkli baskı tercih ediyorlar. Siyah beyaz fotokopide anlayamayacakları ve çözemeyecekleri sorular oluyor. Bu yüzden fotokopi eskisi kadar revaçta değil, ama işte öğretmenlerinin kendi notlarını verdiği durumlar var, onları ayrı fotokopi çekip kullanıyorlar. Satışta olan kitapların fotokopisi artık çekilmiyor, öğrenciler tarafından ya bayiden ya da internet üzerinden alınıyor." Dedi.