EKONOMİ - 03 Nisan 2024 Çarşamba 14:17

Trabzon Nevruz Tatili’nden umduğunu bulamadı

A
A
A
Trabzon Nevruz Tatili’nden umduğunu bulamadı

İran’da 20 Mart-1 Nisan arasındaki Nevruz tatili Ramazan ayına rastlaması dolayısıyla Trabzon’da önceki yollara oranla İranlı turist hareketliliği beklentileri karşılayamadı.


Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan TÜRSAB Doğu Karadeniz Bölge Temsil Kurulu Başkanı Volkan Kantarcı, Nevruz Bayramı başladıktan sonra özellikle İran’dan çok sayıda turistin ülkemize giriş yaptığını belirterek bu sene Nevruz Tatili’nin Ramazan ayına rastlamasından dolayı önceki yılara göre turizm hareketliliğinin beklentilerin altında kaldığını söyledi.


Kantarcı, “Nevruz Bayramı başladıktan sonra özellikle İran’dan çok sayıda turist ülkemize giriş yaptı. İran sınır kapılarından karayoluyla bölgemiz ve Doğu Anadolu bölgesindeki seyahat acenteleri otobüs grupları şeklinde sınır kapılarında karşılayıp hem Trabzon’a Doğu Karadeniz’e devamında Gürcistan’a getirdiler. Genellikle haftalık paketler yapıldı. Dört gece Doğu Karadeniz bölgesinde yoğun olarak Trabzon’da üç gecede Batum, Tiflis’e kadar giden gruplar oldu. Geçtiğimiz yıllara baktığımız zaman geçen seneki Nevruz ile bu seneki Nevruz birazcık daha düşük geçti. Ramazan’a rastlıyor olması büyük bir etken” dedi.


Nevruz tatilinin en çok esnafa katkısı olduğunu kaydeden Kantarcı, “Önceki yıllarda bu artış devam ediyordu araya pandemi girince kesinti söz konusu oldu. 2022 yılında da gayet iyi idi. Bu sene Ramazan’a rastlamasından dolayı biraz azalmalar söz konusu oldu. Bu arada Azerbaycan, Bakü ve Trabzon arasında direkt uçak seferleri var haftada iki gün. Azerbaycan’dan da oldukça fazla havayoluyla turistler Doğu Karadeniz Bölgesine ve Trabzon’a geldiler. Gönül ister ki bu hareketliliğin biraz daha fazla olması ancak ekonomik nedenler etken. Gelenlerin sayısının azalmasında İran’da da ekonomik anlamda bazı sıkıntılar var. Örneğin geçmiş yıllarda özel araçlarıyla gelenlerin sayısı da çok fazlaydı. Artık özel araçlarıyla gelenler biraz azaldı ve gruplar halinde otobüslerle geliyorlar. En fazla esnafımıza katkısı oluyor. Şehir içinde alış veriş yapıyorlar bölgemizdeki AVM’leri ziyaret ediyorlar. Daha çok kılık kıyafet giyecek alıyorlar” diye konuştu.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çorum Not bırakıp evi ateşe verdi: 1’i çocuk 2 ölü Çorum’un Osmancık ilçesinde psikolojik sorunları bulunan kadın, gece yarısı evini ateşe verdi. Çıkan yangında ağır yaralanan kadın ve oğlu hayatını kaybetti. Olay, saat 03.30 sıralarında Çorum’un Osmancık ilçesi Şenyurt Mahallesi 9. Cadde’de meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, cadde üzerinde bulunan apartmanın 4’üncü katında yaşayan Fatma Makineci (36) ve oğlu Kaan Mert Kaya’nın (14) evinden patlama sesi geldiğini duyan komşuları durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine sağlık, itfaiye ve polis ekipleri sevk edildi. Anne ve oğlunun evine giden ekipler, kapı ve pencereyi kırarak içeri girdi. Eve giren ekipler Fatma Makineci’nin cesedi ile karşılaştı. Mert Kaan Kaya ise farklı bir odada ağır yaralı olarak bulundu. Sağlık ekipleri tarafından ilk müdahalesi yapılan çocuk hastaneye kaldırıldı. Tedavi altına alınan Kaan Mert Kaya kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Ekipler tarafından evde yapılan incemelerde, Fatma Makineci’nin anne ve babasına ithafen bir intihar mektubu bıraktığı tespit edildi. Hayatını kaybeden Fatma Makineci’nin bir süre önce eşinden boşandığı ve psikolojik sorunlarının olduğu öğrenildi. Ekipler tarafından evde yapılan incelemelerde ise yangının her yere dökülen jel ve tiner ile çıkartıldığı tespit edildi. Cumhuriyet savcısı ve olay yeri inceleme ekiplerinin çalışması neticesinde Fatma Makineci’nin cenazesi de evden çıkartılarak morga kaldırıldı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
Erzincan Çobanların en güvendiği dostları: Çoban köpekleri Erzincan’ın Başpınar köyünde çobanlık yapan Celal Gül, çoban köpeklerinin hayvanlarını koruma ve güvenliğini sağlama konusundaki önemini vurguladı. Çoban köpeklerinin zorlu arazilerde gösterdiği başarıları ve köpeklerin koyun sürüleri için ne kadar önemli olduğuna dikkat çekti. Başpınar köyünde çobanlık yapan Celal Gül (37) isimli üretici, yıllardır sürülerini koruyan çoban köpeklerinin kendileri için vazgeçilmez birer dost ve güvenlik aracı olduğunu kaydetti. Gül, "Köpeklerimiz hayvanlarımızın can güvenliğini sağlıyor. Onlar olmazsa, sürülerimizi kurtlara karşı korumamız imkânsız" diyerek köpeklerinin, zorlu arazi şartlarında bile sürülerini nasıl başarıyla koruduklarına dikkat çekti. "Köpeklerimiz olmadan hayvanlarımızı kurtlara karşı koruyamayız" Çobanlık yapan Celal Gül, 25 yılı aşkın bir süredir sürülerinin güvenliğini çoban köpeklerine emanet ettiğini belirtti. Gül, köpeklerin sürülerini korumadaki rolüne şu sözlerle değindi: “Eğer köpeklerimiz olmasaydı, hayvanlarımızın yarısı kurtların avı olurdu. Yaylada ve merada en büyük güvencemiz köpeklerimiz. Onlar bize her türlü tehlikeye karşı koruma sağlıyor.” Çoban köpeklerinin sadece sürüleri korumakla kalmadığını, aynı zamanda çobanların da dinlenebilmesi için bir güvenlik sağladığını belirten Gül, "Yaylada çok yoruluyoruz ve köpeklerimize güvenerek biraz dinlenebiliyoruz. Onlar olmasa, koyunları koruyabilmemiz mümkün olmaz" dedi. Çoban köpekleri ve kangal köpekleri arasındaki fark Celal Gül, çoban köpeklerinin kangal köpeklerinden daha üstün olduğunu belirterek, "Kangal köpekleri büyük ve güçlü olsa da, taşlık arazilerde kurdun peşinden koşamayabilirler. Çoban köpeklerimiz ise zorlu arazilerde çok hızlıdır ve bu yüzden sürüyü korumada çok etkilidirler" şeklinde konuştu. Zorlu arazilerde tehlike Çoban köpekleri, sadece koyunları korumakla kalmıyor, aynı zamanda kurtlarla mücadele sırasında hayati risklerle de karşılaşıyor. Gül, köpeklerinin boğazlarına kurt tüylerinin kaçtığını ve bu yüzden hastalanabildiklerini söyledi. Celal Gül, köpeklerin sürülerinin güvenliğini sağlamak ve çobanlık yapmak için en önemli yardımcıları olduğunu belirterek, "Köpeksiz çoban, çobansız da köpek olmaz. Köpeklerimiz bizim gözümüz, kulağımız ve en önemli güvenliğimizdir" diyerek çoban köpeklerinin hayvanlar için ne kadar kritik bir rol oynadığını vurguladı. 12 yaşındaki Berat Topal ise, ara tatilde babasına yardım etmek amacıyla köpeğiyle birlikte koyunları otlatmaya geldiklerini söyledi. "Köpeğim benim için çok önemli. Onu ben büyüttüm, hastalandığında iyileştirdim. Köpeğimiz olmazsa koyunlarımız büyük tehlike altında kalır" diyen Berat Topal, köpeğiyle olan özel bağını da vurguladı. Başpınar köyünde hayvancılıkla uğraşan çobanlar, sürülerini korumanın zorluklarıyla başa çıkarken, en büyük destekçileri olarak gördükleri çoban köpeklerine olan minnettarlıklarını her fırsatta belirtiyorlar.