Son Dakika
|
A Milli Takım'ın Uluslar Ligi play-off rakibi belli oldu
Yenidoğan Çetesi davasında 112 ambulans şoförü savunma yaptı
Rize’deki heyelanda kahreden detay!
Markette bıçaklı soygun kamerada: 2 şüpheli tutuklandı
İzmir’de düşük ayarlı altınlarla kuyumcuları dolandırdılar
Okan Buruk: "Icardi ile ilgili önümüzdeki hafta net bir karar verilecek"
Uluslararası Ceza Mahkemesi'nden Netanyahu ve Gallant'a tutuklama emri
Fırtına uçurdu, çelik ok gibi saplandı
Peygamber Efendimize hakaret eden suç makinesine istenen cezalar belli oldu
İstanbul’da lodos nedeniyle dalgalar oluştu
Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Whatsapp
İHA Kurumsal
EN
Sudan’s Artists Struggle Amid War and Displacement
Malatya’da kontrolden çıkan araç devrildi: 6 yaralı
e-Devlet Kapısı'na yeni hizmetler eklendi
Heyelan riski mahalle sakinlerini tedirgin ediyor
Formula 1’de Las Vegas Grand Prix’si heyecanı
Çankırı’da midibüs şarampole devrildi: 29 yaralı
Fenerbahçe, Kayserispor’a konuk olacak
Samsun’da masalsı sonbahar: Tablo gibi görüntüler
Trendyol Süper Lig’de 13. hafta heyecanı yaşanacak
Zorunlu karşılıklarda değişiklik kararları Resmi Gazete’de
TEKNOLOJİ
Proje pazarını 15 bini aşkın kişi ziyaret etti
22 Kasım 2024 Cuma - 13:02:51
Bartın Üniversitesi’nde (BARÜ) 7. Uluslararası Ar-Ge Proje Pazarı 46 Bilim Kurulu üyesi, 38 hakem, 4 değerlendirici ve farklı birimlerden 183 personel ile 32 öğrenci ile hazırlanırken, 15 bini aşkın ziyaretçiyi ağırladı. Bartın Üniversitesinin (BARÜ) 2017 yılından bu yana yoğun bir katılımla düzenlediği Ar-Ge Proje Pazarında bu yılda rekor bir başvuru yapıldı. BARÜ Kutlubey Yerleşkesinde 7-8 Kasım tarihlerinde gerçekleştirilen festivale 9 farklı ülkeden ve Türkiye’nin 35 ilinden araştırmacılar projeleriyle katılım gösterdi. BARÜ ile birlikte Azerbaycan’dan Hazar Üniversitesi ile Azerbaycan Teknik Üniversitesi, Bosna Hersek’ten Uluslararası Saraybosna Üniversitesi, Malezya’dan Putra Üniversitesi ve Özbekistan’dan Semerkand Devlet Mimarlık ve İnşaat Üniversitesi paydaşlığında düzenlenen etkinlikleri 15 binden fazla kişi ziyaret etti. 9 ülke, 35 il, 47 üniversite, 30 lise, 10 Ar-Ge Merkezi BARÜ 7. Uluslararası Ar-Ge Proje Pazarında başvuru süreci tamamlanarak ön değerlendirme sonuçları açıklandı. İlk defa bu yıl uluslararası ölçekte düzenlenen yarışmalara Türkiye ile birlikte Azerbaycan, Bosna Hersek, İran, Kazakistan, Kolombiya, Kırgızistan, Malezya ve Özbekistan’dan proje başvuruları yapıldı. Türkiye’nin 35 farklı ilinden başvuruların yapıldığı yarışmalarda, 47 üniversite, 30 lise, 10 kurum ve kuruluş ile Ar-Ge Merkezinden toplam 403 proje gönderildi. Projeler yoğun bir programla planlı ve titiz değerlendirmelerden geçti. BARÜ’nün “Akıllı Lojistik ve Bütünleşik Bölge Uygulamaları” ihtisaslaşma alanı odağında düzenlenen proje pazarında 13 farklı temada projeler alanında uzman akademisyenler, sektörden uzmanlar ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinden oluşan Bilim Kurulu tarafından değerlendirildi. Ön elemeyi geçen projeler eş zamanlı bir planlamayla çevrim içi ve yüz yüze görüşmelerle bağımsız olarak puanlandı. Özgün değer, yenilikçilik, ticarileşme süreci, pazar potansiyeli, yaygın etki, sosyal çevre niteliği, çevresel fayda potansiyeli ve proje takımı niteliğinin belirtilmesi gibi kriterler üzerinden yapılan değerlendirmelerle sonuçlandırıldı. Bu süreçte iki gün boyunca 30 hakem 8 ayrı grupta yüz yüze görüşmeler gerçekleştirdi. Yurt dışındaki projeler ise 8 hakem tarafından 480 dakika süren çevrim içi görüşmelerle değerlendirildi. Proje Pazarında 46 Bilim Kurulu üyesi ve 4 değerlendiriciyle birlikte toplamda 88 kişi proje değerlendirme süreçlerinde aktif olarak görev aldı. Titizlikle yapılan değerlendirmeler sonucunda Lise kategorisinde ve Temel Kategoride çeşitli miktarlarda hibe desteği sağlandı. 8 teknik sunum, 3 tören, onlarca etkinlik 2 günde tamamlandı. İki gün yoğun bir programda ilerleyen festivalle ilgili çalışmalar aylar öncesinden başladı. BARÜ Rektör Yardımcısı, Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Zahmakıran tarafından yapılan toplantılarda Proje ve Teknoloji Ofisi koordinasyonunda yapılacaklar planlandı. Üniversitenin iç ve dış paydaşlarının yer aldığı komitede “Türkiye Yüzyılına Değer” sloganıyla kararlar alındı ve uygulamaya konuldu. Akademik ve idari birimlerin aktif olarak yer aldığı organizasyona 183 personel ve 32 öğrenci aktif olarak katıldı. Festivalin tüm aşamalarında yer alan akademik ve idari insan kaynağı ile öğrenciler yarışmaların sorunsuz bir şekilde tamamlanması noktasında gayret gösterdi. İki gün boyunca 8 teknik sunum ve 3 törenle salon etkinliklerine binlerce kişi katıldı. Etkinlik alanında bir yandan proje tanıtımları devam ederken diğer yandan kurulan stantlarda onlarca gösteri düzenlendi. Oldukça renkli geçen etkinliklerde katılımcılar hem eğlendi hem öğrendi. Görsel, yazılı ve dijital medyada büyük ilgi gördü BARÜ 7. Uluslararası Ar-Ge Proje Pazarı etkinlikleri İletişim Koordinatörlüğü ve Bilgi İşlem Daire Başkanlığı tarafından 7 ayrı canlı yayınla bilim ve teknoloji tutkunlarına ulaştırıldı. Canlı olarak yayınlanan 8 teknik sunum ve 3 tören BARÜ sosyal medya hesaplarından binlerce görüntülenmeye ulaştı. Ayrıca bilim ve teknoloji festivali basın temsilcileri tarafından da yakından takip edildi. 9 farklı ülkeden katılımcıların fikirleriyle yer aldığı organizasyon 21 ayrı televizyon yayınında haber olarak gösterildi. Yazılı ve dijital medyada ise festival boyunca 200’e yakın habere yer verildi. "Kazanan Türkiye oldu" BARÜ Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, iki gün süren ve dolu dolu geçen etkinliklere gösterilen ilgiden duyduğu mutluluğu dile getirerek “Türkiye’nin milli teknoloji üreten bir topluma dönüşmesi konusunda farkındalık oluşturulmasıyla fikirden ürüne giden süreçte ortak yarınlarımıza değer katmayı hedeflediğimiz bir organizasyonu daha geride bıraktık. 2017 yılından bu yana her geçen dönem üzerine ekleyerek ilerlediğimiz bu süreçte emek yoğun bir çalışmayla bir arada olduk. Yarınlarımızı emanet edeceğimiz gençlerimize güvenin bir simgesi olan festivalimizde sunulan projelerden heyecan duyduk. Heyecanımıza ortak olan tüm paydaşlarımıza teşekkür ediyorum. Unutulmamalıdır ki tüm stratejimizi temellendirdiğimiz ortak noktada kazanan dün olduğu gibi bugün de Türkiye olmuştur” ifadelerine yer verdi.
22 Kasım 2024 Cuma - 12:59
Red Bull Home Ground Dünya Şampiyonası’nda FUT Esports finalde mücadele edecek
VALORANT turnuvası Red Bull Home Ground, dünyanın en iyi takımlarını bir araya getiriyor. Türkiye Şampiyonu, Red Bull takımı FUT Esports, ön elemedeki maçlarının hepsinde namağlup şekilde bitirerek dünya finalinde mücadele etmeye hak kazandı. Dünyanın en büyük sezon arası VALORANT turnuvalarından Red Bull Home Ground Dünya Finali, Red Bull takımı FUT Esports’un ön elemeleri kazanmasıyla başladı. Berlin’de düzenlenen büyük finalin ilk gününde takımlar Bo1 (best of one) formatında karşı karşıya geldiler. Dünya şampiyonluğunun en büyük favorilerinden Red Bull takımı FUT Esports, elemelerdeki ilk maçını Kore takımı olan T1’e karşı 13-7 kaybederken, diğer maçında ise Fransız takımı Karmine Corp’a karşı ezici üstünlükte 13-4 kazandı. Büyük finalde dünyanın en iyi VALORANT takımlarından FNC, Karmine Corp, Team Heretics, G2, T1, Cloud9 gibi takımlar mücadele ediyor. Bu sonuçların ardından FUT Esports’un karşısına bugün İspanyol takım Team Heretics çıkacak. FUT Esports, bu maçı kazanması halinde yarı finalde mücadele etmeye hak kazanacak. FUT Esports’un yanı sıra, son ön eleme maçını dünyanın en iyi VALORANT takımlarından biri olan ve VCT 2024, Amerika Ligi’nin 2.’si G2’yi mağlup ederek finali garantilemiş oldu. G2 takımı da finale kalan 2. takım oldu.
21 Kasım 2024 Perşembe - 20:07
HÜRJET’in ikinci prototipi yeni boyasıyla gökyüzüne havalandı
Türk Havacılık Uzay Sanayii (TUSAŞ) tarafından geliştirilen yeni nesil jet eğitim ve hafif taarruz uçağı HÜRJET, ikinci prototipi yeni boyası ile ikinci defa gökyüzüne havalandı. Türk Havacılık Uzay Sanayii (TUSAŞ) AŞ’nin resmi X hesabından yapılan paylaşımda, HÜRJET’in ikinci prototipi yeni boyası ile ikinci defa uçuş görüntüleri paylaşılarak, "Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilal. HÜRJET’in ikinci prototipi yeni boyasıyla gökyüzüne havalandı" denildi.
21 Kasım 2024 Perşembe - 14:09
Kaçak yapılaşmadan doğal afetlere uydu destekli yazılım geliştirdiler
Bülent Ecevit Üniversitesi (BEUN) Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şenol Hakan Kutoğlu, geliştirdikleri yazılım sayesinde uydu verilerini kullanarak doğal ve insan kaynaklı değişimlerin tespit edilebildiğini açıkladı. Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (BEUN) Mühendislik Fakültesi Öğretim Prof. Dr. Şenol Hakan Kutoğlu, uyduların 12 günde bir aynı bölgeden geçtiğini belirterek, bu sürelerle seçilen bölgelerdeki yeni yapılaşma, ormanlık alanlardaki değişim, su kütlelerindeki farklılıklar ve doğal afetler sonrası hasar gibi durumların takip edilebildiğini ifade etti. Kutoğlu, yazılımın yüzde 70-80 oranında doğruluk sağladığını ve kaçak yapılaşma, kaçak orman kesimi, kıyı erozyonları gibi durumların takibinde kullanılabileceğini belirtti. Ayrıca deformasyonların erken uyarı sistemlerinde değerlendirilebileceğini ve güvenli madencilik faaliyetleri için önlem alınabileceğini ifade etti. İki yılı aşkın süredir devam eden çalışmaların sonucundan memnun olduklarını söyleyen Kutoğlu, yazılımın farklı kurumlar tarafından kullanılabileceğini vurguladı. Yapılaşma ve doğa tahribatı artık gizlenemeyecek Barajlardaki çekilmeleri ve su artışlarının da gözlemlenebildiğine de dikkat çeken Kutoğlu, "Geliştirdiğimiz yazılım sayesinde seçtiğimiz bölgede seçtiğimiz tarihler arasında bu yıllar arasında da olabilir uydular aynı bölgeden 12 günde bir geçebilir. 12 günde bir aynı bölgeden geçiyor. Seçtiğimiz bir bölgede arazideki insan yapımı değişimleri veya doğal değişimleri tespit etmemiz mümkün oluyor. Bu değişimler mesela bir bölge yeni yerleşime açılmış olabilir. Orada yeni binalar yapılmış olabilir. Ormanlık alanlarda yeni alanlar açılmış olabilir. Arazide bir hafriyat, dolgu yapılmış olabilir. Kazı yapılmış olabilir. Su kütlesinde değişim olmuş olabilir. Baraj gölünde sular çekilmiş veya su artışı olmuş olabilir. Bunları geliştirdiğimiz otomatik yazılım sayesinde tespit edebiliyoruz. Veya bir deprem sonrası yada doğal afet sonrasında sel, heyelan gibi afetler sonrasındaki hasarları da otomatik olarak seçtiğimiz tarih aralığında seçtiğimiz bölgelerde gözlemlememiz mümkün oluyor. Uygulamada kırmızı renkler kütle artışını gösteriyor. Örneğin bir binanın üzerine kat çıktıysanız bu kırmızı gözükecektir. Eğer binada kat azalması varsa veya doğal afet nedeniyle bina yıkıldıysa veya başka bir sebeple bina yıkıldıysa yeniden yapı yapmak için yıkıldıysa o da mavi renkle gözükecektir. Sulak alanlarda su çekildiyse çekilen alanlar kırmızı gözükecek, su arttıysa mavi gözükecektir. Yine dağlarda kar kütleleri de iklim değişikliği bakımından onların takibi de çok önemli. Kar kütlelerindeki değişimleri de buradan takip edebiliyoruz. Eğer mavi ise kar kütlesinde artış var. Kırmızı ise erimiş anlamına gelecektir. Kıyılardaki dolgu, değişimleri görebiliyoruz. Kıyı erozyonlarını varsa sistematik bir kıyı erozyonu varsa takip etmemiz mümkün oluyor. Yer altında maden ocağı işletmesi yapıldı ve arazide tasman dediğimiz çökmeler meydana geldi. Veya bir depolama alanında madencilik amacıyla İliç’te yaşanan olay gibi kaymalar olabilir. Veya arazinin kendisinde bir hareket olabiliyor. O hareketleri de otomatik olarak tespit etmek mümkün oluyor" dedi. Uydular değişimleri adım adım izliyor Uyduların Türkiye üzerinden 12 günde bir geçtiğini ifade eden Kutoğlu, "Tabii ki hiçbir ölçme yöntemi yüzde 100 doğrulukla değil. Burada da belirli bir ihtimal dahilinde onu tespit edebiliyoruz. Örneğin Küçükçekmece bölgesinde yaptığımız analizde yüzde 70 dolaylarında yeni yapılanmaları tespit edebildiğimizi gördük. Alaplı bölgesinde ise bu oran yüzde 80 civarında. Yeni yapılaşmaları takip edebildik. Bazı bölgelerde de heyelanlı alanlarda madencilik kaynaklı tasman alanlarında da diğer yöntemlerle yakalayamadığımız, göremediğimiz olayları yakalayabildiğimizi gördük. Bu yazılımı kurumlar da kullanabilir. Örneğin kaçak yapılaşma takibi. Kaçak orman kesimi, kaçak dolgu, kaçak kazı. Bunlar takip edilebilir. Uydular 12 günde geçtiği için 12 gün arayla takibi yapılabilir. Yine belli yerlerde deformasyonlar varsa erken uyarı anlamında kullanılabilir. Kıyı erozyonları varsa, biliyorsunuz yollarımızı çok etkileyebiliyor. Bunlarla ilgili tespit edilip erken tedbir almak mümkün olabilir. Yapılardaki deformasyonlar takip edilebilir. İzinsiz kat çıkma gibi durumlar takip edilebilir. Bunun yanı sıra madencilik alanında kaçak madencilik yapılabiliyor. Veya madencilik alanında daha güvenli madencilik alanlarında depolama anlamında bazen kazalar oluyor. Daha güvenli madencilik anlamında alanlardaki hareketler önceden tespit etmek mümkün olabilir. Bizim amacımız ülkemizde biliyorsunuz çok fazlasıyla kaçak yapılaşmalar olabiliyor. Uzun zamandan beri acaba bununla ilgili bir uygulama geliştirebilir miyiz? diye çaba sarf ediyorduk. İki seneyi aşkın süredir bununla ilgili çalışmalarımızı sürdürüp netice aldık. Şimdi de elde ettiğimiz sonuçtan da memnunuz" şeklinde konuştu.
Çok Okunan Kategori Haberleri
1
16 Kasım 2024 Cumartesi- 16:10
Diyarbakır’da Dicle Elektrik’in, “direk” dikme izni vermeyen vatandaşları elektriksiz bıraktığı iddiası
2
06 Haziran 2024 Perşembe- 15:48
Adıyamanlı öğrenciler Geleceğin Mühendisleri yarışmasında ödül aldı
3
08 Kasım 2023 Çarşamba- 10:38
Türk yazılımcılar hazırladı, ABD’de 750 proje içinde 2’nci oldu
4
26 Mart 2018 Pazartesi- 14:48
GetContact kim beni rehberine nasıl kaydetmiş ! | GetContact Nedir, Ne İşe Yarar, Nasıl Kullanılır? (GetContact indir)
5
21 Kasım 2024 Perşembe- 10:28
KBÜ yerli ve milli üretime katkı için yenilikçi üretim teknikleri geliştiriyor
01 Kasım 2024 Cuma - 09:39
Batman’da ilk defa yapay zeka ile okullarda ders anlatıldı
Batman’da ilk defa okullara giren yapay zeka, deneyimli bir öğretmen gibi 40 dakika boyunca öğrencilere ders anlatarak karşılıklı soru cevap ile ders işledi. Günümüzde gelişen teknoloji ile birlikte yaşamın her alanında yer almaya başlayan yapay zeka, şimdi de gözünü öğretmenlerin mesleğine dikti. Batman Sason Anadolu Lisesi’nde görsel sanatlar öğretmeni Ahmet Avcı, müzecilik ve Osman Hamdi Bey konusunu öğrencilerine yapay zeka ile işledi. Yapay zekanın 40 dakika boyunca okullarında öğrencilere ders anlattığını belirten okul müdür yardımcısı Uğur Taşkın, 21. yüzyılda teknolojinin geldiği noktada hemen hemen her alanda insanların hayatına kolaylıklar sağladığını söyledi. Taşkın, “21. yüzyılda eğitimin teknolojiyle entegre edilmesi gerekmektedir. Bu entegrasyon dahilinde Milli Eğitim Bakanlığı tarafından okullarda atölyeler açılarak teknolojinin daha verimli kullanımı sağlanmış oldu. Bizim de atölyemizde görsel sanatlar öğretmenimiz Ahmet Avcı öncülüğünde çeşitli eğitimler veriliyor. Bu çalışmalar dahilinde bugün de yapay zeka bir sınıfımızda öğrencilerimize 40 dakika boyunca ders anlatmış. İlk defa okulumuzda yapay zeka bir ders işleyerek öğrencilerin sorularını cevaplamıştır. Bu durum ülkemizde bir ilk oldu. Yapay zekanın bir özne olarak ders anlatması gelecekte neler yapabileceği de merak konusu oldu. Bu çalışmanın ardından merak edilen konulardan biri acaba yapay zeka tek başına eğitim ve öğretimde bir öğretmenin yerini alabilecek mi?” dedi.
31 Ekim 2024 Perşembe - 14:48
‘Frekans’ temalı etkinliğe yoğun ilgi
Acıbadem Üniversitesi tarafından ilki düzenlenen “Frekans” temalı “TEDx Acıbadem University” etkinliği büyük ilgi gördü. Yenilikçi fikirlerin yayılmasını amaçlayan “Frekans” temalı 2024 TEDx Acıbadem University etkinliği, 26 Ekim’de Acıbadem Üniversitesi Kerem Aydınlar Kampüsü’nde gerçekleşti. Üniversite öğrencileri tarafından ACUMSA’nın desteğiyle ilki hayata geçirilen etkinlikte dünya çapında alanında tanınmış konuşmacılar bir araya geldi. “İlham verici fikirler her şeyi değiştirebilir” Etkinlik danışmanı Doç. Dr. Cemaliye Akyerli Boylu, “TEDx etkinlikleri TED’den bağımsız ancak benzer nitelikte olup lisansla düzenlenir bir etkinlikten öte dünya çapında prestijli bir kültür topluluğudur. Birçok önemli üniversite bu topluluğun parçasıdır. Bugün Acıbadem Üniversitesi olarak biz de bu prestijli topluluğa katılıyoruz. Etkinliğimizin sahnemizden ilham verici fikirlerin yayıldığı bir kültüre dönüşeceğine inanıyoruz. Üniversitemize bu etkinliği kazandırdıkları için lisans organizatörü Begüm Yılmaz’a, desteklerini hiç esirgemeyen Zeynep Aydınlar Eröğüt’e ve emeği geçen tüm ekibe çok teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. Heyecan veren konuşmalar yoğun ilgi gördü Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Saadettin Eskiçorapçı, konuşmasında sağlık sorunlarında samimi iletişimin aynı frekansta buluşmayı sağladığına odaklanırken, Mühendis ve Bilim Adamı Prof. Dr. Hilmi Volkan Demir nanokristallerin ışıma frekanslarını kontrol edebildiklerini ve bu özellik sayesinde cihazlarda ulaştıkları çok renklilik teknolojisini anlattı. Biyoteknoloji Girişimcisi Büşra Köksal başarı için inancı diri tutmanın çok önemli olduğuna değinirken, Profesyonel Vücut Geliştirme Antrenörü Barış Okan Belovacıklı paylaştıkça ortak frekansta buluşmanın mümkün olduğuna vurgu yaptı. Profesyonel Koç, Eğitimci ve Yazar Gökhan Müftüoğlu, meslek seçimi aşamasında yeteneklerin üzerine gidilmesi gerektiğine odaklandı. Etkinliğinin son konuşmasını yapan Yemeksepeti CEO’su Mert Baki ise, ilgiyle izlenen konuşmasında başarı ve liderlik için öğrenmenin gücüne odaklandı. Etkinlikte “Aynı frekansların birbirlerini aynı yönde güçlendirmesi mi daha iyidir yoksa farklı frekansların birbirlerini sönümleyip birlikte yeniden bir frekans üretmesi mi? Aynı müziği farklı frekanslarda dinleyince neden kendimizi farklı duyguların içinde buluruz? Neden herkes aynı şeye bakıp farklı frekansta sonuçlar üretir? Aynı frekansta buluşmak mümkün müdür? Zaman hep aynı frekansta mı akar? Hayatın frekansı tanımlanabilir mi?” gibi sorulara düşündüren, ilham veren ve harekete geçmeyi tetikleyen yanıtlar arandı. Farklı disiplinlerden konuşmacıların dünyayı değiştirebilecek eğitici ve ilham veren düşüncelerini, ezber bozan fikirlerini paylaştıkları organizasyonun “Paylaşmaya Değer Fikirler” yaklaşımıyla hayata geçirdiği TEDx platformunda kişiler ve organizasyonlar kendi yerel etkinliklerini yapabiliyor. Her yıl 170 ülkede 3 binden fazla TEDx etkinliği düzenleniyor.
31 Ekim 2024 Perşembe - 14:14
Bina teknolojileri ve malzemeleri endüstrisinin devleri Antalya’da buluşacak
Antalya, Türkiye bina teknolojileri ve malzemeleri endüstrisinin en büyük buluşmalarından birine ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Dünyanın en büyük 10 fuar şirketi arasında yer alan Deutsche Messe’nin Türkiye Ofisi Hannover Messe Sodeks Fuarcılık AŞ organizatörlüğünde 4-6 Aralık 2025 tarihlerinde ANFAŞ Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenecek Build4U Fuarı’nın lansmanı Antalya’da gerçekleştirildi. Bina teknolojileri ve malzemeleri endüstrisini uçtan uca kapsayan Türkiye’nin tek fuarı olan Build4U, endüstrinin tüm alanlarına projeksiyon tutacak. Dünyanın en büyük 10 fuar şirketi arasında yer alan Deutsche Messe AG, iştiraklerinden Hannover Messe Sodeks Fuarcılık AŞ organizatörlüğünde, ANFAŞ iş birliğiyle yeni bir fuara imza atmaya hazırlanıyor. 4-6 Aralık 2025 tarihleri arasında Antalya’da ANFAŞ Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenecek Build4U-Bina Teknolojileri ve Malzemeleri Fuarı’nın lansmanı Antalya’da ANFAŞ Fuar ve Kongre Merkezi’nde, Hannover Messe Sodeks Yönetim Kurulu Başkanı Annika Klar ile ANFAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bıdı’nın ev sahipliğinde, sektörün çatı meslek kuruluşları, firma yetkilileri ve basın temsilcilerinin katılımı ile gerçekleştirildi. “Antalya’nın dünya liginde yükselen yıldızı daha da parıldayacak” Lansmanda konuşan ANFAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bıdı, Hannover Messe Sodeks Fuarcılık AŞ iş birliğinde Antalya’ya ve Türkiye’ye bir ilki kazandırmanın mutluluğu içinde olduklarını belirterek, “Build4U sadece bina teknolojileri ve malzemeleri endüstrisine yeni bir açılım getirmeyecek aynı zamanda Türkiye ekonomisine sağladığı katkıyı her geçen gün artırarak, Antalya’nın bu konumunu daha da yukarılara taşıyacak. Antalya’nın dünya liginde giderek yükselen yıldızı fuarımız aracılığıyla daha da parıldayacak. Böylesi önemli bir misyon üstlenen fuarımızın paydaşlarından biri olmaktan gurur duyuyoruz” açıklamasında bulundu. "Türkiye, Avrupa, BDT ülkeleri, MENA Bölgesi’nden katılımcıları buluşturacak" Hannover Messe Sodeks Yönetim Kurulu Başkanı Annika Klar ise lansmanda yaptığı konuşmasında, Build4U Fuarı’nın Türkiye’nin tek fuarı olarak endüstrinin tüm alanlarına projeksiyon tutacağını açıkladı. Bu bakış açısıyla fuarın Avrupa, BDT ülkeleri ve MENA Bölgesi’nden gayrimenkul geliştiricilerini, mimarları, mühendisleri Akdeniz’de buluşturacağına vurgu yapan Annika Klar, “Fuar, aynı zamanda da Türkiye ile komşu ülkeleri kapsayan oldukça zengin katılımcı profiliyle bölge için cazibe oluşturan bir buluşma noktası niteliğinde olacak. 3 salonda, 10 bin metrekarelik oldukça geniş bir alanda düzenlenecek Build4U Fuarı, ‘Building the Future For You’ sloganıyla bina teknolojileri ve malzemeleri alanındaki en yenilikçi ürünleri, çözümleri ve teknolojileri bir araya getirecek. Fuarımız, sektör profesyonelleri için yenilikçi fikirler, iş birlikleri ve yeni ticaret bağlantıları kurma fırsatları sunarak bina teknolojileri endüstrisinin geleceğine yön verecek” şeklinde konuştu. Lansman sonunda Yurt Dışı Satış ve Yeni Projelerin Entegrasyonu Yöneticisi Alemdar Sönmez ve Yurt Dışı Satış ve Yeni Projelerin Entegrasyonu Direktörü Demet Çataklı Avcu fuarın detaylarını paylaşırken, Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkan Başdanışmanı Dr. Cem Oğuz ve Sampaş Holding AŞ Genel Koordinatörü Dr. M. Serdar Yümlü’nün katılımıyla Akıllı Kentler ve Akıllı Binalar (MAtchUP) kapsamında Antalya Akıllı Kentler Projesi’ne ilişkin bir oturum gerçekleştirildi. Her yıl endüstrideki yeniliklere ev sahipliği yapacak olan Build4U Fuarı’nın ilk organizasyonunda; Akıllı Bina Teknoloji ve Sistemleri, Akıllı Şehirler, Enerji, Enerji Verimliliği ve Sürdürülebilirlik, Yeşil Bina, Atık Yönetimi ve Geri Dönüşüm Teknolojileri, Depreme Dayanıklı Bina Teknolojileri, Prefabrik ve Modüler Yapı Teknolojileri, Yapı Malzeme ve Sistemleri, Tesis Yönetimi ve Start-Up’lar ana ürün grupları altındaki en yeni çözümler sergilenecek. Endüstrideki son trendleri kapsayan konferans ve eğitim odaklı sunumları ve ticari iş birliğine yönelik cezbedici fırsatları ile de tüm katılımcılar için yeni ilhamlar ortaya çıkartacak. "Antalya, dünyanın dört bir yanındaki işletmeler için stratejik bir bölge" Turizmin yanı sıra sanayinin farklı alanlarındaki faaliyetleri ve giderek artan ulaştırma yatırımlarıyla Türkiye ekonomisine en büyük katkı sağlayan iller arasında yer alan Antalya, aynı zamanda akıllı binaların da oldukça yaygın kullanıldığı bir kent. Build4U-Bina Teknolojileri ve Malzemeleri Fuarı’nın Antalya gibi turizmin başkentinde düzenlenecek olması, katılımcı firmalar ve sektör profesyoneli olan ziyaretçilere de farklı avantajlar sunuyor. Katılımcı firmalar fuarda hedef ziyaretçi kitlesine rahatlıkla ulaşırken, ziyaretçiler de Türkiye ve dünyanın farklı noktalarından gelerek ürünlerini sergileyecek olan firmalara dokunarak ulusal ve uluslararası ticaretin gelişmesine önemli katkı sağlıyorlar. Akdeniz bölgesinin en gözde lokasyonlarından birinde yer alan Antalya, bu özelliği sayesinde Build4U-Bina Teknolojileri ve Malzemeleri Fuarı’nın da katkısıyla çevre ülke pazarlara açılma konusunda da katılımcı firmalara büyük avantaj sunuyor. Dünya Bankası ve İller Bankası iş birliğiyle hazırlanan, ’Yeşil ve Geleceğin Şehirleri Projesi’ kapsamında pilot il seçilen Antalya, iklim değişikliğiyle ilgili mücadelede rol model bir konuma sahip bulunuyor. Türkiye’nin en büyük “Akıllı Kentsel Dönüşüm” projesini hayata geçiren şehir, ekolojik akıllı şehir vizyonunun ilk uygulaması olan Matchup projesi ile enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını artırmayı hedefliyor. Tüm bu gelişmeler Antalya’yı başta çevre ülkeler olmak üzere dünyanın dört bir yanından işletmeler açısından stratejik bir bölge konumuna getiriyor. Fuarla ilgili detaylı bilgiye build4uexpo.com web sitesi üzerinden ulaşılabiliyor.
31 Ekim 2024 Perşembe - 11:50
Kula’daki magma odalarında jeotermal enerji potansiyeli
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Mühendislik Mimarlık Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özgür Karaoğlu, Manisa’da 5 kilometre derinlikte keşfedilen magma odasının püskürme riski taşıdığı uyarısının ardından yeni bilgilendirmede bulundu. Türkiye’nin en genç volkanlarının yer aldığı Kula ilçesinde yer kabuğunun farklı derinliklerinde 8 magma odası keşfeden bilim insanları, yüzeye yakın olan en büyük magma odasının deprem gibi etkenlerle volkanik faaliyetleri başlatma riski bulunduğunu belirlemişti. Yürütücülüğünü Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nin yaptığı TÜBİTAK destekli projenin detaylarını ESOGÜ Gündem’e anlatan Prof. Dr. Karaoğlu, Kula volkanizmasını besleyen magma odalarını daha önce hiç uygulanmamış bir yöntemle görüntülediklerini, söz konusu bölgede pek çok magma odası tespit ettiklerini hatırlatarak şöyle konuştu: “Bu magma odaları oldukça büyük magma odaları. Magmayı yalnızca bir akışkan olarak düşünmemek gerekiyor. Burada yarı kayaç, yarı ergiyik durumda olduğunu düşündüğümüz ısıtıcı kaynaklar da var. Dizilimleri ve yüzeye yakınlığı itibariyle korkutucu gibi gelebilen bu magma odalarının oldukça faydalı çıktıları da var. Bunların en önemlisi Alaşehir grabeni ki Kula bölgesine yakın magma odalarından ısınan sıcak sularla termal tesisler işletiliyor. Yaptığımız çalışmalara göre Alaşehir, Kula, Salihli, Simav, Demirci gibi geniş alanlarda pek çok yerde irili ufaklı magma odaları var. Jeotermal sistem bu bölgede oldukça önemli ve biz magma odalarının bulunmasıyla bölgedeki jeotermal potansiyelin daha da artacağını düşünüyoruz.” “Ülkemizin enerji ihtiyacının önemli bir bölümünü karşılayacak potansiyele sahip olduğunu düşünüyoruz” İzlanda, Japonya ve Avrupa’nın pek çok ülkesini örnek gösteren Prof. Dr. Karaoğlu kızgın kuru kaya yönteminin Türkiye’de henüz uygulanmadığını kaydederek, “Bu yöntemin temeli yerin altındaki magma odalarının iyi tespit edilmesine ve onun üzerindeki rezervuarın çevrim davranışının iyi tespit edildiğine dayanıyor. İhtiyaç olduğu durumda bu yöntemin ülkemizin enerji ihtiyacının önemli bir bölümünü karşılayacak potansiyele sahip olduğunu düşünüyoruz” dedi.
31 Ekim 2024 Perşembe - 09:56
Milli uçak gemisi yakıt ikmalsiz İstanbul’dan New York’a kadar gidip gelebilecek
Yüzen havalimanını andıran dev milli uçak gemisi tasarım aşaması hız kesmeden devam ediyor. 72 metre genişliğe ve 285 metre tam boya sahip olması planlanan gemi yakıt ikmalsiz İstanbul’dan New York’a kadar gidip gelebilecek. Projede BAYKAR ve TUSAŞ’la birlikte çalışılıyor. 50 adet insanlı ve insansız hava aracının iniş ve kalkış yapabilecek gemi hakkında bilgi veren Dizayn Proje Ofisi müdürü Doç. Dr. Mühendis Albay Hakan Uçar, “Gemi tasarımında kritik unsur olan uçuş güvertesi tamamlandı. Gemide yerli sistemlerin kullanılmasını hedefliyor ve milli uçak gemimizde yüzde 80’in üzerinde yerlilik oranı bekliyoruz. Yakıt tüketimini azaltmaya yönelik yeni tip yumru baş tasarımı geliştirdik. Milli uçak gemisine özel sessiz pervane tasarladık” dedi.
30 Ekim 2024 Çarşamba - 16:33
GOSB Teknopark Yeşil İnovasyonda farkındalık oluşturdu
GOSB Teknopark her ay gerçekleştirdiği çalıştaylar serisinin 6’ncısında yeşil inovasyon ve sürdürülebilirliği ele aldı. GOSB Teknopark’ın düzenlemiş olduğu, Yıldız Teknik Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Halit Keskin’in moderatörlüğünde gerçekleşen ’Yeşil İnovasyonla Sürdürülebilir Geleceği İnşa Etmek Çalıştayı’na, kamu kuruluşları, sektör temsilcileri, teknopark yetkilileri ve firmalar katılım sağladı. GOSB Teknopark Genel Müdürü Prof. Dr. Murat Çemberci’nin konuşması ile başlayan çalıştaya, Kocaeli KOSGEB Batı Bölge Müdürü Ertuğrul Çetinkaya katılım sağlayarak, KOSGEB’in yeşil dönüşüm ve sürdürülebilirlik ile ilgili firmalara sunmuş olduğu destekler hakkında bilgi verdi. “Sürdürülebilir bir gelecek için çözümler üretmeliyiz” “Dünya çapında artan çevresel sorunlar ve iklim değişikliği endişeleri, iş dünyasını da dönüştürüyor” diyen GOSB Teknopark Genel Müdürü Prof. Dr. Murat Çemberci, “Bu bağlamda, sürdürülebilirlik ve yeşil inovasyon kavramları, şirketlerin geleneksel iş modellerini gözden geçirmelerini ve daha sürdürülebilir bir gelecek için çözümler üretmelerini sağlamaktadır. Sürdürülebilirlik, doğal kaynakların dengeli kullanımını, ekosistemlerin korunmasını ve toplumsal sorumlulukları içerirken; yeşil inovasyon, bu sürdürülebilirlik ilkelerini temel alarak yeni fikirler, ürünler ve iş süreçleri geliştirmeyi hedefler. İşletmeler küresel pazarlarda daha rekabetçi olabilmek, sürdürülebilirlik hedeflerine uyum sağlamak ve toplumsal beklentilere karşılık vermek açısından kritik bir öneme sahiptir. Bu bağlamda, çalıştayımızın amacı, firmalarımızın sürdürülebilir başarı elde etmelerine nasıl katkı sağlayabileceğimizi detaylı bir şekilde ele almaktır. GOSB Teknopark her ay yapmış olduğu çalıştaylar ile Türkiye’de farklı konu başlıkları ile ilgili farkındalık oluşturuyorlar. Çalıştay sonucunda elde ettiğimiz her bir fikir bizim için oldukça kıymetli” ifadelerini kullandı. “Yenilikçi ürün tasarımları ve çevre dostu üretim teknikleri rekabette avantaj sağlar” Yıldız Teknik Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Halit Keskin ise yaptığı konuşmada, “Yeşil inovasyon, sürdürülebilirlik çerçevesinde iş dünyasında ve toplumda çeşitli sektörlerde benimsenen bir yaklaşım olarak öne çıkmaktadır. Yeşil inovatif süreç, çevresel sorunların ele alınması, kaynakların sürdürülebilir kullanımı ve toplumsal sorumluluk ilkelerine odaklanarak işletmelerin ve endüstrilerin sürdürülebilir bir geleceğe adapte olmalarını sağlar. Şirketlerin yeşil inovasyonu benimsemeleri, sadece kendi sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmakla kalmaz, aynı zamanda küresel ölçekte çevresel ve toplumsal etkileri azaltma çabasına önemli bir katkıda bulunurlar. Yeşil inovasyon, çevresel sürdürülebilirliği destekleyen ve iş süreçlerini daha verimli ve etkili hale getiren yenilikçi çözümleri içerir. Yenilikçi ürün tasarımları, çevre dostu üretim teknikleri ve enerji verimli iş uygulamaları, yeşil inovasyonun işletmelerin rekabet avantajını güçlendirmesine katkı sağlar” açıklamalarını yaptı.
30 Ekim 2024 Çarşamba - 16:06
Paycell 29 Ekim PUBG Kupası sahibini buldu
Cumhuriyet Bayramı’nda Türkiye’nin en yetenekli PUBG takımları, Paycell 29 Ekim PUBG Kupası’nda zafer için karşı karşıya geldi. Turnuvanın galibi BBL Esports oldu. Finansal hizmetler platformu Paycell, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda Türkiye’nin en yetenekli PUBG takımlarını, platform 29 Ekim PUBG Kupası’nda bir araya getirdi. Platformun ulusal bayramlar gibi önemli günlerde gerçekleştirdiği ve artık bir gelenek haline gelen büyük turnuvalarının üçüncüsünde, BBL Esports takımı zafere ulaştı. Yoğun ilgi gören ve büyük heyecana sahne olan turnuvada, BBL Esports takımı 30 bin TL’lik ödülün de sahibi oldu. Özel davetli takımların da mücadele ettiği Paycell 29 Ekim PUBG Kupası’nın Büyük Finali canlı olarak resmi PUBG Türkiye, Kick, Twitch ve YouTube kanallarından yayınlandı. Projenin ana ortağı eSports360 ve destek sponsoru Razer’ın katkılarıyla gerçekleşen turnuvada Büyük Final heyecanı, Utku ‘Utimikk’ Taşyürek, Timur ‘Timurlengx’ Günay ve Arda ‘Tropik’ Bayram’ın sunumlarıyla zirveye çıktı. Yapılan açıklamaya göre, Platform ve PUBG: BATTLEGROUNDS’un geliştiricisi KRAFTON arasındaki iş birliğini daha da güçlendiren 29 Ekim Paycell PUBG Kupası boyunca, oyuncular tüm ödemelerini Paycell PUBG Kart ile yaparken, karta özel avantajlar da kazandı. İş birliği kapsamında oyuncular ödemelerini, platformun kapsayıcı ve yenilikçi finansal hizmetler vizyonunun bir yansıması olan Paycell PUBG kart ile yapabiliyor ve karta özel nakit iade kampanyasından faydalanıyor. Dünyada bir ilk olan Paycell PUBG kart; oyuncuların cihazdan aksesuarlara ve oyun içi harcamalara kadar pek çok alandaki ödeme aracı ihtiyaçlarına, güvenli ve hızlı şekilde cevap veriyor.
30 Ekim 2024 Çarşamba - 13:52
Siemens ve Microsoft’tan endüstriyel otomasyon alanında iş birliği
Siemens ve Microsoft, endüstriyel otomasyon alanında iş birliğine gitti. İş birliğiyle birlikte, Siemens’in mühendislik yazılımı TIA Portal’ı kullanan 120 bin kullanıcı ise artık yapay zekâ destekli asistanla çalışmalarını daha da geliştirme fırsatına sahip olacak. Siemens ve Microsoft, endüstriyel otomasyon alanında iş birliği yaptı. Siemens’in farklı endüstrilerdeki derin bilgi birikimi ile Microsoft Azure OpenAI Hizmeti’nin birleştirilmesi, Siemens Industrial Copilot’un üretim ve otomasyondaki karmaşık ihtiyaçlara daha iyi yanıt vermesini sağlıyor. Schaeffler ve thyssenkrupp Automation Engineering gibi 100’den fazla şirket, iş süreçlerini optimize etmek, iş gücü sorunlarını aşmak ve yenilikçiliği teşvik etmek için halihazırda Siemens Industrial Copilot’u kullanıyor. Siemens’in mühendislik yazılımı TIA Portal’ı kullanan 120 bin kullanıcı ise artık yapay zekâ destekli bu asistanla çalışmalarını daha da geliştirme fırsatına sahip olacak. thyssenkrupp Automation Engineering, Siemens Industrial Copilot’un küresel çapta uygulanmasını planlayan şirket olarak dikkat çekiyor. 2025 yılının başlarından itibaren, makineler bu yapay zekâ destekli asistanla tasarlanacak ve tüm ürün yelpazesinde kullanılacak. Siemens Xcelerator açık dijital iş platformu aracılığıyla bu yeteneklere erişim sağlanıyor. Microsoft İcra Kurulu Başkan Yardımcısı ve Baş Ticari Sorumlu Judson Althoff, iş birliğinin önemini şu sözlerle ifade etti: “Siemens ve Microsoft arasındaki iş birliği, endüstride yapay zekâ dönüşümünün yenilikçilik ve operasyonel verimlilik için temel bir unsur haline geldiği bir dönemi işaret ediyor. Microsoft Azure OpenAI Hizmeti’ni Siemens’in endüstriyel çözümleriyle entegre ederek, şirketlere karmaşık sorunları basitleştiren ve verimliliği artıran bulut tabanlı yapay zekâ araçları sunuyoruz”. Siemens AG Yönetim Kurulu Üyesi ve Dijital Endüstriler CEO’su Cedrik Neike ise iş birliğinin endüstriye katkısını şöyle yorumladı: “Microsoft ile birlikte endüstriyel yapay zekayı yeniden şekillendiriyoruz. Bu sayede müşterilerimiz daha esnek, rekabetçi ve sürdürülebilir çözümlere sahip oluyor. thyssenkrupp Automation Engineering, Siemens Industrial Copilot’un yüksek gereksinimlere sahip koşullarda bile büyük bir verimlilik artışı sağladığını gösteriyor”. Verimlilikte artış Siemens Industrial Copilot, Temmuz 2024’te kullanıma sunulduğundan bu yana, birçok sektörde verimliliği artırmak için kullanılmaya başlandı. Mühendisler artık panel görselleştirmelerini 30 saniye içinde oluşturabiliyor ve yalnızca yüzde 20 uyarlama gerektiren kodlar üretebiliyor. Bu süreç, manuel iş yükünü azaltıyor, Copilot’un sohbet özelliği, mühendislerin anında net yanıtlar almasını da sağlıyor. Pil kalitesinde dönüşüm Siemens Industrial Copilot’un özellikle pil ve hidrojen montaj hatları gibi karmaşık alanlarda sağladığı dönüşüm potansiyeli dikkat çekiyor. Örneğin, Copilot destekli makinelerden biri, elektrikli araçlar için üretilen pillerin kalitesinde kritik bir rol oynuyor. Bu, sürdürülebilir enerji geçişi ve yüzde 100 güvenilir pillerin sağlanmasında da önemli bir adım olarak öne çıkıyor. Copilot, veri yönetimi, sensör yapılandırması ve katı pil denetim gereksinimlerini karşılayarak bu süreçleri hızlandırıyor. Bu da mühendislerin daha katma değerli işlere odaklanmasına ve gerçek zamanlı sorun çözme yetenekleriyle kesinti sürelerini en aza indirmelerine olanak tanıyor. thyssenkrupp Automotive Technology CEO’su Dr. Volkmar Dinstuhl, bu gelişmeyi şu sözlerle değerlendirdi: “Siemens Industrial Copilot, iş yükümüzü hafifletecek ve pil testindeki iş gücü sıkıntıları ile artan karmaşıklıkları çözecek. Yapay zekâ destekli bu çözüm, sektörümüzde bir dönüm noktası olacak”.
30 Ekim 2024 Çarşamba - 13:39
OEDAŞ’tan enerji sektörünün ihtiyaçlarına yenilikçi çözümler
Elektrik dağıtım şirketi OEDAŞ’ın bünyesindeki Ar-Ge departmanı, 4’ü AB, 1’i TÜBİTAK destekli, 43’ü EPDK onaylı olmak üzere toplam 48 projeden 26’sını tamamlarken 22’si üzerinde aktif olarak çalışıyor. Ocak 2024 döneminde EPDK’dan en çok proje kabulü alan elektrik dağıtım şirketlerinden biri olduklarını söyleyen OEDAŞ Ar-Ge Grup Müdürü Ural Halaçoğlu, sektörün ihtiyaçlarına yönelik yenilikçi çözümler üretme hedefiyle faaliyetlerini sürdürdüklerini ifade etti. Afyonkarahisar, Bilecik, Eskişehir, Kütahya ve Uşak’ta yaklaşık 3 milyon kişinin hayatına dokunan elektrik dağıtım şirketi Osmangazi Elektrik Dağıtım AŞ (OEDAŞ), yenilenebilir enerji kaynaklarından akıllı şebekelere uzanan birçok alanda Ar-Ge projesi yürütüyor. 4’ü Horizon 2020 AB Projesi, 1’i ERA-NET SES TÜBİTAK ve 43’ü EPDK onaylı olmak üzere toplam 48 projeden 26’sını tamamlayan, 22 aktif proje üzerinde ise çalışmalarını sürdüren OEDAŞ’ın bu alandaki faaliyetlerini Ar-Ge Grup Müdürü Ural Halaçoğlu anlattı. “Ülkemizin enerji alanındaki hedeflerine ulaşmasına katkı sağlıyoruz” 7 kişiden oluşan OEDAŞ Ar-Ge departmanının sektörün ihtiyaçlarına yenilikçi çözümler üretme hedefiyle faaliyetlerini sürdürdüğünü söyleyen Halaçoğlu, “Ar-Ge departmanı olarak, ana faaliyet alanımızdaki çalışmaları da destekleyecek şekilde yenilenebilir enerji kaynakları, elektrikli araçlar ve şarj istasyonları, mikro şebeke ve depolama sistemleri, nesnelerin interneti, bilgi ve haberleşme teknolojileri, yapay zekâ, büyük veri ve siber güvenlik alanlarında çeşitli çalışmalar yürütüyoruz. Bu sayede bir yandan tüketicilerimize güvenli ve sürdürülebilir enerji sunarken diğer taraftan da ülkemizin enerji alanındaki hedeflerine ulaşmasına katkı sağlıyoruz.” dedi. “20’nin üzerindeki ülkeden şirketlerle iş birliği yaptık” Halaçoğlu şöyle devam etti; “Bugüne kadar içinde yer aldığımız uluslararası projelerde 20’den fazla ülkede faaliyet gösteren çok sayıda firma ile iş birliği yaptık. AB projelerinde ülkemizi temsil etmenin gururunu yaşıyoruz. EPDK tarafından da desteklenen diğer projelerimizde ise ilklere imza atıyoruz. Örneğin geçtiğimiz yıl hayata geçirdiğimiz, uluslararası ödüllü Radyo Frekans Emisyonları ile Kısmi Deşarj Tespiti projemiz ülkemizde bir ilk olmasının yanı sıra dünyada da sayılı örneklerden. Yüzde 100 yerli bir Coğrafi Bilgi Sistemi yazılımı geliştirmek için çalışmalarımızı sürdürdüğümüz ŞİMŞEK isimli projemiz ise yerli yazılım konusunda önemli bir yerde konumlanıyor. Ayrıca Ocak 2024 döneminde EPDK’ya yaptığımız proje başvurularında altı proje kabulü alarak, ülkemiz genelindeki 21 elektrik dağıtım şirketi arasında en çok proje kabulü alan şirketlerden biri olduk.” OEDAŞ’ın Ar-Ge projelerinden örnekler PlaMES: Geleceğin düşük karbonlu piyasasını yaratmak amacıyla başlatılan proje kapsamında, maliyetlerin minimize edilmesi ve karbon ayak izinin düşürülmesine yönelik çalışmalar yürütüldü. Quanteeflex: Kentsel bölgelerde enerji esnekliğinin ekonomik, teknik ve çevresel değerini ölçmek için çalışmalar yürütülüyor. Yaşayan Laboratuvarlar (Living Labs) yaklaşımı kullanılarak dağıtık enerji kaynakları, talep tarafı yönetimi ve şebeke dinamikleri bütünleşik olarak çalışılıyor. MASS: Milli Akıllı Sayaç Sistemleri projesi ile akıllı şebeke dönüşümü kapsamında akıllı sayaç sistemlerinin asgari özelliklerinin belirlenerek ülke geneli uygulama birlikteliğinin sağlanması amaçlanıyor.
30 Ekim 2024 Çarşamba - 11:09
Exalibur E750, Intel’in en son duyurduğu işlemcisi ile yenilendi
Oyun, güç ve performans bilgisayarı Excalibur E750, Intel’in en yeni işlemcisi Arrow Lake Core Ultra ile yenilendi. Yüksek performans ve çoklu görev sırasında daha az enerji tüketen yeni işlemci, Excalibur E750’nin sunduğu trend teknolojileri maksimum verimle gerçekleştirmesine destek sağlıyor. Yeni standartlar belirleyen yüksek performanslı işlemciler, yapay zeka destekli ekran kartları ve sistemsel optimizasyon sağlayan anakartlar gibi teknolojiler masaüstü bilgisayar kullanımını yaygınlaştırdı. Intel’in en son duyurduğu ve en güçlü işlemcisi Arrow Lake Core Ultra ile yenilenen Excalibur E750, masaüstü bilgisayar dünyasına yeni bir soluk getiren konfigürasyon seçeneklerini genişletmeye devam ediyor. Türkiye’de en son nesil olan Ultra Series 2 işlemcilerin gücüne sahip Arrow Lake Core Ultra; i9-285K işlemcisi ve 3nm teknolojisi ile üretilmiş olup, toplam 24 çekirdek (8 performans odaklı P-Core ve 16 verimlilik odaklı E-Core) ve 24 iş parçacığı içeriyor. Turbo hızda 5.7 GHz seviyesine ulaşabilen işlemci, DDR5-6400 bellek desteği ve PCIe 5.0 uyumlu. 24 lane ile de yüksek bant genişliği gerektiren uygulamaları destekliyor. Ayrıca, 36MB Intel Smart Cache özellikleri ve 36 TOPS yapay zeka gücüyle, çoklu görevlerde üstün işlemci gücü sağlıyor. Maksimum verimlilik, yüksek performans Oyunlarda en iyisi olmak ya da en detaylı projelerin bile üstesinden sorunsuz gelebilmek için güçlü bir masaüstü bilgisayar arayışında olan gamer ve profesyonellerin ihtiyaç duyduğu tüm özellikler, Excalibur E750’de bir araya geliyor. Intel’in en yeni ve en güçlü işlemcisi Arrow Lake Core Ultra ile yapay zekanın gücünü etkin bir şekilde kullanan Excalibur E750, kullanıcıların potansiyelini ortaya çıkarmasına imkan tanıyan bir teknoloji sunuyor. Arrow Lake Core Ultra’nın sunduğu gelişmiş enerji verimliliğiyle çok daha serin ve sessiz çalışan Excalibur E750, ısı optimizasyonu sayesinde yoğun yük altında tam performansta çalışıyor. Yapay zeka ve çoklu görevde başarı Excalibur E750, yapay zeka destekli işlem gücüyle en zorlu görevlerde bile yüksek performans sunarken aynı zamanda çoklu muhtemel görevleriyle de dikkat çekiyor. Yapay zeka teknolojisi, oyunlardan fark oluşturucu projelere kadar geniş bir yelpazede işlem gücünü optimize ederek, karmaşık işlemleri hızlı ve verimli bir şekilde tamamlıyor. Bu sayede profesyoneller tasarım, video düzenleme ve veri analizinde en üst düzeyde verimlilik elde edebiliyor.
30 Ekim 2024 Çarşamba - 10:50
Adıyaman’da öğrencilerin teknolojik gelişimine büyük destek
Dünyaca ünlü teknoloji şirketi Tencent’in popüler mobil oyunu PUBG Mobile, Adıyaman’ın Sincik ilçesine bağlı İnlice beldesinde bulunan İnlice İmam Hatip Ortaokulu’nda 25 bilgisayardan oluşan laboratuvar oluşturdu. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı ve bilgisayar laboratuvarının açılışının aynı haftaya denk gelmesi nedeniyle öğrenciler çifte bayram yaşadılar. Türkiye’de ve dünyada her yaştan insanın büyük ilgi gösterdiği ünlü teknoloji şirketi Tencent’in popüler mobil oyunu PUBG Mobile, hayata geçirdiği sosyal sorumluluk projelerine bir yenisini daha ekledi. PUBG Mobile tarafından Adıyaman’ın Sincik ilçesine bağlı İnlice beldesinde bulunan İnlice İmam Hatip Ortaokulu’nda 25 bilgisayardan oluşan laboratuvar oluşturuldu. Bilgisayar laboratuvarı sayesinde Adıyamanlı öğrencilerin teknolojiye erişiminin kolaylaştırılması ve eğitimde fırsat eşitliğine katkıda bulunulması hedefleniyor. Açılış töreninde konuşan İnlice Belediye Başkanı Abuzer Yakan, Tencent’in eğitime sunduğu bu desteğin gençlerin geleceği için büyük bir yatırım olduğunu belirterek, “PUBG Mobile’ın katkıları sayesinde öğrencilerimiz teknolojiye daha kolay erişebilecek ve daha geniş bir vizyona sahip olacak” dedi. Tencent Türkiye Ülke Müdürü Can Gürsu ise, Adıyamanlı öğrencilerin gözlerindeki mutluluğun çok değerli olduğunu ifade ederek, "Öncelikle 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı en içten dileklerimle kutlarım. Adıyaman’ın İnlice beldesinde gözleri umutla geleceğe bakan çocuklarımız, bizim için büyük bir değere sahiptir. Tencent ailesi olarak ülkemizin yarınlarını inşa edecek gençlerimiz için daha önce hayata geçirdiğimiz projeler gibi yeni projeler geliştirmeye kararlılıkla devam edeceğiz. Eğitime ve çocuklarımızın geleceğine yapılan her yatırım, ülkemizin yarınlarını daha aydınlık kılacaktır. Bu projelerle teknolojiye erişimi artırarak gençlerimizi geleceğin dünyasına en iyi şekilde hazırlamayı hedefliyoruz" diye konuştu.
29 Ekim 2024 Salı - 13:36
Öğrencilerden yapay zeka desteği ile hamileliği kolaylaştıracak proje
Kayseri Üniversitesi (KAYÜ) Bilgisayar Mühendisliği 3. Sınıf öğrencisi Furkan Yiğit, takım arkadaşları ile geliştirdiği proje ile yapay zeka desteği sayesinde anne adaylarının hamilelik sürecini kolaylaştırmayı hedefliyor. KAYÜ Bilgisayar Mühendisliği 3. Sınıf öğrencisi ve aynı zamanda Huawei Kampüs Temsilcisi olan Furkan Yiğit, firma tarafından verilen eğitimler sonucunda gösterdiği başarı sonucunda aldığı sertifikalarla ülke genelinde düzenlenecek AR-GE Kodlama Maratonu’na katıldı. Diğer illerden eşleştiği takım arkadaşları ile çalışmaya başlayan ekip Gebe, Anne ve Çocuk Destek Asistanı isimli projeyi geliştirdi. Özellikle kırsal kesimde bulunan anne adaylarının 24 saat boyunca chat botu ile irtibat kurarak doktora gitmeden rehber edineceği uygulama, güncellemelerle geliştirilerek ilerleyen boyutlarında baba adaylarına da rehber olacak. Uygulamayı Türkiye’de ücretsiz olarak sunmak istediklerini söyleyen KAYÜ Bilgisayar Mühendisliği 3. Sınıf öğrencisi Furkan Yiğit, “Huawei’in kampüs elçisiyim. Bu projede fikir şöyle ortaya çıktı bize öncelikle random şeklinde bir konu verdiler. Sonrasında biz bu konu alt başlığının iki konu alt başlığını birleştirerek bu fikri elde ettik. Anne ölümleri ve bebek ölümlerini birleştirerek, bunları baz alarak bu fikri geliştirdik. Projemizin adı Gebe, Anne ve Çocuk Destek Asistanı, projemizin amacı, özellikle kırsal kesimdeki annelerin, hamile kadınların 24 saat destek chat botuyla sağlık hizmetlerini, güvenilir sağlık hizmetini sağlaması. Buradaki güvenilir veri setlerimiz, Sağlık Bakanlığı’ndan aldığımız ver setleri ile istediği zaman istediği şekilde sorular sorabiliyor. Geri dönüşler alabiliyor. Doktora gitmeden önce ön bir rehber oluyor aslında. Gerekli durumlarda da doktora yönlendirebiliyor. Uygulamayı geliştirmeye devam ediyoruz. Eğer desteklenirse zaten baba asistanı da var ekstra olarak. Babaların da ne yapması gerektiğini, hamile kadınların ya da annelerin fiziksel veya ruhen desteğe ihtiyacı olduğu zaman babaların da ne yapmaları gerektiğini söyleyebiliyor. İlerde hedefimiz ilk olarak Türkiye’de ücretsiz bir şekilde olması gerekiyor bu platformun. Ücretsiz bir şekilde sunacağız zaten. Sağlık Bakanlıklarıyla, gerekli hastanelerle, gerekli platformlarla tanıtarak tüm Türkiye’ye yaymayı düşünüyoruz” dedi. KAYÜ Bilgisayar Mühendisliği Bölüm Başkanı ve Bilişim Teknolojileri Meslek Yüksek Okulu Müdürü Doç. Dr. Murat Taşyürek ise, “Daha önce de ben özel sektörde çalıştım, kamu kurumunda çalıştım ve birçok yazılım geliştirme projesinde aktif olarak görev yaptım. Bilgisayar mühendisliği sürekli gelişen, değişen, güncellenen bir meslek ve günümüzde neredeyse yapay zekanın olmadığı bir yazılım yok. Biz öğrencilerimizi yapay zeka projeleri olan yarışmalara katılmalarını tavsiye ediyoruz. Özellikle TUBİTAK ve TEKNOFEST gibi projelere katılmalarını tavsiye ediyoruz. Furkan bizim çok gelişimini takdir ettiğimiz, bilişim dilinden gurur duyduğumuz bir öğrencimiz ve bu projedeki başarıyla da aslında bizim eğitim sistemimizin ne kadar başarılı olduğunu gösteriyor. Eğitim sisteminde bilgisayar mühendisliğinde sadece teori odaklı değil, Aynı zamanda uygulama odaklı da bir eğitim geliştirmeyi amaçlıyoruz. Şöyle bir söz vardır bilgisayar mühendisliğinde; Biz size öğrenmeyi öğretiyoruz. Amacımız teknoloji sürekli değiştiği için yeni gelişen teknolojileri anında benimseyecek donanıma sahip olsun. Bu sayede yeni gelişen teknolojileri hızlıca adapte olabilsin. Furkan da bunun en büyük örneği ve kendisiyle gurur duyuyoruz” ifadelerini kullandı.
Daha Fazla Yükle
GERİ BİLDİRİM
Geliştirme sürecine katkıda bulunmak için lütfen sitede karşılaştığınız hataları bize bildirin.
Gönder